Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TÜRBANIN DİLİ VARDIR... (Türbanlı eş bir kimliktir... Şeriatçıdır, Medeniyeti sevmez........)


DİPNOT

Önerilen İletiler

Kadın maldır ve o cennet o malın ayakları altındadır öylemi?

 

Siz bu tutumu anlayabiliyormusunuz? Valla ben müslümanım ve anlayamıyorum anlayabiliyorsanız banada anlatıverin...

 

Öyle ya kadının mal olduğunu savunan İslam, yine cenneti kadının ayakları altında kılmış. Bir çelişki sözkonusu.... Bu çelişkinini sebebini öğrenebilirmiyim bilgiç arkadaşlarım?

 

Ulema kesildiniz başımıza... Çağdaş ve laik ulemalar...:D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 234
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

el hacı adlı şahısa;

siz ananıza mal denmesine ya da ananıza malmışçasına davranılmasına izin verir misiniz? (eğer izin verirseniz ve hoş karşılarsanız size karşı yapabileceğim şeyler bir akla sahip olup olmadığınızı düşünmek ve sizi şiddetle kınamak olacaktır!!!)

 

Nisa Suresi'nde (nisa =kadın) erkeklerin maksimum 4 tane eş abileceğinden bahsedilmekte.Şimdi herkese (bay-bayan) sormak istiyorum;

Bayanlar için:

Evlendiğinizde ya da evliyseniz üzerinize yeni bir hanım getirilmesini hazmedebilir misiniz?

Size bir malmışsınız gibi davranılıp kocanızdan dayak yemek,her türlü berbat muameleyi görmek hoşunuza gider mi?

Beyler için:

Siz ananızı babanızdan dayak yerken görmek ister misiniz? (Ne de olsa kadın erkeğin bir malıymış ve inanıyorum ki kavrayabiliyorsunuzdur ki insan kendi malına istediğini yapabilir)

Ya da ananızın üzerine yeni bir hanım getirilmesi ve daha çok sizden daha çok ilgi görmesi muhtemel olan üvey kardeş ya da kardeşler ister misiniz?

 

Bayanlar ve baylar bunların hepsini anlayışla karşılayıp normaldir ve ben razıyım diyebiliyorsanız BİRER UMUTSUZ VAKA OLDUĞUNUZU FARKEDİN...

Atatürk'ün zamanında da ezan güzelim Türkçe'mizle okunuyordu ama şimdi Türkçe'mizden eser yok.Bunu da inkar etmeyin.

DİPNOT arkadaşımın sonuna kadar arkasındayım.Kurtuluş Savaşı'nı kahraman Türk ninelerimizin ve dedelerimizin sırf Allah uğruna şehit olmak için Kurtuluş Savaşı'na katıldığına inananların aklına şaşmamak elde değil! :angry:

O elleri öpülesi dedelerimizin ve ninelerimizin kanlarıyla sulanmış, yaşadığımız ve kıymetini bir türlü bilemediğimiz topraklarımızın Allah Allah sözlerinin sarf edilerek alındığı doğru olsa da bu sadece tüm dünya tarihin en büyük destanını yazmış olan o fedakar,cefakar ve yürekli dedelerimizin ve ninelerimizin pisikolojik anlamda Allah'tan da güç alması olayıdır...

Bu konuda Kurtuluş Savaşı'nın bir cihadtan ibaret ya da cihad amaçlı olduğunu düşünenler önce gidip elleri öpülesi Turgut Özakman'ın ŞU ÇILGIN TÜRKLER adlı mükemmel ötesi şaheserini okuyup da yorum getirme girişiminde bulunmalıdırlar.

(hak edenlere) SAYGILAR :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir topluluk, bireylerinin toplum meselelerinde üstlenebildiği aktif rol derecesinde demokratiktir. Düşünceleri kontrol altında tutuluyorsa,seçenekler birileri tarafından sınırlandırılmışsa oynadıkları rolün anlamlı bir rol olduğunu söylemek doğru olmaz.

 

İnsan haklarına ve özellikle çağdaş din ve vicdan hürriyeti anlayışına göre kişinin inancı esastır, onun herhangi bir standarda göre sahih olup olmadığını sorgulamak hiçbir şahsın haddi ve hakkı değildir.

 

Herkesin, öncelikle özgür bir dünyaya zihnen hazırlanmaya, bunu kabullenmeye ihtiyacı vardır. Savunduğumuz dünya görüşü ne olursa olsun bunu başkalarına benimsetemeyeceğimizi ve esasında buna hakkımızında olmadığını biraz geç de olsa artık kavramamız lazım.

 

 

Devletin modernleşmenin içeriğini ve sınırlarını belirlediği sosyal ve kültürel bir ortamda halkın görüşü yerine bürokratik tasarrufların geçerli kılınması, önemli bir özgürlük sorununu da beraberinde getirmiştir.

 

Türkiye'de yaşanan fiili başörtüsü yasağının temelinde de bu tarafsız tutumun eksikliği yatmaktadır. Devlet, bazı şeylere ideolojik ve siyasal anlamlar yüklediği sürece başörtüsü problemi çözümsüz kalmaya devam edecektir. Oysa, modern devlet anlayışında hukuk vatandaşlık ilişkisine göre uygulanmakta ve bu uygulamalar ideolojilerin katı çerçevelerinden bağımsız tutulmaktadır. Aynı çağdaş uygulamayı başörtüsü probleminde kullandığımız zaman her şey halledilecektir.

 

 

Kadınların sorunu ortaktır.Bir insanı vazgeçemeyeceği kutsal inancı ile yine asla vazgeçemeyeceği okuma hakkı arasında kesin tercihlerle karşı karşıya bırakmak onu bile bile bir dramın içine atmaktır.

 

Ve laiklik. Dünyada laiklik kavramı aynı değildir. Demokratik ülkelerin çoğunun anayasasında laiklik kelimesi geçmez. Bunun yerine din ve düşünce özgürlüğünden bahsedilir. Örneğin İngiltere ve Birleşik Devletlerde devlet-din ilişkileri çok daha yumuşak, din özgürlüğü geniştir. Bu ileri ülkelerde yasama ile yargı ve yürütme arasındaki denge çok daha iyi kurulmuştur. Demokrasinin olmazsa olmaz ilkesi olan halkın egemenliği etkindir. Dindarların özgürlüklerini her alanda kullanmalarını laikliğe aykırı gören ülkelerde ise insan hakları ikinci plandadır.

 

'200 senedir Birleşik Devletler Allah'ın insanlara verdiğine inanılan haklara duyduğu saygı, toplanma ve konuşma özgürlüklerine, serbest girişim hakkına ve insanın en mükemmel yaratık olduğu inancına karşı gösterdiği duyarlılık ve bunların evrenselliği yolundaki inancındaki samimiyet her türlü övgünün ötesindedir.' 'Michael Howard'

 

 

Bir insanın hakkını verip veremeyeceğimizi tartışmak ne dehşet.Dehşet olan başka şey de hâlâ bu konuları bir kenara bırakamamamız. Fakat artık dünya çok küçük. Biraz parası olanlar için fırsatlar çok. Kanada, Avustralya,İngiltere ve A.B.D gibi medeni ülkeler onları bekliyor.Bu biraz zor ama, istenmediği yerde durmak istemeyenler,giderler ve kendilerine yeni bir yaşam kurarlar. Bizler de beyin göçlerinden bahseder feryat ederiz. Parası olmayanlar ise, ikinci sınıf vatandaş damgasıyla, pencere kenarlarında, Türkiye için iyi şeyler düşünmeye çalışırlar.

 

Hâlâ var olan karşıt gruplarsa, onları ülkeden kovmanın heyecanıyla, elli senelik ömürlerini, arada bir canlarını sıkan sorumsuzluk izlerini kör yazarların makaleleriyle silerek,o küçücük dünyalarında, çürümüş beyinleriyle mutlu bir şekilde yaşarlar.

 

Bu ülke neler gördü. Bunu da atlatır Alimallah.

 

 

bütün yazıları okudum. en mantıklı düşünen arkadaş ramell.. diğer arkadaşların sürekli bir 'ama' ları var.

doğru konuşuyorsunuz ama...

bende dediklerinize katılıyorum ama...

ama...ama...ama...

 

herkes yaptığına kılıf arama peşinde.. herkese saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kadın maldır ve o cennet o malın ayakları altındadır öylemi?

 

Siz bu tutumu anlayabiliyormusunuz? Valla ben müslümanım ve anlayamıyorum anlayabiliyorsanız banada anlatıverin...

 

Öyle ya kadının mal olduğunu savunan İslam, yine cenneti kadının ayakları altında kılmış. Bir çelişki sözkonusu.... Bu çelişkinini sebebini öğrenebilirmiyim bilgiç arkadaşlarım?

 

Ulema kesildiniz başımıza... Çağdaş ve laik ulemalar...:D

 

Malesef dostum. kuranda böyle bir ayet ve hüküm yok. Cennet kadınların veya anaların ayağı altındadır diye bir ayet yok.

 

Varsa ayet adını ve nosunu yazarmısın.

 

Kadınlar yalnız seyahat edemezler:

 

Diyanet'in yayınlarından olan Sahih-i Buhari Muhtasarı... 'Nil 4.cildinin 219.sayfasında, kadınların yolculuğa çıkarlarken kocalarının ya da yakınlardan birinin vesayetine muhtaç bulundukları hususu ile ilgili su satırları: "İslam dini kadının ...bünye ve iradesindeki fıtri za'fa mebni muayyen hususta kadını, mehariminden bir erkegin vesayetine vermiştir. ki, kadının uzak bir mesafeye gidebilmesi...için zevcin veya bir mahreminin bulunmasını Sart kılması bu cümledendir..." (Sahih-i..., Cilt IV, sh. 219) )265.

 

Kadınlardan yönetici olamaz:

 

Diyanet'in yukarda adı geçen yayınlarının 10. cildinin 449.sayfasında yer alan 1660 şayili hadis: "Mukadderatını bir kadının eline veren millet felah bulmaz" şeklinde olup Başkanlığın şu açıklamasını içermektedir: "İslam hukukunda amme velayeti denilen devlet teşkilatı riyaseti ancak erkek bir vatandaş tarafından temsil olunur. Bu, millet otoritesini temsil edecek mevkie kadın intihap edilemez. Çünkü kadının fıtratı birçok cihetlerden bu çok ağır vazifeyi deruhte etmeğe müsait değildir. Bunun için İslam hukukunda... Devlet riyasetine intihap olunabilmesi hususunda kadın için hiçbir hak kabul edilmemiştir" (Sahih-i... , Cilt X, sh. 449 ve d.)266

 

(Yani, deniyor ki; kadın’ın kamu yöneticiliği gibi görevlere gelmesini önleyen şey yaratılısındaki eksikliktir: yani "aklen ve dinen dun" oluşudur, "iradesindeki fıtri zaaf" tır.)

 

Anımsatalım ki İslam’da kadın, sadece devlet başkanlığına değil fakat siyasi ve idari görevlere de (örneğin kadılık, hakimlik, kaymakamlık, vs) hep bu nedenlerle layık görülmemiştir. Gazali: "Yarım tanık durumunda sayılan ve erkeğin hâkimiyeti altına sokulan (kadın) nasıl yargıç olabilir?" derken bunu anlatmak istemiştir

 

 

"Ulema kesildiniz başımıza... Çağdaş ve laik ulemalar" Ya işte böyle . Ne yapalım bunları din adet ve kanunumuzdur yazan lar laikler değil. Dinciler yazıyor bizde okuyoruz. Dinden mahrum olmayalım diye.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:angry: siz kendinizi nasıl bir ****** olarak görüyorsunuz ki kadınlara böyle bir değer biçiyorsunuz.başkalarının acı çekmesinden zevk alan insanlar sadist ruhlu olanlardır.bu da hiçbir ölçüyle bağdaşmaz zaten.Rabbim her canlıyı binbir güzelliklerle yaratmıştır.önemli olan bu güzellikleri görmek ve keşfetmek.tabi bunuda ancak gözünüzdeki at gözlüklerini çıkararak yapabilirsiniz..............
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Malesef dostum. kuranda böyle bir ayet ve hüküm yok. Cennet kadınların veya anaların ayağı altındadır diye bir ayet yok.

 

Varsa ayet adını ve nosunu yazarmısın.

.

.

.

.

"Ulema kesildiniz başımıza... Çağdaş ve laik ulemalar" Ya işte böyle . Ne yapalım bunları din adet ve kanunumuzdur yazan lar laikler değil. Dinciler yazıyor bizde okuyoruz. Dinden mahrum olmayalım diye.

 

 

Kadınların yönetici olmamaları konusunda Kur-an' dan bağımsız bir kaynağı referans olarak alıyorsunuz fakat; kadının cennetin yolu olduğunu belirten Peygamber kaynağını reddediyorsunuz....

 

Sevgili arkadaşım biraz daha samimi olamazmısınız?

 

Sizlerle bu konular hakkında çok güzel tartışmalar yapılabilir, fikir beyan edilir, bilgi alışverişinde bulunulabilir fakat amacınız bu değil bunu görüyoruz...

 

Amacınız tam olarak İslam dinini karalamak, çamur atmak, aşağılamak...

 

Allah hepimizi hidayete erdirsin...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kadınların yönetici olmamaları konusunda Kur-an' dan bağımsız bir kaynağı referans olarak alıyorsunuz fakat; kadının cennetin yolu olduğunu belirten Peygamber kaynağını reddediyorsunuz....

 

Sevgili arkadaşım biraz daha samimi olamazmısınız?

 

Sizlerle bu konular hakkında çok güzel tartışmalar yapılabilir, fikir beyan edilir, bilgi alışverişinde bulunulabilir fakat amacınız bu değil bunu görüyoruz...

 

Amacınız tam olarak İslam dinini karalamak, çamur atmak, aşağılamak...

 

Allah hepimizi hidayete erdirsin...

 

Allah seni de hidayete erdirsin... kardeşim.

 

Fakat ayet nosunu alamadık halen. O sözün kaynağı neresi ?.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İşin özü dini kitaplara fazla bağımlı kalmadan verilecek bir eğitim ve öğretimdedir.Ama,dini siyasete alet edip yönetimdeki her alanı arap saçına çevirirsen,başı kapalı kadınlar özüne yani islama döner ve doğal olarak "bu benim inancımdır,ölürüm de başımı açmam" der.Çünkü,aile çevresinden almış olduğu görgü o yöndedir,açmaya korkar.Zamanla kadınlarımız dini kitaplar haricinde kitaplar okur ve dersler almaya başlarsa,gün gelir siz onu zorlasanız da başını kapatmaz,bilakis açmak ister.

Yine de her beyin kendi içinde özgürdür.Bazı beyinler okumaya,araştırmaya ve yaratıcılığa heveslidir,bazıları bana bu kadar yeter der;ben başımı kapatırım,ailemin yanımdan ayrılmam,nasıl olsa kendime uygun bir kısmet bulurum diye düşünebilir.

Okuyan,araştıran kişiler bulundukları kurumun kurallarına uymak zorundadır.

Yasalar islami hukuk kurallarına göre değiştirilecek olursa,bu sefer tepkiyi laik düşünen çevreler verir.Halen çoğunlukta olan iç ve dış çevreler,mevcut hukuk kurallarının değiştirilmesini istemezler.

O halde islamı hukuk kurallarının uygulanmasını isteyen bazı çevreler,mevcut hukuk düzenine uymak zorundadır.Uymazlarsa yavaş yavaş dışlanırlar ve dışlanacaklardır da!

Ancak eğitimini dini kalıplara fazla bağlı kalmadan almışsa,zaten o kadınların başı açıktır ve problem yoktur.

Türkiye'de dört kadından biri aktif olarak çalışma hayatındadır;yani 9 milyon kadınımız çalışmakta,27 milyon kadınımız evde oturmaktadır.Bu da Türk ekonomisi için büyük bir tehlikedir.

 

İnanç insanın içindedir.

 

İşin Başı Eğitim

 

Saygılarımla,

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaşlar önce hepinize merhaba ben yeni üye oldum.Sonra konumuza geçelim.öncelikle bütün yazdıklarınıza elimden geldiğince göz attığımı belirtmeliyim.Aklımda kaldığı kadar yazdıklarınıza yorum getirmeye çalışacağım.Öncelikle birbirinden ayrılması gereken nokta dincilerle dindarlardır.Ne yazık ki ülkemizde dinciler nam-ı diğer din tacirleri çoğunluktadır.Bu nedenledir ki çöl bedevisi mantığıyla yorumlananlar tarafından islam dini bir bez parçasından ibaretmiş ve sadece onu buyuruyormuş gibi yorumlanmaktadır.Karın kapalı olsun ama her türlü rezilliği yap milletin tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını allah adını kullanarak eşine dostuna peşkeş çek.Tek suçu bu vatanı ömrü boyunca kurtarmak içinuğraşmış ve bu uğurda şehit olmuş bir sürü vatan evlatlarına ağız dolusu küfür et bu mudur islamın emrettiği?Allah derki dikkat edin sizleri benim adımla kandırmasınlar çünkü kulun kandırmasından çabuk uyanılır.Ama allah adıyla kandırılanların uyanması çok uzun sürer.Kurtuluş savaşını din savaşına döndürmek isteyenler için şunu söylemek istiyorum acaba bu savaşta Mustafa Kemal ve onun yandaşlarına karşı savaşanlar haçlılara karşı savaşmış gibi sevap kazanırlar diyen din adamlarını hangi kategoriye yerleştiriyorsunuz merak ediyorum.Bu vatan için mücadele eden insanlar için nasıl bu kadar küfürler edebiliyorsunuz.

Gelelim önyargı meselesine ben kendi adıma söylemek istiyorum benim annem kapalı bir kadındır ve şimdiye kadar bu yüzden hiç bir yerde önyargıyla karşılanmadı kimse herhangi birşeyde söylemedi Çünkü o bir dindar din taciri değil ve bana kalırsa islamı en iyi yaşayan ülke Türkiyedir.Kapalılara karşı önyargı olduğunu söylediğiniz bu ülkede onlar tarafından açıklara aynı şeylerin uygulandığının farkında değilmisiniz acaba ?Sizlerin bunu uygulayıp uygulamadığınız konusu bu gerçeği değiştirmiyor.Nasıl ki Atatürk adını kullanarak bu ülke talan edildi ve yabancılara peşkeş çekildiyse şimdi aynı şeyi hatta daha fazlasinı Allah adını kullanarak bu din tacirleri yapmaktadır.

Sonuç olarak şunu söylemeliyim islam dini cahil cühela dini değildir ne yazık ki o cahil cühelanın hükmü sürmektedir.Bu bağlamda bakıldığında evet türban siyasi kimliktir gerçek dindarları bundan ayrı tutuyorum.Ve evet Atatürk e asla laf söyletmem ve bunu söyleyenlere de Neyzen Tevfik in bir şiiri ile karşılık vermek istiyorum:

 

 

Be hey ******!

 

Ne ararsın Tanrı ile aramda

 

Sen kimsin ki orucumu sorarsın?

 

Hakikaten gözün yoksa haramda,

 

Başı açığa niye türban sorarsın

 

Rakı, şarap içiyorsam sana ne.

 

Yoksa sana bir zararım içerim.

 

İkimiz de gelsek kıldan köprüye

 

Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.

 

Esir iken mümkün müdür ibadet?

 

Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.

 

Senin gibi dürzülerin yüzünden,

 

Dininden de soğuyacak bu millet

 

İşgaldeki hali sakın unutma,

 

Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.

 

Sen anandan yine çıkardın amma,

 

Baban kimdi bilemezdin *******...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

.

''Başörtülüler Arabistan'a gitsin!'' Süleyman Demirel sonunda patladı...

 

Süleyman Demirel, siyaset tarihimizde önemli bir yeri olan ve Türkiye'nin kalkınma hamlelerinde ciddi katkısı bulunan bir isim. Aynı zamanda darbelere, muhtıralara muhatap olmuş ve her seferinde yeniden siyasetin zirvesine tırmanmayı başarmış bir politikacı.

 

28 Şubat dönemine kadar, 'merkez sağ'ın ve bir ölçüde 'muhafazakar' kesimlerin simgesi konumunda olan Süleyman Demirel, 'postmodern darbe' süreciyle birlikte farklı bir 'misyon'un temsilciliğine transfer olmuştur. Geçmişteki bütün misyonunu ve o güne kadar temsilciliğini yaptığını iddia ettiği muhafazakar kesimlerin taleplerini reddeden Demirel, yeni dönemle birlikte kelimenin tam anlamıyla "laikçi kesimler"in safına transfer olmuş ve özgürlüklere direnen 'derin Türkiye'nin temsilciliğine soyunmuştur.

 

Geçtiğimiz Cuma günü Haber Türk'te 'Basın Kulubü' programının yapımcısı Melih Meriç, 9. Cumhurbaşkanı Demirel'le yapacağı program için davet ettiğinde, hemen olumlu cevap verdim ve yeni bir Demirel bulurum umuduyla da oldukça heyecanlandım. Ancak program başlayınca gördüm ki, Demirel yine 28 Şubat dönemindeki Demirel'di ve zerre kadar bir değişim söz konusu değildi.

 

Mesela 'Basın Kulübü'ndeki, 'laiklik' ve 'başörtüsü sorunu' konusunda tartışmanın en hararetli bölümünde bir ara sayın Demirel'le aramızda küçük bir polemik yaşandı. Demirel, yine her zamanki gibi buyurgan tavrıyla, "Başörtülüler (türbanlılar) üniversiteye giremez, türban özgürlük falan değildir, bu gericiliktir" deyince, dayanamadım ve kendisine şöyle bir soru yönelttim."Sayın Demirel, galiba siz farkında değilsiniz ama, bu ülkede başlarını örten binlerce genç kız üniversite kapılarından geri çevriliyor. Bu yüzden, bütün bir Türkiye'de derin acılar ve dramlar yaşanıyor, peki bu kızlar ne yapsın?"

 

Demirel hiç tereddütsüz ve biraz da öfkeli bir üslupla, "Orası üniversite, oranın kuralları var. Danıştay, Anayasa Mahkemesi karar vermiş. İlle başı bağlı okumak istiyorsan, başı bağlı olarak okunabilen yerler var, oraya git. "Arabistan'da falan öyle yerler vardır, oraya gidin. Orada okuyun" diyerek, 28 Şubat'taki duruşunun arkasında olduğunu gösterdi.

 

Demirel başörtüsü konusunda hızını alamıyor ve bu sorunu AK Parti hükümeti dahil kimsenin çözemeyeceğini söylüyor: "AK Parti türban sorununu çözemez. Çünkü Anayasa Mahkemesi'nin kararı var, Danıştay'ın kararı var, AİHM'nin kararı var. Hadi aş bakalım bunları da görelim. Neyle değiştereceksin! Gel değiştir de görelim bakalım!. O işe kalktığınız zaman bakalım ne kadar destek göreceksiniz. Yani siz halktan aldığınız yüzde 26 oyla Türkiye'nin her şeyini mi değiştireceksiniz. Türkiye'de başka güçler de var. Halk da var Türkiye'de. Siz halktan destek aldığınızı iddia ediyorsanız, hadi gidin bakalım yüzde 50'nin üzerinde oy alın da gelin göreyim. Mahkemeye kadıya mülk değildir. Sandığa gittiğinizde saç kesilir, önünüze düşer."

Demirel, Cumhurbaşkanı Sezer'in Harp Akademileri'ndeki "Laiklik" ile ilgili görüşlerini de sonuna kadar desteklediğini söyledi ve Meclis Başkanı Arınç'ı laiklik konusunda tartışmaya çağırdı: "Türkiye'de laiklik nedeniyle özgürlüklerin kısıtlandığı görüşüne katılmıyorum. Bugün Türkiye'de başörtüsüne karışan var mı? Başörtüsü ayrı bir olay, türban ayrı bir olay. Anadolu kadınının yüzde 60, 70'i başını yazma ile sarıyor. Buna bir şey diyen var mı? Sokakta, evde ona karışan var mı? Ne zamanki siz bunu dini simge olarak sarmak istiyorsunuz o zaman sıkıntı yaratır. Türban sorunu icad edilmiş bir sorundur. Kim sorun var diyorsa, bunu icad etmiştir.

 

Efendim, Arınç gelsin laikliği tartışalım. Neyini tartışacaksın? Laikliği tartışalım. Peki gel tartışalım. Nesini yorumlayacaksın. Bu ülkede Müslümanlığın en rahat yaşandığı ülkedir. Ben şimdi kendimi ortaya koyuyorum. Kim benimle laikliği tartışmak istiyorsa, ben hazırım."

 

ERDOĞAN KÖŞK'E ÇIKARSA, TARTIŞILIR

İş, Cumhurbaşkanlığı seçimine gelince Demirel biraz daha coşuyor ve Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı için, "Köşk'e çıkarsa, hukuki engel olmaz ama tartışılır" ifadesini kullanıyor. Bunun için de, bütün neredeyse bütün sözlerinin sonuna, "hemen erken seçim yapılsın" cümlesini yerleştiriyor. Belli ki Sayın Demirel, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını hiç ama hiç istemiyor. Daha doğrusu, AK Parti ağırlıklı bu parlamentonun Cumhurbaşkanı seçmesine gönlü razı değil.

 

Mesela, "Sezer'den sonraki Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan demek mümkün mü?" sorusuna, "Hayır, neden hayır çünkü daha bir sene vakit var. Siyasette bir haftada herşey değişir. Ayrıca bugün büyük bir tartışma var Türkiye'de. Cumhurbaşkanlığına gelen kişi makamda tartışılmamalıdır. Tartışılırsa devlette zaaf olur. Bugün Türkiye'de 41 milyon oy var. 41 milyon oyun Meclis'teki temsilcisi 16 milyon oydur. Yani bugünkü Meclis halkın yüzde 40'ının temsilcisidir. Bugünkü Meclis halkın sadece yüzde 40'ını temsil ediyor. Ayrıca Ak Parti Türkiye'de oyların yalnızca yüzde 26'sını almıştır. Bu içe sığacak bir durum değildir. Yüzde 26 ile yüzde 66 Meclis'te çoğunluk elde edilmiştir. Bu temsilde adalete aykırıdır" cevabını veriyor.

 

Hemen arkasından, "Peki Erdoğan'ın Başbakanlığı meşru değil mi?" sorusuna ise, topu taca atarak şöyle cevap veriyor: "Hayır hukuken sorun yok. Bu Meclis'ten Cumhurbaşkanı olarak de seçilebilir. Hukuken sorun yok. Fakat tartışılır. Başbakanlık yapıyor ama şunu da diyor herkes 'Yüzde 26 ile yüzde 66 sandalyeye nasıl sahip olabilirsin.' Sayın Özal'ın da durumu böyleydi. Sayın Özal eğer vefat etmeseydi, orada barınabilir miydi? Orada duramazdı. Bir ülke düşünün ki, bir Cumhurbaşkanı halkın yüzde 26'sı ile seçilmiş. Bu doğru olur mu. Tayyip Erdoğan bu Meclis ile Cumhurbaşkanlığı'na seçilirse, bu rahatsızlık yaratır, tartışmalı bir cumhurbaşkanı olur."

 

"Erdoğan'ın eşinin türbanı ile Köşk'e çıkması bir sorun çıkarır mı?" sorusuna Demirel, şu cevabı veriyor: Cumhurbaşkanı'nın eşi sarılı diye ordu harekete geçmez. Ama Cumhurbaşkanı'nın eşi siyasi bir simge olarak sarılı ise, Türkiye'de de türban tartışma var ise, bana göre kanuni olarak bir engel yoktur. Ama bir şey var ki, Türkiye'de önemli sayılabilecek kurumların bundan hoşnut olmayacağı kesindir... Bir rahatsızlık yaratacaktır."

 

BAŞBAKANLAR ASILMAKTAN KORKUYOR

Asker siyasete müdahale eder mi? Asker siyasete müdahale eder mi?

Yalnız bir ülkede halkın önemli bir kısmı askerin idareye müdahelesini istiyorsa o zaman mesele askerin meselesi değil, halkımızın meselesidir.

Yani halk böyle istiyorsa, asker de müdahale eder diyorsunuz öyle mi?E öyle olur tabii.. Ülkenin büyük kısmı itibariyle henüz demokrasiyi hazmetmemişsiniz demektir.

 

Askerler bugünden sonra, halk bizi istiyor diye müdahale ederler mi? Kurtuluş Savaşı'nı askerler yapmıştır. Cumhuriyeti onlar kurmuştur. 10 Cumhurbaşkanından 6'sı asker. Yani Türkiye yönetiminde askerlerin önemli bir rolü var. Asker 2.5 kez darbe yaptı. Bundan sonra bu tür şeyler umarım ki olmaz. Müdahale korkusu devletin işlemesini sekteye uğratıyor. Cesur kararlar almak isteyen bir başbakan düşünür 'acaba yarın ben bu kararı aldığım için beni asarlar mı?' Niye? Çünkü Türkiye seçilmiş bir başbakanı asmıştır. Bu korkuyu sabunlu suyla yıkayarak silemezsiniz.

 

Bugün 28 Şubat öncesi bir durum var mı?Yok ama ne var? Bugün bir tartışma var Türkiye'de. Devletin başı çıkıyor Harp Akademileri'nde çok önemli şeyler söylüyor, laiklik tehlikede diyor. Türkiye bir kurumlar devletidir. Bugün kurumlar arasında bir sürtüşme olduğu kesindir. Bu sürtüşmenin daha ileri gitmesi durumunda bu bunalım demektir. Onun çaresi de seçimdir.

 

Yaşar Büyükanıt'ın Genelkurmay Başkanı olması engellenemez

 

Şemdinli iddianamesi için ne diyorsunuz? Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı yetkilerinin dışına çıkmıştır. Bu iddianame ile orada görev yapmış, yarın yapacak güvenlik güçlerini sindirmeye matuf bir olay olarak ortaya çıkmıştır. Fakat bu iddianame nedeniyle savcının ihracı da yanlıştı. Yanlışlıklar silsilesidir. Madem ki böyle bir iddianame yazıldı, mahkeme bu iddianamede şu hususlar yanlıştır deyip ayıklamalıydı.

 

Bu olaylar Büyükanıt'ın Genelkurmay Başkanlığı'na engellemek için mi yapıldı? Devletin 40 senede yetiştirdiği bir kumandanı hileyle desise ile yapacağı bir görevden uzaklaştırmaya kimse teşebbüs edemez.

.

fgdf8hz.jpg

.

___________________________________________________________________________

Kaynak: http://www.digimedya.com/default.asp?NID=120262

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türban (bas örtüsü) kişilerin vicdanı seçimidir, herkes her istedigini giyebilmelidir. Eger mini etekli kızlarımıza saygı duyuyorsak, türbanlılara da saygı duymalıyız. Toplumda eşitsizlik ortaya cıkar aksi durumda ve bu su anda mevcut. Acıkcası üniversite girislerinde türbanlı(bas ortulu) kız arkadaslarımın onları cıkarmak zorunda kalmalarını cok üzülerek izliyorum, fakat aynı zamanda diğer tüm giyim sekilleri rahatlıkla kampuse girebiliyor.(Giyinmeyenler de dahil (!))

 

Hersey adil ve eşit olmalı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Diyelim ki adil olduk.Sonrasını hatta işimdiyi göremiyor musun?

 

ŞERİATI GETİRİYORLAR-İMAM HATİPLERE KIRMIZI HALI DÜŞENMİŞ BİRHALI SERİYORLAR-abd nin ÖNÜNDE BİZİ EL PENÇE DİVAN DURDURUYORLAR-YENİ ÜNİVERSİTELER KURUP KADROLAŞMAYA GİDİYORLAR-DEVLETİN,HALKIN PARASINI HORTUMLUYORLAR... :angry2:

anlamıyorsan yorum yok...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türban (bas örtüsü) kişilerin vicdanı seçimidir, herkes her istedigini giyebilmelidir. Eger mini etekli kızlarımıza saygı duyuyorsak, türbanlılara da saygı duymalıyız. Toplumda eşitsizlik ortaya cıkar aksi durumda ve bu su anda mevcut. Acıkcası üniversite girislerinde türbanlı(bas ortulu) kız arkadaslarımın onları cıkarmak zorunda kalmalarını cok üzülerek izliyorum, fakat aynı zamanda diğer tüm giyim sekilleri rahatlıkla kampuse girebiliyor.(Giyinmeyenler de dahil (!))

 

Hersey adil ve eşit olmalı...

 

Sevgili arkadaşım...

 

''Bazı Kisvelerin Giyilmeyeceğine Dair Kanunun Tatbik Suretini Gösterir Nizamname'' de (18 Şubat 1935, Nizamname No: 2 / 1958) şunları okuyoruz:

 

''Madde 1-___ Herhangi din ve mezhepte olurlarsa olsunlar mensup oldukları din ve mezheplerin usul ve teamüllerine göre mabed ve ayinlerde ruhani kisve taşımakla mükellef olanlar (...) ancak mabed ve ayinlerde ruhani kisve taşımaya mezun addolunurlar.

''Madde 2-___ Her din ve mezhebin ruhanilerini ayırdetmek için kabul edilen her türlü kisve, alamet ve işaret ruhani kıyafet addolunur.

''Madde 3-___ Mabedler her din ibadetine mahsus ve usule muvafık olarak tecessüs etmiş olan kapalı mahallerdir.

''Madde 5-___ İzcilik ve sporculuk gibi topluluklar ve cemiyet ve kulüp gibi heyetlerce bugün kullanılmakta olan (...) kıyafet, alamet ve levazımın... 'A) Türk inkılabına, rejimine ve vahdetine (birliğine) muhalif bir ciheti olmaması' şarttır.

''Madde 8-___ Mektep ve başka bilgi müesseselerine devam edenlerin bir kıyafet, alamet ve levazım kullanmalarına lüzum görüldüğü takdirde tip tayini (...) yapılır. Bu gibi mektep ve müesseseler için kabul olunacak alametleri bu mektep ve müesseselerden mezun olanlar da taşıyabilirler.''

 

Yasa açık: Hangi din ve mezhepten olursa olsun, ancak bu din ve mezhebin usul ve teamüllerine göre mabet ve ayinlerde ruhani kisve taşımakla yükümlü olanların bu kisveleri taşıyacağı belirlenmiştir. Din ve mezhep dışı ''kıyafet, alamet ve levazımın'' , ''Türk inkılabına, rejimine ve vahdetine muhalif bir ciheti olmaması'' koşulu getirilmiştir. ''Tarikat'' lara gelince, (13 Kanunuevvel 1341/1925 gün ve 677 No'lu) kanun, tarikatları yasaklamıştır ve ''Bilumum tarikatlarla şeyhlik (...) bu unvan ve sıfatlara ait hizmet ifa ve kisve iktisası memnudur''.

 

Bu yasa, yürürlüktedir. Çankaya, özellikle ''hukuk devleti'' ni simgeler. Çankaya'yı ''Çankaya'' yapan devrim yasalarını paspas yaparak Çankaya'ya yürümek, demokratik hukuk devletinin temel ilkesiyle çelişir; çünkü, bu, yukarıya aldığımız yasa maddesindeki ''rejim'' in gaspı anlamına gelir. Türban ise genel anlamıyla başörtüsü değildir; tartışma konusu olmasının nedeni de, başörtüsü olma özelliğinden kaynaklanmamaktadır. Tarikattan olanları ve tarikatları ayırt etmek anlamında ''ruhani kıyafet'' sayılmak gerekir. Ruhani kıyafet sayılmaması durumunda, her tarikat ve her cemaat tarafından ayrı ayrı belirlenmiş, tarikat ve cemaatlerin simgesel kıyafetidir. Bu anlamda da, yasadaki söylemiyle ''Türk inkılabına, rejimine ve vahdetine (birliğine) '' aykırı kıyafetlerdir.

.

fgdf8hz.jpg

.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bişeyi çok merak ediyorum erkekler türban takmaz bildiğim kadarıyla peki bu tip tartışmaları neden erkekler yapıyor????

Size ne kardeşim kaç kez yazıcağız artık bırakın türbanımızı yada başörtümüzü sizemi düştü derdi sürekli aynı şeyi konu yapmanın anlamı nedir başka konumu kalmadı bu ülkede,yıllardır pek sayın!siyasetçilermizden tutunda kendilerini aydın ilan eden (ki ben bu kavramı anlayabilmişte değilim) yazarlar düşünürler yani kısacası kadınların haricindeki herkesin dilinde bir türban meselesi var derdiniz ne?

Açıkça çıkın deyin ki"benim zevk meselem ben bir kadını açık saçık görmek istiyorum tesettürlü bir kadına bakmak benim göz zevkime uymuyor"deyinde niyetinizi anlayalım,bir insanı giyim tarzıyla yargılayıp hakkında hüküm vermek bence ruh sağlığı bozuk insanlara özgü bir davranış aşın bunları artık aşın çünkü önemli olan o türbanın altındaki beyindir,birde sınıflara ayırmışlar en çokda buna gülüyorum siyasi amaçlı türban takanlar ve inançları yüzünden türban takanlar yok böyle bişey kardeşim kimse siyasi amaç yüzünden türban takmaz türbanın siyasi bir yapısı yoktur çünkü...

Şimdi türbana karşı olanlar çıksın dürüstçe neden türbana karşı olduklarını söylesin...

bence asıl tartışılması gereken konu siyaset meydanlarında türbanın en koyu savunuculuğunu yapıp sonrada o siyasi arenadan çekildikten sonra yada halk tarafından bir kenara itildikten sonra türban düşmanı kesilen pek muhretem siyasilerimizin hangi amaca hangi niyetle hizmet ettikleridir.

 

....Ve sonra diyelim türban krizi bir şekilde ülkemizde atlatıldı sırada ne var etek boyumuzmu?yada buluzumun kollarının kısalığı veya uzunluğumu?

Ne kadar acıdır ki hala soyunmayı medeniyet olarak gören insanlarımız var yazık,çıplaklık medeniyet olsaydı dünyanın en medeni insanları afrika yerlileri olurdu......

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Örümcek beyinli insanlar ne yazıkki herzaman varolacak. onları yok etmemize imkan yok...

 

80 yıllık cumhuriyet tarihinde hep siz vardınız ey örümcek beyinliler, cumhuriyet, laiklik, hukuk çığırtkanlıklarıyla bizi bugünlere getirdiniz getirmesinede ne kadar büyüdük çağa yaklaştık? gençlerimizin cadde kültürlerinden başka devlet ne kadar gelişim gösterdi acaba?

 

Bırakın artık bu yalandan cumhuriyet gitti gidiyor bağırmalarını, bırakın halkı kandırmayın türban tehlikedir safsatalarıyla...

 

Ne yaptınız siz türbansız oldunuzda 80 yıldır? hala yerimizde sayıyoruz. İzin verinde bir 10 yıl türbanlılar yönetsin bu ülkeyi bakalım sonuç ne olacak... Ne o yoksa korkuyormusunuz 10 yıl izin veripte sonra rejimi elimize bir daha alamayız diyerek?

 

******* sizi... koltuk sevdalıları... emperyalistler... :x

 

Konu basi acik veya kapali olmak degil o kapali kafanin icinde olanlardir önemli olan.o kapali kafanin icinde,Seriat yatmaktadir,o kapali kafanin icinde Atatürk düsmanligi Cumhuriyet düsmanligi yatmaktadir.Her ülkenin insani kendi kültürünü yasar ve yasatmaya calisir icimizde bir kesim Arap milliyetciliginin Arap kültürünün cigirtkanligini yaparak Türk kültürünü yikmaya calisirken kendilerine Müslüman süsü vererek Müslümanin kültürü böyledir diyorlar.Müslümanin kültürü örümcek kafali olmak degildir Müslümanin kültürü münafiklik degildir.Müslümanin kültürü öcüler gibi carsaflara türbanlara bürünmek degildir.Müslümanin kültürü insan olmaktir adam olmaktir.Kasimpasali olmak bir ayricalik olabilirdi ama simdiki Kasimpasalilar icin gecerli degildir bu.Kürsülerde saga sola nagralar atmak her önüne gelene hakaretler yagdirmak siyaset degildir.Ülkeyi kimlere pazarlamaya calistiginiz ve neden son zamanlarda bu kadar hircinlastiginizi herkes cok iyi anliyor.Sucüstü yakalaniyorsunuz.O maddeyi birileri koymus diye yüzünüz bile kizarmadan yalan sö<leyebiliyorsunuz.sen imzaladigin yasayi okumadanmi imzaliyorsun ki benim imzaladigimda o madde yoktu diyebiliyorsun.hesaplariniz yari yoldan dönüverince basladiniz etrafa pislik sicratmaya.sadece sizmi hayir sizi alkislayan her gelene buyur agam buyur pasam diyen saksakcilarinizda ayni pisligi sicratmaya calismaktadirlar.asla muvaffak olamiyacaksiniz.Ne yaparsaniz yapn Cumhuriyeti yikamiyacaksiniz.Türkiye sizler gibi nicelelerini görüp nice vartalar atlatti.Siz asla sonuncu olmiyacaksiniz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Konu basi acik veya kapali olmak degil o kapali kafanin icinde olanlardir önemli olan.o kapali kafanin icinde,Seriat yatmaktadir,o kapali kafanin icinde Atatürk düsmanligi Cumhuriyet düsmanligi yatmaktadir.Her ülkenin insani kendi kültürünü yasar ve yasatmaya calisir icimizde bir kesim Arap milliyetciliginin Arap kültürünün cigirtkanligini yaparak Türk kültürünü yikmaya calisirken kendilerine Müslüman süsü vererek Müslümanin kültürü böyledir diyorlar.Müslümanin kültürü örümcek kafali olmak degildir Müslümanin kültürü münafiklik degildir.Müslümanin kültürü öcüler gibi carsaflara türbanlara bürünmek degildir.Müslümanin kültürü insan olmaktir adam olmaktir.Kasimpasali olmak bir ayricalik olabilirdi ama simdiki Kasimpasalilar icin gecerli degildir bu.Kürsülerde saga sola nagralar atmak her önüne gelene hakaretler yagdirmak siyaset degildir.Ülkeyi kimlere pazarlamaya calistiginiz ve neden son zamanlarda bu kadar hircinlastiginizi herkes cok iyi anliyor.Sucüstü yakalaniyorsunuz.O maddeyi birileri koymus diye yüzünüz bile kizarmadan yalan sö<leyebiliyorsunuz.sen imzaladigin yasayi okumadanmi imzaliyorsun ki benim imzaladigimda o madde yoktu diyebiliyorsun.hesaplariniz yari yoldan dönüverince basladiniz etrafa pislik sicratmaya.sadece sizmi hayir sizi alkislayan her gelene buyur agam buyur pasam diyen saksakcilarinizda ayni pisligi sicratmaya calismaktadirlar.asla muvaffak olamiyacaksiniz.Ne yaparsaniz yapn Cumhuriyeti yikamiyacaksiniz.Türkiye sizler gibi nicelelerini görüp nice vartalar atlatti.Siz asla sonuncu olmiyacaksiniz.

Böylesine ******* bir düşünceye daha iyi bir cevap verilemezdi...

Tebrik ve teşekkür eder tüm naçizane benliğimle arkanızda olup sizi desteklediğimi belirtmek isterim

 

SAYGI,SEVGİ VE TEŞEKKÜRLERİMİ SUNARIM :flowers::clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

 

 

'suheda' şöyle demiş,

 

Bir şeyi çok merak ediyorum erkekler türban takmaz bildiğim kadarıyla peki bu tip tartışmaları neden erkekler yapıyor?

 

Size ne kardeşim kaç kez yazıcağız artık bırakın türbanımızı yada başörtümüzü size mi düştü derdi

 

sürekli aynı şeyi konu yapmanın anlamı nedir başka konumu kalmadı bu ülkede,yıllardır .....

 

Açıkça çıkın deyin ki" benim zevk meselem,ben bir kadını açık saçık görmek istiyorum,

tesettürlü bir kadına bakmak benim göz zevkime uymuyor" deyinde niyetinizi anlayalım,

 

bir insanı giyim tarzıyla yargılayıp hakkında hüküm vermek bence ruh sağlığı bozuk insanlara özgü bir davranış

 

aşın bunları artık aşın çünkü önemli olan o türbanın altındaki beyindir...

 

 

Müthiş doğrusu..,Sağ gösterip sol vurmanın en zarif örneği…

 

Birilerini karşına alıp iyice verip veriştirmişsin…

 

Hokkabazın topu gibi yok edip görmemezlikten geldiğin,

 

Türbanı siyasi emelleri, Cumhuriyetin temel ilkelerini yok etmek amacıyla kullananları hiç kale almamışsın…

 

İyi gizleme doğrusu birazda cinsellik kattın mı iş tamam vay sapıklar…

 

Bence sapıklığı, saç telini bile görünce nevri dönüp,

 

herkesi kendi gibi sanıp kendi dişilerini kara çarşafa sokanlarda arayın.

 

Şimdi kalkıp ta bana örtünmenin amacı bu değil diye yazmayın, konuyu zevk meselesine getiren sensin…

 

 

“önemli olan o türbanın altındaki beyindir,” diyorsunuz ve içindeki tek taraflı düşünceyi sergiliyorsunuz

 

Tabi ki okuyanlarda anlamıyor, siz öyle diyorsunuz ya bize ne demek düşer… İnandık,

 

Din ve Laiklik bir arada olmaz! Ben hem Müslüman’ım hemde laikim Olmaz!

 

Ya şeriat´a iman edersiniz yada Laikliğe.

 

Atatürk de laiklik rejimini getirdiği için Din düşmanıdır bu apaçık böyledir.

 

Diyen hiç kimse yokmuş meğer…

 

Meğerse milletin derdi göz zevkiymiş, sonra sıra etek boylarına gelecekmiş…

 

Meğerse insanı giyim tarzıyla yargılamakmış amaçları…Vay anasına..

 

 

“Bence ruh sağlığı bozuk insanlar”, diyerek ötekine berikine iftiralar atacağınıza,

 

Kendinize bir iyilik yapın en yakın sağlık merkezine giderek, orada bunlardan bahsetin,

 

Sevk edecekleri poliklinikte gerekli tedavinizi yapacaklardır…

 

 

Bence bir başkasına yazılmış da olsa, sana da cevap olacak aşağıdaki iletiyi okumalısın…

 

Bu iletiyi yollayan arkadaşın amacı senin dediğin gibi, saç teli falan değil galiba…

Şöyle demiş Sayın politika;

Konu bası acık veya kapalı olmak değil o kapalı kafanın içinde olanlardır.

Önemli olan. o kapalı kafanın içinde, Şeriat yatmaktadır,

O kapalı kafanın içinde Atatürk düşmanlığı Cumhuriyet düşmanlığı yatmaktadır.

Her ülkenin insani kendi kültürünü yasar ve yaşatmaya çalışır.

 

içimizde bir kesim Arap milliyetçiliğinin, Arap kültürünün çığırtkanlığını yaparak

 

Türk kültürünü yıkmaya çalışırken kendilerine Müslüman süsü vererek, Müslüman’ın kültürü böyledir diyorlar.

Müslüman’ın kültürü örümcek kafalı olmak değildir, Müslüman’ın kültürü münafıklık değildir.

Müslüman’ın kültürü öcüler gibi çarşaflara türbanlara bürünmek değildir.

Müslüman’ın kültürü insan olmaktır, adam olmaktır.

Ne yaparsanız yapın Cumhuriyeti yıkamayacaksınız.

 

Türkiye sizler gibi nicelilerini görüp nice vartalar atlattı.

 

Siz asla sonuncu olmayacaksınız...

Bu yazıya sizin gibi düşünmüyor olacakki, şöyle demiş 'profesör matematik hastası'

 

Böylesine " hiçte akıllı olmayan " bir düşünceye daha iyi bir cevap verilemezdi...

 

 

*tna

***

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili gecekuşu;

Yazımın neden tamamını almadınızda sadece bazı kısımlarını alıp işinize geldiği gibi yorumladınız?

ne demek istediğimi hala anlayamamışsınız yada anlıyorsunuzda işinize nasıl geliyorsa o şekilde yorumluyorsunuz ben size sizden daha koyu bir Atatürkçü olduğumu idda edebilirim siz bunun aksini idda edebilirmisiniz benim başım türbanlı olabilir ama içindeki düşünceleri tahmin bile edemezsiniz anlatmak istediğim şey insanları giyim tarzlarıyla yargılayamazsınız ve kimse hakkında öyle yada böyle giyiniyor diye yorum yapamazsınız bırakın bu türbanın siyasi açmaçla takıldığını geçin bunları yok böyle bişey.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Malesef dostum. kuranda böyle bir ayet ve hüküm yok. Cennet kadınların veya anaların ayağı altındadır diye bir ayet yok.

 

Varsa ayet adını ve nosunu yazarmısın.

 

Kadınlar yalnız seyahat edemezler:

 

Diyanet'in yayınlarından olan Sahih-i Buhari Muhtasarı... 'Nil 4.cildinin 219.sayfasında, kadınların yolculuğa çıkarlarken kocalarının ya da yakınlardan birinin vesayetine muhtaç bulundukları hususu ile ilgili su satırları: "İslam dini kadının ...bünye ve iradesindeki fıtri za'fa mebni muayyen hususta kadını, mehariminden bir erkegin vesayetine vermiştir. ki, kadının uzak bir mesafeye gidebilmesi...için zevcin veya bir mahreminin bulunmasını Sart kılması bu cümledendir..." (Sahih-i..., Cilt IV, sh. 219) )265.

 

Kadınlardan yönetici olamaz:

 

Diyanet'in yukarda adı geçen yayınlarının 10. cildinin 449.sayfasında yer alan 1660 şayili hadis: "Mukadderatını bir kadının eline veren millet felah bulmaz" şeklinde olup Başkanlığın şu açıklamasını içermektedir: "İslam hukukunda amme velayeti denilen devlet teşkilatı riyaseti ancak erkek bir vatandaş tarafından temsil olunur. Bu, millet otoritesini temsil edecek mevkie kadın intihap edilemez. Çünkü kadının fıtratı birçok cihetlerden bu çok ağır vazifeyi deruhte etmeğe müsait değildir. Bunun için İslam hukukunda... Devlet riyasetine intihap olunabilmesi hususunda kadın için hiçbir hak kabul edilmemiştir" (Sahih-i... , Cilt X, sh. 449 ve d.)266

 

(Yani, deniyor ki; kadın’ın kamu yöneticiliği gibi görevlere gelmesini önleyen şey yaratılısındaki eksikliktir: yani "aklen ve dinen dun" oluşudur, "iradesindeki fıtri zaaf" tır.)

 

Anımsatalım ki İslam’da kadın, sadece devlet başkanlığına değil fakat siyasi ve idari görevlere de (örneğin kadılık, hakimlik, kaymakamlık, vs) hep bu nedenlerle layık görülmemiştir. Gazali: "Yarım tanık durumunda sayılan ve erkeğin hâkimiyeti altına sokulan (kadın) nasıl yargıç olabilir?" derken bunu anlatmak istemiştir

"Ulema kesildiniz başımıza... Çağdaş ve laik ulemalar" Ya işte böyle . Ne yapalım bunları din adet ve kanunumuzdur yazan lar laikler değil. Dinciler yazıyor bizde okuyoruz. Dinden mahrum olmayalım diye.

 

uydurma hadislerle insanlarin inanclarini garabete cevirdiniz.Gazali söyle demis Buhari böyle yazmis.Islamin peygamberi hayatta iken bilinen 300 e yakin hadis vardi.simdi ise milyonlarca hadis doldurdunuz ortaligi.Islami yasiyacaksan Kurandan yasa Hadisle degil cünkü o peygamber Kuran disinda hicbirsey söylememistir.Kuranda kadinlara herhak verilmistir bilmiyorsaniz acip okuyun,Kadina yarim diyen inaniyorumki kendisi yarimdir.Kuranda bahsedilen es kavrami kadin ve erkekler icin es anlamlidir.ama maalesef müslüman Türk erkekleri ve bütün müslüman gecinen erkekler kendilerine pay cikarip Allah ve peygamber namina yorumcu kesilmisler ve kadina cocuk yapma disinda hicbir hak tanimamislardir.Atatürke karsi cikanlarin gocunduklari önemli noktalardan biride budur.Atatürk Kadin haklarini ön plana cikartmis oldugundan ona dinsiz demekten geri kalmamislardir.ayni sekilde Arap olmadigimiz icin Arapcayi kaldirip Türk dilini kullanmayi kanunlastirdigi icin Arap dalkavuklari Atatürke dinsiz demekten geri kalmamislardir.Türkün öz dili Arapca degil Türkcedir.Anadolu halki Türkce konusuyordu,yani kendi öz dilini.

Insanlari birakin kendi dillerinden uzaklastirmayi dinlerini bile yanlis ögrettiniz.

sizlerin Cagdas ve Laik ULEMALAR diye hakaret etmeye calistiginiz insanlar gercegi daha iyi bildiklerinden sizlerede yardimci olup yol gösteriyorlar.ama tabiki anlamak ve ögrenmek isteyenler icin bu gecerlidir sadece.

 

Bişeyi çok merak

 

 

 

 

ediyorum erkekler türban takmaz bildiğim kadarıyla peki bu tip tartışmaları neden erkekler yapıyor????

Size ne kardeşim kaç kez yazıcağız artık bırakın türbanımızı yada başörtümüzü sizemi düştü derdi sürekli aynı şeyi konu yapmanın anlamı nedir başka konumu kalmadı bu ülkede,yıllardır pek sayın!siyasetçilermizden tutunda kendilerini aydın ilan eden (ki ben bu kavramı anlayabilmişte değilim) yazarlar düşünürler yani kısacası kadınların haricindeki herkesin dilinde bir türban meselesi var derdiniz ne?

Açıkça çıkın deyin ki"benim zevk meselem ben bir kadını açık saçık görmek istiyorum tesettürlü bir kadına bakmak benim göz zevkime uymuyor"deyinde niyetinizi anlayalım,bir insanı giyim tarzıyla yargılayıp hakkında hüküm vermek bence ruh sağlığı bozuk insanlara özgü bir davranış aşın bunları artık aşın çünkü önemli olan o türbanın altındaki beyindir,birde sınıflara ayırmışlar en çokda buna gülüyorum siyasi amaçlı türban takanlar ve inançları yüzünden türban takanlar yok böyle bişey kardeşim kimse siyasi amaç yüzünden türban takmaz türbanın siyasi bir yapısı yoktur çünkü...

Şimdi türbana karşı olanlar çıksın dürüstçe neden türbana karşı olduklarını söylesin...

bence asıl tartışılması gereken konu siyaset meydanlarında türbanın en koyu savunuculuğunu yapıp sonrada o siyasi arenadan çekildikten sonra yada halk tarafından bir kenara itildikten sonra türban düşmanı kesilen pek muhretem siyasilerimizin hangi amaca hangi niyetle hizmet ettikleridir.

 

....Ve sonra diyelim türban krizi bir şekilde ülkemizde atlatıldı sırada ne var etek boyumuzmu?yada buluzumun kollarının kısalığı veya uzunluğumu?

Ne kadar acıdır ki hala soyunmayı medeniyet olarak gören insanlarımız var yazık,çıplaklık medeniyet olsaydı dünyanın en medeni insanları afrika yerlileri olurdu......

 

BEN türbana karsiyim cünkü ben Türküm Türk kültüründe türba yoktur Türban fransadan türetilmis rahibe giysisi olmaktan öte hicbirsey degildir.Müslümanin basörtüsü türban degildir.Türban resmen bir savastir Cumhuriyete karsi.Türban bir paroladir.kelime oyunlari ile kendini hakli göstermeye calisiyorsun.kimmis soyunmak isteyen öyle bir yazi okumadim ben.Insan gibi giyinmek varken neden birseylerin arkasina saklaniyorsunuz.kimse kimsenin giyimine kusamina karismiyor giyim kusan kavgasini sizler veriyor ve bir simgeyi resmilestirmeye calisiyorsunuz.Türbana karsiyim cünkü Türban ne müslümanin nede Türkün giysisidir.nerede kullaniliyorsa gidin orada kullanin lütfen.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

 

Sevgili gecekuşu;

Yazımın neden tamamını almadınızda sadece bazı kısımlarını alıp işinize geldiği gibi yorumladınız?

ne demek istediğimi hala anlayamamışsınız yada anlıyorsunuzda işinize nasıl geliyorsa o şekilde yorumluyorsunuz ben size sizden daha koyu bir Atatürkçü olduğumu idda edebilirim siz bunun aksini idda edebilirmisiniz benim başım türbanlı olabilir ama içindeki düşünceleri tahmin bile edemezsiniz anlatmak istediğim şey insanları giyim tarzlarıyla yargılayamazsınız ve kimse hakkında öyle yada böyle giyiniyor diye yorum yapamazsınız bırakın bu türbanın siyasi açmaçla takıldığını geçin bunları yok böyle bişey.....

 

Sevgili 'suheda',

 

Yazının tamamını da alabilirdim... Yinede yazacaklarım onlar olurdu...

 

Eğer yazının tamamının anlamı ortadan kalktıysa, şunlar bunlar olmazsa anlamı değişiyor dersiniz, haklılığınızı gösterirsiniz.

Bende evet haklısınız der,var olan yanlış anlaşılmayı düzeltirim.

Oysa o yazıyı yazarken gösterdiğim dikkatle yine gözden geçirdim,bütünlüğün anlamı bozuluyor mu diye, yok öyle bir şey...

 

Atatürk konusuna gelirsek, ben koyu bir Atatürkçü değilim,

Çünkü sizin anladığınız anlamda bakmıyorum Atatürk’e.

Atatürkçülük diye bir kavramda olamaz.

Atatürk’ü ya anlar ya anlamazsınız,

Resimlerini alıp sadece duvarlara asmak yerine düşüncelerini anlar ve beyninizde taşırsınız...

 

Öyle bende Atatürkçü olduğumu iddia edebilirim diyerek,

hem öyle hem olmadığınızı ima edecek anlamsız, tutarsız cümleler kurmakla bir şeyler açıklamış olmazsanız.

Hem Atatürk'ü anlayıp anlamamanız beni değil sizi bağlar, Dikkat edin “Atatürkçü olup olmamanız” demiyorum.

 

Ebetteki beyninizin içindekileri bilemem, siz bana düşüncelerinizi ifade etmediğiniz sürece.

laflarınızı anlaşılmaz ifadelerle açıklamak yerine açık net ifadelerde bulunursanız,

Ben ve diğer herkes sizi çok iyi anlar ve hiç kimse sizinle ilgili, istemediğiniz yargılamaları yapamaz.

Demek istiyorum ki açık ve net olmalısınız...

 

Beni sizin Türban takıp takmamanız hiç ilgilendirmez, o sizin inancınız, yapmak istediğiniz bir şeydir.

Beni ilgilendiren bunu yapmakla haklı olduğunuz bireysel tavrınızın, genel kurallar söz konusu olduğunda

sizin yapacağınız tutum davranış ve söylemleriniz olur.

Burada ben ne giyindiğinize bakarak değil söylem ve davranışlarınıza bakarak karar verir ve tavır gösteririm...

 

Saçınızın hiçbir teli bakmak yâda görmek adına beni ilgilendirmez,

burada önemli olan sizin ona verdiğiniz önem ve bakış açınızdır.

Burada benim için Genel ahlaki ve medeni kurallar önemli ve geçerlidir...

 

Bu nedenle Sizin takmış olduğunuz Türbanın gerekliliği, anlamı, önemi yâda siyasi sembol olup olması

sadece sizin göstermiş olduğunuz, tutum davranış ve söylemlerinize göre değişir.

 

Cumhuriyetin ve Demokrasinin temel ilke ve kurallarını anladığınız ölçüde,

Bağnaz yada çağdaş tutumlar içinde olmanız size bağlıdır,

Bunun sonucun da ortaya çıkacak davranış ve ifadeleriniz,

Hakkınızda bir intiba edinilmesini sağlar ve buna göre sizi anlar destekler yada yargılarız...

 

“Türbanın siyasi amaçla takıldığını geçin bunları yok böyle bir şey” demeniz doğru bir tespit değil...

 

Siz bu amaçla kullanmıyor olabilirsiniz size inanıyorum,

ama dün de bugünde Türbanı siyasi bir sembol olarak kullananlar olmuştur.

Bunu Siyasi söylemlerinde söyleyen ve kullananlarda hala vardır.

Ve bunu gözümüzün kulağımızın içine sokararak yapmaktadırlar...

 

Sizde kalkmış yoktur böyle bir şey diyorsunuz...

Bence çok safsınız, onları kendiniz gibi iyi niyetli sanıp aldanıyorsunuz...

 

*tna

***

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

“Türbanın siyasi amaçla takıldığını geçin bunları yok böyle bir şey” demeniz doğru bir tespit değil...

 

Siz bu amaçla kullanmıyor olabilirsiniz size inanıyorum,

ama dün de bugünde Türbanı siyasi bir sembol olarak kullananlar olmuştur.

Bunu Siyasi söylemlerinde söyleyen ve kullananlarda hala vardır.

Ve bunu gözümüzün kulağımızın içine sokararak yapmaktadırlar...

 

Sizde kalkmış yoktur böyle bir şey diyorsunuz...

Bence çok safsınız, onları kendiniz gibi iyi niyetli sanıp aldanıyorsunuz...

 

*tna

***

 

 

Ben tekrar yinelemek istiyorum ki , başörtüsünü siyasi amaçla takan yoktur sadece başörtülü insanları siyasi olarak kullananlar ve bunun üstünden rant sağlamaya çalışanlar vardır.

 

Sevgili GeceKuşu başörtüsünü siyasi amaçla takanlar var demişsiniz lütfen gerçekçi ve somut bir örnek verirmisiniz?

 

Sevginin gerçek sahibine emanet olun...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben tekrar yinelemek istiyorum ki , başörtüsünü siyasi amaçla takan yoktur sadece başörtülü insanları siyasi olarak kullananlar ve bunun üstünden rant sağlamaya çalışanlar vardır.

 

Sevgili GeceKuşu başörtüsünü siyasi amaçla takanlar var demişsiniz lütfen gerçekçi ve somut bir örnek verirmisiniz?

 

Sevginin gerçek sahibine emanet olun...

 

Diyelim ki dedikleriniz doğru neden akp nin kongre mitinglerinde hep "türbanlılar" var ve neden hep harem selam söz konusu -araya "perde bile çekmişlerdi!!!" - (pardon bir kez süs olsun diye araya bayan -türbanlı!!!- serpiştirmişlerdi!!!) ?

Bunları da açıklayın...

Umarım mantıklı bir açıklaması vardır (tabi bunların mantıklı açıklaması var diyenin aklına şaşıyorum izninizle!!!)...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

***

 

Sevgili 'berceste', Dediğiniz doğrudur,

 

Siz ve çevrenizdeki kişiler bunu, inançlarınız doğrultusunda yerine getiriyor,

Siyasi bir amaç ve eylem olarak kullanmıyor olabilirsiniz...

Bu kadar, içten ve samimi olarak ısrarla savunduğunuza göre,

Bu durumda bana düşen, Sizinle ilgili olarak bu samimiyetinize inanmak olacaktır.

 

***

 

Somut örnek demişsiniz,

 

Aklıma ilk gelen, sonradan ABD vatandaşı olduğu anlaşılan Merve Kavakcı'nın TBMM' inde yapmış olduğu eylemler...

Ve onu piyon olarak öne sürenlerin şimdi meclis dışında kaldıkları...

(Ve birde onun yanında görevlendirilen, her dönem çıkarları neredeyse orada ahkam kesen başı açık bayanı hatırlıyorum.)

Daha birçok örnekler, resimler bu sayfalara taşınabilir...

 

Ama bana kalırsa şu anda önemli olan sizin bunu siyasi olarak kullanmadığınızın anlaşılması,

"başörtülü insanları siyasi olarak kullananlar." olduğunu ikimizin de kabul ediyor olmasıdır...

 

O zaman ikimizin vardığı bu ortak noktada; durumu şu şekilde özetleyebiliriz...

 

"başörtüsünü siyasi amaçla takmayanlarda vardır." ve çoğunluktadırlar.

 

Fakat ne yazık ki, " başörtülü insanları siyasi olarak kullananlar vardır."

Fakat ne yazık ki, " konu baş örtüsü olduğunda, gelenek ve inançlar savunuluyor yargısıyla

Kendi içlerinde samimi de olsalar, bu amaçalara alet olanlarda vardır"...

 

Ve onlar buna fırsat verdikleri için hala bunu siyasi rant olarak kullananlar çoğunluktadır...

Ve onlara bu fırsatlar verildiği sürece bu devam edip gidecektir...

Ve buna samimi olarak inanan sen ve ben onların istediği çizgide tartışıp duracağız...

 

Ben bu yazdıkların çerçevesinde senin samimiyetine inanıyorum...

Senin bu samimi yaklaşımın ön kabulüm...

 

Benin bu yazdıklarıma Senin bir itirazın, karşı duruşun varsa yazarsan, medeni çerçevede tartışır,

Fikirlerimizi ortaya koyar, yeni ortak kazanımlarımızı arttırmış oluruz...

 

 

Selam ve sevgiyle...

Sende Sevginin gerçek sahibine emanet ol...

 

*tna

***

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Diyelim ki dedikleriniz doğru neden akp nin kongre mitinglerinde hep "türbanlılar" var ve neden hep harem selam söz konusu -araya "perde bile çekmişlerdi!!!" - (pardon bir kez süs olsun diye araya bayan -türbanlı!!!- serpiştirmişlerdi!!!) ?

Bunları da açıklayın...

Umarım mantıklı bir açıklaması vardır (tabi bunların mantıklı açıklaması var diyenin aklına şaşıyorum izninizle!!!)...

 

Arkadaşım birincisi Türkiyede suan sağda güçlü olan parti kalmamıstır ve bu bağlamda başörtülü olan olmayan sagcı kişilerinde Ak Partiyi seçmesi gayet olağan..Ve bu noktada da başörtülü insanların çoğunlukta olsa o partinin mitinglerinde bulunması da normal..Bunda siyasi olarak örtmenin ne alakası var inanın anlamadım...

Lütfen açıklarmısınız?

 

Birde kongrelerde araya perde çekiyorlar demişsiniz konuyla hiç bir alakası olmayan bir mevzunun burada ne işi var?Doğrumu değil mi derseniz bencede saçma bir uygulama ama bu olayın ne alakası var şimdi...Konuyu saptırmadan ele alırsak daha saglıklı sonuca ulaşırız zannımca.

 

Selam ve dua ile...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.