Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kuran dan İspat! Hz.Aişe'nin 9 yaşında evlenmesi İMKANSIZDIR !


Renaultferrari

Önerilen İletiler

İnsanlık tarihi bu yüzden yeniden yazılmaz ama müslümanlar ahlak anlayışlarını gözden geçirecek diyebilirsin.

 

din kardeşlerimin buradan hareketle kendi ahlak anlayışlarını eleştirip ciddi yeniliklere gideceklerinden çok derin kuşku duyuyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben; sarıgöl! Mevlana dan kinaye; "YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN,YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL" düsturu ile hareket eder, İslam'i kaynakların "OBJKTİF" olması ve fikir teatilerin açık olması ilede "GURUR" duyarım.

 

Yazdıklarını görmesen buna da inanıcam! İnancını saniyenin binde biri uzunluğunda bi an kadar bile sorgulamıyosun. Dogmalara sonuna kadar sıkı bağlanmış bi inançlının objektif olması imkansızdır. Söylermisin, hiç Muhammed'i bu konuda eleştirdin mi? Bi an bile 'acaba gerçekten öyle biri miydi?' diye sordun mu? Soramazsın, çünkü islamda peygamberinden bi an bile şüphe eden biri, onun ümmeti olmaktan çıkar. Muhammed'i ve kuranı bi an bile tarafsız olarak ele alamazsınız. Çünkü muhammedin ve kuranının ve allahının mantığına terstir bu. O yüzden bana objektiflikten söz etmeyin. Sizin objektiflikten anladığınız, islam misyonerliği. Onlar diyorsa objektiftirler!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

din kardeşlerimin buradan hareketle kendi ahlak anlayışlarını eleştirip ciddi yeniliklere gideceklerinden çok derin kuşku duyuyorum.

1500 yıllık kalıplaşmış dogmaları yıkmak oldukça zordur tabi. Dinlerin en güçlü yanı, aynı çelişkileri inatla savunmalarıdır. O yüzden inandırıcıdırlar. Birisi size gelip bi konuyu açıkça anlatsa ve kafanızda soru işareti bırakmasa, yine de 'acaba?' diye sorarsınız. Dinler gelir, önünüze onlarca çelişki, yüzlerce anlamsız şey söyler. O kadar tutarsızlık ve çelişki vardır ki siz onları anlamaktan yorulur ve 'bi hikmeti vardır' deyip sadece inanmaya devam edersiniz. Yüzlerce yıl sonda o kafa yapısı neredeyse genetik bi hal alır ve artık sorgulamanın bile ne demek olduğunu bilmeyen insanlar yetişir. İşte kimsenin buradan tutup ciddi yeniliklere gitmeyecek olmasının nedeni bu.

 

Deneyelim istersen. Buradaki bi müslümana 'ya budist bi ailede doğsaydınız' diye sorsak, ne cevap alırdık? Ya kendisinin müslüman olarak islamla şereflendirildiğini söyler ve budist bi insanın islamla tanışamamış olmasına bencilce üzülürdü. Ya budizmin aslında allahın dinlerinden biri olduğunu ve islamiyetin artık o dini de tamamladığını, hala islamiyeti tanımayanların kendi dinlerine göre cennete gideceğini söyleyen daha mantıksız açıklamalara girerdi. Veya kendi hangi inançta doğarsa doğsun sonunda hep müslümanlığı seçecek olduğunu düşündüğü bi kader tasarlardı ve kendisini inandırırdı buna. Ne olursa olsun gerçekten bi budist olarak yetiştirilebilmeyi kendisine yakıştıramazdı. İnancın genlerdeki etkisi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz. Bu, Bizim üzerimizde bir vaiddir. Elbette, Biz yapıcılarız. (Enbiya Suresi, 104)

 

Big Bang,Big Crunch...

 

Sağlık olsun nede olsa biz "DOGMA" lara inanırız...

Durağan Evren modelinden nerelere...

 

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Müslümanlar için "MERYEM" anamız da tertemiz iffetli bir kadındır.

Hepsi ile iftihar ediyoruz.

Hz. Aişe validemiz, küçük yaşta iken okuma-yazma öğrenmiş olup, çok zekî ve kabiliyetli idi. Her bir hâdise üzerine hemen bir şiir söylemesi, onun zekâsına bir delildir. Öğrendiği ve ezberlediği bir şeyi katiyen unutmazdı. Çok akıllı, zekî, âlime, edibe ve afife ve saliha idi.

 

Hz. Aişe'den;Resulullahı metheden şu manada bir şiir söylemiştir:

 

“Mısırdakiler, Onun yanaklarının güzelliğini işitmiş olsalardı, Yusuf aleyhisselamın pazarlığında hiç para vermezlerdi. Yani, bütün mallarını, Onun yanaklarını görebilmek için saklarlardı. Zeliha'yı kötüleyen kadınlar, Onun parlak alnını görselerdi, ellerinin yerine kalblerini keserlerdi de acısını duymazlardı.”

 

:)

 

Guzel bir hikaye ama eski Romalilar bu cevabiniza "non sequitur" derlerdi. Yani alakasi yok.

 

Benim dedigim:

 

"Sizin tavsiye ettiginiz yaşı kabul etsek bile, Ayşe hanımın Muhammedin evine geldiginde, oyuncaklarını beraberinde getirmiş. Demekki 17 veya 18 yaşlarında, o kadarda akıllı degilmiş "

 

Soru: Niye 17 veya 18 yaşlarında, hala oyuncaklarla oynuyor? Size gore.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Guzel bir hikaye ama eski Romalilar bu cevabiniza "non sequitur" derlerdi. Yani alakasi yok.

 

Benim dedigim:

 

"Sizin tavsiye ettiginiz yaşı kabul etsek bile, Ayşe hanımın Muhammedin evine geldiginde, oyuncaklarını beraberinde getirmiş. Demekki 17 veya 18 yaşlarında, o kadarda akıllı degilmiş "

 

Soru: Niye 17 veya 18 yaşlarında, hala oyuncaklarla oynuyor? Size gore.

 

Sayın suheyla,

 

Aişe validemiz "oyuncaklarla" 6,7, yaşlarında oynarmış, bu itibarla Peygamberimiz Muhammed,Mustafa a.s.v. evlendiğinde,17,18,yaşlarında şiir,ve İslam fıkhı ile meşgul biri imiş (İslam da ilk kadın hukukçu,İslam hukuku) bu itibarla ve sizin deyiminizle "non sequitur",bizim deyimimizle "LAFU GÜZAF" yani alakasız işler.

 

Birde,Danyal,Zekeriye,Yahya, a.s. ları da çok sever ve hürmet ederiz,bittabi Hz. İbrahim,ve Hanımı Hz. Sare annemiz de sever,hürmet ederiz.

Hz. İsa yı Meryem Anamızı da çok severiz.

 

Muhabbet ve saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hz. Aişe'den;Resulullahı metheden şu manada bir şiir söylemiştir:

"Şairlere gelince, onlara ancak "ğavun"lar uyar..." (Kurân-26/224)

 

"Ğavun" kavun demek değil elbet. Ama hiç hoş bir anlamı olmadığını söylemekle yetineyim... :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sizin tavsiye ettiginiz yaşı kabul etsek bile, Ayşe hanımın Muhammedin evine geldiginde, oyuncaklarını beraberinde getirmiş. Demekki 17 veya 18 yaşlarında, o kadarda akıllı degilmiş .

Eğer bu guruptan rivayetler kabul edilmezse ortada eser kalmazdı.. hangi eser (buhari müslim kitapları) bunlar Diyenet tarafından takdir edilen meşhur ismail hakki Siyeri Celileyi Nebevi Kitabında yazıyor

diyanet bunu gördüğü halde hala o rivayetleri kabul ediyor..

Suheyla taa o zamanlar bu fitne vardı. bir gurp Hazreti Aliye düşman ona sövüyor bir gurup hazreti Aliyi aşırı derecede övüyor. bir gurup hazreti Aişeye hürmette hata ediyor. şimdi bu grubların hadise dair rivayetleri neden kabul ediliyor...

çünkü bunlar tabin (Hazreti Muhammed aleyhissalatu vesselamı) Görenler yada Etbaı tabiinden yani (Hazreti Muhammedi (saleyhissalatu vesselamı) göreni görenler) oldukları için bunların dinleri iffetleri sıddıkları var kabul ediliyorda onun için hadisi dair riyavetleri kitaplarda yazılmış. bunlar şahit getirilmiş. şimdi sana sormsam dinleri iffetleri sıddıkları olan bu insanlar Hazreti Aliye düşman olur mu yahut Hazreti Ebubekire Hazreti Ömere hazreti Osmana düşman olur mu yada hazreti Aişeye düşman olur mu ?

şimdi sen tabiin ve etbaı tabiin arasında olan bu gurupların varlığını biliyorsun ve günümüzü kadar gelen bu fitneyi görüyorsun ve hadis kitaplarında yazanlar bunları şahit getirip yazdıklarını biliyorsun orada yazılan oyuncaklarıyla oynadı sözlerine inanıyormusun..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Şairlere gelince, onlara ancak "ğavun"lar uyar..." (Kurân-26/224)

 

"Ğavun" kavun demek değil elbet. Ama hiç hoş bir anlamı olmadığını söylemekle yetineyim... :)

26 / ŞUARA - 224

Veş şuarâu yettebiuhumul gâvun(gâvune).

Ve (Allah'a karşı olan) şairler; onlara (sadece) azgınlar tâbî olurlar.

 

26 / ŞUARA - 225

E lem tera ennehum fî kulli vâdin yehîmûn(yehîmûne).

Bütün vadilerde onların (hayal peşinde) koştuklarını görmedin mi?

 

26 / ŞUARA - 226

Ve ennehum yekûlûne mâ lâ yef’alûn(yef’alûne).

Ve muhakkak ki onlar yapmadıkları şeyleri söylerler.

 

 

Gâvun; Doğru yoldan çıkıp,delalete düşmüş olanlar.

Büyük lugat,sayfa 286.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merak ediyorum. Kuranda da bu parantezler var mı yoksa kuranı ılıtıp ılıtıp sunan islam misyonerleri denk getiremedikleri yerlerde daha kolay değiştirilsin diye mi koymuşlar? Allahın anlatamadığını, kuranı çevirenler parantezle anlatıyolar. Ne tuhaf. Allah yeterince açık yazamamış anlaşılan.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merak ediyorum. Kuranda da bu parantezler var mı yoksa kuranı ılıtıp ılıtıp sunan islam misyonerleri denk getiremedikleri yerlerde daha kolay değiştirilsin diye mi koymuşlar? Allahın anlatamadığını, kuranı çevirenler parantezle anlatıyolar. Ne tuhaf. Allah yeterince açık yazamamış anlaşılan.

Herşey o parantezler yüzünden zaten çoğu zaman.Herşeyin altında dilbilgisi yetersizliği ve gereksiz açıklamalar zaten.Ben ,şimdi nişanlımı da alıştırdım, asla ve asla parantez içi okumuyorum Kitabımı okurken.Biz sade halinden ne anlıyoruz,adamlar manaları nerelere çekiyor hesabı.Yapmasınlar,Kuran a müdahale edip durmasınlar,hatta ve hatta benim gözümde kirletmesinler.Allah yazacağını çok güzel yazmış,ama insanımızın buna bile saygısı korkusu yoksa,takdir yine Allahın şüphesiz.açıklamalarıda geçtim bazen olayı aşıp, ayette zerre kadar geçmeyen isimleri kullanıyorlar birde.Ayette Muhammet adı yokken ,her seslenişe ekleyiveriyorlar ya Muhammed, ey Muhammed..Meryemden başka kadın ismi var mı bilmem ama bir bakıyorsunuz olmayan belkıs lar şunlar bunlar.Yapmasınlar ya,aslına dokunup durmasınlar.Gitsinler ayrı ayrı cilt cilt anlattıkları tefsirlerde ne yapıyorlarsa yapsınlar ama çeviri diye önümüze konulan bir meale ekleyipte eklemesinler.İnsanın suçuna karşılık Allaha sataşmakta meziyet tabi bu hallerde kimilerine.

 

Tartışılan ana konuya gelince,

İnsanlar bir de Kuran ile hareket etse.Neden cennette hep yaşıt eşlerden bahsediyor bu Kuran anlamadım ki ,illa bizim meşhur din alimi erkeklerimiz tutturmuşken küçük kızlarla evliliği?Hele hele Peygamberim Muhammed niye yazdı ki bu ayetleri(kimilerine göre kendi kafasınca-Allahımı tenzih ederim) yaşıt eş, yaşıt eş diye.Birde Kuran yazsaydı bayanlardaki bazı haller olur olmaz dilediğiniz yaşlıyı dilediğiniz küçük kızlarla evlendirin diye.Anlayacaktım o zaman şu alim erkelerin, İslam (İslamı tenzih ederim) erkeklerinin neyi uyguladığını ama yok.Kuranda olmayan bir şey için ne çok kafalar patlatılıyor söz konusu cinsellik ve antropozlu erkeğin bakış açısı olunca. Muhammedin 9 yaşını örnek alanlar örnek alıverseydi bir de 45 yaşındaki hatunlarla evlenişini, dul kadınlarla evlenilebileceğini.Ama yok ,hem küçük olmalı hem bakir olmalı hem şu hem bu ,erkek ne dilerse o olmalı.Sonrada Ateist arkadaşlar, Tanrı inancı olup dinsiz kalanlar falan hop oturup hop kalkmalı tabi..Ahanda islam, ahanda sizin din.aman biz almalayım modunda.E peki biz şimdi nasıl savunalım bu uygulamalarla dinimizi?Allah aşkına önce şu inanırlar bi toparlansın ,Allah aşkına şu inanır erkeklerimiz bir kendine gelsin,Lütfen.Nedir bu derece kadına acayip bakış açısı??Nedir bu dibimizdeki ülkelerde kadınların yaşadığı hayat??İnsanları dinden etmeye mi ant içti bunlar bi erkeklik egoları yüzünden??Bunların, bütün o uygulamaların Kuran ile alakasını bir koysun şu inanır erkekler .Bir hadisin doğruluğunu araştırmak için Kuran ile tezat düşüp düşmediğine bakılmıyor mu???Nedir peki bütün İslam(!)ülkelerinde yaşananlar ve bu acayip öğretiler??Önce inanırlar bu konularda tartışıp ortak bir düşünceye varalım,önce çıkalım bir islam(!) ülkelerine sesimizi duyuralım ,,sonra sıra inanmayanlara gelsin ,özellikle bu tarz konularda.Ateistlere gelince yok 9 yaşında değildi,aman falan idi diye her yerde nice tartışma yapılıyor,ama kendi din kardeşlerimizden çoğu hayır 9 du deyip "bana da bana da" diye yaşıyor.Ya "bana da" diye tutturanlar tamamen bitecek ya da evet ateist kardeş 9 du , siz büyükleri alın biz yolumuza bakalım küçüklerle deyip tartışılmayacak.Yoksa boşu boşuna tartışıp duruyoruz.Kuranda olmayan bu ülkelerde ısrarla yaşanırken, derdimizi anlatamıyoruz zaten inanmayanlara,o halde derdimiz ateistle değil "inanırım" diyenle,bu kadar basit.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir dilden ,başka bir dile çeviri yapmak kolay bir şey değil harhalde, bu Arapçadan da böyle, İngilizceden de böyle zannedersem, onun için Arapça çevirilerde "Kur'an" Meal deniyor, yani anlamına en yakın, birde bu çeviriyi yapanların hem kendi dillerini iyi bilmesi, hemde tercüme ettikleri her hangi bir lisanı da ne kadar iyi bilirlerse o kadar iyi çeviri oluyor, tercüme edilen "DİL" ne kadar zengin ise,tercüme hem zor,hemde o'nu karşılayan dilin zengin olması icap ediyor, birde buna tercümeyi yapanların bilgisini katarsak olayın o kadar da kolay olmadığı anlaşılır, bu itibarla "KUR'AN" mealleri de böyledir. Her meal kişinin bilgisi nispetindedir, parantez çoğu kez gerekli olur,olurki Arapça bilmeyen olayı daha iyi anlasın diye.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ve muhakkak ki onlar yapmadıkları şeyleri söylerler. (Kurân 26/226)

Yani... Asıl alıntılayacağım pasaj buydu ama... Arif olan anlar dediydim. Yani sözün özü, şiirlere inanmayın... Küllisi yalandır. Ben değil, Kurân söylüyor... Neyse... :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah yeterince açık yazamamış

Bir gün Ömer, Muhammed'in eşlerinden Sevde'nin çıplak boynunu görür ve boynu açık dışarı çıkmasına çok öfkelenir. Artık öfkesinin nedenini bilmiyorum. Buna çeşitli yorumlar getirilebilir.:)

 

Hemen Muhammed'e kadınların sokağa çıkması hakkında neden hâla bir ayet olmadığını sorar, talep şiddetli olunca sipariş hemen postaya verilir ve APS ile ulaşır...

 

Yani acele siparişler üzerine kaleme alındığından, pek açık yazılmamış olması doğal... Örneğin mirasta da eşin payı unutulup sonradan ilave edilince bir sürü karışıklık doğmuş, Ömer işi avl ile düzeltmek zorunda kalmıştı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

Tartışılan ana konuya gelince,

İnsanlar bir de Kuran ile hareket etse.Neden cennette hep yaşıt eşlerden bahsediyor bu Kuran anlamadım ki ,illa bizim meşhur din alimi erkeklerimiz tutturmuşken küçük kızlarla evliliği?Hele hele Peygamberim Muhammed niye yazdı ki bu ayetleri(kimilerine göre kendi kafasınca-Allahımı tenzih ederim) yaşıt eş, yaşıt eş diye.Birde Kuran yazsaydı bayanlardaki bazı haller olur olmaz dilediğiniz yaşlıyı dilediğiniz küçük kızlarla evlendirin diye.Anlayacaktım o zaman şu alim erkelerin, İslam (İslamı tenzih ederim) erkeklerinin neyi uyguladığını ama yok.Kuranda olmayan bir şey için ne çok kafalar patlatılıyor söz konusu cinsellik ve antropozlu erkeğin bakış açısı olunca. Muhammedin 9 yaşını örnek alanlar örnek alıverseydi bir de 45 yaşındaki hatunlarla evlenişini, dul kadınlarla evlenilebileceğini.Ama yok ,hem küçük olmalı hem bakir olmalı hem şu hem bu ,erkek ne dilerse o olmalı.Sonrada Ateist arkadaşlar, Tanrı inancı olup dinsiz kalanlar falan hop oturup hop kalkmalı tabi..Ahanda islam, ahanda sizin din.aman biz almalayım modunda.E peki biz şimdi nasıl savunalım bu uygulamalarla dinimizi?Allah aşkına önce şu inanırlar bi toparlansın ,Allah aşkına şu inanır erkeklerimiz bir kendine gelsin,Lütfen.Nedir bu derece kadına acayip bakış açısı??Nedir bu dibimizdeki ülkelerde kadınların yaşadığı hayat??İnsanları dinden etmeye mi ant içti bunlar bi erkeklik egoları yüzünden??Bunların, bütün o uygulamaların Kuran ile alakasını bir koysun şu inanır erkekler .Bir hadisin doğruluğunu araştırmak için Kuran ile tezat düşüp düşmediğine bakılmıyor mu???Nedir peki bütün İslam(!)ülkelerinde yaşananlar ve bu acayip öğretiler??Önce inanırlar bu konularda tartışıp ortak bir düşünceye varalım,önce çıkalım bir islam(!) ülkelerine sesimizi duyuralım ,,sonra sıra inanmayanlara gelsin ,özellikle bu tarz konularda.Ateistlere gelince yok 9 yaşında değildi,aman falan idi diye her yerde nice tartışma yapılıyor,ama kendi din kardeşlerimizden çoğu hayır 9 du deyip "bana da bana da" diye yaşıyor.Ya "bana da" diye tutturanlar tamamen bitecek ya da evet ateist kardeş 9 du , siz büyükleri alın biz yolumuza bakalım küçüklerle deyip tartışılmayacak.Yoksa boşu boşuna tartışıp duruyoruz.Kuranda olmayan bu ülkelerde ısrarla yaşanırken, derdimizi anlatamıyoruz zaten inanmayanlara,o halde derdimiz ateistle değil "inanırım" diyenle,bu kadar basit.

 

O bir muhakkak ki, inanmak istemiyen, görmek istemiyen hic bir zaman ikna edilemez. Yaş konusuna gelince, belkide o zamanlar icinde normaldi.

 

Mamafih, her muslumanın hadisleri okuyunca düşünmesi gerek. Yani acaba Muslumanların kutsal kabul ettikleri bir kitapta (Kuranda), kendisine devamlı uswa hasana, al-insan al-kamil, en mukkemmel erkek insan olup ve insanliga bir örnek olarak gonderilen kişi bu yaptiklarini yaparmiydi? Bu sorulari sizin açıdan degilde, böyle Allahın butun Dunyaya gönderdigi insan yaparmıydı diye sormak lazim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir dilden ,başka bir dile çeviri yapmak kolay bir şey değil harhalde, bu Arapçadan da böyle, İngilizceden de böyle zannedersem, onun için Arapça çevirilerde "Kur'an" Meal deniyor, yani anlamına en yakın, birde bu çeviriyi yapanların hem kendi dillerini iyi bilmesi, hemde tercüme ettikleri her hangi bir lisanı da ne kadar iyi bilirlerse o kadar iyi çeviri oluyor, tercüme edilen "DİL" ne kadar zengin ise,tercüme hem zor,hemde o'nu karşılayan dilin zengin olması icap ediyor, birde buna tercümeyi yapanların bilgisini katarsak olayın o kadar da kolay olmadığı anlaşılır, bu itibarla "KUR'AN" mealleri de böyledir. Her meal kişinin bilgisi nispetindedir, parantez çoğu kez gerekli olur,olurki Arapça bilmeyen olayı daha iyi anlasın diye.

 

Türkiye'nin %90ının müslüman olduğu söylenir ama Türkiye'de 'ben müslümanım' diyenlerin %90'ı de arapça bilmez. Okuğu Fatiha'nın bile anlamını bilen çok azdır. Arapça bilenlerde zaten ya imamdır ya ilahiyatçı ama onların dışındakiler de bildiklerini sanırlar. Demek oluyo ki Türkler kuranı kendi dillerinde öğrenemedikleri gibi, o kuranı çevirenin insafı ne kadarsa o kadar gerçeklikle öğreniyolar. Yani tavşanın suyunun suyunu içiyolar. Kuranın tercümesinin ılıtılmışına inanıyolar. Kendisine bile değil. Kendisinin tercümesine bile değil. İyi de madem tanrı bilinmek istedi, neden böyle çok yanlış anlaşılır bi yol seçti? Şu çeviri olayını doğru düzgün sorunsuz yaratamaz mıydı? Demek ki gücü buna bile yetmemiş, ay kıyamaam.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

meale ekleyipte eklemesinler..... yaşıt eş, yaşıt eş diye.....derdimiz ateistle değil "inanırım" diyenle

Mealcilere çok haksızlık ediyorsunuz. Bu konuyu önceleri de defalarca tartıştık. Söz konusu ayeti aynen tercüme edince ne çıkacak bakın şimdi:

 

"Ve kevaiba etraba" = "ve eşit tepeler (vardır)"!!! Parantez zorunlu, çünkü o zaman dilbilgisi diye bir şey bilinmediği için, ayet adı verilen pasajlar tam bir cümle oluşturamıyor!

 

Adamlara niye haksızlık ediyorsunuz, adamlar yine işi olur tarafından almışlar yaşıt kızlar var diye... Bu şekilde yazsalar ne olacaktı? Ne tepesi yahu? Nasıl eşit, niye eşit bu tepeler yahu? Sormazlar mı adama? Tepeler eşit, dereler nasıl acaba?

 

Bu tepeler ikiz olmasın? Güney bölgelerde mi, kuzeylerde mi?

 

Yok yahu, ne tepesi? "Denk üzümler" demek! (İşi başka yöne çevireceğiz, sakata geliyor iş)

 

İyi de bunun nesi enteresan? Bağda da var denk üzümler. Arada bir iki ufağı olsa da zararı yok. Cennet bu yahu, üzüm mü şimdi yani bizi cennete iştiyak hissettirecek, uğruna savaşı, ölümü göze aldıracak?

 

"Dur biz en iyisi şu eşit tepeleri bir daha düşünelim!" Mealcilere çok haksızlık ediyorsunuz, çok... Adamlar ellerinden geleni yapıyorlar bu ne anlama geldiği hakkında kimsenin bir fikri olmayan sözlere kılıf bulabilmek için. Hayır hiç mi bilen yok bu işi? Bir bilen yazsın o zaman kardeşim! Hiç mi bir bilen çıkmıyor? İşin doğrusu ortada zaten bilinebilecek bir şey yok. "Vema rameyte..." Sen atmadın, o tutmadı, kim attı kim tuttu belirsiz, neyini tercüme edeceksin?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Muhammed 25 yasina kadar yoksul bir hayat sürmüs,25 yasina geldiginde 40 yasindaki zengin tüccar Hatice ile evlenmis olup, 50 yasina kadar tek esli yasamistir. 50 yasina geldiginde, peygamberligini ilan ettiginden popüler olmus, yeni eslerle evlenmeler baslamis. 50 yasina kadar neden evlenememis derseniz,zengin Haticenin kendisini kapi önüne koyacagini bildigindendir.

 

Muhammed 50 yaşında iken yaşıtı olan Şevde ile evlenmiş ve çok evliliklerine 53 yaşından sonra başlamıştır. Evlendiği hanımlardan biri hariç tümü, ya dul ya da önceki evliliklerinden çocukları olan kadınlardır. 51 yasindayken Ayse ile nisanlandiginda,Ayse 6 yasinda olup,oyuncaklariyla oynamaktadir. Bunu müteaakip,Hafsa,Ümmü Seleme,Ümmü Habibe,Safiye,Cüveyriye,Meymune,Zeynep,Zeynep Binti ve Haticenin dul kalan (kendi gelini sayilmazni)geliniyl evlenmis olup,bu evlilikleri devam etmistir. Ayse ile evlendiginde 54 yasinda olup,Ayse ise sadece 9 yasindadir ve 18 yasinda dul kalmistir.

 

Dul olanlari himaye etmek icin almis diyelimde, geliniyle 9 yasindaki Ayseyi almasina nedemeli?

 

Arkadasin biri "alan razi veren razi" demiste; bende soruyorum: Ebubekir Muhammedin cenazesine neden katilmadi diye?

 

 

*****************************************************************************

 

AİŞENİN EVLİLİK YAŞI

AİŞENİN EVLİLİK YAŞI TARTIŞMALARINDA SAVUNMACI TARİHÇİLİĞİN ÇIKMAZIMehmet AZİMLİ (Yrd. Doç. Dr. Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi)

 

Kaynak:İslami Araştırmalar Cilt 16 Sayı 1/2003

 

Özet

 

Bu çalışma, Hz. Aişe’nin Hz. Peygamber ile evlendiğinde yaşının dokuz mu onsekiz mi olduğu konusundaki tartışmayı incelemektedir. Hz. Aişe’nin onsekiz yaşında iken evlendiği görüşünü savunanların, bölgenin iklim ve evlilik kültürünü dikkate almadıktan, bu görüşün bilimsel olmaktan ziyade Oryantalist söyleme karşı tepkisel bir savunma psikolojisi içerisinde ortaya konulduğu belirtilmektedir. Bölgenin iklim yapısı ve evlilik kültürü göz önüne alındığında birçok örneği olan ve toplumsal olarak hiç problem edilmeyen bu evliliğin esasen Hz. Aişe dokuz yaşlarında iken gerçekleştiği ve rivayetlerin de bu noktada odaklandığı sonucuna ulaşılmıştır.

 

Giriş

 

Hz. Muhammet (a.s.),VII. yy.da Arabistan’da yaşamış ve Arap kültürü içinde yetişmiştir. Bu kültürün bir üyesi olan Hz. Peygamber, İslam Dini olarak insanlara tebliğ ettiği “Din” ile mensubu bulunduğu kültürde önemli değişiklikler yapmıştır. Sosyal yaşamın birçok alanında ve kurumlarında gelenek haline gelmiş yaşam biçiminde (adetlerde) büyük ölçüde değişimleri gerçekleştirmiştir. Aile yapısı, kadının konumu, evlilik ve boşanma gibi sosyal hayatın en başat değerleri de söz konusu değişimden pay alan kurumlar arasındadır.

Büyük değişimlerin mimarı olmasına rağmen, aynı geleneğin bazı adetleri İslam Dini içinde kabul edilmiş ve sürdürülmüştür. Örneğin evlilik akdi (nikâh) konusunda Hz. Peygamber önemli değişiklikler, düzenlemeler getirmiştir, fakat evliliğin yaşı, evlilik merasimi vs. gibi geleneğin hâkim olduğu cihetlere dokunmamıştır. Hatta kendisi de bu alandaki geleneğe tabi olmuştur. VII. yy. Arap kültürünün bir üyesi olmasına bağlı olarak yapmış olduğu bir kısım davranışları, zaman zaman eleştiri konusu olmuştur. Hz. Aişe ile evliliği de eleştiriye konu olan hususların başında gelmektedir. Özellikle bir kısım Oryantalistler, Arap örfüne (kültürüne) ait özel durumları yanlış yorumlayarak veya kendi kültürlerine kıyaslayarak eleştirilerinde ileri gitmişlerdir. Hz. Peygamberin 9 yaşındaki Hz. Aişe ile evlenmesi olayını “54 yaşlarında bir erkeğin oyuncaklarla oynama çağındaki bir çocukla evlenmesi”olarak nitelendirerek, bu evliliği bir anlamda şehvetperestlik, hatta daha da ileri götürerek ******* olarak nitelendirmişlerdir. Yaşlı bir erkeğin, bakire bir kız çocuğuyla “garip evliliği” diye yorumlamışlardır.

 

Devami icin : -http://islamiyetgercekleri.wordpress.com/aisenin-evlilik-yasi/-

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

En garip olanı, bir yığın yanlış ve ters uygulamanın, "o zamanın şartları, normalleri öyleydi" şeklinde savunulması.

 

İyi de hani "üsvetül hasene"ydi? Hani kıyamete kadar tüm insanlara son örnek insandı? Varlık yüzü suyu hürmetine yaratıldıydı?

 

Kaz çevire çevire kömür olduğu için çevir kazı yanmasın taktikleri işe yaramaz. Tek çare kömür olan kazı artık çöpe atmaktır...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

En garip olanı, bir yığın yanlış ve ters uygulamanın, "o zamanın şartları, normalleri öyleydi" şeklinde savunulması.

 

İyi de hani "üsvetül hasene"ydi? Hani kıyamete kadar tüm insanlara son örnek insandı? Varlık yüzü suyu hürmetine yaratıldıydı?

 

Kaz çevire çevire kömür olduğu için çevir kazı yanmasın taktikleri işe yaramaz. Tek çare kömür olan kazı artık çöpe atmaktır...

Ahhhh... iste ben bunu yukarda soylemeye cabalamistim. Siz benden (her zamanki gibi) daha iyi ifade ettiniz!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

En garip olanı, bir yığın yanlış ve ters uygulamanın, "o zamanın şartları, normalleri öyleydi" şeklinde savunulması.

 

İyi de hani "üsvetül hasene"ydi? Hani kıyamete kadar tüm insanlara son örnek insandı? Varlık yüzü suyu hürmetine yaratıldıydı?

 

Kaz çevire çevire kömür olduğu için çevir kazı yanmasın taktikleri işe yaramaz. Tek çare kömür olan kazı artık çöpe atmaktır...

Demirefe harika yorumlamışsın yine, bende suheyla gibi hah işte budur dedim okuyunca.

İşlerine gelince o dönem de öyleydi gelmeyince kıyamete kadar örnek insan.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

hz. ayşe nin ablasından 10 yaş küçük olduğu kesin bilgi olmakla beraber.evlenirken 18 yaşındaolduğu 27 yaşlarındada dul kaldığı ortaya çıkmıştır.ne desek boş ama genede yazalım daha detaylı fikirlerimi yazacağın şimdilik bu kadar.bazıları ooooo siteye yeni bir müslüman gelmiş derler şimdi.desinler .

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 yıl sonra...
  • 4 ay sonra...

konu çok eskimiş, fakat yazmak istiyorum. islam peygamberi ilk eşi hz. hatice ile evlenmeyi kendisi değil, hz. hatice teklif etmiş ve aile büyükleri ile haber göndermiştir. bu bile bazı sapkın düşünceleri bertaraf edebilir. öyle ki peygamberin kimsenin nufuzuna ihtiyacı yoktur. şayet nufuz, başlı başına kendisidir. bazı insanları reddetmeden evvel düşünmeye ve araştırmaya davet ediyorum. kimse kimseyi zorla inandıracak değil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bu konu cok eski hakkaten biggrin.png

 

eski kafalilar gitmis ama smile.png

 

 

Ayşe 14 yaşında evlenmiş bile olsa, 14 yaşında bile olsa bi kızın dedesi yaşındaki bi adamla evlendirilmesinin ne kadar ahlaki olup olmadığını tartışmıyom bile. Kendi kızınızı dedesi yaşındaki biriyle evlendirirmiydiniz, düşünün yeter.

 

 

iste o kadar ;

 

dedesi yasinda dedigi adam biggrin.png

 

gucu kudreti 40 erkege bedel ;

 

olaganustu yakisikli ; gozlerine surme ceken, sacini geriye dogru orgu ile orduren , goreni donabirakan

 

alemlerde selamlanan bir zat ki ;

 

 

kendini ona hibe etmistir Hz. Ayse ; )

 

anlasildi mi dedesi yasindaki adamin vasiflari ... emrinde cinler ve insanlarin tamami olan ;

 

dunyada ve ahirette seckin kilinmis bir kul ki ;

 

sevgi ve muhabbetine kendini ona hibe etmistir .. ahireti dusunup anarak dunyadan cekilmistir ..

 

 

 

 

 

ayriyetten ; 14 yas arabistan cografyasi icin 20 yasina denktir ...

 

 

 

 

bugun hoolywood da 60 lik oyuncular nasil ki genclerle evleniyor da

bunu Peygamber yapinca mi ayip biggrin.png

 

kaldi ki 50 li yaslarinda bile savaslara cikardi .. dusmanla cenk ederdi Peygamberimiz SA

 

gorumunu bunamisliktan uzak ; imaninin etkisi ile kahredici bir kudreti vardi .. 60 yasinda iken bile 20 den fazla beyaz saci yoktu ...

 

dedesi yasinda adamlaymis biggrin.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.