Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

BÜyÜk TÜrkİye Projesİ


turk_akıncı

Önerilen İletiler

ABD'nin Büyük Ortadoğu Planı (BOP)varsa, Türkiyenin neden olmasın...

Bu da Türkiye Ortadoğu Planı (TOP ! )..

Suriye bile harita dağıtıyor,bizde dağıtalım, yayın bu haritayı..

 

 

İmkanı olanlar,adres bilenler yurt dışına da göndersinler.-..

Bölgenin bir salağı bizmiyiz,haritaysa al sana harita...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

guzel espırılı bır harıta.gerceklere donecek olursak turkıyenın hıc bır zaman boyle bır dusuncesı olamaz.baska ulkelerın sınırlarına saygısı vardır.savasa karsıdır.sadece ulkesını ve vatanını korumak ıcın elıne sılahı alır.sınırların korunmasından yanadır.ama harıta boyle deılde sole newyorku falan alsak daha anlamlı olurdu :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Büyük düşünmeyenler büyük olamazlar.Hatırlayalım 0smanlıda küçük bir beylik değil miydi?Ama ne oldu tarihe adını altın harflerle kazıdı.Ama çok önemli bir şey var o da yöneticileri vizyon ve dirayet sahibi olması bir anlam da büyük düşünmesi.Osmanlını kurucuları kimilerinin tahayyül bile edemediğini gerçekleştirdiler.Ama onlarda o zaman olupt a şimdi bizde olmayan şeyler var evet teknoloji var ama diyorum ya inanç ,vizyon ve irade eksik.Ne diyeyim güzel bir harita gerçek olur mu zaman gösterecek.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 8 ay sonra...

toprak aldın noldu adam mı oldun -_- önce iç sawaşını hallet sen :) hala misak-ı milli diyo yaa toprak uğruna sawaşcaksan yol senin olsun ben sadece gülerim.... Kardeşçe yaşamayı bilme işim yok toprak derdine düşcem... dünya bize yetmiyor sanki....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yukarıdaki harita, doğru, Misak-ı Milli haritasıdır.

Lakin artık Lozan Ant. ile sınırlarımız belirlenmiştir.

1938de Hatay'ın katılması ile artık Türkiye Cumhuriyeti bütünlüğünü sağlamıştır.

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin temel yapılanmasında,

Komşularından toprak almak yatmamaktadır.

M. Kemal Atatürk bunu "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" diyerek tesbit etmiştir.

misak-ı Milli'den kopan parçalar ile sadece geçmiş bağımız vardır.

Türkiye Cumhuriyetinin kimsenin toprağında gözü yoktur bugün.

Askeri teşkilatlanmamız bile "Saldırıya Karşı Caydırıcı"dır.

Yani Saldırı amacı gütmez, savunma amacı güder.

O yüzden artık başka devletlerin bünyesinde bulunan topraklara göz dikmek gibi bir niyetimiz olmamalı.

Ha oradaki insanların haklarını korumalı ve varlıklarını sürdürmelerine destek vermeliyizdir, o ayrı konudur.

Ancak "Yok buralar Misak-ı Millideydi, alalım gitsin" diyemeyiz artık...

Kaldı ki bir dünya savaşı çıkmaz ise...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Işığın Savaşçısı
toprak aldın noldu adam mı oldun -_- önce iç sawaşını hallet sen :) hala misak-ı milli diyo yaa toprak uğruna sawaşcaksan yol senin olsun ben sadece gülerim.... Kardeşçe yaşamayı bilme işim yok toprak derdine düşcem... dünya bize yetmiyor sanki....

 

Noldu? Kötü bir şey mi dedim? Rahatsız mı oldun? Hangi iç savaştan bahsediyorsun? Türkiye'de iç savaş filan yok. Kardeşçe yaşamasını bilen yaşıyor zaten. Türkiye'de terör sorunu vardır, pkk sorunu vardır ve bunun temelinde ermeni sorunu yatar.

 

Misak- Milli'ye gelince

 

''Misak-ı Milli Erzurum ve Sivas Kongreleri' nde saptanıp olgunlaştırılan ilkeler doğrultusunda 28 Ocak 1920' de son Osmanlı Mebuslar Meclisi' nin gizli oturumunda oybirliği ile kabul edilen ve Türkiye' nin kabul edebileceği barış koşullarını açıklayan 6 maddelik bildiridir. Misak-ı Milli temelde Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşının bir programı niteliğindedir.

 

6 maddelik bildiri özetle şöyleydi:

 

Arap kökenli halkın oturduğu ve Mondros Mütarekesi imzalandığı tarihte yabancı devletlerin işgali altında bulunan bölgelerin geleceği, halkın serbest oyuyla belirlenecektir; mütareke sınırları içinde Osmanlı-İslam çoğunluğun yerleşmiş bulunduğu kısımların tümü, gerçekte ya da hükmen hiç bir nedenle birbirinden ayrılamayacak bir bütündür.

 

İlk serbest kaldıkları zamanda kendi istekleriyle anavatana katılan Kars, Ardahan ve Batum illerinde gerekirse yeniden halkoylaması yapılabilecektir.

 

Batı Trakya' nın hukuksal durumu da, halkın tam bir özgürlük içinde verecekleri oylarla saptanmalıdır.

 

İstanbul ve Marmara Denizi' nin güvenliği her türlü tehlikeden uzak tutulacak, Boğazların ticaret gemilerine açık tutulması, ilgili devletlerin aralarındaki antlaşmalarla sağlanacaktır.

 

Antlaşmalarla belirlenen ilkeler çerçevesinde azınlıkların hukuku, komşu ülkelerdeki müslüman halkların aynı haklardan yararlanmaları koşuluyla güvence altında olacaktır.

 

Türkiye' nin siyasal, adli, mali tam bağımsızlığı kabul edilecektir; bu konularda hiçbir kayıt ve kısıtlama getirilemez.''

 

 

Lakin artık Lozan Ant. ile sınırlarımız belirlenmiştir.

1938de Hatay'ın katılması ile artık Türkiye Cumhuriyeti bütünlüğünü sağlamıştır.

 

Lozan Andlaşmasıyla Bulgaristan, Yunanistan ve İskenderun kısmı hariç Suriye ile olan sınırımız belirlenmiştir.

 

Türkiye ile Irak arasındaki sınır, Türkiye, İngiltere ve Irak hükümetleri arasında akdedilen, 5 Haziran 1926 tarihli andlaşma ile saptanmıştır.

 

Türkiye ile İran arasındaki sınır, 23 Ocak 1923 tarihli itilafname ve bunun bazı hükümlerinin düzeltilmesine dair 27 Mayıs 1937 tarihli andlaşma ile saptanmıştır.

 

Türkiye ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği ile olan sınır ise 16 Mart 1921 Moskova Andlaşması ve Türkiye ile Azerbaycan, ermenistan ve Gürcistan arasında akdedilen 13 Ekim 1921 tarihli Kars Andlaşması ile saptanmıştır. (İşte şimdi ermenistan bu yapılan anlaşmaları kabul etmediğinden ermeni sorunu ortaya çıkmıştır)

 

Ben illaki savaşacağız demiyorum ama hepimizin idealleri vardır ve bu ülküler doğrultusunda yaşamalıyız. Ancak şu da unutulmamalıdır ki Kerkük'ü Musul'u Türklere kaptırmamak için yalandan bir kürdistan kurmak istiyorlar ama bu hiçbir şekilde başarılamayacaktır. Bundan eminim.

 

Bu arada internette bulduğum Mustafa Kemal Atatürk'ün Musul Vasiyeti adlı yazıyı paylaşmak istiyorum:

 

''M. KEMAL ATATÜRK 'ün Musul vasiyeti

 

TARİH boyunca, çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Musul ve

Kerkük, stratejik konumu nedeniyle günümüzde de önemini koruyor. Bu

toprakların önemini, Mustafa Kemal de birçok yerde vurgulamıştı.

Misak-ı Milli sınırları içinde yer alan ancak İngiltere’nin

müdahalesi nedeniyle Türkiye topraklarından ayrılan Musul ve Kerkük,

Atatürk’ün tekrar geri almak istediği yerler arasında bulunuyordu.

 

Yusuf ve Ali Koç tarafından hazırlanan ‘Tarihi Gerçekler Işığında

Belgelerle Mustafa Kemal Atatürk’ adlı kitapta, gizli kalmış belge

ve bilgilerle, Atatürk’ün Musul ve Kerkük’e karşı gösterdiği

hassasiyet anlatılıyor.

 

Kürtler aleyhte kullanılabilir

 

Kitapta yer alan bilgilere göre, Lozan Antlaşması’nda karara

bağlanamayan Musul sorunu, 19 Mayıs 1924 tarihinde İstanbul’da

yapılan Haliç Konferansı’nda da sonuca ulaşamadı. İngilizler,

Süleymaniye, Kerkük ve Musul kentlerinin yanı sıra,

Nasturi Hristiyanları’nın yaşadığı gerekçesiyle Hakkari’yi de

Türkler’e bırakmak istemedi. Bunun üzerine sorun Milletler

Cemiyeti’ne taşındı. Ancak Cemiyet’ten, Musul’un

Irak’ta Kürtler’e ve manda yönetimine bırakılması kararı

çıktı. Türkiye, Milletler Cemiyeti’nin bu kararını

tanımadığını açıkladı. Ayrıca, Cemiyet’te konuşan Dışişleri

Bakanı Tevfik Rüştü Aras, tarihe not düşülecek olan, “İngilizler,

Musul’daki Kürtler’i ileride Türkiye aleyhine kullanabilir”

uyarısını yaptı. Kısa bir süre sonra da İngiliz destekli Şeyh Sait İsyanı

patlak verdi.

 

‘Diplomasi ile olmadı, sıra askerde’

 

Kitapta, Musul’un Irak’a bağlanmasına karşı diplomatik yolları

deneyen Atatürk’ün, gerekirse askeri yöntemlerin kullanılabileceğini

dile getirdiği vurgulanıyor. Atatürk’ün, Fethi Bey ve Kâzım

Karabekir’e söylediği “Musul hakkında Haliç

Konferansı’nda Fethi Bey siyaset yolu ile muvaffak olamadı. Sıra

Karabekir’e geldi. O

meseleyi asker kuvvetiyle başaracaktır” ifadesine yer veriliyor.

 

Kurtarmaya azmettik kurtaracağız

 

30 Ağustos 1922 tarihli Fransız Le Figaro gazetesinde ise Atatürk’ün

şu ifadelerine vurgu yapılıyor:

 

“Avrupa’da, İstanbul ve Meriç’e kadar Batı Trakya,

Asya’da Anadolu, Musul arazisi ve Irak’ın kuzeyi. Arkada

kalan ve sırf Türk olan her yeri isteriz. Bunları kurtarmaya azmettik ve

kurtaracağız.”

 

Kitapta anlatıldığına göre olaylar şöyle gelişiyor: Kâzım Karabekir,

Atatürk’ün talimatının ardından, Musul hareketine ilişkin

endişelerini dile getirir. Bunun üzerine Atatürk, ‘Söz

milletindir’ diyerek, kararı Meclis’in vermesini ister. Ali

Fuat Paşa ve Rauf Bey ile bir araya gelen Kâzım Karabekir, parti kurmaya

karar verir. Bu girişimini ise, “Harp felaketinin önüne ancak Büyük

Millet

Meclisi’nde bir blok olarak görünebilirsek durabiliriz. Esasen

Cumhuriyet’in kökleşmesi için icabında bir parti halinde çıkmaya

karar vermiş bulunuyorduk” sözleri ile açıklar.

 

Musul ve Kerkük için İngilizler’le savaşmayı göze alan Atatürk, ordu

komutanlarının görevlerinden istifa etmesi nedeniyle, durdurulur. Ancak

Atatürk, “Savaşa hazır bulundurmaya zorunlu oldukları

ordularını başsız bırakıp, daha önce sevmediklerini söyledikleri

siyasal alanına koştular” sözleri ile bu girişime tepkisini

gösterir.

 

Efendiler, Kıbrıs’a çok dikkat ediniz

 

Atatürk, 1925 yılında engellenen Musul ve Kerkük’ü geri alma

idealinden ömrünün sonuna kadar vazgeçmez. 1933 yılında Amerikalı General

Mc Arthur ile yaptığı görüşmede de bu düşüncesini dile

getirerek, “Allah nasip eder, ömrüm vefa ederse Musul, Kerkük ve

adaları geri alacağım. Selanik de dahil, Batı Trakya’yı Türkiye

hudutları içine katacağım” ifadelerini kullanıyor.

 

Kıbrıs’a da hassasiyetle yaklaşan Atatürk, “Efendiler! Kıbrıs

düşmanın elinde bulunduğu sürece bu bölgenin ikmal yolları

tıkanmıştır. Kıbrıs’a dikkat ediniz. Bu ada bizim için çok

önemlidir” demiştir... ''

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

75864.jpeg3

ABD'nin Büyük Ortadoğu Planı (BOP)varsa, Türkiyenin neden olmasın...

Bu da Türkiye Ortadoğu Planı (TOP ! )..

Suriye bile harita dağıtıyor,bizde dağıtalım, yayın bu haritayı..

İmkanı olanlar,adres bilenler yurt dışına da göndersinler.-..

Bölgenin bir salağı bizmiyiz,haritaysa al sana harita...

 

 

osmanlılar da tüm komşularını işgal ettiler vergiye bağladılar. hatta komşuları yetmedi, aşağıdan cezayir fas, yukardan polonyaya kadar gittiler.bugun komşuları tarafından hiç sevilmeyen bir ülkeysek, 7 ülkeyle olan sınırlarımızdan 5 tanesi dünya tarafından tartışılıyorsa en temel sebebi budur.artık 1500 lerde yaşamıyoruz.bırakın şu fetihçi kafayı artık.haklı olduğumuz haritamızı tanımıyorlar, haksız olduğumuz haritayı yayınlarsak o haritayı dürüp koltuğumuzun altına koyarlar. atatürk boşuna dememiş yurtta barış dünyada barış diye.seninde hayatının 15 yılı savaşlarda geçse sen de derdin.

 

harita yayınlayacağımza kendi gizli örgütlerimizle komşulara sızıp korku yaratan provakatif bombalı eylemler yapalım.

taş taş üstünde bırakmayalım.ormanlarını yakalım. kuzey ırak ,yunanistan ve suriye ile başlanabilir..hep bizim insanımız mı ölücek.biraz anladıkları dilden konuşmak lazım. dinsizin hakkından imansız gelir.bugune kadar hep tokat yedik ,diğer yanağımızı uzattık.

 

soran olursa ,bizden değil ,bilmiyoruz kınıyoruz deriz.çok da zevkli olur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
toprak aldın noldu adam mı oldun -_- önce iç sawaşını hallet sen :) hala misak-ı milli diyo yaa toprak uğruna sawaşcaksan yol senin olsun ben sadece gülerim.... Kardeşçe yaşamayı bilme işim yok toprak derdine düşcem... dünya bize yetmiyor sanki....

 

İnsanları saygıya davet etmeden önce saygıyı öğren.

 

bahsettiğin şey Misak-ı Milli haritasıdır. Misak-ı Milli ye böyle saygısızca davranıp. Ardından ayrımcılıktan şikayet etmen anlamsız.

 

Misak-ı Milli Türkiyenin bağımsızlık mücadelesinin semboludur.

 

Terör ve iç savaş arasındaki farkıda öğren bence. Türkiyede kürtler ve türkler savaşmıyor. Kürt ve Türk oldukları içinde savaşmıyor. Türk ordusunun içinde PKK lı sayısının yirmi katı kadar kürt asker var. Onlarda savaşıyor PKK ya karşı.

 

barıştan ve kardeşlikten bahsetmenin yolu. Önce cesurca Teröre karşı tavır alabilmekten geçer. Bir yandan barıştan bahsedip bir yandan Terör örgütüne, "terör örgütü" dahi demekten çekinmek anlamsızdır.

 

Kardeşlikten bahsetmenin yolu. Önce saygıdan geçer. Türklerin en önemli milli metinlerinden misak-ı milli'ye böyle saygısızlık yapıp, nasıl kendine saygı bekliyebiliyorsun onada şaşıyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bu harita misak ı milli haritası değil 1500 lerin osmanlı haritasıdır.fetihçi kafanın hayalindeki haritadır.adama yedirirler bu haritayı.

 

sende önce misak-ı milli'yi öğren. sonra başkalarına milliyetçilik dersi ver.

 

Yukarıdaki harita Atatürk ve arkadaşları tarafından hazırlanan misak-ı milli'nin haritasıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yukarıdaki harita, doğru, Misak-ı Milli haritasıdır.

Lakin artık Lozan Ant. ile sınırlarımız belirlenmiştir.

1938de Hatay'ın katılması ile artık Türkiye Cumhuriyeti bütünlüğünü sağlamıştır.

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin temel yapılanmasında,

Komşularından toprak almak yatmamaktadır.

M. Kemal Atatürk bunu "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" diyerek tesbit etmiştir.

misak-ı Milli'den kopan parçalar ile sadece geçmiş bağımız vardır.

Türkiye Cumhuriyetinin kimsenin toprağında gözü yoktur bugün.

Askeri teşkilatlanmamız bile "Saldırıya Karşı Caydırıcı"dır.

Yani Saldırı amacı gütmez, savunma amacı güder.

O yüzden artık başka devletlerin bünyesinde bulunan topraklara göz dikmek gibi bir niyetimiz olmamalı.

Ha oradaki insanların haklarını korumalı ve varlıklarını sürdürmelerine destek vermeliyizdir, o ayrı konudur.

Ancak "Yok buralar Misak-ı Millideydi, alalım gitsin" diyemeyiz artık...

Kaldı ki bir dünya savaşı çıkmaz ise...

 

sevgili tengeriin dediklerine sonuna kadar katılıyorum.

 

Ancak tabi misak-i milli'yide unutmamak lazım. Yada Misak-ı Milli ebediyen tarihe gömülmüş değildir.

 

Misak-ı Milli aynı zamanda Son Osmanlı meclisinin onayladığı bir metindir. Dolayısıyla Türkiye'nin resmi metinlerindendir.

 

Lozan bir antlaşmadır. İmzalayan tüm tarafları bağlar ve Lozan Misak-ı Milli üzerinden yapılan pazarlıklardaki uzlaşmaya dayanan bir antlaşmadır. Ve eğer antlaşmanın diğer tarafları antlaşmayı ihlal ederse, Türkiye'nin misak-ı milli üzerinde hak iddia etme hakkı doğar.

 

İtalyanların akdenizde ve egede toprak talebinde bulunmalarından sonra (Lozan'ı ihlal ediyorlardı böylece) , Atatürk Musul ve Kerkük'ü geri almak için askeri operasyon kararı almıştı. Operasyonun başlayacağı gün ise ingilizlerin desteğiyle Şeyh Sait ayaklandı.

 

Burada sanırım anlatılmak istenen. Lozan'ın batılı tarafları, Türk sınırlarını ihlal eden haritaları ( diyarbakırı malatyayı dahi kürdistan sınırlarında gösteren haritalar) devleti temsil eden kimselerin katıldığı konferanslarda kullanıyorlarsa bu Lozan antlaşmasını ihlal sınırlarını zorlayan hareketlerdir. Ve bunu yapmaya devam ederlerse, veyahut bir kukla kürdistan devleti kurulup, kalkıp bu devlet diyarbakırıda içine alan bir harita hazırlarsa ve Lozanı imzalayan devletler bu devleti tanırsa. o halde Lozan antlaşması hükümleri ihlal edilmiş sayılır Türkiye'nin Misak-ı Milli'yi ortaya koyma hakkı doğar. Yine Lozan antlaşması gereği.

 

Türkiye Misak-ı Milli den Lozan antlaşmasına tüm tarafların uymasıyla koşuluyla ödün vermiştir.

 

Yani Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları Lozan antlaşmasında çizildiği gibidir. Bu antlaşma varolduğu sürece Türkiyenin sınırlarını genişletmek gibi bir amacı tabiki söz konusu olamaz. Ancak Türkiye'nin muhataplarının Lozan'ı ihlal etmesi durumunda. Misak-i Milli Türkiye'nin Lozan'ın ihlaline vereceği cevaptır. Bu Türkiyenin ulusal politikasıyla ilgilidir.

 

Bu tabi direk olarak Türkiye'nin silahla girip oraları işgal etmesi değildir herhalde. Ancak Türkiye Cumhuriyeti'Nin resmi olarak, o topraklarda hak ilan ettiğini açıklamasının bir tezahürü vardır tabi. Yaptırımıda vardır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misak-ı Milli aynı zamanda Son Osmanlı meclisinin onayladığı bir metindir. Dolayısıyla Türkiye'nin resmi metinlerindendir.

 

Lozan bir antlaşmadır. İmzalayan tüm tarafları bağlar ve Lozan Misak-ı Milli üzerinden yapılan pazarlıklardaki uzlaşmaya dayanan bir antlaşmadır. Ve eğer antlaşmanın diğer tarafları antlaşmayı ihlal ederse, Türkiye'nin misak-ı milli üzerinde hak iddia etme hakkı doğar.

. [/b]

 

tengerin söylediklerine ben de katılıyorum.

 

ayrıca son osmanlı meclisinin imzaladığı metin türkiye cumhuriyetini bağlamaz.o osmanlıda kaldı.geçerliliği yok.komşularda akrabalarımız vardır ama ,.oralarda hak idda etmek gerçekçi olmaz. musul kerkük , batum gibi yerler,bu saatten sonra ancak birilerinin bizi savaşa sokmak için kışkırtacağı yerler olarak kalır.fazla gaza gelmemek lazım,gerçekçi olmalıyız.. oraları bize yedirmezler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 yıl sonra...
  • 2 hafta sonra...

Yakinda Türkiye'nin sinirlari bugünkünden daha ufalacak,yeter ki su yargi iktidara baglansin gerisi corap sökügü gibi gelecektir.

 

 

saygilarla

işin en tuhaf yanıda, uzun süredir kulağı buna alıştırılmış bu halktan yine abartılı bir tepki çıkmayacak olması. "Aman bölünsünde gitsinler orda yaşasınlar,bizden uzak olsunlar" diyenler var.Anlayın artık atalarımızın ne için şehit olduğunu??Atalarımız olmasa,Atatürk gibi lider olmasa , bu millete herşey reva.Pançik pinçik bu topraklardan sürülmek hakkı bu milletin ama, ama İstiklal Marşı durdukça,Gençliğe Hitabe durdukça içimize sinmiyor işte.Bırakmayı içimize sindiremiyoruz.Hayırlısı bakalım...
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

işin en tuhaf yanıda, uzun süredir kulağı buna alıştırılmış bu halktan yine abartılı bir tepki çıkmayacak olması. "Aman bölünsünde gitsinler orda yaşasınlar,bizden uzak olsunlar" diyenler var.Anlayın artık atalarımızın ne için şehit olduğunu??Atalarımız olmasa,Atatürk gibi lider olmasa , bu millete herşey reva.Pançik pinçik bu topraklardan sürülmek hakkı bu milletin ama, ama İstiklal Marşı durdukça,Gençliğe Hitabe durdukça içimize sinmiyor işte.Bırakmayı içimize sindiremiyoruz.Hayırlısı bakalım...

 

Bölünsün, Dibe vurmadan zıplanmazmış. Anca öyle gözü açılır milletin. Ayrıca Kürtler hakkında da kesin bir yargı oluşur.

 

Yani bir gemide mürettebatın her an isyan edecek olmasındansa isyan etmesi daha iyidir. Nasıl olsa bu gemi onlara kalmaz...

 

Aldıkları gibi verirler :blushing: hem de temizlenmiş şekilde. ;)

 

diye düşünüyorum ben...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...
  • 3 ay sonra...
  • 4 ay sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.