Kehanetler

[Φ Legendary]

Devleti Aliyye yıkılacak. Batıdan uzun boylu, mavi gözlü bir adam gelecek. Baktığı zaman karşısındaki insanı eritecek. Serbest Fırka kuracak. Adına da Serbest Cumhuriyet denilecek. Dünyaya milletini tanıtacak ve 15 sene hükümdarlık sürecek?

 

Muhiddin Arabi gelecekle ilgili yazdığı kitabında, Atatürk’le ilgili böyle bir kehanette bulunmuş… Arabi’nin kehaneti doğru çıktı…

 

xxx

 

Mustafa Kemal başından beri Türk Milleti’nin yaşadığı zor koşullardan sıyırıp çıkaracağını biliyordu. 1906’da Bulgar Ivan Manelof ile Selanik’de yaptığı konuşmada şöyle dedi:

 

“Bir gün gelecek, ben, hayal olarak kabul ettiğiniz bu inkilapları başaracağım. Mensup olduğum Türk Milleti bana inanacaktır. Düşündüklerim demogoji mahsulü değildir. Bu millet gerçeği görünce arkasından yürür. Saltanat ortadan kalkacaktır. Devlet mütecanis (tek çeşit) bir unsura dayanamayacaktır. Din ve devlet işleri birbirinden ayrılacaktır. Batı medeniyetine döneceğiz. Batı medeniyetine girmemize engel olan yazıyı atarak, Latin kökünden alfabe seçilecektir. Kadın ve erkek arasındaki farklar kalkacaktır. Emin olunuz ki hepsi bir bir olacaktır…”

 

Atatürk bu konuşmayı yaptığı sırada Abdülhamit ülkenin tek hakimiydi. Ve padişahlık kuvvetli ve kutsal bir kurumdu… Atatürk o tarihte kehanet olarak algılanan tüm sözlerini bir bir yerine getirmişti… ,

 

xxx

 

Eski Genel Kurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemdeki kehaneti “Şimdi Bölücü örgüt PKK, Türkiye’yi yine karıştırmak için ülkeye Kuzey Irak’tan terörist sokuyor…Türkiye’ye giren teröristler boş girmiyor… Bombalarla ve terör malzemeleriyle giriyor. Maalesef girişleri devam ediyor. Biz de tedbirlerimizi artırdık. Geçen sefer Diyarbakır'a geldiğimde burada size terör örgütünün Türkiye'ye giriş yaptıktan sonraki mevcudu, terörist başının yakalandığı 1999 yılındaki seviyeye çıktı demiştim. Bu büyük yankı uyandırdı. Bu bir gerçektir. Doğrudur. Maalesef girişler devam ediyor. Biz de tedbirlerimizi artırdık. Şimdi daha büyük bir tehlike var… Tüm bu konuşmaları çarşı karakolu başkomseri Ahmet bey yapmıyordu. Koskoca Türk Ordusunun kara Kuvvetleri Komutanı 2005 yılında bunları söylemişti. Bu günkü tabloya bakarsak o da kehanetlerinde haklı çıktı…

xxx

Şimdi gelelim Pamuk paşanın kehanetlerine... Benim hoşuma gittiği için kendisine “Pamuk Paşa” diyorum. Aslında siz benim Osman Pamukoğlu paşadan söz edeceğimi anlamışınızdır… Oda; Atatürk, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak gibi aynı ocaktan yetişti.1990-1992 yılları arasında 42.Piyade Alay Komutanlığı, 1993-1995 yıllarında Hakkari Dağ ve Komando Tugayı ve Hakkari Güvenlik Komutanlığı yaptı.

 

Hakkari'deki görevi sırasında PKK'ya karşı yapılan en büyük harekât olan Çelik-1 Operasyonu'nu yönetti. Çelik-1 harekatı 19 Mart 1995 günü başlamış ve toplam 37 gün sürdü. Operasyona 6 Tugay'dan 35 bin asker ve 10 bin korucu katıldı…Güneydoğu görevinden sonra KKTC Paşaköy'de 28.nci Tümen Komutanlığı'nı üstlendi. 2000- 2001'de Piyade Okul Komutanlığı görevinden sonra 4 Ağustos 2002 tarihinde emekli oldu. Pamuk paşa ayrıca Türk Ordusunda 5 tane Üstün Birlik Yetiştirme Nişanı'na sahip tek kişi... Şimdiler de yeni kurduğu siyasal partisi HEPAR’ın çalışmalarını sürdürüyor...Onun da kehanetlerini medyadan takip ettiğinizi umuyorum.Ne dersiniz o da kehanetlerinde haklı çıkabilir mi? Ee ne de olsa o da Atatürk’ün yetiştiği ocaktan yetişti…

 

Bazen, hani burnumuzdan soluduğumuz, yüreklerimizin yandığı, sigortalarımızın attığı o an var ya! Hani “Bu ülkeye artık bir değil iki Atatürk lazım” dediğimiz anlar… İşte tam o anda size “alın size Osman Pamukoğulu paşa” desem ne dersiniz ? Uzuun bir “miktir ordan!” çektiğinizi duyar gibiyim… Ama bende sizin dikkatinizi çekerim.. Ülkemizin kaderine çok büyük imzalar atan insanlar hep aynı ocaktan yetişmiş… Pamuk paşa bu ülkeyi tekrar kurtarır mı ben de bilemem ama akan kanı durduracağı kesin… Böylece ben de bu gün kehanet hakkımı kullanmış oldum.

 

 

 

 

yazan :İsmail ÖZTAT

 

Kent gazetesi