Misafir Ferfecir Gönderi tarihi: 27 Ağustos , 2004 Paylaş Gönderi tarihi: 27 Ağustos , 2004 Can Dundar'in yazisina konu ettigi baslik bir hayli ilgimi cektiginden burada sizlerle paylasmak ve goruslerinizi ogrenmek istedim. Konu, ozellikle son iki yildir onemini had safhada muhafaza ediyor. Ozetlemek gerekirse, * "Guvenlik" ile "Ozgurluk" bir arada uyum icinde bulunabilir mi? * Guvenligimizin tehlikede oldugu zamanlarda ozgurluklerden taviz vermek dogru mudur? * Ozgurlukler adina halkin guvenligini tehlikeye atmak dogru mudur? * Guvenliksiz bir ozgurluk ve ozgurluk olmadan saglanan guvenlik insan haklarina uygun mudur? * Bu ikisini ayni anda sahiplenmenin yollari var midir, varsa nelerdir? ... 11 Eylul saldirilarindan sonra dunyada "teror" kelimesinin slkca telafuz edildigine sahit olduk ve oluyoruz. Terorle mucadeleyi yine teror yaratmak suretiyle surduren super guc kendi icinde de birtakim duzenlemelere gitti ozgurlukler alanini daraltmak suretiyle. Bunun yansimasini diger Avrupa ulkelerinde de gormek mumkun. Insanlarin gecici guvenlikleri ugruna temel ozgurluklerinden taviz vermeye razi olduklari bir surece dogru gidiyoruz. Sozde bazi entellektuel cevreler otoriter devletin onemi ve gerekliligi uzerinde durmakta. Kisacasi demokrasiden yavas yavas uzaklasildigina sahit olmaktayiz ve bu durum ilerde halkin yonetimde pasif kalmasi gibi onemli sorunlar getirecektir. Hukumetlerin ve devletlerin sebep oldugu guvenlik eksikliginin faturasi halka kesilmekte ve karsiliginda halktan temel ozgurluklerinden vazgecilmesi istenmekte... Kanimca asil cozum, yonetim ve devlet anlayislarinin sorgulanmasinda yatiyor. Dundar'in da yazisina ornek olarak verdigi, Benjamin Franklin'e ait bir sozle bitirmek istiyorum yaziyi: "Geçici güvenlik uğruna temel özgürlüklerinden vazgeçen toplumlar, güvenliği de özgürlüğü de hak etmezler.” Dusuncelerinizi bekliyorum. Umarim daha cok konusacak sansimiz olur. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ Hulusi Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2004 Paylaş Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2004 FERFECİRE , : Bu iki kavram hakkında da önce siz bir başlangıç anlamında yorumlarınızı aktarırsanız bu vesileyle ben de konuya girmeyi düşünüyorum.Diğer yorumlarınıza da baktım seçkin,özellikli ve özgün nitelikler göze çarpıyor.Sizle tartışmak zevk verir bana. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir Ferfecir Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2004 Paylaş Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2004 FERFECİRE , : Bu iki kavram hakkında da önce siz bir başlangıç anlamında yorumlarınızı aktarırsanız bu vesileyle ben de konuya girmeyi düşünüyorum... Merhaba, Aslinda cok teferruatli olmasa da konuyu ozetledikten sonra kendi goruslerimi kisaca aciklamistim. Niyetim, arkadaslarin katilimiyla birlikte konunun genis acilimini yapmakti. Kanimca gunumuzde demokrasi adina ilk tartisilmasi gereken oneme sahiptir bu iki kavram. Onceleri de birtakim dini ve totaliter rejimlerin, siyasi yapilanmalarin verdigi korkuyla demokrasinin insan hak ve ozgurluklerindeki genis anlayisini aciktan olmasa da icten ice elestirenler yok degildi. Ancak ilk yazida da belirttigim gibi, 11 Eylul saldirilarindan sonra demokrasiyi demokrasi yapan asli niteliklerinden taviz verilmesi gerektigi devletler tarafindan halka benimsetilmeye calisilmaktadir. Ornek olarak USA ve Avrupa ulkelerinde guvenlik adina alinan tedbirlere bakmak yeterlidir. Bununla birlikte devlet yonetimi merkezi sisteme, yani totalitarizme kaymakta. Bu durum, sivil baski unsurlarinin devlet uzerindeki etkisinin gunbegun azalmasi anlamina geliyor. Insan hak ve ozgurlukleri ile insan guvenligi demokrasi anlayisinda her zaman dengeli bir sekilde yurumustur. Terore karsi teror, baskici rejimlerin gelebilme endisesinden oturu baskici olmak, halkin guvenligini saglamak iddiasiyla ozgurlukleri daraltarak devlet - halk guvensizligi yaratmak, insan icin var olan devlet anlayisini tersine cevirmek... demokrasiyle bagdasmayan hususlardir. Aksi taktirde diger rejimlerden bir farki kalmayacaktir. Gorusler geldikce acilima devam etme umuduyla... Selam ile.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ Hulusi Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2004 Paylaş Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2004 11 Eylul saldirilarindan sonra demokrasiyi demokrasi yapan asli niteliklerinden taviz verilmesi gerektigi devletler tarafindan halka benimsetilmeye calisilmaktadir. Ornek olarak USA ve Avrupa ulkelerinde guvenlik adina alinan tedbirlere bakmak yeterlidir. Bununla birlikte devlet yonetimi merkezi sisteme, yani totalitarizme kaymakta. Bu durum, sivil baski unsurlarinin devlet uzerindeki etkisinin gunbegun azalmasi anlamina geliyor. İfade ettiğiniz merkeziyetçiliğe/totalizme kayış acaba gerçekten güvenlik ihtiyacından mı doğuyor yoksa devletlerin çekirdeklerindeki asli unsurların -yani biz Türklerin deyişiyle derin devletlerin- amaçlarına ulaşmak adına öne sürdükleri bir bahane midir?! Veyahut global köyün zengin ağaları keselerini doldurmak ve bazı devletlerin ( örneğin İsrailin ) bekası için onlara yeni açılımlar mı sağlamaktadır ?! Yoksa Can Dündar ve birçok yazar,akademisyen,aydın ''güvenlik ve özgürlük'' gibi kavramların birbirinden bağımsız düşünülemiyeceğini arzetmiş bulunuyorlar.Bırakalım entellektüelleri düz,basit insanlar bile bu iki kavramın atbaşı yürütülmesi gerektiğini bilirler.Sınırsız özgürlük başkasının özgürlüğünü sınırsız daraltmak demektir, bunu çucuklar bile bilir.Güvenlik de öyle. Elbette güvenlik de özgürlük de gerekli ve önemli ama birini sağlamak için diğerini feda etmek veyahut manevra alanını daraltmak kabul edilebilir birşey değildir . -olağanüstü haller konumuzun dışındadır- O halde bence tartışılması gereken şu olmalıdır: Özgürlük sağlama adına yapılan güvenlik uygulamalarının amacı nedir , ne olabilir ? Türkiye merkeziyetçi bir yapıda olduğundan örneğin Ali Bulaç gibi yazarlar Türkiye' nin totalizme kaymadığını zaten totaliter bir ülke olduğunu iddia ediyorlar. Bu konuda ne düşünüyoruz acaba ? Yine bu bağlamda düşünecek olursak B.Ortadoğu Projesi dünyada 100 tane yeni küçük müslüman devlet yaratmaya vesile olacak bir projedir diyenler var. O halde global İslam terörü gerçekten varmıdır ? Yoksa arzedilen terörü ortadan kaldırma adına Ortadoğuyu hatta Filipinler ,Kuzey Afrikayı da kapsayan bir coğrafyayı B.Ortadoğu Projesi adı altında şekillendirme hareketimidir !? Umarım faydalı bir söyleşi olur -Selamlar- Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ canugur Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2005 Güvenlik icin özgürlüklerin daraltilmasi; özgürlükten, kimin nasil yararlandigi ile cok yakindan ilgilidir. Özgürlük kavramini kullanamayanlar icin bazen özgürlükler daraltilmak zorunda kalinabilir. En basit; Isvec´te yillar önce Olof Palme nin öldürülmesinden sonra ükeye güvenlik anlaminda neredeyse SIKI YÖNETIM gelmiscesine denetim yapilmistir. Hollanda da en son öldürülen sinemacidan sonra da polisin incelemeleri sonucu, ülkede kimsenin özgürlügüne dokunmuyor gibi yapilsa da olaganüstü titizlikle ve psikolojik olarak dahi özgütlüklerin kismi kisitlamasina gidilmistir;ki bunu halklar da ister istemez algilamak durumdadirlar. Almanya buna örnek. O kadar genis bir özgürlüge sahip oldugunuzu sansaniz bile bu böyle degildir. Insanlar, evi, isi ve aski arasinda görece özgürdürler.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.