Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Tuna Başar

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    3
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Tuna Başar Hakkında

  • Doğum Günü 10-01-1985

Diğer Bilgiler

Tuna Başar - Başarıları

Çaylak

Çaylak (2/14)

  • İlk İleti
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra
  • Bir Yıl İçinde
  • İçerik Başlatan

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  2. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  3. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  4. Durduk yerde bir şarkı mırıldanmaya başlıyorum. Bilinçsiz bir şekilde... Yavaş yavaş sesimi yükseltiyorum ve şarkının sözlerini bilinçli bir şekilde söylemeye devam ettiğimi fark ediyorum. Gökyüzündeki yıldızlardan bahsediyor şarkı... Sitem dolu... Gökyüzündeki yıldızlardan daha yalnız olmak... Gözümün önüne bir kadın geliyor. Kızıl saçlı, güven uyandıran bakışlara sahip bir kadın... "Yok," diyorum, "bu şarkıyı bu kadından değil, başka birinden duydum." Hafızamı zorluyorum. Aykırı bir erkek ses sanatçısı geliyor gözlerimin önüne. "Evet," diyorum, "işte bu sanatçı söylüyor." Döneminin en aykırı kişiliklerinden biri... Sırf aykırılığı yüzünden hala (ölümünden sonra bile) eleştiriliyor, sırf aykırı olduğu için (sanatına bakılmaksızın) sevilmiyor. Dudaklarımın arasından şarkı sözleri çıkmaya devam ediyor. Ancak aykırı bir kişilik bu şarkıyı söyleyebilir! Yalnızlığın hüznünü ruhumda hissediyorum. Şarkıyı tekrar tekrar söylerken, yalnızlığı hatırlatan yazarlar, şarkıcılar, şairler geçiyor aklımdan. Bir film sahnesinden, bir kitaba giriyorum, bir şiirden çıkıp, bir öyküde buluyorum kendimi. Olaylar, yerler, kişiler değişiyor, fakat hissettiklerim değişmiyor. Dudaklarım hala şarkıyı mırıldanıyor, fakat tek farkla; artık göz yaşlarım da dudaklarımın açılıp kapanmasına göre yön değiştirerek, hislerimi daha da derinleştiriyor. Kim demişti, ben ne zaman yalnız kaldığımı bilmiyorum, her zaman yalnızdım onu biliyorum, diye. Kalabalıklar etrafında yalnızlığını unutan şair kimdi; Murathan Mungan mı? Yalnızlığın Senfonisini kim yazmıştı? Bir anda Oğuz Atay'ın bir öyküsünde buluyorum kendimi. “Korkuyu Beklerken” yalnızlığım derinleşiyor. Lars von Trier'in bir filmine giriyorum. Korkuyu beklemeyi bırakıp, her dakika korkuyla yaşamaya başlıyorum. Ve tabii yalnızlık hep içimde... Bir filmden, bir kitaptan, bir şarkıdan çıkıp normal hayatıma dönemiyorum. Çünkü normal hayatımı bunların içinde buluyorum. Tek fark; bunlar sayesinde normal yaşantımın acısını daha da derinden hissediyorum. Yavaş yavaş sesim kısılıyor. Gözyaşlarım izlediği yollarda kuruyor. Ağzıma tuzlu bir tat bırakıyor bu şarkı. Tekrar söylemeye cesaret edemiyorum. Yazıda Adı Geçenler Mırıldandığım Şarkı : Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar Kızıl Saçlı, Güven Uyandıran Bakışlara Sahip Kadın : Candan Erçetin Aykırı Erkek Ses Sanatçısı : Zeki Müren “Ben ne zaman yalnız kaldığımı bilmiyorum, her zaman yalnızdım onu biliyorum!” diyen ve kalabalıklar etrafında yalnızlığını unutan şair : Murathan Mungan Yalnızlığın Senfonisini Yazan Kişi : Sezen Aksu Oğuz Atay’ın Öyküsü : Korkuyu Beklerken Lars von Trier’in Filmi : Dogville Tuna BAŞAR
  5. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  6. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  7. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  8. Tuna Başar doğum gününüz kutlu olsun!

  9. Hayat Notları /. Hayat notlarıma, bana göre, dünyanın en büyük şairinden, Nâzım Hikmet'ten alıntıyla başlıyorum. Hayatı "Anlamağa çalışıyorum, inanmayı yitirmenin pahasına". /. Dünyanın en büyük bencilleri, kendi mutluluklarını başkalarının mutsuzlukları üzerine inşa edenlerdir. /. Türkiye'de niçin müzik dünyasında sanatçı mertebesinde bulunan insanlar ortak iş yapmazlar ki?! Yıllardır bu soruyu kendime sorduğum için mi en çok sevdiğim şarkılardan biri Sezen Aksu'yla Zülfü Livaneli'nin düet yaptığı "Sürgün"? /. En çok sevdiğim şarkılar, şairlerin şiirlerinden bestelenmiş olanlardır. /. Dostlar kötü günlerde yanımda olan insanlar değildir. Dostlar iyi günlerde yanımda olup, kötü günlere sürüklenmeme engel olmaya çalışan insanlardır. /. Mutlu olmak isteyen her insanın yapması gereken en önemli şey, insanlardan beklentilerini ortadan kaldırmaktır. /. Aşk: Bir insanın başka bir insandan en büyük beklentisi... O nedenle aşk eninde-sonunda mutsuz olmak demektir. /. Fikret Mualla, Nuri İyem, İbrahim Çallı çok büyük ressamlar ve çok büyük eserlere sahipler. Ama ben en çok Faruk Cimok'u seviyorum. Resimlerinde genelde canlı renkleri kullanmasından mı, yoksa fotoğraf tadında resimler yapmasından mı? ...bilmiyorum! /. Birkaç gündür kadın şairlere takmış durumdayım. Ama kendimi çok zorlamış olmama rağmen Türkiye'den 5 kadın şair adı saymayı beceremedim: Gülten Akın, Lale Müldür, Nilgün Marmara, Birhan Keskin... Başka?... Başka?... /. "Türk Edebiyatından 5 kadın şair adı sayamadım, acaba dünya edebiyatından kaç kadın şair adı biliyorum!" diye düşünürken, dünya edebiyatından da beş kadın şair tanımadığımı üzülerek fark ettim: Sylvia Plath, Anne Sexton, Louise Glück… /. Amatör şairlerin bir çoğu kadınken, niçin profesyonel anlamda şiire yön veren bu kadar az kadın şair var? /. En ufak bir haksızlığa bile tepki göstermeyen insanlar, kendi başlarına gelen hiçbir haksızlığa tepki gösterme hakkına sahip değillerdir. /. Ilık bir bahar öğleden sonrasında, masmavi gökyüzünün altında, balkonda oturup, sokakta oynayan çocuk seslerinin verdiği huzuru dinlemek gibisi yok. İnsan her şeye rağmen hâlâ yaşanacak güzelliklerin olduğunu fark ediyor. Bütün sıkıntılara, bütün ümitsizliklere, bütün bıkkınlıklara rağmen "Yaşamak güzel şey be kardeşim!" dedirtiyor insana. /. Herhangi bir tartışmada, haklı olduğumu bildiği halde, benim karşımda olan kişi benim düşmanımdır. /. Peki, bu tanımdan yola çıkarak, şu şekilde bir dost tanımı yapmamız mümkün mü: Herhangi bir tartışmada, haksız olduğumu bildiği halde, sırf benim için, bana destek veren kişi benim dostumdur. /. Ne zaman bir rüyamın gerçek olmasını istesem, hep gerçekleşenler kâbuslarım oluyor. /. İnsanların yaşamlarını devam ettirmelerinin nedeni, hâlâ hayal kurabilmeleridir. Hayal kuramayan insan, yaşarken ölmüş demektir. /. Müziksiz hayat, hata olurdu. (Friedrich Nietzsche) /. Dünyanın herhangi bir yerinde, hâlâ, yaşanacak güzel şeylerin olduğunu bana üç şey hatırlatır: Kitaplar, sinema ve müzik. Hayatımda bunlar olmasaydı yaşayamazdım herhalde. /. Yalnız kalmak kötüdür, ama yalnız olmak çok iyidir. Yalnız kaldığımı hissedince hüzünlenirim ve hiçbir şey yapmak istemem. Yalnız olduğumu hissedince ise yazmaya başlarım. Yalnız olma hissim ne kadar artarsa, o kadar kaliteli ürünler çıkar ortaya. /. Bir şarkı sözü: Yalnızım dostlarım, yalnızım yalnız Bu söz yalancı dostluğu mu, yoksa yalancı yalnızlığı mı anlatıyor? Ne yani, dostları olan insan da yalnızlıktan şikayet edebiliyor mu? /. Hayatlarını başkalarına göre şekillendiren insanlar, mutsuz olmaya mahkumdur. /. Hayatı hep şiir tadında yaşamak istedim. Ama bir türlü beceremedim. Bu yüzden şiire, karşı koyamadığım bir bağımlılığım var. Tuna Başar http://tunabasar35.blogspot.com http://izmirligozuyle.blogspot.com eleştirileriniz için [email protected] msn : [email protected]
  10. Tuna Başar

    Tuna Başar

    Burası Neresi? Sessizliklerden büyük gürültülerin koptuğu bir yerde, kendi gürültümde sessizliği aramaya çalışıyorum. Rahat bırakmıyorlar! Nereye gitsem kendi gürültümü de yanımda götürüyorum; kurtulamıyorum! Aydınlıkları karanlık yapmaya çalışanların yaşadığı bir yerde, kendi karanlığımdan aydınlığı elde etmeye çalışıyorum. İzin vermiyorlar! Nereye gitsem, gittiğim yerlerin daha da karanlık olduğuna korkarak tanık oluyorum. Bu karanlıklarda en aydınlık yerin, kendi iç dünyam olduğunu farkediyorum. Büyük cesaretlerin korkaklık olarak görüldüğü bir yerde, kendi korkaklığımı cesaretlilik olarak yansıtmaya çalışıyorum. Engel oluyorlar! Korkaklıklara tapmaya başlıyorlar. İnançların inançsızlık sayıldığı bir yerde, "Anlamağa çalışıyorum, inanmayı yitirmenin pahasına"* Zorluyorlar! İnançsızlara inanmayanı inançsız diye damgalıyorlar. Burası öyle bir yer ki, gürültüler içinden karanlıklar doğuyor, karanlıklar bitmeden korkaklık boy gösteriyor. Korkaklar lider olup, inanmadıkları şeyleri inanç diye insanlara yutturmaya çalışıyorlar. Bu korkakları cesur sanan cahiller de inançsızlığı inanç yerine koyarak, inançsızlık tanrısını kafalarında yaratıyorlar. İçlerinden çıkan en inançlı lideri inançsız diye damgalayıp, yaşattığı büyük zaferlere rağmen, onu korkak olarak zihinlerine yerleştiriyorlar. O cesur ve inançlı lideri yok sayıp, kendi korkak ve inançsız liderlerini onunla kıyaslıyorlar. Kıyasladıkları yetmiyormuş gibi, bunu karanlıklarda büyük gürültüler kopararak yapıyorlar. Bunu engellemeye çalışanları da acımasızca yok ediyorlar. İçimdeki korku daha da artıyor ve kendi sessizliğimde yarattığım gürültü, bütün gürültüleri baskılayarak soruyor: Burası neresi? *Nazım Hikmet yirmiağustosikibinbeş sıfırsıfıryirmibir Tuna Başar
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.