Ahiret'te kimlere özel muamele var?

[Φ Canraşit]

arkadaşım cezalandırma olayı düşünce fiile geçtiğinde olur dolayısıyla bir insan tek eşliliği düşünebilir ama dayatamaz kimseye dayatma yapamayacağından bu düşünce boştur ve insanların çoğunun insan haklarına aykırı düşüncelere sahip olduğu bir yerde insan hakları uygulanamaz işte bu yüzden insan haklarına uygun düşünmek gerekir mesela demokrasinin ve insan hakların gelişmediği ülkeler böyledir oralarda diktatörlük haksızlıklar olur sizce bu doğrumudur.

Efendim, dayatma yapılabilir mi demişim ? Lütfen doğru okuyun şunu, istirham ederim.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Φ raif bostan]

arkadaşım nediyorsun şimdi insan haklarına aykırı düşünce doğrumudur diyorsun nedir senin söylediğin.hem yazdığımı okudunmu ben eğer insan haklarına aykırı düşünüyorsam ben insanların hakkını çiğneyebilirim demektir yani bir kişi hırsızlığın iyi bişiy olduğunu düşünür ve bunu yapar gelir senin evini soyar yani insanların hakkının yenmemesi ve herkesin mutlu olması için herkes doğruyu düşünecek insan haklarına saygı duyacak zaten insan başkalarının hayatlarını istediği gibi yaşama hakkına saygı duysa problem yaşanmaz.

 

senin söylediğin ben istediğimi düşünürüm insan haklarına aykırıda düşünebilirim söylemek istediğin bu

[Φ Canraşit]

Bir davranışın, evrensel insan hakkı olması için herkesin o davranış konusunda aynı düşünmesi, doğru demesi gerekir.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Φ raif bostan]

arkadaşım sence insanların hayatlarını başkalarına zarar vermeden istediği gibi yaşama hakkı yokmu bu insan hakkının tanımıdır ve sence insan hakkı diye bişiy yokmu.

[Φ Canraşit]

Efendim, insan hakkı olan bir davranışın, yani çoklu ilişki hakkının, bunu isteyen insan için bir hak olması manasında savunmak başka bir şeydir, bunu zorunlu tutmak, yani çoklu ilişkiyi dayatmak, herkesin böyle yapması, yapanları sevmesi gerektiğini söylemek, savunmak başka bir şeydir. Sizin yaptığınız ikincisidir ve yanlıştır.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Misafir demirefe]

Kadın onuru ile oynamayı hobi edinmiş aklıevveller her zaman olmuştur, olacaktır.

 

Sözümona dürüstlük, ahlak temsilcisi olma iddiasındaki en belli başlı din kurucuları bile kadın onuru ile oynamaktan, onları savaş esiri ve cariye olarak kullanmaktan çekinmemişlerdir. Bir savaşta ilk göz dikilen, düşmanın malları ve kadınları olmuştur.

 

Öte dünya inancını bile yetmiş huri fantazisine alet etmekten çekinmeyenlerden başka bir şey beklenmez.

 

"Bak hayatım, bu benim kankam. Biz her şeyi paylaşırız. Neyse benim biraz işlerim var. Hadi size iyi eğlenceler" hayalleri kuran aklıevveller de yine olacaktır. Bu parazit yapan ve parazit yayan tiplerden hiç bir yerde, hiç bir zaman kurtuluş yoktur...

[Φ raif bostan]

Efendim, insan hakkı olan bir davranışın, yani çoklu ilişki hakkının, bunu isteyen insan için bir hak olması manasında savunmak başka bir şeydir, bunu zorunlu tutmak, yani çoklu ilişkiyi dayatmak, herkesin böyle yapması, yapanları sevmesi gerektiğini söylemek, savunmak başka bir şeydir. Sizin yaptığınız ikincisidir ve yanlıştır.

 

 

 

Saygılar sunarım.

dostum sen diyorsun ki ben insan haklarına uygun düşünmek zorunda değilim ama bende sana dişyorumki insan haklarına aykırı düşünmek doğrumu diyorum sen anlaşılan insanların istedikleri gibi yaşama hakkına saygı duymak istemiyorsun.

 

Kadın onuru ile oynamayı hobi edinmiş aklıevveller her zaman olmuştur, olacaktır.

 

Sözümona dürüstlük, ahlak temsilcisi olma iddiasındaki en belli başlı din kurucuları bile kadın onuru ile oynamaktan, onları savaş esiri ve cariye olarak kullanmaktan çekinmemişlerdir. Bir savaşta ilk göz dikilen, düşmanın malları ve kadınları olmuştur.

 

Öte dünya inancını bile yetmiş huri fantazisine alet etmekten çekinmeyenlerden başka bir şey beklenmez.

 

"Bak hayatım, bu benim kankam. Biz her şeyi paylaşırız. Neyse benim biraz işlerim var. Hadi size iyi eğlenceler" hayalleri kuran aklıevveller de yine olacaktır. Bu parazit yapan ve parazit yayan tiplerden hiç bir yerde, hiç bir zaman kurtuluş yoktur...

bu lafın banamı.

[Misafir demirefe]

Tüm bilimsel araştırmalar insan türünün tek eşliliğe eğilimli olduğunu ortaya koymuştur. Yapılan hormon ölçümleri, 12 adet farklı hormonun pik düzeyde harmanı ile oluşan duygulanımın, sadece bir kez bu düzeyi yakaladığını, yani aşkın tek atımlık bir barut olduğunu ortaya koymuştur. O yüzden tek hakkını yanlış hedefe kullanmak, yıkım olmaktadır. Bu doğanın insan türüne yaptığı bir haksızlık olabilir. Ama bilim tüm araştırmalarında bunu ortaya koymuş.

 

Bir daha o 12 hormonun pik düzey kokteylini yakalayamıyorsunuz. Yeniden deneyebiliyorsunuz, ama o düzey olmuyor. Bir iki hormondaki bir parça da olsa eksiklik, o pik düzeyi yakalamanıza izin vermiyor.

 

Bu durum, Romeo ile Jülyet'leri, Leyla ile Mecnun'ları üretiyor. Trajedilere neden oluyor.

[Φ raif bostan]

bu tespit yanlış bir tespit bir insan hayatında bir çok kere aşık olabilir sadece bir kere aşık olma diye bişiy yoktur yalnız şu olabilir bir kadına aşık olduğu duyguları diğer aşık olduğu kadından farklı olabilir yani her kadında farklı duygular edinebilir yani duygu yoğonluğu farklı olabilir.

[Φ Canraşit]

Bir davranışın, evrensel insan hakkı olması için herkesin o davranış konusunda aynı düşünmesi, doğru demesi gerekir.

Efendim, insan hakkı olan bir davranışın, yani çoklu ilişki hakkının, bunu isteyen insan için bir hak olması manasında savunmak başka bir şeydir, bunu zorunlu tutmak, yani çoklu ilişkiyi dayatmak, herkesin böyle yapması, yapanları sevmesi gerektiğini söylemek, savunmak başka bir şeydir. Sizin yaptığınız ikincisidir ve yanlıştır.

Efendim, bu iki ifade çelişmiş. Bu çelişkiyi gidermek için, ilk cümleyi;

 

'' Bir davranışın, evrensel doğru olması için herkesin o davranış konusunda aynı düşünmesi, doğru demesi gerekir''

 

şeklinde değiştirmek gerekir.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Φ Canraşit]

dostum sen diyorsun ki ben insan haklarına uygun düşünmek zorunda değilim ama bende sana dişyorumki insan haklarına aykırı düşünmek doğrumu diyorum sen anlaşılan insanların istedikleri gibi yaşama hakkına saygı duymak istemiyorsun.

Efendim, çoklu ilişki hakkı evrensel doğru değildir ki. Tamam bu bir haktır ama herkesin bu davranışı doğru kabul etmesi gerekmez.

 

Herkes kırmızıyı sevmek zorundadır denilememesi, kırmızıyı sevmenin bir insan hakkı olması gerçeğini değiştiremeyeceği gibi.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Misafir £vrensel]

Efendim, bu iki ifade çelişmiş. Bu çelişkiyi gidermek için, ilk cümleyi;

 

'' Bir davranışın, evrensel doğru olması için herkesin o davranış konusunda aynı düşünmesi, doğru demesi gerekir''

 

şeklinde değiştirmek gerekir.

 

Saygılar sunarım.

 

Bu görüşümüzü gözden geçirelim. Bir davranışın evrensel olabilmesi için, bilimsel doğru olması gerekir. Herkesin bir davranış konusunda aynı düşünmesi, geçmişte, günümüzde ve gelecekte mümkün gözükMEmektedir.

 

Evrensel İnsan hakları bilimseldir. Ama herkes aynı görüşte olmayabilir. "Ben diğerinden imtiyazlıyım" diyen insanlar milyonlarcadır..

 

Efendim, çoklu ilişki hakkı evrensel doğru değildir ki. Tamam bu bir haktır ama herkesin bu davranışı doğru kabul etmesi gerekmez.

 

Çoklu ilişki haksa eğer, evrensel doğrudur. Herkes ilişkisinde özgür olmalıdır. Doğru bulmayanların olması onun doğruluğunu etkilemez. Misalleri yukarda verdiğim örnekteki gibi binlercedir.

[Φ Canraşit]

Bu görüşümüzü gözden geçirelim. Bir davranışın evrensel olabilmesi için, bilimsel doğru olması gerekir. Herkesin bir davranış konusunda aynı düşünmesi, geçmişte, günümüzde ve gelecekte mümkün gözükMEmektedir.

 

Evrensel İnsan hakları bilimseldir. Ama herkes aynı görüşte olmayabilir. "Ben diğerinden imtiyazlıyım" diyen insanlar milyonlarcadır..

 

 

 

Çoklu ilişki haksa eğer, evrensel doğrudur. Herkes ilişkisinde özgür olmalıdır. Doğru bulmayanların olması onun doğruluğunu etkilemez. Misalleri yukarda verdiğim örnekteki gibi binlercedir.

Anlaşılan sayın raif bey sizin de kafanızı karıştırmış. Evet, bir davranışın evrensel olabilmesi için, bilimsel doğru olması gerekir. Bu doğru. Bunun tersi de geçerlidir, yani; bilimsel doğru evrenseldir ama her evrensel doğru bilimsel olmayabilir.

 

Doğru olmak, iyi olmak gibi değerler felsefi yaklaşımların sonucudur. Mesela makyavelistlerce bunların tanımları farklıdır. Evrensel İnsan hakları insanlığın ortak felsefi aşamasını yansıtan doğruları içerir.

 

İnanç ve din özgürlüğü evrensel kabul edilmiş bir haktır ama dine inanmalıdır veya inanmamalıdır, inanca sahip olmalıdır veya olmamalıdır gibi yargılara evrensel mutlak doğrulardır denilebilir mi ? Aynı şekilde çoklu ilişki hakkı evrensel bir insan hakkıdır ama herkes çoklu ilişki içinde olmalıdır veya olmamalıdır denilebilir mi ?

 

Herkes ilişkisinde özgür olmalıdır. Bu bir haktır ve evrensel bir doğrudur fakat herkes çoklu ilişkide bulunmalıdır yargısı evrensel bir doğru değildir.

 

 

 

Saygılar sunarım.

[Φ Dayı]

 

Doğru şu anda ŞİMDİ yaşadıklarınız ve hissettiklerinizdir..gerisi geriden gelenlere hazırladığınız veritabanıdır..databank..

 

Ahır..sonra yani..ne özel muamelesi..bu gün yarını hazırlıyor.. yok ÖTE,si,güzelse bu gün(berisi..)güzeldir ÖZeldir ÖTESİ..:)

[Misafir £vrensel]

Anlaşılan sayın raif bey sizin de kafanızı karıştırmış. Evet, bir davranışın evrensel olabilmesi için, bilimsel doğru olması gerekir. Bu doğru. Bunun tersi de geçerlidir, yani; bilimsel doğru evrenseldir ama her evrensel doğru bilimsel olmayabilir.

 

Kafamın karışıklığı henüz bu konularda değil. Ben "doğru"ları nesnel gerçeklerle örtüştüğünde ancak doğru olarak görürüm.

Yani doğrular, bir nevi, nesnel gerçeklerin gözlemlerini deneylerini dile getiren insan tanımlamasıdır, dilidir diye düşünüyorum. Bu şekildeki benzer tanımlar bilimseldir, evrenseldir. Bilimsel doğru evrenseldir, evrensel doğru bilimseldir. Doğruyu bulmak sadece bilimin işidir. Felsefenin değil. Felsefe düşünme disiplinidir. Felsefe doğruyu da yanlışı da irdeler. Sonuç için yetkili değildir. Yetki alanı bilimdir.

 

Doğru olmak, iyi olmak gibi değerler felsefi yaklaşımların sonucudur. Mesela makyavelistlerce bunların tanımları farklıdır. Evrensel İnsan hakları insanlığın ortak felsefi aşamasını yansıtan doğruları içerir.

 

Evrensel insan hakları felsefi değil, bilimsel aşamalar sonucudur. Nesnelliği olan insanların mutluluğu ve huzuru olgularından türetilmiştir. Kaldı ki göreli mutluluk ve huzur da bilimsel tanımlar/sonuçlardır.

 

İnanç ve din özgürlüğü evrensel kabul edilmiş bir haktır ama dine inanmalıdır veya inanmamalıdır, inanca sahip olmalıdır veya olmamalıdır gibi yargılara evrensel mutlak doğrulardır denilebilir mi ? Aynı şekilde çoklu ilişki hakkı evrensel bir insan hakkıdır ama herkes çoklu ilişki içinde olmalıdır veya olmamalıdır denilebilir mi ?

 

Herkes ilişkisinde özgür olmalıdır. Bu bir haktır ve evrensel bir doğrudur fakat herkes çoklu ilişkide bulunmalıdır yargısı evrensel bir doğru değildir.

 

Katılıyorum ama, insan hakları dayatmalar olarak sunulmuyor ki, açıklama gereği duyuyorsun.

[Φ Canraşit]

Kafamın karışıklığı henüz bu konularda değil. Ben "doğru"ları nesnel gerçeklerle örtüştüğünde ancak doğru olarak görürüm.

Yani doğrular, bir nevi, nesnel gerçeklerin gözlemlerini deneylerini dile getiren insan tanımlamasıdır, dilidir diye düşünüyorum. Bu şekildeki benzer tanımlar bilimseldir, evrenseldir. Bilimsel doğru evrenseldir, evrensel doğru bilimseldir. Doğruyu bulmak sadece bilimin işidir. Felsefenin değil. Felsefe düşünme disiplinidir. Felsefe doğruyu da yanlışı da irdeler. Sonuç için yetkili değildir. Yetki alanı bilimdir.

Demek de felsefi bir görüştür.

 

 

 

Evrensel insan hakları felsefi değil, bilimsel aşamalar sonucudur. Nesnelliği olan insanların mutluluğu ve huzuru olgularından türetilmiştir. Kaldı ki göreli mutluluk ve huzur da bilimsel tanımlar/sonuçlardır.

İnsanlığın düşünsel gelişiminde, medenileşmesinde elbette bilimin payı vardır ancak çağdaş toplumsal vicdanın yalnızca bilim baz alınarak oluştuğu bir yanılgı olur. Bu tür bildiriler, otoriteler tarafından gelinen en son düşünsel aşama gözetilerek kabul edilir. Bilimin sistematik olmadığı, deneyi, nesnelliği baz alan amprizm gibi felsefelerin henüz ortaya çıkmadığı zamanda kabul edilen Magna Karta bildirisi gibi.

 

Bildiri, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonunca Haziran 1948'de hazırlandı. Yapılan kimi değişikliklerin ardından, 10 Aralık 1948'de Genel Kurulun Paris'te yapılan oturumunda kabul edildi. Oturumda, 6 sosyalist ülke çekimser kaldı. Bildiri, bu ülkeler ile Suudi Arabistan ve Güney Afrika Birliği dışında kalan ülkelerin oylarıyla kabul edildi.

 

Kaynak- Vikipedi

 

 

 

Katılıyorum ama, insan hakları dayatmalar olarak sunulmuyor ki, açıklama gereği duyuyorsun.

Sunulmuyor mu ?

 

yahu arkadaşım bu nedemek şimdi benim sevgilimin benden başka birisiyle beraber olma hakkı yoktur anlayışının doğru olduğunumu söylüyorsun.

Hayır efendim, herkesin doğrusunun kendisi için geçerli olduğunu söylüyorum.

 

 

Saygılar sunarım.

[Φ gloria]

Bu tür yazıları okumak midemi bulandırıyor,  sapkınlıktan başka bir şey değil!

 

 

Bunlar Cüppeli Ahmet Hoca'dan:

 

 

 

 

Bunlar da Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın babası imam ve hatip yazar Ali Rıza Demircan'ın yazdığı İSLAMA GÖRE CİNSEL HAYAT kitabından: 

Eymen Yayınları, 1986, sayfa: 342

 

Cennette bekar kişi kalmayacaktır.

Cennetliklerin en alt derecesine günde 72 kadın verilecektir. Tam Mümin ise günde 100 bakire ile cinsi münasebette bulunacaktır. 

Cennetlik erkeğe 100 erkek kuvveti verilecektir. 

Cennete girenler 33 yaşına döndürülecektir.

Cennetlik erkekler Cennete vücutları kılsız, yüzleri sakalsız,  gözleri sürmeli (!) olarak gireceklerdir. 

 

 

Tam mümin, günde 100 bakire!!!! bak bakkkkk... kılsız vücut, sakalsız yüz, sürmeli göz... Bu neyin kafası acaba?

[Φ Canraşit]

Erkek dediğin kıllı olur, dediklerinde çelişki var cüppelinin. Ayrıca, 100-72 = 28 erkeklik güç boşa çıkacak, ona bir çözüm sunmamış.

[Φ gloria]

Erkek dediğin kıllı olur, dediklerinde çelişki var cüppelinin. Ayrıca, 100-72 = 28 erkeklik güç boşa çıkacak, ona bir çözüm sunmamış.

 yok kıl meselesi Cüppeli'nin değil Ali Rıza Demircan'ın... 

[Φ Canraşit]

Haklısın haksızlık etmişim bu konuda cüppeliye.

 

Ama onun da çelişkisi var. 

 

E peki o zaman neden dünyada maksimum 4 kadınla evlenmek var ?  Demek ki erkeklerin gücü cennette bir birim artarak 5 birime çıkıyor.

 

Kadına neden 5 erkek veriliyor da o birini isteyecek ? Demek ki bu dünyada kadınların 5 erkek istediğini söylemek istiyor. 

 

O halde kadınların 5 olan gücü cennette 1 birime düşürülmüş.

 

Bu halde, Kadınların dünyada payına düşen 1/4 erkek, cennette 4 katına ( 4*(1/4)=1 ), dünyada erkeklerin payına düşen maksimum 4 kadın ise cennette maksimum ( 4*4= )16 olması gerekir.

 

Ama erkekler için kadın sayısının ucu açık bırakılmış.

 

Yani mahrumiyet kadınlar için 5-1/4 =19/4'ten 0'a düşürülmüş.

 

Erkekler içinse, 4'den bir birim arttırıldığı 5'e çıkarıldığı halde 5 kadın yerine sonsuz huri verilerek acziyet yaratılmış.

 

Demek ki, cennette kadın erkek eşitsizliği erkekler aleyhine olacakmış.

[Φ gloria]

O kadar uğraşmaya gerek yok, ben hesapladım; bak şimdi, bir kere hesaplar birim üzerinden değil, kaplan gücünden hesaplanır.

Örneğin: 1 Godzilla 10 kaplan gücünde demek... Cennette 1 erkek 5 kaplan gücünde ise eğer, demek ki cennette 1 godzilla 2 erkek o da toplam 10 kaplan demek... 

Sonuç: Cennet tuhaf bir yer! 

 

Bu arada ben bir profil resmi bulmaya çalışırken profilsiz kalmışım buralarda  

[Φ Canraşit]

Hayır efendim 10 kaplan gücü bir fantom eder bi kerem. Fantomun da kadınlarla işi olmadığına göre yok kadın madın cennette hadi toplaşmayın, dağılın bakiiim...

 

Not : Cadı iyiymiş.

[Φ gloria]

Hayır efendim 10 kaplan gücü bir fantom eder bi kerem. Fantomun da kadınlarla işi olmadığına göre yok kadın madın cennette hadi toplaşmayın, dağılın bakiiim...

 

Not : Cadı iyiymiş.

 

10 fantom muydu o yaaaa ufff ben karıştırmışım.. cadıyı ekleyeyim o zaman geçici süreliğine lakin o kadar da cadı değilim, az kalsın o yüzden çok kalmasın 

[Φ Canraşit]

Tabi her şeyin aşırısı zararlıdır, cadılığın da....az cadı iyidir.