Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TEHLİKENİN FARKINDAMISINIZ?... (''Ülkemiz şu anda hiç görmediğimiz büyük bir tehlikeyle karşı karşıya. Bir taftan bölücü terör, diğer taraftan irtica)


DİPNOT

  

115 üye oy verdi

  1. 1. SİZCE ÜLKEMİZİ EN ÇOK TEHDİT EDEN TEHLİKE NEDİR?

    • Bölücü Terör
      44
    • İrticai Faliyetler
      186
    • Numaracı Cumhuriyetçiler
      20
    • Yabancılara Toprak Satılması
      5
    • Misyoner Faliyetler
      8
    • Yukarıdakilerin Hepsi
      83


Önerilen İletiler

.

Tehlikenin Farkındayız! Birleşeceğiz!

 

Şu anda Güneydoğu'da ayaklanma provaları yapılıyor. Şemdinli İddianamesi ile de Org. Büyükanıt yıpratılmak istendi. Ama oyun tutmadı.

Tayyip Erdoğan 'ın gözü Çankaya'da.. Sorun şu: Amerikan-işi ''Ilımlı İslam'' ı Çankaya'ya nasıl çıkaracak? Çünkü bugüne dek takıyyenin çıkamadığı yer, orası... Laik, Atatürkçü Genelkurmay bu işe ne der?

Cumhuriyet gazetesi de, karanlık bir zemin üstünde tersinden düzünden yazılarla günlerce ''Tehlikenin farkında mısınız?'' diye, baş köşeden uyarıyor.

 

Tam bu sıkıntılı noktada Cumhurbaşkanı Sezer, ''İrtica devlete sızıyor'' diyerek, irticanın ne büyük bir tehlike olduğunu vurguluyor. ''İrtica'' sözcüğünü duyar duymaz Tayyip Erdoğan, ''Dindar insanları siyasetten alıkoymak istiyorlar. Asıl gerici onlardır. Kimse bize irtica dersi vermeye kalkmasın'' diye, o çok iyi bilinen üslubuyla avaz avaz bağırıyor. Tayyip Erdoğan neden bağırıyor? Onun çok özel temsilcisi, ABD resmi makamlarına, kendisi için ''Atmayın, kullanın!'' dediğinde ise o susuyor. Bundan rahatsız olmuyor mu? Cumhurbaşkanı Sezer ''irtica'' der demez ise bağırmaya başlıyor. Neden susuyor, neden bağırıyor? Yarası olmayan gocunur mu? Kendine nasıl bir rol biçiyor? Kimlik bunalımında mı? Battıkça bağırıyor, bağırdıkça batıyor.

 

İrtica, Cumhurbaşkanı'nın çok yerinde söylediği gibi, devletin içinde.. Sessizce dizi dizi imamları kadrolaştırmakta.. ABD kuyruğundaki ''Ilımlı İslam'' da.. Fethullahçılıkta... Cuma namazı sonrası gösterilerinde ''Kahrolsun laik dikta!'' diye bağıranlar, nerede, değişti mi? Bakanların kaç tanesi tarikatçı değil? Laik Cumhuriyetin Öğretim Birliği Yasası niçin delik deşik edildi? Bu imam enflasyonu nereye dek? Laik Cumhuriyetin başında açıkça ''Ben laik değilim'' diyebilen, imamdan bir başbakan!

Yeri gelince de, ''Ben değiştim'' deyiveriyor. ''Gerekirse papaz kılığına girebilirim'' de diyor. Bu kadar değişken birinin nesine güvenilir? Washington Times, ''İslamofaşist diktaya gidiyor'' diyor; bunu niçin yalanlamıyor? Aslında, kırk yıllık Kâni olur mu Yani?..

Gericilik ve bölücülük, ortaçağ artığı ağalık ve tarikatların iki ürünü... Sevr'ci Batı, her ikisini de kullanmakta.. Tarikatlar ve ağalar, Atatürk düşmanları bir arada.. Ortak hedef, Atatürk.. Şu günlerde 66'ncı yıldönümü yaşanan Köy Enstitüleri, feodal kalıntılar tarafından kapatılmasaydı, bugün bu gericilik de bölücülük de olmazdı, bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı da bir ''Kürt sorunu'' ndan söz edemez, ''Kimse bize irtica dersi vermeye kalkmasın!'' diye bağıramazdı.

Bağımsız, laik Cumhuriyetin kırmızı çizgisi bölücülük ve irticadan geçer. Recep Tayyip Erdoğan bu çizginin neresindedir? Göz diktiği Çankaya onun ''vücut çalımları'' nı, takıyyeyi kaldırabilir mi, Fethullah hocasının ''Ilımlı İslam'' ı oraya taşınabilir mi, ''Ben değiştim'' sözü inandırıcı olabilir mi?

Gelecek yıl Atatürk'ün yerinde bir Atatürk düşmanı oturamaz; hangi ayak oyunuyla, Bizans entrikasıyla, Irak modeli ''Amerikan demokrasisi'' ile olursa olsun.. Atatürk Cumhuriyeti gerçek ve ''meşru'' , onunla çatışan yalan ve ''gayrımeşru'' .. Çankaya takıyye kaldırmaz!

 

Tehlikenin farkında mısınız?

Tehlikenin farkındayız! Bilincindeyiz!

Birleşeceğiz! Birleşmek zorundayız!

Akıl Çağı'nda aklın ölçütü, aydınlık ve birliktir.

Yurdun her köşesinde ''Tehlikenin farkındayız'' mitingleri yapılmalı, sesleri yükseltilmeli, inisiyatif-kuklalarıyla, onları oynatan ABD'si ve AB'siyle- aynı emperyalizmin elinden alınmalıdır!

Alınabilir de! Çünkü muhtaç olduğumuz güç yine bizdedir.

 

 

 

 

____________________________________________

ALPASLAN BERKTAY'a Teşekkürler...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

 

Çağdaş Eğitim Kooperatifi Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran, Türkiye üzerine oynanan oyunlara dikkat çekti. Yurtkuran, son 10 yılda Türkiye'nin hassas bir eşiğin kapısına getirildiğini ifade ederek şunları söyledi: ''Ülkemiz şu anda belki de hiç görmediğimiz büyük bir tehlikeyle karşı karşıya. Bir taftan bölücü terör, diğer taraftan da irticai eylemler,irticanın korunması ve kollanması. Ülke toprakları inanılmaz şekilde pazarlanıyor. Numaracı cumhuriyetçiler, şeriat yanlıları, bölücü terör kol kola girerek AB'ye onursuzca girmek için çabalayanlarla işbirliği içinde. Özgürlük ve demokrasi şemsiyesi altına saklanarak Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü bozmak isteyenler var. Ben bu ülkenin bölünmesine seyirci kalarak torunlarıma mezarıma tükürtmem. Atatürk ilke ve devrimlerinden güç alarak, taviz vermeyerek ülkemizi parçalatmayacağız.''

 

Laik, demokratik, sosyal hukuk devleti Türkiye Cumhuriyeti'nden yana olan herkesin birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Rektör Yurtkuran, ''Kemalizm siyasette gerçek ilke olarak kabul edilseydi, terörle mücadele tekniklerinde sıkıntı yaşamaz, AB'ye gireceğiz diye onurumuzu ayaklar altına almazdık. Atatürkçülük, bağımsız, çağdaş, laik Türkiye'nin tek kalesidir'' dedi.

 

***

 

SİZCE EN BÜYÜK TEHLİKE NEDİR...

 

A- Bölücü Terör

B- İrticai faaliyetler

C- Yabancılara toprak satılması

D- Numaracı Cumhuriyetçiler

E- Misyoner Faliyetler

 

 

evet ülkemizi en cok tehdit eden tehlike bana göre hepsi tehdidin azı çogu olmaz yapılan tehdit nitekim Türkiye Cumhuriyetine...

önemli olan bu noktadan sonra bizlerin neler yapabileceğidir...

 

Okullar, işyerleri, aileler dinci kadrolar tarafından kuşatılıyor. Din baskısı tüm toplumu teslim almış durumda. Yıllardır Bölücülük ülkemiz için en büyük tehlike olarak görülür iken artık Öyle görünüyor ki siyasal İslamcılar, şeriatçı bir toplumun oluşumuna engel olabilecek ne varsa, onu temizlemek ya da işlevsiz bir konuma getirmek amacındadırlar. Üniversiteler, rektörler derken, şimdi sıra Kara Kuvvetleri Komutanı'na geldi. Dinci kesim ABD ve AB 'nin isteğine uygun bir yol izleyerek, ordunun etkisini azaltabilmek için her önleme başvuruyor, elinden geleni ardına koymuyor. PKK saldırılarına karşı vatanını canla başla koruyan, bu uğurda binlerce şehit veren silahlı kuvvetler ve onun komutanları çetecilikle suçlanıyor. Laik Cumhuriyet'e bağlı, ülkesinin bütünlüğünü savunan bir orduyu etkisizleştirip güçsüz düşürmeye çalışmak, dünyanın neresinde görülmüştür?

 

Her atatürkten bahsedene hemen " sahte atatürkçü" damgası vurarak ne yapmaya çalışıyorsunuz.

 

gerçek amacınız ne.

 

Atatürk ilkelerinden nefret edip direk ona saldıramayıp sanki onu savunan herkes sahte atatürkçüymüş havası yaratmaya çalışıyorsanız. bu numara çok bayatladı.

 

bu memlekette sahte müslüman ve din bezirganlarının yüzde biri kadar sahte atatürkçü yoktur. siz rahat olun.

 

bu memleketin sahte atatürkçülük diye bir sorunu yoktur. ama sahte müslümanlık ve din bezirganlığı gibi ciddi ve tehlikeli bir sorunu vardır.

 

Atatürk'ten nefret eden onun ilkelerinden korkanlar. Onları savunanlara saldırarak iftiralar atarak amaçlarına ulaşmaya çalışıyor artık.

 

Her türlü sahtecilik yapanlara tepki vermeliyiz. sahte Atatürk'çülere, sahte dincilere, sahte millyetçilere, ülkemizi yıkmak isteyen sahte dostlara, AB'ye, ABD'ye.....

 

Yaşasın dürüstlük....

yaşasın samimiyet....

yaşasın vatanseverler....

yaşasın gerçek dindarlar...

yaşasın Ata'yı samimiyetle anlayanlar...

kahrolsun emperyalist güçler.........

 

Atatürk döneminde uygulanan onurlu politika ve devlet adamlığı ayaklar altındadır.

 

Bu konuda özellikle DR NECİP HABLEMİTOĞLUNUN "ŞERİATÇI TERÖRÜN VE BATININ KISKACINDAKİ ÜLKE TÜRKİYE"Yİ okumanızı tavsiye ederim,

 

belgelerle açıklanmış ve ne büyük bir tezgah içinde olduğumuzun anlaşılması açısından oldukça çarpıcı bir kitap

 

Tehlikenin Farkındayız! Birleşeceğiz!

 

Şu anda Güneydoğu'da ayaklanma provaları yapılıyor. Şemdinli İddianamesi ile de Org. Büyükanıt yıpratılmak istendi. Ama oyun tutmadı.

Tayyip Erdoğan 'ın gözü Çankaya'da.. Sorun şu: Amerikan-işi ''Ilımlı İslam'' ı Çankaya'ya nasıl çıkaracak? Çünkü bugüne dek takıyyenin çıkamadığı yer, orası... Laik, Atatürkçü Genelkurmay bu işe ne der?

Cumhuriyet gazetesi de, karanlık bir zemin üstünde tersinden düzünden yazılarla günlerce ''Tehlikenin farkında mısınız?'' diye, baş köşeden uyarıyor.

 

Tam bu sıkıntılı noktada Cumhurbaşkanı Sezer, ''İrtica devlete sızıyor'' diyerek, irticanın ne büyük bir tehlike olduğunu vurguluyor. ''İrtica'' sözcüğünü duyar duymaz Tayyip Erdoğan, ''Dindar insanları siyasetten alıkoymak istiyorlar. Asıl gerici onlardır. Kimse bize irtica dersi vermeye kalkmasın'' diye, o çok iyi bilinen üslubuyla avaz avaz bağırıyor. Tayyip Erdoğan neden bağırıyor? Onun çok özel temsilcisi, ABD resmi makamlarına, kendisi için ''Atmayın, kullanın!'' dediğinde ise o susuyor. Bundan rahatsız olmuyor mu? Cumhurbaşkanı Sezer ''irtica'' der demez ise bağırmaya başlıyor. Neden susuyor, neden bağırıyor? Yarası olmayan gocunur mu? Kendine nasıl bir rol biçiyor? Kimlik bunalımında mı? Battıkça bağırıyor, bağırdıkça batıyor.

 

İrtica, Cumhurbaşkanı'nın çok yerinde söylediği gibi, devletin içinde.. Sessizce dizi dizi imamları kadrolaştırmakta.. ABD kuyruğundaki ''Ilımlı İslam'' da.. Fethullahçılıkta... Cuma namazı sonrası gösterilerinde ''Kahrolsun laik dikta!'' diye bağıranlar, nerede, değişti mi? Bakanların kaç tanesi tarikatçı değil? Laik Cumhuriyetin Öğretim Birliği Yasası niçin delik deşik edildi? Bu imam enflasyonu nereye dek? Laik Cumhuriyetin başında açıkça ''Ben laik değilim'' diyebilen, imamdan bir başbakan!

Yeri gelince de, ''Ben değiştim'' deyiveriyor. ''Gerekirse papaz kılığına girebilirim'' de diyor. Bu kadar değişken birinin nesine güvenilir? Washington Times, ''İslamofaşist diktaya gidiyor'' diyor; bunu niçin yalanlamıyor? Aslında, kırk yıllık Kâni olur mu Yani?..

Gericilik ve bölücülük, ortaçağ artığı ağalık ve tarikatların iki ürünü... Sevr'ci Batı, her ikisini de kullanmakta.. Tarikatlar ve ağalar, Atatürk düşmanları bir arada.. Ortak hedef, Atatürk.. Şu günlerde 66'ncı yıldönümü yaşanan Köy Enstitüleri, feodal kalıntılar tarafından kapatılmasaydı, bugün bu gericilik de bölücülük de olmazdı, bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı da bir ''Kürt sorunu'' ndan söz edemez, ''Kimse bize irtica dersi vermeye kalkmasın!'' diye bağıramazdı.

Bağımsız, laik Cumhuriyetin kırmızı çizgisi bölücülük ve irticadan geçer. Recep Tayyip Erdoğan bu çizginin neresindedir? Göz diktiği Çankaya onun ''vücut çalımları'' nı, takıyyeyi kaldırabilir mi, Fethullah hocasının ''Ilımlı İslam'' ı oraya taşınabilir mi, ''Ben değiştim'' sözü inandırıcı olabilir mi?

Gelecek yıl Atatürk'ün yerinde bir Atatürk düşmanı oturamaz; hangi ayak oyunuyla, Bizans entrikasıyla, Irak modeli ''Amerikan demokrasisi'' ile olursa olsun.. Atatürk Cumhuriyeti gerçek ve ''meşru'' , onunla çatışan yalan ve ''gayrımeşru'' .. Çankaya takıyye kaldırmaz!

 

Tehlikenin farkında mısınız?

 

Tehlikenin farkındayız! Bilincindeyiz!

 

Birleşeceğiz! Birleşmek zorundayız!

 

Akıl Çağı'nda aklın ölçütü, aydınlık ve birliktir.

 

Yurdun her köşesinde ''Tehlikenin farkındayız'' mitingleri yapılmalı, sesleri yükseltilmeli,

 

inisiyatif-kuklalarıyla, onları oynatan ABD'si ve AB'siyle- aynı emperyalizmin elinden alınmalıdır!

 

Alınabilir de! Çünkü muhtaç olduğumuz güç yine bizdedir.

 

_ALPASLAN BERKTAY'a Teşekkürler...

___________________________________________

 

Buraya kadar yazılanların kısa bir özeti...

 

yukarıda ele alınanlar, başlıkta sorulan sorunun içeriğine sadık kalarak ileti gönderen arkadaşların görüş ve düşüncelerini içeriyor...

 

Birde Konunun anlatmak istediğinden rahatsız olarak karşı görüşleri ifade eden, (Yarası olan gocunur) iletileri ele almadım...

(Onları ele alıp toparlamakta bir zahmet onların işi)

 

Bunda ki amacım, konuyu saptırma ve polemiklerden arındırarak anlaşılır bir metinde okumamızın yararlı olacağı düşüncesidir...

 

Konunun açılımında katkısı olan tüm forumdaşlara saygılar... :clover:

 

tna

***

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

Buraya kadar yazılanların kısa bir özeti...

 

yukarıda ele alınanlar, başlıkta sorulan sorunun içeriğine sadık kalarak ileti gönderen arkadaşların görüş ve düşüncelerini içeriyor...

 

Birde Konunun anlatmak istediğinden rahatsız olarak karşı görüşleri ifade eden, (Yarası olan gocunur) iletileri ele almadım...

(Onları ele alıp toparlamakta bir zahmet onların işi)

 

Bunda ki amacım, konuyu saptırma ve polemiklerden arındırarak anlaşılır bir metinde okumamızın yararlı olacağı düşüncesidir...

 

Konunun açılımında katkısı olan tüm forumdaşlara saygılar... :clover:

 

tna

***

Konular üzerindeki hassasiyetiniz ve ciddiyetiniz bizler için bir örnek teşkil ediyor. Bu nedenle de burada bulunan birkaç arkadaşımla birlikte son zamanlardaki katkılarınız, duyarlılığınız, ciddiyetiniz, önyargıdan uzak objektif yaklaşımınız ve ülkemizin içinde bulunduğu ciddi sorun ve problemleri yüreğinizde hissederek tüm sıcaklığınız ile bezlerle paylaşımınıza, yürekli duruşunuza, kararlılığınıza yüreğimizden gelen teşekkürlerimiz ile birlikte sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz...

Yolumuz çok uzun, sarp ve yorucu...

Yanınızda olduğumuzu unutmayın ve lütfen devam edin... :clover:

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili rektörümüz politikacı olmak istiyor ise politikaya atılmalı ve düşüncelerini orada açıklamalıdır.Bu ülkede herkes işini yapmalı. Kaliteli bir eğitimin çabasını vermesi gerekirken medyatik olmanın ne lüzumu var?Böyle bir beyanı sivil insiyatif içinde eritmeye çalışmak amacındaki reklamı gizlemektir.

Sevgili dipnot'un içten yorumlarına fazlası ile katılıyorum bügün İrtica ve bölücülük gündemde dün kominizm gündemde idi yarın işgaller yada bir başka şeyler gündeme oturacak merak etme

Bizler herzaman tedirgin üzgün ve telaşlı olacağız.Bu ülkeyi sevmenin bir sevdadan farkı ne olabılır kı?Elbette acı çekeceğiz. Ve hiçbir zaman mutlu olamayacağız.

Dış mihraklar şarkısı hep dinleyeceğiz.(Nasıl bir mihraksa) ve birileri hep bunların dış mihraklar tarafından tetiklendiğini anlatarak koltuklarında oturacaklar.

Kıyılarımızı,değerlerimizi,adetlerimizi,türkülerimizi,tarihi güzelliklerimizi bir güzel çürüteceğiz sonrada birilerine fatura keseceğiz.

Taştan kayadan ibaret olan yerlerimizi tarımsal araziye döndürmeye calışırken verimli bereketli ovalarımızı sanayileştirip,koylarımızı ve körfezlerimizi kimyasallaştırıp,ormanlarımızı yakıp meskenleştireceğiz sonrada bir güzel yanık türküler söyleyeceğiz öyle mi?

Galatasaray'ın avrupa kupasını aldığında sokaklara dökülüp şarkılar söyleyeceğiz ama Turksat uydusu atıldıgından haberimiz bile olmayacak. İşte biz böyleyizzzz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili rektörümüz politikacı olmak istiyor ise politikaya atılmalı ve düşüncelerini orada açıklamalıdır.Bu ülkede herkes işini yapmalı. Kaliteli bir eğitimin çabasını vermesi gerekirken medyatik olmanın ne lüzumu var?Böyle bir beyanı sivil insiyatif içinde eritmeye çalışmak amacındaki reklamı gizlemektir.

Sevgili dipnot'un içten yorumlarına fazlası ile katılıyorum bügün İrtica ve bölücülük gündemde dün kominizm gündemde idi yarın işgaller yada bir başka şeyler gündeme oturacak merak etme

Bizler herzaman tedirgin üzgün ve telaşlı olacağız.Bu ülkeyi sevmenin bir sevdadan farkı ne olabılır kı?Elbette acı çekeceğiz. Ve hiçbir zaman mutlu olamayacağız.

Dış mihraklar şarkısı hep dinleyeceğiz.(Nasıl bir mihraksa) ve birileri hep bunların dış mihraklar tarafından tetiklendiğini anlatarak koltuklarında oturacaklar.

Kıyılarımızı,değerlerimizi,adetlerimizi,türkülerimizi,tarihi güzelliklerimizi bir güzel çürüteceğiz sonrada birilerine fatura keseceğiz.

Taştan kayadan ibaret olan yerlerimizi tarımsal araziye döndürmeye calışırken verimli bereketli ovalarımızı sanayileştirip,koylarımızı ve körfezlerimizi kimyasallaştırıp,ormanlarımızı yakıp meskenleştireceğiz sonrada bir güzel yanık türküler söyleyeceğiz öyle mi?

Galatasaray'ın avrupa kupasını aldığında sokaklara dökülüp şarkılar söyleyeceğiz ama Turksat uydusu atıldıgından haberimiz bile olmayacak. İşte biz böyleyizzzz

 

Sevgili 'gugukcuk' ;

 

Farklı eleştirel bakış açınla,

 

Dikkatlerimizi, gördüğümüz ama dile getirmediğimiz yönlerede çekerek

 

Bizlere katkılarda bulunacağın anlaşılıyor,

 

Yararlı ve samimi paylaşımlarda buluşmak dileğiyle hoş geldin...

 

Selamlar. sevgiler...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

.

Nereye böyle?... GALLUP' un yaptığı anket, kökten dinci akımların Türkiye'de yarı yarıya güçlendiğini ortaya koydu.

 

AKP iktidarının başında yüzde 8 seviyesinde olan radikallerin oranı yüzde 12'ye yükselmiş... Sekiz büyük Müslüman ülke arasında Fas ve İran da kökten dinci görüşlerin yayılmasından doğan riskleri yaşıyor.

 

Ankete göre El Kaide'nin 11 Eylül saldırılarını meşru görerek destekleyenlerin Türkiye'deki oranı yüzde 12'ye ulaşmış bulunuyor. Bu oran İran'da sadece 2 fazlasıyla yüzde 14 seviyesinde.

Aşırılık, dine yapılabilecek en büyük kötülüktür. Din sömürüsü yaparak günah işleyenler, köktenciliğin yayılmasına elverişli şartları oluşturmak suretiyle ülkenin geleceğine karşı da suç işliyorlar.[/b]

 

Neden böyle, nereye gidiyoruz? Hocalarını geçtiler...

Dinci ve tarikatçı tipleri devlet kadrolarına dolduran, milli eğitimi dinci eğitime dönüştürmek için her fırsatı değerlendiren, kaçak Kuran kurslarını cezadan kurtararak teşvik eden, türban ve imam hatip için sürekli pusuda bekleyen bu iktidar, son zamanlarda çocuklarla oynamaya başlamıştır.

 

Okul önlükleri ile parti kongresine öğrenci almak için insanın ar damarının çatlamış olması gerekir. Hocaları Erbakan imam hatipleri "arka bahçemiz" diye nitelerdi. Boynuz kulağı geçti mi ne!

Başbakan Amerika'daki bir konferansta laik rejimi Türkiye'nin en önemli kuvvet unsurlarından biri olarak gösterirken samimi miydi?

"Laikliğin yerini daha Müslüman bir yapıya bırakması zamanının geldiğini" söyleyen birini, bürokrasinin 1 numaralı koltuğu olan Başbakanlık Müsteşarlığı'na getirmesi ciddi bir takiye şüphesi idi.

Eleştirileri "Müsteşar Ömer Dinçer o tebliği on yıl önce sunmuştu" diye göğüslemeye çalıştılar. Ama Dinçer'in "o sözlerinin şimdi de arkasında durduğunu" söylemesi, Müsteşar'dan doğacak riskleri iktidarın baştan kabullendiğini ilân etmesi idi.

 

Tokat gibi bir karar... ..Ve dün önemli bir şey oldu:

Müsteşar Dinçer'i eleştirdiği için tazminat ödemeye mahkûm edilen emekli general Osman Özbek'in dosyası Yargıtay'da ele alındı. 4. Hukuk Dairesi, karan oybirliği ile bozdu. Gerekçe tokat gibi:"Davacı, Anayasa ile bağdaşmayan görüşler savunduğuna göre eleştirilere de katlanmak durumundadır!" Müsteşar'in Anayasa ile bağdaşmayan görüşler savunduğu artık yüksek mahkeme kararı ile sabittir. Anayasa'ya karşıtlığı nedeniyle görevinden alınmıyorsa, Anayasa'ya karşı olduğu için orada oturtuluyor demektir.

 

Ömer Dinçer o koltukta oturdukça bu iktidar, laikliğe sadakatine kimseyi inandıramaz!

.

fgdf8hz.jpg

.

__________________________________________________________

KAYNAK: Güngör MENGİ / VATAN / 05.05.06

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Cumhuriyet gazetesine ard arda 3 bonbadan sonra bugünte yaşanan Danıştay 2. dairesine yapılan Dinci saldırılar sonucunda bilmem hala tehlikenin farkında olmayanlar varmı?...

 

Cumhuriyetimizin ve aydınlık geleceğimiz düşmanı olan bölücü, Gerici, yobaz ve karanlık güçlere karşı Laik, Demokrat veAydınlık mücadelemizi yılmadan, korkmadan herzamanki kararlılığımızla ve inancımızla sürdürmeye devam edeceğiz...

 

Tehlikenin farkındayız! Bilincindeyiz!.. Ve sabırla bekliyoruz...

 

Sevgiyle ve umutla kalın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Cumhuriyet gazetesine ard arda 3 bonbadan sonra bugünte yaşanan Danıştay 2. dairesine yapılan Dinci saldırılar sonucunda bilmem hala tehlikenin farkında olmayanlar varmı?...

 

Cumhuriyetimizin ve aydınlık geleceğimiz düşmanı olan bölücü, Gerici, yobaz ve karanlık güçlere karşı Laik, Demokrat veAydınlık mücadelemizi yılmadan, korkmadan herzamanki kararlılığımızla ve inancımızla sürdürmeye devam edeceğiz...

 

Tehlikenin farkındayız! Bilincindeyiz!.. Ve sabırla bekliyoruz...

 

Sevgiyle ve umutla kalın...

 

 

Sana yürekten katılıyorum sevgili arkadaşım sonuna kadar mücadelemizi sürdürmek ve bu mücadeleci tavrımızı gelecek kuşaklara aktarmak zorundayız.Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Cumhuriyet gazetesine ard arda 3 bonbadan sonra bugünte yaşanan Danıştay 2. dairesine yapılan Dinci saldırılar sonucunda bilmem hala tehlikenin farkında olmayanlar varmı?...

 

Cumhuriyetimizin ve aydınlık geleceğimiz düşmanı olan bölücü, Gerici, yobaz ve karanlık güçlere karşı Laik, Demokrat veAydınlık mücadelemizi yılmadan, korkmadan herzamanki kararlılığımızla ve inancımızla sürdürmeye devam edeceğiz...

 

Tehlikenin farkındayız! Bilincindeyiz!.. Ve sabırla bekliyoruz...

 

Sevgiyle ve umutla kalın...

 

 

Sana yürekten katılıyorum sevgili arkadaşım sonuna kadar mücadelemizi sürdürmek ve bu mücadeleci tavrımızı gelecek kuşaklara aktarmak zorundayız.Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur

 

:clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Danıştaya yapılan saldırıyı bir hukukçu olarak kınıyorum.Demokratik laik sosyal hukuk devleti olan ülkemizde din ve vicdan hürriyeti de Anayasamızla teminat altına alınmıştır.Bu teminat ışığında Danıştaya yapılan saldırının sebebi başörtüsü sorunu olarak gösterilmekte ve irtica,yobazlık adı altında yapılan yorumlarda dine saldırıldığı açıktır.Bu durumu kınıyorum.Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırıyı da kınıyorum.ancak birilerinin göz zevkini bozuyor diye birilerinin dini inançlarının kısıtlanması kadar ilkel çağdışı başka bir şey de göremiyorum.İnanca yasak koymanın anlamı yok.Adalet mekanizmalarından Danıştaya yapılan saldırıyı da tekrar kınıyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Danıştaya yapılan saldırıyı bir hukukçu olarak kınıyorum.Demokratik laik sosyal hukuk devleti olan ülkemizde din ve vicdan hürriyeti de Anayasamızla teminat altına alınmıştır.Bu teminat ışığında Danıştaya yapılan saldırının sebebi başörtüsü sorunu olarak gösterilmekte ve irtica,yobazlık adı altında yapılan yorumlarda dine saldırıldığı açıktır.Bu durumu kınıyorum.Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırıyı da kınıyorum.ancak birilerinin göz zevkini bozuyor diye birilerinin dini inançlarının kısıtlanması kadar ilkel çağdışı başka bir şey de göremiyorum.İnanca yasak koymanın anlamı yok.Adalet mekanizmalarından Danıştaya yapılan saldırıyı da tekrar kınıyorum.

 

Kınamak yetmez sevgili ahmetkaya639, tavır koymak, farkında olmak gerekiyor...

Cumhuriyet tarihimizin hiçbir döneminde türban üzerine siyaset yapılmadı ve bir bez parçası bu kadar önemli gösterilip bunun üzerinde politika ve siyaset yapılmadı.

Fakan ne yazık ki ülkemizin temiz ve saf insanlar üzerinde oynanan tahlihsiz bir oyun bu. Fakat bu oyun tutmayacak ve kendi oyunlarının vebali altında ezilip kalacaklar.

Dini birtakım şeyleri Ulemaya soramak isteyen bir başbakan,

Camileri kışla,

Minareleri süngü öngörüsü ile siyaset yapan,

Toplumu inanalar ve inanmayanlar diye bölen bir başbakan o makama yakışmıyor,

ben hak etmiyorum,

Atatürk türkiyesine uygun düşmüyor.

Lütfen artık kınamak yerine yerinizi ve duruşunuzu belirleyin ve tehlikenin farkına varın artık.

Sevgi ve saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir hukukçu olarak halen inançların kısıtlandığını idda ediyorsanız size söyleyecek bir söz bulamıyorum.İnsanların suni gündem yaratılarak nerelere getirilebileceği açıkça görülmesine rağmen halen bunları söyleyebilmek aslında boşa kürek çektiğimizin bir göstergesi ve gerçekten çok üzücü.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir hukukçu olarak halen inançların kısıtlandığını idda ediyorsanız size söyleyecek bir söz bulamıyorum.İnsanların suni gündem yaratılarak nerelere getirilebileceği açıkça görülmesine rağmen halen bunları söyleyebilmek aslında boşa kürek çektiğimizin bir göstergesi ve gerçekten çok üzücü.

:clover:

 

'Tehlikenin Farkında mısınız?'

 

Dün laik Cumhuriyet tarihinde büyük bir kara gündü.

 

Ancak tüm göstergeler vurguluyor ki ülkede aydınlık güçler birleşerek önlem alamazlarsa, bu kara günün karanlık bir geleceğe dönüşmesi kaçınılmazdır.

 

Şeriatçı bir gazetenin somut ve açıkça hedef gösterdiği Danıştay'a ve yüksek yargıçlara düzenlenen suikast, laik Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm boyutlarıyla tehlike ve tehdit altında bulunduğunu hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak bir kesinlikle ortaya koymuştur.

 

Dün Cumhuriyet gazetesine bombaları atan el ile bugün Danıştay'ı kurşunlayan tabancanın kabzasını tutan el birdir.

Bu elin sahibi kimdir biliniyor.

 

Adına irtica denen bu uygarlık dışı güç, 21'inci yüzyılın başında laik Türkiye'de iktidarlaşma evresine girmiş, devletleşme sürecine doğru ilk adımlarını atmıştır.

Eğer bu ülkenin Atatürkçü laik güçleri hâlâ uyanmazlarsa, lakayt ve bilinçsiz hallerini son olaylardan sonra da bırakıp birleşemezlerse, son pişmanlıkları fayda vermeyecektir.

.

 

 

___________________________________________________________________

18.05.06 Cumhuriyet / Sürmanşet

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bazı arkadaşlar yukarıda verilen anket seçeneklerinden neden rahatsız olup olayı sanki müslümanlığa hakaret ediliyor boyutuna getiriyorlar bir türlü anlayamıyorum...

 

Vatanın bütünlüğü üzerinde keskin bıçak gibi duran bu tehditlerden birini bile yadsıyan,küçümseyen ya da inancın yargılanması gibi anlayan bir kişi ya bu konu hakkında hiç birşey bilmiyordur ya hain emellerin sinsi savunucusudur ya da sahip olduğu ideolojik düşünce gözünü kör etmiştir...Herkes fikrini ne istediğini açıksa belli etsin...Takiyye yapmayalım arkadaşlar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

.

25cu110ux.jpg

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin DiPNOT,

 

Alinti yaptiginiz gazete Alman haber alma teskilatinin(BND) yari resmi uzantisi yayin organlarindan biridir.Tipki "DER SPIEGEL "gibi:

Türkiye hakkinda yazilan hangi yazi olursa olsun ,yeni sevr dayaticilarina platform hazirlamak amaci güden ve Türkiyede espiyonaj faaliyetleri yürüten Alman ngo larinin Türk`ün kafasinda olusturmaya calistigi "Türkiye Kemalizmden kurtulmalidir "telkini ve dayatmasini her firsatta gündeme getiren bir yayin organidir.

 

Türkiye de faaliyet gösteren ngo lari .Friefrich ebert vakfi,konrad adenauer vakfi,FIAN ve digerleri, su an da gerek medyada gerek Türkiyenin ishayatinda gecimini ve rafahini bu emperyalist yayilmaya canak tutarak,isbirlikciligi yaparak saglayan bu hainleri ögrenmek isterseniz,

 

Büyük Türk aydini Necip Hablemitoglu`nun Alman vakiflarinin Türkiye ´de oynadigi oyunlari,faaliyetleri ve Türkiye ´deki isbirlikcilerini aciga cikardigi eserlerini okuyabilirsiniz.

 

Kisacasi Istiklal harbi vermis bu yüce Milletin bu emperyalistlerden ögrenecegi hic birsey yoktur.

 

Esenlikler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin DiPNOT,

 

Alinti yaptiginiz gazete Alman haber alma teskilatinin(BND) yari resmi uzantisi yayin organlarindan biridir.Tipki "DER SPIEGEL "gibi:

Türkiye hakkinda yazilan hangi yazi olursa olsun ,yeni sevr dayaticilarina platform hazirlamak amaci güden ve Türkiyede espiyonaj faaliyetleri yürüten Alman ngo larinin Türk`ün kafasinda olusturmaya calistigi "Türkiye Kemalizmden kurtulmalidir "telkini ve dayatmasini her firsatta gündeme getiren bir yayin organidir.

 

Türkiye de faaliyet gösteren ngo lari .Friefrich ebert vakfi,konrad adenauer vakfi,FIAN ve digerleri, su an da gerek medyada gerek Türkiyenin ishayatinda gecimini ve rafahini bu emperyalist yayilmaya canak tutarak,isbirlikciligi yaparak saglayan bu hainleri ögrenmek isterseniz,

 

Büyük Türk aydini Necip Hablemitoglu`nun Alman vakiflarinin Türkiye ´de oynadigi oyunlari,faaliyetleri ve Türkiye ´deki isbirlikcilerini aciga cikardigi eserlerini okuyabilirsiniz.

 

Kisacasi Istiklal harbi vermis bu yüce Milletin bu emperyalistlerden ögrenecegi hic birsey yoktur.

 

Esenlikler.

 

 

katılıyorum kemal'in askeri...

dipnot belli bi basın gurubunun propagandası olmuş yazdıkların..

Ataturk ün ismini kullanarak cumhuriyet in elde gitmesi gibi sacmalıkları buraya taşıyorsunuz anlam veremiyorum.

bu ülkeyi kurtaran ulu önder Ataturk ün yanındaki inançlı insanlarıda unutmamanı tavsiye ederim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin DiPNOT,

 

Alinti yaptiginiz gazete Alman haber alma teskilatinin(BND) yari resmi uzantisi yayin organlarindan biridir.Tipki "DER SPIEGEL "gibi:

Türkiye hakkinda yazilan hangi yazi olursa olsun ,yeni sevr dayaticilarina platform hazirlamak amaci güden ve Türkiyede espiyonaj faaliyetleri yürüten Alman ngo larinin Türk`ün kafasinda olusturmaya calistigi "Türkiye Kemalizmden kurtulmalidir "telkini ve dayatmasini her firsatta gündeme getiren bir yayin organidir.

 

Türkiye de faaliyet gösteren ngo lari .Friefrich ebert vakfi,konrad adenauer vakfi,FIAN ve digerleri, su an da gerek medyada gerek Türkiyenin ishayatinda gecimini ve rafahini bu emperyalist yayilmaya canak tutarak,isbirlikciligi yaparak saglayan bu hainleri ögrenmek isterseniz,

 

Büyük Türk aydini Necip Hablemitoglu`nun Alman vakiflarinin Türkiye ´de oynadigi oyunlari,faaliyetleri ve Türkiye ´deki isbirlikcilerini aciga cikardigi eserlerini okuyabilirsiniz.

 

Kisacasi Istiklal harbi vermis bu yüce Milletin bu emperyalistlerden ögrenecegi hic birsey yoktur.

 

Esenlikler.

 

Sayın KEMAL'İN ASKERİ...

Neyin yayın organı olup olmadığı değil ülkemizin içinde bulunduğu durumu gerçekçi ve dışarıdan bakılan bir fotoğraf gibi değerlendirmesi ve tespitlerin, yazdıkılarının tarafımızca doğru bulunmasıdır...

 

(Bu arada rahmetli ve büyük Türk aydını ve Kemalist Aydınlanmacı sevgili Necip ABLEMİTOĞLU'NU özlemle ve rahmet anıyorum...)

 

Sevgiler...

.

oguzcenaze7nk.jpg

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

katılıyorum kemal'in askeri...

dipnot belli bi basın gurubunun propagandası olmuş yazdıkların..

Ataturk ün ismini kullanarak cumhuriyet in elde gitmesi gibi sacmalıkları buraya taşıyorsunuz anlam veremiyorum.

bu ülkeyi kurtaran ulu önder Ataturk ün yanındaki inançlı insanlarıda unutmamanı tavsiye ederim...

 

hep dışarıdan size uygun olan yazılarımı örnek gösteririsiniz size karşı olan yazıları örnek göstermezmisiniz...

Tabiki memnunuyetle...

O kadar da azımsanmayacak kadar çoklar...

Tüm tapic'lerime bakarsanız, halkın %90'ı bana karşı olacağını görmeniz içten bile değil...

Size dost sevgi ve saygılar...

.

449fk.jpg

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kelime oyunlarını cok güzel oynadıgınız kesin alttaki imzanızdaki gazete resmi oldugu sürece sizi gercekci bulmuyorum...

kendimde medyada calıştım biliyorum nasıl ne şekil haber yapıldığını....

 

O bizim gerçeğimiz ve var olma sebebimiz, yani Cumhuriyetimiz..

Onsuz ne Cumhuriyet...

Ve ne de biz oluruz...

Bu ülkenin tek bir gazetesi ve tek bir lideri var bunu unutmayın...

Gatesi Cumhuriyet ve lideri ise MUSTAFA KEMAL ATATÜRK...

Biz ona inanır...

Onun eseri ile övünür..

Ve onun ilkeleri ile onur duyarız...

.

c1702018vi.jpg

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.