Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

YÜKSEKOVADAN ÖĞRETMENİN HAZİN MEKTUBU


kaplan-200

Önerilen İletiler

YAZIYI OKUDUM VE YAYINLIYORUM...

TEK YORUMUM:BU ACILARI BİZE "AÇILIM" ADI ALTINDA... YAŞATANLARA BİN DEFA,BİN DEFA,BİNLERCE DEFA LANET EDİYORUM.....!!!!!!!!!!

-------------------------------------------

BAYAN ÖĞRETMENİN HAZİN MEKTUBU.................

BU MEKTUBU YÜKSEKOVA'DA GÖREV YAPMIŞ, HENÜZ DÖNMÜŞ,BİR BAYAN ÖĞRETMENİMİZ GÖNDERMİŞ. UZUN AMA VİRGÜLÜNE DOKUNMAYA KIYAMADIM. LÜTFEN SABIRLA OKUYUN VE OKUTUN...OKUTUN Kİ, ASLINDA ORADA NELER YAŞANDIĞINI,BİR ÖĞRETMENİN KALBİ VE GÖZÜYLE NASIL GÖRDÜĞÜNÜ ANLAYASINIZ...

“Eğer tayini Doğu'ya çıkan herhangi bir memursanız, karşılaşacağınız Batıdaki hayattan çok farklıdır.Öncelikleriniz değişir, sizle beraber sizi tanıyanların ve ailenizin de ayni şekilde.Anne baba ve yakınlarınızın gözü televizyonda kulağı radyodadır.

Evet, çok zor Doğu'da Batılı olmak..Memur olmak..Polis, asker, doktor hemşire öğretmen ve hatta bunlardan birinin eşi olmak.Ben Yüksekova’da yaptım doğu görevim, sık sık da Van ve Hakkari’ye gittim.Bu yazdıklarım oralarda hayatı paylaştığımız tüm arkadaşlarımın ortak duygularıdır!

Biz daha gelmeden Güneydoğu için,’çok fakirlik var’ denmişti. Oysa Yüksekova’da büyük kentlerde bile zor görülen son model lüks arabalar, cipler vardı.

İlk günlerde en çok dikkatimi çeken, devamlı her tınısını ve nerdeyse sözlerinin tamamını öğreneceğim 'Gerilla şarkıları' dinletildi bize.

Benim için, bir öğretmen olarak, hele hele Ata'nın adını taşıyan bir ilkokul,lise ve üniversite bitirmiş, bir öğretmenseniz.. Ülkenin her yanı eşittir sizin için. 'Her ne olursa olsun, tüm çocukların eşit ve feda edilemez olduğudur''beyninize kazılan. Onların ihtiyacı öğretmense, doktorsa, polisse, askerse hepsi var orada. Yokluk da var; ancak Kayseri'de, Çorum'da, Adana'da Gümüşhane'de, Sivas’ta olduğundan daha fazla değil.

Siz gitmeden bölgeye namınız gider: 'bilmem nereli öğretmen, bilmem kimin karı(!)sı' Size hoş geldin denmez…Batılı meslektaşlarınız selam vermek için, öğretmenler odasında oralı öğretmenlerin olmadığı anları kollarlar.Öğretmenler odasında sessizlik hakimdir..Yorum yapılmaz espri kaldırmaz tuhaf bir gerilim vardır havada. Adını koyamazsınız..

Şaşıp kalacağınız yutkunduğunuz çok anlar yaşarsınız bölgede: Hele halkın içindeyken, içinde eşinizin olduğunu düşündükleri helikopterin düşmesi için ellerini birleştirip gözlerinize baka baka :''Allah'ım inşallah düşer!'' Derler. Ülkemin her yanında öğretmenler çocukları eğittiği için saygı görür. Ama burada bırakın takdir edilmeyi, aşağılanma, hakaret, taciz her şey yaşadık biz...

Sabah erken okula vardığınızda; yakınlarında taş biriktirmiş bekleyen çocuklar görürsünüz.Nedenini sorduğunuzda size mantıklı bir cevap veremeyen, öğrencinizle göz göze geldiğinizi düşünün bir...Çelik gibi sinirleriniz olmalı..

Beşikten gelen bir düşmanlıkla büyütülen, her üniformalıyla korkutulan çocuklar. Dillerini ancak okula başladıklarında zar zor öğrendikleri, kendilerinden çok farklı sandıkları bir milletin memurlarına karşı geliştirilmiş bir duygusal siper vardır. Sadece 2 yılımı bir kız öğrencimi gülümsetmeye harcadım! Benimle gülümsemedikçe ne dediğimi anlama isteği duymayacağını kendimden bildiğim için.

 

Okulda yerli meslektaşlarınız, öğretmenler odasında Batılı öğretmenlerin artmasından rahatsızlık duyar. Daha sonra samimi olmayı ve samimiyetine güven duymayı öğrendiğim oralı bir meslektaşım 'ben gelemem sizlerin de olduğu yerde, ezik kalırım aykırı dururum' demişti çekinerek. Benimle aynı eğitimi almış, çok kaliteli sevdiğim bir öğretmendi kendisi. Bayramlaşmayı neden hep okulda yaptığımızı, birbirimize gidip gelebileceğimizi söylediğimde okulun kantincisi olan bey:' Siz bize gelin hocanım, biz sizin oraya (lojman) girerken çıkarken görülürsek, başımız belaya girer' demişti.

Eylem olacağı zaman tüyo gelir. Okul saatlerinde duyum alınmış ve okulu terk edip hemen kendimi lojmana atmam söylenmişti. Daha ilk ayımdı orada. Müdür beye ilettim,'durmayın eylem hazırlığı varmış' dedi. Eylem olduğunda şunlar olasıdır: Memurlar dairelerde kısılır kalır. Şanslı olanlar öğretmenevi, eş-dost evine, polis noktasına sığınır.

Kendi ülkenizde trajikomik bir durum değil mi? Asla toplanılacak ev, bir uzman çavuş evi olamaz çok tehlikeli ve saldırıya açıktır. İlçede sivil bölgede ev tutmuşlarsa en çok onlar tehdit altındadır. Ev sahipleri bir gün ya ‘evi boşalt ya da...’ deyiverirler. Bekar öğretmenler erkekse şanslıdır. 5-10 demez küçücük bir evde kalırlar.

Bayan arkadaşlardır asıl mağdur olanlardır. Okulunuz taşlanıyorsa ve çıkamadıysanız ya içeride güvenebileceğiniz dostlarınızla olmanız lazım gelir. Ya da Allah'a dua etmekten başka çareniz kalmaz.Kadın öğretmenler oraya onların çocuklarını eğitmeye gitmiştir. Ama Her yerde saygısızlığa, tacize maruz kalırlar. O nedenle toplu gezer topluca ayni evde kalmaya gayret ederler.

Yaşadığım bir olay: Okulun kapısına çıkmamla bir taksiye denk gelerek elimi kaldırdım, adamcağızın gafletinden de yaralanarak bindim. Parayı hemen uzatarak soldan aksi istikamete dönmesini rica ettim. Bir 5 metre gitmemiştik ki, lojmanlara gideceğimi söylememle birlikte beni taksiden zorla indirdi...’BAŞIMI DERDE SOKMA BENİM! Diye de bağırdı.

İlk aylar eşimi de benim gibi öğretmen sanırlarken esnaftan yana sıkıntımız olmadı. Bir iki ay içerisinde kim olduğu öğrenildi. Asker eşiydim, eşimin infaz listesinde adı bile çıktı bir terörist cesedinden. Neyse, o ilk aylar ekmek almayı tercih ettiği fırına Ramazan akşamı girdiğimde, fırıncıdan 'pide kalmadı' cevabını aldığımda şok oldum. Perde arkasındaki dizili pide ve ekmekleri görmüştüm. Gözümün içine bakarak o unutulmaz cevabı suratıma yemiştim: SANA YOK!

Yine Ramazan ayıydı, iftar saatine yakın bir gürültü duyduk.O fırından pidelerini aldıktan sonra evlerine iftar açmaya giden iki uzmanımız havaya uçuruldu. Birini kaybettik. O gün bir daha çöp konteynırlarının yakına park etmek ne kelime yakınından geçmemem.

Bölgede yaşam hepimiz için bildiklerimizden farklıydı. Hiç bir anne benim yaşadıklarımı yaşamak zorunda kalsın istemem. Lojmanların içerisinde korunaklı (yani yoldan geçen bir araçla yapılabilecek bir saldırıda 'menzil dışı' ) sandığımız çocuk bahçesinde Oynayan oğlumu seyrederken; kolundaki bileklikten adını sildirip, kan grubunu yazdırmanın daha faydalı olacağını düşünürken yakalamıştım kendimi.

Bir pazar öğleden sonrası trafikçi bir polis memurunu havaya uçurulmuştu. Camlarımızın zangırtısıyla çocuk parkının isabet aldığını sanarak, apartmandaki annelerin merdivenlerden feryat ederek çocuklarına koşuşlarına şahit olmuştum. Bazen bir patlama olduğunda hele ki dışarıdaysam, eşim benim için, bense içerde bıraktığım oğlum için perişan olurduk sağ haberi alıncaya dek.

Aslında gece çıkan çatışmaları gelen giden helikopterlerin sesinden, eşinizin eve gelmemesinden bir şeylerin ters gittiğini anlarsınız.Telefonlarınız kesiktir. Jammerdan olmasını umarsınız. Frekansların sizinkilerce kesilmiş olmasını dilersiniz.

Operasyonlarda ceplerle birbirimizin eşinden sağlık haberi almaya çalışırken, karşı tarafın da dinlemiyor olmasını dilersiniz. Ki konvoya bir saldırı olmasın. Komutanlar gece karanlığında sessizce dönerler evlerine. Apartmanda ayak seslerini dinlersiniz. Postal sesini eşinizinkiyle uyuşması için beyninizi zorlarsınız. Ve aynı apartmanda başka dairenin kapısında postal görürseniz, içten içe sizinki gelmediği için onları kıskanırsınız.

Aileniz sizi aradığında, metanetli konuşmak zorundasınızdır. Hem onları endişelendirmemek hem de örgütten dinleyen varsa onları mutlu etmemek, bilgi vermemek, hem de akıl sağlığınıza mukayyet olmak içindir bunlar.

Pencerenizden çatışmadan getirilen cenaze ve yaralıları, bunların taşınışını ve bir sigara bile yakmak için durmaksızın koşuştuklarını görürsünüz. Az önce cenazesini indirdiği arkadaşının yerine, gidecek timle beraber elleri titremeden dizleri çözülmeden; ve abartmıyorum bir salise duraksamadan tekrar helikoptere atlayanlara bakarsınız. Sonra hiç bir anormallik yokmuş gibi, oğlunuz o manzaraya şahit olmasın diye uzaklaştırırken pencereden, diğer yandan ailenize akrabalarınıza tesadüfen aramış dahi olsalar olanlar için MIŞ MİŞ gibi yapmanız gerekir.

Ağlamamış gibi, içiniz 1000 parçaya parçalanmamaktaymış gibi, sanki geceleri yataktan sıçramıyormuşsunuz gibi! Geceleri dinlediğimiz çatışma ve helikopter seslerini o kadar kanıksadığımı, bir gece sessizlikte uyanıp 'acaba baskın mı yedik? Nöbetçiler mi uyudu?' diye korktuğumu unutamam..

Karanlığın bu yüzünü hiç bilmezdim. Mesela karartma yapılacağını önceden bilemezsiniz. Önceden çamaşır, bulaşık, ütü, banyo, ev temizliği, ders hazırlığı, sınav kağıdı ne işiniz varsa halletmiş olmanız gerekir, gündüz elektik varken..Her şeyi bitirmiş bile olsanız karanlıkta mumlarınız yeterince ışık vermez. Gece bebeğinize süt hazırlamanız gerekmekteyse yandınız vay halinize!

Dışarı ışık sızmasın diye karartmalarda camlara battaniye astığımızı, belki birkaçınız bilir. Ama ben bunun, saldırıda camlar patladığında kırıklardan korumak için de kullanılan ilkel bir yöntem olduğunu lojmanımız roketlendiğinde öğrendim..

Tv izliyorum, var mısın yok musunun reklam arasında, yolun tam karşısındaki bir evden 3 roket atıldı. Camın önünde, nöbetçi olan eşime çocuğu yeni yatırdığımı söylerken..Daha uykuya dalmakla dalmamak arasındaydı yavrum.(Bu nedenle halen anksiyete tedavisi görüyor). Roketlerden İlkinin havada süzülüşünü görüp 'SEN TOP ATIŞI MI YAPTIRIYORSUN?' demiştim eşime. ilki açığa düştü gürültüyle, eşimin hayır! Dediğini ve askerlere emirler vererek koştuğunu duyuyordum.

Elim kulağımda oğlumun odasına koşup onu yorganla kucakladığım gibi, penceresiz olan tek dört duvarlı yer sayılacak banyoda emniyetini sağlarken, diğerlerinin nasıl bir kavis ve ışıkla hedefe ulaştığına şahit oldum.

Sonra sessizlik..Oyun oynadığımızı söylediğimi hatırlıyorum taşırken oğluma..Sımsıkı sarıldığımı da..Telefon irtibatı kesilmeden ne olursa olsun aileme haber verme alışkanlığı edindim. Sms'le, kısa ve net: BİZ İYİYİZ MERAK ETMEYİN!

O esnada onları korkutmaktan ve kendini yalnız hissetmemek adına yapılan bir alışkanlık. Ben o mesajı attığımda hayattaydım. Çünkü evladını kaybeden bir babanın 'şehit olan oğluyla, en son 1 hafta önce konuştuğunu' söylediğinde, ailemi endişelendirmemekten daha kötüsünün; altyazıyı okuyup da telefonla bize ulaşamamaları olduğunu öğrendim.

Ne o günün sabahı ne de Aktütün ve Gediktepe karakol baskınları... Çukurca, Şemdinli, mayınları gibi tekrar eden bir çok olaydan sonraki sabahlar, idari izinli olmama rağmen, işimi aksatmamaya dikkat ettim. Çocuklarım saydığım küçük Kürt talebelerimi asla ihmal etmedim. METANET..aslında burada daha farklı bir anlam içermekte..

Bize eşi asker polis memur olan herkese, bilhassa o şehit haberlerinin akabinde; işyerimize güler yüzlü inadına neşeli, makyajlı gitmemiz salık verildi. Haklılardı. O kanlı baskınlardan sonra örgütün her zırt pırt yıldönümünde, bebek katilinin Suriye'den çıkışı, yok efendim,yakalanışı gibi…1 Mayıs,nevruz gibi tarihlerde ama özellikle şehit verdiğimiz günün sabahı, başlayarak akşamına kadar lojmanların karşısındaki kolonlardan zorla dinletilen Gerilla(!) türkülerine katlanmak sadece metanet olamaz!

Bir kere çok mecbur kaldım.Her 2-3 ayda bir erzak almak (ve hatta nefes) için Van'a karayoluyla gideceğimizde (emniyetli günse ve konvoy varsa ancak) yazmayı adet edindiğimiz vasiyetimizde belirtmeme rağmen, aileme her ikimize de bir şey olduğu takdirde oğlumuzun kimler tarafından büyütülmesini istediğimizi ve ne olursa olsun üzülmemelerini söyleyiverdim. Babamın sesinin buğulandığını hatırlıyorum.

Bir kaç defa çocuğu aileme emniyette olacağı bir yere bırakıp da dönmeyi de çok düşünmüş ve konuşmuştuk. Arabada kendimizce önlemler alırdık,2,5 yaşındaki oğlum HER NE OLURSA OLSUN durmamamız gerektiğini gerekirse içeri istifra etmesi (süratli giderek o virajları almamız gerektiğinden) ya da tuvalet ihtiyacı duymaması konusunda sıkı sıkı tembihlenirdi.

Camları karartılmış ve dönüş yolunda artık sahte plaka takmak zorunda kalarak, yolculuk yaptığımız aracımızda her ikimiz de silahlı olurduk. Mermi her zaman namluya sürülü ve elimizin altında seyahat ederdik. Her virajın arkasında ne çıkacağını sizi neyin beklediğini bilmeden yol alırken hep bildiğim tüm duaları hatmederdim. Ve ne olursa olsun 2 mermiyi saklayacağıma söz vermiştim; bir şey olursa kaçamayacağıma, oğlumu da kurtaramayacağıma kanaat edersem, kendime ve yavruma sıkılmak üzere saklanacak son iki mermi. Helalleşilerek dönülen izinlerden sonra, tekrar oraya dönmesi en zoruydu. Öğrencilerimi okulumu arkadaşlarımı özlemiş olurdum ama beni bekleyenin tam olarak ne olduğunu asla bilemezdim…

Karlar altında geçmekte olan -20lerde seyreden günlerden birinde artık evde tutulmaktan iyice bunalmış olan oğlumu da aldım. Kantinin önüne kamyonet gelmesini fırsat bilerek dışarı çıktım. Kamyonet demek yeni mal geldi demektir. Oğlunuz için aylardır reklamlarda görülüp imrendiği çikolatayı bulma ümididir..Misafirliğe giderken giyilecek kadın çorabı kalmadığında kamyonet yolu gözlenir. Gıda şöyle böyle tamam da, oyuncak ve ihtiyaçlar hiç bitmez..

O akşam içerideki kalabalığı görünce kenarda beklemenin daha iyi olduğunu düşündüm. Ve aile kantininde bu kadar telaşla neden keklere bisküvilere meşrubatlara saldırırcasına hücum etmekte olan askerlerin, raf filan dinlmediğini aksine yağma edercesine boşalttıklarını izlemiştim. Anlam verememiştim.

Bir ara kasadaki bana seslendi :'hanıma yer açın önce o alsın, buyrun bayan?' sadece neler olduğunu sorabildim, aldığım cevapla afalladım. Göreve gidecek olanlar sırt çantaları çok ağır olmasın diye verilen kumanyayı yolda atıp, bunları yemeyi tercih ediyorlardı. Henüz 19-20 yaşında, lise öğrencilerinden daha güçlü gözükmeyen çelimsiz sıska Mehmetçiğin o telaşının arkasındaki gerçek beni kahretmişti.

Ekmek alarak dışarı çıktığımda ağlıyordum. Oğlumun 'elimi sıkıyorsun anne' sesiyle kendime geldim.Çok gücüme gitmişti,çocuk görünümlü çocuk ruhlu çikolata kapışan gülüşen Mehmetçikler..Baskınların ertesinde sessizlik hakimdir işyerlerinde çarşıda sanki hiç olmamış o canlar gitmemiş gibi.. Delirmeniz işten değildir. Geçmiş olsun var mı sizden zayiat? Densin, hatırınız sorulsun istersiniz. Ancak yalnızken koridorda yakalarlarsa sorabilir arkadaşlarınız: 'Dün eviniz roketlenmiş, nasılsınız var mı yapabileceklerimiz bir şey?' diye.

Eylem günleri okula gelmektense polis taşlamaya giden öğrencilerim de var.O gün öğreneceklerini kaçırdıklarından yakınan da. Ve beni hala arayıp soran, özleyen özlediğim ve bir şekilde birbirimizi sevmeyi öğretebildiğim öğrencilerimi de hatırlıyorum.

Yüksekova’dan ayrılırken, Allah'a emanet ettim oradakileri. Bayrağı da bir diğer öğretmene devrettim. Ama beni sorarsanız, ben eski ben değilim artık.. Sırf bir polisle çıktığı için taranan öğretmen kızı nasıl unuturum? Ben yokken çocuğuma bakması için aradığım, her oralı kızın 'tehdit edildik abla kusura bakma' diye işi bırakmasını? Ancak bir korucunun kız kardeşine tek evladımı emanet edebildiğim günden sonra, o kızın da benim bir kardeşim olduğunu?

Hiç bir normal karne günü öğrencilerime karne veremedim. Milli eğitim tarafından ilçeye baskın yapılma olasılığına karşı, özellikle bayan öğretmenlerin can güvenliğini sağlayamama endişesiyle 'siz seminere katılmayın. Aslında ne kadar erken ayrılsanız o kadar iyi' dendiğini?Devletimin beni korumakla görevli polisinin değil beni, kendini koruyamayacak kadar aciz kaldığını.. Savciların elinin kolunun bağlı çaresizliğini…

Bunları Geride bıraktığımı sananlar var ama…

BIRAKMADIM... BIRAKMADIK.

BİLENDİK AKSİNE.

HABUR’DAKİ PKK AÇILIM KEPAZELİĞİNİN ERTESİ GÜNÜ GÜLÜMSEMEKTE ZORLANDIM, NEFES ALMAKTA DA...

BİR EL BOĞAZIMI SIKIYORDU…

YARGI DEPREMİNİ…

İMRALI'IN TEHDİTLERİNİ HALA DUYMAK SİNİR ASAP BIRAKMADI BENDE..ARTIK YETER YETER YETER..

Hani bir yazısı vardı Yılmaz Özdil'in, o baskının ertesi günü ''biz şimdi öldük'' diyordu.. Aileler memurlar öğretmenler apar topar tahliye edildi …

Güvenlik güçlerinin ve askerin izinleri askıya alındı…

BİZ O TEHDİTLERE BOYUN EĞDİĞİMİZ GÜN ÖLDÜK!

Sadece cenazemizi kaldıracak kimsemiz yok..Ne o öğrenci çocuklarımın yüzlerini ne de o Mehmetçiklerin yüzlerini asla unutamayacağım

Oradayken 1Eylül barış günü kutlamalarına katılmak istemiştim hatta, ben de BARIŞSEVER bir insandım o zaman. (Ama bugün artık değilim çünkü beni ben'den aldılar!)

Ve hala yeni tayin olduğum bir Ege şehrinde bile birçok psikolojik sorun yaşıyorum. Uykumda dinliyorum sessizliği ve sıçrıyorum. Eşim de çocuğum da aynen...

Hala orada görev yapan tüm memur ve güvenlik görevlilerine selam ve sabırlar diyorum.

Burada olmadığımız 3 yılda bile, sahillerdeki ve büyük kentlerdeki en güzel yerleri Kürtler almış.

ŞİMDİ SORMALIYIM: BİR TEK TÜRK, DİYARBAKIR’DA ŞIRNAK’TA, HAKKARİ’ DE BİR BAKKAL DÜKKANI AÇSA KAÇ GÜN YAŞAR, YAŞATILIR? ”

***

Burhan ÖZBEY

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

YAZIYI OKUDUM VE YAYINLIYORUM...

TEK YORUMUM:BU ACILARI BİZE "AÇILIM" ADI ALTINDA... YAŞATANLARA BİN DEFA,BİN DEFA,BİNLERCE DEFA LANET EDİYORUM.....!!!!!!!!!!

,

,

,

ŞİMDİ SORMALIYIM: BİR TEK TÜRK, DİYARBAKIR’DA ŞIRNAK’TA, HAKKARİ’ DE BİR BAKKAL DÜKKANI AÇSA KAÇ GÜN YAŞAR, YAŞATILIR? ”

***

Burhan ÖZBEY

Size reva görüleni kınıyorum.

Ama benim yegenim de Çanakkale köylerinde Kürt olduğu için gece araç vermedikleri için düşük yaptı, kendisi de kan kaybından ölümden döndü.

Bizi bu hale getiren inkarcı, militarist ve Türk-Kürt şövenizmidir. Unutmayın ki o helikopterler onların dağda eli slahlı da olsa kardeşlerini öldürmek üzere havalanıyor, onları da anlayın. Birbirimizi anlamadan bugünleri de arar hale geliriz. Korkum bu...

Tekrar bir Kürt olarak size reva görülen muameleyi kınıyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Size reva görüleni kınıyorum.

Ama benim yegenim de Çanakkale köylerinde Kürt olduğu için gece araç vermedikleri için düşük yaptı, kendisi de kan kaybından ölümden döndü.

Bizi bu hale getiren inkarcı, militarist ve Türk-Kürt şövenizmidir. Unutmayın ki o helikopterler onların dağda eli slahlı da olsa kardeşlerini öldürmek üzere havalanıyor, onları da anlayın. Birbirimizi anlamadan bugünleri de arar hale geliriz. Korkum bu...

Tekrar bir Kürt olarak size reva görülen muameleyi kınıyorum.

Vallahi arkadaş bende doğuluyum kürt arkadaşımla beraber,Ege ve Trakya bölgesinde gitmediğimiz yer kalmadı kimsede bize siz oralısınız,siz kürtsünüz demedi,Fakat askerliğim haricinde ve ayrıyeten 3 yıl hakkaride görev yaptım.

 

Bu yazılanların eksiği var fazlası yok.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Size reva görüleni kınıyorum.

Ama benim yegenim de Çanakkale köylerinde Kürt olduğu için gece araç vermedikleri için düşük yaptı, kendisi de kan kaybından ölümden döndü.

Bizi bu hale getiren inkarcı, militarist ve Türk-Kürt şövenizmidir. Unutmayın ki o helikopterler onların dağda eli slahlı da olsa kardeşlerini öldürmek üzere havalanıyor, onları da anlayın. Birbirimizi anlamadan bugünleri de arar hale geliriz. Korkum bu...

Tekrar bir Kürt olarak size reva görülen muameleyi kınıyorum.

ben bu noktada size yalancı demek istemem ama haberin kaynağında bir sorun olmalı. bu bahsettiğiniz şey mümkün değildir, ama ilk anlatılan hikaye mümkündür!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Beni hic kimse inandiramaz ki Kürt oldugu icin hamile birisinin hastahaneye gitmesi engellensin. Bu cok büyük bir yalandir ve amac aynidir. Amac Türkiye'de Kürtlere karsi ayricalik yapiliyor yalanina taraftar bulmak.Bulduklari taraftarlar ya PKK'lidir,ya da AB'nin sözcüleridir.Vicdani rahat hicbir kisi böyle bir iddiaya inanmaz birde bilmem neresi ile güler.

 

Kürt isyanlarinin nedeni bölücülüktür.Kürtcüler oldu bitti,Türkiye'den bir Kürdistan koparma savasi vermislerdir ve de vermektedirler.Bu savasta onlar icin hersey mübahtir.Masum insanlari öldürüp yanlis propagandalarla sucu baskalarina yüklemek,cocuklari katletmek,köyleri atese vermek ve daha birsürü yöntemle amaclarina ulasmaya calisirlar.PKK ile baslayan bölücü terör 30 yildir devam ediyor,AKP'den kemik kapmak ümidiyle ateskes yaptilar.Bu ateskes ayni zamanda bahara hazirlik amacinida gütmektedir.Yani AKP'ye destek amacli bir ateskes yapip secimlerden sonra yeniden teröre baslamak amacli.

 

AKP'nin ve birtakim gazeteciler ve sözümona aydinin cabalari ile Türkiye bugünkü vahim duruma getirildi.Türkiye'de artik Türkiye'nin bölünmesi tartisilabiliyor ve buna da ILERI DEMOKRASI deniyor.Yarin ülke bölününce ILERI DEMOKRASIDEN SÜPER DEMOKRASIYE gecmis olacagiz.

 

Güneydoguda görev yapan tüm Türk görevlilere minnet borcumuz vardir.Onlar en azindan bu ülkenin her kösesinde görev yapmayi vatana bir hizmet telakki etmektedirler.

 

 

saygilarla

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Vallahi arkadaş bende doğuluyum kürt arkadaşımla beraber,Ege ve Trakya bölgesinde gitmediğimiz yer kalmadı kimsede bize siz oralısınız,siz kürtsünüz demedi,Fakat askerliğim haricinde ve ayrıyeten 3 yıl hakkaride görev yaptım.

 

Bu yazılanların eksiği var fazlası yok.

Bu davranisinizi her tartismada gösteriyorsunuz. Burhan Özbey'in yasadiklarina inanirken Ahmet Ay isimli yorumcunun yigeninin yasadiklarina neden inamiyorsunuz ve derhal ben surada yasadim, burada yasadim ama kimse bana Kürt oldugum icin kötü davranmadi diyerek kesin bir kara vererek arkadasi yalanliyorsunuz. ben de size Burhan Özbey ögretmenin tersini yasayan binlerce Türk ögretmen gösterebilirim, ama benim örnegim asla Burhan Özbey'in yasadiklarini yalanlayamaz.

 

Siz sunu söyleyemiyorsunuz. Burhan Özbey'lerin doguda yasadiklari ve Kürt bir ´vatandasin baska bir bölgede yasadiklari asla kabul edilemez. Bu tür davranislar ülkemizde malesef var, bölge bölge degisiyor, Burhan hoca Kürt bölgesinde, Ahmet Ay arkadasin yigeni Türk bölgesinde, Alevi bir vatandas sünnileri yogun ysadigi bir bölgede, baskalarida baska bölegelerde muhakkak haksizliga ugramislardir, asagilanmislardir,.... Insanlari bu hale getiren sisitem, devlet utansin. Siz bunu söyleyemiyorsunuz. Söylediginiz tek sey size verilen örneklere kisisel cevap vererek bakin mesela benim Kürt arkadaslarim var, Alevi arkadaslarim, komsularim,... var .... ama ben asla kötü bri sey yasamiyorum,..... Böyle saglikli tartisma olmaz. Burhan hocanin mektubu ne kadar dogruysa ve ciddiye aliniyorsa Ahmet Ayy arkadasin verdigi örnekte o kadar doghrudur ve ciddiye alinmalidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Özbeyli'nin anlattiklari dogrudur cünkü o bölgelerde nice gencecik ögretmenlerimiz katledilmistir bunlar yalan degildir gercektir ama Ahmet Ay isimli yazanin hikayesinin sadece bir misilleme amaciyla söylenmiş ve doğru bir haber olmadığını düşünüyorum.Türkiye'de hicbir zaman icin Kürt-Türk -Cerkez-Bosnak ayirimi yapilmamistir.Bu tarz iddialar sadece art niyet tasir.

 

Siyasetle,baska seyleri biribirine karistirarak havayi bulandirmayin.Bu kadar Kürt kökenli vatandas Türkiye'nin her kösesinde yasar calisir ve hayatini sorun yasamadan idame ettirir.Zengini zengindir fakiri fakirdir.Tüccarida vardir hamalida vardir ama hic kimse sen kürtsün diye onlara laf atmaz cünkü onuda kendisi gibi görür herkes.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu davranisinizi her tartismada gösteriyorsunuz. Burhan Özbey'in yasadiklarina inanirken Ahmet Ay isimli yorumcunun yigeninin yasadiklarina neden inamiyorsunuz ve derhal ben surada yasadim, burada yasadim ama kimse bana Kürt oldugum icin kötü davranmadi diyerek kesin bir kara vererek arkadasi yalanliyorsunuz. ben de size Burhan Özbey ögretmenin tersini yasayan binlerce Türk ögretmen gösterebilirim, ama benim örnegim asla Burhan Özbey'in yasadiklarini yalanlayamaz.

 

Siz sunu söyleyemiyorsunuz. Burhan Özbey'lerin doguda yasadiklari ve Kürt bir ´vatandasin baska bir bölgede yasadiklari asla kabul edilemez. Bu tür davranislar ülkemizde malesef var, bölge bölge degisiyor, Burhan hoca Kürt bölgesinde, Ahmet Ay arkadasin yigeni Türk bölgesinde, Alevi bir vatandas sünnileri yogun ysadigi bir bölgede, baskalarida baska bölegelerde muhakkak haksizliga ugramislardir, asagilanmislardir,.... Insanlari bu hale getiren sisitem, devlet utansin. Siz bunu söyleyemiyorsunuz. Söylediginiz tek sey size verilen örneklere kisisel cevap vererek bakin mesela benim Kürt arkadaslarim var, Alevi arkadaslarim, komsularim,... var .... ama ben asla kötü bri sey yasamiyorum,..... Böyle saglikli tartisma olmaz. Burhan hocanin mektubu ne kadar dogruysa ve ciddiye aliniyorsa Ahmet Ayy arkadasin verdigi örnekte o kadar doghrudur ve ciddiye alinmalidir.

 

sayın dominik

 

siz gerçekten ya bu ülkede yaşamıyorsunuz ya da bu ülkede çeşitli noktalardaki yapılardan haberiniz yok. bakın ben çok kesin net ve iddialı söylüyorum: bu salt kürt olduğu için gece araç verilmeyip düşük yapma hikayesi ya da buna benzer en ufak bir olay söz konusu dahi olamaz. bunu iddia eden-ler neden yasal mercilere başvurma yolunu denemiyolar acaba?

batıda bugün mağdur olanlar batılıların ta kendileridir. çeteleşme, çeşitli suç oranlarının yükselmesi, göç edilen yere ayak uyduramayıp da orayı kendine benzetme çabasından kaynaklanan kültürel çatışma ve yozlaşmalardan dolayı asıl mağduriyet yaşayan batılıların ta kendileridir. işte bu biz öyleyiz biz böyleyiz bize şöyle yapıldı, böyle haksızlık edildi vs. gibi söylemlerle kendi kendini gönüllü olarak ötekileştiren kesim tüm bu ayrışmaların temelini atıyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayın dominik

 

siz gerçekten ya bu ülkede yaşamıyorsunuz ya da bu ülkede çeşitli noktalardaki yapılardan haberiniz yok. bakın ben çok kesin net ve iddialı söylüyorum: bu salt kürt olduğu için gece araç verilmeyip düşük yapma hikayesi ya da buna benzer en ufak bir olay söz konusu dahi olamaz. bunu iddia eden-ler neden yasal mercilere başvurma yolunu denemiyolar acaba?

batıda bugün mağdur olanlar batılıların ta kendileridir. çeteleşme, çeşitli suç oranlarının yükselmesi, göç edilen yere ayak uyduramayıp da orayı kendine benzetme çabasından kaynaklanan kültürel çatışma ve yozlaşmalardan dolayı asıl mağduriyet yaşayan batılıların ta kendileridir. işte bu biz öyleyiz biz böyleyiz bize şöyle yapıldı, böyle haksızlık edildi vs. gibi söylemlerle kendi kendini gönüllü olarak ötekileştiren kesim tüm bu ayrışmaların temelini atıyor.

Sayin Rua bu ülkede daha beterleri olurken hamile kadini hastaneye almamak yaninda devede kulak kalir. Alevi diye insanlar canli canli yanarken yasal merciler seretti unuttunuz galiba. Hirant Dink'in öldürülecegi bilindigi halde göz yumuldu,...... saymakla bitiremeyiz. Cok yaniliyorsunuz.Iyi niyetli oldugunuzu cok iyi biliyorum, ama lütfen bu ülkede bazen kimi kime sikayet edeceksinki? Veya sikayet edilmedigini nereden biliyorsunuz?

Bakin iyi niyetli oldugunuzu cok iyi bildigim icin bazi olaylarin ve kiskirtmalarin etkisinde kalarak bunlari yazdiginidan cok eminim.

Ben gencligimde nezarethanede sirf Alevi oldugum icin islamin sartini sordular ve dogru söyleyemedigim icin bir ton dayak yedim polislerden. Kimi kime sikayet edeceksiniz? Gene lise dönemlerimde sag sol olaylarindan dolayi yaralanip hastaneye gittigimizde polisler sadece sag görüslüleri iceri alip bizi disarida birakmislardi. Isterseniz dahada sayabilirim. Veya etrafinizda tanidiginiz insanlara sorun derim. Türkiye gecmiste buna benzer cok olaylar yasadi, simdide yasiyor ileride de yasayacak eger bu düzen böyle giderse. Degisen sadece aktörler. Bir dönemler Solcular ve alevilerdi, simdi Kürt'ler bakalim ileride kimler yasayacak hep beraber görecegiz.

Bu ülkede hepimiz beraber yasiyoruz, ama nedense bazilarimizgözlerimizi kapatiyoruz, kulaklarimizi tikiyoruz, yani anlayacagin dostum bazilarimiz üc maymunu oynuyoruz.

 

ben sadece Burhan hocanin da yasadiklarinin dogru ve Ahmet Ay arkadasin anlattiklarininda dogru olabileceginin altini cizdim ve her ikisinide ciddiye almamiz gerektigini söyledim. Tabiiki karar sizin. Ama unutmayinki hukuk ve insanca yasamak herkesin hakki, yarin sizin basiniza neler gelir bilemeyiz. O zaman hukukun ve insanca yasamanin degerini daha iyi anlarsiniz galiba.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Rua,

 

Önce sizi kutlarim.Bu ülkede Türk olmak kadar zor birsey yoktur.Türk oldugumuz icin bize her türlü yakistirmayi yapmaktadirlar.Bu onlara Osmanli'dan kalan bir mirastir.Türk'ün misafirperverligini,insanligini,herkese olan hos görüsünü,birkac marjinal olayla sinirlayip "BUNLARI UNUTTUNUZ MU"diye sormak bile Türk olmanin ne kadar zor oldugunu ve Türk olanlara karsi nasil bir düsmanlik icinde olundugunu görüyoruz.Ama bu yeni birsey degildir. Türkiye'de hicbir vatandas ayri bir etnik kökenli diye ayirimcilik görmez. Görmemistir.

Düsüncesiz insanlar cikabilir ortaya,acil bir durumda bana ne diyenler olabilir bunlarin hepsi yasanan ve hepimizin basina gelen olaylardir fakat Kürt oldugu icin araba verilmedi demek doğru değildir.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Herkesin bildiği, yüzlerce değil binlerce örneği yaşanan terör gerçeğinin yanında, yok hastaneye almamışlar, yok yan bakmışlar yok çamura yatmışlar gibi kişisel uydurma anlatımların hiç bir değeri olamaz.

 

Terör başta Kürt kökenli vatandaşlarımıza en büyük acıları yaşatmış ve yaşatmaktadır. Birileri de hiç bir şey olmamış, hiç acı yaşanmamış gibi elektronik kelepçe takalım bilmem ne diye terör elebaşılarını kurtarma derdinde.

 

Her vesile ile bu halk deneniyor. İyice uyuştu mu, bölünmmeye, parçalanmaya hazır mı, tepkili mi uyuşuk mu diye test ediliyor. Önce hizbullahla bir uyuşukluk yokladılar. Sırayı pkkya getirmek için az daha uyuşma bekliyorlar.

 

Vahdettin ve Damat Ferit bile durumu görseler "boynuz kulağı geçermiş" derlerdi, eminim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Rua bu ülkede daha beterleri olurken hamile kadini hastaneye almamak yaninda devede kulak kalir. Alevi diye insanlar canli canli yanarken yasal merciler seretti unuttunuz galiba. Hirant Dink'in öldürülecegi bilindigi halde göz yumuldu,...... saymakla bitiremeyiz. Cok yaniliyorsunuz.Iyi niyetli oldugunuzu cok iyi biliyorum, ama lütfen bu ülkede bazen kimi kime sikayet edeceksinki? Veya sikayet edilmedigini nereden biliyorsunuz?

Bakin iyi niyetli oldugunuzu cok iyi bildigim icin bazi olaylarin ve kiskirtmalarin etkisinde kalarak bunlari yazdiginidan cok eminim.

Ben gencligimde nezarethanede sirf Alevi oldugum icin islamin sartini sordular ve dogru söyleyemedigim icin bir ton dayak yedim polislerden. Kimi kime sikayet edeceksiniz? Gene lise dönemlerimde sag sol olaylarindan dolayi yaralanip hastaneye gittigimizde polisler sadece sag görüslüleri iceri alip bizi disarida birakmislardi. Isterseniz dahada sayabilirim. Veya etrafinizda tanidiginiz insanlara sorun derim. Türkiye gecmiste buna benzer cok olaylar yasadi, simdide yasiyor ileride de yasayacak eger bu düzen böyle giderse. Degisen sadece aktörler. Bir dönemler Solcular ve alevilerdi, simdi Kürt'ler bakalim ileride kimler yasayacak hep beraber görecegiz.

Bu ülkede hepimiz beraber yasiyoruz, ama nedense bazilarimizgözlerimizi kapatiyoruz, kulaklarimizi tikiyoruz, yani anlayacagin dostum bazilarimiz üc maymunu oynuyoruz.

 

ben sadece Burhan hocanin da yasadiklarinin dogru ve Ahmet Ay arkadasin anlattiklarininda dogru olabileceginin altini cizdim ve her ikisinide ciddiye almamiz gerektigini söyledim. Tabiiki karar sizin. Ama unutmayinki hukuk ve insanca yasamak herkesin hakki, yarin sizin basiniza neler gelir bilemeyiz. O zaman hukukun ve insanca yasamanin degerini daha iyi anlarsiniz galiba.

 

 

sayın dominik,

ben bir kışkırtmaya gelmiş değilim ve gayet soğuk kanlı sakin bir şekilde bir iddiada bulunuyorum.

öncelikle türkiye'de bazı dönemlerde çeşitli noktalarda üzücü bir takım olaylar yaşanmıştır. bunları kimsenin onaylaması söz konusu olamaz. ama gayet tabi bunlar yaşanmış olaylardır ve bu olayların gerçekliği, yaşanmışlığı toplum genelinde kabul edilir. bunlar bizim tarihi gerçeklerimizdir.

şimdi söz konusu olaya mantık çerçevesinde basitçe bakalım. bir doğum olayı gerçekleşecek.biri sağlık merkezini arıyor ve araç istiyor. her ne hikmetse telefona çıkan ya da bir şekilde iletişim kurulan kişi hastanın kürt kökenliği olduğunu anlıyor ve durumu sağlık örevlilerine bildiriyor. yani oradaki doktor ve ebe-hemşirelere bir doğum olayı var fakat hamile olan kişi kürt diyor.! ve bu yüzden olay yerine ambülans gönderilmiyor. sizce bu iddia imkansız olmanın da dışında komik değil mi sayın dominik :)

bu ülkenin vaziyetini hepimiz biliyoruz. ben neredeyse şehrin göbeği diyebieceğim bir noktada kaza yaptım, parçalanmış arabanın içinden zar zor çıkıp yardıma gelenlerden ambulansı aramalarını rica ettim. hareket edecek durumda değildim ve çok vahim bir vaziyetteydim. ambülans gelmedi. neyse sonunda bir akrabamı aradım ve gelip beni o hastaneye götürdü. şimdi ben burdan "salt türk olduğum için ambulans gönderilmediği" sonucunu mu çıkarmalıyım. böyle bir durumda ortaya geniş bir bakış açısı koyar ve bu ülkede insana verilen değerin düşüklüğünden sağlık hizmetlerinin yetersizliğinden bahsederiz. aklı selim bunu gerektirir. evet bu ülkede ambulans hizmeti hakkıyla yapılmamaktadır. bu doğuda da böyledir batıda da böyledir. bu ülkenin geneli böyledir. işte tam da bu noktada sizin bahsettiğiniz kışkırtıcılık devreye giriyor ve ırka dayalı bir ayrımcı siyaset ortaya konuyor. araç biz kürt olduğumuz için gelmedi!.. allah allah, sağlık görevlilerinin nasıl bir sezgisi varsa artık, hamile olan kişinin kökenini çok önceden seziyor olmalılar :)

 

ayrıca, ben de hukukun ve insanca yaşamanın değerini çok iyi anlamış, öğrenmiş ve bazılarının propagandasına çok uygunsuz düşecek ama bu ülkenin batısında inanılmaz acılara şahit olmuş, bazen bizzat haksızlıklar yaşamış bir batılıyım. hukukun ve insanca yaşamanın değerini bu ülkede sadece doğulular mı biliyor. bu bilgi ve deneyim doğulu yurttaşların tekelinde midir? bu ülkede en çok acıyı ben yaşadım, en çok ben haksızlığa uğradım, en çok da ben hak ararım benden başkasının söz hakkı bile olamaz, konuşsa da dinlemem mantığı ne derece insanlığa, hukuka, demokrasi anlayışına sığar acaba?

 

ben o sizin bahsettiğiniz insanca yaşama biçimini kendi yaşamıma sindirmiş durumdayım zaten. bakın şimdi benim çevremde alevi köyleri var. en yakın çocukluk arkadaşımın alevi olduğunu 2 yıl önce öğrendim; çünkü hiç önemli olmadığı için merak etmemiştim, o da hiç önemli olmadığı için bahsetmemişti. doğudan akın akın geliyorlar. hangisine iş verilmemiş ya da hangisi dışlanmış. artık bunları iddia edenler elini vicdanına koysun. bugün türkiyenin yaşadığı terör olayları avrupa'nın herhangi bir ülkesinde yaşansaydı türkiye nazi almanyasına dönerdi. böyle gerçek dışı, komik iddialarla ırka dayalı ayrımcı ve şiddete sevk eden siyaset yapanları ben aklı selime davet ediyorum.

 

ayrıca bakın iddia sahibi artalarda yok, farkettiniz mi?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayın dominik,

.

.

.

ayrıca bakın iddia sahibi artalarda yok, farkettiniz mi?

Sizinde ifade ettiginiz bir dönemer yasananlari hala inkar edenler oldugu gibi o dönemler dahi söyendiginde bugün yasadigimiz tepkileri görüyorduk. Kimse ayrim yapmaz, elinizi vijdaniniza koyun,.. gibi cümleler ile gecistirilmeye calisiliyordu.

 

Ben ülkemizin gerceklerini göz önünde tutarak aklimizin ucundan dahi gecmeyecek sacmaliklarin bireysel dahi olsa yapilabileceginden bahsediyorum. Lütfen kimseye kefil olmayin. Hrant Dink'in katilini yakalayan polisler katil zanliis ile hatira fotografi cektirebiliyorsa, devletin bakani Sivas katliamininsaniklarinin avukatligini yapiyorsa inaninki aramizda hamile kadina yardim etmeyen ve hatta hastaneya almayan insanlarda olacaktir. Ben Ahmet Ay arkadasin yazdigina kefil degilim ama derhal kötü niyet aramaktada fayda yok diyorum.

Ben Burhan ögretmenin mektubunuda Ahmet Ay arkadasin anlattiklarinida önemsiyorum. Önemsemeyenler kendi vijdanlarini sorgulasinlar. Türkiye her türlü ayiplarin yasandigi bir ülke malesef, hemde bu ayiplari destekleyenlerin syisida az degil. Bir dönemler Susurluk cetesi mensuplari hapsilerden cikarken "vatan sizinle gurur duyuyor" diyenleri unutmayalim. Sivas'ta yananlari alkis tutanlarida unutmayalim,.... Bu saydiklarimin yaninda bir hamile kadinin sirf Kürt oldugu icin red edilmesi cok hafif kalir.

 

Aymet Ay arkadas ortalarda yokmu varmi bilemem. Yalan idiia ediyorsa umarim vijdanen rahatsizlik duyuyordur. Ama ben kendi adima hamile kadinin basina gelenlerden daha beterini yasadim. mesela Corum olaylarinda bir yarali gencin sirf Alevi oldugu icin polis panzerinde sigara basilarak iskence ile öldürüldügünü ve Sosyals sigorta hastanesinde Alevi yaralilarin iceriye alinmadigini Corum olaylarini arastirirsaniz göreceksiniz. Her dönem bazi gruplar haksitliga ugramistir ve bu ayrimciliginda bitmeyecegi cok net gözüküyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türk'üyle, Kürt'üyle, Alevi'siyle, Sünni'siyle bu toğrağın milleti çok acılar çekti, hala da çekiyor.Bu ülkeye kendi insanının yaptığını başka bir millet,devlet açık açık yapmaya cesaret edemezdi, yapamazdı da.Bir devlet kendi milletine nasıl acı çektirir çok güzel gördük yaşadıklarımızla.Bir devlet vatandaşını kendine nasıl düşman eder çok acı yaşadık sayesinde.Kim suçlu gerçekten bilmiyorum.Hepimizin suçu var onu çok iyi biliyorum.Bu yaşadıklarımız karşısında bizde oluşan algı bu topraklara, bu toprağın insanına yani kendimize ne kadar büyük zarar veriyor, bize değil başkasına hizmet ediyor en başta bunun farkında değiliz ve bunun ister istemez parçası olduk, düşmanlaştırıldık, birbirmizden uzaklaştırıldık, aklımızı ipotek altına aldırdık, zihinlerimizi kendi kendimize zarar veren kılıçlara dönüştürdük, bizim yerimize düşünenlerin oyuncağı olduk, onların düşündürtmek istediği gibi düşünmeyi başardık.

 

Yaşanan acıları, yüreğimizde,zihnimizde açılan uçurumları, kanayan yaralarımızı bir çırpıda silmek, hiçbir şey olmamış gibi yeniden başlamak mümkün değil tabi.Mümkün olan bir şey varsa ortak bir yanlışımızın, daha doğrusu ortada gerçekten herkesi acıya boğan bir durumun olduğunun bundan herkesin payına düşeni aldığının farkında olmak.Sadece kendimiz, kendimiz gibi düşünen için değil, karşımızdaki için de.Bu sorunu sadece bir tarafı suçlayarak, sadece kendi acımızı ciddiye alarak sadece kendi mutluluğumuzu düşünerek çözmeyi düşünüyorsak çok yanılırız ve bu yöntem başında özünde çözüm üretecek bir yöntem değildir.

 

AKP ''Demokratik Açılım''la ortaya çıktı ve yine olanlar oldu.İlk defa yaşananları konuşmaya başladık ve herkes eteğindeki taşı döktü, keşke herkes eteğindeki taşı dökseydi BDP eteğindeki taşı dökmekle kalmadı, bunu fırsat bildi kafamıza kafamıza fırlattı.Bu sorunda kendini tek haklı gören, devletin hiçbir yanlışı olduğunu düşünmeyen,çektirdiği acıları görmezlikten gelen aşırı milliyetçi Türklerle, ne dediğini bilmeyen, karşı tarafı acısını anlamamakla, ırkçılıkla suçlayıp, anlayışsızlığın, ırkçılığın alasını ortaya koyan BDP bu sorunda olacaksa bir çözüm, çözümü ortadan kaldıran, baltalayan ne yaptığının farkında olmayan ya da gerçekten çözümsüzlüğe bile bile hizmet eden aktörlerdir.Bu aktörler ki AKP de eline yüzüne bulaştırdı, kontrol edemedi gerçekten insani duygularla, herkesi ayırt etmeden bu ülkede mutlu yaşanması taraftarı olan, bu yönde düşünce geliştiren insanların düşüncelerini dahi törpülemekte, yok etmektedir, nefrete dönüştürmektedir.

 

Nasıl mı çözülür?Çok zor önce insan olmalı herkes, önce insan.En önemli ortak noktamız insan olmamız.Bu noktadan sonra nasıl farkına varırız bilmiyorum.Daha çok acı çekmemiz gerekiyor galiba.Aklı başında insanlardan oluşuyor olsaydık zaten bu noktaya gelmezdi.İnsanımız mı değişti, maalesef ki ne maalesef!Bu kadar akılsızlığın içinde ille de bir yerde durmak gerekiyorsa iyi niyet gördüğüm, iyi olacağına inandığım her adımın yanındayım, yeter ki içinde insan olsun.

 

Bu sorunun çözümü için çok zaman gerekli ama önce durumun farkına varmalıyız, ne yapıyoruz biz, kime hizmet ediyoruz, taraflar olarak birbirimizi anlıyor muyuz, anlamak istiyor muyuz önce buradan başlamalıyız.Felsefi, düşünce temelinde oldu ama yaşadıklarımız da zaten birilerinin düşüncelerinin yansıması...

 

Muhabbetle...

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu davranisinizi her tartismada gösteriyorsunuz. Burhan Özbey'in yasadiklarina inanirken Ahmet Ay isimli yorumcunun yigeninin yasadiklarina neden inamiyorsunuz ve derhal ben surada yasadim, burada yasadim ama kimse bana Kürt oldugum icin kötü davranmadi diyerek kesin bir kara vererek arkadasi yalanliyorsunuz. ben de size Burhan Özbey ögretmenin tersini yasayan binlerce Türk ögretmen gösterebilirim, ama benim örnegim asla Burhan Özbey'in yasadiklarini yalanlayamaz.

 

Siz sunu söyleyemiyorsunuz. Burhan Özbey'lerin doguda yasadiklari ve Kürt bir ´vatandasin baska bir bölgede yasadiklari asla kabul edilemez. Bu tür davranislar ülkemizde malesef var, bölge bölge degisiyor, Burhan hoca Kürt bölgesinde, Ahmet Ay arkadasin yigeni Türk bölgesinde, Alevi bir vatandas sünnileri yogun ysadigi bir bölgede, baskalarida baska bölegelerde muhakkak haksizliga ugramislardir, asagilanmislardir,.... Insanlari bu hale getiren sisitem, devlet utansin. Siz bunu söyleyemiyorsunuz. Söylediginiz tek sey size verilen örneklere kisisel cevap vererek bakin mesela benim Kürt arkadaslarim var, Alevi arkadaslarim, komsularim,... var .... ama ben asla kötü bri sey yasamiyorum,..... Böyle saglikli tartisma olmaz. Burhan hocanin mektubu ne kadar dogruysa ve ciddiye aliniyorsa Ahmet Ayy arkadasin verdigi örnekte o kadar doghrudur ve ciddiye alinmalidir.

''Bu davranisinizi her tartismada gösteriyorsunuz.''

 

Ya arkadşım ben Türkiyede yaşıyorum ve işim gereği türkiyenin bir çok yerinde'de çalıştım 1993-1996 tarihlerinde Tekirdağ-Çorluda İkamet ettim ve işim gereği Edirne,Lırklareli,Tekirdağ ve ilçeler dahil olmak üzere 3 yıl bir fiil trakya bölgesinde çalıştım...

İstiyorsan Adımı soyadımı vereyim Nufus müdürlüğünden öğren!

 

Böyle bir olayın olması söz konusu olamaz,tamamen uydurma yada kendileri o şekilde algılamışlardır.

 

Bu tür insanlarda bu tür kompleksler her zaman olmuştur,Bu durumda o komplekslerden kaynaklanıyor olabilir.

 

Ayrıca yazıyı tam olarak okumuş olsaydınız(yada anlamış olsaydınız)hakkari insanının kötülük yaptığı aksine ,yardım etmek isteyen insanların tehtit aldığını o nedenle yardım edemediklerini yazmış...

 

Yani sorunun terör sorunun olduğunu insanların terörden nasıl korktuğunu anlatmış...

 

Şimdi, yanlışa verilen yanlış cevabınız bunun doğru olduğunu göstermez.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

''Bu davranisinizi her tartismada gösteriyorsunuz.''

 

Ya arkadşım ben Türkiyede yaşıyorum ve işim gereği türkiyenin bir çok yerinde'de çalıştım 1993-1996 tarihlerinde Tekirdağ-Çorluda İkamet ettim ve işim gereği Edirne,Lırklareli,Tekirdağ ve ilçeler dahil olmak üzere 3 yıl bir fiil trakya bölgesinde çalıştım...

İstiyorsan Adımı soyadımı vereyim Nufus müdürlüğünden öğren!

 

Böyle bir olayın olması söz konusu olamaz,tamamen uydurma yada kendileri o şekilde algılamışlardır.

 

Bu tür insanlarda bu tür kompleksler her zaman olmuştur,Bu durumda o komplekslerden kaynaklanıyor olabilir.

 

Ayrıca yazıyı tam olarak okumuş olsaydınız(yada anlamış olsaydınız)hakkari insanının kötülük yaptığı aksine ,yardım etmek isteyen insanların tehtit aldığını o nedenle yardım edemediklerini yazmış...

 

Yani sorunun terör sorunun olduğunu insanların terörden nasıl korktuğunu anlatmış...

 

Şimdi, yanlışa verilen yanlış cevabınız bunun doğru olduğunu göstermez.

Ayni davranisinizimalesef gene göstererek beni hakli cikarttiniz. Sizin kisisel yasadiklariniz tüm ülkeyi baglamaz. Siz yasamamis ve gösrmemis olabilirsiniz, ama yasayanlarion ve görenlerin oldugunuda kabul etmeniz gerekli veya en azindan yasanmis olma ihtimaline karsi gelmemeniz gerekli. Genelde Alevi cocuklarida okullarda den dersi ögretmenlerinden ayrimcilik yasamiyorlar ama yasayanlarin oldugunu ögrendik, tek tük din öretmenlerinin ögrencileri arasinda ayrim yaptigini ögrendik hep beraber. Bu sadece bir örnek. Milyonlarca insan biz böyle bir sey ysamadik diyebilir ve siz de bu milyonlardan sadece bir tanasi olabilirsiniz, ama genel olarak söyleyemezsiniz. Bunu böyle bilin tütfen.

Belkide Alevi ögrencide sizin deyiminizle yanlis algiladi veya yanlis anladi. Ögretmende zaten böyle bir iddiada bulunmustu.

 

Ben Hakkari halki kötülük yapti demedimki beni yanlis okumakla sucluyorsunuz?

 

Ben Hakkari'da yasananlarin olabilecegine ve Ahmet Ay arkadasin akrabasininda yasadiklarinin olabilecegine dikkat cekmek istedim ve sizin yaptiginiz gibi Hakkari'de yasnanlar kesin yanlis ama Ahmet Ay arkadasin akrabasinin yasadigi kesin dogru demiyorum. Siz böyle bir iddiada bulunuyorsunuz, birisi kesin dogru ama digeride kesin yanlis, yalan, yanlis algilama.

Türkiye'de her türlü pisligin yapilabilecegine inaniyorum cünki, her gün akla hayale gelmeyecek terbiyesizlikler yasaniyor. Bunlari tüm Türk vatandaslari (Türk, Kürt, Laz, Cerkez, Arap, Ermeni,....) yasadigi gibi yabanci uyruklu olanlarinda yasadigina eminim. Herkes kendi vijdanini sorgulasin. Benim vijdanin Türkiye'de cogu olaylara kefil olamayacagimi söylüyor ve yasanan olaylardan dolayida rahat degil. Sizin vijdaniniz rahatsa, mutlu olun derim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayni davranisinizimalesef gene göstererek beni hakli cikarttiniz. Sizin kisisel yasadiklariniz tüm ülkeyi baglamaz. Siz yasamamis ve gösrmemis olabilirsiniz, ama yasayanlarion ve görenlerin oldugunuda kabul etmeniz gerekli veya en azindan yasanmis olma ihtimaline karsi gelmemeniz gerekli. Genelde Alevi cocuklarida okullarda den dersi ögretmenlerinden ayrimcilik yasamiyorlar ama yasayanlarin oldugunu ögrendik, tek tük din öretmenlerinin ögrencileri arasinda ayrim yaptigini ögrendik hep beraber. Bu sadece bir örnek. Milyonlarca insan biz böyle bir sey ysamadik diyebilir ve siz de bu milyonlardan sadece bir tanasi olabilirsiniz, ama genel olarak söyleyemezsiniz. Bunu böyle bilin tütfen.

Belkide Alevi ögrencide sizin deyiminizle yanlis algiladi veya yanlis anladi. Ögretmende zaten böyle bir iddiada bulunmustu.

 

Ben Hakkari halki kötülük yapti demedimki beni yanlis okumakla sucluyorsunuz?

 

Milonlarcası benim gibi düşünüyorsaeğer buna ''genel''denir.

 

Genel demek;Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan demektir.Eğer milyonlar benim gibi düşünüyorsa geneli benim gibi düşünüyor demektir.

 

Ahmet Ay arkadşımızın sölediği ise istisnadır'ki bununda doğru olma olasılığı yok denecek kadar azdır....en azından kendi yaşadığımız insanları biliyor grüyoruz.

 

Ayrıce her fırsatta aleviliği ortaya atıp yeni nifak tohumları ekiyorsunuz bununla beraber eskiden öyleydi yok böyleydi bunu yaptılar onu yaptılar deyip eski yaraları kaşıyıp yeniden canlandırmaya çalışıyorsunuz.

 

Sanki yanlız sizlere yanlış yapılmış yalnız bir siz haklıymışsınız gibi.

 

Her fırsatta hoşgörüden,kardeşlikten barıştan sözedersiniz ama hala kan davası güdersiniz kin tohumları ekersiniz...Hayatın kabul gördüğü evrenselliklerden hoş grüden insan haklarından,kardeşlkikten sz ederek bu bu değerlere sığınıp onca güzelleikleri,kardeşliği birliği gremiyorsunuz.

 

Türkiye bu forumda yazdıklarımızdan ibaret değildir sevgili dominik.

Size yanlız yaşadığımız küçük bir il den örnek vereyim.

 

Bugün Ardahanda kürtler,lazlar,azeriler kardeşçe yaşıyorlar,kimsenin kimseyle derdi yok sorunu yok...herkes istediği gibi dilini konuşuyor istediği gibi davranıyor,ayrıca bir ilçemiz alevi ilçesi onlarıda çok seviyoruz onlara da zamanında hatalar yapıldıysada bugün istedikleri gibi ibadetlerini yapıyorlar ben 25 yaiıma kadar o ilçemizin alevi olduğunu bilmiyordum çünkü hiç kimse buna gerek bile duymuyordu...

 

Yani diyeceğim;Sizin gençlik zamanınız değil,her şey bu forumda yadıklarımızdan'da ibaret değil.yıl oldu 2011 ...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mektubun ilk basinda umut ve istek varken sonuna dogru bir nefret icermekte zaten mektubun sonundada Ege sahillerindeki is yerlerini kurtler ele gecirmisler ve acaba bir turk diyarbakirda ve diger dogu illerinde isletme yeri acsa nekadar diye bir soru sormus mektubu yazan, ama sacma bir soru olmus cunku doguda yasayan Sizlerin tabriyle Turk yokmu hepsi kurtmu? yapilan saldirilar askere, polise ogretmenlere yapiliyor, bugun o lojmanlarda kurt kokenli biri kalsa oda saldiriya ugramiyacakmi ugrayacak ozaman neden bolge halki suclanmaktadirki? Bugun etnik kokene bakmaksizin herkes terore kurban vermekte bu dogudada batidada kuzeydede guneydede olmakta yani simdi kurt kokenli birisi irkci oylaylarla karsilasmiyormu turkiyenin baska bir yerinde kalmiyor demeyin kaliyordur, en basitinden bir defasinda bu forumda Birisi bir konu basliginda aynen sunu yazmisti kurt kokenliye evimi kiraya vermem demisti eee peki bu ne ?!.. Turkiyede etnik kokene bakmaksizin herkez boyle olaylara maruz kalmakta cunku ulke terorizmle savasmakta oyuzden kimse kalkipta kurtlere turklerden daha iyi davraniliyor diyemezsiniz ?! kimse kurtleri teyit gecmiyor terorisler kurt kokenlileri oldurmuyorlarmi ???

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu evimi kiraya vermem sözü bana aittir,ha siz bilerek veya sadece örnek amaciyla yazmis olabilirsiniz ama ben sözlerimin hala arkasindayim.Ve yine ayni seyi söylüyorum.

 

Hamile kadina hastaneye gitmesi icin Kürt diye araba vermemekle,benim evimi bir daha Kürt kökenliye vermem demem arasinda ki farki eger siz degerlendiremiyorsaniz benim fazla bir sözüm olmaz.Benim 7 aylik kirami ödemeyen Kürt vatandas bunu bilerek yani kasten yapmistir,firsati degerlendirmistir ben insanlarin kalplerini okuyamiyacagim icin bir daha vermem demisim,ha baskasida ayni isi yapsa onun icinde aynisini söylerim.Bana bir özür bile dilememis olan birisinin benim gözümde ne oldugu önemli degildir,kurunun yaninda yasta yanar.

Hamile kadin olayi biraz farkli bir olay burada insanlik giriyor isin icine ve eger imkan varda bu araba verilmemisse bu tabiiki vermeyen icin utanilacak bir durumdur.Yine ayni seyi söylüyorum Türkiye'nin her kösesinde Kürtler vardir ve hicbir sorun yasamadan hayatlarini sürdürürler ki böyle olmasi gerekir ve dogrudur.VTANDASLAR ARASINDA AYRI GAYRILIK YARATANLAR NE TÜRKLERDIR NE KÜRTLERDIR ONLARI BIRBIRINE DÜSÜRMEYE CALISAN BÖLÜCÜLERDIR.

 

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu evimi kiraya vermem sözü bana aittir,ha siz bilerek veya sadece örnek amaciyla yazmis olabilirsiniz ama ben sözlerimin hala arkasindayim.Ve yine ayni seyi söylüyorum.

 

Hamile kadina hastaneye gitmesi icin Kürt diye araba vermemekle,benim evimi bir daha Kürt kökenliye vermem demem arasinda ki farki eger siz degerlendiremiyorsaniz benim fazla bir sözüm olmaz.Benim 7 aylik kirami ödemeyen Kürt vatandas bunu bilerek yani kasten yapmistir,firsati degerlendirmistir ben insanlarin kalplerini okuyamiyacagim icin bir daha vermem demisim,ha baskasida ayni isi yapsa onun icinde aynisini söylerim.Bana bir özür bile dilememis olan birisinin benim gözümde ne oldugu önemli degildir,kurunun yaninda yasta yanar.

Kiranizi vermeyen birileriné tekrar kiralik icin ev vermemeniz kadar dogal bir davranis yoktur. Ama kiranizi vermeyen Kürt kökenli diye diger Kürt'leri de aynen kiraciniz gibi dgerlendirip genel olarak Kürt'lere kiraya evimi vermem dediginiz icin yaptiginiz resmen irkciliktir. Kiraciniz Türk kökenli olsaydi ve ayni davranisi yasaydiniz "Türk'lere evimi kiraya vermiyorum" demiyecektiniz. Ayni davranisi mesela ben Almanya'da yasiyorum. Yabanci birisinin yaptigini gemnlestirirler ama Alman yaptigi zamanda bireysel bakarlar. Almanlarinkisi irkcilik oluyor ama biz yaparsak olmuyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Milonlarcası benim gibi düşünüyorsaeğer buna ''genel''denir.

.

.

.

Yani diyeceğim;Sizin gençlik zamanınız değil,her şey bu forumda yadıklarımızdan'da ibaret değil.yıl oldu 2011 ...

Sizin gibi düsünen milyonlarca insan varken gene düsünmeyen milyonlarca insan var. Simdi her ikis icindemi "genel" diyecegiz? Kendi yasadiklarinizi genellestirmekten vazgecmelisiniz. Ve kendi yasadiginiz veya duydugunuz olaylara ne kadar deger veriyorsaniz baskalarininkinede ayni derecede deger verdiginiz zaman niyetinizin iyi oldugu ortaya cikar.

Yorumumda ben israrla üzerine basarak yazdim ve dedimki Türkiye'de tüm Türk vatandaslari ve yabanci vatandaslarin kabul edilmeyecek olaylarla karsi karsiya geldiklerine inaniyorum. Alevi'lerden örnek veriyorum dogru, verdigim örnekler yalansa o zaman karsi gelin. Diger arkadaslarda baskalarinin yasadiklarindan örnekler verebilirler ve bundanda kocunmaya gerek yok. Sizin anlattiginiz gibi bireyler, belirli toplumlar öyle rahat yasayamiyor Türkyie'de. ama sizin bunlari görmek istemediginizde benim icin bilinen bir durus. Ben cevaplarimi size degil okuyuculara yaziyorum. Okuyucular karar verecek, ne siz ne ben ne de baska bir yorumcu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mektubun ilk basinda umut ve istek varken sonuna dogru bir nefret icermekte zaten mektubun sonundada Ege sahillerindeki is yerlerini kurtler ele gecirmisler ve acaba bir turk diyarbakirda ve diger dogu illerinde isletme yeri acsa nekadar diye bir soru sormus mektubu yazan, ama sacma bir soru olmus cunku doguda yasayan Sizlerin tabriyle Turk yokmu hepsi kurtmu? yapilan saldirilar askere, polise ogretmenlere yapiliyor, bugun o lojmanlarda kurt kokenli biri kalsa oda saldiriya ugramiyacakmi ugrayacak ozaman neden bolge halki suclanmaktadirki? Bugun etnik kokene bakmaksizin herkes terore kurban vermekte bu dogudada batidada kuzeydede guneydede olmakta yani simdi kurt kokenli birisi irkci oylaylarla karsilasmiyormu turkiyenin baska bir yerinde kalmiyor demeyin kaliyordur, en basitinden bir defasinda bu forumda Birisi bir konu basliginda aynen sunu yazmisti kurt kokenliye evimi kiraya vermem demisti eee peki bu ne ?!.. Turkiyede etnik kokene bakmaksizin herkez boyle olaylara maruz kalmakta cunku ulke terorizmle savasmakta oyuzden kimse kalkipta kurtlere turklerden daha iyi davraniliyor diyemezsiniz ?! kimse kurtleri teyit gecmiyor terorisler kurt kokenlileri oldurmuyorlarmi ???

"Hic bir Türk asla bir Kürt'ten alis veris yapmaz" diye pankart asanlar varken, internet siteleri varken, kitap yazan varken, siyasi parti kuran varken,.... baska ne soylenebilir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 yıl sonra...

YAZIYI OKUDUM VE YAYINLIYORUM...

TEK YORUMUM:BU ACILARI BİZE "AÇILIM" ADI ALTINDA... YAŞATANLARA BİN DEFA,BİN DEFA,BİNLERCE DEFA LANET EDİYORUM.....!!!!!!!!!!

.

.

.

ŞİMDİ SORMALIYIM: BİR TEK TÜRK, DİYARBAKIR’DA ŞIRNAK’TA, HAKKARİ’ DE BİR BAKKAL DÜKKANI AÇSA KAÇ GÜN YAŞAR, YAŞATILIR? ”

***

Burhan ÖZBEY

hocam burası sizin gördügünüz gibi degil daha kötü sizin bulundugunuz yerler en güvenli yerler bizim evimizin önünde her gün olay oluyor beni poliseri severdim ama o zaman 8 yaşındaydım şimdi büyüdüm ve gerçekleri ogrendim keşke sizin dediginiz gibi olsaydı her olayda evine biber gazı giren siz degilsiniz biziz gewer(yüksekova) halkı hocamm...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

12 yil AKP iktidari döneminde sistematik olarak düsmanlik yaratildi.Türk'ü Kürt'e düsman edecek siyaset izlendi.Acilim adi altinda ülke topraklari bölünmeye dogru parsellendi.Yani SEVR yeniden masaya konuldu.SEVR'in masaya konulmasi ile LOZAN resmen hem de AKP eliyle itilip hükümsüzlestirildi.

 

TSK icindeki milliyetci unsurlar degisik bahane ve sahte belgelerle elimine edilerek AKP yani SEVR yanlisi bir TSK olusturuldu.Bugün kü Necdet Özel'in Genelkurmay Baskanligini yaptigi TSK SEVR yanlisi yani AKP'cidir.Türk Milleti'nin ordusu böyle bir ihanet icine düsürülmedi bugüne kadar, cünkü TSK Atatürk'ün yolunda,Türkiye'yi ic ve dis düsmanlardan koruma görevini üstlenmis bir güctü.Kurulan Kumpaslar sonunda TSK'dan ülkeyi koruma görevi alinip AKP'nin izinde giden Emniyet Güclerine ve öteden beri milliyetci cizgiden uzaklasmis olan jandarmaya teslim edildi.

 

Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda sarkisini basbakanla birlikte okuyanlar bugün TOMAlarla,Biber Gazlariyla,Plastik mermilerle Türk insanina zulmetmektedirler.Cünkü onlara verilen egitim kin ve nefret egitimiydi,ayni egitim Imam Hatip ögrencilerinede verilmektedir.Kindarligi imanin bir sarti olarak kabul edenlerden ihanet beklenir.

 

Türkiye "Yeni Türkiye"slogani arkasinda bölünmüstür ve bu bölünmenin resmilesmesi icin calismalar devam etmekte yani sartlar olgunlastirilmaktadir.Destan yazan polisin yaptigi zulmün arkasinda AKP iktidarinin devrilmemesi cabasi hakimdir.Cünkü AKP iktidarinin devrildigi an Türkiye LOZAN'ina yeniden kavusacaktir.Polis zulmü LOZAN'in tekrar geri gelmesini önlemeye odaklidir.Korkulari budur.Maalesef halkin malum bir kesimi hala bu ihanet sebekesinin pesinden gitmektedir.

 

Dün Lice'de oynanan tiyatroyu sanirim herkes görmüstür Televizyonlarda.Asker tepenin altinda tepenin üzerinde köceklik yapan teröristlere biber gazi bombasi veya ses bombasi atiyor teröristler ise askerlere gercek kursunla ates ediyorlar.Helikopter ise sözümona yarali askerleri tasimak icin kullaniliyor halbuki bir manga asker helikopterle o tepeye gitse o köcekleri etkisiz hale getirecek ancak asker talimat almis,asla gercek mermiyle ates etmek teröristlere zarar vermek yasaktir diye.Bugün Besir Atalay bunu acikca itiraf etti.Biz talimat verdik emniyet güclerine diyerek Türkiyenin nasil bir ihanete kurban edildigini itiraf etti.Bunun adina "CÖZÜM SÜRECI ZARAR GÖRMESIN"diyorlar Türkcesi ihanet süreci zarar görmesindir.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.