Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

gloria

Önerilen İletiler

GREV SONA ERMİŞ, TARAFLAR UZLAŞMIŞ. SONRA BAKIN NELER OLMUŞ

 

 

Basında haber, şu şekilde yankı buldu:

 

Türk Telekom'da 16 Ekim'de başlayan grev, taraflar arasında sağlanan uzlaşmayla sona erdi ve çalışanlar işbaşı yaptı. Çalışanların ücretlerine, birinci yıl yüzde 10, ikinci yıl yüzde 6,5 artı enflasyon oranında artış yapılacak.

 

Türk-İş Başkanı Salih Kılıç ve yönetim kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu görüşmeler basına kapalı sürdürüldü. Kapsam ve ücret maddelerinde yaşanan anlaşmazlık görüşmelerde giderildi. Grevin sona erdirilmesi amacıyla Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç'ın gözetiminde, Türk Telekom ve Haber-İş Sendikası yetkilileri, PTT Genel Müdürlüğü"nün Ahlatlıbel tesislerinde bir araya geldiler. Görüşmelerde anlaşmazlık maddeleri ele alınarak, uzlaşma sağlandı.

 

İyi, güzel...

 

Halktan bazı kesimlerin grevi anlamsız bulup küplere binmelerini bir yerde anlayabiliyorum. "İnternetim gitti gelmedi", "telefonum çalışmıyor", "kardeşim aldığın para az mı geliyor maaşını beğenmiyorsan git başka iş bul" gibi egoist yaklaşımlar çok da masumiyetin dışında değil aslında. Sonuçta herkes kendi şahsi çıkarını düşünür. Öyle de olmalı, düşünsünler.

 

 

Ama kanaatimce bu işin bir de çirkinliğe ve görgüsüzlüğe dayanan bir yanı var. Ne görgüsüzlüğü mü? Demokrasi görgüsüzlüğü. Demokrasi görgüsüzlüğü olur mu demeyin, demokrasi görgü ve kültür meselesidir, olur. Eğer böyle bir gelenekten gelmiyorsanız, olur. Nasıl olur? İşte böyle olur, haberin devamına bakalım:

 

Grevin, çalışanlara da işverene de bir faydasının bulunmadığını vurgulayan Yıldırım, gerek toplu iş sözleşme görüşmeleri sürecinde, gerekse grev kararı aldıktan sonra tarafların uzlaşmasını istediklerini ve bunun için çaba gösterdiklerini kaydetti.

 

Grev çalışanlara ve işverene bir fayda sağlamamış. Binali Bey grev kırıcı gibi çalışıyormuş meğer. Niyeti baştan belli. İşin çirkinliği de budur. Bu tür zihniyetlerce yönetildiğimiz sürece bizler de böyle çirkinlikler dinlemeye ve görmeye devam edeceğiz. Bu açıklama ne çağdaşlığa ne de demokrasi ahlakına uyar. Bu tür bir açıklama ancak bir derebeyi tarafından yapılabilirdi. Ama değerli hükümetimizin bakanlarından daha çağdaş ve olgun bir açıklama beklenemezdi.

 

İnciler dökmeye devam eden Binali Bey konuşmasını da şöyle sürdürmüş:

"Bu süreçte grevde bulunan 23 bin 400 Türk Telekom çalışanı ve ailelerinin mağdur olmamaları için fedakarlıktan çekinmeyen işverene teşekkür ediyorum."

 

Dikkat! Görevde bulunanlar greve katılmadığı için kutlanıyor. Ne güzel ve ne olgun bir açıklama, ne kadar demokratça öyle değil mi? Bitmedi ama, meğer bu greve katılmayıp da çalışanlar mağdur olmasın diye dişini tırnağına takıp haldır haldır çalışan ve büyük özverilerde bulunan bir kesim varmış yahu. Kimmiş o kesim: "işveren ". İşveren dediğin böyle olur işte. Sen işveren olarak böyle çalışkan olursan hükümetin bakanı da seni böyle kutlar. Görüldüğü gibi güzellik olgunluk ve demokratlıkta sınır tanınmıyor.

 

 

 

"Grev süresince kamu malına zarar vermeden ve hiçbir hizmeti aksatmadan özverili bir şekilde çalışan Türk Telekom çalışanlarını özellikle tebrik ediyorum."

 

Bak bak bak! Sınır tanımıyor dediysek bu kadar mı olur arkadaş.

 

 

 

"Ulaştırma Bakanlığı olarak her zaman sosyal barıştan, istikrardan ve hak edenin hakkını almasından yana olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum."

 

Evet, pek tabi, sosyal barış ve istikrar greve katılmayanlar ve işverenler tebrik edilerek sağlanmış ve böylece hak edenler hakkını almış. Çalışanların ücretlerine de , birinci yıl yüzde 10, ikinci yıl yüzde 6,5 artı enflasyon oranı gibi komik bir artış yapılmış. Emekçi dediğin de ancak bu kadarını hak eder zaten. Ne de olsa onlar sosyal barışın ve istikrarın sağlanması konusunda çaba harcamıyorlar; grev, yaparak tam tersine sosyal kaos ve istikrar sorunu yaratıyorlar.

 

 

Anlayışsızlık burada bitmiyor; birileri grevin maliyetini oturmuş hesaplamış, değerli medyamız da bu maliyeti bayıla bayıla yayınlamış:

 

44 gün süren grev nedeniyle 1 milyon 100 bin iş günü kaybolmuş. Telekom grevi, 30 yılda gerçekleşen grevlerde kaybolan iş günü sayısını geride bırakmış. Bu kadarla da kalmamış grevin maliyeti 100 milyon YTL'yi aşmış. Telekom'daki grev süresince yaşanan arıza ve hizmet kayıpları nedeniyle 100 milyon YTL'nin üzerinde zarar olduğunu belirten Telekom, grevden dönen işçilere fazla mesai yaptıracakmış.

Eh ben daha ne diyeyim! Bu nasıl bir zihniyettir, bu ne barbarlıktır, bu nasıl bir gericiliktir. Basınla el ele, omuz omuza veren hükümetin yaptığı şu hareket, hangi kelimeyle nasıl bir cümle içinde açıklanabilir?

Greve katılan emekçileri, sırf hak aradılar diye bir de grev dönüşü fazla çalıştıran üstüne üstlük kamuoyu karşısında suçlu gibi gösterip de memleket ekonomisine zarar vermekle suçlayıp grevin maliyetini çıkaran bu çağdışı anlayış Türkiye'nin utanç tablosudur. Bu zihniyeti kınıyorum ve böyle bir zihniyet tarafından yönetiliyor olmaktan dolayı üzüntü duyuyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 125
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Sevgili Bezgin, öncelikle bu sayfayı aldın götürdün ve hiç habersiz bırakmadın emeğine sağlık arkadaşım, teşekkürler :clover:

 

Aslında "yorgan gitti kavga bitti" demek isterdim ama Sevgili Odris'in yazdıklarıyla, sanırım olayın boyutu değişti, artık tartışılması gereken "Telekom grevi" değil, Telekom grevinin uyandırmış olduğu, yaratmış olduğu soru işaretleri... Telekom grevi bence bir çok insanın aklına, fikrine yeni sorular getirdi... Buna ben de dahilim... Nedir peki benim sorularım?

 

Öncelikle başından beri be hep şunu savunuyorum; bir grev yapılıyor ve bu ciddi büyük bir grev... Bir hak arayışı... Ama sağduyulu bazı insanlar dışında hiç kimse bunu önemsemiyor, medya da dahil olmak üzere, herkes çıkarlarının düşkünü... Medya grevi savunursa, haber yaparsa, Telekom da medyaya küser, reklam vermez vs. vs. yani bunların oyunu küçülmüş de büyümüş bir çocuk oyunu :D

 

Bugun ve dün gazetelerin hepsi boy boy TÜRK TELEKOMDA MUTLU SON, MÜJDELİ HABER vs türünden başlıklar altında yaptıkları ilginç yorumlarıyla Telekom grevinin bittiğini duyurdular. Odris'in söylediklerinin haricinde bir tane daha var ki o da TOPLU sözleşme görüşmelerinde anlaşmayla varılmasının ardından Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, Türkiye Haber-İş Sendikası Başkanı Ali Akcan, Türk Telekom Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Paul Doany ile görüşmeye katılanların, Beykoz Paça ve İşkembe salonunda işkembe içtikleri ve bu işkembenin ücretini kimin ödeyeceği tartışması...

 

Ha bir de o haberlerin altında halkımız tarafından yapılan yorumlar var ki onlar hepten Allahlık... Mesela, örneklemek gerekirse;

 

"Bolcana kablo kestiler isleri cok yapsinlar bakalimda vatandas hizmet görsun"

"Telekom işçisi kendisiyle ve ülkeye verdiği zararla gurur duyuyordur memleketin kablosunu parçalayarak yaptığı rezillik ödüllendirilsin. Haramdır bu zam, haram... ülkeye zarar vererek ekmek yemeye kalkanın boğazında kalır o lokmalar."

"...Bazı insanlarda arkasına devleti alıp grev yapıyorlar insanlara verdikleri cezalara bakın bu Türkiyede böyle kişiler olduğu sürece düzlüğe çıkamayız"

 

vayyyy diyorum bu abilere ablalara... Tühhhh ki ne tühhhhh... Yazıkkkkk... Gitmiş güzelim telekomun kabloları, ne zararlı yaratıklar ayol bu telekom işçileri... Bunlar yaşadıkça düzlüğe müzlüğe çıkamayız... Vah memleketimizin haline vahhhh...

 

Bir Grev bitti, tartışılan mevzulara bakın... Tam magazin dünyası olmuşuz... Herşeyimiz magazin... Utanmasalardı da Hülya Avşar'a falan da konuyla ilgili bir iki yorum yaptırsalardı...

 

Zaten de bu Paul Doany denilen Türk Telekom Ceo'su da pek yakışıklıymış, çok begendim kendisini şahsen!!!! :w00t: (Bu benim yorumum bu arada, Hülya'nınki daha farklı bişey olurdu sanırım, kendisiyle pek zevklerimiz uyuşmuyor da ondan dedimdi :unsure: )

 

"Nedir benim sorularım?" diye sordum baştan, sonra da koptum taaaa buralara kadar geldim, aslında sorularım bu yazdıklarımın içinde gizli... Eğer bilmeceler bulmacalar forumuna girip çıkıyorsanız arada bilirsiniz ben bilmece bulmaca severim? Gizledim işte sorularımı yazının sağına soluna... Formatı soru formatı olmayabilir belki ama buraya kadar okuyanların içinden anlayan anladı zaten neler demek istediğimi...

 

Farkında mısınız? Hala susturuluyoruz, hala hakkını arayanın hakkı "görmezden gelinmek"... Konusmak, hak aramak, haram... hala haklının degil, parası olanın yanında herkes... Haklı olan suçlu, parası olan ise haklı... Off neyse ben allak bullak oldum, ne istiyorum anlamadım, herkes hakkını aldı dimi... Hayır almadı işte mevzu artık itibar meselesi aslında...

Hani vardır ya "itibarını geri verme meselesi" iade-i itibar yani...

 

Örneğin Cadılıkla suçlanan Eunice Cole'u biliyorsunuzdur çoğunuz... Kendisi bir ebedir ve Salem mahkemeleri tarafından 17. yüzyılda cadılıkla suçlanarak ölüme mahkum edilmiştir. Bundan tam 300 yıl sonra Hampton Kent Meclisi, cadılıkla suçlanıp, öldürülen Cole'un itibarını geri verme kararı almıştır; "Biz Hampton'lu yurttaşlar, Eunice (Goody) Cole'un 17. yüzyılda şeytanla işbirliği ve cadılıkla suçlanmasının tümüyle haksız olduğuna ve dolayısıyla sözü geçen Eunice (Goody) Cole'un Hampton'un onurlu bir yurttaşı olarak hakkı olan yeri geri almasına karar verdiğimizi ilan ederiz" şeklinde yatığı açıklamasıyla... ve bu karar oybirliğiyle kabul edildikten sonra Cole'un kemikleri bir bronz küp içinde kent meclisi salonundaki yerini de almış.

 

İşte Telekom işçileri için de yapılan bundan öte birşey degil bence aslında... Herşey söylendi haklarında, haketmedikleri herşeyi yüklediler onlara... Onurlu mücadelelerinde, onursuz olanlar onlar oldular... Yani aslında bir yerde 17. yüzyıl cadıları ile aynı konumdalar şu anda... Bakalım onların itibarları ne zaman geri verilecek :huh:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

...

İşte Telekom işçileri için de yapılan bundan öte birşey degil bence aslında... Herşey söylendi haklarında, haketmedikleri herşeyi yüklediler onlara... Onurlu mücadelelerinde, onursuz olanlar onlar oldular... Yani aslında bir yerde 17. yüzyıl cadıları ile aynı konumdalar şu anda... Bakalım onların itibarları ne zaman geri verilecek :huh:

Çarpık bir kapitalist ülkede kim kimin yanında olduğunun farkında değildir. Yanlış bilgilendirmeler, yanlış şartlandırılmalar büyük yığınların yabancılaştırılmasının temel koşuludur. Neden yalnız bıraktık onları? Neden "gerekirse genel grev" diyemedik. duyarsızız. Yaşamımıza yabancıyız. Başkaları oynuyor biz izliyoruz. Hala yaşamımızın öznesi olamadık. Bir gündemden bir gündeme sürükleniyoruz. Medya ne derse o doğrudur. Medya neyle ilgilenmemizi istiyorsa onunla ilgileniriz. Medya kimin hakkında ne düşünmemizi istiyorsa öyle düşünürüz. Önümüzdeki bu tepetaklak edilmiş gerçekliği asıl gerçeklik zannederiz.

Fakat zanlar geçicidir. Gerçekler kalıcıdır. Onların itibarları hala ayakta. Hepimiz telekom işçisiyiz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yapılan yorumlar için teşekkürler...keşke yazdıklarımın arkasında olsam da iş barışı sağlandı iç huzur sağlandı desem diyemem ..çünkü şu an itibari ile aslında herbirine göre bir zafer sayılan (bunlar THARİRİ TELEKOM-HABERİŞ VE TÜRKİŞ-HÜKÜMET ) ve işkembecide kutlanan zafer şenlikleri sonrası Savaş Baltaları hala sıcak ve toprağa gömülmüş değil bazı işyerlerinde hala itişme kakışma ve söz düelloları devam ediyor ..bu gün saat 16.45 e kadar hala kutlamalara sebeb olan taslak toplu iş sözleşmesi imzalanmadı arkadaşlar... :wub: kim kazandı Hükümet kazandı niçin kazandı "bak ağırlığımızı koyduk grevi bitirdik bizim hükümetimizde böyle tatsızlıklara yer yok" kim kazandı Hariri Telekom niçin kazandı"bu sene zarar gösterip vergiden yırtdığımız gibi yatırım yapmaktan da yırtar yapılacak zamları da grev zararına bağlarız en azından 45 gün para vermedik işbaşı yapanların hepsine borç bordrosu çıkartık"kim kazandı Haberiş ve Türkiş kazandı "yeni alınacak personellerle sayımız yükselir aldığımız sendika aidatları ile paraya para katarız zaten gizli kapaklı yaptığımız çalışanlarımıza bilgi vermediğimiz Toplu İş Sözleşmesi hakkında kimsenin bilgisi olmadığından kimse bize ne diyet verdiniz de bu sözleşmeyi bitirdiniz diye soramaz biz de ya aslında arkadaşlar bize bu greve çıkmadan evvel de 15 ekimde %10 zam verilmişti diye açıklama yapmayız"diye düşündüklerinden ve 9 Aralık 2007 de yapılacak olan yeni Türk İŞ başkanını seçme yarışmasında :D Salih Kılıç yanına bir sürü oy çekme hesabı yaptığından adım gibi eminim(aslında yanılıyor Bu seneki yarışmayıCumhurun Başkanı A.gül'ün hemşerisi :D Tez Kop iş Başkanı :D kazanacak ve 1 türk iş kalmıştı o da Hak_iş in saflarına katılacak desenize ;kimmi kaybetti Greve çıkan Telekom işcisi niçin kayıp etti bir defa Medyadan reklam nemasından parasını alıp yerden yere vatan haini işçiler diyerek alnına çamur atıldı bu çamur artık kolay kolay çıkmaz helehele bir daha böyle densiz işlere çıksınlar Alimallah Hepsini asarlar Walla :lol: yazıyorummmmmmmmmmmmm TÜRKİYE DE SON 2O YILIN GÖRÜP GÖRECEĞİ SON GREVDİR BU .. :excl:

neşe ile kalın :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

korkduğum başıma geldi kamuoyu gözünüz aydın atılan başlığa bakın.. :angry:

"Telekom, Karşıyaka'nın hatlarını kesti !Türk Telekom, sahasında Pınar Karşıyaka'ı da yenerek 8. galibiyetini elde etti. 1 Aralık 2007 16:11"

ALINTI:SPOR3.COM

01.12.2007

ARTIK TELEKOM İŞÇİSİ VATAN HAİNİ SABOTAJCI VE KABLO KESİP ÜLKEYE ZARAR VEREN BİR OLGU OLARAK DÜŞÜNÜLÜYOR DESENİZE

ama Habertürk'ün alıntısına bakın bu da madalyanın diğer yüzü

" 30 saat sonra kurtarıldılarTelekom ekiplerinin kurtardığı 4 kişi, 2320 rakımlı geçitte yoğun tipi nedeniyle mahsur kalmıştı

 

01.12.2007 06:28ekipkar35321.jpgArtvin’in Borçka ilçesine bağlı Camili mevkiinde aniden bastıran kar nedeniyle Camili Geçidi’nde mahsur kalan 4 kişi 30 saat süren zorlu çalışmanın ardından Türk Telekom ve Artvin İl Özel İdaresi ekiplerince kurtarıldı. Kazazedeler, 30 saat içerisinde toz şeker, peynir ve ekmekle idare etmiş.

 

ARAMAYA GİDEN YOLDA KALDI

 

Camili’den Borçka’ya dönmek üzere çarşamba sabahı yola çıkan 4 kişi, 2320 rakımlı geçitte yoğun tipi nedeniyle mahsur kaldı. Telefonla durumu yakınlarına bildiren 4 kişi için bekleyiş başladı. Borçka Kaymakamlığı bölgeye iş makinesi yolladı ancak yoğun kar yağışı nedeniyle araç geri döndü. Bunun üzerine dağda mahsur kalan vatandaşları yakınları arazi cipleriyle aramaya başladı, ancak sonuç yine başarısız oldu. Kurtarmaya giden ekip geri dönüşte yolun tekrar kapanmasıyla geceyi bir konteynırda geçirdi.

 

Telekom ekipleri kurtardı

 

Dağ’da kalan Sedat Gülbin (19), Osman Solmaz (29), Süleyman Dişli (41) ve İsmail Dişli’nin (21) kurtarılması için sonunda bölgeye gidebilecek paletli araç istendi. Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu, Türk Telekom Müdürlüğü’nde bulunan paletli kar üstü aracı bölgeye yolladı. Artvin İl Özel İdaresi de iş makineleriyle bölgeye yardıma gitti. 8 saat süren zorlu yolculuğun ardından Camili geçidine ulaşan Telekom ekipleri vatandaşlara ulaşmayı başardı. ;)

 

Fatma Deniz Karamert / Akşam

 

şimdi arkasından bir de ADSL kampanyası yapar telekom

 

"Grevin ardından Türk Telekom’un toptan ADSL tarifelerinde aralık ayı için indirime gitmesi, perakende tarifelere yansımaya başladı. Smile adsl, 1-31 Aralık tarihleri arasında geçerli olacak 3 yeni kampanyasını başlattı."

alıntı : 38 haber.com

 

biraz daha palazlanır ondan sonra da 2008 tarihin en büyük halka arzı kesinleşir

"

 

AAGüncelleme: 12:25 TSİ 05 Aralık 2007 Çarşamba

ANKARA - Türk Telekom’un kamu mülkiyetinde kalan yüzde 45 hissesinin, yüzde 15 ile 25 arasındaki bölümünün halka arzı düşünülürken, bu konuda nihai kararı Bakanlar Kurulu verecek. Yetkililer, halka arz için planlanan yüzde 15 ile 25 arasındaki bölümün marjlı olarak tespit edildiğini belirtirken, oranın piyasa şartlarına göre belirleneceğini kaydetti. "

 

buyrun ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türk Telekom'dan, grevde mağdur olan müşterilerine müjde

 

Türk Telekom, grev boyunca yaşanan hasarlardan meydana gelen arızalar nedeniyle telefonunu kullanamayan müşterilerine, Türk Telekom hatlarıyla bedava konuşma hakkı tanıyabilecek.

Türk Telekom'dan yapılan açıklamada, şirketin, grevin sona ermesinin ardından grev mücbir sebep olmasına rağmen mağdur olan müşterilerinin eksiksiz hizmet alması için tüm hızıyla çalışmalara başladığı bildirildi.

Açıklamaya göre, grev esnasında meydana gelen altyapı hasarlarının onarımı ve meydana gelen tüm arızaların en kısa sürede giderilmesi için kolları sıvayan Türk Telekom, bu sürede meydana gelen hasarlar sebebiyle telefon hattı arızalı kalan müşterilerine müjde vermeye hazırlanıyor.

Türk Telekom'un, bu çerçevede yapmak istediği yeni bir uygulama kapsamında Telekomünikasyon Kurumu'na başvurmak için gerekli çalışmaları bitirdiği aktarılan açıklamada, ''İşlemlerin tamamlanması halinde Türk Telekom, grev boyunca yaşanan hasarlardan meydana gelen arızalar nedeniyle telefonunu kullanamayan müşterilerine, Türk Telekom hatlarıyla bedava konuşma hakkı tanıyabilecek.

Türk Telekom açıklamasında, ''Telekomünikasyon Kurumu'ndan onay alınması üzerine tüm detaylar kamuoyu ile paylaşılacak'' denildi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türk Telekom'dan, grevde mağdur olan müşterilerine müjde

 

Türk Telekom, grev boyunca yaşanan hasarlardan meydana gelen arızalar nedeniyle telefonunu kullanamayan müşterilerine, Türk Telekom hatlarıyla bedava konuşma hakkı tanıyabilecek.

Türk Telekom'dan yapılan açıklamada, şirketin, grevin sona ermesinin ardından grev mücbir sebep olmasına rağmen mağdur olan müşterilerinin eksiksiz hizmet alması için tüm hızıyla çalışmalara başladığı bildirildi.

Açıklamaya göre, grev esnasında meydana gelen altyapı hasarlarının onarımı ve meydana gelen tüm arızaların en kısa sürede giderilmesi için kolları sıvayan Türk Telekom, bu sürede meydana gelen hasarlar sebebiyle telefon hattı arızalı kalan müşterilerine müjde vermeye hazırlanıyor.

Türk Telekom'un, bu çerçevede yapmak istediği yeni bir uygulama kapsamında Telekomünikasyon Kurumu'na başvurmak için gerekli çalışmaları bitirdiği aktarılan açıklamada, ''İşlemlerin tamamlanması halinde Türk Telekom, grev boyunca yaşanan hasarlardan meydana gelen arızalar nedeniyle telefonunu kullanamayan müşterilerine, Türk Telekom hatlarıyla bedava konuşma hakkı tanıyabilecek.

Türk Telekom açıklamasında, ''Telekomünikasyon Kurumu'ndan onay alınması üzerine tüm detaylar kamuoyu ile paylaşılacak'' denildi.

 

:)

böyle bir jesti göze aldıklarına göre eminim ki arızalanma olayları medyada yansıtılandan çok daha azdır. artık müşteriye verilen bu karşılıksız hizmetin bedelini grev yapıp hak arayan o düzen bozucu toplumsal kaos yaratıcı gözüyle baktıkları emekçilerden alırlar :) güzel pazarlama olmuş. türk telekom adlı tekel kuruluşun yönetimini tebrik ederim. kendilerine afiyet olsun, güzel yemekti....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

aynen dediğin gibi....anlaşma sağlandı denilen taslak hala açıklığa kavuşmadı personel arasında bilhassa Emekli sandığına bağlı personel arasında Hariri Telekom tarafından çalışanlara çıkarılan borç bordoları Toplu Sözleşmenin aslında kazanılmadığının işareti olsa gerek takip edin ne oyunlar çıkacak ortaya

BENİM EN KORDUĞUM ŞEYLERDEN BİRİ DE SARI SENDİKADIR..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Medyaya yükleniyoruz ve hakliyizda galiba,ama hakli olmamiza ragmen bir noksanlik yokmu bu hakliligimizda?

Biz degilmiyiz sabah evden cikar cikmaz gazete bayiine kosup gazete alan,biz degilmiyiz,acaba Seda Sayan'in programina kimler cikacak diye heyecanla bekleyen,biz degilmiyiz herseyi tersine cevirip iktidar lehine haberler yapan televizyon kanallarini izleyen.Biziz tabiiki,peki eger bunlari yapan biz isek hangi hakla simdi medyanin pesine takildigimizi söyleyebiliyoruz.Neden genel grev diyemedik?Evet neden diyemedik,kacimiz o gazete bürolarina genel yayin müdürlerine televizyon kanallarina faks cektik telefon actik ve*arkadas bir grev var,Allah rizasi icin o grevdende bir kelime edin*dedik,hicbirimiz.Ozaman hicbirimizin sikayet etme hakkimiz olamaz.Grevi biz izledik ama grevi yapanlar baskalariydi yani emekcilerdi.

Hic düsündükmü bugün protesto icin gazete almamayi,televizyonu acmamayi?

Bunlari düsünebildigimiz an sikayet etme hakkimizda olur.

 

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Grevin sona erdirilmesi amacıyla Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç'ın gözetiminde, Türk Telekom ve Haber-İş Sendikası yetkilileri, PTT Genel Müdürlüğü"nün Ahlatlıbel tesislerinde bir araya geldiler. Görüşmelerde anlaşmazlık maddeleri ele alınarak, uzlaşma sağlandı.

 

sarı sendika mı? alın işte: hangi geminin dumanı daha belirgin tüterse onun borusu öttürenler; onlardan istemediğiniz kadar mevcut. birileri hak ve adalet savaşı verirken, bunlar da savaşanların sırtından geçinme ve kaypaklık mücadelesi veriyorlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Medyaya yükleniyoruz ve hakliyizda galiba,ama hakli olmamiza ragmen bir noksanlik yokmu bu hakliligimizda?

Biz degilmiyiz sabah evden cikar cikmaz gazete bayiine kosup gazete alan,biz degilmiyiz,acaba Seda Sayan'in programina kimler cikacak diye heyecanla bekleyen,biz degilmiyiz herseyi tersine cevirip iktidar lehine haberler yapan televizyon kanallarini izleyen.Biziz tabiiki,peki eger bunlari yapan biz isek hangi hakla simdi medyanin pesine takildigimizi söyleyebiliyoruz.Neden genel grev diyemedik?Evet neden diyemedik,kacimiz o gazete bürolarina genel yayin müdürlerine televizyon kanallarina faks cektik telefon actik ve*arkadas bir grev var,Allah rizasi icin o grevdende bir kelime edin*dedik,hicbirimiz.Ozaman hicbirimizin sikayet etme hakkimiz olamaz.Grevi biz izledik ama grevi yapanlar baskalariydi yani emekcilerdi.

Hic düsündükmü bugün protesto icin gazete almamayi,televizyonu acmamayi?

Bunlari düsünebildigimiz an sikayet etme hakkimizda olur.

 

 

 

saygilarla

 

sayın politika, haklısınız elbette. ama ben, dış odaklı sömürünün yandaşı olan iktidara yağ çekip kendi çıkarları doğrultusanda haberler yapmak suretiyle insanlarımızın aklını bulandıran medyanın ne tv lerini ne de gazetelerini takip ediyorum. kendi adıma elimden gelen bu ve elimden geleni de ardıma koymuyorum. diğer arkadaşların da aynı hassasiyeti sergilediğine inanıyorum aslında.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Cepte numara taşıma Eylül 2008'de Sabit Telefonda Mart 2009 olacak

 

TK Başkanı Acarer, altyapı çalışmalarının sürdüğü numara taşımanın cep telefonu için Eylül 2008'de, sabit hatta da 2009'da yapılacağını söyledi..

Danıştay 13'üncü Dairesi'nin, Turkcell'in açtığı davada, numara taşınabilirliği yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulması istemini reddetmesi Telekomünikasyon Kurumu'nu sevindirdi. Telekomünikasyon Kurumu (TK) Başkanı Tayfun Acarer, SABAH'a yaptığı açıklamada, söz konusu kararın sektörü ve tüketicilere etkisini değerlendirdi. Numara taşınabilirliğini sağlayacak altyapıyı kurmak üzere GSM operatörlerinin çalışmalarını sürdürdüğünü kaydeden Acarer, bu karar sonrasında kendilerinin de altyapı için çalışmalara hız vereceği mesajını verdi. TK'nın numara taşınabilirliği için kuracağı altyapının masrafının Avea ve Vodafone tarafından karşılanacağı öğrenildi. Kurum yetkilileri, Avea ve Vodafone'un 'biz gerekli alt yapıyı kurarız. Size de hibe ederiz' dediğini aktardı. Sistem ve altyapının Mart 2008'e kadar kurulması hedefleniyor. Acarer, uygulamanın ne zaman başlayacağı yönünde en çok merak edilen soruyu da şöyle yanıtladı: "Cep telefonunda 2008 Eylül ya da en geç ekim başında; sabit telefonda 2009 mart ayında numara taşınacak." Bu uygulamayla birlikte halen herhangi bir operatörden hizmet alan bir abone, sahip olduğu numara bloğunu hiç değiştirmeden başka bir operatöre geçebilecek. Uygulama, operatörler arası geçişi hızlandıracak. Aboneler, operatörünü seçerken hizmet kalitesine ve çeşitliliğine, tarifelere bakacak.

 

REKABET GETİRECEK

Başkan Acarer, numara taşınabilirliği uygulamasının, cep telefonu sektöründe rekabeti artıracağını vurguladı. Rekabetle birlikte hizmet kalitesinin artması, görüşme ücretlerinin de düşmesi bekleniyor. Danıştay'ın yürütmeyi durdurma istemini reddetmesiyle sektörde dört gözle beklenen üçüncü nesil (3G) ihalesini nasıl etkileyeceği gündeme geldi. Acarer, eylülde yapılan 3G lisans ihalesinin Turkcell'in tek katılımcı olması nedeniyle iptal edildiğini anımsatarak, "İhaleyle ilgili yeni stratejiyi siyasi irade belirleyecek. Biz de siyasi iradenin verdiği kararı yürütme olarak uygulayacağız" dedi. Turkcell, TK'nın 1 Şubat'ta yayımladığı mobil numara taşınabilirliği yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açmıştı. Danıştay 13'üncü Dairesi, yürütmeyi durdurma istemini reddetti. Daire, istemi esastan görüşecek.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnternet erişiminde Avrupa sonuncusu olduk!İşte rakamlarla utandıran karnemiz..

 

11.12.2007 07:52internet4.jpg Avrupa Birliği (AB) İstatistik Kurumu'nun 2007'nin ilk 3 ayını kapsayan araştırmasına göre AB'de hanelerdeki internet erişimi yüzde 49'dan yüzde 54'e çıktı. Aynı dönemde hızlı internet erişimi de yüzde 30'dan 42'ye yükseldi. Paralel araştırmayı yapan Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2007 yılı nisan-haziran aylarını kapsayan çalışmasına göre, Türkiye'deki internet erişim oranı yüzde 18,9 olarak açıklanmıştı. Bu sonuca göre Türkiye, Bulgaristan'ın ardından sonuncu sırada yer alıyor. Hızlı internet erişiminde (ADSL) ise Türkiye, Romanya ve Yunanistan'ı geride bırakarak sondan 3'üncü oldu. Son 4 yılda ADSL konusunda Türkiye'de yapılan yatırım ile hızlı internet yatırımı erişim oranını artırsa da alınması gereken çok mesafe var. AB'de internet erişiminin en yüksek olduğu ülke yüzde 83 ile Hollanda. AB internet erişiminin artırılması için fiyatların düşmesi gerektiğini savunuyor. Bunun için de tam rekabetin sağlanması ve erişimin çeşitlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Türkiye'de hızlı internet erişimi pazarının yaklaşık yüzde 97'sini Türk Telekom'un kontrol ettiği TTnet elinde tutuyor. Türkiye'de internet kullanımının yaygınlaşması amacıyla Ulaştırma Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortak çalışmasıyla Türk Telekom tüm okullara ADSL götürmek için çaba harcıyor.

 

ARAMADA KULLANILIYOR

TÜİK'in yaptığı araştırmaya göre, 16-74 yaş grubu arasında internet kullanım oranı yüzde 26,6 olurken, AB'de 16-24 yaş grubunda kullanım oranı yüzde 78. Kullanım amaçlarında ise benzerlik dikkat çekiyor. İnternet kullanıcıları genelde interneti bilgi aramak, eposta gönderip almak ve sohbet etmek için kullanıyor. Ancak genelde araştırma sonuçlarına pek yansımayan önemli bir konu da hızlı internet erişiminin müzik, film ve yazılımları ücretsiz indirmek için kullanılıyor olması. Avrupalı internet kullanıcılarının yüzde 10'u internet erişimini telefon konuşması için de kullanıyor.

 

AB'nin işyerleri için yaptığı araştırmada ise internet kullanımı yüzde 94'e ulaşıyor. Türkiye'de bu oranın henüz yüzde 30'lar seviyesinde olduğu tahmin ediliyor. Kullanım oranının artırılmasında devlet kurumlarının internet kullanımı ve başvuruları elektronik ortama almasının payı olduğu görülüyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

TTNET ARTIK PTT'LERDE DE SATILACAK

14.12.2007 12:22:00

 

İnternet servis sağlayıcısı TTNet ile PTT arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde artık Türkiye geneline yayılmış 3 bin 133 PTT şubesinden de TTNet ADSL başvurusu yapılabilecek.

 

Söz konusu işbirliğine yönelik anlaşma Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, PTT Genel Müdürü Osman Tural, Türk Telekom İcra ve Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Paul Doany, Türk Telekom Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Toros ve TTNet Genel Müdürü Okay Eğridici'nin katıldığı toplantıda imzalandı. Türkiye'yi 2013 yılında bilgi toplumu haline getirmeyi amaçladıklarını söyleyen Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Biz geniş bant erişimine geç başladık. 4 milyon aboneye eriştik fakat 2013 hedefi için 15-20 milyon aboneye ulaşacağız. Bu işbirliği bizim amacımıza büyük ölçüde hizmet edecek" dedi.

Bakan Yıldırım, "Bilgi toplumu olursak, bilgiye ulaşırsak ve bilgiyi üretimde kullanırsak gelişmiş toplum olma şansını yakalarız" diye konuştu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Doany: Grevde maaş ödemedik, birikim yaptık

 

Türk Telekom Yönetim Kurulu Başkanı Doany, 43 gün süren grev boyunca maaş ödemesi yapmadıklarını, böylece kayıplarını dengelediklerini kaydetti.(*)

Burcu Özenç

 

CNBC-EGüncelleme: 15:10 TSİ 12 Aralık 2007 Çarşamba

 

 

 

(*)

Sayın grevden korkanlar, grevleri arkaik bulanlar, grevlerin milli servete zarar olduğunu düşünenler, o nedenle de sendikaların 'yıkıcı faaliyetler' içinde olduğundan yakınanlar! "Artık küresel dünyada her şey değişti o nedenle de toplu iş sözleşmeleri yerine bireysel sözleşme gerekir" diyenler! Korkmayın! Korkmayın, çünkü korkulacak bir şey yok! Sandığınız gibi grevler ne milli servete zarar veriyor ne de şirketlere! İnanmıyorsanız,1963'ten bu yana Türkiye'nin en büyük dördüncü grevi olarak nitelenen 'Türk Telekom grevinin' işvereninin söylediklerine kulak verin :wub: :"Grevde maaş ödemeyip büyük bir birikim sağladık!". Paul Doany böyle diyor. O nedenle de ben işveren olsam grevden korkmak ne kelime, sendikalara etki yaparak onların greve çıkmalarını sağlarım :D . Birikimlerimi daha fazla artırmanın en etkili yollarından biri olarak. Ne gam!

Paul Doany'nin bu sözlerini başka nasıl yorumlamak gerek bilmiyorum. Eğer işçiler grevleri kendi ücretleriyle finanse ediyorlarsa ve bu nedenle de şirketler grevlerden hiç yara almadan çıkabiliyorlarsa ve bırakın yara almayı hatta 'birikim' yapmak mümkün hale gelmişse, o zaman bütün bugüne dek bildiklerimizi çöpe mi atmalıyız? Yani işverene ekonomik etkisi olmayan bir grevi işçiler neden yapsın ki? Grev tam da bunun için yapılmıyor muydu? İşveren de tam da bunun için grevlerden korkmuyor muydu?

Doğrusu, hani son günlerde 'Ezberler bozuluyor' falan gibi bir şeyler söyleyüp duruyoruz ya, işte, bu Paul Doany de bizim ezberimimizi mi bozmaya çalışıyor ne? Şaka bir yana, eğer işçileri çalışmazken ve bu nedenle de hizmet üretimi azalmışken Türk Telekom'un 'finansal' durumuna hâlâ bir şey olmamış olması, acaba bizlerden kestiği faturaların aşırı yüksek olduğunun bir işareti mi? Acaba Paul Doany'nin sözleri bunun bir itirafı mı? Yoksa ne? B)

Dünya değişiyor ama o kadar da değil. Kapitalizm değişiyor ama o kadar da değil. Hâlâ emek dünyayı yaşanır kılmaya devam ediyor ama emekçiler hâlâ emeklerinin karşılığını alıyor değil. Tıpkı Marx'ın zamanında olduğu gibi. Tıpkı Marksın söylediği gibi. Tabii emeğin kendi içinde ve sermayeyle ilişkileri değişmedi demek istemiyorum. Ama hâlâ fabrikalar, hâlâ bankalar ve hâlâ genel olarak bütün işyerleri günümüzün 8-10 saatini geçirmek zorunda olduğumuz ve ancak böylelikle yaşamlarımızı kazandığımız yerler olmaktan çıkmadı. Dünyanın değişmesi ancak hapsedilmiş emeğimizin ve zamanımızın yanı sıra "ruhumuzun" yani "kimliğimizin" de hapsedilmiş olduğunun farkına varmamızı sağladı o kadar. Onun için yaşadığımız kapitalizm ve onun demokrasi anlayışı yetmiyor bize. Onun için emeğimizi de ruhlarımızı da kuşatacak yeni bir demokrasi özlemimiz var. Yeni bir demokrasi talebimiz var toplum olarak.

Böyle bir demokrasi talebini parlementoya, böyle bir demokrasi talebini o ünlü "kamu alanı"na, böyle bir demokrasi talebini hayatlarımızın önemli bir kısmını geçirdiğimiz fabrikalara, tarlalara ve bütün işyerlerine taşıyacak birileri var mı bu ülkede :unsure: ? Doğrusu böyle bir siyaset, günümüzün siyasetçilerinin benimsediği bir siyaset değil maalesef :excl: . Günümüzün siyasetçileri hala 'Bul kareyi al parayı!' misali 'Bul yüzde 51'i al parayı!' demokrasisinden yanalar. Hâlâ... ;)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

VDSL devreye giriyor; internet uçacak

ADSL'de altyapı yatırımlarını arttıran Türk Telekom, mevcut hız kapasitesini 20'ye katlayacak.

 

VDSL2 hizmetini ocaktan itibaren uygulamaya koymaya hazırlanan şirket internet hızını 30 megabite yükseltecek.

 

Böylece ADSL'de 4 megabit olan hız bir anda 8'e katlanmış olacak. VDSL2 bireysel kullanıcılar için büyük önem taşıyor. Ev kullanıcısı olarak tabir edilen grup da gelişmiş seviyede internet erişimine sahip olabilecek. Örneğin, Divx formatındaki 700 MB'lık bir film dosyası 4 dakikada, 5 MB büyüklüğündeki müzik dosyaları da 25 saniyede bilgisayarlara indirilebilecek. İnternetten yüksek tanımlı (HD) video ve TV yayınlarını izlemek, sesli ve görüntülü iletişim kurabilmek gibi hizmetler de kolaylaşacak.

 

30 MEGABİTE ÇIKACAK

 

Bugün gazetesinin haberine göre ilk etapta 100 bin abone ile başlanacak olan hizmet yıl sonuna kadar 250 bin aboneye ulaştırılacak. Yapı olarak fiber optik kablolar kullanıldığı için başvuracak abonelerin bulunduğu noktalardaki altyapı yeterliliği de belirleyici rol oynayacak. 30 megabitlik paketin fiyatı henüz açıklanmazken, ADSL ücretlerinde de düşüş olması bekleniyor.

 

TTnet yetkilileri, bayramdan sonra VDSL2'yi kamuoyuna tanıtacak. İlk etapta 30 megabitlik hızı kullanıcılarına sunmayı hedefleyen şirket, hızı 70 megabite kadar çıkaracak. Bunun için ciddi altyapı yatırımı yapan Türk Telekom, yurtdışı çıkış hatlarını da kuvvetlendiriyor.

 

Bu kapsamda Newyork, Londra ve Paris'te POP noktaları kuruluyor. Gerek duyulduğunda buralardan da hizmet alınmış olacak. VDSL2 aynen ADSL'de olduğu gibi telefon hattı ile ve hat meşgul edilmeden kullanılıyor.

 

 

 

 

16.Aralık.2007 17:26:05

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hadi bakalım gittigidiyor... :excl: bedava bunlar bedava... :D

2008 ilk çeyreğinde sattım gitti....hem de babalar gibi sattım bakalım görelim yeni zenginlerimizi...

Türk Telekom altı ay içinde borsaya geliyor

eko10.jpgspacer.gifHalkbank’ta blok satışa karar veren ÖİB, Türk Telekom’un da yüzde 15-20 oranındaki hisselerinin halka arzını yılın ilk yarısında gerçekleştirmeyi planlıyor. Böylece Türk Telekom 2008’de borsaya gelecek

 

 

2007 yılında toplam 7.7 milyar dolarlık özelleştirme gerçekleştiren Özelleştirme İdaresi, 2008 yılında yapacağı özelleştirmeler için start verdi. Özellikle merakla beklenen Halkbank ve Türk Telekom özelleştirmelerinin 2008’in ilk yarısında tamamlanması bekleniyor. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Halkbank’ta blok satış yöntemini tercih ederken Türk Telekom’da da yüzde 15-20 oranında halka arz planlıyor. Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci, Türk Telekom’un yüzde 15-20 oranındaki hissesinin halka arzına ilişkin olarak İhale Komisyonu’nun gerekli değerlendirmeyi yaparak kararı Ulaştırma Bakanlığı’na ilettiğini anımsatarak, halka arz işlemini yılın ilk yarısında gerçekleştirmeyi planladıklarını söyledi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Grev Haber-İş'e pahalıya patladı Sendika borçları için 5 yıldızlı otelini satıyor

 

 

Grevin sendikaya faturası ağır oldu

Türk Telekom?daki grev Haber-İş?e pahalıya patladı. Grev süresince işçi maaşlarını ödeyen sendika Antalya?daki lüks otelini satışa çıkardı Türk Telekom?daki 26 bin işçiyi 44 gün boyunca greve sürükleyen ve 40 milyon YTL?lik maaş ödemesi yapmak zorunda kalan Haber-İş Sendikası para ihtiyacı nedeniyle Antalya?daki 5 yıldızlı otelini acilen satışa çıkardı. Sendika Kemer?deki Grand Haber Oteli?ni 60 milyon YTL?lik bedelle satış masasına koydu. Grevdeki işçilere ödemeyi Türk-İş?e bağlı Tes-İş ve Yol-İş sendikalarından aldığı ödünç parayla yapan sendikanın otel satma kararıyla ilgili konuşan Türk-İş Konfederasyonu 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, mali ihtiyaçlar nedeniyle otelin satışına hız verdiklerini söyledi. Büyükkucak ?Biz sendika olarak ticari işletmelerden 1.5 yıl önce çekilme kararı almıştık. Bu otelimizi zaten daha önceden satmayı planlıyorduk. Ama bu durum karşısında satışa hız verdik. Artık hiçbir ticari faaliyet içerisinde yer almak istemiyoruz? dedi.

 

İMDADA TÜRK-İŞ YETİŞTİ

 

Türk Telekom?daki grev süresince 26 bin çalışanına bin YTL maaş veren sendika, grevi devam ettirmek için finans arayışına girmişti. Baştan beri, greve tam destek sağlayan Türk-İş, grevin işçilerin lehinde sonuçlanması için Haber-İş?e finans konusunda destek sağladı. Türk-İş?in organizasyonuyla, konfederasyona bağlı Tes-İş ve Yol-İş?ten tam 40 milyon YTL para alındı. Haber-İş ise bu paraları alırken Antalya?daki 5 yıldızlı oteli Grand Haber?i teminat gösterdi.

 

 

44 günde 100 bin arıza yaşandı

 

 

Türk Telekom çalışanları, bazı sosyal haklar ve maaş artışı konusunda şirket yönetimiyle anlaşamayınca, Haber-İş?in organizasyonunda 81 ilde 26 bin kişi greve gitti. Büyük bir katılımla gerçekleştirilen greve Türk-İş de tam destek sağladı. Türk Telekom işçilerinin greve başlamasıyla, hava limanları, bankalar, organize sanayi siteleri ve evlerde 100 binin üzerinde arıza oluştu. Yaşanan bu arızalar bir anda hayatı olumsuz yönde etkilemeye başladı. Telekom işçileri ?tamam artık anlaşma sağlanır? dediği sırada, uyanık bazı işletmeciler, polis barikatlarında özel müteahhitlerle arızaları kendileri giderme yoluna girdi. Haber-İş Sendikası da sadece hastane ve askeriyede yaşanan arızalara müdahale edilmesine izin verdi.

 

?Büyük grevden biz de ders aldık?

 

Türk Telekom?daki grev sürecini değerlendiren Faruk Büyükkucak şunları söyledi: ?Aslında bu büyük grevden biz de büyük dersler aldık. Eksiklerimizi görme imkanı yakaladık. Şunu da gördük ki mevcut yasa ve mevzuatlar grev yapmaya hiç de elverişli değil. Hala 12 Eylül sıkıyönetim döneminde çıkarılan grev kanunları var. Elimizi ne tarafa atsak yasal bir boşlukla karşılaştık. Yasaların olmadığı heryerde de karşımıza çevik kuvvet polisi çıktı. Allahtan İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü?nün deneyimli ekipleri, yaşanacak her türlü gerginliğin önüne geçti. Çünkü bu yasal boşluklar sürekli olarak polisle işçileri karşı karşıya getiriyordu.? Büyükkucak, ?Bu grevle yasal boşlukların ne denli sıkıntı yaşattığını gördük. Bu yüzden bir an önce Avrupa Birliği Sendika Yasaları?na geçilerek ILO Standartları?nda yasaların çıkarılması gerekiyor. Aksi halde, işçinin yasal grev yapması mevcut yasa ile engelleniyor? dedi

 

 

**************************************************

Türk Telekom, 'çok atan'ı kazandırıyorYeni yılla birlikte büyük bir atağa geçmeye hazırlanan Türk Telekom, promosyon dönemini başlatıyor. TT'nin ilk atılımı belli oldu. 5 bin abone Panasonic marka telsiz telefon kazanacak. İşte kazanma yöntemi:

 

Türk Telekom?un internet sayfasından en fazla SMS gönderen 5 bin abone SMS özellikli Panasonic marka telsiz telefon kazanacak. Türk Telekom?un internet sayfasından 10 veya daha fazla sayıda SMS gönderen bireysel ve kurumsal tüm aboneler kampanyaya katılma hakkı kazanacak.

 

Türkiye?nin telekomünikasyon devi Türk Telekom, müşterilerinin en avantajlı tarifelerle tüm cep, ev ve iş telefon hatları dahil her yöne ve birden fazla kullanıcıya grup olarak SMS göndermelerini sağlayan yeni bir kampanya başlattı. Bayram ve yılbaşını kapsayan 19 Aralık ? 19 Ocak tarihleri arasında düzenlenecek SMS kampanyası süresince aboneler hangi tarifede olurlarsa olsun turktelekom.com.tr internet sitesindeki SMS gönder logosuna tıklayarak ulaşacakları sayfadan en az 10 SMS gönderdikleri takdirde kampanyadan faydalanabilecek. Türk Telekom?un internet sayfasından yürütülen kampanyada en fazla sayıda SMS gönderen 5 bin abone, SMS özellikli Panasonic marka KXTG - 7100 model telsiz telefon kazanacak.

 

aspJpeg.jpg

Özellikler

Ahizede gelen çağrı göstergesi

Geniş LCD ekran

Saat / Tarih / Alarm

Polifonik zil sesleri

6 adet ilave ahize

GAP uyumlu

 

Kazanan abonelerin isimleri 2008 yılının Şubat ayında Türk Telekom internet sitesinde yayınlanacak. Kazananlar, listenin yayınlanmasının ardından bir ay içerisinde hediyeleri olan Panasonic marka telsiz telefonları, bağlı oldukları Türk Telekom Müdürlüklerinden alabilecek.

 

Türk Telekom?un SMS servisi aktif olmayan ve şifresi bulunmayan kurumsal müşterilerinin Türk Telekom internet sitesinden SMS göndermek ve kampanyadan faydalanabilmek için 444 1 444 numaralı Türk Telekom Müşteri Hizmetleri?ni arayıp servisi aktif hale getirmeleri yeterli olacak.

 

Bu firmayı sevmem ama belki panasonic marka deck telefon isteyenlerin dikkatini çeker diye düşündüm.

neşe ile kalın :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sendika1.jpg

 

sendika2.jpg

 

 

sendika3.jpg

 

 

 

HOLDİNGLERE TAŞ ÇIKARTAN SENDİKALAR

 

Türkiye'de işçi hareketi, her geçen gün kan kaybediyor. Çalışanların haklarını savunmak için yola çıkan sendikalar, kimi zaman siyasetle içli dışlı oluyor, kimi zaman hükümetleri devirmeyi amaçlayan ortaklıklara katılıyor. Toplumsal desteğini yitiren sendikalar yolsuzluk ve saltanat ithamıyla gündeme geliyor.

 

28 Şubat sürecinde Refahyol hükümetini devirmek için bir araya gelen ve '5'li çete' olarak tabir edilen grup arasında Türk-İş ve DİSK de vardı. Dönemin hükümeti istifa ettikten kısa bir süre sonra bir genelgeyle sendikalar malî açıdan sessiz sedasız devlet denetiminin dışına çıkarıldı. Sendikalara artık 'kendi kendinizi denetleyin' denildi.

 

Örneğin 30 bin üyeli bir sendika, 250 delegeyle genel kurul yapabiliyor. Bunların da bir kısmının sendika yöneticilerinden oluştuğu hesaba katıldığında yönetimin kongre kazanmak için az sayıda delegeyi memnun etmesi yeterli oluyor. Bir başka önemli sorun ise sendika yöneticilerinin 'hizmet ikramiyesi'. Bir sendika yöneticisi, işçinin 25 yılda aldığı parayı üç yılda 'hizmet ikramiyesi' adı altında kazanabiliyor. İkramiyede herhangi bir tavan sınırlaması yok. Rakam her bir sendikacı için 80-100 bin yeni lirayı bulabiliyor.

 

28 Şubat'ın karşılığı denetim serbestliği

 

 

 

Sendikaların mali denetimi, yolsuzluk iddialarının son bulması için büyük önem taşıyor. Ancak denetim sorumluluğu 1997 yılında sendikaların denetleme kurulları ile denetçilerine bırakıldı.

Sendikaların olağan dışı dönemlerde üstlendiği rol de dikkat çekiyor. 12 Eylül'de Anayasa referandumuna destek vere n Türk-İş, 28 Şubat sürecinde de DİSK ile birlikte dönemin hükümetine yönelik muhalefetin ön saflarında yer aldı. Silahsız kuvvetler olarak lanse edilen '5'li çetenin' içerisinde yer alan iki konfederasyon, Necmettin Erbakan'ın kurduğu hükümetin görevden uzaklaştırılması için yoğun çaba sarf etti.

24 yıllık işçi olarak çalıştıktan sonra sendikanın parayı nasıl kullandığını merak eden bir işçi, defalarca uğraşmasına karşın hiçbir bilgi elde edemiyor.İşçi bağlı olduğu sendikanın harcamalarını denetleyemiyor. Paraların nereye harcandığını öğrenemiyor. Bunları soruşturduğunuz zaman tehdit ediliyorsunuz.Bazı sendikacıların adeta 'tuğa yapışıyor.Sendika yöneticilerine, bazıları 25 yıldır orada. 30'lu yaşlarda sendikaya kapağı atan bir daha bırakmıyor. Sendikacılık saltanata dönüşmüş durumda.

Dev sendika binaları, bazı sendikaların sahip oldukları bol yıldızlı oteller, lüks konutlardan oluşan kooperatifler, sendika yöneticilerinin pahalı zevkleri, yönetici eşlerine ve çocuklarına tahsis edilen makam araçları 'saltanat' iddialarının en büyük kanıtı. Mehmet Tıraş, eski Türk-İş başkanı ve CHP milletvekili Bayram Meral'in Ankara'da 1 milyon 50 bin dolar ödeyerek iki dükkan aldığını belirtiyor.

Kayıtlara göre ölüler hâlâ çalışıyor!

İstatistikler, Türkiye'de sendikaların kan kaybını ortaya koyuyor. Özelleştirmelerin de etkisiyle sendikalı işçi sayısı hızla düşüyor. Resmi verilere göre 1980'de sendikalı işçi 5,7 milyondu. 1996 yılında bu sayı 2 milyon 695 bine indi. Sendikalılaşma oranı yüzde 67'ydi. 2007 verilerine göre ise sendikalı işçi sayısı 3 milyon 91 bin. Yani kayıtlı çalışan tüm işçilerin yüzde 58,42'si sendikalı. Ancak gerçek rakam bunun çok altında. Birçok sendika, örgütlü olduğu işkolunda yetkiyi kaybetmemek için emekli olan veya hayatını kaybeden üyelerini çalışıyor gösteriyor. Çalışma Bakanlığı da AB'ye sendikalılık oranını yüksek göstermek için bu duruma göz yumuyor.

 

Greve çıkmayan örgütlerin kasası doldu

 

Türk Telekom'da yaşanan son grev hariç, Türkiye 1991 yılından beri ciddi bir grevle karşılaşmadı. Bu durum sendikaların kasasının dolmasını sağlayan en önemli etken. Zira 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası'nın 42. maddesine göre greve çıkan işçilerin maaşını, 'grev yevmiyesi' adıyla sendikalar ödüyor. Ayrıca grev süresince işçiye yemek ve yol parası da sendika tarafından ödeniyor. Yevmiyenin ne kadar olacağını sendikaların kendisi belirliyor.

 

Türkiye'de ilk sendikayı 1908'de Rum ve Ermeni işçiler kurdu :excl:

 

Dünyada bugünkü anlamda ilk sendika 1820'de İngiltere'de kuruldu. Osmanlı İmparatorluğu'nda bilinen ilk işçi hareketi ise 1830'lu yıllarda tarım işçileri arasında başladı. Modern anlamda ilk sendika 1908'de İstanbul'da Rum ve Ermenilerin çoğunluğunu oluşturduğu işçiler tarafından kuruldu.

 

Memurlar, örgütlenme hakkını 12 Mart muhtırasında kaybetti :wub:

1961 Anayasası memurların da örgütlenmesine fırsat verince 600 civarında memur sendikası kuruldu. 12 Mart 1971 muhtırasıyla memur sendikaları yasaklandı. Memurlar bunun üzerine dernek çatısı altında toplanmaya başladı. 12 Eylül 1980 darbesiyle memur dernekleri de kapatıldı.

 

276 bin üyeli Türk-Metal'in mal varlığı 1 milyar dolardan fazla

 

Türk Metal Sendikası'nın 32 yıldır değişmez başkanı Mustafa Özbek, hem sendika dışı işleriyle hem de siyasi faaliyetleriyle en çok tartışılan isim. Ulusalcıların en büyük finansörü durumundaki Özbek, televizyon kanalı, otelleri ve gaz dolum tesisinin yanı sıra onlarca gayrimenkule sahip. Kendi anlatımıyla fakir bir ailenin çocuğu olarak işçiliğe başlayan Özbek, sendika başkanlığı döneminde büyük bir servet edindi. Ankara'nın en zenginlerinden biri olduğu belirtiliyor.

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kamu, Türk Telekom'a fatura ödüyor mu?

Bugün internet pazarının da, uzak mesafenin de tek patronu var: Türk Telekom.

Bu işe soyunan onca özel sektör şirketi boşa kürek çekiyor, pazarda var olmak için kırk takla atıyor.

Ama nafile!

Özel sektörün artık telekom işinde şansı yok. Özel bir şirket olmasına rağmen Türk Telekom kamu şirketi gibi hâlâ rakipsiz.

"Telekom sektörü rekabete açıldı. İsteyen istediği gibi pazara girer. Artık telekom piyasası monopol olmaktan çıktı diyenler!" çoktan yanıldı. Sonuçta Türk Telekom'un yüzde 45 hissesi Ulaştırma Bakanlığı'na ait.

Bakanlık, 2008'de yapacağı halka arz öncesi Türk Telekom'un fiyatını aşağıya çekmek istemiyor. Bu strateji hem Ulaştırma Bakanlığı'nın hem de Türk Telekom'un patronu Oger Telekom'un işine geliyor. İki tarafta çok özel hesap yapıyor.

Olan vatandaşa oluyor. Yürürlükte olan, 'Serbestleşme yönetmeliği' süs bitkisi gibi ortada duruyor!

Türkiye'nin tüm kamu kurum ve kuruluşları ise Türk Telekom'la çalışmaya devam ediyor... Özel sektör telekom şirketine giden bir tek kurum yok.

Sözü uzatmayalım.

Türk Telekom'dan kopmayan sadece kamu kuruluşları mı?

Değil, değil. İşte Telekomünikasyon Kurumu! Özerk ve yeni bir kurul olmasına rağmen hâlâ Türk Telekom'dan servis alıyor.

Tüm şirketlerin uzak mesafe hizmetini verdiğini bilen Telekomünikasyon Kurumu'nun ihale açıp, bu işe en iyi fiyatı veren şirketle çalışması gerekmiyor mu?

Ancak burası Türkiye! Kurumları yönetenler de, hiç bir şeyi sorgulamıyor!

Öyle ya, Türkiye'deki kamu kurum ve kuruluşları Türk Telekom'a ne kadar fatura ödüyor? Bilen yok. Üstelik bütçe kalemi içinde bu faturaların karşılığı olabilecek veri de ortada yok.

Konu tartışılmaya değer.

Kulislerden yansıyanlara bakılırsa Kamu İhale Kurumu, konuyla ilgili bir düzenleme yapma hazırlığı içindeymiş.

Hayırlısı olsun.

Ama çürümeye terk edilmiş kablo şebekesi hafife alınmayacak kadar hassas.

Çünkü Türk Telekom'un karşısına rakip olarak geniş bant hızlı internet çıkacak. Halen internet pazarının yüzde 97'si Türk Telekom'un kontrolünde. 4.3 milyon ADSL abonesi var. Kablo abonesi ise 60 bin civarındaydı, 40 bine düştü. Elimizdeki değeri niye yok ettiğimizi birileri anlatmalı.

Görünen o ki, ortalığa pis bir koku yayılıyor.

Aman dikkat!.

 

teşekkürler Mediha Okur ... ;)

Neşe ile kalın :)

 

************************************************

 

Telekom'da Hafta Sonu Mesaisi Başlıyor

Türk Telekom Yönetimi , müşteri memnuniyetini sağlamak amacı ile önümüzdeki zaman zarfında Cumartesileri mesai yapılacağını belirtti.

 

Yapılan açıklamada , müşteri odaklı hizmet anlayışı ve memnuniyetini ön planda tuttuklarını ve müşterilerine kesintisiz hizmet vermek, hizmetin devamı sırasında oluşabilecek arızalara anında müdahale edebilmek, ihtiyaçları hızlı bir şekilde karşılamak ve uygulamada birlikteliği sağlamak amacıyla her hafta sonu Cumartesi günleri, 8.30-17.00 saatleri arasında hizmet vereceklerini söyledi. “Bu uygulama ile Cumartesi günleri de müşterilerimiz, Telefon ve Adsl başvurularını yapabilir, faturalarını ödeyebilir ve hafta içi çalışıyor olmalarından dolayı evde bulunmayan müşterilerimiz, telefon tesislerini Telekom müdürlüklerimizden, randevu alarak hafta sonu yaptırabilirler” bilgisi verildi

neşe ile kalın :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnternette yüzde 70 indirim :D

Türksat erişim alt limitini de 256 KB'ye çıkardı.

 

02.01.2008 08:58

internetkucuk2.jpg

 

 

TÜRKSAT A.Ş'den yapılan yazılı açıklamada,

 

 

kablo internette, farklı hız ve kapasitelerde indirimler yapıldığı belirtildi.

 

''Gerçek genişbant'' internet hizmetinin aylık 10 YTL'ye indirildiği ifade edilen açıklamada ''256 KB'den 6 Mbps'e kadar çok seçenekli genişbant internet

hizmeti sunan Türksat A.Ş, internet tarifelerindeki kotalı internet tercihi ile Türkiye'de ilk defa, kullandığınız kadar ücret ödeme imkanı tanıyor'' denildi.

 

Açıklamada, yeni tarife ile ilgili bilgi almak ve abonelik için vatandaşların ''4440126'' numaralı çağrı merkezleri ve www.kablotv.com.tr

internet adresine başvurabileceği bildirildi.

 

Açıklamaya göre, Türksat kablo internet kampanya tarifeleri şöyle:

 

 

93666.jpg

 

93667.jpg

 

93668.jpg

 

DİKKAT.... :excl:

 

1.) Kablonet'e geçmeniz için apartmanınızda kabloTV kutusunun dolayısı ile hattının olması gerekiyor. ayrıca o zaman modeminizi de değiştirmeniz gerekecek. hız konusunda net bilgim yok ama kablonet adsl 'den daha problemli diye hatırlıyorum. karar vermeden önce, internetten (forumlar, sözlükler vs.) bir araştırmanızda fayda var.

2.) Yaklasık 80 ytl kablo modem parası vermek zorundasınız kablo internete geçmek için.... ayrıca Mesela İstanbul'un 350.000 nüfuslu bir ilçesinde nüfusa ragmen kablo alt yapısı gelmemiş ise gerisini siz düşünün artık

3.) Evinizde ki adsle farzedelim 29 ytl ödüyorsunuz ama aynı adsl yukarıdaki tabloda 19 ytl ? bu tarifeye geçilebiliyormusunuz bilmiyorum araştırmak lazım.

4.) Seçiminizi fiatlara göre yapmayın en büyük yanlışlarınızdan birisi bu oluyor.Yani söylemek istediğim şu size; Türkiyede 2048 yada daha üstü hizmetler veriliyor bir çok kuruluş tarafından ama acaba bu hizmetleri veren firmalarn kaç tanesi alt yapı olarak bu hizmetlere hazır durumda.LÜTFEN İYİ İNCELEYİN HER AY PARA VERECEĞİNİZ BİR HİZMETİ.

neşe ile kalın :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

423302476.jpg

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Telekom'un hedefi 2 milyar dolar

 

Yüzde 55 hissesinin satışından gelen 6,5 milyar dolar ile iki yıldır bütçe açıklarını azaltan Türk Telekom, bu yıl da halka arzda en az 2 milyar dolarla bütçeye doping etkisi yapacak.Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci, Türk Telekom’un yüzde 15 hissesinin halka arzında, toplamda 12 milyar dolara vuran blok satıştan daha da yüksek bir değer ortaya çıkmasını beklediklerini söyledi.

 

Telekom halka arzının 10 Mayıs’a kadar yapılmasını tasarladıklarını belirten Kilci, “Blok satışla Türk Telekom’un değeri 2,5-3 yılda artmıştır. Biz Türk Telekom’un yüzde 55’ini özelleştirdikten sonra şirket gerek yurtiçinde gerek çevre ülkelerde birtakım şirket alımlarına gitti. Türk Telekom bunlarla bir holding bünyesine kavuştu” diye konuştu.

 

1 Temmuz 2005’te yüzde 55 hissesine 6 milyar 550 milyon dolar verilen Türk Telekom’un, bu değer esas alınırsa yüzde 15 hissesinin değeri 1,8 milyar dolar ediyor. Kilci’nin blok satış rakamının üzerine çıkacağı beklentisi ile halka arzın 2 milyar dolardan açılması bekleniyor.

 

YERLİYE İNDİRİMLİ FİYAT

 

Türk Telekom halka arzını ANKA’ya değerlendiren Kilci, şirketin yüzde 15 hissesinin halka arzına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’nın çeşitli yatırımcı gruplarına farklı oranlarda teşvikler uygulanması konusunda ihale komisyonuna yetki verdiğini kaydetti. Öncelikle yurtiçi bireysel yatırımcıların, yurtdışı kurumsal yatırımcılar ve yurtiçi kurumsal yatırımcılardan farklı bir değerlendirmeye tabi tutulacağını kaydeden Kilci, yerli bireysel yatırımcılara fiyat avantajı sağlanacağını söyledi.

 

406 sayılı kanun gereği Türk Telekom hisselerinin yüzde 5’inin çalışanlara sunulması gerektiğini, halka arzda bunun yüzde 3’ü için kota oluşturacaklarını ifade eden Kilci, çalışanların hisselerin yüzde 3’ün tamamını ya da daha azını alabileceğini belirtti.

 

ÇALIŞANA FİYAT AVANTAJI DEĞERLENDİRİLECEK

 

Çalışanlara indirimli fiyat uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin soruya karşılık Kilci, “Tamamen ihale komisyonunun takdirinde. Bir miktar düşük de olabilir eşit de. Esasında burada bir tahsisat kotasının sunulması başlı başına bir teşvik. İndirim olup olmayacağı konusuna daha sonra SPK’ya başvuru aşamasında karar vereceğiz” dedi.

 

Halka arzı, 2007 yılının 12 aylık bilançolarıyla gerçekleştirmek istediklerini belirten Kilci, yıllık bilançoların halka arzlarda çok daha etkili olduğunu kaydetti. Halka arzı Mayıs ayının 10’una kadar yapmayı düşündüklerini ifade eden Kilci, halka arzın, bu tarihe yetişememesi durumunda 2008 ilk çeyrek bilançoları ile Temmuz ayında yapılabileceğini söyledi. Hedeflerinin Mayıs olduğunun altını çizen Kilci, “Temmuz yaz tatili. Yatırımcıların çoğunun tatilde olduğu bir dönem. Pek iyi bir dönem değil” dedi.

 

HALKA ARZ KOLAY, BİR TEK İMKB’DE LİSTELEMEYE BAKAR

 

Danışman seçimini henüz tamamlamadıklarını, ancak bunun süreci geciktirmeyeceğini ifade eden Kilci, şunları söyledi:

 

“Türk Telekom kurumsallaşma noktasında son derece önemli aşamalar katetti. Bizim özelleştirmeye hazırlık sürecinde yaptığımız değişikliklerle, özelleştirmeden sonra özel bir şirket olarak yapmış olduğu faaliyetlerle, bilançolarını uluslararası standartlara uygun hale getirdi. Bu, Türk Telekom ölçeğindeki bir şirket için çok önemli bir süreç. Bizim Telekom üzerinde yapacak çok fazla bir işimiz olmayacağı için daha çok halka açılma ya da İMKB’de şirketin listelenmesi noktasında çalışmamız gerekecek.”

 

12 MİLYAR DOLAR AŞILACAK

 

Halk arzdan elde edilecek gelire ilişkin tartışmaları değerlendiren Metin Kilci, “Bizim ümidimiz, beklentimiz blok satışla ortaya çıkan toplam Türk Telekom değerinin üzerinde bir değerle halka arzın gerçekleşmesidir. Çünkü biz inanıyoruz ki blok satışla Türk Telekom’un değeri artmıştır. Bunun da halka arza yansıyacağını tahmin ediyoruz” dedi. Bu artışın ne ölçüde olacağının 2007 yılı bilançolarının ortaya çıkması ile görüleceğini kaydeden Kilci, “Tabii piyasa şartları da bunun üzerinde çok belirleyici olacak. O zaman göreceğiz ama şu an itibariyle söyleyebileceğim; blok satış bedeline göre halka arz noktasında Türk Telekom’un değerinin son 2,5-3 yılda artmış olduğunu tahmin ediyoruz” diye konuştu.

 

1 Temmuz 2005 yılında yapılan Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin blok satışı ihalesini 6 milyar 550 milyon dolar ile Oger Telecom grubu kazanmıştı. Bu fiyatla Türk Telekom’un toplam değeri 12 milyar doları bulmuştu. Kilci’nin halka arzda bu rakamın aşılacağı beklentisine göre, değer aynı kalsa bile yüzde 15 hisse için 1,8 milyar dolar gelir sağlanabilecek. Üç yılda şirketin değerinin arttığı varsayımıyla, halka arzın kapılarının 2 milyar dolardan açılması tasarlanıyor.

 

TÜM DÜNYADA PAZARLANACAK

 

Bünyesinde Avea’nın yüzde 80 hissesini de bulunduran Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi özelleştikten sonra gerek yurtiçinde gerek çevre ülkelerde birtakım şirket alımlarına gittiğini vurgulayan Kilci, “Küçük ölçekli de olsa, orta ölçekli de olsa birtakım şirketler aldı. Yani Türk Telekom bir holding bünyesine kavuştu, ismi holding olmasa da. Bunun da belirtilmesinde fayda var” dedi.

 

Türk Telekom halka arzına global ölçekte telekomünikasyon sektörüne yatırım yapan büyük fonların ilgi göstermesini beklediklerini kaydeden Kilci, “Ölçek olarak önemli bir halka arz işlemi olacağı için bütün dünyada bu halka arzın pazarlanacağını rahatlıkla söyleyebilirim” dedi. Halka arzda belli bir bölgenin etkili olmayacağını ifade eden Kilci, “En son Halk Bankası’nın halka arzında bunu gördük. Çok fazla bir bölgesel yoğunlaşma sözkonusu olmadı. Dünyanın birçok ülkesinden; Çin’den tutun Kuzey Amerika’ya kadar Halk Bankası’nın halka arzında yatırımcı vardı. Türk Telekom’da da benzer bir portföyün çıkacağını düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sabotajcılara 9 yıl hapis istemi

Türk Telekom'a ait fiber optik kablolara sabotaj düzenledikleri gerekçesiyle aralarında sendika şube başkanı Salih Daşdemir'in de bulunduğu 12'si tutuklu 19 kişi hakkında 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Türkiye Haber-İş Sendikasının Ekim 2007'de başlattığı grev esnasında, Diyarbakır'da Türk Telekom'a ait fiber optik kablolara sabotaj düzenledikleri gerekçesiyle aralarında sendika şube başkanı Salih Daşdemir'in de bulunduğu 12'si tutuklu 19 kişi hakkında 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 45 sayfalık iddianamede, sanıkların, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “Kurulan örgüte üye olma”, “Nitelikli zarar verme” ve “Çalışma hürriyetini tehdit” suçlarından yargılanmaları isteniyor.

“TELEFON GÖRÜŞMELERİ TESPİT EDİLDİ”

İddianamede, sendika üyelerinin başlattığı grev sırasında, Türkiye Haber-İş Sendikası Diyarbakır Şube Başkanı sanık Salih Daşdemir'in sevk ve idaresindeki suç örgütünün organize bir şekilde kent genelinde, “Türk Telekom'a ait fiber optik kabloların kesilmesi” şeklinde 40 adet fiili saldırı olayını gerçekleştirdikleri ileri sürüldü.

İddianamede, grev esnasında sanıkların kendi aralarında, kabloların kesilerek zarar verme olayını gerçekleştirdikleri yönünde telefon görüşmeleri yaptıklarının tespit edildiği bildirildi. Sanıkların, güvenlik güçlerince, “fiziki takip” ve “gizli izleme” yöntemleriyle izlendikleri de kaydedildi.

“HAYATİ ÖNEME HAİZ SİSTEME ZARAR VERİLDİ”

Sanıkların organize bir şekilde Diyarbakır genelinde hayati önemİ haiz, içerisinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile devlet birimlerine ve harp zamanı görev alacak kuruluşlara hizmet vermek üzere planlanan milli ve askeri bir sayısal entegre muhabere şebekesi olan “Tafics” sistemine ait kablolara ve devrelerine zarar verilmesi olayı da dahil olmak üzere birçok iletişim hattına ait kablolara zarar verme olaylarını gerçekleştirdiklerinin tespit edildiği de iddianamede kaydedildi.

İddianamede şöyle denildi:

“Diyarbakır İl Telekom Müdürlüğü ile yapılan yazışma neticesinde; söz konusu kutunun TSK'nın entegre muhabere sistemi ile Türk Telekom'un ses, data ve görüntülü haberleşme ihtiyaçları için 'Tafics' fiber optik kablo üzerinde ortaklaşa kullanıldığını, fiber optik kablolarda iletimin lazer ışını ile yapıldığını, kullanıldığı yerden kesilmesi ve zarar verilmesi halinde TSK ile Türk Telekom'un ses, data ve görüntülü haberleşme hizmetlerinin kesileceği belirtilmiştir.

Diyarbakır Mobildeskom Tafics İşletme ve Kontrol Bölük Komutanlığından konu ile ilgili alınan yazıda grevin başladığı tarihten bugüne kadar Diyarbakır, Batman ve Şanlıurfa illerinde 'Tafics' ve TSK tarafından Türk Telekom'dan kiralanmış F/O kablolarında kesilmeler sonucunda aksaklıklar meydana geldiği bildirilmiştir.”

KURUMLARA VERİLEN ZARAR

İddianamede, Diyarbakır genelinde meydana gelen zarar verme ve sabotaj olaylarının zararlarının tespit edilebilmesi amacıyla bazı kurumlar ile yazışma yapıldığı bildirildi.

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü ile Milli Eğitim Müdürlüğünce gönderilen ve grev esnasında yaşanan sıkıntıların yer aldığı yazılara da iddianamede yer verildi.

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün savcılığa gönderdiği ve iddianamede yer alan yazısında, grev esnasında müdürlük hizmetlerinde kullanılan “Pol-Net” sistemine ait fiber optik hattın kesintiye uğradığı belirtilerek, şöyle denildi:

“Bu kesintiler neticesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü ile olan Pol-Net bağlantısı ve buna bağlı bir çok bilişim projesi kesintiye uğramıştır. Kesintilerin grev kararı alınmasından hemen sonra yaşanması ve saatler geçmesine rağmen herhangi bir müdahalede bulunulmaması görevlerin aksamasına sebep olmuştur. Başta istihbarat olmak üzere ilimiz ve ülke gündemini doğrudan etkileyebilecek güvenlik zaaflarına yol açabilecek durum ortaya çıkmıştır.”

Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğünce gönderilen yazıda ise grev esnasında iletişim hatları ile internet iletişimlerini sağlayan ADSL hattı ve data hatlarının kesildiği belirtilerek, “bu süre içerisinde müdürlük ile bakanlık arasında hiçbir şekilde bilgi ve belge akışı sağlanmadığından iş kaybı ve işlerin aksaması meydana gelmiştir. web tabanlı otomasyon ile çalışma yapıldığından dolayı yine kesinti süresince hiçbir şekilde kurum, kuruluş, okul ve öğretmenlere hizmet verilmemiş olup birçok okul, öğretmen ve personel mağdur olmuştur” denildi.

İKİ SANIĞIN 9, DİĞERLERİNİN 3'ER YIL HAPSİ İSTENDİ

İddianamede, sanıklardan Türkiye Haber-İş Sendikası Diyarbakır Şube Başkanı Salih Daşdemir ile sendika üyesi K.A'ın, TCK'nin, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçunu içeren 220/1. maddesi uyarınca 6, “Nitelikli zarar verme ve çalışma hürriyetini tehdit” suçlarından da 3'er yıl hapsi istendi.

Diğer sanıklar Y.K, A.K, C.E, M.M, M.A.Ç, R.İ, Y.Ç, Y.Ş, C.Y, H.T, M.N, V.B, M.Ş.Ö, H.B, M.B, Ş.B ve M.H.Ü'nin de TCK'nin “Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olmak” suçunu içeren 220/2. maddesi uyarınca 3'er yıla kadar hapsi talep edildi.

Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde Asliye Ceza Mahkemesinde başlanacak.

 

 

alıntı :yenişafak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

KABLO HIRSIZLARI YAKALANMAYA DEVAM EDİYOR.....

 

Geçtiğimiz yıl Erzincan' da meydana gelen bir çok kablo hırsızlık olaylarını yaptıkları tespit edilen 3 kişi Erzincan Emniyet Müdürlüğü' nün gerçekleştirdiği operasyonla yakalan dı.

Erzincan Emniyet Müdürlüğü yapmış olduğu başarılı çalışmalar sonucu 2007 yılında Erzincan' da meydana gelen 6 adet Telekom kablo hırsızlık olayını aydınlattı.

 

Yapılan çalışmalar neticesinde ( E.Ü. ) 40, ( C.B.) 28 ve ( M.S.D.) 30 isimli şahıslar 04.01.2008 günü Erzincan Emniyeti tarafından yakalandılar. İncelemeler neticesinde kablo hırsızlığı olaylarını yakalanan üç kişinin gerçekleştirdiği tespit edildi.

 

Yakalanan hırsızların evlerinde yapılan aramalar neticesinde Türk Telekom’a ait muhtelif yanmış vaziyette yaklaşık 1000 metre bakır kablo ve bu kablolara ait alüminyum muhafaza parçaları, suça karıştığı sanılan sap kısmı 48 cm. uzunluğunda mavi renkli 1 adet demir kesme makası, 1 adet sarı saplı kerpeten, 1 adet kırmızı renkli metal makas, 1 adet kesik vaziyette 30 cm. uzunluğunda fiber optik kablo, toplam 6,5 metre uzunluğunda elektrik kablo ve 1 adet satır bulunmuş olup muhafaza altına alındı.Kablo hırsızlığı olaylarından yakalanan 3 şahıs 05.01.2008 günü adli mercilere sevk edildi. Saat 15:00 da hırsızlar çıkarıldıkları mahkeme tarafınca suçlu bulunarak tutuklandı.

 

Hırsızlar tarafından gerçekleştirilen olaylar ise;

 

1- 27.01.2007 günü gayri muayyen bir saatte Hukuk Fakültesi civarında meydana gelen ve Hukuk Fakültesi ile Bahçe Kültürlerini besleyen şebekenin 5 direk arasındaki 250 metre uzunluğundaki 100.05 KPDF.A özelliklerine sahip plastik çoklu kablonun direklerden sökülerek çalınmıştı.

 

2- 21.02.2007 günü saat: 19.15 sıralarında Tren Garı altında bulunan Telekom Müdürlüğüne ait olan deponun batı kısmındaki tel örgünün dışarısında 20 metre civarındaki hurda KPD-AP-6-04 özellikli kablonun çalınırken depo görevlisinin görmesi üzerine, olay yerinden şüphelilerin kaçtığı görülmüştü.

 

3- 24.04.2007 günü Erzincan - Çağlayan Yolu 1 km. de Telekom’a ait 20 metre fiber optik kablonun, bir adet fiber optik ek kutusunun, bir adet 7 metrelik enjekte direği çalınmıştı.

 

4- 02.10.2007 günü saat: 09.45 sıralarında Mezbahana karşısı tali yolda Telekom’a ait olan karşılıklı iki direk arasındaki 450 metre uzunluğundaki 20-0.9 PD plastik askı çengelli kablonun kesilerek çalınmıştı.

 

5- 14.11.2007 günü Terzibaba Mezarlığı yolu Yeni Çevreyolu üzerindeki iki direk arasından yaklaşık 100 metre 20 lik bakır telefon kablosunun kesilerek çalınmıştı.

 

6- 30 / 31.12.2007 tarihleri arasında Karaağaç Mah. Briketçiler Sitesi 1. Sokak üzerinde bulunan direklerden 200 metre KPDF-AP-A 150-0.5 şebeke kablosunun kesilerek çalınmıştı.

BU DA MADALYONUN DİĞER YÜZÜ... :(

NEŞE İLE KALIN :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

KABLO HIRSIZLARI YAKALANMAYA DEVAM EDİYOR.....

 

Geçtiğimiz yıl Erzincan' da meydana gelen bir çok kablo hırsızlık olaylarını yaptıkları tespit edilen 3 kişi Erzincan Emniyet Müdürlüğü' nün gerçekleştirdiği operasyonla yakalan dı.

Erzincan Emniyet Müdürlüğü yapmış olduğu başarılı çalışmalar sonucu 2007 yılında Erzincan' da meydana gelen 6 adet Telekom kablo hırsızlık olayını aydınlattı.

 

Yapılan çalışmalar neticesinde ( E.Ü. ) 40, ( C.B.) 28 ve ( M.S.D.) 30 isimli şahıslar 04.01.2008 günü Erzincan Emniyeti tarafından yakalandılar. İncelemeler neticesinde kablo hırsızlığı olaylarını yakalanan üç kişinin gerçekleştirdiği tespit edildi.

 

Yakalanan hırsızların evlerinde yapılan aramalar neticesinde Türk Telekom’a ait muhtelif yanmış vaziyette yaklaşık 1000 metre bakır kablo ve bu kablolara ait alüminyum muhafaza parçaları, suça karıştığı sanılan sap kısmı 48 cm. uzunluğunda mavi renkli 1 adet demir kesme makası, 1 adet sarı saplı kerpeten, 1 adet kırmızı renkli metal makas, 1 adet kesik vaziyette 30 cm. uzunluğunda fiber optik kablo, toplam 6,5 metre uzunluğunda elektrik kablo ve 1 adet satır bulunmuş olup muhafaza altına alındı.Kablo hırsızlığı olaylarından yakalanan 3 şahıs 05.01.2008 günü adli mercilere sevk edildi. Saat 15:00 da hırsızlar çıkarıldıkları mahkeme tarafınca suçlu bulunarak tutuklandı.

 

Hırsızlar tarafından gerçekleştirilen olaylar ise;

 

1- 27.01.2007 günü gayri muayyen bir saatte Hukuk Fakültesi civarında meydana gelen ve Hukuk Fakültesi ile Bahçe Kültürlerini besleyen şebekenin 5 direk arasındaki 250 metre uzunluğundaki 100.05 KPDF.A özelliklerine sahip plastik çoklu kablonun direklerden sökülerek çalınmıştı.

 

2- 21.02.2007 günü saat: 19.15 sıralarında Tren Garı altında bulunan Telekom Müdürlüğüne ait olan deponun batı kısmındaki tel örgünün dışarısında 20 metre civarındaki hurda KPD-AP-6-04 özellikli kablonun çalınırken depo görevlisinin görmesi üzerine, olay yerinden şüphelilerin kaçtığı görülmüştü.

 

3- 24.04.2007 günü Erzincan - Çağlayan Yolu 1 km. de Telekom’a ait 20 metre fiber optik kablonun, bir adet fiber optik ek kutusunun, bir adet 7 metrelik enjekte direği çalınmıştı.

 

4- 02.10.2007 günü saat: 09.45 sıralarında Mezbahana karşısı tali yolda Telekom’a ait olan karşılıklı iki direk arasındaki 450 metre uzunluğundaki 20-0.9 PD plastik askı çengelli kablonun kesilerek çalınmıştı.

 

5- 14.11.2007 günü Terzibaba Mezarlığı yolu Yeni Çevreyolu üzerindeki iki direk arasından yaklaşık 100 metre 20 lik bakır telefon kablosunun kesilerek çalınmıştı.

 

6- 30 / 31.12.2007 tarihleri arasında Karaağaç Mah. Briketçiler Sitesi 1. Sokak üzerinde bulunan direklerden 200 metre KPDF-AP-A 150-0.5 şebeke kablosunun kesilerek çalınmıştı.

BU DA MADALYONUN DİĞER YÜZÜ... :(

NEŞE İLE KALIN :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.