Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Erzurum Çeşmeleri


_asi_

Önerilen İletiler

ERZURUM ÇEŞMELERİ

 

Abdullah Paşa (Emir Şeyh Cami) Çeşmesi

 

Yeri:

 

Tebriz Kapıda, Emir Şeyh Camii yanında bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi:

 

Kemer köşeliğinde yer alan dört satırlık Sülüs hatla yazılı kitabesine göre

çeşme, Erzurum Valisi Hacı Abdullah Paşa tarafından yaptırılmıştır. Kendisi

Trabzon’da öldürülmüş ve oraya defnedilmiştir.

 

Kitabesi 0.35m.x0.40m. Ölçülerinde olup, tarih bölümü ayrı bir mermer parça

üzerine yazılmış ve kitabenin alt kısmına yerleştirilmiştir.

 

Kitabesi:

 

1-“Sahib-ül-hayrat-i vel-hasenat hâlen Erzurum.

 

2- Valisi Vezir-i bi nezir devletlü el-hac.

 

3- Abdullah Paşa yessarallahu bil-hayri mâyeşâ sene 1204”

 

Anlamı:

 

1–2–3:”Hayır ve hasenat sahibi halen Erzurum Valisi, eşi bulunmaz Vezir,

Devletli Hacı Abdullah Paşa yaptırmıştır. Allah, dilediği hayrı ona kolay

kılsın”

 

Çeşme H.1204/M.1790 yılında yaptırılmıştır.

 

Erzurum’un tarihi çeşmelerinden biridir. Şehri çevreleyen sur duvarlarının

Tebriz Kapı’sına yakın bir yerde olan çeşme, güneyinde bulunan Emir Şeyh Türbesi

ve Camii ile birlikte tarihi bir doku oluşturur. Özellikle Türbe, Erzurum’un

Saltuklu dönemine ait mezar anıtlarından biri olması nedeniyle büyük önem arz

eder.

Dikdörtgen boyutlarda ve sivri kemerli olarak kesme taştan yapılan çeşme ise,

Emir Şeyh Camii’nin kuzey duvarının batı köşesine bitişiktir. Çeşmenin lüle ve

tekne kısmı sonradan yapılan kaldırım içerisinde kalmıştır. Ayna kısmında tas

yuvası yer almaktadır. Erzurum çeşmelerinin bazılarında görülen uygulama burada

tekrarlanmıştır. Bu farklı uygulamada kitabe çeşme kemerinin üst sol köşesine

yerleştirilmiştir.

 

Saçak kısmı silmelerle profillendirilmiş olup, üstünde orijinalinde de mevcut

olan fakat şimdiki haliyle sonradan yapıldığı anlaşılan çeşme harpuştası

(semeri) bulunmaktadır. Eski Erzurum mahallelerinden birinde yer alan tarihi

çeşme, sanki kaldırım tarafından zincire vurulup, iki adım ötesinden geçen

insanlara, akıtılmayan suyunu ikram edememenin üzüntüsünü yaşamaktadır.

 

Akpinar Çeşmesi

 

Yer: Mahallebaşı’nda meydanın güney batısında bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi: Çeşme alınlığında 0.84mX0.46 m ölçülerinde, mermer üzerine

yazılan kitabe Sülüs hatlıdır. 7 satırdan oluşan kitabenin son satırında rakamla

tarih belirtilmemiştir.

 

Kitabede:

 

1- Cömertlik gösteren kerem sahibi İsmail Ağa’nın

 

2- Cömertliği ve iyiliği devamlı ve akıcı olsun

 

3- Harap olmuş iken bu güzel çeşmeyi ihya etti

 

4- Yüce Allah’ın huzurunda hemen kabul edilsin

 

5- İsa yüzlü birinin sesi gelip dedi tarihi

 

6- Aktı, gel, berrak su iç yarasın.

 

Yıl 1745

 

Ayrıca tarih kitabesinin son mısrası Ebced hesabına vurulunca H.1158 (M.1745)

tarihine denk gelmektedir. İsmail Ağa harap olan çeşmeyi bu tarihte onartmıştır.

 

M. 1745 yılında onarım gördüğü anlaşılan çeşmenin, ilk yapım tarihi ve banisi

hakkında bilgimiz yoktur.

 

Tanımı: Mahallebaşı’nda yer alan çeşme, dikdörtgen boyutlarda sivri

kemerli bir nişe sahiptir. Sivri kemer iki kademelidir. Dışa taşıntılı olarak

çeşmenin üç yanını dolaşan dört sıra silme, etkileyici bir görünüm katmıştır.

Çeşmenin üzerinde iki taş küre ve bunların arasında bir üçgen alınlığa yer

verilmiştir. Tas için herhangi bir niş yoktur. Tekne kısmı toprağa gömülü olarak

yapılmış ve çeşme ile aynı taş kullanılmıştır.

Çeşmenin sağ tarafında ikişerden altı lülenin yer aldığı eklenti bölüm

bulunmaktadır. Bölümler, silmelerle birbirinden ayrılmış olup, tümü birden

kademeli saçak altına alınmıştır. Bu ek kısım ana çeşmeden daha aşağıda olup,

malzeme ve profiller açısından birliktelik göstermektedir. Tüm çeşmede 8 lüleden

su akıtılmaktadır. Orijinal durumunu koruyarak günümüze kadar gelen su yapısı,

halkın ihtiyacını karşılamaya devam etmektedir.

 

Erzurum’un en zengin su kaynaklarından birine sahip olan çeşme çok sayıdaki

lülesi ile ilk sırada yer alır. Suyunun çokluğu ve berraklığı nedeniyle

“Akpınar” olarak adlandırılmış olması gereken çeşme ilk günkü su zenginliğini

hala sürdürmektedir. Suyunun soğukluğu, temizliği, çeşmelerinin bolluğu ile

ünlenen Erzurum’un bu özelliğini Akpınar Çeşmesinde görmek mümkündür.

 

Veyis Efendi Mahallesi Çifte Kardeşler mezarlığının batısında bulunan 23 Temmuz

Ortaokulu bahçesinin doğu kısmında Akpınar Suyu’nun kaynağı yer almaktadır. 23

metre derinlikteki başlangıç bacasının dışında çeşmeye kadar ki yol üzerinde

dört-beş bacasının daha bulunduğu tespit edilmiştir. Suyun saniyede 2,5 litrelik

kısmı Akpınar Çeşmesi’nde 0,50 litrelik kısmı da Kadana Camii’nde aktığı tespit

edilmiştir.

 

Bugünkü Durumu: Kırmızı renkli, düzgün kesme taşla inşa edilen çeşme,

Erzurum’un en zengin yer suyu kaynaklarından birine sahiptir.

 

Ali Paşa Camii Çeşmesi

 

Yeri:

 

Ali Paşa Mahallesi’nde Ali Paşa Camii avlu duvarına bitişiktir.

 

Yapım Tarihi:

 

Ali Paşa Camii’nin girişi üzerinde yer alan kitabesine göre, H.1105/M.1693

yılındaki onarımda yaptırılmıştır. Çeşmeler de bu tarihte yapılmış olmalıdır.

Çeşmenin üzerinde iki kitabe bulunmaktadır. İlk kitabe dört satır şeklinde şöyle

düzenlenmiştir.

 

I-Kitabe:

 

Sahib-ül hayrat asakir-i şâhânede Topçu Birinci Tabur Kol Ağası Ömer Ağa bilad-i

rum ili

 

Sene 1282.

 

Anlamı:

 

Hayır sahibi Osmanlı Ordusunda Topçu 1.Tabur Kol Ağası Ömer Ağa’dır.

Sene:M.1865.

 

II. Kitabe:

 

Üç satır halinde olup;

 

Sahip-ül hayrat vel-hasenat el-merhum.

 

El mağfur el hac Ali Efendi.

 

1282.

 

Anlamı:

Hayır ve hasenat sahibi merhum ve mağfur Hacı Ali Efendi. M.1865.

 

Bu kitabelerden anlaşıldığı kadarıyla Topçu Kol Ağası Ömer Ağa H.1282/M.1865

yılında çeşmelerin birisini, diğerini Hacı Ali Efendi H.1282/M.1865 de yaptırmış

veyahut tamir ettirmiştir.

 

Caminin avlu duvarının dış cephesinde yer alan çeşme nişlerinden üçü kuzeye,

biri batıya yerleştirilmiştir. Birbirine yakın ölçülerdeki nişler sivri kemerli

olup, niş içinde birer çeşme tas yuvasına, birer de lüleye yer verilmiştir.

Düzgün kesme taştan inşa edilen çeşmenin niş kemerleri daha taşkın bir kemerle

kademelendirilmiştir. Çeşme üst kesimde, iki kaval silme ile

sınırlandırılmıştır. Bunun yukarısına sade bir semer kısmı yerleştirilerek duvar

yüzeyinden farklı bir görüntüye kavuşması sağlanmıştır.

 

Kemerlerin oturduğu taşıyıcılar ve çeşme tekneleri büyük blok taşlardan olup,

diğer Erzurum çeşmeleri ile benzerlik göstermektedirler. Çeşmelerin arkasında

bulunan abdest alma yerleri 5 gözlü bir revak içerisine yerleştirilmiştir. Sekiz

adet küçük lüleden su akmaktadır. Cami avlusunun batı kesimine ve yine

çeşmelerin arkasına yerleştirilen tuvaletler orijinalliğini muhafaza etmektedir.

Düzgün kesme taş malzemeden inşa edilen revak kısmında kemerler taş sütunlara

oturmaktadır.

 

Sütün başlıkları basit mukarnas yuvalarına sahiptir. Kitabeler bu revakın güney

cephesine yerleştirilmiştir. Erzurum camileri içerisinde orijinal çeşme, tuvalet

ve abdest alma yerlerine sahip ender eserlerden biridir. Yapının bu

orijinalliğinin korunması geleceğe bu haliyle ulaştırılması gerekir.

 

Ali Paşa suyunun eski su ustaları tarafından belirtildiğine göre Erzurum Kalesi

altından çıktığı söylenmektedir. 1970’li yıllarda yapılan hafriyat

çalışmalarında Taş Mağazalar caddesindeki Beyaz Saray Mağazasının önünde bir

toplama merkezinin olduğu görülmüştür. Toplam saniyede 4 litrelik suya sahip

olan bu kaynağın 1,5 litrelik kısmı Ali Paşa Mahallesi’ndeki Şahbender Sokağı

başında yer alan Gümüş Masat Çeşmesi’nde, 2,5 litrelik kısmının da Ali Paşa

Camii önündeki çeşmelerde abdest alma ve tuvalet kısmında aktığı belirlenmiştir.

Gümüş Masat’ta iki lüle, Ali Paşa Camii çeşmelerinde 4 lüle, abdest alma ve

tuvaletlerde 11 masra su akmaktadır.

 

Bugünkü Durumu:

Sağlam olan çeşmeden yer suyu akmaktadır.

 

Ayaz Paşa Çeşmesi

 

Yeri:

 

Ayaz Paşa Mahalle’sinde, Ayaz Paşa Camii önündedir.

 

Yapım Tarihi:

 

XX. Yüzyılda Erzurum Belediyesi tarafından yeniden inşa edilmiştir. Ayaz Paşa

Camii’ne ait çeşmelerinin H.1194/M.1780 yılında Erzurum Valilerinden İbrahim

Hafız Paşa tarafından yenilendiği bilinmektedir.

 

Erzurum’da ki Osmanlı dönemine ait en eski mimari eserlerden biri olan Ayaz Paşa

Camii’nin hamam, çeşme ve medreselerinin bulunduğu tarihi kaynaklarda

belirtilmektedir. Bu nedenle çeşmenin ilk inşasının XVI. Yüzyıla kadar

indirilmesi mümkündür.

 

Ayaz Paşa Camii Erzurum’da inşa edilen ahşap direkli camiler içerisinde yer

almaktadır. Caminin doğu, güney ve batı kesimlerinde hazire kısmı bulunmaktadır.

 

Dikdörtgen blok tarzındaki çeşmenin fazla derin olmayan nişi, yuvarlak

kemerlidir. Üzengi hattı ve yan dayanak başlıkları kalın bir silme ile

belirlenmiştir. Üstte profilli bir saçak ve orta kesiminde taştan bir küre

bulunmaktadır. Çeşme yüzeyinden ileriye doğru taşıntı yapan tekne kısmı çeşme

ile orantısızdır. Tas yuvası bulunan çeşmenin tek lülesinden yer suyu

akmaktadır. Kesme taş malzemeden inşa edilmiştir.

Ayazpaşa Çeşmesi sularının kaynağı Kırkçeşme Hamamı’nın yaklaşık 10 m.. Yukarısındaki köşede yer almaktadır.

 

Bugünkü Durumu:

Sağlam ve yer suyu akmaktadır.

 

 

Bakırcı Camii Çeşmesi

 

Yeri:

 

Bakırcı Mahallesi, Çeşme Sokak’ta bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi:

 

1992 yılında Erzurum Çevre Koruma Vakfı tarafından onarılan çeşmenin,

Bakırcı Camii ile birlikte inşa edilmiş

olması kuvvetle muhtemeldir.

 

Farklı bir düzenlemesi olan çeşmenin sokağa bakan yüzünde iki çeşme nişi yer

alır. Sivri kemerli bu nişlerde ve çeşmenin genelinde hiçbir süsleme

bulunmamaktadır. Her nişte ikişer lüleden dört büyük lülenin bulunduğu çeşmenin

güneyde olanında bir tas yuvası bulunmaktadır. Üstten düz bir profilli saçakla

sınırlandırılmıştır.

 

Bakırcı Çeşmesinin ikinci parçası cami tarafına bakmaktadır. Bu kısımda 7 küçük

lüleden akan sular; abdest almak içindir. Yaklaşık 15 sene öncesine kadar

çeşmenin arka yüzünde bulunan tuvaletler kaldırılmıştır. Düzgün kesme taş

malzemeden inşa edilen çeşme camii ile birliktelik gösterir.

 

Dizi çeşmeler içerisinde önemli bir yeri olan Bakırcı Çeşmelerinin

Şabahane, Akpınar, Ali Paşa, Narmanlı çeşmeleri gibi zengin su kaynağına sahip olduğu bilinmektedir.

 

Bu suyun membaı Boyahane Camii ve

Hamamı’nın kuzeybatı kesimidir. Saniyede 2,5

lt. Suyun aktığı hattın tek çeşmesi Bakırcı Camii’nin önündeki üç gözlü ve üç lüleli çeşme ile çeşmelerin arkasında 10

masradan akmaktadır. 1950’li yıllarda bu suyolu demir borularla yenilenmiştir.

 

Bugünkü Durumu:

Sağlam olan çeşmeden yer suyu akmaktadır.

 

 

Cennet Çeşmesi

 

Yeri: Karaköse Mahallesi’nde Boyahane Hamamı’nın doğusunda yer alır.

 

Yapım Tarihi: Tarihi kesin olarak bilinmemektedir ancak Erzurum’un en eski çeşmelerinden biridir. Yerli, yabancı seyyahların bahsettiği çeşmeyi Evliya Çelebi şu şekilde tanımlar: “Üç ay havası gayet latiftir ki adam hayat-i cavdânî bulur. Suyu zülâl-i hayattır. Ata ve kadınlara suyu gayet faydalıdır. Cennet pınarı denilen sudan Temmuzda içen (ve min-el-mai küllü şey’in hay) ayetini anlar.

 

Çeşme 1976 yılında Belediye tarafından yeniden biçimlendirilmiştir. Bu onarım çeşmenin eski özelliğinden tamamen değişik bir tarzda gerçekleştirilmiştir. Orijinalinde sivri kemerli klasik Erzurum Çeşmeleri tarzında olan bu su yapısının, üç lülesinin bulunduğu ve ortada bir çeşme tas yuvasının yer aldığı fotoğraflardan anlaşılmaktadır. Günümüzde de halk arasında diğer çeşmelere nazaran farklı bir yere sahiptir. Suyu tatlı ve hafiftir. Özellikle bu su ile demlenen çayın içimine doyum olmaz.

 

Halkın bir kısmı su kaplarıyla bu çeşmeden evlerine su götürürler. Suyunun bu denli lezzetli oluşu, çeşmenin Cennet suları ile kıyaslanabileceğine neden olmuştur. Erzurum’daki çeşmelerden bir bölümü özellikle Ramazan ayında iftar saatlerinde önlerinde uzun kuyrukların oluştuğu yerlerdir. İftar sofrasında oruçların yer suları ile açılması Erzurumluya değişik bir haz verir. İşte Cennet Çeşmesi de bu çeşmelerden biridir.

 

Bugünkü Durumu: Yer suyu üç lüleden akmaktadır Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan yeraltı otogar inşaatında vurulan sondajlar nedeniyle su yatağı değiştirilerek suyu kurutulmuştur.

 

Büyükşehir belediyesi kurutulan cennet çeşmesinin yeniden yapmak için söktüğünde arkasından tarihi cennet çeşmesi çıktı. Vakıflar genel müdürlüğü yıkıma el koydu.

 

Dabakhane Çeşmesi - 1

 

Yeri: Tebriz Kapı semtinde bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi: XVIII. Yüzyıldan kalmış olmalıdır. 1962 ve 1975 yıllarında Erzurum Belediyesi tarafından onarılmıştır.

 

Çeşme günümüzde Kevelciler Meydanı ortasında ve yol seviyesinden yaklaşık 4 m. Kadar derinde kalmıştır. Zeminden aşağıda bulunduğu için onbir basamakla inilmektedir. Bir duvara bitişik olarak inşa edilen çeşme, dikdörtgen bir blok halindedir. Yuvarlak kemerli bir niş içerisinde bir tas yuvası ile iki lüle yer alır. Saçak üç yönü dolanmaktadır. Kemer üzengi hizasında kalın bir silme yatay bir çizgide çeşmeyi ikiye ayırır. Akım hızı 32 lt/dk. Kadar olup, sularının böbrek hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir. Dabakhane 1. Çeşmesinin 12 m. Kadar güneyindeki Lala Paşa Hamamı’nın suları da aynı kaynaktan beslenmektedir.

Erzurum’un en önemli çeşmelerinden olan Dabakhane 1. Çeşmesi Erzurum dışında da tanındığı için şehre gelen ziyaretçilerin ilk uğrak yerlerinden biridir. Hemen batısındaki Şabakhane Çeşmeleri ile susamış insanların gönlüne ferahlık verir.

Yörede dabakhanelerin bulunması nedeniyle çalışan emekçilerin yıkanmasına yönelik yaptırılan Lala Paşa Hamamı ve su ihtiyaçlarını karşılayan çok sayıdaki çeşme, bu alanda ticari faaliyetlerin ve çeşitli zanaat gruplarının bir araya gelmesine de vesile olmuştur.

 

Aşağı Habib Efendi Mahallesi Dere Sokakta yer alan Osman Derici’nin evi içerisinde bulunan su kaynağı 25 m.lik bir mesafeden sonra Dabakhane 1. Çeşmesine akmaktadır.

 

Bugünkü Durumu: Düzgün kesme taş malzemeden inşa edilmiştir. Suyu akıyor

 

Dörtgüllü Çeşme

 

Yeri: Murat Paşa Mahallesi, Saray Bosna Caddesi üzerindedir.

 

Yapım Tarihi: Çeşmenin batı yönünde tâlik harflerle yazılan;

 

Kitabede:

 

1- Su gibi Pâkize-siret âsaf-ı…(Yazı yıprandığı için buradan sonrası

okunamamıştır.) hümam.

 

Yapmağa çeşme-sar emretti kıldı itmam.

2- Hezaran âferinler ol vezirin fikrine,

Bir acayip tarh-ı nevi icad edüb verdi nizam.

3- Rahmet ede Hazret-i Yezdan abâ-ü ecdadına,

Dediler atşan olup suyun içenler has-u âmm.

4- Hak Taâlâ ecrini ihsan ede Firdevs ile

Ab-ı kevserle dolu gılman elinde içe cam.

5- Fikr ederken harf-ı mucemle dedim tarihini,

 

Yaptı İbrahim Paşa çeşmeyi kıldı tamam.

 

Sene: 1159

 

Anlamı:

 

1- Yaşantısı su gibi temiz yüce Asaf….

Çeşmenin yapılmasını emredip tamamladı.

2- O Vezirin düşüncesine binlerce aferin olsun

Yeni bir acayip yapı icad edip düzen verdi

3- Hz. Allah onun babalarına ve dedelerine rahmet eylesin

Susayıp da, suyunu içen özel kişiler ve halk,

4- Hak Taâlâ sevabını Firdevs Cenneti ile versin,

Gılmanın elinden Kevser suyu ile dolu içsin dediler.

5- Düşünürken noktalı harflerle tarihi dedim

 

İbrahim Paşa Çeşmeyi yapıp tamamladı,

 

Yıl 1745.

 

Son tarih mısrasının noktalı harfleri, ebced hesabıyla toplandığında

H.1169/M.1755 tarihi ortaya çıkmaktadır ki kitabenin sonunda rakamla yazılan 1159 tarihi ile on yıllık bir fark oluşmaktadır. Herhalde bir yanlış yazım veya ifadeden kaynaklanmış olması gerekir.

 

Çeşmenin güney yüzündeki kitabe kısmen tahrip olmuştur. Üç satır halinde şu ibare yer almaktadır.

 

1- Târih-i esbak elf mie heftâdü seh

2- Cânib-i erba’a ile kıldın ihyâ sen Ahmedâ her taraf

3- Oldu tarih eşrâbide mâ-i câri her taraf

 

Anlamı:

 

1- Eski tarih 1756–57

2- Dört bir yandan her tarafını ihya ettin sen ey Ahmet

3- Tarih oldu “her taraf içilen akarsu”

 

Birinci satırdaki Arapça ve Farsça tarihte çeşmenin en eski yapılış tarihinin H.1173 / M.1759 olduğu anlatılmak istenmiştir. Üçüncü satırdaki tarih kelimesinden sonraki kelimeler ebced hesabına vurulunca H.1272/ M.1855 yılı çıkar ki bu yılda Ahmet isimli birinin çeşmeyi tamir ettirdiği anlaşılmaktadır.

 

Erzurum’da çeşitli dönemler valilik yapan İbrahim Paşa, Erzurum’da İbrahim Paşa Camii’ni, Medresesini ve Yazıcızâde Çeşmesi’ni yaptırmıştır, ayrıca Zeynel Camii’nin de onarımını gerçekleştirmiştir.

 

Dörtgüllü Çeşme Erzurum’da bilindiği kadarıyla tek değildi. Hafız Paşa Çeşmesi olarak da bilinen ikinci Dörtgüllü Çeşme’nin de yer aldığını kaynaklardan öğrenmekteyiz.

 

Erzurum’da günümüze ulaşabilen dört yüzlü tek çeşmedir. Bu yönü ile İstanbul’daki sebilleri ve meydan çeşmelerini hatırlatmaktadır. Çeşmenin dört yüzünde birer sivri kemerli niş ve birer lüle bulunmaktadır. Çeşmenin yapımıyla ilgili kitabeler batı ve güney yüzünde çeşme aynalığında yer alır. Düzgün kesme taşla inşa edilen çeşmenin kemer seviyesine kadar olan kesimlerinde büyük blok taşlar kullanılmıştır. Üst kesimdeki duvarlarda onarım izleri görülmektedir.

 

Dere Mahallesi’nde ki Kazım Karabekir İlköğretim Okulu’nun ve bugünkü Saraybosna Caddesi’nin batı kesiminden çıkan su Yazıcı Çeşmesi ile Dörtgüllü Çeşmeye verilmiştir.

 

Bugünkü Durumu:

Düzgün kesme taştan inşa edilen çeşmenin iç kubbesi tuğla malzemeden örülüdür. Çeşmeden tazyikli su akmaktadır.

 

 

Haci Mehmet Çeşmesi (Gürcü Kapı Çeşmesi)

 

Yeri: Gürcü Kapı Caddesinde bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi:

 

Çeşme alınlığında mermer üzerine sülüs harflerle yazılmış on satırlık vakfiye şeklinde kitabesi bulunmaktadır. Bilindiği kadarıyla bu şekilde verilen bir başka çeşme kitabesi mevcut değildir. Bu nedenle Hacı Mehmet Çeşmesi son derece önemli ve korunması gereken kültürel mirasımızın başında gelmektedir. Çeşmenin mimarı olarak da büyük bir önem arz etmesine rağmen musluğundan şehir şebeke suyunun akmış olması üzüntü vericidir. Bu durum vakfiye şeklinde tanzim edilen kitabesindeki istek ve temennilere de uymamaktadır. Hacı Mehmet’e ait vakfiye çalışmamızın son bölümünde yer almaktadır. Burada verilen bilgiler, vakfiyesinin özeti niteliğindedir.

 

Kitabe:

 

1- Sahibül hayrat vel hasenat Hacı Mehmed bin Ali aleyhima rahmet ül-bari tahsil beyt,

2- Eşed ihtiyaçlarına binaen “ve min el-mai küllü şeyin hay” fehvası üzere iptiğaen limerdatillahi Ayaz Paşa Güher,

3- Yurdı ve havalisinden hafr ve deyyayi pınarı kurbunda bina eylediği havza-i,

4- Sıvacıkdan cari olmasını şart edüp ve Medine-i mezkurenin harici sur ve etrafında,

5- Hasankalesinde bazen tamir ve bazen müceddet on iki ve bil cümle altmış adet çeşmeler bina ve beş,

6- İcra-i meyah ve müceddet iki mescid ve namazgâhlar ve abdesthaneler ve kenefler ve Hasankalası,

7- Sarf içün Tebriz ve Gürcü Kapıları haricinde yüz kırk iki adet dekakin ve han Odaları,

8- Ve anbarları bina eyledi imdi vakfullahtır mürur-u eyyam ile hayrat-i mezkurenin bazıları tamire (muhtaç),

9- Oldukça nazır olan ahali-i muhallelin? Tashihlerinde ihtimam etmezler ise vakıf-ı mezkur lanete,

10- Fi sene 113(4) ğurrei muharrem cilt asitanede Anadolu muhasebesinde mukayyet hulase-i vakfiye.

 

Anlamı:

 

1- Bu çeşmeyi yaptıran, hayır ve iyilikler sahibi Hacı Mehmet İbn-i Ali'dir.

Allahın rahmeti onların üzerine olsun.

2- Büyük ihtiyaçlardan dolayı ve “her şeyi sudan yarattık” hükmünce Allahın rızasını kazanmak gayesi ile Ayaz Paşa Güher.

3- Yurdu ve havalisinde yer kazarak elde ettiği suyun Deyya-ı pınar yakınında yaptırdığı,

4- Savacaktan akmasını şart koşarak ve adı geçen şehrin sur dışında ve etrafında,

5- Hasankale’sinde bazısını tamir ettirdiği ve bazısını yeniden yaptırdığı 12 ve toplam 60 adet çeşmeler yaptırdığı, ayrıca5 de,

6- Su mecrası yaptırmış ve yeniden 2 Mescid, namazgahlar ve abdesthaneler ve tuvaletler yaptırmıştır.

7- Gelirleri bunlara ve Hasankale’deki evkafına sarf edilmek üzere Erzurum’da Tebriz ve Gürcü Kapılar dışında 142 adet dükkân ve han odaları,

8- Ambarlar da yaptırmıştır. Zaman geçtikçe vakfedilen bu hayır ve içtimai yardım müesseseleri tamire (muhtaç),

9- Olursa o civardaki halkın hepsi bunlara nezaretle ve kontrolle mükelleftir. Bunu yapmazlarsa Vâkıf’ın laneti (onların üzerine olacaktır).

10- (Bu taşa yazılanlar) Evkaf İdaresi’ndeki Anadolu Muhasebesi’nde kayıtlı bulunan vakfiyesinde hulâsa edilmiştir. (Hacı Mehmet Evkafını) M.1723 yılında tesis etmiştir.

 

Vakfiyesinin bir özetini çeşme taşına yazdıran Hacı Mehmed, Kayserili Mahmud’un oğlu Ali’nin, oğludur. Tophane Mescidini inşa ettiren Abdülmennânzâde Hacı Osman bu eserini H.1090/M.1679 yılında gerçekleştirmiştir.

Kayserili Mahmud oğlu Ali oğlu Hacı Mehmed Ağa, Hacı Osman’ın yaptırmış olduğu tesislere birçok gelir vakfetmiştir. Vakfiyede yapılan Mescit ve çeşmeler hakkında şu ifadeler zikredilmiştir. “Hacı Osman Erzurum şehrinin suru dışında Şabahanenin üstünde Tebriz Kapısı diye bilinen kapının yanına bir mescit yaptı. Yine sur dışında Gürcü Kapısı adıyla bilinen kapının yanında ve hamamın yakınında başka bir mescit daha yaptı. Ve şehrin dışında birçok yerlerde çeşmeler akıttı. “

 

Kitabede verilen bilgiler ile vakfiyesindeki bilgiler dikkate alındığında Hacı Mehmed Ağa’nın Erzurum’da pek çok çeşme, abdesthane, tuvaletler gibi su ile ilgili hayır müesseseleri tesis ettiği gibi mescid ve namazgâhlar da inşa ettirdiği anlaşılmaktadır. Bunların yaşatılabilmesi için ise çok sayıda dükkân ve han odası vakfetmiştir.

 

Günümüzde yaptırdığı çeşmeleri net bir şekilde tespit etme imkânımız ne yazık ki mümkün değildir. Sadece tanıttığımız çeşmenin Hacı Mehmet’e aidiyeti kesindir. Şabakhane Çeşmeleri üzerinde yer alan ve Şafiler Mescidi olarak bilinen yapının Hacı Mehmed tarafından inşa ettirildiği anlaşılmaktadır ki şimdiye kadar yaptıranı ve yapım tarihi bilinmeyen bu yapının da banisi ve inşa yılı belirlenememiştir.

 

Tanımı:

 

Çeşme enine dikdörtgen boyutlarında sivri kemerli olarak yapılmıştır. En üstteki profilli saçak silmelerinin altında iki sıra mukarnas dizisi yer almaktadır.

Çeşmenin her iki yanını oluşturan blok taşlar üzerine kemer örülmüş ve kemer kilit taşı üzerine bir palmet motifi işlenmiştir. Aynı taş üzerine yerleştirilen 0.80 m. X 0.71 m. Boyutlarında mermere yazılmış vakfiye özeti niteliğindeki kitabe hemen dikkati çekmektedir.

 

Kitabenin altında çeşme tası için yapılmış niş bulunmaktadır. Bu nişin kitabeye yakın olması, kitabenin alt satırına büyük ölçüde zarar vermiştir. Alt bölümü iri blok taşlardan inşa edilen çeşme önceleri iki lüleye sahipken, günümüzde şehir şebekesinden verilen musluk, çeşme tası nişinde bulunmaktadır. Bu düzenleniş hem çeşme mimarisine ters düşmüş hem de görünüme zarar vermiştir.

Tekne kısmı çeşme ile aynı taştan yapılmış olup, toprağa gömülüdür.

 

Erzurum çeşmeleri içerisinde mermer kitabesi ile ayrı bir yeri olan bu çeşmenin eski haline döndürülmesi, hasar gören bölümlerinin onarılması gerekir.

 

Vakfiyede belirtilen Vâkıfın lanetine uğramamak için ilgililere sorumluluk yüklenmiştir.

 

Bugünkü Durumu:

Çeşme düzgün bazalt kesme taştan yapılmıştır. Suyu şehir şebekesine bağlıdır.

 

Hüseyin Ağa Çeşmesi

 

Yeri: Veyis Efendi Mahallesi, Gümüşlü Kümbet sokak’ta yer almaktadır.

 

Yapım Tarihi: Çeşme üzerinde mevcut olan 0.30 m. X 0.40 m. Boyutlarındaki

beş satırlık kitabeye göre; Hüseyin Ağa H.1239 / M. 1823 yılında yeniden

yaptırmış ve suyunu akıtmıştır. Çeşmenin arkasındaki mezarlıkta çeşmeyi yaptıran

Hüseyin Ağa metfundur.

 

Mezar taşında şunlar yazılıdır;

 

1- Hüvel hallâkül-baki,

2- Ah ölüm şerbetini kana kana,

3- Akibet bu Hüseyin Ağa içti,

4- Eşref-i haneden iken eceli,

5- Sevb-i mevt-i ana dahi biçti,

6- Düştü bir mısrala tarihi,

7- Hüso Ağa cihandan geçti,

8- El Fatiha sene 1239.

 

Anlamı: Baki olan yaratıcı odur. Ah sonunda Hüseyin Ağa ölüm şerbetini

kana kana içti. Hanedanların en şereflisi iken eceli, ölüm elbisesini ona da

biçti. Bir mısra ile tarihini düştü. Hüso Ağa dünyadan geçti El Fatiha, Yıl

1823.

 

Çeşme Kitabesi:

 

1- Hüseyin Ağa olup bu hayra muvaffak

2- Yeniden eyledi bir çeşme ihya

3- Kabul eyle Hudâyâ sen bu hayrı

4- İçen atşâne olsun âfiyet

5- Sene 1239.

 

Anlamı:

 

Bu hayra Hüseyin Ağa muvaffak olup, Çeşmeyi yeniden ihya etti. Ey Allah’ım sen

bu hayrı kabul et ve içen susuza afiyet olsun. Yıl 1823.

 

Tanımı:

 

Dikdörtgen blok halinde, arkasındaki bahçe duvarına bitişik olarak inşa edilen

çeşme, kırmızı renkli kesme taştan inşa edilmiştir. Sivri kemer nişle çeşmenin

kemer aynalığında kitabesi ve altında tas yuvası yer almaktadır. Su tek lüleden

verilmiştir.

 

Türbe Deresi sularına bağlıdır. Palandöken Dağları’nın doğu kesiminde yer alan

Kapıkaya Deresi ile daha doğudaki Türbe Deresi sularının birleşiminden oluşan

Nazmerik Suları’nın hattına bağlıdır.

 

Kırk Çeşme

 

Yeri: Ayaz Paşa Mahallesi, Kırk çeşme Hamamı yanında bulunmaktadır.

 

Yapım Tarihi:

 

XVI. Yüzyılda, Rüstem Paşa Hanı’nı inşa ettiren Rüstem Paşa tarafından

yaptırılmıştır. Üzerinde kitabe yoktur. H. 1110 / M. 1698 yılında Caferzâde

tarafından tamir ettirilmiştir. Son yıllarda yeniden onarılmıştır.

 

Kırk çeşme Hamamın güneybatı duvarı köşesine yerleştirilen çeşme, basit tarzda

dikdörtgen bloktan oluşmaktadır. Düzgün kesme taşlarla duvar örgüsü şeklinde

inşa edilen çeşmenin mimari özelliği yoktur. Bir dizi şeklinde lülelerden akan

su, günümüzde sadece iki lüleye yetebilmektedir. Üç lüle körelmiştir. Çeşme

yüzeyinde kemerli derin tutulmuş bir tas yuvası yer almaktadır. Ancak Mahalle

halkı tarafından verilen bilgilere göre bu çeşmenin bir cephe çeşmesi şeklinde

düzenlendiği ve lüle sayısının 5 olduğu belirtilmektedir.

 

Kırk çeşme sularının kaynağı, Kırk çeşme Hamamı’nın yaklaşık 10 m. yukarısındaki

köşede yer almaktadır. Bu kaynaktan 10 tapulu çeşme ile 6 umuma akan çeşme

faydalanmaktadır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.