Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

münazara konusu


astonishenemy

Önerilen İletiler

gençlerin bunalımında idealini kurdugu şeylerden yoksun olması mı yoksa ailenin ve çevrenin verdiği egitim mi daha etkili??

en basitinden;bi çocugun fakir olması onu bunalıma sürüklermi yada hayatında başarısız olması yoksa onların acizlikleri midir bunalıma iten.egitim bi yere kadar,insanın kendi içindeyse,tetigi çeken insansa bu ne kadar etkiler seni söyle::???*

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bunlardan herhangibirisi için "Şu daha etkilidir" diyemeyiz kesinlikle.

"Bunalım" hali, kişinin "Dengesinin Bozulma" halidir.

Herkesin bildiği gibi bireyin en dengesiz yani bunalımlı zamanları "Ergenlik" dönemidir.

Bu dönemdeki bunalımlar ise öncelikle ciltler alacak açıklamalar gerektirir lakin biz üstün körü bir şekilde tartışalım... :D

 

Öncelikle bu dönemde kişi daha çocukluk döneminde farkettiği "Cinsel Kimliği"nin "Bir işe" yaradığının da farkına varır ve en temel bunalımın kaynağı budur. "Kendini Keşfetme" süreci henüz 9/11 (Kız/Erkek) yaşlarında başlar ve edinilen kimliğe ya da olunan şeye uyum sürecidir temel olarak.

İnsan ileriki yaşlarda olacağı kişiye dönüşür ve bu her ne kadar zamanında geçirmişte olsalar hiç bir yetişkinin anlayabileceği bir şey değildir. Bugün ergen olan bir kimsede yine yetişkin olduğunda artık anlamayacaktır eskisi kadar. Bu yüzden her ergen "Anlaşılamamak"tan şikayet eder.

Dediğimiz gibi bunalım ilk sebeplerinden birisi "Cinsel Farkındalık" ve bedenini tanıma sürecidir. Kişinin bu dönemde yaşadığı sorunlar, ömür boyu taşıyabileceği izler bırakabilir ve kişi bunun farkında bile olmaz çoğu zaman. Mesela erken olgunlaşan kız çocukları, geç olgunlaşan kız çocuklarına göre daha çekingen, utangaç ve içine kapanıktır. Erken olgunlaşan erkek çocukları ise geç olgunlaşanlara göre daha atak, dışa dönüktürler. Cinsiyet farklılığı bile aynı sürece ve etkenlere farklı tepkiler geliştirebiliyor...

 

Ergenlik dönemi Bunalımının temelleri, bunalımın olduğu döneme değil çok daha önceki dönemlere aittir. Freud kişiliğin 0-6 yaşlarda tamamlandığını söylemektedir ve buna göre Ergenlik bunalımlarının nedenleri, ergenlik dönemine ait bile değillerdir. Doğumdan itibaren başlar bu nedenler ve en hassas olan bu dönemde ortaya çıkarlar. Bu yüzden Freud bu dönemi pek ele almamıştır bile. Lakin şu var ki gerçekten de bu dönem büyük oranda bir "Sonuç" bölümü olabilir.

 

Erikson ise Bunalımı bütün ömre yaymıştır ve her bunalımın belirli dönemlerer ait olduğunu söylemiştir. Belirli dönemlerde belirli bunalımlar yaşanmır ve bunlar sağlıklı geçirilirse diğer döneme başarılı ve mutlu geçilir... Gelişime en temel etkide bulunan bir etkenide "Toplumsal Çevre" olarak ele alır.

 

"Bunalım"ın temel nedeni kişinin kurduğu hayallari yada ütopyaları değil, temel olarak yetişme tarzıdır diye düşünüyorum...

 

Tabii ki bunda içsel nedenlerde etkili olabilmektedir...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

çok teşekkür ederim beni aydınlattıgın için.bakalım ben napcam ideal yoklugu savunuyorum.onlar senin bu yazdıklarını söleseler bitirirler beni..

saygılarımla...

"İdeal Yokluk"

ve

"Onlar" derken neyi kastettiğini açıklar mısın?

Belki senden öğreneceklerim vardır...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ideal yokluğu;insanın idealini kurdugu şeylerden yoksun olması olarak düşündüm.örnegin 17 yaşındaki bi genç kızımızın dersleri kötü gidiyo ama ideali ögretmen olmak ve bu idealine erişemeyecegini düşünüyo bu yüzden biraz sarsılıyo,kendini bunalımdaymış gibi hissediyo. diye düşündüm ben.

 

 

"onlar" derkende,dedim ya bu bi münazara karşı takımın oyuncularını kastettim.

saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ideal yokluğu;insanın idealini kurdugu şeylerden yoksun olması olarak düşündüm.örnegin 17 yaşındaki bi genç kızımızın dersleri kötü gidiyo ama ideali ögretmen olmak ve bu idealine erişemeyecegini düşünüyo bu yüzden biraz sarsılıyo,kendini bunalımdaymış gibi hissediyo. diye düşündüm ben.

 

 

"onlar" derkende,dedim ya bu bi münazara karşı takımın oyuncularını kastettim.

saygılarımla...

 

Hımm...

O zaman "İdeal Yokluğu"na biz "Gelecek Kaygısı" ya da "Umutsuzluk" diyebilir miyiz?

Ama "İdeal Yokluğu" tümcesini çok sevdim doğrusu.

Sagopa Kajmer demiş ya:

"Kendimi tanımlamak adına yeni sıfatlar yaratabilmeliyim..."

Aferin...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 7 yıl sonra...
  • 1 ay sonra...
  • 9 ay sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.