Hz. İbrahim, Oğlu Hz. İsmail’i Kurban Etmeseydi

[Φ sur]

Hz. İbrahim, Oğlu Hz. İsmail’i Kurban Etmeseydi

 

Kuran’ı Kerim de kurban ile alakalı en bilinen kıssa Saffat suresindeki Hz. İbrahim A.S nin kıssasıdır. Bu kıssa üzerinden yola çıkarak Kurban’ın mana ve mahiyeti ile alakalı hafsamız yettiğince kendimize göre bazı değerlendirmelerde bulunacağız. Öncelikle diyanet’in sitesinden direk olarak alınan Kuran’ı Kerim meali ile kıssa aşağıdadır;

Sâffât

100. “Ey Rabbim! Bana salihlerden olacak bir çocuk bağışla.”

 

101. Biz de ona uysal bir oğul müjdeledik.

 

102. Çocuk kendisiyle birlikte koşup yürüyecek yaşa gelince İbrahim ona, “Yavrum, ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm. Düşün bakalım, ne dersin?” dedi. O da, “Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşaallah beni sabredenlerden bulacaksın” dedi.

103,104. Nihayet her ikisi de (Allah’ın emrine) boyun eğip, İbrahim de onu (boğazlamak için) yüz üstü yere yatırınca ona, şöyle seslendik: “Ey İbrahim!”

 

105. “Gördüğün rüyanın hükmünü yerine getirdin. Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız.”

 

106. “Şüphesiz bu apaçık bir imtihandır.”

 

107. Biz, (İbrahim’e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail’i) kurtardık.

 

108. Sonradan gelenler arasında ona güzel bir ad bıraktık.

 

109. İbrahim’e selam olsun.

 

110. İyilik yapanları işte böyle mükafatlandırırız.

 

111. Çünkü o mü’min kullarımızdandı.

 

112. Biz onu salihlerden bir peygamber olarak İshak ile de müjdeledik.

 

113. Onu da İshak’ı da uğurlu kıldık. Her ikisinin nesillerinden iyilik yapanlar da vardı, kendine apaçık zulmedenler de.

 

Hz. İbrahim Allah’ın lütfu ile evladını kurban etmemiştir, peki ya kurban etseydi?

Bu gün bizde evlatlarımızı kurban edip etlerini kolu komşuya mı dağıtacaktık?

Yoksa bu din mantıksız gelip dinimizimi değiştirmeye kalkacaktık?

Yukardaki gibi kaç tane soru türetebilirim bilmiyorum, ama çok fazla olacağı noktasında şüphem yok. Aslında bu soruları sormamızın bile bizim önümüze ışık tutması gerekli. Kurban’ın manasını düşünürken sadece karnı aç olan insan kardeşlerimize et dağıtmak, onların karnını doyurmak ve bu gibi benzeri dünyevi pozitif unsurlar dışında etki düşünemiyorsak ayıp ediyoruz.

Yukardaki soruların ilkinde Hz. İbrahim’in evladını kurban etmediğini söyledik. Aslında kurban etmiştir. Bizim değerlendirmemize göre kurban edilen dünya bağlılığıdır.

Hz. İbrahim uzun dualar sonrasında ileri yaşlarda çocuk sahibi olmuştur. Ayrıca evlatlarını çok seviyor, ve çok bağlıydı. Ancak dünya çok pis bir yerdi ve dünya ile alakalı herhangibir bağlantı ahiretimizi çok yaralıyor, ahdadiyete ters geliyor ve çokluk ortaya çıkartıyordu. Oysaki Allahın varlığından gerisi aslında yoktu ve bu gerçekten Hz. İbrahim içinde büyük bir sıkıntıydı.

Hz. İbrahim’e rüyasında evladını kurban etmesi gerektiği bildirilmişti (aslında bazı yorumlar getirilebilir ancak Kuran mütehassısı olmadığımız için pek vazife edinmedik.) çünkü dünyada en bağlı olduğu şey evladıydı. Bu bağıda kopardığı anda artık dünya sadece bir araç olacaktı. Allah indinde mümin kullardan olduğunu ve Allahın selamına layık olduğunu birdaha tescil edilmişti (Allah’ın selamı üzerine olsun).

Indimizde kurban’ın asıl mahiyeti dünya bağının minimize edilmesi, ahdadiyet bilincinin içimizde oluşmasına katkı sağlması, diğer taraftan Allah’ın adalet tecellisinin anlaşılması noktasında bize büyük fayda sağlaması. Başka bir sürü faydası elbet vardır, bize yansıyanlar böyle, fakir fukaranın karnının doyrulması ise faydaları nazarında çok küçük kalır, dünyevi faydalar zahirde karşımıza çıkan ekstra, tabiri caiz ise bonus olan faydaları.

Kurban, Allah indinde bir insanın ne kadar hiç olduğunu da gözler önüne apaçık serer. Kurban keserken hissettiklerim gerçekten çok ağır. Bir örnek ile anlatalım : Boynuzundan, ipinden çekilerek 5-6 kişi tarafından zorla kurban edileceği yere getirilen hayvan, varsa yakında bir ağaca bağlanır. Ondan once kesilecek olan hayvanlar varsa mümkünse direk hayvanın gözü önünde değilde, az kenarında bir yerde 3-4 kişi tarafından yatırılır ve üzerine basılır. Üzerine basanlardan birisi bizizdir. Hayvanın kafasına yakın bir yerden yardımcı oluyorsak, hayvanın gözündeki yalvarır bakışları görürüz, o anda “bırak kardeş ne yapıyoruz biz ya” diyesi gelir insanın, tabi merhametimiz var, eğer bu durumu yadırgamaz isek bize yazık. Ancak işte o anda Allah’ın adaleti gelir aklımıza, adalet bumu deriz? Güçsüz bir varlığı güçlülüerin ezmesi. Hayır insanın kafasındaki adalet bu olamaz, ve değildirde. Orda durup bunun bizim değil Allah’ın adaleti olduğunu anlamamız gerekiyor, kadere bırakıp teslim olmak gerekiyor. Bizim içimizde de cehenneme gidecek insanların zebanilere yem olacağını, kaçamayacaklarını düşünmemiz gerekiyor.İyi, kötü, adalet, çirkin, pis gibi dünyevi algılarımızın sadece insan indinde olduğunu bunların hepsinin Allah indinde bir, ve bizim algılayabilmemizin, zahirde mümkün olmadığını idrak etmemiz gerekiyor.

İnce bir konu üzerine daha sayfalarca yazılabilir, sohbet ortamında saatlerce konuşulabilir. Bizim idrakımıza göre kısa özet böyle, vakit ayırdığınız için teşekkürler 

[Φ ftoyd]

Kurban için İbrahim in öldürmeye kalktığı oğul İsmail değil İshak tır.

 

100. “Ey Rabbim! Bana salihlerden olacak bir çocuk bağışla.”

 

diye dua eden İbrahim önce oğulla müjdelenmiş,kurban olayından sonra İshak ın salihlerden bir peygamber olduğu müjdesi verilmiş.Diğer Kitapları okuyan herkes bunu anlar ama müslümanların İncille ve Tevratla falan alakası olmayınca aralarında çelişki yaratmaktan geri durmayışlarının önüne geçilemiyor şüphesiz.

[Φ Suheyla]

Muhammed İbrahim'le ilgili masali Tevrat'tan almış ve bir kac değişikliklerle Kuran'a sokmuştur. Tevrat'a göre, İbrahim Yahudi ırkının babası olarak kabul olmasina ragmen, Muhammed terreddutsuz Ibrahim Musluman etmistir. Bunun gibi ve diger komikliklerin sorularina sessiz kalmak 1400 yildir sessiz kalmak bir adet olmustur. Haydi bu adeti devam edelim ve baska bir sorular soralim bu öykü hakkinda.

 

1. Ibrahim nasil olurda yalniz kendi düşünü kanıt saymış ve oglunu kesmeye karar vermis? Siz boyle bir düş gorunce sevdiklerini kesermisiniz?

2. Ibrahim niye sormuyor kendisine, yahu bu nebicim bir Allah verdigi armagan icin benim oglumu kesmemi istiyor? Siz boyle davranan bir insanla arkadaslik kurarmisiniz?

3. Ibrahim niye sormuyorki kendine bu ne bicim bir Allah be denemek icin bunu yapiyor? Yani bu Allah bu deneme ile ne ogrenmek istiyor? Bilmedikleri seyler mi var?

 

 

Soru sormak icin dusunce ozgurlugu gerekir. Mesela, niye sormuyorsunuz kendinize Ibrahim Yahudiler tarafindan peygamberleri olarak bilinen Ibrahim nasil olurda Musluman olmus Kuranda?

 

Bunlar masaldir. Herkes bu hikayaleri alip kendi toplumlarina mal ederler.

[Φ ftoyd]

Muhammed İbrahim'le ilgili masali Tevrat'tan almış ve bir kac değişikliklerle Kuran'a sokmuştur. Tevrat'a göre, İbrahim Yahudi ırkının babası olarak kabul olmasina ragmen, Muhammed terreddutsuz Ibrahim Musluman etmistir. Bunun gibi ve diger komikliklerin sorularina sessiz kalmak 1400 yildir sessiz kalmak bir adet olmustur. Haydi bu adeti devam edelim ve baska bir sorular soralim bu öykü hakkinda.

 

1. Ibrahim nasil olurda yalniz kendi düşünü kanıt saymış ve oglunu kesmeye karar vermis? Siz boyle bir düş gorunce sevdiklerini kesermisiniz?

2. Ibrahim niye sormuyor kendisine, yahu bu nebicim bir Allah verdigi armagan icin benim oglumu kesmemi istiyor? Siz boyle davranan bir insanla arkadaslik kurarmisiniz?

3. Ibrahim niye sormuyorki kendine bu ne bicim bir Allah be denemek icin bunu yapiyor? Yani bu Allah bu deneme ile ne ogrenmek istiyor? Bilmedikleri seyler mi var?

 

 

Soru sormak icin dusunce ozgurlugu gerekir. Mesela, niye sormuyorsunuz kendinize Ibrahim Yahudiler tarafindan peygamberleri olarak bilinen Ibrahim nasil olurda Musluman olmus Kuranda?

 

Bunlar masaldir. Herkes bu hikayaleri alip kendi toplumlarina mal ederler.

Bu soruların cevaplarını hristiyanlar çok güzel vermektedir.Müslümanlığa gelince yahudilik, hristiyanlık, müslümanlık birer din adı değildir.Kitap ehlinin bağlı olduğu Kitaplara göre isimleridir ki Kuranda havarilerden de bahsederken onların müslümanız deyişi dikkat çeker.Yani İncil imanlısıdırlar yani Kitap ehlindendirler.İbrahimin dininin İslam oluşu ise onun herşeye bakıp en sonunda gerçek Tanrıyı bulması ile anlatılır ki herşeyi yaratan tek bir Tanrı inancının genel adı İslamdır ve buna bütün Kitap ehlinin dini dahildir.Kısacası bir hristiyanda bir müslüman ya da bir yahudi kadar İslamda olabilir.

[Misafir demirefe]

Kuran'da kurban edilecek oğulun İsmail mi İshak mı olduğunun belirtilmekten kaçınılması ilginç doğrusu. Derin devlet sırrı gibi bunu belirtmekten niye kaçınılabilir ki?

 

Bence İshak Yahudilere yakın, İsmail ise Araplara. İşin içine kavmiyetçilik girmiş gibi görünüyor...

[Φ Suheyla]

Kuran'da kurban edilecek oğulun İsmail mi İshak mı olduğunun belirtilmekten kaçınılması ilginç doğrusu. Derin devlet sırrı gibi bunu belirtmekten niye kaçınılabilir ki?

 

Bence İshak Yahudilere yakın, İsmail ise Araplara. İşin içine kavmiyetçilik girmiş gibi görünüyor...

kavmiyetçilik muhakkak. Bu ethnocentric olmaktan gelir. Bunu Dunyanin her yerinde goruruz.

 

Bizim Iranli komsularimiz bana "Molla Nasreddin" hikayelerini anlattilar. Bu insanlar Iran dogmus buyumusler ve onlar "Molla Nasreddin"in Iranli olarak tanimislar. Nasreddin Hojanin Turbesinin Turkiyede oldugundan hic haberleri yokmus. Ben onlarla bu Hoja hakkindaki Turk kitaplarini gosterince cok sasirdilar. Iste bu sekilde kulturel olarak buyuyorlar.

 

2007 de, Ingiltere Salman Rüşdi'ye Şövalye unvani verdi. Buna cevap olarak, 2007 de, Pakistanli Islam alimleri Osama Bin Ladine "Allahin Kilici" unvanini verdiler.

 

Bir cok folklordeki hikayeler de Dunyanin bir cok kulturlerinde aynisi vardir. Yalniz isimler degismistir.

[Φ Dayı]

 

 

Hz.İbrahim oğlunu kurban edecek fakat duuuuurrrr diyorlar..nedenini araştırdım..ne oğlunu kesmek yada boğazlamak, nede başka bi tırırvırı..

 

Sizde araştırın..sözlük anlamı olarak KURBAN yakın olmak demek,hemde öyle bir yakınlık,ki;ben yokum sen varsın, ben sen oldum, manasını ifade edecek bir kavram..

 

Yakın olması gereken Hz.İbrahim..oğlu neden devreye giriyorki..

 

Gökteki tanrıya ev yapıp ''O''nu dünya dediğimiz gezgene indiren kim..her gün her hafta her ay değilde yılda bir defa birkaç gün Tanrısını ziyaret etmeyi gerçekleştiren kim..kim olacak, Allah dostu (HALİL) Hz.Halilibrahim..

 

Abraham kim..

 

Yakın olmak derken neye kime yakın olmak..bu soruya NESNEL,SOMUT elle tutulur gözle görülebilir bir cevap ancak şu iki şekilde olabilir..(tabii bizce.. )(Allaha yakın olmak kurban olmak nasıl olacak.. )

 

Birincisi,karşısında duran bir İnsana yakınlık,Hz.İbrahime öğüt verip,güzel tavsiyelerde bulunan kişi her kim ise ''O''na duyulan yakınlık..ikincisi ise Hz.İbrahimin KENDİSİ.. (kişinin kendini bilip kendine yakın olması..)

 

Her iki yakınlıkta(kurbanlık,kurban olmak..)İNSAN,a gerisi palavraaa..

 

Koyundan sığırdan deveden kurban olmaz..kurban olacak olan İNSAN..ya kendisiyle barışıp kendisine yakın(kurban..) olacak,yada kendisini kendisine gösteren AYNASINA,güzel tavsiyelerini tutarak hayatını güzelleştiren kişiye yakın(kurban)olacak..

 

Not:Torunum fırsat verse yazacağım her gün..fakat ne çare.. :D

[Misafir demirefe]

ethnocentric

 

Anahtar sözcük. Budur...

 

Şimdi Önceki kitaplarda İbrahim'in kurban etmeye kalkıştığı oğlu İshak diye geçiyor. Ama İshak bu mertliği göstermişse, bundan Yahudilere pay çıkacak. İshak - Yakup - Yusuf diye geliyor silsile çünkü ve Yusuf Yahudilerin Araplardan ayrı bir kavim olmalarının temelinde yatan Mısır serüvenini başlatan efsanevi peygamberleri. Anayurda geri döndürüp yarımadada bitmeyecek bir Arap - İsrail savaşını başlatan da Musa... İkisi anahtar yani.

 

Kurban İshak olursa Arap karizması çizilecek. İsmail ise Arapların efsanevi atası. İşte bebekken susuz kaldı, anası Hacer ayağını çaresizlik içinde yere vurdu, zemzem fışkırdı, Mekke oluştu filan.

 

Ama durduk yerde onca önceki veriyi ihlal edip kurban olmayı İshak'ın tekelinden alıp İsmail'e vermek de olmayacak!

 

İyisi mi bulandırma denizi... Oğlu de geç git, bundan Araplar İsmail'i anlasınlar. Zaten de öyle anlıyorlar. İtiraf edeyim ben İsmail değil İshak olduğunu ilk kez duydum. Bu kadar yaygın bir inanışın bu şekilde olmasına da şaşırdım.

 

Zaten Kuran'daki ana taktik belirsiz bırakmaktır. Ana amacı korku dikte etmektir, dogmatik zihin yaratmaktır, gerisini dogmatik zihinler halleder...

[Misafir demirefe]

Abraham kim.

Bir BRAHMAN olduğu ve Hindistan'dan geldiği söyleniyor.

 

Semitik dinler ile Hint-Avrupa dinleri arasında temel bir ayrım vardır. Semitik dinlerde ruh kavramı yoktur. Semitik dinler cesedin yeniden yaratılacağına inanır. Ruh anlayışı Hint-Avrupa dinlerinde (Avrupa derken Yunan ve Roma) vardır. Buna reenkarnasyon derler. Semitik dinler reenkarnasyonu kabul etmez.

 

Ütopik beyinlere o bedenden çık ona gir, ondan çık ona gir, sıkıcı gelmiştir. Gir cennete, yat hurilerin koynuna cazip gelmiştir. İbrahim'in eski dinlerden sıkılmasının ve yeni dinini Orta Doğu'da yayabilmesinin nedeni bu. Arap zihni reenkarnasyondan sıkılıyordu, cennet istiyordu çağıl çağıl sular, bol şarap ve hurilerle dolu.

 

Beyaz tenli, sarışın, renkli gözlü kadın istiyordu Arap. Bu dünyada elde etti etti, edemedi o yolda şehit olup öbür dünyada...

[Misafir demirefe]

Bir de İshak'ın adı aslında İsrail. Yani İbrahim'in iki oğlu, biri İsmail, biri İsrail, öyle değil mi? Biri Arapların, biri Yahudilerin atası... Herhalde yanılmıyorum, böyle inanılıyor.

[Φ sur]

İshak ve ya İsmail ne farkeder? Yazının içeriğini okuyup yazı hakkında yorum yapacağınıza bunun mitiloji olduğunu kanıtlamaya çalışıyorsunuz. Keşke ne olursa olsun inanmasanızda, en sevmediğiniz ve inanmadığınız görüşlerin bile pozitif noktalarından bir pay çıkarabilseniz.

[Misafir demirefe]

bir pay çıkarabilseniz.

Bunu kesinlikle yapıyoruz. Kıvanç kabul edilen bir davranışın İshak'tan yani Yahudi atadan alınması tam olarak Süheyla'nın dediği etnosentrik, yani ırk merkezli düşünme, yani Türkçesi ırkçılık oluyor!

 

Buradan çıkardığımız pay da bu oluyor. Kuran'da açıkça İsmail'dir diye iddia edilmeyip belirsiz bırakılması da Kuran'da izlenen taktiğin ipuçlarından biri... İma et, açıkça söyleme, gerisini dogmatik zihinler getirir nasılsa!

 

Gördüğünüz gibi çok pay çıkardık. Ben şahsen Kuran'da İsmail isminin belirtilmediğini bilmiyordum. Öğrendik ve bakın ne paylar çıkardık!

 

Tevrat doğruysa, yani kurban adayı İshak ise, niye Kuran bunu söylemekten kaçınıyor? Tevrat yanlışsa, niye düzeltmiyor? Gördüğünüz gibi "ne farkeder" dediğiniz şey çok farkediyor!

[Misafir merve]

Biraz mantığınızı zorlasaniz kolaya kacmasaniz kolaylik dini olan islamiyetimizin cok acik secik oldugunu farkedersiniz incil tevrat önceki müfredatti onların rehbercileri gibi en son gönderilern kitap Kuran'dir ve orada açık bi şekilde ifade edilmekte Hz. Ibrahim'in oğlu Hz.Ismail babasina vahi gelmesiyle ağir bi imtihana tutulur. Hz ibrahim ogluna bu durumdan bahseder ve Hz Ibrahimde bu emre uyum saglar Hz ibrahim keskin bir bicak ile oglunu kurban etmek ister tasa vurur tas yarilir Hz ismail'e islemez o sirada Allahin habercileri mucde verir koç gönderir kudretlilerin en yucesi Allah(c.c)

[Misafir merve]

Yahudilerin de Müslümanların da ittifakla kabul ettiklerine göre İbrahim aleyhisselamın ilk oğlu İsmail’dir. Sâffât Suresi'nin 100. ayetinde İbrahim aleyhisselamın “Rabbim, bana salihlerden olacak bir evlat nasip eyle” şeklindeki duasına yer verildikten sonra 101. ayette bu duasının kabul edildiği ve kendisine yumuşak başlı, uysal (halim) bir çocuk bahşedildiği belirtilmiştir. Buradan, İbrahim aleyhisselamın daha önce hiç çocuğunun olmadığı anlaşılmaktadır. Öyleyse duasına karşılık kendisine ihsan edilen çocuk İsmail Aleyhisselamdır. Daha sonra 102. ve devamı olan ayetlerde bu çocuğun kurban edilmesi ve neticesinde hem çocuğun hem de İbrahim Aleyhisselamın imtihanı başarı ile geçtikleri anlatılmıştır. Demek ki İbrahim Aleyhisselamın rüyasında kurban etmesi emredilen oğlu, ilk oğlu İsmail’dir. Zaten o ayetlerin hemen devamında yer alan 112. ayette İbrahim’e ikinci bir müjde olarak ileride peygamber olacak olan ikinci oğlu İshak da müjdelenmiştir.

 

Bir de şuna dikkat etmek gerekir. Allah Teâlâ İbrahim Aleyhisselama, yaşı bir hayli ilerlemiş ve kısır olan eşi Sare validemizden bir çocuğu olacağı müjdesini verirken çocuğu “bilgin bir çocuk (ğulâmin alîm)” olarak nitelemiştir. (Bkz: Hicr, 15/53; Zariyat, 51/28)

 

İbrahim’in Sare validemizden olan bu çocuğunun İshak aleyhisselam olduğu konusunda da hiçbir görüş ayrılığı yoktur. Fakat yukarıda da görüldüğü gibi kurban edilmesi emredilen çocuk için “halim selim bir çocuk (ğulâmin halîm)” nitelemesi yapılmıştır. Nitekim bu çocuk babasının kendisini kurban edeceğini duyduğunda bu duruma “Babacığım sana ne emrediliyorsa yap, inşaallah beni sabredenlerden bulacaksın”(Sâffât, 37/102) şeklinde karşılık vererek kendisi için verilen halimlik vasfını ispat etmiştir.