Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Antonio_McCarty

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    178
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Antonio_McCarty tarafından postalanan herşey

  1. Antonio_McCarty doğum gününüz kutlu olsun!

  2. first lady ne allah aşkına? cumhurbaşkanımızın hanımını simgeleyecek başka isim bulamadınız mı?
  3. çok etkilendim öldükten sonra nolcaksın acep 10 ekimdeki açıklamanı sabırsızlıkla bekliyorum... ama keşke ölümden sona ne olacan onuda belirtebilseydin keşke şimdiden bilebilseydin....
  4. yazdıklarınızın hepsine katılmamak elde değil hatta açıkça şunuda söyleyim görüşlerinize karşı olan herkesde bu yazdıklarınıza hak verir... sorun düşmanlıkta nebileyim bu şeytanın sahip olduğu kin gibi birşey olabilir yada peygamberimize her türlü övgüyü yapıp yinede müslümanlara karşı savaşan büyük komutanların tutumu gibi birşey başötüsü yüzyıllardır var niye 20. yüzyılda sorun oluyor. üstelik müslümanların çoğunlukta olduğu bir ülkede. kurtuluş savaşında kuvayı milliye oluşturulurken Atatürk'ün; rumlar, yunanlar, ermeniler bacılarınızın, annelerinizin başındaki örtüyü alacak deyip müslüman halkı arkasına almasında etkin bi rol aldığını herkes bilir.. hep derim yine diyeceğim başörtüsü ile sorunu olanın islam ile de sorunu olduğuna inanıyorum onun için başörtüsüne düşman bir tavır sergilendiğinde açıkça müslüman değilim denilirse iyi olur. zira bi yunanın nebileyim kafir birisinin nefretine diyebilecek birşeyimiz olamaz...
  5. kimin başına türban geçirilmek isteniyor? varmı öyle tanıdığın biri? türkiye ile pek alakan yok heralde türk tarihiylede olmadığı gibi yüzyıllardan beri başörtüsü kız kardeşlerimizin, annelerimizin, ninelerimizin başında. yapılmaya çalışılan şey zorla o başörtüsünün alınmasıdır. tıpkı askerimizin başına zorla çuval geçirilmesi gibi...
  6. ben başörtüsüyle hiç alakası olmayan hatta düşmanca tutum sergileyen bayanların bi cenaze töreninde başlarını niye kapattıklarını anlamıyorum! ama tam kapatmıyolar illa ön tarafları açık oluyo niye acaba?
  7. abilerle kız kardeşler arasındaki süper ilişkiler. ya duygulandım bak şimdi sağolasın... kardeşlerim sizi çok seviyorum
  8. özgürlük nedir biliyormusunuz? ermenilerin, rumların osmanlı devletinde kimliklerini kaybetmeden yıllarca yaşıyabilmesidir... vatana ihanet nedir onu biliyormusunuz? ermenilerin, rumların kurtuluş savaşında devletini, yıllarca beraber yaşadığı müslüman halkı arkadan vurmasıdır... saygılar
  9. net cevap istemişsiniz veriyim -gülenin ona buna katil dediğini duymadım. her söylediği kitleleri etkileyen birisinden de bole bişey beklemem. imanın seviyelerini biliyorum yapacak hiç birşey yoksa en azından kalbinle buğz etmek zorundasın bunuda gülenin yaptığına adım gibi eminim yok o solemedi ama dediklerini harfiyen uyguladığını solediğiniz insanlardan bunu çokça duydum -dinen bi müslüman bir erkek kafir bir kadın ile evlenebilir. ama kadın evlenemez -ılımlı islam diye birşey olmadığı gibi radikal islam da yoktur -diyaloğun doğru olmadığını söyliyen birisine insan bile diyemem( ne yani karşı görüşlüyüz diye karşımızda kine yaşama hakkı vermiyecekmiyiz) -kuranın herçağa indirilmiş bir kitap olmadığı gibi bi ifade kullanmadım. tabiki indirildiğinden bugüne kadar ışık tutan biz müslümanları ayakta tutan kurandır herhangi bir çarpıtma yada kıvırma mevcut değil. mesele göz yanılmasıda değil. siz klişeleşmiş eleştirilerinizi daldan dala atlıyarak sıralıyosunuz. ve bende bunlar üzerinde hiç düşünmeden sebebini anlıyamadığım bi nefret ile yazdığınızı ispat ediyorum... mesela her türlü hakareti ettiğiniz gülene tutup din adamı diyorsunuz. size göre tek amacı durumu kurtarmak olan, islamla bağdaşmayan bi kanalada muhafazakar diyorsunuz sonra hakaret kabul edeceğim bi şekilde kıvırdın çarpıttın diye üste çıkıyorsunuz cemaatin akp gibi çalıştığını savunuyorsunuz şuan (sonra tersini solemeyinde) gündemi biraz takip ediyorsanız; akpnin anayasayı değiştirmeye çalışırken ençok eleştiri aldığı nokta türban meselesi değil mi? şimdi bu ne Allah aşkına türbana sahip çıkma değilmidir? buyrun burdan yakın! bu ülkede bişeylerin nasıl değişebileceğinizden haberinizde yok heralde ne yapacak cemaat sokaklara mı dökülecek devleti mi devirecek nasıl olacak bu türban meselesinin çözümü. buyrun engin bilgilerinizle çıkar bi yol sunun ya bu ecevit mevzuna harbi kafam takıldı tüm türkiye biliyo diyosunuz ama bu forumda bile gülene karşı o kadar insan varki ama ben sadece sizden duyuyorum ya demeden edemiyecem ama bi kıvırma olarak algılamazsınız inşallah. cemaatin alt tabakasını ayrı tutuyorum dediniz şimdi ise gülenin her solediğini yapmak zorundalar diye bi ifade çıkıyor. bu nedir şimdi ya nasıl olcak güleni sevmiyorsunuz ama onun her dediğini yapmak zorunda kalan alt tabakaya eyvallah diyorsunuz. garip söylemlerinizde biraz daha saygılı olursanız her türlü cevabı verebileceğimi belirteyim... saygılar
  10. evet anlattıklarınızı anlamakta zorluk çekiyorum... ama bu sizin benim yazdıklarımı okumamanızdan kaynaklanıyo ben de ayrı kefeye koyduğunuzu solüyorum ama siz ********** gibi aynı kefeye koymadığınızı solüyosunuz lütfen yazdıklarımı ve sizinkileri iyice okuyun sürüyle yalnışlık var. takıldığım nokta hiyerarşi var diyorsunuz. hiyerarşide katı bir sistem mevcuttur. üsteki ne derse alttaki de onu yapmak zorundadır. ama siz ifadenizde gülen ile cemaatin elemanlarını ayrı kefeye koyuyosunuz. dikkat edin ayrı kefe diyorum. tuhaflık burda işte... ya nur cemaatinin akpnin gençlik kolları gibi çalıştığını siz solüyosunuz: ( pardon eklemeyi unutmuşum nur cemaatinin de katıkısı büyük.farklı bir başlıkta belirtmiştim.akp gençlik kolları gibi çalıştı...) buda parmaklarınızdan dökülen ayrı bi inci... şimdi israil için mi çalışıyo cemaat vatikan için mi? siz ikisi için diyosunuz ayrı bi tuhaflık burda israil: yahudi, vatikan: hiristiyan. diyecek birşey bulamıyorum bu konuda yine kulaktan dolma birşey... demirelin lakabı baba bunu stv de duymanız kadar normal birşey yok. ama siz burdan stvnin demirelci olduğunu çıkarıyorsunuz. olmadı şunuda söliyebilirsiniz bushun lakabı katil stv bunu kullandı diye bush taraftarı oldu. buda güzel bi çıkarım sizin mantığınızla... sizin cemaatlerin 28 şubattan sonra neler çektiğinden diğer şeylerde olduğu gibi haberiniz yok. o sıkıntılı dönemde kendilerini kurtarmakla uğraşmaktan başka bir dertleri yoktu... ayrıca gülen ecevit zamanında yurt dışına çıkmak zorunda kalmıştır. bole bi durumda cemaatin eceviti desteklemesi gibi bi durumu nasıl çıkartıyosunuz oda şaşılacak birşey bi partiyi iktidara getireceksin ve o parti seni yurt dışına çıkartacak garip gerçekten garip... tutarlı eleştiri bekliyorum ama gariplikten başka birşey yok!.. kuran hakkında konuşulabilineceği konusunda anlaşmışız ama siz güleni karalamak için bi koz olarak kullanıyodunuz... kötü körüne inanmıyorum işte sizin dediklerinizi ve sizin gibi yüzlerce kişinin solediklerini düşünüp muhakeme edip karar veriyorum ama ne yazık ki siz benim yazdıklarımı gelişi güzel okuyup yorum yapıyosunuz. ÖRNEK: ayrı kefe meselesi saygılar
  11. ne çok film çekmiş böyle... onun kadar rol alan var mı acaba?..
  12. aman Allah'ım yoksa süperman karekterinin başına gelen belalara sizin oğlunuzun sorusumu sebep oldu.yoksa kuranın ve benim Allah'ım sen nasıl küçük bi çocuğun kafasınsa bu soruların oluşmasına neden olursun diye cezalandırdı ya topu yopu 70 80 sene yaşıyacaz bu dünyada. inanmıyorum deyince nolacak ne elde edeceğiz. bakın ben inanıyorum ne kaybediyorum hayatımda eksik birşey mi var? hayır! hiçbir sıkıntı yok... gündelik hayatta önümüze çıkan herşeye bi acaba sorusunu soruyoruz. en ufak bi kararda her ihtimalı düşünüyoruz. ya şakaya gelmez Allah'ın var olduğunu hiç düşünmüyormusunuz? ya varsa! sonunda cehennem var korkun demiyorum! insanlara karşı yaptığımız bi hatada, yanlışta bile erdemli insanlar kendilerini çok kötü hissederler. sonuçta Allah'ın var olması gibi durumda sizi yaratan olacak, onun karşısında nasıl bir tutum sergileyeceksiniz... ya varsa!...
  13. Teziç'in bir grup akademisyenle kaleme aldığı taslak, dönemin TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacıbaşı tarafından Meclis'e sunulmuş. Prof. Dr. Süheyl Batum ve YÖK üyesi Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu'nun da katkı yaptığı taslak, radikal değişiklikler içeriyor. Giriş bölümünde, askerî darbeden sonra kabul edilen 1982 Anayasası'nın katılımcı bir ortamda hazırlanmadığı ve demokratik sayılmayacak şartlarda halkoyuna sunulduğu belirtiliyor. Bu yüzden ulusal mutabakata dayalı yeni bir anayasa yapılması gerektiği vurgulanıyor. Liberal demokratik rejimlerde devletin resmî bir ideolojisi olmaz. Kemalizm ideolojisi anayasada yer almamalı. 'Atatürk milliyetçiliği' ifadesi kaldırılmalı. 'Devletin dili Türkçedir', yerine "Resmi dili Türkçedir" denilmeli. Cumhurbaşkanı ile milletvekili yeminlerinde Atatürk ilkeleri ve inkılaplarına yer verilmemeli. Devletin şeklinin cumhuriyet olması dışında Anayasa'da değiştirilemez hüküm olmamalı. 1982 Anayasası'nın otoriter ve kutsal devlet anlayışını yansıtan başlangıç bölümü demokratik sistemle bağdaşmaz. Anayasa'daki başlangıç bölümünün 'otoriter devlet' ideolojisini çağrıştırdığı, devlete 'kutsal' sıfatını ekleyen bu anlayışın özgürlükçü ve çoğulcu bir demokratik düzenle bağdaştırılmasının imkansız olduğu vurgulanıyor. Değişiklik tekliflerinden en önemlisi ise devletin nitelikleriyle ilgili. 4. maddede sayılan değiştirilemez niteliklerin 'cumhuriyet'le sınırlı tutulmasını isteyen Teziç, şu gerekçeyi ileri sürüyor: "Kurucu iktidarın asıl sahibi olan milletin ve onun temsilcilerinin özgür bırakılmalarında yarar vardır. İnsan aklının ve toplumların bu tür engellerden uzak tutulması, evrensel ve doğal değişim yasalarının mantıkî sonucudur. Hiçbir anayasa koyucu toplumun onlarca yıllık geleceğini ipotek altında tutma hakkına sahip olmamalıdır. 'Cumhuriyetin sürekliliği' dışında değişmez anayasa kuralı konulmasında yarar değil zarar vardır." Erdoğan Teziç, AK Partili Prof. Dr. Zafer Üskül'ün bir süre önce gündeme getirdiği ve büyük tartışmalara yol açan 'ideolojisiz anayasa' fikrini de 15 yıl önce taslağına almış. "Liberal demokratik rejimlerde devletin resmî bir ideolojisi olmaz." ifadesini kullanan Teziç, yeni anayasanın ideolojik hükümlerden arındırılması gerektiğini savunuyor. Cumhurbaşkanı ve milletvekili yeminlerinden 'Atatürk ilkeleri ve inkılaplarına bağlılık' vurgusunu çıkaran Teziç, 'Türk milliyetçiliği' ya da 'Atatürk milliyetçiliği' şeklindeki kavramların da anayasada yer almamasını istiyor. Teziç'in önerilerinden biri de genelkurmay başkanının milli savunma bakanına bağlanması. YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, sürpriz anayasa taslağını dönemin TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı'nın talebi üzerine hazırlamış. 1982 Anayasası'nı antidemokratik bulan Teziç ve 8 arkadaşı, bu talep üzerine işe koyularak, "Yeni Bir Anayasa İçin" adlı anayasa taslağını kaleme almış. Kısa sürede hazırlanan taslak, anayasa önerisi olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na sunulmuş. Taslak, Teziç ve arkadaşlarının o dönemde, bugün savundukları görüşlere taban tabana zıt fikirlere sahip olduklarını ortaya koyuyor. Taslağın giriş bölümünde, darbe sonrasında kabul edilen 1982 Anayasası'nın demokratik ve katılımcı bir ortamda hazırlanmadığı belirtilerek, ulusal mutabakata dayalı yeni bir Anayasa yapılması isteniyor. Prof. Dr. Ergun Özbudun başkanlığındaki bilim kurulunun hazırladığı bugünkü taslakta başlangıç kısmı ve değiştirilemez nitelikteki ilk 3 maddede yapılan bazı kelime değişiklikleri rejim sorunu haline getirilirken, TÜSİAD'ın taslağında değiştirilemeyecek maddelerin de değişmesi öneriliyor. Konuyla ilgili olarak taslağın giriş bölümünde, "TBMM, 1982 Anayasası'nın 'değiştirilemez hükümler' arasında saydığı hükümleri yok saymak ya da değişik formülasyonlara büründürmek hak ve yetkisine sahip midir?" sorusuna cevap aranıyor. "Türkiye devletinin cumhuriyet" olduğu yönündeki hükmün değiştirilemezliğinin Türk anayasa geleneğinin temel unsuru olduğu belirtilen taslakta, bunun dışındaki maddelerin değiştirilmezlik kapsamına 12 Eylül rejimi şartlarında hazırlanan 1982 Anayasası'yla alındığı kaydediliyor. Bu hükümler arasında değiştirilebilecek kurallar da olabileceği belirtilirken, şu açıklama yapılıyor: "Bu konuda asli kurucu organ yetkisini kullanan bir meclisin kendini bağımsız hissetmesi doğal ve gereklidir. Bu açıdan önerilebilecek ideal formül, yeni bir anayasa hazırlama girişiminin başında, TBMM'nin bir anayasa değişikliği yaparak, değişmezlik hukukunu daha önceki Cumhuriyet Anayasalarında olduğu gibi 'Cumhuriyet' ilkesi ile sınırlı tutması olacaktır. Sonuç olarak çalışma grubumuz, TBMM'nin yeni bir anayasa taslağını oluşturma aşamasında kendisini 'cumhuriyet hükümet şekli'nin değişmezliği dışında özgür ve bağımsız hissetmesi gerektiğine inanmaktadır." alıntı garip, tuhaf
  14. yazdıklarım da kulaktan dolma değil solediklerimi o dönemi bilen herkes bilir. ama bilenler bilmemezlikten gelebilir. bahsettiğim olay sırasında ortalıkta şeyhuslam felan yoktu. **************
  15. kendi ifadelerinizden çıkarabileceğimiz gibi eleştirilerinizde tutarlı bir taraf yok bununla birlikte yorumlarımıda doğru düzgün okumadan gelişi güzel cevaplar verdiğinizide ispatladınız ben ayrı kefeye nasıl oluyoda koyuyosunuz diyorum siz aynı kefeden bahsediyosunuz cemaat konusunda yine bi karmaşa mı oldu yoksa bilerek mi yazıldı anlamadım... nur cemaati parti desteklemez diyosunuz sonra akpnin gençlik kolları gibi çalıştı diye bi ifade çıkıyo yine tutarsız bişey tutarsız birşey daha kuran hakkında konuşmıyan mı var? forumun diğer konularından pek haberin yok heralde kuran hakkında konuşmak bi müslümanın en tabi hakkıdır sordum abilere haklısın ben o döneme yetişememişim 28 şubat sürecini başlatmak için yoğun bi çaba içerisine girmişler kendileride zorluk çekecekler ama eceviti iktidara getirmek için biraz çileden bişey olmaz diye düşünmüşler... ya baya merak ettim başka kimleri desteklediniz diye sorunca cem sultana karşı beyaziti bile desteklemişler ya neler varmış ya yaptığın körü körüne eleştiriden başka birşey değil büyük ihtimal çevrende konuşulanları doğrumudur yalnışmıdır demeden sahipleniyosun
  16. Hocam vaziyet aynen şöyle; ben anlatayım, siz kefâret gerektirir mi hüküm veriniz: Bakın hâlâ kendime gelebilmiş sayılmam, bir elimle yavaş yavaş kendimi toparlamaya çalışırken öteki elimle size bu yazıyı kaleme almaktayım. Sevgili Atatürkçü Düşünce Derneği Balıkesir şubesi başkanı Sayın Mürüvvet Keleş, ders yılı açılmadan önce, her sene mûtadı üzre yaptığı gibi o sene yayınlanan ve sevgili Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bedava dağıtılıp orta dereceli okullarda okutulan bütün Türkiye Cumhuriyeti İnkılap tarihi kitaplarını bir araya getiriyor. Başlıyor karşılaştırmaya… Serhat boylarında vatan beklemek gibi bir şey bu hizmet; sağolsun! Neyi neyle karşılaştırdığını haberin detaylarında bulabiliyoruz. Hürriyet refikimizin internet ortamında çektiği manşete binaen Bayan Keleş, 8. sınıflarda okutulan İnkılap tarihi kitaplarında bir gariplik sezmiş. Var.., bir gariplik var ama ne?.. Arşivden geçen sene okutulan kitabı çıkarıyor; kitap, sevgili Ökkeş Kurt’un yazdığı, sevgili Yeni Çizgi yayınlarının bastığı bir eser fakat bu sene durup dururken kitap değişmiş (acaba neden? Bir kitap niçin durup dururken değiştirilir arkadaşlar, bir düşünün; cinayet gibi bir şey!). Yerine bu defa sevgili Prizma yayınlarının bastığı ve Sevgili Nuri Yavuz’un kaleme aldığı İnkılap tarihi kitabı dağıtılmış… Bak seeen; niçin acaba? Sayın Keleş de, “dur bakalım, bu işin altında bir Çapanoğlu var ama nedir; az sonra anlarız” diye düşünmüş olmalı; netekim, çok geçmeden acı gerçek, olanca çıplaklığı ile “doonk” diye ortaya çıkıvermiş. Tansiyonu, şekeri olanları ikaz ediyorum; Ramazandır, oruçtur demeyip herkes tedbirini alsın, çünkü ben okuduktan sonra yarım saat kendime gelemedim şahsen, Oracığa düşüp kalmışım. Oruç araya gitti fakat mesele mühim; şöyle ki: Sayın Mürüvvet Keleş iki kitabı karşılaştırıyor; konu başlıkları, bölümler aynı: Bak bak bak!., sıkıysa farklı bir bölüm açmaya cesaret etselerdi de boylarının ölçülerini alsaydık. Değiştirmeye yeltenemezler, çünkü kutsal ve korunmuş -mübarek ve mahfuz- bir outline’dır o! Ancaaak! Kitabın 5. bölümünde “Türk İnkılabı” başlıklı kısımdaki okuma metninde yer alan Nutuk’un yerinde yeller esmekte. Zaten haberin başlığı da öyle: “Nutuk’u çıkardılar”. Ne demek Nutuk’u çıkardılar, Nutuk dediğin lâakal iki ciltlik koca eser. Hangi ders kitabına sığar ki diye düşünürken anlıyoruz ki çıkarılan nutuk, bizim bildiğimiz Nutuk değil, Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’dur. Yav arkadaşlar, şu cesarete bakar mısınız; bunlar bu cür’eti kimden alıyorlar dersiniz ey sevgili ehl-i vatan; bakındı hele şu işe… Sayın Mürüvvet Hanım diyor ki, “aynı durumu 2004′te yaşamıştık. Tepkiler üzerine 2005′te tekrar kitaba konulmuştu”. Yazarken bile kolumun tüyleri ürperiyor, dimdik oluyor fakat yazmak zorundayım. Bu yapılan şey başta milli birlik ve bağımsızlığımız olmak üzere, mevcut ve müstakbel anayasanın ilk dört maddesine, Atatürk ilke ve inkılaplarına, dine, kitaba, BM sözleşmesine, temel insanlık hukukuna ve Cenevre konvansiyonuna tamamen -değilse bile kısmen- aykırı, sinsi, sansarca bir planın küçük bir parçasıdır. Kimbilir daha geride bunun gibi ufak-tefek görünen nice sinsi karşı devrimci plan hazırlanmakta!.. Bugün 10. yıl nutkunu çıkarırsınız kitaptan; ertesi sene başka bir şey tırtıklarsınız; elinizden gelse dersin adını da değiştirir, “Bir Osmanlı Paşasının transformasyon hamleleri” felan yaparsınız! Sinirden başıma ağrı girmiş; bu kadarı da olmaz ki canım. Neyse ki Sayın Mürüvvet hanımlar var; neyse ki her sene “kirâmen kâtibîn” melekleri gibi bütün ders kitaplarını tarıyor ve milli varlığa düşman cemiyetleri ayıklayıp ipliğini pazara çıkarıyorlar. Şimdi hocam, bu durumda orucum faziletiyle beraber toptan güme gittiğine göre yerine 61 mi icab eder; yoksa kendini kazâ etmekle durumu kurtarır mıyız? ahmet turan alkan
  17. başta fetullah gülenin said nursinin muridi olduğunu sölüyosun... bende kuvayı milliye kurulurken Atatürkün ve silah arkadaşlarının en az hatta aynı seviyede düşmanla uğraşmak zorunda kaldığı gibi ingilizlerin esiri altında kalan ingilizlerin her istediğini yapan istanbulda ki hükümetle uğraşmışlardır. mücadeleyi kazandıktan sonra yeni kurulan meclise konuşma yapması için said nursiyi çağırmıştır. hatta ilk meclisin önünde resimleri bile vardır. hatta doğunun bütün işlerinden sorumlu olmasını teklif etmiştir. buyur burdan yak!..
  18. anlatmaya çalıştığın şeyleri anlıyorum çünkü solediklerinle çok karşılaşıyorum. şuan bi lider olarak cemaatin işleyişine gülenin karışmadığını belirtmiştim. hem nasıl oluyo anlamıyorum bi cemaatin lideri dediğin insanı cemaatin elemanları ile ayrı kefeye koyuyosun garip... eceviti iktidara getirdikleri gibi ütopik bi düşünceye nasıl kapıldın? ilk defa duyuyorum. nur cemaatinin tarihte destekledikleri partileri cemaatten tanıdığın birileri varsa bi sor. ben sordum açıkça destekledikleri partiler var. bu cümle size ait: burdan bu çıkmaz.yanlış tespit...akp nin yolsuzluklarını anlatmaya sayfalar yetmez.halkın akp yi niye seçtiğinin de bir sürü nedeni var.mesela cumhurbaşkanlığı seçimi ya da bedava kömürler erzaklar burda gülenin süper güçleri ile akpyi iktidara getirdiğini belirmemişsiniz... halbuki kullandığınız ifadelerde akpyi sadece cemaatin iktidara getirdiği sonucu çıkıyor! son olarak eleştirilerinizin mi benim verdiğim cevapların mı tutarsız olduğunu anlıyamadım... Allah sizide yolunuzda muvaffak etsin...
  19. çok güzel bi seçim yaptığını belirteyim... konu başlıklarına bak türban baya bi tartışılıyor
  20. camilerde imamlık yapan insanların cumhuriyetten önce nasıl geçindiklerini bilmemiz lazım. bilen varsa aydınlatsın bizi... laik bir ülkede diyanet işleri pek şık durmuyor bence geçici bi süreliğine kurulmuştu ama olece kaldı...
  21. senin bahsettiğin alt tabakayı zaten üniversiteliler oluşturuyor. onlara yardım edenler de zaten Allah rızası yolunda çalıştıklarını bildiklerinden yardım ediyolar cemaatta hiyerarşi olmadığından kusura bakma bişey anlatamıyacaksın cemaatte işlerin nasıl işlediğini biliyorum zaten nur cemaatinin lideri konumundaki said nursinin siyaset hakkındaki fikirlerini biliyosundur ama cemaate mensub insanların açıkça partileri desteklediklerinden haberin yok heralde o cemaate bide bu açıdan bak... sana güleni sevdirmek gibi amaç yok ortada bunun bi imkanıda yok zaten ama emin ol birgün kendi kendine seveceksin şimdi hemen itiraz felan etme zamanla göreceksin... hürmetle
  22. önce cemaatte tebliğ yok, sonra alt tabakası Allah rızası için çalışıyor diyorsun! dediğim gibi ne yapmaya çalıştığını anlamadım ayrıca cemaatte alt tabaka üst tabaka diye birşey yok senin dediğin kıyaslama olayını cemaatin içinde bazı kendini bilmezlerden başka kimse yapmıyor bahsettiğimiz cemaat, nur cemaati değil çünkü nur cemaati de senin yaptığın yorumları yapıyor fetullah gülen hakkında kardeşim diyalog hoşgörü diye konuşup durmuyormuyuz... ya ne olursan ol yine bizdensin... ama işte bunu sen söyliyemiyorsun!..
  23. Antonio_McCarty

    Talkın ve Salkım

    iyi... başına bence yazmayı unutmuşum...
  24. garip peygamber efendimizin Allah tarafından lanetlenen ebu cehilin kapısına ne çok gittiğinden haberin yok heralde! işin aslı ne yapmaya çalıştığını da pek kestiremedim peygamber efendimizin hicret emri gelene kadar yıllarca kafirlikleri tavan yapmış bir milletin içinde yaşayıp insanlara Allah'ı anlattığındanda haberin yoktur! bırak fetullah güleni bütün insanlar peygamber efendimize göre hayatlarını tanzim etmeliler bi kıyaslama varsa ancak bu konuda olabilir (peygamberimiz böyle davranırdı ben de ole yapıyım gibi...) anlattığın hikayeyi nerden uydurdun bilmiyorum ama hikayenin tersi pek çok anlatılır. yani: Allah'ın anıldığı bir topluluk vardır bu topluluğun içinde Allah'ı anmayanlar vardır ama Allah bulunduğu topluluk hürmetine onları da cennetine alır. zaten Allah'ın rahmetinden dolayı başka birşey beklenemez İçinde nedenini anlamadığım bi öfke var. ya bir düşün islam adına bişeyler nasıl yapılır? ve islama yakışır şekilde yapan var mı?
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.