Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

kselo mleko

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    3
  • Katılım

  • Son Ziyaret

kselo mleko - Başarıları

Acemi

Acemi (1/14)

  • İlk İleti
  • İçerik Başlatan
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra
  • Bir Yıl İçinde

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. Sosyal paylaşım sitesi adı verilen sitelerde listenizdeki kişilerden gelen "X. operatörden şu kadar TL kazandım, sen de kazanmak istiyorsan şurayı tıkla" tarzı veya bazı kimlik bilgilerinizi göndermenizi isteyen iletilere dikkat edin. Bunlar genellikle iletiyi gönderdiğini sandığınız kişinin haberi olmadan gönderilen gajja (fake) iletilerdir. Bazı durumlarda ise size bu iletiyi gönderen kişi kendisi de kandırılmış, başka kimselere aracılık ediyor olabilir.
  2. Kur'an Arapça olarak inmiştir. Kur'an'daki Arapçayı bilmeden sadece mealler üzerinden yorum yapmak doğru değildir. Zira Arapçadaki bir kelimenin kendisine göre farklı anlamları vardır, mealde o kelimeyi karşılayan kelimenin de kendisine göre Arapçadaki kelimede bulunmayan farklı anlamları vardır. Bu nedenle meal okurken anlayamadığımız konular olabilir. Farklı meallere ve tefsirlere bakarak anlamadığımız konuları gözden geçirebiliriz. Kur'an-ı Kerim değişmemiştir ve değiştirilemez fakat meal Kur'an-ı Kerim'in aslı değildir ve bazı sahtekarlar meallerle oynamaya kalkabiliyor. Bugün Hıristiyanların elinde Hz. isa'nın dili ile yazılmış bir incil yoktur, Latince ve Grekçe üzerinden tercüme yoluyla kendi dillerinde tahrif edilmiş / sonradan yazılmış incilleri okuyorlar. Hıristiyanlığı yaymak maksadıyla açılan bazı sitelerde çok defa önceki ve sonraki ayet(ler)e bakıldığında rahatlıkla anlaşılacak konular bazen başından ve sonundan kesilerek veriliyor ve bu şekilde farklı anlaşılabiliyor. Allah'a inanmayan bazı kimseler de İslam'a saldırmak için buna benzer bir yönteme başvurabiliyorlar. Örnek verecek olursak: "Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke'den) siz de onları çıkarın." (Bakara 191) Halbuki ayetin tamdıbına baktığımız zaman devamı şöyledir: "Zulüm ve baskı adam öldürmekten daha ağırdır. Yalnız, Mescid-i Haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. Kâfirlerin cezası böyledir." Bir de önceki ve sonraki ayetlerle birlikte bakalım: "Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın. Ancak aşırı gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez. Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke'den) siz de onları çıkarın. Zulüm ve baskı adam öldürmekten daha ağırdır. Yalnız, Mescid-i Haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. Kâfirlerin cezası böyledir. Eğer onlar (savaştan ve küfürden) vazgeçerlerse, (şunu iyi bilin ki) Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Hiçbir zulüm ve baskı kalmayıncaya ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Onlar savaşmaya son verecek olurlarsa, artık düşmanlık yalnız zalimlere karşıdır." islam'a saldırmak için yapılan hileler genellikle bu şekildedir. Bunu yapanların söylediklerinin birçoğu da yeni değildir. Belki yüzlerce yıldır farklı gruplar veya kişiler bu konuları ileri sürmüş ve bunların cevapları verilmiştir. Kur'an-ı Kerim'in muhattabı yalnızca Araplar değil, bütün insanlardır. Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur'an) geldi. (10/57) Peygamber Efendimiz zamanında Selman-ı Farisî gibi İran asıllı, Bilal-i Habeşî gibi Habeşistan asıllı Müslümanların bulunduğunu, Müslümanların ilk hicretini Habeşistan'a yapmasından sonra Müslüman olan Habeşistanları hatırlayınız. Birçok blog ve foruma hatta "sözlük" tabir edilen sitelere geçmiş "Talkan ve Cürcan Katliamları" adı altında bir takım olayların olduğundan bahseden kopyala & yapıştır yoluyla yayılan bir yazı bulunuyor. Türklerin güya bu katliamlarla zorla Müslüman olduklarından söz edilmiş. En baştan şunu söylemek mümkündür ki Türklerin İslâm dinine kitleler halinde girmeye başlamaları Talas Meydan Muharebesi'nden sonra olmuş, özellikle de Karahanlı döneminde Satuk Buğra Han Kara Hakan Abdülkerîm Bazir'in (921-955) Müslüman olmasıyla onunla birlikte tebâsı da Müslüman olmaya başlamış; 960 yılında ise İbnü'l Esir'in El-Kâmil fi't-Tarih'ine göre 200 bin çadırlık bir Türk topluluğu İslâmiyet'e girmişti. "Talkan ve Cürcan Katliamları" diye bahsedilen olaylar anlatıldığı gibiyse Emevîler döneminde olmuştur fakat bu olayların Türklerin geniş kitleler halinde Müslüman olmalarıyla ilgisi yoktur. Hatta Emeviler döneminde 737 yılında Hazar Hakanı Müslüman olmuş fakat bir müddet sonra İslamiyet'ten ayrılarak eski inancına dönmüştü. Emevî Hanedanı'nın yıkılıp yerine Abbasîler'in geçmesinde Horasan bölgesindeki Türklerin Abbasîlerin tarafında olmasının da etkisi olmuştur. Bundan sonra 751 yılındaki Talas Meydan Muharebesinden sonra Türkler kitleler halinde İslâmiyet'e girmeye başlamışlardır. Türklerin İslâmiyete girmelerinde eski inançlarının da etkisi olmuştur. Türkler arasında İslâmiyet öncesi en yaygın inancın "göktanrı" inancı olduğu bilinmektedir. Orhun yazıtlarından da anlaşıldığı üzere Türklerde ezelî ve ebedî; her şeyi yaratan, yaşatan ve öldüren; esirgeyici ve koruyucu olan, duaları kabul eden; kudret, irade ve kelam sahibi bir tek tanrı (tengri) olduğu inancı vardı. Allahü Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de "Her ümmetin bir peygamberi vardır." (Yunus Sûresi, 47. ayet), "Allah'a andolsun, senden önceki ümmetlere peygamberler gönderdik." (Nahl Sûresi, 63. ayet) ve "Hiçbir ümmet yoktur ki, aralarında bir uyarıcı gelip geçmiş olmasın." (Fatır Sûresi, 24. ayet) buyurmaktadır. Türklerdeki tengri inancı da Allahü Teâlâ'nın ayetlerde açıkladığı bu durum ile ilgili olabilir. "Kimse zorlama olmadan dinini değiştirmez" diyenlere Türklerden başka bir örnek: Boşnaklar Osmanlı zamanında Müslüman olmuşlardır. Daha önce çoğunlukla hristiyanlığın bogomil mezhebinden oldukları için diğer hristiyanlarla problem yaşayan ve Osmanlı'daki adaletli uygulamaları, diğer yandan bogomil mezhebi ile İslâm arasındaki bazı benzerlikleri gören Boşnaklar kitleler halinde Müslüman olmuşlardır.
  3. Kazak Türkçesinde arıstan, Macarcada oroszlán biçiminde bulunduğuna göre kelimenin aslı /r/lidir fakat Türk lehçelerinde /r/ ve /l/ gibi bazı seslerin düşmesi oldukça yaygın bir durumdur.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.