Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Ülkemizdeki okullarda ana dilde Kürtçe eğitime izin verilmeli mi?


yazgan

Önerilen İletiler

Quazimolo arkadasim, madem Emperyalislige karsit birisiniz size bir kac sorum var:

.

.

.

Diyarbakırlı..

 

 

Sayın Diyarbakırlı...

1) Bu ülke , Emperyalizmin 3. bunalım dönemi özellikleri doğrultusunda ''Yeni sömürge '' bir ülkedir.Emperyalist ülkelerin dış halkasında ...hani Periferi ülke denir ya..

2) Bu ülke NATO anlaşmasıyla Marshall yardımları ile başlayan ilişkileriyle Sosyalizmin yayılmasını önlemek için tüm kurumlarıyla ABD tarafından biçimlenen şekillendirilen bir ülkedir.

3) Bu ülke insanlarının ( halkları-azınlıkları-göçmenleri ) tümü ABD Emperyaliminin ve yerli işbirlikçilerinin sömürüsü ,baskısı ve zulmü altındadır..

 

sanırım anlatabildim...

 

''siz hangi akılla '' diye başlayan cümlen....Sohbetin ve tartışmanın düzeyini düşürme birdaha.....

Petrolün kimin olduğu konusundaki düşüncemi merak ediyorsan : Bu ülkenin tüm yeraltı ve yerüstü kaynaklarının ve zenginliklerinin bu ülkede yaşayan herkesin eşit bir zenginliği olması gerektiğini düşünüyor ve bunun için savaşıyorsam..

Iraktaki tüm zenginliklerinde o ülke insanlarının ortak ve eşit zenginliği olduğunu düşünüyorum...(sadece kürtlerin değil)

 

Bugün o petrol kürtlerin değil ABD emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçilerinindir .. Anlaşmaları okuma zahmetine girseydin keşke.....

 

Bugüne ve bu ülkeye ilşkin ise : Ben ülkemizin girdiği bu yeni süreçte bu ülke insanlarının ve özellikle Kürtlerle birlikte ABD Emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçilerine karşı bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin verilmesinden yanayım.

Ya birlikte bu mücadeleyi başaracağız yada kanla yoğrulacağız...

Balkanlara , Pakistan-Hindistan ayrılığına, bugünkü Iraktaki bölünmeye bakmanda fayda var....Dünyada istisna olarak Çekoslovakyanın bölünmesinin dışında hepsi birbirini boğazlayarak sonuçlandı...

 

Yeryüzünde İnsan olmanın kriteri ABD emperyalizmine karşı olmaktan geçiyor ..İşbirliğinden değil

 

ABD Emperyalizmiyle işbirliği yapan her kes , her lider halkına insanliğa ihanet ediyordur...

 

Saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

şimdi benim bi sorum olucak siz önce diyarbakırın merkezinde bi yüksek biyere çık sonra deki ne mutlu türküm diyene noluyo bir gör veya şöyle diyebilirlermi açıkca milyonların üzerinde kürt kokenlı türkiye cumhuriyeti vatandaşı var,bunlar pkk ya git kardeşim bizim öle sorunlarımız yok istemiyoruz seni,sevmiyoruz seni pkk terör örgütüdür desin diyemiyorlar demiyorlar ama şu var içlerinde bunları söyleyen yokmu var tabiki ama bikaç kişinin söylemesiyle olmaz eğer tümü bunları demek isteseydi şimdi burda ne kürtce eğitimden bahsederdik nede okadar insanlar ölürdü

syın diyarbakırlı cvp istemişsın bazı arkadaslardan sizde benim soruma cvp veriniz lütven dtp terörö destekleyen partimidir değilmidir ikincisi söyleyebilirmisin pkk terör örgütüdür diye

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1) Bu ülke , Emperyalizmin 3. bunalım dönemi özellikleri doğrultusunda ''Yeni sömürge '' bir ülkedir.Emperyalist ülkelerin dış halkasında ...hani Periferi ülke denir ya..

2) Bu ülke NATO anlaşmasıyla Marshall yardımları ile başlayan ilişkileriyle Sosyalizmin yayılmasını önlemek için tüm kurumlarıyla ABD tarafından biçimlenen şekillendirilen bir ülkedir.

3) Bu ülke insanlarının ( halkları-azınlıkları-göçmenleri ) tümü ABD Emperyaliminin ve yerli işbirlikçilerinin sömürüsü ,baskısı ve zulmü altındadır..

 

sanırım anlatabildim...

 

 

Petrolün kimin olduğu konusundaki düşüncemi merak ediyorsan : Bu ülkenin tüm yeraltı ve yerüstü kaynaklarının ve zenginliklerinin bu ülkede yaşayan herkesin eşit bir zenginliği olması gerektiğini düşünüyor ve bunun için savaşıyorsam..

Iraktaki tüm zenginliklerinde o ülke insanlarının ortak ve eşit zenginliği olduğunu düşünüyorum...(sadece kürtlerin değil)

 

Bugün o petrol kürtlerin değil ABD emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçilerinindir .. Anlaşmaları okuma zahmetine girseydin keşke.....

 

Bugüne ve bu ülkeye ilşkin ise : Ben ülkemizin girdiği bu yeni süreçte bu ülke insanlarının ve özellikle Kürtlerle birlikte ABD Emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçilerine karşı bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin verilmesinden yanayım.

Ya birlikte bu mücadeleyi başaracağız yada kanla yoğrulacağız...

 

ABD Emperyalizmiyle işbirliği yapan her kes , her lider halkına insanliğa ihanet ediyordur...

 

Saygılar

 

Elinize sağlık bende aynen böyle düşünüyorum.

 

Turkiye ve Turkler onyillardir ABD Emperyalistleriyle isbirligi yapiyorlar mi yapmiyorlar mi?

 

Öncelikle vereceğim cevapları, yukarıda alıntıladığım ve katıldığım mesajı dikkate alarak okumanızı tavsiye edeceğim.

 

 

1--Bir ülkenin yabancı bir ülkeyle siyasal,ekonomik ve askeri işbirliği yapması normaldir ve gereklidir. Tabi bunu yaparken köleleşmemek esastır.

Devletin yaptığı işbirliği ile bir terör örgütünün yaptığı işbirliği aynı kefeye konamaz.

 

2-Bu örgüt 25 yıldır neyer, ne içer,nerede yatar,parayı nasıl bulur, silahı nereden alır?

 

Yıllardır AB ne üye ülkelerin siyasi ve ekonomik himayesinde olduklarını , bunlara terörist bile demediklerini "milis" ,"gerilla" ,"isyancı" deyip ülkemizde iç savaş provaları yaptırdıklarını, Almanya, İngiltere, Fransa , Belçika, İsveç, Yunanistannın siyasi bürolarını , işyerlerini, tv stüdyolarını birlikte kurduklarını ve birlikte çalıştıklarını görmezden mi gelmeliyiz ya da görmezden mi geliyorsunuz?

 

 

Abd nin Irak'ı işgalinden beri siyasi ve askeri destek verdiklerini

 

Geçen ülkemize gelen ve "bir kedi bile vermem" diye efelenen "siyasi ....." lakaplı Talabani'nin Saddam'a karşı bizi silahlandıran , yardım eden TSK dır dediğini ve Abd ıraktan çekileceğiz deyince, pkk benim ülkemde barınamaz dediğini ve demek ki emperyal destekli diklendiklerini görmezden mi geliyorsunuz?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

syın diyarbakırlı cvp istemişsın bazı arkadaslardan sizde benim soruma cvp veriniz lütven dtp terörö destekleyen partimidir değilmidir ikincisi söyleyebilirmisin pkk terör örgütüdür diye

 

- Hayir PKK bir tepki hareketidir... FKO'ye de yillarca terorist orgut etiketi takildi ama sonuc olarak ozgurluk hareketi olarak tanindilar degil mi? Kurtlerin salt cogunlugu PKK'yi teror orgutu olarak nitelemiyor. "PARTI" olarak niteliyor! Kurt halkin fikirlerine ve istemlerine kulak verilmeli!

- Ustelik, Devlet'in icine sizmiz ve 17 bin faili mechul cinayete imza atmis teror ceteleri varken ve bunlar Kurtleri direk hedef olarak goruyorlarsa bir tepki olusumunun var olmasi cok normaldir bence! Bu konuda ayri fikirde olabiliriz sizinle ama benim fikrim bu!

- DTP'nin Kurtleri temsil eden bir parti olarak, ayni benim gibi dusunmesi, ve Kurt Sorunu'nda madalyonun iki tarafi oldugu gercegini benimsemesi cok normaldir.

 

Ha eger ortada herhangi bir sekilde SIDDET uygulayan bir taraf varsa siddet yapan tarafi da kinarim. Devlet'i de, PKK'yi da kiniyorum. Uzlasilsin ve iki taraf artik baris icinde yasasin diyorum ben! Silahlar birakilsin.

 

Umarim cevaplayabilmisimdir sorunuzu kendi fikirlerim cercevesinde.

 

Not: Ve benim gibilerin sizlerden farkli dusunmeleri de savas ve kin nedeni olmamalidir. Uzlasark yine de bir yerlere varabilir her iki taraf bence!

 

Saygilar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Elinize sağlık bende aynen böyle düşünüyorum.

 

.

.

.

horozlandıklarını görmezden mi geliyorsunuz?

 

Bizlerin hak araysizimizda hic bir ulkeye ihtiyacimiz yoktur! Yaniliyorsunuz! PKK AB'de degil, Turkiye'de var!

Kurt Sorunu AB'de degil, Turkiye'nin icinde!

 

Ve yani siz sunu iddia ediyorsunuz: Turkiye ABD ve AB ile isbirligi yaparken NORMAL oluyor da Irak Kurtleri yillar sonra herkesin sirt cevirmesinden sonra ABD'yle isbirligi icinde olmasi KOLELIK oluyor oyle mi? :) Bir kez daha aciklarmisiniz?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bir ülkede yaşanan bir sorun o ülke yurttaşlarının temel hak ve özgürlüklerinin sınırlanmasını meşru kılmaz..ne yaşanıyor olursa olsun..buna terör de dahil..siz kürtlerin, dilini, kültürünü ayrılıkçı bir terör örgütü söz konusu olduğu için ellerinden alamazsınız..dağdaki teröristler kürtçe dinleyemeyip izleyemedikleri için mi oraya çıktılar sorusunu soran arkadaşlar o zaman "terör olduğu için kürtçe izleyemez,dinleyemezsiniz" anlayışının haklılığına nasıl akıl erdiriyorlar anlayamıyorum..sonuçta eğer bu bir toplumun kullanamadığı dil açısından kaynaklanan bir sorun ise (birçok sebepten bir tanesi olarak) o zaman bırakın televizyonlar açılsın, radyolar dinlensin, türküler söylensin..madem bu bir sorun değil, neden bu kadar zaman engellendi..

sorun sadece bir kültür sorunu veya kürtlerin gözardı edilmesi, varlıklarının inkar edilmesi sorunu değildir kuşkusuz..yani,

"dağda kürtçe için değiller" diyen arkadaşlar yıllardan beri süren ve çözümü için hiçbir adım atılmamış bir sorunun sadece tek bir nedene bağlı olamayacağını anlamalılar..insanların bu şekillerde kendi kimliklerinden uzaklaştırılmaları da büyük bir katkıda bulunmuştur bu soruna..terör var diye kimseye haklarından vazgeçmelerini, kendi benliklerini unutmalarını söyleyemeyiz..

"devletsen, sana silah zoruyla dayatılanı kabul etmezsin" diyorsunuz..keşke birileri dayatmadan devletimiz bu hakkı kendiliğinden verseydi yurttaşlarımıza.."terör örgütünün dayatması olarak kullanılan haklar"a bakarsak eğer terör örgütü ne zaman kuruldu, türkiye'deki haklar ne zamandan beri sınırlandırılıyor ??

ingilizce ve fransızca konusunda bir kısıtlama olmamasını onların herhangi bir tehdit unsuru taşımadığına bağlıyorsunuz..diller ve kültürler tehdit oluşturmaz hiçbir zaman..ayrıca bu dillerin avantajından bahsediyorsunuz..hiçbir dil ve/veya kültürün söz konusu olabilecek bir avantajından ötürü böyle bir ayrımcılık yapılamaz..

tabi ki terör normal bir durum değil ve zor bir süreçtir..ama siz yıllarca hiçbir adım atmamış çözümü sadece askeri yollarda aramışsınız..onun dışında ise hiçbir şey yapmamışsınız..şimdilerde yapılanlar ise ab emretti, abd uygun gördü diye uyguluyorsunuz..bu samimiyetsizliği ve niyetsizliği gösteririr...

sonuç olarak tekrar etmek gerekirse hiçbir sebepten ötürü insanların hakları sınırlandırılamaz..

bu ülke; kürt olduğu için insanların bırakın kendi dilinde konuşmasını,söylemesini ; yaşama hakkının bile ellerinden alındığına tanık olmuştur...

 

Öncelikle şu kalınlaştırdığım cümlelerde yazana bir değinelim. Biz kimiz ? Sen kimsin ? Ne stadyumdasın, ne kahvehanede.

 

...

 

Türkiye Cumhuriyeti, üniter bir devlet olarak kurulmuştur. Ortak dil, ortak bayrak esasına dayalı olarak. Bu arkadaşımızı okuyan sanır ki. Bu ülkede, devlet okullarında çerkezce, lazca, arnavutça ana dilde eğitim veriliyordu da bir kürtlere bu hak tanınmıyordu.

 

Ve sanırsınız ki, cumhuriyet kurulduğundan beri kürt vatandaşlarımızda böyle bir talep, böyle bir istek var, ama devlet şiddetle karşı çıkıyordu.

 

Kürtçe eğitim talebi, terör örgütünün kuruluşundan sonra, terör örgütü yandaşı partilerin temsilcileri tarafından "bağımsız kürdistan yolunda atılan bir adım" şiarı ve propagandasıyla gündeme mi getirilmiştir? Yoksa bunun öncesinde kürt vatandaşlarımız arasında böyle bir talep dillendirilmiş midir ? Tabi oturup klavye başında ardı ardına sloganlar yazmak kolay.

 

Bu konu bir hak ve özgürlük konusu olarak çıkmamıştır ortaya. "aşamalı devrim" stratejisine sahip bir terör örgütünün propaganda argümanı olarak ortaya çıkmıştır. Tabi ki devletin bu noktada yaklaşımı, normal bir gündemde, sivil toplum kuruluşları, çözümü terörde değil, demokrasi de gören siyasi partiler tarafından dile getirilseydi. Yaklaşım farklı olurdu.

 

Şöyle örnek vereyim. Ben gelip sana saati sorsam söylersin. Ama ben gelip sana "saati söyle yoksa ben zorla kolundan tutar bakarım" desem ya da "saati söyleyeceksin yoksa şöyle böyle yaparım" desem söylemezsin. Çünkü o zaman saatin kaç olduğu önemsiz olur. Önemli olan tehdit ve dayatmadır. Bunu kabul edip etmemektir.

 

"Kürtçe eğitim" "kürtçe hizmet" , ana hedefi "bağımsız kürdistan" olan bir örgütün, yasal alandaki temsilciliğine soyunan siyasi partinin kadroları tarafından "bağımsızlık yolunda atılan adım" olarak kullanılıp,bir yandan federasyon talebiyle birlikte öne sürülüp, öbür yandan "temel hak ve özgürlük" edebiyatı yapmanın tutar bir yanı yoktur.

 

Ondan sonra, hükümetler ve devlet sorunun çözümü için bölge halkıyla diyalog mekanizmaları geliştiriyor. Gerçekten halkın talebinin ne olduğunu anlamak için çalışıyor. "Temel hak ve özgürlük" edebiyatı yapan DTP. muhatap PKK'dır, Öcalan'dır onu muhatap alıp, çözüm için onla konuşacaksınız diyor.

 

O yüzden, "halkın talepleri" ile, terör örgütü ve yandaşlarının taleplerini ayırmadan konuşmak anlamsızdır.

"Keşke devletimiz kimse dayatmadan bu hakkı kendiliğinden verseydi yurttaşlarına" diyorsun. Bu "hak" terör örgütü ve yandaşları tarafından dayatılana kadar, yurttaşların böyle bir talebi mi vardı ? Sonra sen nereden çıkardın, bütün kürtlerin, devlet okullarında türkçe eğitim aldıkları için asimile olduklarını, dillerinin ve kültürlerinin elinden alındığını düşündüklerini ? Roj Tv'nin bile yayınlarının bile çoğu türkçedir.

 

Bunu savunan partinin kürt vatandaşlarımız arasında aldığı oy oranı nedir ? Hem bu ülkenin dörtte biri kürt vatandaşlardan oluşmaktadır deniyor. Hem de DTP'nin aldığı maksimum oy bu ülkede %5-6. Yani kürt vatandaşlarımızın %20'sinin oyunu anca alıyor. Kim dedi, DTP bütün kürt vatandaşlarımız adına konuşuyor, ve kürt vatandaşlarımız DTP'nin söylediklerine katılıyor. Öyle olsaydı kürtlerin %20'sinin değil çoğunun oyunu alırdı.

 

Bu sorunlar elbette çözülecektir. Ama bu DTP'nin istediği ve olmadığı zaman, taraftarlarını otobüs yakmak, dükkanların camını kırmak, arabaları ateşe vermek için sokaklara "hak aramaya" saldığı dayatmayla değil. Vatandaşlar ve devlet arasında ki bağ ve diyalogla.

 

Slogan atmak kolaydır. Ancak ülke gerçeklerini gözönünde tutması gerekenler, sloganlar atanlar olmaz pek. İnsanları bu ülke de "kürt türk" olarak daha da birbirinden uzaklaştırabilecek potansiyele sahip bir uygulamadır. Farklı dillerde eğitim. Böyle bir yanı vardır. Terör ortamında böylesi farklılığı körükleyecek uygulamaların doğurabileceğini sonuçları göz önünde bulundurması gerekenlerde sadece slogan atanlar değildir genelde. Bu ülkede bir büyük terör eylemi oluyor, toplum nasıl geriliyor.

 

"Terör var diye kürtçe dinleyemezsiniz okuyamazsınız" kimse bunu söylemiyor. Zira yazılanları dağarcıkta ki sloganları sıralamak için değil anlamak için okumak yeterlidir.

 

Hepsi bir yana. Kürt vatandaşlarımızın çoğunun böyle bir talebi olduğunu nereden çıkardın ? Kürtler PKK, DTP ve yandaşlarından mı ibaret ? Bunu böyle sunmaya çalışanlar var. Ama DTP'nin aldığı oy oranı belli, kürt vatandaşların sayısı aşağı yukarı belli. Ortak bayrak, ortak dil altında yaşamakla bir sorunu olmayan. Böyle olduğu için kültürü, dilinin asimile olduğunu düşünmeyen kürtler yok mu? Çoğunlukta olan da bunlardır. Kürtçe Kurs talebi içinde aynısı söyleniyordu.

 

Kürtçe kurs açılmasına izin verildi. Bir sene sonra hepsi, müşteri bulamadığı için birbir kapandı. Görüldü ki, kürt vatandaşların aslında kürtçe kurs gibi bir derdi ve isteği yokmuş.

 

Üstünde türk bayrağı olduğu için TBMM rozetini takmaya korkan vekillerle temsil edilen DTP'nin tüm kürtleri temsil ettiğini sahi nereden çıkardın ?

 

Önce dediğim gibi, otur bu ülkede çocukların, kürtçe ve türkçe eğitim alanlar olarak birbirinden ayrıldığı bir ortamı düşün, bunu terör ortamıyla birleştir ortaya çıkacak sonucu bir tahmin etmeye çalış. Terör örgütü ve yandaşlarının arzu ettiği tablo ile, toplumun ve devletin arzu ettiği tablo aynı değildir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sn CYRANO, umarim saka olarak yazmadiniz. Devletin yaklasimi yillardan beri malesef hic degismedigi icin bu olaylar devam ediyor ve aslinda devletin yanlis tutumundan dolayi PKK gibi bir terörö örgütü bile Kürt vatandaslarin hakli taleplerini kendisine kalkan yaparak kendi terörüst eylemlerini gerceklestiriyor.

 

Ben onu soruyorum. Hangi kürt vatandaşların talepleri ? Şimdi kürt vatandaşlarımızın taleplerini sadece terör örgütü mü dile getiriyor ? Yoksa sadece bu görüşte olan kürt vatandaşlarımız mı kürt sayılıyor ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

HIZMET ne tanimlayalim mi? Kamu hizmeti vatandasa YARDIMCI olup vatandaslarin yasamlarinda refaha sahip oalabilmerini saglar. Aksi bir yontem demokrasi olamaz, olsa olsa DESPOTLUK olur, SSCB orneginde oldugu gibi! Diyarbakir'da, Siirt'te, Tunceli'de, Van'da, Batman'da, Sirnak'ta, Mardin'de ki vatandaslarimizi bu ulkenin vatandaslari olarak gormuyormusunuz? Bu insanlar neden "Kurtce hizmet ve Kurtce egitim" yonunde verdiler oylarini? Saygi duyalim lutfen!

 

Vatandas Kurtse ve Kurtce hizmet te tercih kiliyorsa (ki bunu siyasi nedeni olabilir, ya da en basit olarak Turkce konusamayan bir buyuk annemiz olabilir, zira iki buyuk annem de Turkce ifade edmiyor kendilerini!) o zaman vatandasa bu haklari taninmalidir. Ki bir suru Kurt vatandasimiz da son yapilan yerel secimlerde bir suru belediye baskaligini DTP'ye vererek bu arzusunu ifade etmistir! Buna saygi duymalisiniz! Bizlerin kendi secenegimizdir bu dayatamazsiniz! Kurtce hizmet ve egitim istiyorsak birakin yapalim. Bir bakin belki bir kac Turk arkadas'ta kardeslik duygularinda Kurtce ogrenmeye baslar! Ne yani cok mu acayip bir olay bu?

 

Sen bana o demokrasi örneklerinden bir kaç tane versene ? Ayrıca, her bölgede hizmetin o şbölgede yaşayanların etnik dillerinde verildiği tek ülke senin despotluk örneği olarak verdiğin SSCB'dir :) O'da bin parçaya bölünmüştür. O bin parçaya bölünenlerde birbiriyleriyle savaşa girmiştir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Amacin saptirilmasi,demokratik denilen ama aslinda demokrasi ile asla ilgisi olmayan bir dayatma ile karsi karsiyadir Türkiye.Türkiye resmen bölünmeye dogru yol almaktadir,ben bunu bir yil öncede yazdim yine yaziyorum ve hep yazacagim.Isteyen inkar etsin isteyen paranoya desin bunlar gercekleri saptirmaktan öte gecmez.

 

Türkiye Cumhuriyetinin resmi dili Türkce'dir ve ikinci bir resmi dil olamaz.Ingilizce veya Fransizca özgün ve evrensel dillerdir,yapay dil degildir,ve Cografyada bir Ingiltere ve de Fransa vardir.Ama Kürdistan yoktur,ne zaman Kürdistan devleti olursa o zaman onunda dili evrensellesir.Ha durum böyle oldugu ve bugün PKK terörüne arka cikanlar bu gercegi cok iyi bildikleri icin sinsi planlarla,demokratik hak sloganlari ile ve duygusal sömürülerle bir yerlere gelmeye ve Kürdistan'in temelini atmaya calismaktadirlar.Irak'i bu nedenle böldürdüler.Saddam bir diktatördü ama Saddam'i kimyasal kullanmaya kiskirtan Kürtler olmustur,amac Saddam'i kendilerine saldirtmak ve bu sayede Bati'ya duygu sömürüsü yaparak onlarin yardimini saglamakti,sonucta bunu basardilar.Siilerle isbirligi yaparak ABD'nin Irak'a saldirmasini sagladilar,yüzbinlerce masum insanin kaninin akmasina yol actilar ve Irak'i AKP'nin de destegiyle böldürdüler.Aynisini Türkiye'de yapmaya calisti.PKK'nin sirtindan orduyu kiskirtmaya ve Kürt bölgelerine saldirtmaya calisip sonra da Bati'dan bakin Türk devleti bizi eziyor gelin bize yardim edin cigirtkanligina basladilar.Halbuki mücadele terör örgütüne yani bölücü örgüte karsiydi.Bu nedenle sivil halka zarar gelmesin diye köyler bosaltildi (Belki de Türk devletinin en büyük hatasi bu olmustur,cünkü bunun bumerang gibi kendisine dönecegini hesap etmemistir,bugün o sucla suclanmaktadir devletimiz.yani bu bile bir planin parcasiydi.)

 

Terörle birseyler yapamiyacaklarini anlayan bölücü odaklar,bu sefer siyasi ve demokratik haklar diye ortaya döküldüler.Ana dil,Ana dilde egitim,Kültürel haklar ve özerklige kadar uzanan bir yelpaze ki (EYALET SISTEMI TEKLIF EDILMESI VE BUNA TAYYIB'INDE OLUMLU YAKLASMASI)Türkiye'nin bölüme sürecine girilmistir.TRT 6'nin Kürtce yayin yapmasina olumlu bakilabilir ama görüyoruz ki amac Kürtce yayin degildir.Bu ta basindan beri bilinen bir olaydi ki bölücülerin amaci Kürtce filan degildir.Bölücülerin amaci Türkiye'nin sinirlari icersinde özerk bir yapiya sahip olmaktir ki bunu da DTP'liler her firsatta dile getirdiler.

****

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sen bana o demokrasi örneklerinden bir kaç tane versene ? Ayrıca, her bölgede hizmetin o şbölgede yaşayanların etnik dillerinde verildiği tek ülke senin despotluk örneği olarak verdiğin SSCB'dir :) O'da bin parçaya bölünmüştür. O bin parçaya bölünenlerde birbiriyleriyle savaşa girmiştir.

 

********

 

Kamu hizmetinin tanimladigim gibi, yani sozlukteki anlamiyla uygulandigi ulkelere ornek vereyim:

Hollanda: Turklere Turkce, Faslilara Arapca kamu hizmeti var. Kendi dillerinde egitim haklari var Hollanda sinirlari icinde, ve yayinhaklari var! Bir suru camii ve dinozgurlugu var. Ve dikkatinizi cakiyorum, Turkler ve Faslilar Hollanda'nin yerlileri bile degil! Kuzey'de Frisler ve guney'de Limburglular'in ozerklikleri var... Dilleri farkli, tarihleri farkli. Tum belediyeler Turkce, Arapca hizmet veriyor. Turbanli hanimlarimiz belediyelerde meclislerde bile calisabiliyor rahatca!

 

Belcika: Belcika da son yillarda Flaman Blok'u ne kadar fasistlige yonelik bir siyaset uygulayip oylarini arttirmissa bile, bu ulkede yasayan Turklerin., Faslilarin, Italyanlarin kendi dillerini ve dinlerini kullanabilip kendilerini ifade edebilmeleri ve basin, yayin ve egitim haklari anayasa ile guvence altina alinmistir. Tum belediyeler Turkce, Arapca hizmet veriyor. Turbanli hanimlarimiz belediyelerde meclislerde bile calisabiliyor rahatca! :) Belcika'da uc resmi dil var. Nufuslari yaklasik 100 ile 150 bin arasinda degisen kucuk Alman azinil bile ulkenin resmi dilleri arasinda Almanca'nin yerini almasina neden olmustur! Resmi marslari bile uc dilde soylenir!

 

Ve Hollanda gibi, Belcika, Almanya, Ingiltere, Norvec, Isvec, Fransa gibi bir cok Avrupa ulkesi azinlilarin haklarini anayasalariyla guvence altina almis! Sevseniz de Avrupa ulkelerini sevmeseniz de, GERCEKLER bu! Cunku birazdan Avrupa ulkelerine atmaya baslayacaksiniz tahminimce!

 

Kanada: Gocemenlere kendi dillerinde kamu hizmetleri var. Fransiz kesimi Quebec'e ozerklik var. Iki resmi dilleri var! Topraklarin yerlileri kizilderililere birakin esit haklari, daha cok haklar taninmis! Kendi dilinde yayin, egitim, vergiden af, vs. Ki biz bu topraklarin yerlileri olarak ozel haklar bile istemiyoruz! Yine dikkatinizi cekiyorum!

 

Isvicre: Yine Dunya'nin yakin bi rtarihe kadar tek tarafsiz ulekerinden biri olan bu ulke de, gocmenlerin kamu hizmetlerinde kendi dilleriyle ifade haklari var. Yayin ve egitim ozgurlukleri var. Isvicre'de Almanca, Fransizca, Italyan'ca ve Ingilizce resmi diller! Ve ne kadar acayip gelse de size, Isvicre hala bolunup parcalanmadi!

 

ABD: Ispanyolca dahil olmak uzere bir kac dilde kamu hizmetleri verilmekte. Belediyelerde, adli kurumlarda, vs. Su an Ispanyolca'nin ikinci resmi dil ilan edilmesi icin teklif sunulmus durumda Obama'ya!

 

Bakin ornek istediniz verdim...

 

Inanin eger istemlerimize kulak verilirse ve haklarimiz guvence altina alinirsa bu ulke zayiflamaz, aksine GUCLENIR!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Soruma hala cevap vermediniz...

Turkiye ve Turkler onyillardir ABD Emperyalistleriyle isbirligi yapiyorlar mi yapmiyorlar mi?

 

Herşeyden önce bu doğru bir soru değil sanırım ..

 

Emperyalizmle girilen ilişki sınıfsaldır..Etnik değil.

Karakteri gereği sistemin jandarmalığını yapan ABD kendisine - ve bu sömürü ve zulüm düzenine - en iyi hizmeti verecek en fazla karı sağlayacak olan sınıfı kendisine bağlar veya onu süreçte yaratır...

 

Bizim ülkemizde bu ilşki tekelci sermaye aracılığıyla sürdürülmüş , Oligarşiyi oluşturan diğerleri prekapitalist unsurlar (toprak ağaları ,tefeci-bezirgan ) sömürü ile oluşan bu pastadan daha az pay'la yetinmek zorunda bırakılmış - süreç içinde güçlerini tümüyle yitirmişlerdir...

Bu sömürücü ekonomik sınıfların yarattığı siyasal oluşumlar ise en iyi Amerikancı olabilmek , en karlı hizmeti verebilmek , bu sömürü ve zulüm düzeninin devamı için birbirleriyle yarışmışlardır....

 

Daha önceki yazımda dediğim gibi sömürücülerin yani ABD Emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçilerinin etnik kimlikleri falan yoktur onların vatanı , etnik kimlikleri sadece sömürü dür ( yani yeşil dolarlar )

 

''Türkiye ve TÜrkler onyıllardır .......'' cümlende ; dünyanın hiç bir yerinde halklar sistemle bu şekilde ilişkilendirilemez .....

'Kahrolsun ABD Emperyalizmi' dediğimizde Amerikan halkına emperyalist demediğimiz gibi..

 

Bugün kuzey Irak Kürt yönetimi ve Irak Devletinin , ABD Emperyalizmiyle girdiği ilişki yüzünden Kürt ve Arap halklarından ayrı değerlendirilmesi gerektiği gibi....

 

Sayın Diyarbakırlı..

Daha önce İngiliz ve Fıransızların çizdiği sınırlar halkları nasıl bölmüş ve birbirine düşman hale getirerek sömürünün ve zulmün devamın sağlamışsa ...

 

Bugünde ABD Emperyalizminin çizdiği - çizeceği - yeni sınırlar aynı nedenledir ve aynı sonucu doğuracaktır...

 

Saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Herşeyden önce bu doğru bir soru değil sanırım ..

.

.

.

Saygılar

 

Peki o zaman bizlerin Irak Kurtlerini daha akilli bir siyasetle kendi safimiza cekmemiz daha iyi olmazmiydi? Neden bu kadar disladik bunlari ve Turkiye vatandasi Kurtleri?

 

O kadar ABD Emperyalizmine karsiysaniz o zaman Kurtlerin ve Turklerin birlik olmalari gerektigini inkar etmezsiniz sanirim!

 

Ve dogru dediniz, Kurtlerin ABD ile isbirligi Kurtler tarafindan ayri degerlendiriliyor, Arap ve Turkler tarafindan ayri... Aynen Turkiye'nin yillardir ABD muttefigi olma gercegi gibi!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Geçen ülkemize gelen ve "bir kedi bile vermem" diye efelenen "siyasi ....." lakaplı Talabani'nin Saddam'a karşı bizi silahlandıran , yardım eden TSK dır dediğini ve Abd ıraktan çekileceğiz deyince, pkk benim ülkemde barınamaz dediğini ve demek ki emperyal destekli diklendiklerini görmezden mi geliyorsunuz?

 

Bunlar geçen günler gazetelere ve medyaya düşen talabaninin açıklamalarıdır. Bu kadar yardıma ters hareket eden kimdir sizce?

 

İletimde öncelikle PKK nın aldığı desteklerden bahsettim bunu neden görmezden geliyorsunuz? Ve bunlar açık ve net şeyler biraz basın takip eden kolaylıkla bunları görebilir ve anlayabilir. Alenen yapılıyor nerdeyse. Yoksa itiraf etmek ve kabuletmek işinize mi gelmiyor her zaman olduğu gibi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

syın diyarbakırlı cvp istemişsın bazı arkadaslardan sizde benim soruma cvp veriniz lütven dtp terörö destekleyen partimidir değilmidir ikincisi söyleyebilirmisin pkk terör örgütüdür diye

 

Diyarbakır'lıdan cevap istemişsiniz,ben yazayım hemen.

 

Beni anlayacağınızı umarak...

 

Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir ülke ise;DTP'yi AKP'den ayıramazsınız.Söz konusu irade ise,iki seçenekte de irade işler;bu da demokrasinin gereğidir.

 

Siyasi partilerin amacı,aynı topraklarda yaşayan farklılıkları aynı çıkarda buluşturmaktır.Etnik,dini,ideoloji...bir Sünni ile bir Alevi;bir Türk ile bir Kürt...özetleyeyim;yine irade ile temsiliyet.

 

Dostum,demokrasi benim için özeldir.Onu özel kılan kendim değil,kendim dışındaki hak ve özgürlüklerdir.Hep derim,dünya benim değil.Yaşananlar benim penceremde ki bakışla tartılacak cinsten değil.İnsan,farklılığın diğer adıdır.

 

Bunları yazdım,çünkü burada yazılanları okudukça "tahammül" dedim.Daha doğru ifade edeyim;DTP'ye olan bu tahammülsüzlüğün sınırları beni korkuttu.Arkadaşım,demokratik bir ülke de halkın iradesi bizler için,hiçbir şekilde bu kadar basit gerekçelerle tahammülsüzlüğe dönüşemez.

 

DTP,siyasi bir parti.Kabul edelim yada etmeyelim;halkımızın iradesi.Bu demokrasiye ve iradeye olan saygımdan dolayı sizinle paylaştıklarımdı.Gelelim,asıl mevzuya...

 

Diyorsunuz ki,DTP ve PKK...

 

Ben de diyorum ki;DTP istese de PKK dışında davranamaz.Buna tabanı izin vermez.Nedenleri üzerinde burada çok yazdım,yine yazacağım...Devletine hala güvenemeyen bir halk var karşınızda,çözülemeyen bir sorun var,ödenen bedeller var,hala çocukları dağda olanlar var...en önemlisi;halk dünde ki yasaklardan bugüne uzanan olumlu gelişmeleri,PKK ile temellendirmekte.Yarında da bu çözüm de PKK'yı görmekte.

 

Bu rahatsızlık verecek bir ibareydi,biliyorum.Ama siyasi arenada ki çözümsüzlük,PKK'yı temsileyete taşımaktadır.Sahip çıkılamayan her sorun,PKK ile kendine yer bulmakta.

 

DTP'yi duyar duymaz "terörist" damgası basıp,tahammül sınırlarını zorlamak çok basit.Yaşamadan,anlamadan,ayrıntıları hesaplamadan yazıp çizmek de basittir.Zor olan yaşananlara doğru yerden bakmak,eleştirilerimizi çözümlerle temellendirmektir.

 

Evet,PKK ve DTP birbirinden bağımsız değildir.Sizlerin gözüyle bakarak,sizi de anlayarak tüm yazılanları(konu hakkında yazan tüm arkadaşları) okudum.Lütfen,sizlerde birbirinden bağımsız olamayanlara varsa bile tepkiniz,tepkinizinin yanına bir de onları bağlayıcı yapan nedenleri koyun.

 

MHP,söz konusu oldu mu ben susarım.Kendilerinin ne olduğunu bile bile,kendimce ona alternatifler üretip,tabanını anlamaya çalışarak.

 

DTP'li değilim.Ama bir Kürt olarak,çözüm için benim gösterdiğim tahammülü istiyorum.

 

Ben,başkasını yok sayan zihniyetlerin bedelini ödedim.Buna rağmen irade dedim.Siz de...!

 

 

Ben onu soruyorum. Hangi kürt vatandaşların talepleri ? Şimdi kürt vatandaşlarımızın taleplerini sadece terör örgütü mü dile getiriyor ? Yoksa sadece bu görüşte olan kürt vatandaşlarımız mı kürt sayılıyor ?

 

Cyrano,lütfen önce "talepler"in sizin için ne ifade ettiğini yazın.

 

Benim "talep" dendiğinde ölçütüm;insani haklar.

 

Ve hangi Kürt vatandaşların talepleri sorusuna cevabım;terör örgütünün talepleri diyerek es geçilen tüm insani haklardan yoksun olan Kürt vatanndaşların talepleridir.

 

saygılar herkese...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Peki o zaman bizlerin Irak Kurtlerini daha akilli bir siyasetle kendi safimiza cekmemiz daha iyi olmazmiydi? Neden bu kadar disladik bunlari ve Turkiye vatandasi Kurtleri?

 

O kadar ABD Emperyalizmine karsiysaniz o zaman Kurtlerin ve Turklerin birlik olmalari gerektigini inkar etmezsiniz sanirim!

 

Ve dogru dediniz, Kurtlerin ABD ile isbirligi Kurtler tarafindan ayri degerlendiriliyor, Arap ve Turkler tarafindan ayri... Aynen Turkiye'nin yillardir ABD muttefigi olma gercegi gibi!

 

 

Bence '' Irak Kürtlerini daha akıllı bir siyasetle kendi safımıza çekmemiz'' doğru olmazdı Sayın Diyarbakırlı...

O dönem Iraklı Kürt liderlerinin Türkiye'de - özellikle Özal döneminde - girdiği ilişikler ülkemizdeki ABD nin yerli işbirlikçi sınıfının bir kısmının petrol hayalleri nedeniyle girilen ilşki biçimidir....Bu Kuzey Irak Kürtlerine bir şey kazandırmazdı....Sömürü devam edecekti..

Özal bir gazeteciye ''tabiki asıl düşüncem Kerkük petrolleri '' demiştir

Ama ABD emperyalizmi hiç aracısız o petrollere el koyma planlarının çalışmalarına , dünyada kamuoyu desteği yaratmak için başlamıştı ...İzin vermezdi zaten....

 

Haklısınız ... '' en basit denokratik taleplerini tehdit olarak gördük .biz yanlış yaptık '' (Kenan Evren ve Eski genelkurmay başkanlarının Milliyet gazetesine yaptıkları açıklamalar... ) diyen ve bu yanlış politikalarını yıllardır uygulayan bir Devlet ve hala bunlar çarşaf çarşaf açıklanırken görmemekte anlamamakta direnen insanlar...

 

'' ABD Müttefikliği '' Sadece ve sadece bir sömürü ilişkisidir..Sömüren ,zulmeden - sömürülen ,zulme uğrayan..( halklar açısından )

 

Yönetici ve sömürücü kesim kim olursa olsun -Türkiye ,Kuzey Irak Kürt yönetimi , Irak hükümeti , G:Kore ,Pakistan vb. bizler için farketmemeli..

Bizleri ilgilendiren tek şey özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi olmalı...Bununda tek yolu ABD Emperyalizmi ve onun bu ülkedeki yerli işbirlikçilerinin birlikte verilecek mücadeleyle kovulmasıdır..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bence '' Irak Kürtlerini daha akıllı bir siyasetle kendi safımıza çekmemiz'' doğru olmazdı Sayın Diyarbakırlı...

O dönem Iraklı Kürt liderlerinin Türkiye'de - özellikle Özal döneminde - girdiği ilişikler ülkemizdeki ABD nin yerli işbirlikçi sınıfının bir kısmının petrol hayalleri nedeniyle girilen ilşki biçimidir....Bu Kuzey Irak Kürtlerine bir şey kazandırmazdı....Sömürü devam edecekti..

Özal bir gazeteciye ''tabiki asıl düşüncem Kerkük petrolleri '' demiştir

Ama ABD emperyalizmi hiç aracısız o petrollere el koyma planlarının çalışmalarına , dünyada kamuoyu desteği yaratmak için başlamıştı ...İzin vermezdi zaten....

 

Haklısınız ... '' en basit denokratik taleplerini tehdit olarak gördük .biz yanlış yaptık '' (Kenan Evren ve Eski genelkurmay başkanlarının Milliyet gazetesine yaptıkları açıklamalar... ) diyen ve bu yanlış politikalarını yıllardır uygulayan bir Devlet ve hala bunlar çarşaf çarşaf açıklanırken görmemekte anlamamakta direnen insanlar...

 

'' ABD Müttefikliği '' Sadece ve sadece bir sömürü ilişkisidir..Sömüren ,zulmeden - sömürülen ,zulme uğrayan..( halklar açısından )

 

Yönetici ve sömürücü kesim kim olursa olsun -Türkiye ,Kuzey Irak Kürt yönetimi , Irak hükümeti , G:Kore ,Pakistan vb. bizler için farketmemeli..

Bizleri ilgilendiren tek şey özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi olmalı...Bununda tek yolu ABD Emperyalizmi ve onun bu ülkedeki yerli işbirlikçilerinin birlikte verilecek mücadeleyle kovulmasıdır..

 

Yanilmiyorsam bu aciklamanizla siz Kuzey Irak Kurtlerinin ozgurluk ve bagimsizligindan yana oldugunuzu acikladiniz! Yaniliyormuyum? Cunku adamlarin yillardir bagimsizlik mucadelesi verdikleri gun isigi gibi ortada! Degil mi?

 

Peki eninde sonunda bagimsizligi kacinilmaz olan Kuzey Irak Kurtleri gibi bir durum varsa ortada Turkiye'de ki Kurt nufusa dairne yontemi benimsiyorsunuz? Cunku uzerimize kabalikla gelindiginde, ki yillardir Devlet politikasi bu yonde olmus, bizlerin de ayrilikciliktan yana ifadelerde bulunmamiz kacinilmazdir. Bence isi o asamaya getirmeden Turkiye icinde bir BIRLIK saglamanin zamani geldi. Bu da alisila gelmis INKARCILIK ve KATI YAKLASIM ile mumkun degil! Siz ne dersiniz?

 

Ben Kuzey Irak Kurtlerinin otonomi ya da bagimsizlik olsun kendi kaderlerini talep haklarindan yanayim ve bu olacak kacinilmaz bir seydir. Ama Turkiye Kurtlerinin Turkiye'den ayrilmamasindan yanayim sahsen!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Anlayamadigim nokta su:

 

Neden bu ulkeyi asil parcalamaya calisan Ingilizlerin, Amerikanlarin, Fransizlarin dillerine ve kendilerine bu kadar tapiyoruzda, bu ulkenin kurtulusu icin savasmis Kurtleri ve dillerini bu kadar hor goruyouz?

 

Kim cevap verecek bu soruma?

 

Ingilizce international bir dil oldugundan, Obama'da Türkce bilmediginden dolayi olmasin :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Diyarbakır'lıdan cevap istemişsiniz,ben yazayım hemen.

 

Beni anlayacağınızı umarak...

 

Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir ülke ise;DTP'yi AKP'den ayıramazsınız.Söz konusu irade ise,iki seçenekte de irade işler;bu da demokrasinin gereğidir.

 

Siyasi partilerin amacı,aynı topraklarda yaşayan farklılıkları aynı çıkarda buluşturmaktır.Etnik,dini,ideoloji...bir Sünni ile bir Alevi;bir Türk ile bir Kürt...özetleyeyim;yine irade ile temsiliyet.

 

Bunları yazdım,çünkü burada yazılanları okudukça "tahammül" dedim.Daha doğru ifade edeyim;DTP'ye olan bu tahammülsüzlüğün sınırları beni korkuttu.Arkadaşım,demokratik bir ülke de halkın iradesi bizler için,hiçbir şekilde bu kadar basit gerekçelerle tahammülsüzlüğe dönüşemez.

 

DTP,siyasi bir parti.Kabul edelim yada etmeyelim;halkımızın iradesi.

 

Öncelikle basit gerekçeler ? Teröre destek vermek, terör örgütünün sözcülüğüne yasal alanda ki temsilciliği görevini üstlenmek. Gençlik örgütlerini terör örgütünün propaganda ve insan kaynağı için havuz olarak kullanmak. Bunlar basit gerekçeler mi ?

 

"Halkımızın iradesi" söylemi ? Avrupa'da ki ırkçı partilerin yüksek oy alması mesela onlara ırkçı demeye bir engel mi ? Irkçılıkla mücadele ekseninde bu partilerle mücadele etmek "halk iradesi" ne saygısızlık mı ? Kriter o partilerin ne söyledikleri, hangi faaliyetleri yürüttüğü , neyin propagandasını yaptığı mı ? Yoksa oy vereni olup olmaması mı ?

 

Bir parti ırkçı politikalara ve faaliyetlere sahipse o parti ırkçıdır. Bir parti teröre destek veriyorsa, terör örgütüne sözcülük yapıyorsa , o parti terör yandaşıdır. Kriter partinin kendisidir. Buna "halkımızın iradesi" vs söylemleriyle siper getirmeye çalışmak anlamsızdır. PKK'ya da destek veren yurttaşlarımız var. Ne yapalım "halkımızın iradesi" diyerek PKK'ya da "Tahammül" mü edelim ?

 

Açıkçası siz bu demokrasi anlayışı ve tanımını nereden duydunuz ve nerede şahit oldunuz bizle paylaşın bunu.

 

Avrupa demokrasilerinde DTP gibi partilere tahammül ediliyor mu sanıyorsunuz ? Hayır efendim, Türkiye ile benzer ayrılıkçı terör sorununa sahip İspanya, Batasuna ve türevi partileri 2002'den beri sürekli yasaklıyor, kapatıyor. seçimlere katılmasını engelliyor ? Ne gerekçeyle ETA'ya destek vermek, ETA'nın yasal kanadı işlevi görmek, ETA'nın sözcülüğünü üstlenmek. ETA kim? PKK gibi İspanya'nın bir kısmında ayrı bir devlet kurmak için savaşan örgüt.

 

Batasuna partisi'nin Avrupa ülkelerinde ki bütün temsilcilikleri ve temsilcileri, büroları, lokalleri o ülke mahkemeleri tarafından kapatılıyor. Üyeleri polis tarafından tutuklanıyor , sınırdışı ediliyor. Batasuna'ya oy veren seçmen yok mu ? Var. Peki bu batasuna'nın terör yanlısı politika izlemesine sessiz kalınmasını mı gerektiriyor? Hayır.

 

Avrupa Parlamentosu, AİHM Batasuna'nın kapatılmasını demokrasiye aykırı buldu mu? Hayır.

 

 

Çünkü demokrasi, Demokrasi'nin en büyük düşmanı olan terörü desteklemek için demokrasinin nimetlerini demokrasiye karşı kullanmaya izin veren bir sistem değildir. Zira İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin son maddesi ne der ?

 

Bu sözleşmede ki maddelerin hiçbiri, sözleşme maddelerinin ihlal edilmesi için kullanılamaz.

 

Demokrasi, bir yandan demokrasi düşmanı terörü destekleyip öbür yandan demokrasinin arkasına saklanabileceğiniz bir rejim değildir. Demokrasinin nimetlerinden faydalanmak için, demokrasi amacında olmanız gerekir.

 

 

Diyorsunuz ki,DTP ve PKK...

 

Ben de diyorum ki;DTP istese de PKK dışında davranamaz.Buna tabanı izin vermez.Nedenleri üzerinde burada çok yazdım,yine yazacağım...Devletine hala güvenemeyen bir halk var karşınızda,çözülemeyen bir sorun var,ödenen bedeller var,hala çocukları dağda olanlar var...en önemlisi;halk dünde ki yasaklardan bugüne uzanan olumlu gelişmeleri,PKK ile temellendirmekte.Yarında da bu çözüm de PKK'yı görmekte.

 

Bir parti tabanını kendisi yaratır. Neyin politikasını yapıyorsa tabanı da öyle olur.

 

DTP'yi duyar duymaz "terörist" damgası basıp,tahammül sınırlarını zorlamak çok basit.Yaşamadan,anlamadan,ayrıntıları hesaplamadan yazıp çizmek de basittir.Zor olan yaşananlara doğru yerden bakmak,eleştirilerimizi çözümlerle temellendirmektir.

 

Basit olan ne ? Gerçek mi ? Siz bizden terörü mü kabullenmemizi bekliyorsunuz ? Teröre destek verilmesini mi ?

 

Ayrıntıları da yazarıp, hesap ta yaparız. Ama herhangi bir ayrıntı veya hesaplama, ne teröre, ne de teröre destek vermeye meşru veya kabullenilebilir, hoşgörülebilir gerekçe çıkarmaz ortaya.

 

Çözülemeyen sorun diyorsunuz. Sorunun çözülememesinin ana sebebi terör ve teröre destekdir. Eğer DTP kürt sorununu çözme amacında olan bir parti olsaydı, çözümü terörde değil demokasi de arardı. Ve teröre karşı olurdu. Siz bana teröre karşı olmayan, terörü destekleyen bir demokrasi anlayışı tarif edebilir misiniz ? DTP'nin demokrasi anlayışı, demokrasiyi kendi silahlarıyla vurmaya çalışmak. Demokratik araçları kullanarak, demokrasi dışı yolları meşrulaştırmak.

 

Bu parti kendisini bile çözümün muhatabı olarak görmüyor. Ve çözümün muhatabı olarak PKK'yı ve Öcalan'ı gösteriyor. Sorunu çözmek için bizimle değil, Öcalan'la muhatap olmalısınız diyor. Dolasıyıla biz burada bir siyasi iradeyle falan da karşı karşıya değiliz. Basit bir sözcülük durumuyla karşı karşıyayız.

 

Efendim oy veren seçmeni var, bu yüzden diğer partilerden farkı yok. Böyle şey olur mu ? Hitler'inde oy veren milyonlarca seçmeni vardı. Bugün hangi ülkede terör örgütleri parti kursa mutlaka seçmeni çıkar.

 

 

Cyrano,lütfen önce "talepler"in sizin için ne ifade ettiğini yazın.

 

Benim "talep" dendiğinde ölçütüm;insani haklar.

 

Ve hangi Kürt vatandaşların talepleri sorusuna cevabım;terör örgütünün talepleri diyerek es geçilen tüm insani haklardan yoksun olan Kürt vatanndaşların talepleridir.

 

saygılar herkese...

 

%20'sinin talebi demelisiniz o zaman. Geriye kalan %80'lik kürt seçmen bunu bir insan hakları ihlali olarak görmüyor ki, bunu talep etmeyen siyasi partilere veriyor oyunu.

 

Tekrar soruyorum ve anlıyamadım hala. Yalnızca DTP'ye oy verenler mi kürt sayılıyor ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Peki o zaman bizlerin Irak Kurtlerini daha akilli bir siyasetle kendi safimiza cekmemiz daha iyi olmazmiydi? Neden bu kadar disladik bunlari ve Turkiye vatandasi Kurtleri?

 

O dışladığımızı iddia ettiğin Irak Kürtleri'ne Halepçe'den sonra kapılarını açan tek ülke Türkiye'dir. Liderlerinin başları sıkışınca sığındıkları ülke Türkiye'dir. Taa ki teröre destek vermeye başlayınca kadar onlar.

 

Ve dogru dediniz, Kurtlerin ABD ile isbirligi Kurtler tarafindan ayri degerlendiriliyor, Arap ve Turkler tarafindan ayri... Aynen Turkiye'nin yillardir ABD muttefigi olma gercegi gibi!

 

Kürtlerin Irak'ta ABD ile işbirliği karmaşık bir şey değildir. Dünya tarihinde yüzlerce örneği görülmüş basit bir şeydir. Ülkenin işgal edilmesinde işgalcilere uşaklık edip, karşılığında işgalcilerin masasından bir iki parça almak. Irak'lı kürtlerin Irak savaşından işlediği suç, dünyanın en ********* suçlarından birisidir. Milyonlarca Iraklı'nın katledildiği, ülkenin yerle bir edildiği, değerlerinin zenginliklerinin yağmalandığı, yüzbinlerce Irak'lının işkencelerden geçirildiği, tecavüze uğradışı bir işgale uşaklık edip, karşılığında siyasi ve maddi çıkarlar elde etmek.

 

Yine dünya tarihinde, bu şekilde elde edilen çıkarların tümünün ömrü, işgalin sonuna kadar olmuştur. İşgal bittiğinde , işbirlikçilerin çıkarlarıda biter.

 

Siz tarih kitaplarında "Ülke işgal edildi, biz de işgalciler için çalıştık karşılığında ülke sahibi olduk" yazan bir ülke duydunuz mu ? Ha olmuş mudur böyle ülkeler ? Evet, Vichy Fransası, Mançuko vs. Ancak tarih kitabı yazacak kadar uzun olmamıştır ömürleri.

 

Talabani'yi kahraman gibi öven Türkiye'de ki Kürt yazarları görünce düşünmeden edemiyor insan. Allah Korusun birgün Türkiye işgal edilse, bu zihniyette ki kürt siyasetçiler "kahraman" ları Talabani gibi mi davranacak ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiye bir devlet, Iraktaki kürtler işbirlikçi. Seçilmiş işbirlikçilerle, işgal kuvvetleri elele veriyorlar.İşgal kuvvetlerinin verdiği demokratik emirler işbirlikçiler tarafından "hükümet konseyi " gibi demokratik adlar verilen , demokratik kurumlar tarafından halka dayatılıyor.

 

Ne ilginçtir ki ; işgalden hemen sonra asırlardır Türkmen olan kerkük'ün , en önce nüfus ve tapu daireleri yakılarak yok ediliyor. Çünkü buralar kürtleştirilecektir. Bu amaçla , kerkük stadyumuna kadar olan yerler , dışardan geitirlen ve stadyuma doldurularak bekletilen aç, sefil ve hastalıktan kırılan kürtler için ,amerikan yardımları ile 8 bin ev projesi için inşaat sahasına dönüştürülmüştür.

Ayrıca amerikanın ilk icraatlarından biri de işgalden sonra, petrol kanunu meclisten geçirmek olmuştur. Yani Amerika petrolü , Kürtler de amerikayı sevmektedir.

 

Sayın cyrano nun dediği gibi

 

Yine dünya tarihinde, bu şekilde elde edilen çıkarların tümünün ömrü, işgalin sonuna kadar olmuştur. İşgal bittiğinde , işbirlikçilerin çıkarlarıda biter.

 

Türkiye -Irak hattında teröre karşı imzalar atılırken amerikan senatosu Irak'ın üçe bölünme kararını onaylamış.

 

Peşmerge sözcüsü de Cebar Yaver de şu demeci vermiştir:

 

"Irak Kürdistan hükümetinin onayını almadan PKKkonusunda Türkiye'yle herhangi bir anlaşma imzalayamaz . Biz bölgesel Türk hükümetiyiz. Ankara Bağdatla değil bizle konuşmalı!!"

 

****************

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiye -Irak hattında teröre karşı imzalar atılırken amerikan senatosu Irak'ın üçe bölünme kararını onaylamış.

 

Peşmerge sözcüsü de Cebar Yaver de şu demeci vermiştir:

 

"Irak Kürdistan hükümetinin onayını almadan PKKkonusunda Türkiye'yle herhangi bir anlaşma imzalayamaz . Biz bölgesel Türk hükümetiyiz. Ankara Bağdatla değil bizle konuşmalı!!"

Geçen ülkemize gelen ve "bir kedi bile vermem" diye efelenen Talabani'nin Abd ıraktan çekileceğiz deyince, pkk benim ülkemde barınamaz demiştir.Amerika çekilince ihaneti ile başbaşa kalacağını anlamış olacak herhalde.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yıllardır bir çok mahfilde tartışılan bu konuda çeşitli fikirler ileri sürüldü.

 

Karşı çıkanlar veya savunanlardan hangisinin haklı olduğunu düşünüyorsunuz?

 

Bence anadillerin öğretilmesi için kurslar açılması veya okullarda seçmeli derslerin okutulması iyi olabilir. Ama "eğitim dili" olarak asla "kürtçe, çerkezce, pomakça, lazca, gürcüce, boşnakça" gibi Türkiye'deki etnik gruplardan herhangi birinin dili "kullanılmamalı".

 

Hattâ İngilizce, Fransızca, Rusça, Çince, Japonca, Arapça, Farsça gibi yurt dışında geçerli diller de ülkemizde "eğitim dili" olarak kullanılmamalı.

 

Bu diller ve diğer bütün diller ülkemiz okullarında isteyen herkese öğretilsin, hem de her bireye mümkünse en az iki yabancı dil iyi derecede öğretilsin.

 

Türkiye'de eğitim dili sadece Türkçe olmalı.

 

:clover: cok guzel demissiniz aynen bende katiliyorum....

 

Anlayamadigim nokta su:

 

Neden bu ulkeyi asil parcalamaya calisan Ingilizlerin, Amerikanlarin, Fransizlarin dillerine ve kendilerine bu kadar tapiyoruzda, bu ulkenin kurtulusu icin savasmis Kurtleri ve dillerini bu kadar hor goruyouz?

 

Kim cevap verecek bu soruma?

 

Ilk olarak soylemeliyimki hic bir dilli hor gormuyorum ama yukarida yazdiniz Ulkelerin dillerin dunya dillerin oldugu icin onemliler hata Isponyolcayi ve cinceyide eklemeliyiz :)

Bakiniz ben is ararken yabanci dil olarak kurtce ogrenmis olsam benim isime fazla yaramicak cunku baska ulkelerle konusma yaptimda kurtce konusan kisiler olmucak. benden ilglizce konusmam beklenicek ve franzisca, ispanyolca vs...

 

Hic bir zaman bir kultur oldurulmemesi lazim ve ama zaten turkiye'de yasak degilki kurtce konusmaniz buyuzden ogrenmek isteyen gitsin kurslara ogrensiz yanliz Turkiye'nin dilli sadece Turkce ve boylede kalmali.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yanilmiyorsam bu aciklamanizla siz Kuzey Irak Kurtlerinin ozgurluk ve bagimsizligindan yana oldugunuzu acikladiniz! Yaniliyormuyum? Cunku adamlarin yillardir bagimsizlik mucadelesi verdikleri gun isigi gibi ortada! Degil mi?

 

Peki eninde sonunda bagimsizligi kacinilmaz olan Kuzey Irak Kurtleri gibi bir durum varsa ortada Turkiye'de ki Kurt nufusa dairne yontemi benimsiyorsunuz? Cunku uzerimize kabalikla gelindiginde, ki yillardir Devlet politikasi bu yonde olmus, bizlerin de ayrilikciliktan yana ifadelerde bulunmamiz kacinilmazdir. Bence isi o asamaya getirmeden Turkiye icinde bir BIRLIK saglamanin zamani geldi. Bu da alisila gelmis INKARCILIK ve KATI YAKLASIM ile mumkun degil! Siz ne dersiniz?

 

Ben Kuzey Irak Kurtlerinin otonomi ya da bagimsizlik olsun kendi kaderlerini talep haklarindan yanayim ve bu olacak kacinilmaz bir seydir. Ama Turkiye Kurtlerinin Turkiye'den ayrilmamasindan yanayim sahsen!

 

 

ULUSLARIN -HALKLARIN- KADERLERİNİ TAYİN HAKKI ' ilkesine bağlı biriyim dostum...

Bu yeryüzünde bağımsızlık , özgürlük mücadelesi ABD Emperyalizmi ve yerli işbirlikçilerine karşı bir savaş verilmeden kazanılamaz...

 

Ben ''Kürtler '' derken ezilen ,sömürülen yıllardır zulme uğrayan mazlum Kürt halkından bahsediyorum...Yönetici elit kesim beni ilgilendirmiyor..

ABD ile Teksaslı YANKE' lerle işbirliği içindeki yönetici elit kesim kendi halkına ihanet ediyor ....ABD nin ortadoğudaki yeni ve en önemli uşağı olma planının uygulanmasını sağlıyorlar..

Neyin karşılığında bu uşaklık ..;Dilini ve geleneklerini kullanma hakkı ve bayrak adına....

 

Bu ülkenin 50-60 yıldır ABD tarafından yönetildiğini - sömürüldüğünü- ilkokul çocukları bile biliyor

 

İşine yarayan hükümeti kuran , işine gelmeyeni düşüren ( Irak işgaline karşı çıkan Ecevit hük.) ,CİA ajanlarını başbakan ( Tansu Çiller) yaptıran , vb vb (söylenecek sözler gerçekler sayfalarca sürer )

Daha dün Genelkurmay başkanlığı valiliklere ABD ajanlarına bilgi verilmemesi konusunda uyarı yazısı gönderdi...

 

Düşün artık ne kadar içimizdeler..

Hemde 50-60 yıldır.

 

Sayın Diyarbakırlı..

Türkçe konuşuyoruz ,eğitim görüyoruz , Bayrağımız göklerde ....ama bağımsızlığımız ve özgürlüğümüz var mı??

 

Bu ülkede üniversite okuyan gençlerin yaklaşık %70 i bu ülkede gelecek göremediği için okullarını bitirince Avrupada Amerikada yaşamak -çalışmak -istediğini belirtiyor...

 

Kuzey Irak Kürtleri ve Iraktaki işgale karşı savaşmadan Iraktaki halklarla birlikte ABD işgalcilcileri ve bugünkü işbirlikçilerini kovmadan bağımsızlığına özgürlüğüne kavuşamaz..

 

Türkiyede insanlık utancı olarak tarihe geçen ve PKK yi yaratan Diyarbakır cezaevi cehennemine karşı çıkamayan hiçbir Türk özgürleşemez ise , Kuzey Iraktaki hiçbir Kürt Ebu-Garib Cehennemine karşı savaşmadan özgürleşemez....

 

Ülkemiz için....tüm inanışlarımızın ,etnik kimlikerimizin bizde oluşturduğu şartlanmaların dışına çıkarak hep birlikte bu sömürü ve zulüm düzeninin yıkılması gerektiğini düşünüyorum

 

Bence tüm önceliğimiz bu olmalıdır diye düşünüyorum

 

Saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ULUSLARIN -HALKLARIN- KADERLERİNİ TAYİN HAKKI ' ilkesine bağlı biriyim dostum...

Bu yeryüzünde bağımsızlık , özgürlük mücadelesi ABD Emperyalizmi ve yerli işbirlikçilerine karşı bir savaş verilmeden kazanılamaz...

.

.

.

Saygılar

 

Oyle guzel yazmissiniz ki, ekleyecek hic bir sey kalmamis. Tesekkurler...

 

:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.