Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

AŞK ÜZERİNE YAZILAR


sardunyam

Önerilen İletiler

Yalniz Olanlara;

 

Ask bir kelebek gibidir, pesinden kostukça hep senden kaçar..

En iyisi birak uçsun, inan ki hiç beklemedigin bir anda gelip omzuna

dokunuverir...Ask mutlu eder, bazen de üzer ama ask

özeldir, askini hak eden birine sunarsan eger..

 

Sevgilisi Olanlara;

 

Askin amaci birileri için "mükemmel insan" olmak degildir,seni

mükemmellige en çok yaklastiracak insani bulmaktir..

 

Capkinlara;

 

Sevmedigin birine asla "seni seviyorum" deme.. Içinde olmayan duygulardan

varmis gibi sözetme.. Kimsenin hayatina kalbini kirmak için girme.. Sevgi

dolu bakan gözlere asla yalan söyleme,cünkü birine verebilecegin en büyük

aci, asik olmadigin birini kendine asik etmektir...

 

Evli Olanlara;

 

 

Seven insan "senin hatan" yerine "özür dilerim" diyendir... "neredesin"

yerine "ben buradayim" diyendir.. "nasil yaparsin" yerine "niye yaptigini

anliyorum" diyendir.. ve ask "keske" yerine daima "iyi ki" diyendir...

 

Kalbi Kirik Olanlara;

 

Kalp yarasi siz kanatmaktan vazgeçinceye kadar sürer ve ilaci bu aciya

alismak degil, ondan ders çikarabilmektir.

 

Asik Olmaktan Korkanlara;

 

Aska düs ama tökezleme,anla ama bekleme, paylas ama isteme,yaralan ama

asla aciyi içinde büyütme...

 

Sevdigini Fazla Sahiplenenlere;

 

Sevdiginin bir baskasiyla mutlu oldugunu görmekten daha aci bir sey

varsa,o da sevdiginin seninle mutsuz oldugunu görmektir..

 

Askini Itiraf Etmeye Cekinenlere;

 

Sevdiginden ayrilinca ask aci verir,sevdigin seni terk edince daha da çok

aci verir ama en acisi, onu ne kadar sevdigini bilmesine hiç firsat

vermemektir..

 

Dönmeyecek Birini Hala Bekleyenlere;

 

Hayatin en hüzünlü ani, deli gibi sevdigin insanin buna hiç degmedigini

gördügün andir ve en büyük kaybin onun için harcadigin yillardir...

Senin askini su gün hak etmeyen, bilki 10 sene sonra yine hak etmeyecektir...

Birak, gitsin...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yani konuyu çok iyi seçmişsin :blink:

 

aşk hesabını yapamadığın,zamanını ayarlayamadığın,mantığını kullanamadığın,bi köle misali sevdiğinin ayağına giderken gururunu düşünemediğin bir duygudur..çünkü aşk matematik değildir

 

 

 

beyninin kimyası bozulur sağlıklı düşünemezsin,her yüzde onu ararsın,gelmeyeceğini bile bile umutla yollara kapılara bakarsın..

 

işkence veren bir umuttur aşk.. :crying:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

işte o yüzden ben sana aşık değilim Sedelinam :w00t: seni seviyom ben. Hemde en kalıcısından. :wub:

 

aman tanrım bu bi rüyamı,tam sevdim derken yıktın bütün dünyamı :D

 

bana aşıksın sanıyordum bende :D:P

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ölene kadar aşık olamazsın

 

bırısı çıkar onu anlayamazsın

 

sen o tür oyunlara katlanamazsın

 

senin bir kalbın var

 

 

 

hadi diyelim biri çok deli sevdi

 

senın için herşeyı herşeyı verdı

 

ya bı gün sana bel kıvırırsa

 

bınlerce dansöz varrr

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ilk aşkımı 7 yaşındayken yaşamıştım, kutu kutu pense oynuyorduk, elini hep ben tutuyordum. bak şimdi çocukluğuma gitti aklım. hey gidi günler hey, sene 1979, o zamanlar yağ kuyrukları var....

:unsure::w00t:

Nerde eski aşklar yaww...

 

yedi yaşındayken önumu göremıodum ben hep düşüyodum hala dizlerimde yara izleri var.. :D

 

sene cıhan harbi :lol:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

aşk kimine göre rüya kimine göre hayel kimine göre matematik kimine görede yaşanmaz anlatılır

rüya ve hayel olması bence mümkün değil çünkü rüyaları olmasa bile hayelleri biçimlendirmek veya şekillendirmek mümkün oızaman aşkın içtenliği nerde kaldı yürekten yaşanışı bence matematikten bile daha karışık geriye sadece yaşamak kalıo ee bizde acıya alışkın olduğumuz için yaşayalım aşkı namı diğer acıyı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yalniz Olanlara;

 

Ask bir kelebek gibidir, pesinden kostukça hep senden kaçar..

En iyisi birak uçsun, inan ki hiç beklemedigin bir anda gelip omzuna

dokunuverir...Ask mutlu eder, bazen de üzer ama ask

özeldir, askini hak eden birine sunarsan eger..

 

Dönmeyecek Birini Hala Bekleyenlere;

 

Hayatin en hüzünlü ani, deli gibi sevdigin insanin buna hiç degmedigini

gördügün andir ve en büyük kaybin onun için harcadigin yillardir...

Senin askini su gün hak etmeyen, bilki 10 sene sonra yine hak etmeyecektir...

Birak, gitsin...

 

ben bu ikisine bayıldım nedense artıkk :P

aşk hakkında söyleneler özünde hep aynı şey ama aşkın bu kadar farklı yorumlanması sanırım onun karmaşasından kaynaklanıyo

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

aşk nereye kadar

 

Aşk başlar

Aşk varır

Aşk yaratır

Aşk verir

Aşk sorar, sorgular

Aşk dinler

Aşk anlatır

 

Aşk çözer, geliştirir

Aşk çarpar, değiştirir

Aşk sorari sorgular

Aşk üretir, dönüştür

 

Kendi kendine bir sor

Nereye kadar

 

Bütün değerlerin geometrik artar

Genelden özele yolculuk bu

Bütün en güzeller sende toplanır

Kapılar kapatılır kalıcı mutluluk

 

Aşk yıkar

Aşk yapar

Aşk yorar

Aşk yeniler

Aşk sorar, sorgular

Aşk yaşanır

Aşk biter

 

Kendi kendine bir sor

Nereye kadar

 

Aşk çözer geliştirir

Aşk çarpar değiştirir

Aşk sorar, sorgular

Aşk üretir, dönüştürür

 

b.ortaçgil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

işte aşk budur:

 

ne terazi, ne metre yaramaz burda işine

bana kaç adım geldiğini saymadan

gözlerini kapatıp yürüyeceksin

yüreğine yatırım yapacaksan

beni değil, kalbine kuleler dikeceksin

 

çünkü aşka hesap işlemez

bir bedene iki can sığdırma çabası bu

ben karlar aldındayken sen üşüyeceksin

bir dikene bastığında benden ah işiteceksin

köklerim sende filizlenecek

ben yanacağım, sen tüteceksin

 

ne diyordun

kuyumcu terazisi,

metre,

üç adım

 

diyorum ki,

iki okyanus gibi yürüsek birbirimize

karışsak sonra

hesapsız, kitapsız

matematige dökmeden işi

bir savaşma değil bu nihayetinde

bir sevişme

belkide bir nebze ruhları değişme

kazananı kaybedeni yok

yeneni yenileni

bir bir berabere kalacağız sonuçta

yorma kendini

çıkacak çivisi aşkın daha çakılmadan

 

kuyumcu terazisi,

metre,

beş adım,

diyorsun

 

diyorum ki,

mantığınla sevme beni

ölçülmez aşkın boyu eni,

hele kantara hiç vurma

kasap gibi

hiçbir çengele gelemem ben

kelepçelerini çöz sevmelerinin

bir eskiciye sat terazini

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aşkların En Güzeli

 

Bütün aşklar tatlı başlar, acı biter

En güzeli sonsuz olana duyulan aşk...

 

Bütün aşklar ilahi aşkın sembolü

Oysa semboller aşkın aslına eremez...

 

Yunus derki;

 

Ben Yunus'um biçareyim

Aşk elinde avareyim...

Baştan ayağa yareyim

Gel gör beni aşk neyledi...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

AŞK BİR ÇOCUK HASTALIĞI MIDIR?

 

Aşk, insanın yalnızlığa bir yanıtı olarak, bir başkasıyla kurabileceği bağların en içten göstergesidir. Bir düş olarak başlayıp tutkuya dönüşür, yaşamın tek anlamı olup çıkar.

 

Sevmek kaçınılmazdır, ama zaman içinde olanaksızlaştırılır. Ölümsüz sevgi uçsuz bucaksız değil, sürüp giden bir aşk arayışı ve beklentisidir.

 

Aşka tatil yoktur. Hiç bir aşk, aşkın yerini tutmaz. Yaşamı anlamlı kılan tek tutku, tek gerçek aşktır. Beklese de insan, arasa da, aşk günün birinde çıkıp gelir... Aşktan kaçınılmaz. Aşkı sıkıntısıyla, herşeyiyle bir bütün olarak yaşamak ise en anlamlı olanıdır. İşte bunun için aşka tatil yoktur. Aşk bir büyüdür belki de, bunun için olanaksızdır. Aşk, ölüm kadar kaçınılmaz olandır.

 

Sevmek duygusu, aşkı kapsamaz. Çoğu kez sevmek, ölümle birlikte anılır. Can çekişen bir kuşun kanat çırpmasında, bir uykunun, bir düşün eşiğinde, bir ölümcül hastalığın farkındalıklarda, tutku ile güdümlenen aşka değil, sevgiye rastlanır. Sevmenin sınırları, sınırsızdır.

 

Dünyada hiçbir aşk bir başka aşkın yerini tutmaz. Aşktan kaçılmaz. Güzelliğiyle, çirkinliğiyle sıkıntısıyla aşkı yaşamaktan kaçınamayız. İnsanların hepsi ya da çoğu aşkı ararlar. Bu arayışta umutla beklerler, sabırla katlanırlar, sonunda düş kırıklığına uğrarlar. Düş kırıklığı belki de aşkın anasıdır. Aşk arayışı giderek insan için bir yaşam biçimine dönüşür. Böylesi kişiler için mutluluk vardır, ama gelip geçici anlık sezgilerdir bu, yaşanabilir ama elde tutulamaz. Yaşanamayan aşktan geriye ise hiçbir şey kalmaz, anılar bile.

 

Zamanın değişkenliği, beğenileri de değiştirirken, aşkı etkisiz kılmayı başaramaz. Aşkı, çelişkilerle, aykırılıkları ve alışkanlıklarıyla ayakta tutmak, yaşamak, - ne acı ki- büyük aşklar yaşadıklarını varsayan bir çok insana nasip olmuyor. Zaman, aşkta bir tekdüzeliği oluşturuyor ve aşk giderek bir alışkanlığa dönüşüyor. Zamanla aşkın yaşayanlar arasında kaçınılmaz bir alışkanlık durumuna gelmesi, aşıkların birbirlerini tanıması, belki de her şeyin en kötüsüdür.

 

Aşk bir gerekliliktir. Aşk yıpransa da, alışkanlık durumuna gelse de, mutsuzluk verse de yaşanması kaçınılmazdır. Aşka ara verilmez, durup dinlenmeden, iyisiyle kötüsüyle her anını yaşamak zorundadır insan. Sıkıntı da aşkın bir başka görünümüdür. Sıkıntı da aşkın bir parçasıdır. Aşkı, salt duygusal bir haz ya da sıcaklık ve mutluluk salgısı olarak algılamak, aşkı tanımamakdır. Aşk, sadece insanı mutlu eden bir duygu değildir. Onu yücelten bir şey de değildir. Acıtan, sıkıntıya sürükleyen, sarsan, etkileyen, geliştiren, yücelten, çoşturan bir duygudur da aynı zamanda...

 

Sanırım, bir çocukluk hastalığı o...

 

Alıntıdır.. [email protected]

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Belki en büyük savaşları kendi içimizde yaşıyoruz, arzularımızı korkularımızla çarpışıyor, özlemlerimiz kuşkularımızla vuruşuyor,

hayallerimiz acı tecrübelerimizin bize kurduğu pusulara

düşüyor,mutluluğa doğru coşkulu bir koşu tutturma isteği en

olmadık anda kaçıp gidecek huzurun ihanetinden endişeleniyor.Özgürlüğe kendimizi bir boşluğa bırakır gibi bırakma dürtüsü, bizim özgürlüğümüzün bir başkasının esaretine yol açacağının tedirginliğiyl kuşatılmışken biz özgür olabilirmiyiz sorusu büyüyor içimizde.Geçmişe olan borcumuz geleceği yaratma gücümüzü zayıflatıyor.Alışkanlıklarımız

heyecanlarımızla boğuşuyor. Kendi kendimizle savaşıp,

cevaplarını bilmediğimiz sorularla allak bullak oluyoruz. Bizim

isteklerimiz başkasına acı verecekse, isteklerimizden vaz mı

geçmeliyiz, vazgeçmenin bize çektireceği acı, sevdiğimiz birinin çekeceği acıdan

daha mı az yaralar bizi? Sevdiklerimize olan borcumuz ne, peki kendimize olan borcumuz? Bu hayatı nasıl

yaşamalıyız?Huzuru mu aramalıyız heyecanı mı?Yaptıklarımızdan pişman mı oluyoruz yoksa

yapmadıklarımızdan mı? gelecekte hangisi takılır aklımıza?

Bizim mutluluğumuzun yolu bir başkasının mutsuzluğundan

geçiyorsa, değiştirmeli miyiz yolumuzu? İnsan en büyüksavaşı kendi içinde veriyor. Birbiriyle

çelişen duygularımızla hırpalanıyoruz, kimsenin görmediği bir

savaş alanı gibi içimiz, kendi ölülerimizle doluyor,

duygularımızdanhangisi galip gelirse gelsin, patlayan

duygularımızla birilerinin vurulacağını biliyoruz artık. İsteklerimizi, coşkularımızı,

özlemlerimizi evcilleştirmeli miyiz, kendi kendimizin avcısı olup kafeslere mı kapatmalıyız ruhumuzu? Bilinmeyenin bizde yarattığı o çıldırtıcı merakın

peşinde koşmalıyız yoksa bilinmeyenden saklı olana duyduğumuz korkuyla geri mi durmalıyız. Ne yapmalıyız, bu hayatı nasıl yaşamalıyız? Kendimizden başka bir dostumuzun, kendimizden başka bir

ordumuzun olmadığı bir savaşta bölünen ruhumuzun hangi tarafının zaferiiçin uğraşmalıyız.

Hangi tarafı tutarsak tutalım neticede yine de bir tarafımıza ihanet etmiş olmayacak mıyız, ihanetsiz yaratılamayacak

bir geleceğin yükünü taşıyabilecek kadar güçlü müyüz?

Kaçsak, gidecek yerimiz yok, kendi kendimize tutsağız,

savaşsak vuracağımız başkalarıyla birlikte yine kendimiz olacağız. Ayaklanmış duygularımızın birbiriyle vuruştuğu bir savaş yaşıyoruz. Geçmişten geleceğe ancak savaşla geçebiliyor ruhumuz,geçmişi olanın geleceği savaşsız yaratılmıyor. Hem mutlu hem huzurlu,

hem coşkulu hem korkusuz, hem arzulu hem kuşkusuz olamaz mıyız,geleceği başkalarının hayatlarına dokunmadan, onlarda acınacak yaralarla yaralanmadan

yaratamaz mıyız? Nedir bu savaşın ardındaki sır, hangi buyu bizi bizimle vuruşturuyor, hangi korkunç kader geçmişimizi geleceğimizle çarpıştırıyor? Huzur bütün duygularımızı barış içinde tutmaksa eğer, hiçmi huzurlu olamayacağız, bir huzursuzluğa mı mahkumuz? En korkunç savaşı kendi içimizde yaşarken, ne yapmalıyız? Kim akıl verebilir bize? Kim bize yol gösterebilir? Savaşa savaşa, her savaşta bir parçamızı öldürerek mi yürüyeceğiz hayat içinde?

Her mutluluk bir acıdan mı süzülecek?

Pusularla, ihanetlerle, saldırılarla, geri çekilmelerle,mütarekelerle, kaçışlarla, esaretlerle dolu bir savaşı yalnız başımıza yaşıyoruz, kim galip gelirse gelsin bir tarafımız hep yeniliyor. Yenilmeden galip gelemiyoruz.

Her zafer bir yenilginin izini bırakıyor derinimizde.

Zaferlerimiz kadar da yenilgilerimiz oluyor.

Kendi kendimizle savaşarak yürüyoruz. Ve savaş, biz bittiğimizde bitiyor ancak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ahh...

yine vurdu hasretin

yine vurdu sevdan başıma

 

yine deliriyorum

yine yanıyor içim dünlerden beter

ben

ah bu kahrolası ben

dayanamıyorum yokluğuna...

 

kan kırmızı mısralar dökülüyor kağıtlarıma

katran karası sensizliği boyuyorlar durmadan

 

konuştuğum yalan

güldüğüm yalan

yaşamak haram

neydi seni bunca korkutan

nasıl gittin

nasıl kıydın

nasıl vazgeçtin zamandan

 

ahh..

yine vurdu hasretin

yine vurdu sevdan başıma

 

yine seni görüyorum her aynada

yine konuşmaya başladım hatıralarla

tam geçiyor yavaş yavaş derken

tam avunmaya başlarken yalan masallarla

kurşun gibi saplanıyorsun aklıma

dayanamıyorum

dayanamıyorum yokluğuna

 

yine yerle bir oluyor sığınaklarım

yine tuz buz sırça saraylarım

hani

hani ben sultanındım

hani candım

nasıl tarumardı bu

yerine enkaz bıraktın

 

ağlayan o leyla da tükendi içimde

dondu kaldı gözyaşlarım

 

her sabah

ezan vakitlerinde

ayrı bir azap doğuyor yatağımda

zakkumlar büyütüyorum

olanca zehriyle her gün ortasında

her gece

bir dua kanıyor dudaklarımda

 

kan kırmızı mısralar dökülüyor kağıtlarıma

katran karası sensizliği boyuyorum

yüreğimin zindanlarına

 

yine deliriyorum

yine yanıyor içim dünlerden beter

ben

ah bu kahrolası ben

dayanamıyorum yokluğuna...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Duymak nedir bilir misin?

Duymak, ama anlatamamak

Tam dilinin ucuna gelmişken söyleyememek

'Seviyorum' diyememek

Yani ölümü yaşamak nedir bilir misin

 

Nereden bilecektin seni sevdiğimi

Hiç fısıldamadım ki kulaklarına aşkımı

Senin için

Günlerce gecelerce ağladım

Nereden bilecektin

Hiç silmedim ki yanında gözyaşlarımı

 

Islanırsa eğer gözün

Yüreğime çöker hüzün

Ne olursun gülsün yüzün

Sen gözümde tüten duman

Sen vardığım en son liman

Sen Allahım'dan bir armağan sın

 

Bulutsuz bir gökyüzüdür güzelliğin

Yıldızların en parlak olduğu zamansın

Denizlerim senin kıyılarında sakin

Bırak ellerini avuçlarımda kalsın

 

Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam;

Seni özlediğim içindir.

Beklemenin korkunç zehri öldürmüyorsa beni;

Seni özlediğim içindir.

Yaşıyorsam; içimde umut varsa,

Yine seni özlediğim içindir.

 

Bensiz ne haldesin şimdi kimbilir

Sen yoksun bu hayat nasıl çekilir

Gözümde canlanır anılar bir bir

Resmini bin defa öperim yetmez

 

Denize dökülen bir ırmak gibi

Öyle ak içime öylesine dol

Yarına açılan bir yaprak gibi

Unuttur mazimi geleceğim ol

 

Hani bazı günler küsmüyor musun

İçimden dünyayı yıkmak geliyor

Duvarlar misali susmuyor musun

İçimden dünyayı yakmak geliyor

 

O seni düşünmek yok mu

Geceler dolusu seni düşünmek

Sarılmak karanlıklara sen diye

Sen diye kucaklamak yorganı okşamak, öpmek

O seni beklemek yok mu

Her gün sabahlara dek uykusuz beklemek

Ahh, ayak sesleri, kapı gıcırtıları bilemezsin

Bir defa yaşamaktır o, bin defa ölmek

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.