Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

allah beni yaratırken bana niye sormadı ?


inci_nur

Önerilen İletiler

Ben var ya, ben!"
mutlusuzmutlusuzsensizligeisyanuc8(1).jp
"Allah beni yaratırken bana niye sormadı? Belki de ben insan olmaya itiraz edecektim. Bu sınavda bulunmak istemeyecektim. Şimdi de intihar edip oyundan çıkmama izin vermiyor?"
 
Bu soruyu çok duydum. Duymadan önce de sorduğumu hatırlıyorum. İnsanı bir anda bıçak sırtında bırakıyor o soru. Yokluğun kıyılarına savrulduğunu görüyorsun birden. Hiçliğin soğuk nefesini ense kökünde hissediyorsun. İtirazın en keskini bu. Çoklarının varlığın sıcacık koynunda uyuttuğu kaygıları dürtüyor, şüpheleri uyandırıyor.
 
Bir defa, "ben" diyorsan, orada dur Çünkü sen ben demeye sana sorulmayan o var edilme kararından sonra başladın. Var edilmeden önce ben dediğin sen yoktu ki sana (yani ben dediğin kişiye) bir şey sorulsun. Ben deme ayrıcalığı sana verildi. Hiç hak etmediğin halde hediye edildi. Sen ben diye var olmadan önce, sana soracağı bir benin olsaydı, yine sana sorulmadan var edilmiş benin olmuş olacaktı. İtiraz ettiğin anda, zaten itiraz ettiğin şeyi, yani beni elinde bulacaktın. Ne garip! Sana sorulsaydı olmamış olmasını isteyeceğini söylediğin şeyin isteyip istemeyeceğinin sana sorulması için olmuş olmasını istiyorsun. Ben olmaya itiraz etme fırsatını yakalamak için bile ben olsaydım! diyorsun.
 
Söylediğini tekrarlayalım birlikte: Ben olsaydım, ben olmak istemezdim! Üstelik anladığım kadarıyla, ben demekten de hayli memnun gibisin. Ben diyebilmene hiç itirazın yok. Tam tersi, yeterince ben diyemediğin için kızgınsın. Niye bana sormadı? derken, beninin daha önceden, hatta var edilmeden önce ciddiye alınması gerektiğini söylüyorsun. Daha açıkçası, benin henüz var bile değilken görülsün, hesaba katılsın, kale alınsın istiyorsun. Demek ki sen ben demeye öteden beri heveslisin. Var edilirken fikrin sorulmadı diye alındığın o benden memnun olmalısın ki, bana sorulsaydı! diyorsun. Ona/şuna/buna/sana sorulsaydı! demiyorsun. Başkasının hakkında karar vermesine razı olmayacağın kadar dokunulmaz biliyorsun benini. Zaten itirazın da, sözüm ona sana değil başkasına sorulmuş olması. Fikrin alındığında, önemsendiğin için mutlu olacağını açıkça söylediğin o benini şimdi niye beğenmiyorsun?
 
İyi ki de Niye beni yaratırken bana sormadı! diye sorabiliyorsun. İyi ki. Ya tersi olsaydı? Takdirine itiraz ettiğin, kararını eleştirdiğin o Allah, seni ben diyebilecek halde yaratmasaydı eğer, Allah beni niye böyle yoklukta bıraktı? Allah beni yaratmama kararını niye bana sormadı? diye sorabilecek miydin?
 
İyisi mi, sen sen ol, ben diyebildiğine, ben diye bilindiğine şükret. Ömrünü ikiye ayıralım mesela: BÖ (Benden öncesi) ve BS (Benden sonrası). Ben diyebildiğin andan sonra sana verilmediğini düşündüğün, senden eksildiğini, senden esirgendiğini sandığın şeyleri bir kenara koy. (Ki Bana sorsaydı, ben belki var olmak istemezdim itirazının sebebi bu sorunlar olmalı.) Bir de, Ben diyebilmeden, diye bilinmeden önce, sana verilmeyeni bir kenara koy. Hangisi daha büyük bir eksiklik? Benden önce yoksun. Yokluğunun sen bile farkında değilsin. Eksikliğini kimse dert edinmiyor. Aranıp sorulmuyorsun bile. Hiçbir yerde ciddiye alınmıyorsun. Yoksun ve yok sayılıyorsun. Küçümseniyorsun. Hakaretler görüyorsun. Hesaba katılmıyorsun. Olsan da bir olmasan da bir başkaları için. Ben diyemediğin için, Benim diyebileceğim hiçbir şeyin yok. Olamaz da! Tekrar hesapla:Ben dediğin ana kadar sana verilen, ben dedikten sonra sana verilmediğini düşündüklerinden o kadar fazla ki. İtiraza hiç hakkın yok.
 
Ben verilmeseydi sana, sana verilmeyene bile itiraz edemediğin, itiraz edemediğin gibi verilmediğini bile fark etmediğin dipsiz bir boşluk olacaktı yerin Varlık bardağının ben diyebilmenle doldurulan tarafı o kadar büyük ki, boş dediğin tarafı ancak o dolu tarafın, yani benin sayesinde görebiliyorsun. Yoksa, ne boşluğu bilirdin, ne de eksik olduğunu fark ederdin. Hesaplarda hiç yeri olmayan, sıfır kadar bile ciddiye alınmayan bir lüzumsuzluk olurdun. Eksik olurdun. Eksikliğin bile hissedilmezdi. Ben diyemediğine bile itiraz edemezdin. İtiraz etmen gereken bensizlik halini bana anlatamazdın. O soruyu seslendirecek dudakları bile bulamazdın. O cümleyi söze dökecek nefesin bile olmazdı.
 
Hem sonra, ben olarak sen hiçlikten çıkarıldın. Ananın bile yüzüne bakmayacağı, çöpe atılsa kimsenin fark etmeyeceği bir pıhtıdan şimdi toz konduramadığın ben diye bil(in)diğin hale geldin. Sen sana verildin. Ben bana verildim. Hiç hak etmediğimiz halde Hiç hakkını veremeyeceğimiz halde Şimdi, sen, sana verilenle sana verene isyan etmeyi onurlu bir davranış sayar mısın? Sana hiç yoktan verdi diye beni, o beninle seni ben eyleyen Ona kafa tutmayı kendine yakıştırır mısın?
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...
  • 4 ay sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.