Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

İtiraf Edin!


netman

Önerilen İletiler

  • 2 hafta sonra...

Sanıyorum uzun bir yıllar önceydi..

Daha bıyıklarımızda terler kurumazken yani..

Bir kış akşamı şehir dışına doğduğum ilçeye gitmiştim.

Macerayı çok sevdiğimi ve maceranın her türlüsünü tatmanın benim için yaşamsal birer deneyden başka birşey olmadığını ben başka herkes bilirdi...

Gece kendini en durağan ve gece tadına bıraktığı sulardır ve birden çok sevdiğim bir arkadaşım bu gece yaban ördeği avına gideceğim ama bir arkdaş bulamıyorum diye söze başladı..

Ben bütün dikkatimi hiç yaşamadığım bu olay karşısında birden hayaline ve heyecanına kaptırmış olacağım ki birde aklıma bir soru geldi...

-Deneyim şartmı bunda diye sordum...

-Hayır dedi nöbet tutmasını ve Tüfek tutmasını bilen herkesin bu görevi yapacağını bilirim dedi..

-Çok iyi dedim ne yapacağız peki..

-Buraya yaklaşık 3 kilametre ileride bir göl var ve ortasına çardak kurulmuş. Geceyi orada geçireceğiz dedi.

-Peki eksikliklerimiz?

-Benim herşeyim hazır dedi sadece geceyi benimle paylaşacak biri gerekli diyerek çayını yudumladı...

Ve çaylarımızı yudumladıktan sonra yola koyulduk...

Yanimizda evde beslenen ve evcil olan 5 adet yaban ördekleri, Uyku tulumları, Tüfeklerimiz, ısıtıcılar, bir el feneri, kumanyalarımız ve kırmızı iki şişe şarap ile yola koyulduk.. Dün geceden yoğun kar vardı ve sert esen rüzgar ile parçalı parçalı hala sürüyordu. Hertaraf benbeyazdı, gece karanlığına karışan yeryüzü zaman zaman kurşuni bir hava yaratıyordu. Açakçası benim için bu biraz da ürküdücü ama inanılmaz ve hiç yaşanmayanı yaşamaktı ve ölümsüz bir geceydi yaşadığım sürece hafızamdan silinmeyecek olan.

Ve nefes nefese sadece ağzımızdan geceye karışan nefesimizin buhar şeklini görebiliyordum birde arkadaşımın soğuktan sulanan iri gözlerini..

Ve zifiri gece, kar ve simsiyah bir göl ortasında sazlıklar arasında çardağı gördüm. Nihayet gelmiştik.

Arkadaşım hemen işe koyuldu sırtında bağara bağara gelen ördekleri bir ayaklarında uzun çubuklar ile göle çakmaya başladı.

Bende bu arada çardağın için eşyalar ile birlikte kendimi atarak kasık çizmelerini ayağımdan çıkararak cebimden çıkardığım fener ile ortama bir baktım...

Tamamen kalın odun kazıklar üzerine göle çakılmış 4 ayak üzerinde duran ve iskeletini innce yuvarlar odunlarla tamamlayan ve bunların arasına sıkıca yerleştirilmiş sazdan yapılmış bir çardaktı ve küçük küçük (Yaklaşık 20 cm x 20 cm genişliğinde) mazgal denen gözleri vardı ve karanlık gölü rahatlıkla görebiliyordu. Anladığım kadarı ile ödekleri buradan gözlüyor ve buradan ateşliyorlardı. Neyse uzun sürmedi ve arkadaşımda çardağa girdi ve küçük kapısını kapattık. Hemen içeriey ısıtıcıyı yaktık (bu bir ufak tüp idi ve sadece yakılarak ısınılıyordu) bir nebze olsun karanlık göle, kahverengi çardağın içine ve parlament mavisi yanan aygazına karışmıştı siliütlerimiz...

Biraz nefes alındıktan sonra;

-bak dostum dedi arkadaşım burada gördüğün gibi 3 adet göz (mazgal) var ve dışarı baktığında beni getirdiğim ördekleri göreceksin.

-Evet görüyorum dedim..

-Ama dikkat et dedi tümü aynı izada değilmi?

-Evet aynı izada dedim..

-Tamam o zaman dedi bizim ördeklerimiz sürekli bağrıyor olacak (ki sürekli bağırıyorlardı) ve bunun amacı böyle bir havada yukarıdan gecen ördek ve kaz sürüsün bu ördekler çağırıyor olacaklar.

-Evet anladım dedim..

-Sonra dedi bizim izah halinde bulunan ördeklerimizin etrafına konacaklar ve bizde usulaca tüfeğimizle ateş edip onları vuracağız dedi..

-Tamam dedim heyecanla. (Müthiş birşey gibi geldi ve tabiki inanılmaz eyecan)

Aradan epep uzun bir zaman geçti arkadaşım arada bir gözlerden göle bakıyordu ne var ne yok diye ve şarapta bizi epey ırpalamıştır. Yorgunlukla karışık çakır kıyaklık uykumuzu getirmişti.

-Sen biraz uyu istersen dedi. hem ortama alışırsın.

-Peki dedim ve usulca uyku tulumumun içine her tarafından uyku akan biri gibi kolayca uyuduğumu arkadaşımın seslenerek beni uyandırması ile anladım.

-Sıra sende dostum dedi..

-Şu han saat 3 ve 5'e kadar nöbet senin dedi ve müsade isteyerek uyumaya koyuldu..

İnanılmaz bir şaşkınlık ve heyecan içindeydim ama bir okadarda uykusuz ve çakırdım.:) Sadece ördek seslerini duyuyor ve tüm sessizliği nasılda yırtıyorlar diyorum kendi kendime...

Ve birden inanılmaz bir su sesi sanki suya birşeyler düşüyordu ve bağrışlar korkunçtu. Birden usulca dışarıya baktım ve birde ne göreyim çizgi haline dizilmiş ördeklerimizin biraz uzağında bir ördük yüzüyor ve kanat çırpıyordu. Usulca silahımı doğrultum ve sabırsızca ateşledim.

Ve ne olduğun anlamada arkadaşım birden fırladı

-ne oldu dostum dedi..

-Birini gördüm ördeklerimizin uzağındaydı ve bende ateşledim dedim..

Gözlerden baktı ve onu vurmuşsun dostum dedi ve omuzuma elini vurarar şiddetle kasık çizmelerini giyerek ördeği alalara elinde ki fener ile ördeğe bakıyordu ve dikkat iyice yoğnulaşarak bakmaya başladığı vurulan ördeğe. Hemen dizmiş olduğu ördeklere baktı ve;

-Dostum tebrikler dedi...

-Sevinçle teşekkür ederim dedim..

-Ama maalesef kendi ördeğimizi vurmuşsun..

-Nasıl oluru dedim kendi ördeklerimizi biliyorum bir çizgi halindeydi ama o bahsedilen çizginin çok uzağındaydı dedim..

-Haklısın dedi gülerek...

-Benim ördek kazığından kurtularak çizginini dışına çıkmış dedi yüzüme bakarak:(

Olamaz falan derken ikimiz birlikte inanılmaz bir kahkaha fırtınasına yakalandığımızı hiç unutmam ve ogün bu gündür haklıma geldikçe güler ve o arkadaşımı ve yaşadıklarımızı bugünki gibi hatırlarım..

 

Kendisine de bana böye unutulmaz bir gece yaşattığı için buradan sevgilerimi gönderiyorum... Vurduğum ördeğin de plavı gerçekten çok güzel ve lezzetli olmuştu...:))))

 

Not: Biraz anı gibi oldu ama meşhur bizim avcılar gibi atamadığımı da itiraf ettim hepsi bu..:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...
  • 4 ay sonra...

taksimde ilk kız arkadaşımı götürdüğüm bi cafe vardı üst katında en solkdaki masaya otururduk. ondan sonraki tüm kız arkadaşlşarımı da aynı cafenin aynı masasına ve aynı sandalyeye oturtur sohbet ederdim ve bundan komik bi zevk alırdım.

 

ama bi kere çağrışım yapmış olacak ki kız arkadaşıma ondan öncekinin adıyla hitap etmiştim aaaallah terk edicek dedim ama duymadı.oeeyyhhh demiştim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

taksimde ilk kız arkadaşımı götürdüğüm bi cafe vardı üst katında en solkdaki masaya otururduk. ondan sonraki tüm kız arkadaşlşarımı da aynı cafenin aynı masasına ve aynı sandalyeye oturtur sohbet ederdim ve bundan komik bi zevk alırdım.

 

ama bi kere çağrışım yapmış olacak ki kız arkadaşıma ondan öncekinin adıyla hitap etmiştim aaaallah terk edicek dedim ama duymadı.oeeyyhhh demiştim.

[/

 

 

 

itiraf ediyorum, senin yaptığın yenilir yutulur cinsten değilmiş be arkadaş..ya aynısını onlar sana yapıyor olsa?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...
  • 2 ay sonra...
  • 5 hafta sonra...
  • 3 hafta sonra...
  • 1 ay sonra...
  • 1 yıl sonra...
Tamam ya itiraf ediyorum :unsure:

 

İki çocuğumada hamileyken,

 

midem bulanmadığı günlerde bile bulanıyo deyip yemek yapmadım :blush::w00t:

 

 

İtiraf dediğiniz böle olur :P

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.