Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

trennd

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1
  • Katılım

  • Son Ziyaret

trennd - Başarıları

Acemi

Acemi (1/14)

  • İlk İleti
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra
  • Bir Yıl İçinde

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. Arkadaşım inancın ne bilmiyorum ama bilki saygıda da kusur etmem.Lütfen aynı hassasiyeti göstererek Peygamber Efendimizin Mübarek İsmini zikrederken saygılı ol o sıran biri değil senin arkadaşın veya muhatabın hiç değil.Kendince bişeyler yazmıssın okudum bide sen bizim edindiğimiz bilgileri oku Saygılar. HZ. NUH'UN OĞULLARI VE TÜRKLER[ TEVRAT, NUH'un gemisinin AĞRI Dağı'na konduğunu söyler... KUR'AN'da ise CUDİ Dağı'na oturduğu belirtilir (Hud Suresi, 44. Ayet)... Bizce bu farkın sebebi TEVRAT'ın, inmesinden 600 yıl sonra kaleme alınmasıdır. AĞRI Dağı daha yüksektir ve Yahudiler onu bu şerefe daha lâyık buldukları için değiştirmekte beis görmemişlerdir!..Ancak KUR'AN'ın verdiği bilgi daha gerçekçidir. CUDİ, MEZAPOTAMYA'ya, KONYA'ya daha yakındır ve ilk yerleşimler bu bölgelerde olmuştur. TEVRAT, TUFAN sonrasını daha teferruatlı anlatır ve bize TÜRKLER ile ilgili çok değerli bilgiler verir: - "Ve gemiden çıkan NUH'un oğulları SAM, HAM ve YAFET idiler. Ve bütün yeryüzüne yayılanlar bunlardan oldu... _KENAN'ın atası HAM, (bir gün) babasının çıplaklığını gördü, kardeşlerine söyledi... (Utanan) SAM ile YAFET babalarının çıplaklığını örttüler..." - "Ve NUH dedi: 'KENAN lânetli olsun!.. Kardeşlerine kullar kulu olacaktır! SAM'ın ALLAH'ı RAB, mubarek olsun, ve KENAN ona kul olsun! ALLAH, YAFET'e genişlik versin!.. SAM'ın çadırlarında otursun!.. Ve KENAN ona kul olsun!..'" Bilindiği gibi HAM, eski KENAN diyarı olan şimdiki FİLİSTİN (İSRAİL) halkının atası idi. Bu bölge Sayda şehrinden Gazza'ya kadar uzanıyordu. Yahudiler bu gruba sahip çıkarlar... Ancak TEVRAT'tan anladığımıza göre, bu kabileler lânetlenmiş ve diğerlerine kulluk etmeğe mahkûm edilmişlerdir. KENAN, SEBA, BABİL, AKAD halkı ve Kral NEMRUD bu oğuldan olmadır. Tarihî gelişmeler bu lâneti gerçek yapmıştır. HAM soyu ilerde Hint-Aurupaîler'in ve Afrikalılar'ın da atası olmuştur. SAM ise ASUR ve ARAMÎ halklarının, yani şimdi ARAP dediğimiz halkların atası idi. SAM'la ilgili dua da kabul olunmuş, Hz. MUSA, Hz. İsa, Yüce Peygamberimiz Hz. MUHAMMED ve ALLAH idrakinin zirveye ulaştığı İSLAM dini, Arabistan'da ortaya çıkmıştır... 3. oğul YAFES ise, bizim, bütün TÜRK boylarının atasıdır. Görüldüğü gibi, hadislerden ve KUR'AN'dan çok önce TEVRAT'ta da, en büyük iltifata mazhar olmuş millet TÜRKLER'dir. Hz. NUH'un, en sevgili oğlu YAFES için ettiği dua, çok derin mânâlıdır ve olduğu gibi gerçekleşmiştir. YAFES'in torunu TÜRKLER, dünyaya EN ÇOK YAYILAN MİLLET olma özelliğine sahiptirler. Aynı zamanda dünyada EN ÇOK DEVLET KURMUŞ OLAN MİLLET olma imtiyazını da ellerinde bulundurmaktadırlar!.. TÜRKLER gerçekten de 900 yıllarından itibaren Araplar'ın çadırlarında, ülkelerinde oturmaya başlamışlardır. Yine aynı tarihlerden başlıayrak Hıtay'ı, Hindistan'ı, Kuzey Afrika'yı ve Avrupa'yı hakimiyetlerine almışlardır. Maalesef son 300 yıldır bu hakimiyet tedricen azalmış, hatta TÜRKİYE dışındaki Türkler bir süre esaret altında yaşamak durumunda kalmışlardır. Çok şükür ki, 1990'dan itibaren TÜRK boyları birer birer bağımsızlıklarını elde etmeye başladılar. Eminiz ki, önümüzdeki yıllardan itibaren TEVRAT, KUR'AN ve HADİSLER'in işaret buyurduğu TÜRK KAVMİNİN SEÇİLMİŞ OLDUĞU ve DİĞER MİLLETLERİ HUZURA VE REFAHA GÖTÜRMEKLE VAZİFELİ OLDUĞU gerçeği, bİr kere daha kendini gösterecektir. YAFES'e dönersek; GOMER, MAGOG. MADAİ, TİRAS, YAVAN, TUBAL(TUVAL), MEŞEÇ adlı oğulları.... GOMAR (SÜMER), MAGOG (GOG-MAGOG gibi), MADAİ (MEDLER) âşina gelmektedir... GOMAR'ın TOGARMİ, RIFAT (DİCLE ve FIRAT) ve AŞKENAZ oğulları.... AŞKENAZ, HAZAR soyundan olan DOĞU AVRUPA MUSEVÎLERİ'ne verilen addır... Ve YAVAN'ın oğlu TARŞİŞ bize ismen çok âşina geliyor... Bu kelimeler TÜRKÇE özellikler taşımaktadır. TOGARMİ'nin (HZ. NUH'un YAFES'ten torunu) on oğlu vardır ki, bunlar UYGUR, TİROS, AVAR, HUN, BARSİL, ZARNA (TARNİYAKLI), KOZAR (HAZAR), SANAR, BULGAR ve SÂBİR'dir. İşte biz de bunu diyoruz! Bütün KAFKASYA, TÜRKİSTAN (ORTAASYA), SİBİRYA, BALKANLAR ve ANADOLU halklarının atası bir!.. HZ. NUH'un oğlu YAFES'ten geldikleri için YAFETİK olarak adlandırılırlar. YAFES'in en az üç oğlundan (GOMAR, MAGOG, MADAİ) geldikleri için SÜMER, GOG, MAGOG, GUR, GUZ, OĞUZ, MACAR olarak adlandırılırlar. Ve TOGARMİ'nin on oğlundan çoğalarak pek çok soy ve boya ayrılmışlar, yüzlerce oymak ve aşiret halinde dünyaya yayılmışlardır. DÜNYA MEDENİYETİNDE TÜRKLERİN PAYI HZ. İBRAHİM VE TÜRKLER TEVRAT'ta Hz. İBRAHİM, SAM'ın soyundan ve TERAH'ın oğlu olarak gösterilmektedir... İSLAM'a göre Hz. İBRAHİM'in babası AZER'dir. Yani HAZAR TÜRKÜ'dür. Buna göre YAFES'in soyundan olması gerekir... Zaten Arap tarihçiler de "gerçek Arapların AD, SEMUD, AMALİKE gibi kabileler olduğunu; Hz. İBRAHİM'in oğlu İSMAİL soyunun sonradan Araplaşmış olduğu"nu ifade ederler... (20) Ama farketmez! TEVRAT'ta geçen TERAH adının da, TURHAN veya HERODOT'ta geçen TYRRHEN kelimesine yakınlığı açıktır. Yine TEVRAT'ta ALLAH'ın Hz. İBRAHİM'e bir hitabı var ki, Hz. NUH'un duasına cevap gibidir: - "Seni BÜYÜK MİLLET edeceğim! Ve seni MUBAREK kılacağım! Seni mubarek kılanları, mubarek kılacağım! Ve sana lânet edene, lânet edeceğim!.. YERYÜZÜNÜN BÜTÜN KABİLELERİ, SENDE MUBAREK OLACAKTIR!.." (Tekvin, 12. Bab) Bilindiği gibi Hz. İBRAHİM'in HACER adlı cariyesinden Hz. İSMAİL dünyaya geldi... Karısı Sara'dan da Hz. İSHAK doğdu... Hz. İSMAİL yüce Peygamberimiz Hz. MUHAMMED'in atasıdır... Hz. İSHAK da İsrailliler'in atasıdır. Rivayete göre, Hz. İBRAHİM'in KANTURA adında bir eşi daha vardı. Bu mubarek kadın da TÜRK boylarının anası, atası idi... Peygamberimiz TÜRKLER'den KANTURA OĞULLARI diye söz ederdi. Hatta bu sebepten 9. Asırda müslüman olup halife etrafına toplanmaya başlıyan TÜRKLER, soyları sorulduğunda, "Babamız İBRAHİM, amcamız İSMAİL" derlerdi!.. (20) Yahudiler Hz. İBRAHİM'in bu ifadesinin kendilerini kastettiği zehabına kapılarak BÜYÜK İSRAİL, hatta DÜNYA HAKİMİYETİ hayali peşinde koşarlar! Halbuki KUR'AN'daki Yahudiler'i suçlayan ve lânetleyen ifadeler, böyle bir kutsama varsa bile ortadan kalktığını göstermektedir. Yahudiler KİTAB-I MUKADDES'in ZEBUR'dan (MEZMURLAR) sonraki bölümlerde bile kınanır... Bu yüzden pek çok kere kıyıma ve sürgüne uğramışlar, ancak hiç bir zaman bundan ders almamışlardır!.. Halen de Filistinliler'e, Lübnan'da, Irak'ta Araplar'a zulmedip durmaktadırlar! Biz Irak'ta 2004-2007 yılları arasında "mezhep çatışması" diye gösterilmek istenen olayları, Sünniler'in Şiilere'e, Şiiler'in Sünniler'e saldırması olarak görmüyoruz!.. Bunda mutlaka İsrail ve Kürt Yahudiler'in parmağı var!.. Bazı zavallıları kandırıp her iki gruba da onlar saldırtıyor, ve Irak'ın bir iç savaşla iyice zayıflamasını amaçlıyorlar! En büyük destekleri de Amerikalılar!.. Kısacası, Yahudiler'in yeni bir derse ihtiyaçları vardır! HZ. İBRAHİM'e yapılan o İLÂHÎ HİTAP, HZ. NUH'UN DUASI gibi Yahudiler'i değil, TÜRKLER'i kastetmektedir!. Öte yandan KUR'AN-I KERİM'de de TÜRKLER'e işaret vardır ve TEVRAT'taki ifadeyi pekiştirir: - "Ey iman edenler!..İçinizden kim dininden dönerse, (bilsin ki) ALLAH bir kavim getirir ki, onları sever. Onlar da O'nu severler... Onlar müminlere karşı mutevazı, kâfirlere karşı zorlu olurlar. ALLAH yolunda cihad ederler. (Kendilerini) yerenlerin çekiştirmesinden yılmazlar. Bu (özellik) ALLAH'ın bir inayetidir ki, onu dilediğine verir." (Maide Suresi, 54. Ayet) Çok şükür ki, TANRI bu lütfu TÜRKLER'e vermiştir! Gerçekten de TÜRKLER inananlara karşı son derece mütevazı, onlara saldıran inançsızlara karşı son derece amansız olmuşlardır. Haçlı Seferlerine karşı koyanlar Araplar değil, TÜRKLER'di!.. Arap Fatımiler Selçuklular'ı arkadan vurmuşlar, Haçlılar'ın işini kolaylaştırmışlardı. Haçlılar bu suretle Kudüs'ü ele geçirip müslümanları katletmişlerdi. (1098) 820 sene sonra 1. Dünya Savaşı'nda Araplar yine TÜRKLER'i arkadan vurmuşlar, ve Lavrence'in peşine takılarak ülkelerini Batılılara adeta peşkeş çekmişlerdir. (l918) Bu ihanet sonucunda İngiliz orduları mukaddes topraklara; Kudüs, Mekke, Medine'ye hükmedecek şekilde Arabistan'da söz sahibi oldular. Daha sonra İngiliz, Fransız ve Amerikalılar Irak, Suriye, Filistin, Mısır, Libya, Cezayir, Tunus'u ve bu ülkelerin sahip olduğu zenginlikleri aralarında bölüştüler. Hatta Rus İhtilali'ni bahane ederek Gürcistan, Ermenistan, Azerbeycan'a el attılar. Eğer TÜRKİYE Batı'ya karşı Atatürk liderliğinde direnip galip gelmeseydi; bütün bu bölgede topraklar, zenginliklerin yanısıra İslam da elden gidebilirdi! 700 yıllık Endülüs'te bir tek müslüman bırakmıyan Batılı hıristiyanlar zaten bu amaçlarından hiç bir zaman vazgeçmemişlerdir. Öte yandan Peygamberimizin de TÜRKLER ile ilgili pek çok hadisi vardır. Bir tanesi şudur: - "Sizler (Araplar) deriden çarık giyen bir kavimle (TÜRKLER) çarpışmadıkça, kıyamet kopmıyacaktır!" Buradaki kıyamet sözü, ahiretteki kıyamet değildir. Her şeyin kökünden değişmesidir. Gerçekten de 750 yılında Araplar TALAS Savaşı'nda TÜRKLER ile çarpışmışlar, onları yenmişler; ama bu savaştan sonra kitle halinde müslüman olan TÜRK ırkından HALKLAR, İSLAM DEVLETİ'nin hâkim unsuru haline gelmişlerdir. Arab'a dayalı her şey, kökünden değişmiştir. Bir diğer hadis şöyle: - "TÜRKLER size dokunmadıkça, siz de onlara dokunmayınız. Zira KANTURA OĞULLARI, ALLAH'ın (ilk önce) ümmetime (Araplar'a) verdiği saltanatı, (onların elinden) çekip alacaklardır." (21) Bu hadis Peygamberimizden 1500 yıl önce inmiş olan TEVRAT'ta yer alan ve 2500 yıl önceki Hz. İBRAHİM'e ALLAH'ın vaadi olan: - "Seni BÜYÜK MİLLET edeceğim! Seni mubarek kılanları mubarek kılacağım! Sana lânet edene lânet edeceğim!" ifadesinin tam teyididir!... Araplar bu nasihate uymamışlar, TÜRKLER'in üstüne yürümüşler, onları yenmişler, ancak sonunda saltanatı TÜRKLER'e devretmek durumunda kalmışlardır. Ama en dikkat çekici hadis, aşağıdakidir. Hz. MUHAMMED'e sorarlar: - "MEVALİ nedir ya RESULULLAH?.." - "Onlar sizin azadlılarınızdır. Yani FARİS yönünden gelecek olan bir kavimdir ki, şöyle diyecekler: Ey Araplar!.. Siz fazla taassuba kaçtınız." - "Siz bunlara gereği gibi hak tanımazsınız. Sizinle hiç kimse birlik kurmayacaktır!" Bu hadisteki MEVALİ, ARAP OLMAYAN'dır...FARİS, İRAN'dır...FARİS YÖNÜ, HORASAN'dır... GELEN KAVİM ise, TÜRKLER'dir!.. Çünkü dünyada TÜRKLER'den başka KÖLELİKTEN YÜKSELİP te HÜKÜMDAR OLAN bir MİLLET yoktur!.. Şu halde TÜRKLER, NUH TUFANI'ndan beri var olan, ilk devleti kuran, dünyanın en eski dilini kullanan; ve hem TEVRAT'ta, hem de KUR'AN'da övülmüş, DÜNYANIN DÖRT BİR YANINA YAYILMIŞ bir MİLLET'tir.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.