Co-Admin Ω Smyrna Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2012 Co-Admin Paylaş Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2012 Geçiş yaşadığımız bu günlerde çokça kullanılan bir cümledir “Halim yok”. Senede iki kez bahar yorgunluğu der geçeriz. Kış ve yaz çıkışlarında bahar uyum dönemidir, beden yoğunluğunun değişimi hissedilir derecede kendini gösterir. Güç kuvvet azlığına işaret edermiş gibi görünse de “yeni”nin gelişidir. “Hal dediğimiz şey yarından sonra mazi olacaktır”, dizesinde Yahya Kemal Beyatlı’nın belirttiği gibi hal, geçici bir durumdur. Hiçbir an, hiçbir hal bir öncekinin tekrarı değildir, öyleymiş gibi gelir. Mistikler, dervişler hal değişimi için, meditasyon, buhur, zikir gibi özel yöntemler kullanır. Beden, akıl ve zihin amaca göre bilinçle değiştirilir. Yaratanla bir olmak, Nirvana’ya ulaşmak için kendilerince yol izlerler. Evrende her şey bir şekilde enerji yayar, bedenimizde alıcı ve verici olarak bu enerjileri duyumsar. Yeryüzünde; enerjinin, elektrik faaliyetlerinin ölçüldüğü frekans aralıkları her yeri kapsar ve bedene nüfuz eder. Bilimsel verilere baktığımızda; iyonosfer katmanının, saniyede yaklaşık 9.5 Hertz'lik frekansa sahip olduğunu ve bedenlerimizin 6.8 ve 9.5 arasında titreştiğini görüyoruz. İskelet ve iç organların uyumu yaklaşık 8 ila 9 Hertz hızındadır ki bu, bedenimizin gezegenle eş zamanlı hareket ettiğini gösterir. Dünya’daki enerji alış verişi, manyetik alan, bedenler ve çevresel (doğa olayları, güneş, ay) faktörler arasındaki frekans bağı nedeniyle saniyenin yetmişte biri kadar hızla gerçekleşir. Gezegenle aynı şekilde frekans değiştirdiğimiz için, genellikle farkında olmadan çevreden etkilenme, çevreyi etkilenme ve davranışlarda değişiklikler yaşıyoruz. Dünya’mızın frekansı hızla artıyor, yakın geçmişte en düşük 7.5 civarındayken şimdilerde 9.5 Hertz. İlk defa fizikçi Winfried Otto Schumann tarafından açıklanan, iyonosfer’deki (küresel elektromanyetik alan) titreşimsel “Schumann Rezonans” alanının frekans aralıklarının yükselmiş olması, Akustik Rezonans Yasası gereği, rezonans alanı içinde yaşayan tüm canlıları etkileyerek, onların beyinsel frekanslarını da yükseltmektedir. İnsan beyni, içinde bulunulan duruma göre belli frekanslarda titreşir. Zihnin; öğrenme, anlama ve idrak için zorlandığında GAMA (30 - 60 Hertz), aktif ve tetikte olduğu zamanlarda BETA (14 – 30 Hertz), derin düşünce ve hayal durumunda ALFA (7 - 13 Hertz), uyuklama, uyku başladığında TETA (3.5 - 7 Hertz), derin uykuda DELTA (0.5 - 3.5Hertz) frekanslarında titreşip, dalga yayarken aynı zamanda toplar. Beyin, bu farklı durumlarda, olayları farklı deneyimler. Etkiler, zihinde, bedende ve çevre üzerinde hissedilir. Rezonansın yükselmesiyle, tüm canlılar uyku halinden uyanarak bilinçli hale gelmekteler. Uyanış; yeni nesillerde DNA değişimleri, genetik mutasyonlar, organik rahatsızlıklar, uyku azlığı ve nedensiz yorgunluklar olarak bedenlerde kendini gösterirken, zihinsel aktivitelerin artması, bilinç yükselmeleri, rüyalarda renklenme, düşüncelerde senkron ve inanç açılımlarıyla ruhsal büyümeyi de beraberinde getirmekte. Onda fazla, bunda az gibi ayrımsal düşünceye yer yok, yükseliş her şeyi kapsıyor. Fark, farkındalık ve değerlendirmede. Bilinmelidir ki her zihin, bilinçli bilinçsiz neyi varsa, iyi kötü, güzel çirkin hepsini yaymakta. Düşünce, enerjiyle yayılmakta. Anda senkron olunabilen ne varsa ortak paylaşımda. Anda senkron için anda hal değişimi gerek. Derin bir nefes, düşünceye açılan bir kanal ve saflık bunun için yeterli. Bireysel değişimini gerçekleştirmeyen, eskiye, eskimişe sımsıkı yapışmış insanoğlunu, artık evren mecbur tutuyor. Vazgeçmediğini, bırakamadığını bırak, istesen de istemesen de rezonansın yükseldi, uyum için harekete geç diyor. Bu ay gökyüzü konumları da bunu destekler nitelikte. Zorlu etkiler devam ediyor. Okyanusların dibine, gökyüzünün tepesine az kaldı. ındigo Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ dennise Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2012 Paylaş Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2012 olaganustu hal guzel tema : ) ) rezonansi yakalamak onemli hakkaten arkadasim o kadar yavas ve sakin konusuyor ki dinlerken ikinci bi is yapilabilir .. ya da o kadar hizli konusan ve israrla uzun cumlelerde direten insanlar var ki onlar da yakalayamiyorlar en guzeli kendini birakabilmek ve saflik zaten temada anlatildigina gore insan kainat ile dengeli yaratilmis ... zorlama ve yapay hareket etmek zaten yaradanin sisteminde bozulucudur .. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.