Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

İRANDA ZİNA SUÇUNDAN HÜKÜM GİYEN KADINA RECM CEZASI


raif bostan

Önerilen İletiler

iranda bir kadına zina ettiği idasıyla taşlanarak vahşice öldürülme cezası verildi.iran insan haklarıyla yönetilmeyen kuralların dine göre çıkarıldı ve insanların bu saçma ve insan haklarına aykırı kurallara uymak zorunda olduğu bir devlet.kadının zina yapması onu vahşice öldürmeyi gerektirecek bir olay değildir bu ancak kişinin o kişiden boşanma hakkı doğurur çünkü kişi başkasıyla ilişkiye giren bir kişiyle evli kalmak istemeyebilir ama asla onu öldürmeyi gerektiren bişiy değildir.işte devletimiz böylesine bir devleti günümüzde savunmaya kalkıyor bu çok yanlış bir şeydir böylesine bir devleti olmasını istemek bile doğru değildir çünkü böylesi bir devlet insan haklarına aykırı yapılanmış bir devlet demektir buda asla kabuledilemez.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

iranda bir kadına zina ettiği idasıyla taşlanarak vahşice öldürülme cezası verildi.iran insan haklarıyla yönetilmeyen kuralların dine göre çıkarıldı ve insanların bu saçma ve insan haklarına aykırı kurallara uymak zorunda olduğu bir devlet.kadının zina yapması onu vahşice öldürmeyi gerektirecek bir olay değildir bu ancak kişinin o kişiden boşanma hakkı doğurur çünkü kişi başkasıyla ilişkiye giren bir kişiyle evli kalmak istemeyebilir ama asla onu öldürmeyi gerektiren bişiy değildir.işte devletimiz böylesine bir devleti günümüzde savunmaya kalkıyor bu çok yanlış bir şeydir böylesine bir devleti olmasını istemek bile doğru değildir çünkü böylesi bir devlet insan haklarına aykırı yapılanmış bir devlet demektir buda asla kabuledilemez.

Dine göre çıkarıldığını söylediğiniz recm cezasına dair,Kuran-ı Kerim den ayet sunar mısınız? Yoksa İran Yahudilerce mi yönetiliyor?Malum ,İncil i ve Kuranı Tanrının Kitabı olarak algılayamadıkları için,İncil de İsa nın "Günahı hiç olmayan ilk taşı atsın" sözünü ,Kuranın ise farklı bir ceza getiriliş tarzını ve koşullarını anlamadıkları kesin.İran, kendi inanmak istediği ve tamamen Kutsal Kitaplardan farklı bir uygulama içindedir.lütfen bu uygulamanın dinden ya da müslümanlıktan kaynaklandığı gibi bir sunuma destek vermeyin.Çünkü bu uygulamanın adı olsa olsa töre olur.Gelenek,kültür şu bu olur.Ama din olamaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Madem öyle recm cezası neden sadece şeriatla yönetilen müslüman devletlerde var? Her konuda yahudiliği suçlamak biraz ırkçılık olmuyor mu? Anti-semitist bakış açısıyla olaylara yaklaşıyorsunuz...

 

Kabul edin artık... Kur'anda yeri olsa da olmasa da recm cezası şeriatla yönetilen Müslüman devletlerin bir gerçeğidir

 

Bunu kültürle töreyle açıklamak ise daha büyük bir talihsizlik. Nasıl bir savunma bu... Sizin insan haklarından haberiniz yok mu?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dine göre çıkarıldığını söylediğiniz recm cezasına dair,Kuran-ı Kerim den ayet sunar mısınız? Yoksa İran Yahudilerce mi yönetiliyor?Malum ,İncil i ve Kuranı Tanrının Kitabı olarak algılayamadıkları için,İncil de İsa nın "Günahı hiç olmayan ilk taşı atsın" sözünü ,Kuranın ise farklı bir ceza getiriliş tarzını ve koşullarını anlamadıkları kesin.İran, kendi inanmak istediği ve tamamen Kutsal Kitaplardan farklı bir uygulama içindedir.lütfen bu uygulamanın dinden ya da müslümanlıktan kaynaklandığı gibi bir sunuma destek vermeyin.Çünkü bu uygulamanın adı olsa olsa töre olur.Gelenek,kültür şu bu olur.Ama din olamaz.

Tahminime göre siz herhalde Gazza'daki Hamas rejimini, Suidi Arabistan rejimini, Taliban'i vs tümününün uygulamalarini töre, gelenek ve kültür olarak niteliyorsunuz. Yoksa yanlismi düsünüyorum?

 

Ne komiktir bu saydiklarimin hepsi istisnasiz ne yapiyorlarsa tümünü islama ve dolayisiyla seriata dayandiriyorlar. Ya onlar islami iyi kavrayamamis ya da siz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

islamda çıkan kurallar insan haklarına uygun olup olmadığına bakılmaz bir kişi kuranı ve hadisleri yorumlar ve yaptığı yorumu kural olarak yani allah bunu emretti diyerek kanun haline getirir ve bu kuralların insan haklarına uygun olup olmadığına bakılmaz.mesela kadının örtünmesi kuralı insan haklarına aykırıdır çünkü insan istediğini giymekte özgürdür isterse insan çıplak bile dolaşabilir çünkü hayat onun hayatı beden onun bedenidir istediğini giyer isterse bedenini örter isterse örtmez bu onun bileceği bişiydir ama günümüz toplumu çıplaklığı yanlış bişiy olarak değerlendirsede insanların çıplak dolaşma hakları vardır çünkü istediği elbiseyi giyme hakkı vardır isterse çıplakta dolaşabilir çünkü insanın başkalaraına zarar vermeden hayatlarını istedikleri gibi yaşama hakları vardır işte bu yüzdendir kişiler istedikleri elbiseyi giyer yada giymeyebilirde bu onun bileceği bişiydir biz onların hayatlarına karışamayız.

bu ve bunun gibi bir çok kural insan haklaraına aykırıdır islamda.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tahminime göre siz herhalde Gazza'daki Hamas rejimini, Suidi Arabistan rejimini, Taliban'i vs tümününün uygulamalarini töre, gelenek ve kültür olarak niteliyorsunuz. Yoksa yanlismi düsünüyorum?

 

Ne komiktir bu saydiklarimin hepsi istisnasiz ne yapiyorlarsa tümünü islama ve dolayisiyla seriata dayandiriyorlar. Ya onlar islami iyi kavrayamamis ya da siz.

 

İslam denildiği zaman, yalnızca ve yalnızca Allahın Kitaplarını düşünen benim gözümde, evet, onlar İslamı iyi anlamamış insanlar.Her ne kadar laik bir ülke olsakta(sözde) adına İslam ülkesi denilen kendi ülkemizde de, Kuran Allah ile kul arasına kimseyi sokmazken, insanlar sahte mehdiler,şeyhler huzurunda tapınmaktadır.Ve sorsak kendilerine herkes takvada olduğunu, müslüman olduğunu iddia eder.Hatta işin enterasan tarafı "ben müslümanım" diye gerektiğinde toplu gösterilere katılan,durmadan etrafına dinle ilgili tavsiyede bulunan nice insan aslında hiç Kuranı anladığı dilde okumamış, 5 vakit namaz bile kılamayan insanlardır.Kitap ehlinden biri olmak yani müslüman olmak ayrı meseledir,bir insanın dininin İslam olması ayrı meseledir.O ülkelerede, bizede İslam ülkesi denmesi yanlıştır,çünkü olsa olsa Kuran ehli ya da müslüman ülke denilebilir.Ama asla bir müslümanın Kitabını yeterince hayata geçirip geçirmemesine bakılmaksızın İslam ülkesi kelimesi kullanılamaz.Ben,tamamen Kitaplara imanlı biri olarak ,şeriat denildiğinde Allahın Kitaplarındaki kurallarını esas alırım ki,bu kurallar arasında Kuranı Kerimde recm uygulaması olmadığı kesindir.Tevratla gelen bu hüküm,İncille başka bir boyut kazanmış(günahı olmayan ilk taşı atsın-ki herkes günahlı bu hak verilmemiş) ve Kuranla yeni bir uygulama kazanmıştır.Kuran , sadece ve sadece 100 sopa(o da 4 şahit zorunluluğu ile ki basit bir durum değildir)cezasını emretmiştir.Sorun Kuran sızlıktır.Kuranın kimi ayetlerini dikkate alıp işlerine gelmeyen kimi ayetlerini görmezden gelmektir sorun.Sorun, kökeninin nerelerden geldiği yeterince belli olmayan hadisleri Kurandan üstün tutmaktadır.Halbu ki Kuran,Muhammed in söylemesi gereken her sözü içeren ve ibadetsel yönlerden sünnete dikkat çeken,yani hadis adı altındaki sözlere değil ,davranışsal aktarılan ibadet ediş şekline dikkat çeken bir Kitaptır.Bu davranışsal ibadetlerde de,yok parmak ucunun kalkmasıyla,yok saç telinin görünmesiyle bozulan namaz kavramı değil, Allah huzurunda secdenin,rukunun ,ayakta Kuran okumanın inceliklerini hissettiren bir Kitaptır Kuran.Üstelikte o Kuran okunurken,namaz kılıp ondan ****** olanlara,ne dediğini bilmeden namaza yaklaşmanın yanlışlığına dikkat çeken Kitaptır Kuran."vay o namaz kılanların haline,onlar Kitaplarından gafildirler" diyen, "ey müminler, sarhoş iken, ne söylediğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın" diyen Kitaptır Kuran.Bakın hatta son ayete, kafirlere,münafıklara değil,sarhoş olan müslümanda değil,sarhoş olan müminlere seslenen Kitaptır Kuran.Demek ki,içki içti diye bir müslümanın kırbaçlanması Allahın hükmü olmuyormuş.

 

Sayın Phantom_lord,ben bir yahudi düşmanı değil, İsrailin Kitabını uygulamadığını ortaya çıkaracak insanım.İşinize gelsin gelmesin,recm cezası Tevratta vardır ama uygulamadaki kurallar gereği belki uygulanmamaktadır.Bugün nice musevi,ellerinde Türk bayrakları İsraili protesto ediyorsa, insanların bunun nedenini biraz araştırması yerince olacaktır.İşte Kuranda bunu emretmektedir zaten,yani söz konusu hristiyanlar ve yahudiler olduğunda,Kuranın ölçüsü,Kitabına uyan ile uymayan Kitap ehlini ayırmaktır.Kuranın ve tabiki imanlısı olan müslümanın tek dikkat edeceği husus,Kitabına uymayan ve sürekli bozgunculuk yapan insanlara uygulanacak kurallardır. Kitapta,yahudilerle ve hristiyanlarla ilgili genel bir kötü bakış açısı yoktur,kötü bakış açısına sahip olunan tek cezalık mevzular, Kitabına uymayan ,ahiret inancı olmayan , aslında münafık ya da kafir olan yahudi ve hristiyanları kapsamaktadır.Tıpkı müslümanlar kadar.Ben şahsım,yahudi insanlarla da sohbet eden,hristiyan arkadaşları da olan, sırf adı müslüman değil diye insanlara farklı yaklaşan biri değilim. Ben insanın hayattaki davranışlarına, ne kadar Kitapta yazılı iyi insan çizgisine yakın olup olmadığına bakarım.Bazen bir ateist bile nice müslümandan daha iyi bir insan izlenimi vermektedir.Bu noktada o ateisti değerlendirirken, İslama olan bakış açısında Kitabı mı baz alıyor yoksa müslümanları mı baz alıyor noktasında düşünürüm öncelikle.Kitabı baz alıyorsa eğer, arapçanın anlamına çok iyi hakim mi, yoksa çeviriden kaynaklı sıkıntılarla mı kabullenemiyor,birde buna bakarım.Bugün,Kitaplara tamamen imanlı ben,alkolik olan ve dinsiz olan bir insanı,karşısındakine durmadan söz sözleme hakkını kendinden bulan müslümanlara Kuranla cevap verip, alkolü ortamdan ortama az miktarda kararında tüketen bir kişi haline getirebildiysem ve bu insanla evlendiysem,demek ki karşımdakine bire kafir bire münafık diye yaklaşan biri değilim.Demek ki Kitabım beni etrafına durmadan ceza kesen,ırkçılık yapan bir insan yapmıyor.Tekrar ediyorum,eğer o insanlar dinden dolayı o uygulamaları yapsaydı kendi ülkemde müslüman bir türk olan ben,Almanyada müslüman olan bir Alman ve diğer ülkelerdeki her müslüman aynı yaklaşımda olurdu.Ama bizim ülkede ve batı ülkelerindeki müslümanlar nedense diri diri kadınları gömmüyor,pantolon giyinen birine 40 kırbaç cezasını istemiyor,içki içti diye birine kafir diye saldırmıyor,Allahın tartışmaktan bile men ettiği sıradan zararı olmayan kafirlere ateistlere cihad diye saldırmıyoruz.Yahudilerle ve hristiyanlarla da sıkıntımız yok.Demek ki, uygulamalarda Kurandan kaynaklı değil,yöreden kaynaklı,bölgeden kaynaklı sıkıntılar var.Ben youtube da namaz kılıp ardından kafasına bıçaklar sokan ,vücudunun her yerini bıçakla kesen bazı kürt tarikatları izliyorum, ben ağzından şiş sokan türk tarikatları izliyorum.Şimdi siz, dinli ya da dinsiz olun, elinizi vicdanınıza bir koyup söyleyin, bunu Kuran mı emrediyor,yoksa bazı şahıslar mı?Adlarına her ne kadar müslüman deseler de? Bu Kuran kaynaklı mı, o insanlara(neyse adı şeyh mehdi şu bu) uyanlardan mı kaynaklı problemler? Bu noktayı ayırmadığınız sürece, genelleme yaptığınız sürece, malesef dinin yani İslamın, yani Kuranın İncilin Tevratın Zeburun barındırdığı dini, yeterince anlamamışsınız demektir.Ki İslam, aslında Kitap bile gerektirmez belki. Güneşe bakan,yıldıza bakan,etrafında Tanrısını arayan ve en sonunda gerçek Tanrının idrakine varan ve ona hiç bir şeyi ortak koşmayan,şirk koşmayan İbrahim in bulduğu şeydir İslam.Bu yüzden Allah ile arasına kul sokan her insan, Allaha ortak koşmakta olduğunu idrak edinceye kadar ne hristiyanları,ne müslümanları, ne yahudileri Kitabını tam anlamıyla hayata geçirebilmiş göremeyecektir insanoğlu.Dinini Kitabından değil,ondan bundan öğrenen her insan problem doğuracaktır. Bu yüzden de siz bugün insanların davranışları yüzünden, Kitaba uymayanlar yüzünden genelleme yapmaktasınız ve belkide müslümanlara karşı genel bir kınayış içindesiniz.Çünkü belkide sizin gözünüzde müslüman = gelişmeyen, insan haklarına aykırı yaşayan bir kavram.Oysa malesef müslüman = Kuran Ehli olmalıydı ve Kuran Ehli =Şeriatı Kuran olan insan olmalıydı.Olmadığına göre,Kuran ile insan yani müslüman davranışını ayırdetmek ve hatta Kuran sayesinde bu müslümanım diyenlerle daha net ve başarılı mücadele etmek gerekirdi.Mesela ben bir hristiyanla tartışırken "sizin kitabınız değişmiş,şu bu" desem kim beni ne derece dikkate alır? Ama ben "bende İncil imanlısıyım,o halde şu düşünceniz bu davranışınız İncilin şu ayetiyle neden çelişiyor" dediğimde, bazı sözler gerçekten dikkate değer algılanabiliyor.İnsanların inancında ve uygulamalarında sıkıntı varsa, bu ancak inandıklarını söyledikleri ana kaynağı araştırıp bu kaynakla öğüt verilerek yapılabilir.Sizin kaynağınızı ben tanımam diyerek, o insanın sizi tanımasını asla sağlayamazsınız.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şeriat propagandalarına, şeriatı cici gösterme çabalarına öyle karnımız tok ki, kimseler kusura bakmasın.

 

Öyle müminlere alkollüyken namaza yaklaşmayın denilmiş, demek ki mümin alkollü olabiliyormuş, normalmiş gibi gösterme çabalarına aldanmamızı kimse beklemesin.

 

Alkol üç aşamada haram edilmiştir. İlk aşamada içkide bazı yararlar ve bazı zararlar olduğu, ancak zararının daha çok olduğu söylenmiş, ikinci aşamada sadece namaz kılınırken içkili olmak yasaklanmış.

 

Fakat... Son aşamada içkinin kumar ve fal ile birlikte "şeytan ameli bir pislik" olduğu ilan edilmiştir.

 

Ben içkiyi hiç bir zaman savunmam. Her zaman şişelerin üzerine sağlığa zararlı olduğu ve yüksek bağımlılık yaptığı uyarılarının yazılmasını savunurum. Fakat kimse İslam dini içkiye hoşgörülüdür filan diye cici gösterme propagandası yapıp insanları aldatmasın.

 

Şeriat çağdışı bir insanlık düşmanı gerilik kültürüdür...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili ftoyd un söylediği o kadar açık .

Ne diyor ''Bununla ilgili bir ayet gösterbilirmisin diyor''!

İslamda böyle bir ceza yok diyor ve kur'an ayetlerini gösteriyor.

Bununla ilgili bir ayet gösterbiliyorsanız gösterin yoksa sırf muhalefet olsun diye alakasız şeyleri yazmanın ne mantığı var.

Kendinizi kandırmaktan başka birşey değildir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şeriat propagandalarına, şeriatı cici gösterme çabalarına öyle karnımız tok ki, kimseler kusura bakmasın.

 

Öyle müminlere alkollüyken namaza yaklaşmayın denilmiş, demek ki mümin alkollü olabiliyormuş, normalmiş gibi gösterme çabalarına aldanmamızı kimse beklemesin.

 

Alkol üç aşamada haram edilmiştir. İlk aşamada içkide bazı yararlar ve bazı zararlar olduğu, ancak zararının daha çok olduğu söylenmiş, ikinci aşamada sadece namaz kılınırken içkili olmak yasaklanmış.

 

Fakat... Son aşamada içkinin kumar ve fal ile birlikte "şeytan ameli bir pislik" olduğu ilan edilmiştir.

 

Ben içkiyi hiç bir zaman savunmam. Her zaman şişelerin üzerine sağlığa zararlı olduğu ve yüksek bağımlılık yaptığı uyarılarının yazılmasını savunurum. Fakat kimse İslam dini içkiye hoşgörülüdür filan diye cici gösterme propagandası yapıp insanları aldatmasın.

 

Şeriat çağdışı bir insanlık düşmanı gerilik kültürüdür...

 

Sevgili demirefe yukarıda söylediklerini malum sosyete hocaları söylemektedir.

Daha öncede bu tür ilahyatçılara raslamıştık.

Türk bürokratlara islam adına seminerler verip, daha sonra hrisiyanlığa davet edenlerede şahit olduk.

 

o nedenle ne bir partinin ne bir devleti nede sıradan bir ilahyaçının söyledikleri islamı bağlamaz.

 

 

Bu günkü günümüzde kürt kökenli vatandaşların adına pkk propagandası yapan zihniyetler gibi.

Kendi zihniyetini bütün kürtlerin adına sözde empoze etmeye çalışan uczuz siyasetçiler gibi,buna da inan var elbet kendi zihniyetine yakın eğitim seviyesi olmayan ve ufak çıkarcıların olduğu gibi!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Benim söylediğimde hiç bir anlaşılmazlık yok; "cici şeriat, korkmayın, öcü değil" propagandasını eleştirdim. Kişiler üzerinden kurumlara kavramlara eleştiri yapmışım gibi göstermek bir çarpıtmadır. Benim o eleştiriler için bahaneye gerek duymadığımı, lafımı direk söylediğimi herkes bilir forumda.

 

İran ise, tüfekleri Türkiye'ye dönük PKK lılara ilişmez. Namlu kendine döndüğünde harekete geçer. Bilirsiniz işte, çifte standart konusu. Aynı terörist tüfeğini Türkiye'ye çevirdi mi, PKK, cici... İran'a çevirdi mi PEJAK, tu kaka.

 

"Tüfeğini o tarafa çevir, yok olmadı bu tarafa çevir" talimatları ise ABD'den. Hazar - İskenderun hattının kontrolü için bir öyle, bir böyle bu trajikomedi sergilenip duracak...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İslam denildiği zaman, yalnızca ve yalnızca Allahın Kitaplarını düşünen benim gözümde, evet, onlar İslamı iyi anlamamış insanlar.Her ne kadar laik bir ülke olsakta(sözde) adına İslam ülkesi denilen kendi ülkemizde de, Kuran Allah ile kul arasına kimseyi sokmazken, insanlar sahte mehdiler,şeyhler huzurunda tapınmaktadır.Ve sorsak kendilerine herkes takvada olduğunu, müslüman olduğunu iddia eder.Hatta işin enterasan tarafı "ben müslümanım" diye gerektiğinde toplu gösterilere katılan,durmadan etrafına dinle ilgili tavsiyede bulunan nice insan aslında hiç Kuranı anladığı dilde okumamış, 5 vakit namaz bile kılamayan insanlardır.Kitap ehlinden biri olmak yani müslüman olmak ayrı meseledir,bir insanın dininin İslam olması ayrı meseledir.O ülkelerede, bizede İslam ülkesi denmesi yanlıştır,çünkü olsa olsa Kuran ehli ya da müslüman ülke denilebilir.Ama asla bir müslümanın Kitabını yeterince hayata geçirip geçirmemesine bakılmaksızın İslam ülkesi kelimesi kullanılamaz.Ben,tamamen Kitaplara imanlı biri olarak ,şeriat denildiğinde Allahın Kitaplarındaki kurallarını esas alırım ki,bu kurallar arasında Kuranı Kerimde recm uygulaması olmadığı kesindir.Tevratla gelen bu hüküm,İncille başka bir boyut kazanmış(günahı olmayan ilk taşı atsın-ki herkes günahlı bu hak verilmemiş) ve Kuranla...

Ve Kuranla gelen kavram kargasasi bir türlü cözülemiyor neden!

 

Sayin ftoyd Müslümanlar ne zaman kendini anlatacak var mi iclerinde adam gibi adamlar ben sahsen bir tane bile göremiyorum..

 

Var ise bir tane gösterin bir zahmet...

 

Hepsinin eveleyip geveleyip geldikleri nokta Ahlak Namus Seriat Recm, ben iclerinde bir tane bile gevelemeden bunlari cözüm getirecek adam, adam gibilerinde yetisdiklerini görmüyorum. Duygusal yoldan islam feodolizmine yenik düsüyorlar hepsi feodal kafali.. Laik ligi kafasindan silenler hic bir daim bulamayacak güzel müslümanligi..

 

Ve dünya´da müslüman olmayan halklara müslümanligi sevdiremezsin.. gecelim onu müslüman birisine bile sevdiremezsin..Müslüman, müslümana ne kadar güveniyor ve seviyor !!!

 

Var mi sevgi fesatdan baska.. Varsa karleslik var, dürüstlük var mi oda yok..

 

Bakin bazi tartismalarda forumda veya üst düzeyde..

 

Ülkemizden örnek verelim pkk lisindan tut yandas medyasindan tut son zamanlarda Terör olaylarini bile Mezhebi Alevi olan müslümanlarin üzerine yikmaya calisiyorlar..

 

Amac ne ya onlar kötü müslüman bizler iyi müslüman seriatla yönetilirsek kimse bizi bizden ayiramaz..

 

Sen ordan 20.milyon TÜRK Alevisini cöpe at.. ne adina on bin tane daga cikmis terörist adina NEDEN nedeni gayet basit kafadan laik kesim müslüman olamaz.. Onun adina..

 

Karala gitsin..

 

Ben Avrupa´da yasayan Alevilerin Türk kimliginden baska kimlik kullandiklarini görmedim..burda yanilgim varsa Türkiye´de tersiyse aciklayin..

 

Ama seriatcilarin burda Türk kimligini kullandiklarini görmedim!

 

Isin ilginc yani sunni kürtler Türk kelimesinden kacarken kürt alevileri Türk kimliginden kacmiyorlar ön kimlikleri ön vatandasliklari sadece ve sadece Türk olarak kabul ediyorlar..

 

Kemal kilicdaroglu örnegi bir gün bile kimlik olarak kürt kimligini almamistir !!!

 

Rahmetli özal almisti sunni olupta almayan yok..

 

Birde merak konusu Ilhan Selcuk neden Alevi mezarligina gömüldü.. Ilhan Selcuk Adam gibi bir TÜRK Bildigim kadariyla..

 

Muhakak onun da bir bildigi var idi... Cünkü o mezarlikta bir müslüman mezarligi, farkindaysak hitistiyan mezarligi degil..

 

Bu ince noktalari farkina varmadigimiz müddetce ülkemiz de o güzel müslümanlari yasatamayacagiz..

 

Habire birilerinin recm cezasi ile ugrasiriz ah birde icimizde ki seytan bizi uyarmasa da istedigi o.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Benim söylediğimde hiç bir anlaşılmazlık yok; "cici şeriat, korkmayın, öcü değil" propagandasını eleştirdim. Kişiler üzerinden kurumlara kavramlara eleştiri yapmışım gibi göstermek bir çarpıtmadır. Benim o eleştiriler için bahaneye gerek duymadığımı, lafımı direk söylediğimi herkes bilir forumda.

 

İran ise, tüfekleri Türkiye'ye dönük PKK lılara ilişmez. Namlu kendine döndüğünde harekete geçer. Bilirsiniz işte, çifte standart konusu. Aynı terörist tüfeğini Türkiye'ye çevirdi mi, PKK, cici... İran'a çevirdi mi PEJAK, tu kaka.

 

"Tüfeğini o tarafa çevir, yok olmadı bu tarafa çevir" talimatları ise ABD'den. Hazar - İskenderun hattının kontrolü için bir öyle, bir böyle bu trajikomedi sergilenip duracak...

 

Ne bekliyordunuz iran Bizim için askerini helikeyemi atacağını beklemeliyiz.

Her devlet kendi çıkarlarını düşünür,bu gün iranda olan terör bizim ne kadar umrumuzda,örneğin umrumda değil!

Ayrıca ;

Öyle müminlere alkollüyken namaza yaklaşmayın denilmiş, demek ki mümin alkollü olabiliyormuş, normalmiş gibi gösterme çabalarına aldanmamızı kimse beklemesin.

dediniz o nedenle sosyete hocalarını örnek gösterdim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne bekliyordunuz iran

Kim bekleyen? Beni İsrail'i dövmesini ABD'den, teröristleri yakalamasını Barzani :lol: den bekleyen şaşkalozlarla karıştırmış olmalısın!

sosyete hocalarını örnek gösterdim.

E iyi işte, benim eleştirime onlar da giriyor. "Cici" gösterme çabasını eleştirmiyor muyum zaten ben de?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

seriatcilarin burda Türk kimligini kullandiklarini görmedim!

 

Değerli dostum her zaman söylediğim gibi Türkiye'yi bölmek için dinci ve etnik bölücüler ittifak ettirildi.

 

O yüzden ülkede iki şeyin "cici" olduğu, zararsız olduğu, hiç bir zarar gelmeyeceği, bir şeycikler olmayacağı durmadan propaganda edilir durur:

 

Biri şeriattır. Ilımlı İslam adı altında müslümanın terörist olmayacağı, bilmem müslümanın şunu yapmayacağı, bilmem bunu yapmayacağı pompalanır durur. Halbuki aslı astarı yoktur. En alasını yaparlar.

 

Diğeri etnik ırkçılıktır. Yok "anadilinde eğitim görsün", yok "özerklik verilsin, ne olur canım, kıyamet mi kopar?"

 

İki empoze de çok benzerdir. Türkiye'de ne kimsenin dinine karışan var, ne etniğine. Kimsenin ne dini, ne etniği hiç sorun değil. Ama illa hassasiyetleri kaşıyacak, zıtlaşmaları artıracaklar.

 

Aynı sarık sarıp cüppe giyip çarşafa sarınıp türbana bürünüp "bakın bakın, müslümanız, hadi bizi hırpalasanıza, bize hakaret etsenize, ne duruyorsunuz?" dendiği gibi,

 

Bağıra bağıra Kürtçe konuşup, Kürtçe müziğin sesini allah ne verdiyse açıp "bakın bakın Kürdüz biz, hadi bizi dövsenize, olay çıkarsanıza" diye aranan insanlar görüyoruz.

 

Yani ne diyelim... Akıl fikir dağıtılırken birileri nerelerde ne arıyorlarmış ne bilelim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Madem öyle recm cezası neden sadece şeriatla yönetilen müslüman devletlerde var? Her konuda yahudiliği suçlamak biraz ırkçılık olmuyor mu? Anti-semitist bakış açısıyla olaylara yaklaşıyorsunuz...

 

Kabul edin artık... Kur'anda yeri olsa da olmasa da recm cezası şeriatla yönetilen Müslüman devletlerin bir gerçeğidir

 

Bunu kültürle töreyle açıklamak ise daha büyük bir talihsizlik. Nasıl bir savunma bu... Sizin insan haklarından haberiniz yok mu?

 

Haklisiniz.

 

Tabii ki, Islam yalniz Kuran'a dayanmaz. Dayanamaz. Imkansiz. Islamin esaslari 1) Kuran 2) Hadisler 3) Icma ve 4) Kiyas.

 

1400 yildir Islam bu esaslara dayanarak yapilmistir. Ornegin, hadislere dayanamadan, Muslumanlar namaz kilmasini bile bilmezler.... Hadislerde "RECM" var. Diger bir ornekte goruyoruz ki, Kuranda ki miras bolme hatalarini duzeltmek icin, alimler 1400 yildir ozel kanunlara dayanarak kuran hatalarini ortbas etmislerdir.

 

Bu yuzden bu RECM vahsiligi devam eder. Bu vahsiligi beyaz perdeye alan bir film var:

 

"THE STONING OF SORAYA M." . Turkiyede bunu gosteriyorlarsa, tavsiye ederim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Islam yalniz Kuran'a dayanmaz.

Yok şimdi, tamam böyle bir görüş, böyle bir mezhep olsun. Tamam, sadece Kuran'a dayalı bir din, bir görüş, bir mezhep kabul edelim. Niye olmasın, görüş görüştür. Kabul ettik. Asıl İslam bu görüş olsun, tamam olsun.

 

Fakat bu kabul durumunda çok daha vahim çelişkiler ortaya çıkar. Peygamber ne duruma düşer? Kuran'da yazmayan bir şeyi kendi kafasına göre işine geldiği şekilde Tevrat'tan alarak uygulayan biri konumuna düşer.

 

Allah ne duruma düşer? Orada bir insan işkenceyle öldürülecek, işi çok, ilgilenemiyor, bir ayet gönderip Kuran'a bu konuda bir hüküm ekleyemiyor durumuna düşer.

 

Ya da ne bileyim, Cebrail tam ayeti getirirken yakıtı bitti, yolda kaldı getiremedi durumuna düşer. Seçin beğenin istediğiniz birbirinden vahim seçeneği!

 

Daha olmadıysa bir seçenek daha var: Recm ayeti vardı, Kuran'dan çıkarıldı da diyebilirsiniz. Bunun vahameti de bir ayrı tabii...

 

Benim tavsiyem, kırpık kırpık kumaşlardan elbise yapmaya uğraşmayın. Laik olun, din ayrı, hukuk ayrı bir konudur. Dinden hukuk çıkmaz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

[benim tavsiyem, kırpık kırpık kumaşlardan elbise yapmaya uğraşmayın. Laik olun, din ayrı, hukuk ayrı bir konudur. Dinden hukuk çıkmaz...

Yel değirmeni ile savaşan Don Kişot gibi kimselerin savunmadığını kendi kendinize savunuyorsunuz, karşınızda laikliğe karşı, Recim’i savunan birileri varmış gibi laikliğe davet ediyorsunuz!

 

Sevgili demir efe yukarıdaki yazdınız da aynı şeylerden farklı bakışlarla söz ettik, en önemlisi ben sosyete hocalarının İslam’ın güzelliklerini anlatırken İslamla ilgisi olmayan konuları insanlara enjekte etmeye çalışarak İslamı bölmeye çalıştığını düşünürken siz, başka bir bakış açısıyla islamın katılığını yumuşatmaya çalışarak cici göstermeye çalışıyor diyorsunuz.

 

Sonuçta senin düşüncende benim düşüncem gibi. Sorun, sahte insanlarda!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şeriat propagandalarına, şeriatı cici gösterme çabalarına öyle karnımız tok ki, kimseler kusura bakmasın.

 

Öyle müminlere alkollüyken namaza yaklaşmayın denilmiş, demek ki mümin alkollü olabiliyormuş, normalmiş gibi gösterme çabalarına aldanmamızı kimse beklemesin.

 

Alkol üç aşamada haram edilmiştir. İlk aşamada içkide bazı yararlar ve bazı zararlar olduğu, ancak zararının daha çok olduğu söylenmiş, ikinci aşamada sadece namaz kılınırken içkili olmak yasaklanmış.

 

Fakat... Son aşamada içkinin kumar ve fal ile birlikte "şeytan ameli bir pislik" olduğu ilan edilmiştir.

 

Ben içkiyi hiç bir zaman savunmam. Her zaman şişelerin üzerine sağlığa zararlı olduğu ve yüksek bağımlılık yaptığı uyarılarının yazılmasını savunurum. Fakat kimse İslam dini içkiye hoşgörülüdür filan diye cici gösterme propagandası yapıp insanları aldatmasın.

 

Şeriat çağdışı bir insanlık düşmanı gerilik kültürüdür...

 

Ben, inanışım bazında, cici gösterme çabası olmaksızın, İslam dininin ana kaynağının Kitaplar olduğunu yani benim gözümde Tanrımın Kitapları olduğunu ve bu anlamda recm cezasının hiç bir şekilde Kuranda olmadığını ve 100 sopa cezası olduğunu vurguladım. Eğer bazıları hadisleri şunları bunları ortaya koyuyorsa, bunların Kuran hükmünden daha öte bir kural olamayacağını söylüyorum. Allahın Kitabı Kuran 100 sopa derken, Muhammed Peygamberim tutut "ya boşverin siz, iyisi mi taşlayalım" demez.

 

İçki konusuna gelince, Kuranda defalarca ve defalarca haramların neler olduğu ve neler olduğununda bildirilmiş olduğu açıktır.Bunun dışındaki hiç bir kavrama, haram ya da helal demememiz ayrıca emredilmiştir.Eğer çoğu haram olanın azı haramsa(ki içki hariç belirtilen gerçek haramlar düşünüldüğünde doğrudur) ve dedikleri gibi içki ya da alkol haramsa,kimsenin zentinyağı falan yememesi gerekirdi.İçkinin faydaları kadar zararları olabileceği gerçeğini illa Kuran değil, bütün bilim adamları ortaya koyabilir zaten.Yani alkolü bir zeytinyağında mı tüketiyoruz,bir ilaçta şurupta mı tüketiyoruz.Akşam yemeğinde midemiz için bir kadeh şarapla yetiniyoruz faydaları çok gibi. Ama içip içip sarhoş mu oluyoruz,alkolik mi oluyoruz, kusup ayılıp bayılıp bilinç mi kaybediyoruz,,sanırım zararları da sayılamayacak kadar çok olabiliyor.Bu anlamda, şarap ve kumar şeytan işi pisliktir derken, devamında bunların Allahı anmaktan alıkoyan olarak belirtilmesi,ne söylediğini bilemeyecek kadar sarhoş olanın namaza yaklaşamayacağı gerçeği,dediğim gibi gerçek ve gerçektir.Dine muhalefet için bu gerçekleri görmezden gelmek ya da görmeyi tercih eden birini illa ve illa dini cici gösterme çabasında biri olarak lanse etmek, bir dinsizin gerçeklik tutkusuna,bilim tutkusuna yaraşmamaktadır.Eğer Kuran fakire yoksula yetime yardım konusunda uyarıyorsa ve ben dindar olarak bunu belirttiysem, bir ateist ya da dinsiz kalkıp bana dinini cici gösteriyorsun bunlar ne biçim ayet tarzı muhalefette bulunamaz.

 

Şimdi burada ki bütün dinsiz ve ateist arkadaşlara tekrar soruyorum.Recm cezası Kuranın cezası mıdır değil midir? Bir kez olsun ellerinizi vijdanınıza koyup,yok ama falan hadis falan ülke demeden, bu cezanın Kuranda olup olmadığını lütfen söylesinler.Madem okuyup bilerek bu Kitabın bir Tanrıdan olamayacağına bu kadar eminsiniz,yani Kitabı bu kadar iyi biliyorsunuz,bana lütfen Kurandaki zina kavramına emredilen cezayı ortaya koyun.Recm var mıdır yok mudur?Eğer yoksa ve atıyorum siz dinsiz değilde bu Kitaba imanlı biri olsaydınız, hadise dayanarak bu ayetleri görmezden gelir miydiniz,gelmez miydiniz? Bu uygulamalarda,müslümanım diyenlerin bu uygulamalarında bir çelişki, bir sıkıntı var mı yok mu?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yok şimdi, tamam böyle bir görüş, böyle bir mezhep olsun. Tamam, sadece Kuran'a dayalı bir din, bir görüş, bir mezhep kabul edelim. Niye olmasın, görüş görüştür. Kabul ettik. Asıl İslam bu görüş olsun, tamam olsun.

 

Fakat bu kabul durumunda çok daha vahim çelişkiler ortaya çıkar. Peygamber ne duruma düşer? Kuran'da yazmayan bir şeyi kendi kafasına göre işine geldiği şekilde Tevrat'tan alarak uygulayan biri konumuna düşer.

 

Allah ne duruma düşer? Orada bir insan işkenceyle öldürülecek, işi çok, ilgilenemiyor, bir ayet gönderip Kuran'a bu konuda bir hüküm ekleyemiyor durumuna düşer.

 

Ya da ne bileyim, Cebrail tam ayeti getirirken yakıtı bitti, yolda kaldı getiremedi durumuna düşer. Seçin beğenin istediğiniz birbirinden vahim seçeneği!

 

Daha olmadıysa bir seçenek daha var: Recm ayeti vardı, Kuran'dan çıkarıldı da diyebilirsiniz. Bunun vahameti de bir ayrı tabii...

 

Benim tavsiyem, kırpık kırpık kumaşlardan elbise yapmaya uğraşmayın. Laik olun, din ayrı, hukuk ayrı bir konudur. Dinden hukuk çıkmaz...

 

Sadece Kurana iman etmiş biri, onun her sözünü uygulamaya çalışan biri, direk İncil ve Tevrata iman edeceğinden,onlarda bahsedilen yol gösterme,rahmet,ışık, öğüt gibi kavramlardan ötürü onları okuyacak ve şeri farklılıkların birbirini tamamlayan ve kimilerince çilişiyor gibi algılansa da, bütün halinde okununca her Kitabın birbirini tamamladığını görecek ve dini uygulamalarda Muhammed in,hadislerde anlatılan sözde uygulamalarının aslını kavrayacaktır.Yani Muhammed 100 sopa kavramından önce recm uygulamasında bulunmuş olsun(ki bu gerçektende Kitabına yani Kurana uygun düşer çünkü demek ki Kitabı kadar Tevrata da iman etmiştir ve uygulamıştır deriz) olmasın,müslümanlar, kimlerin ancak ve ancak böyle bir cezayı uygulayabileceğini anlayacak ve kendinde o hakkı asla göremeyecektir.

 

Allahın dininin çarpıtıldığı bir ortamda elbette laiklik güzel bir uygulamadır ama unutulmamalıdır ki, siz görsenizde görmesenizde, Allahın dininin tam anlamıyla uygulandığı noktada dünyanın mükemmel bir yer haline geleceği gerçeğini bildiğimiz için ,Kuranın ve diğer kitaplarımızın ne kadar ince, ne kadar mükemmel bir yaşam oluşturacağını bildiğimiz için en çok ta bundan ötürü imanlıyız zaten.Belki tam anlamıyla dünyadaki herkesin Kitabına uygun bir hayat sürdüğünü gözünüzde canlandırırsanız,olaki belki anlarsınız.Ha canlandıramıyorsanız şöyle bir örnek vereyim," dünyada hırsızlık diye bir kavram kalmaz, dünyada aldatma zina diye bir kavram kalmaz, dünyada karısı ya da kocası dışında birine farklı bakabilecek tek bir insan kalmaz, dünyada sözünü tutmayan,ticarette hile yapan bir tek kişi kalmaz,, dünyada anne babasına saygısızlık eden evlat, anne babalarında evladında öfke uyandıracak bir harekette bulunması söz konusu olmaz,, dünyada kimse kimseyi öldürmez düşmanlık etmez çünkü önce kötülüğü iyilik ile savmakla emir almışken zaten etrafına kötülük yapıp duran kişi de kalmaz,, sofrada ortak olunan fakirlik zenginlik sisteminde dünyada fakirliğinden ötürü aç kalan insanda kalmaz, yolda kalmış parasız biri, yetim olduğu için haksızlık görecek biri, akraba bağlarının iyi olmadığı bir aile ilişkisi de kalmaz.Dünyada paylaşmayan, azimle çalışmayan,herkesin kardeş olduğunu kabul etmeyen,dinle ırkla renkle siyasetle şunla bunla bölünmüş insanda kalmaz.Faizdi bankaydı borç için yıkıma uğrayan insan da kalmaz Dünya malı hırsı peşinde mezara gireceğini bir türlü hatırlayamayan insan da kalmaz.Bırakın insanlar arası kavramları hayvanlar aleminden bile nesli tükenecek tek bir tür kalmaz..işte şimdi ciciliğe başladım sanırım :) ister görün ister görmeyin. Ben gördüğümü paylaştım.Gördüklerim güzel,güzel olmayansa kurallara uyulmadığı için dünyayı mahveden çoğunluk.Hiç bir kitap, kötülük emretmedi.Her kitap kötülüğe karşı bir tutumu getirdi.Kitaplar sadece kötülüğün engellenebilmesi için cezalar getirdi.Kitaplarda ki emirlere uyulduğunda zaten o tarz kötülükler olmayacaktı.Kitabın her emri,insan yazması kanunların kafese,kapalı ortama yıllarca soktuğu nice ceza uygulamasından bin kat iyidir ve Kitabın her emri kanunla azıcık cezası olduğundan hiç umursanmayan kısa süreli cezalardan da bin kat iyidir.Eğer dinden öte tercih ettiğiniz uygulamalar o kadar iyi olsaydı, bugün toplumumuzda anne babalar çocuklarını gönül rahatlığı ile az ötedeki bakkala rahatça gönderirdi.Bir yerlerde büyük bir sıkıntı var bu sıkıntıların kökenini en iyi ortaya koyan kavram İslamdır(yani Tanrının bütün kitapları).Ve yineleyim bu sözden sonra, ortada asla ve asla İslam ülkesi denilebilecek bir ülke yoktur, ortada sadece kendi kurallarını uygulayan ama kendi kendine adına -olmadığı halde- islam diyen ülkeler vardır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

O halde 100 sopa cezası postaya gecikmeli verilmiş. Allahın posta şirketi kaytarıyor ya da grevdelermiş.

 

Sizi bu acaip inancınızla baş başa bırakıyorum. "Leküm diniküm veliyedin."

Gecikmeli oluşunun da nedenleri açıktır şüphesiz.Din çok uzun yıllar içerisinde parça parça tamamlanmıştır. Ve işin en ilginç tarafı indirildiği toplulukların o dini algılama ve uygulama farklılığıdır.Bir İsrailoğullarına nasip edilen kafasal beyinsel özellikler ile bir Arapların özellikleri bambaşkadır.Hristiyan toplulukların kafa yapısı(ki ülkemizdede İncil Ehli insanların duygusal ve beyinsel ortak özellikleri düşünüldüğünde), aslında aynı olan dinin, biraz algılama farklılıkları ile verilişi ve sadece bazı şeri kuralların( haramlar gibi)farklı kılınışı(o toplumun kendi özelliğine göre) dalga geçilecek bir gecikme değil, mükemmel bir sunumun göstergesidir.Bundan daha güzel bir sıralama, bundan daha güzel daha mükemmel bir yol olamazdı kuşkusuz.Herşey başta birarada olan kardeş gurupların,çoğaldıkça ve evrimsel ırksal değişip şekillendikçe, tıpkı dünyada anakara birken bölünerek ayrılması gibi ayrılması ve değişimin farkların gitgide yıllar yıllar süresince artmasıyla orantılı olarak en mükemmel zamanda sunulmuştur.Ve din, Kuran ile tek bir din haline gelmemiş,yani İslam için Kuran yeter denmemiş, Kuran ile dinin en sonunda tamamlandığı bildirilmiştir.Artık insanlar bölüneceği kadar bölünmüş, ana ırklar-guruplar yerine oturmuş ve herkesin biraz farklı şeri kuralları ile uygulayacağı aynı olan ortak-evrensel din kuralları yerine oturmuştur.İslamın kurallarını bir budanın öğretilerinde bile aynı görmemiz,çok şeyi anlatmaktadır.Peki dünyada hala güneşe tapan, hala çok Tanrıya tapan, hala puta tapan ırklar yok mu?Kuran ve diğer kitaplarımız olduğu sürece ister günümüzde ister sonrası yazılı olan bu ırkları elbet görmeye devam edeceğiz.Ama tek fark, artık o ırklar bu tarz bir tek Tanrı inancında olan Kitap Ehlinden habersiz olmayacaklardır.Onlar bile bile atalarının dinine devam edecek ve bu yüzden ceza göreceklerdir. Haberleri olmasaydı, zaten ceza söz konusu olmayacaktı.Tıpkı ateistlerin habersizlikten algısızlıktan değil, okuyarak öğrenerek reddetmelerinden dolayı ceza göreceği gibi.Hatta ve hatta inandığı halde kendi istekleri doğrultusunda Allahın kurallarını kulak arkası yapan ve yeri geldiğinde birçok kuralı uygulayaman nice inanırın, bir ateistten,bir kafirden belki de çok daha fazla cezaya tabi tutulacağı, zalimlerin ta kendisi olacakları,Kitaplardan çıkarabileceğim bir sonuçtur.Kim bilir,belki nice namaz kılan, nice müslümanım diyen, inanmayan nice insana göre daha kötü cezalandırılacaktır.Adem Havva örneği bile bunun için yeterlidir.Allahı tam anlamıyla bilen bir kişinin ,onun emrine karşı gelmesi, tüm soylarını bu derece kötülük içinde bıraktığına göre,bu noktada düşünmek kaçınılmazdır.

 

Ha,ateist ya da dinsiz arkadaşlarımızdan beklediğim cevap hala gelmemiştir bu arada.Gelsin gelmesin kendimce onlara tek tavsiyem olacak, siz Kuranda yazılı olan 100 sopa cezası üzerine bir ton insan hakları demeci verebilir ve İslamı eleştirebilirsiniz.Ama Kuranda olmayan bir recm cezasından ötürü Kuran Ehlinin uygulamalarını Kurandanmış gibi gösterip, bunun adına da İslam deyip, sizce ve onlarca sözde İslam olan topluluklardan dolayı, dinin kendini eleştiremezsiniz.Bu noktada sadece insan guruplarının, insan topluluklarının, kültür ve coğrafya bazında töre dediğimiz dinlerine uygun olmayan uygulamalarının nedenini araştırıp,ortaya koyup,eleştiri getirebilirsiniz. Ama dinlerinde olmayanı uygulayan bu guruplar için dini suçlayamazsınız.insanı suçlayın, adlarına müslüman demelerindeki çelişkiyi ortaya koyun, çıkıp bu insanlara sizin dininizde bu ceza yok, siz "Allahın" dediğiniz dine Kitaba uymuyorsunuz deyin, ama "sizin dininiz bu zaten" "Kurana inanan herkes böyle" gibi bir düşünce hatasıyla ateistliğin,dinsizliğin önyargılarında küçümsemeler ile olmayanı ortaya koyup koyup çevirmeyin. Dindeki Kitaplarda(Allahın ya da tek Tanrının Kitabı olarak ortaya konmuş Kitaplar) ki sizce sıkıntı olan ayetleri tartışalım. Olmayanı değil. Kuranda en çok sevdiğiniz nisa suresi, ahzab suresi vs gibi sureler ve ayetler üzerinde tartışalım. Hadislerin bilmem kaçıncı falanca kişiden olan falancı sözlerini değil.

 

Ve tabiki sizin dininiz size benim dinim bana. Ne ben sizin günahınızdan sorulurum ne siz benim. Ne ben sizin inanışınıza sahip olurum ne siz benim. Sadece din Kitapları için değil, her hangi bir roman okuduğumuzda, herhangi bir oturum programı izlediğimizde, her hangi bir ders Kitabında , her hangi bir arkadaşı dinlerken, her insana göre evrensel diyebileceğimiz bazı mantık çıkarımlarımız, bazı öğrendiklerimiz benimsediklerimiz vardır. Şüphesiz reddettiklerimiz ve asla yapımıza uygun olmayanlarda. İşte biz bu ortamda sizin doğrularınız ile bizim doğrularımızı ortaya koyup,iki zıtlığı tartışırken, evrensel bir doğru, evrensel bir mantığı, her insanca kabul edilebilir bir gerçekliği sunabilip, biraz olsun kendi doğrularımızdan hangisini gerçek bir doğrulukla sunup karşı zıt kutupta değişik bir benimsemeyi yaratabiliriz noktasındayız. Yani siz belki nice inanırı, dinin kendinizce saçmalığına çekmeye çalışırken,,biz inanırlar belki olaki bizce doğru olan,bizce Allahın Kitabı olan Kitabın,gerçektende Tanrıdan olduğunu ortaya koyabilir miyiz diye uğraşıyoruz? Ne yaparsak yapalım, evrensel bir ortak noktada buluşamadıkçada aynı tartışmalar aynı konulan durmadan gündemde devam ediyor. Kimse ateistlikten dine, kimse dinden ateistliğe ha deyince geçmiyor. Elbette zamanında müslümanım deyip,okudukça, kendince öğrendiğini sandıkça dinden kopan uzaklaşan insan sayısı çok fazladır.Ama dediğim gibi, bu konu, tam imanlı tam bilgili tam araştırmış birine işlemiyor.Yalnızca meale kapılmış, hadise kapılmış,arapçadan ve Kitabından habersiz olduğu gibi meali yutmuş insanlar en büyük sıkıntıları yaşıyor. Sizinle daha önce tartıştığımız huri meselesi gibi. Üzerine o kadar destan yazılmış bu varlığın, Arapçada cinsiyet belirleyici takılar olmasına karşın, cinsiyeti asla bilmediğimiz bir varlık olduğunu, onun insan,kedi, melek, cin gibi kavramlar nasılsa ve meleklerin cinsiyetine dair bilgi hiç olmayışı gibi huri isimli bir huri olduğu gerçeğini bile, ne müslümanların çoğunda ne de nice dinsizde(sizi tenzih ederim) gösteremiyoruz. İnandıkları şeyin aslında zorluğunu, inanmayı reddettikleri düşüncenin basitliğini bile kavrayamıyorlar.Herşey arapsaçına( :)) Arapça Kuran indirilmesinden mi ne?) döndürülürken, çok basit görülebilecek gerçekler tam bir görmezlik içinde kaybolup gidiyor.Kısacası hala insanımız namazda baş parmağyla, bir tel saçıyla, Kuranda hiç yazılı olamayan nice abdest bozan detaylar ile uğraşırken,kimse hala doğru düzgün namazda ne yaptığının ,okuduğunun ne olduğunun idrakinde değil.Oysa tek yapacağı, ellerini önüne,göbeğine,kulağına,göğsüne,arkasına da koysa okuduğunun anlamının ne olduğunu ne içerdiğini gün içerisinde tekrarlayıp sindirmek ve düşünmek olmalıydı.Yani yapacağı tek şey okuduğunu Kuranı ezberlemek,sindirmek,anlamak,bilmek,uygulamak olmalıydı.Peki arapçayı bilen arapların problemleri ne, uygulama tabi ki.Anladıkları şeyi uygulama. Çoğunun ortak koşucu olduğu zaten yüzlerine Kuran ile söylen miyor mu? Acaba bu ayeti okurken ne derece hoşlarına gidiyordur.Onlarla ilgili her ayet sonrasında neler düşünüyorlar acaba gerçekten merak ediyorum. Çünkü ben ne zaman Kuran da onlarla ilgili bir ayete denk gelsem, araplara karşı bir o derece temkinli bir o derece önyargılı hissediyorum kendimi.Bu yüzden de zaten inançlıyım diye direk araplaştığımızı iddia edenleri anlamam tam bir imkansızlık.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ha yani eski insanlar taşlanarak işkence ile öldürülmeye layık yaratıklar idi, yeni insanlar sopa atılmaya layık yaratıklar öyle mi? Kaldı ki değil insan, hiç bir yaratık buna layık değildir. Bir sürüye dalıp on koyunu telef etmiş bir canavara sopa vurulmasını benim yüreğim kesinlikle kaldırmaz. Öldüreceksen insan gibi merhametinle, mecburen öldürürsün.

 

Geçin bu saçmalıkları, bana zerresini anlatamazsınız. Bunları nasıl savunabildiğinizi, nasıl dile alıp dile getirebildiğinizi anlayamıyorum. Demek dogmatizm işte böyle bir şey.

 

İnsana beden bütünlüğünü bozan ceza veremezsiniz, insan haklarına aykırıdır, insan onuru ile bağdaşamaz. Hiç bir canlıya zaten veremezsiniz. Zorunluluk altında merhametinizle, acı duyarak, üzülerek hayatına son verirsiniz, mecbur olduğunuz zaman.

 

İnsana hiç bir koşulda işkence ile ceza veremezsiniz. Yapabileceğiniz en fazla şey, acı çektirmeden idam etmektir. Bu bile tartışmalıdır, ekstrem koşullara bağlıdır. O kadar! Bu konuyu kesinlikle tartışılabilir bulmuyorum, kesindir. İlkel çağların düşünceleri orada kalmalı, günümüzde bahsi bile edilmemelidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Her ülkenin kendine ait yönetim tarzı ve kanunları vardır.Bu kanunların getirdiği cezalarda ülkeden ülkeye ve hatta federal ülkelerde eyaletten eyalete değişiklik gösterir.''Benim doğrum bu, bunu böyle yapamazlar'' demek laf-ı güzaftır.Elbette fikrimizi belirtir, eleştirilerimizi yaparız bu da demokrasinin bize sunduğu nimetlerdendir.

 

Recm,kırbaçlama,falaka gibi çağ ve insanlık dışı cezalandırmalar bana göre de yanlış, ama ABD'nin idam cezalarına nasıl karışamıyorsak ve/veya bizim kendi hukuk sistemimize müdahaleyi nasıl kabullenemiyorsak onlara da karışmamız mümkün değil.

 

Kendi adıma bu ülkede idam cezasının kaldırılmasına karşıyım ve şiddetle geri getirilmesi taraftarıyım.Hanımlar beyler; ceza ne kadar göz korkutucuysa, o kadar caydırıcıdır.İran ve şeriatla yönetildiğini bildiğim diğer ülkeler bunu recm,el-kol kesme, kırbaçlama gibi gerçekten tüyler ürpertici şekillerde uyguluyor.Peki hiçbiriniz, 2 yaşında tecavüz edilip öldürülmüş çocuğun katili hakkında bu yöntemlerden daha kötüsünü ve üstelik cellatı kendiniz olmak üzere düşünmediniz?

 

Ölüm şekli için insanca yöntem demek bile başlıbaşına kendini kandırmaktır.Ani ölüm ve can çekiştirerek ölüm farkı kastediliyorsa,elektirikli sandalye ve gaz odası ölüm sürelerini de incelemenizi öneririm..

 

Korkarım ki buraya kadar olan yazımdan beni şeriat ve İran taraftarı olarak yargılayacak bazı arkadaşlarım.Hayır! İkisinin de taraftarı değilim ve zina suçu ile bir kadının taşla öldürülmesine şiddetle karşıyım, ama bunu kanunlaştırıp uygulayan bir ülkeye de bunu yapamazsın diyemeyeceğimi bilecek kadar realistim.

 

Saygılarımla..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bu yöntemlerden daha kötüsünü ve üstelik cellatı kendiniz olmak üzere düşünmediniz?

Getireceğiniz hiç bir bahane canavarlığı haklı kılmaz. Suçu ne olursa olsun bir canlıya işkence etmek için hasta ruhlu bir psikopat olmak gereklidir. Buna dünyada aklı başında kimse onay veremez ve "ne yapalım o ülkelerin kanunu öyle" diyemez. Değiştiremiyorsa kınar, yerer ve lanetler.

 

Ben şahsen bizzat bana karşı işlenmiş en ağır suçun bile işkenceyle cezalandırılmasını istemem. İdamın ise bugün en az vahşete izin veren yöntemi bilgisayarlı idam makinesidir. Doktor sadece mahkumun damarına iğneyi takar. İdamı insan değil, makine yapar. Üç aşamalı ilaç enjekte eder. Önce uyuşturur, sonra felç eder ve son olarak zehirleyerek öldürür.

 

Yine konuyu kişisel olarak ele alırsam, bana karşı işlenmiş suç bununla cezalandırılacaksa, bu işlemi izlemeyi isterim en fazla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.