Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Allah varsa nerdedir?


Diana_x

Önerilen İletiler

Bu kadar zaman içinde kendimi ..... hissetmeye başladım. Biri beni aydınlatsın da bakarsınız ben de müslüman olurum(!)

1) Allah var mıdır? varsa nerdedir, niye görünmüyor?

2) Bazılarınız diyorsunuz ki "Allah hem her yerdedir hemde hiçbir yerde değildir" Bu çelişkinin açıklamasını istiyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 343
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Ne kadar az araştıran bir toplumuz. Araştırıp bulmak ve çözmek yerine soruları biriktirip kördüğüm yapmak kolayımıza geliyor.

"Allah varmıdır" soruna karşı sanırım "Bu şehrin hakimi kim" başlıklı topikteki şu kısa bir iki cümle cevap verir:

Bir köy muhtarsız olmaz,

Bir iğne ustasız olmaz,

Bir harf katipsiz olamaz biliyorsun;

Nasıl oluyor ki nihayet derecede muntazam şu memleket hakimsiz olur?

 

(muntazam=düzemli, intizamlı)

(Memleket= kainat)

(Hakim=Yaratıcı, sahip, yönetici, )

:D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

............ varsa nerdedir, niye görünmüyor?

......................

Bu soruna karşı da derim ki:

Bilim daha kainatın sınırlarına bir son koyamamış. Düşünün bir kainat ki milyarlarca galaksi kümesinden oluşmuş. O milyarlarca galaksi kümesinden sadece biri bizim kümemizdir. O kümedeki Milyarlarca galaksiden sadece biri samanyolu galaksisi. Samanyolu galaksisinde de milyarlarca sistem.... ve o sistemlerden sadece biri güneş sistemi. Güneş sitemindeki milyonlarca irili ufaklı gökcisminden sadece biri dünyamız. Bu dünyadaki milyonlarca dağ bile bize adeta "dağ gibi " benzetmesini kullandırıyor ihtişamından.

Şimdi sorarım sana

Böyle büyük bir kainatı yaratan Allah'ı sendeki bu bir kilometreyi bile doğru dürüst göremeyen basit gözlerle nasıl görmeyi düşünüyorsun? Daha güneşe bile çıplak gözle bakamazken Güneşleri yaratanı nasıl görmeyi düşünürsün? :cat:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"çok bilmişler buyrun bakalım" dendiğine göre cevaptan ziyade kişiler hedef alınmış. bu yüzden hiçbir cevap size yeterli gelmeyecektir.

 

soru neden sorulur, saygı nedir, önce bunları öğrenmenizi tavsiye ederim. ve tabi soruda samimiyetin gerekliliğini de araştırırsanız faydası olacaktır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"çok bilmişler buyrun bakalım" dendiğine göre cevaptan ziyade kişiler hedef alınmış. bu yüzden hiçbir cevap size yeterli gelmeyecektir.

 

soru neden sorulur, saygı nedir, önce bunları öğrenmenizi tavsiye ederim. ve tabi soruda samimiyetin gerekliliğini de araştırırsanız faydası olacaktır.

 

 

+ 1 :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"çok bilmişler buyrun bakalım" dendiğine göre cevaptan ziyade kişiler hedef alınmış. bu yüzden hiçbir cevap size yeterli gelmeyecektir.

 

soru neden sorulur, saygı nedir, önce bunları öğrenmenizi tavsiye ederim. ve tabi soruda samimiyetin gerekliliğini de araştırırsanız faydası olacaktır.

Arkadaşım köşeye sıkışan kedinin aklından sadece cırmık atmak geçer. Biz yine de görevimizi yapalım.

............

2) Bazılarınız diyorsunuz ki "Allah hem her yerdedir hemde hiçbir yerde değildir" Bu çelişkinin açıklamasını istiyorum.

Arkadaşım niyetin tam olarak ne bilmiyorum ama bu soruna da cevap verecem inşaallah.

Allah hem her yerdedir hem de hiçbir yerde değildir. Biz buna "mekandan münezzeh" diyoruz. Nasıl ki güneş ışığıyla aynı anda tüm denizlerin içinde, aynı anda yerdeki küçük su birinkintilerinde, aynı anda herbir cam parçacığında ve herbir aynada görünür. Öylede Allah Rahmetiyle nuruyla heryeri kuşatmıştır. Heryerdedir.

Ama sen güneşi tokatlayacağım deyip elini cama veya aynaya vurursan aynayı kırarsın, elini kesersin, ama güneşe birşey olmaz. çünkü güneş bu özelliğiyle orda değildir.

"İşte Allah hem heryerdedir hem de hiçbir yerde değildir" sorunun cevabı....

İnşallah tatminkar bir cevap olmuştur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakıyorum da biraz mantığınızı zorlayınca, paslanmış dişlileirinizi hareket ettirince sesiniz soluğunuz kesildi.

Ne dersin su damlası :lol:

 

Elde kur'an gibi bir mu'cize-i Baki (kalıcı mucize) varken başka bürhan (delil) aramak aklıma zaid görünür.

Elde kur'an gibi bir bürhan-ı hakikat varken münkirleri ilzam için gönlüme sılet mi gelir?

(inkarcıları susturmak için bana bir ağırlık mı gelir?)

 

:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

+ 1 :clover:

 

 

 

+1 bu sorulara cevap verilmişti zaten başlıkları iyi okursa ögrenir.

 

ayrıca senin Allaha inancın olmazsa Allahın kaybedecegi ve bizim kaybedeceğimiz senin ailenin ve en yakın arkadaşının kaybedeceği bişey yok kaybeden sen olursun... bi şey ögrenmek istiyorsan araştır gönlünün seçtiğine gidersin bu insanların en dogal hakkıdır.. zorla kimseye inan demiyor kimse zaten..

 

soruda bi alem yani armana katılıyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu soruna karşı da derim ki:

Bilim daha kainatın sınırlarına bir son koyamamış. Düşünün bir kainat ki milyarlarca galaksi kümesinden oluşmuş. O milyarlarca galaksi kümesinden sadece biri bizim kümemizdir. O kümedeki Milyarlarca galaksiden sadece biri samanyolu galaksisi. Samanyolu galaksisinde de milyarlarca sistem.... ve o sistemlerden sadece biri güneş sistemi. Güneş sitemindeki milyonlarca irili ufaklı gökcisminden sadece biri dünyamız. Bu dünyadaki milyonlarca dağ bile bize adeta "dağ gibi " benzetmesini kullandırıyor ihtişamından.

Şimdi sorarım sana

Böyle büyük bir kainatı yaratan Allah'ı sendeki bu bir kilometreyi bile doğru dürüst göremeyen basit gözlerle nasıl görmeyi düşünüyorsun? Daha güneşe bile çıplak gözle bakamazken Güneşleri yaratanı nasıl görmeyi düşünürsün? :cat:

 

 

Ne kadar güzel anlatmışsınız dünyanın evrende bir hiç olduğunu. Ama nedense konu, evrenin yaradılışına gelince mantık bir kenara bırakılır.

 

41/10- O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar takdir etti.

 

41/11- Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, "İsteyerek veya istemeyerek gelin" dedi. İkisi de, "İsteyerek geldik" dediler. 41/

 

12- Böylece onları, iki günde (iki evrede) yedi gök olarak yarattı ve her göğe kendi işini bildirdi. En yakın göğü kandillerle süsledik ve onu koruduk. İşte bu, mutlak güç sahibi ve hakkıyla bilen Allah'ın takdiridir.

 

 

O evrende küçücük gördüğünüz Dünya 4 günde, Gökler (!!) 2 günde yaratılmıştır. "Neden" sorusuna verilebilecek bir cevabınız var mı? Dahası, dünyanın oluşumunu tamamlaması için yaklaşık 1.5 milyar yıl geçmesi gerektiği halde, 4 günde nasıl yaratılabileceği sorusuna da verilebilecek bir cevap yoktur. "Günden kastedilen bildiğimiz gün değil, 'evre'dir" şeklinde kıvırmaktan başka...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"çok bilmişler buyrun bakalım" dendiğine göre cevaptan ziyade kişiler hedef alınmış. bu yüzden hiçbir cevap size yeterli gelmeyecektir.

 

soru neden sorulur, saygı nedir, önce bunları öğrenmenizi tavsiye ederim. ve tabi soruda samimiyetin gerekliliğini de araştırırsanız faydası olacaktır.

+2 :clover:

 

+ 1 :clover:

+3 :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ey kör! bu kapıdan gir ve aradığın adaleti burada bulduğunda kork

 

LA- GALİBE İLLALLAH...(TEK GALİP ALLAHTIR)

 

NEKADAR KÖR İNSANOĞLU

DAMARLARINDAN DAHA YAKINI BİLE GÖREMEZKEN GÖZLERİ UFUKLARDA

NEYİ ARAMAKTASIN EY KÖR BİLGİYİMİ?

BİLGİNİN SAHİBİNİ REDDEDEREKMİ?

DAHA FAZLA UZATMADAN...

İNANÇLI ARKADAŞLARIM LÜTFEN BÖYLE BİR SORUYA CEVAP BİLE VERMEYİN SEVGİLER

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Fazla tıraş cildi bozar bu linki düşünerek seyredin, bizim şu 40 bin kl. lik dünyayı.

 

Dünyamizin 10 milyon isik yili uzakligindan 1 fermi uzakliga kadar yaklasan görüntüsünün online simülasyonu: <http://micro.magnet.fsu.edu/primer/java/scienceopticsu/powersof10/index..html

 

http://micro.magnet.fsu.edu/primer/java/sc...f10/index..html

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Soru yanlış arkadaşım.

 

Senin önce "BEN KİMİM" sorusunu sorman lazım.

 

Ben kimim sorusuna verilecek cevabın seni ikna edemiyecek kadar zayıf olduğu için Allah nerede sorusunu soruyorsun.

(tahminen bu soru sende ad-soyad olarak cevaplanıyor)

 

Daha ziyade "ben neyim" şeklinde açman gerekiyor.

 

Bu soruyu her açıdan düşünüp ne olduğunu anlarsan Allah'ı zaten bulmuşsun demektir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bizim yam yam yine büyük konuşmuş (Ne kadar güzel anlatmışsınız dünyanın evrende bir hiç olduğunu. Ama nedense konu, evrenin yaradılışına gelince mantık bir kenara bırakılır.) tabiii yam yam sen evrim teorisine başlarsın tamamen mantıklı olur. evrim teorisle yaşam düzen kurarsın mantıklı olur. biz allahın varlığını söyleriz mantıksız olur. belki senin fani mantığın bunları algılayamıyo ha... ne dersin

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"gerçi sizin gibilere bişeyler anlatıp enerji harcamaya değmez ama biz görevimizi yapalım"

 

ARKADAŞIM ÖNCE GÖREVİNİ SABOTE EDİP SONRA İFA ETMEK BİRAZ SAÇMA OLMAMIŞ MI.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bazılarınız diyorsunuz ki "Allah hem her yerdedir hemde hiçbir yerde değildir" Bu çelişkinin açıklamasını istiyorum.

 

Bu vesveseye karşı müthiş bir cevap vardı fakat yerini bulamadım aklımdan kısmen yazmaya çalışacağım yerini bulunca inşallah ordan aktarırım..

 

Güneş misali bu vesvese için müthiş bir cevaptır.

Güneş bizden fizik in anlattığına göre bilmem kaç milyon kilometre uzak ve biz güneşe bakamıyoruz, gözümüz yanıyo.Fakat güneş bize bizden daha yakın.Işığıyla ve o ışıktan yansıttığı renklerle senin gözbebeğinin içinden beynine kadar gidiyor.Isısıyla senin her hücrene işliyor.Eğer güneş ışığı içindeki yedi renk güneşin sıfatları olsa ve güneş canlı ve konuşan(o sıfatlardan gelen yeteneklerdir zaten) bir varlık olsa senin kabiliyetine göre seninle konuşurdu.Denizin kabiliyetine göre deniz yüzünde yansır,bir şişenin kabiliyetine göre şişede yansır,çiçeğin kabiliyetine göre çiçeğin renklerini yansıtır vs.. bu devam eder gider.Kısaca biz güneşden çok fazla uzaktayız fakat güneş ışığıyla ısısıyla ve diğer özellikleriyle bize çok ama çok yakın.

 

 

Allah bu kainatın dışındadır (nasıl bir şey olduğunu ancak kendisi bilir ve bizim aklımıza gelebilecek herşeyden çok uzaktır)fakat sıfat ve yaptığı işlerle bize bizzat çok yakın.Rezzak ismiyle hem midemizde, hem hücrelerimizde vs.., kelam sıfatıyla kalbimizdeki ona karşı açılan telefon ile bizimle konuşur ve kalbimizde olur, cemil ismi ile güzel olan herşeyin içindedir (tat koku görüntü),halik ismiyle zaten yaratılmış olan herşeydedir,Yani binbir ismi ile herşey ,her yaratılmış olan bize Allah'ı anlatır.(inşallah bunun da nasıl olduğunu uygun bir zaman da anlatırım) vs...Yani Cenab-ı hakkı bize bizden yakın olduğu halde biz ondan nihayetsiz derecede uzağız.Fakat biz kullukla ve onun istediği şekilde yaşarayarak(sünnetlere uyarak da diyebiliriz) mertebeleri aşıp ona kabiliyetimiz kadar yaklaşabiliriz.Peygamber(asm) bu şekilde O'na (cc) yaklaşmıştır(mirac).Her an Allah'ın istediği şekilde yaşamıştır.(Bir gün Hz Aişe'ye(ra):"Ya Ayşe biraz konuşta gaflet gelsin"demiş olması bunu ispatlar.)

 

Biraz muğlak oldu fakat kısaca şunu demek istedim:"Allah sıfat ve isimleriyle heryerdedir fakat kendisi bizzat zatı olarak herşeyden uzaktır ve hiçbiryerde değildir.(Güneş misali tam yerinde bir misaldir.)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ALINTI(YAM YAM)

 

Bu soruna karşı da derim ki:

Bilim daha kainatın sınırlarına bir son koyamamış. Düşünün bir kainat ki milyarlarca galaksi kümesinden oluşmuş. O milyarlarca galaksi kümesinden sadece biri bizim kümemizdir. O kümedeki Milyarlarca galaksiden sadece biri samanyolu galaksisi. Samanyolu galaksisinde de milyarlarca sistem.... ve o sistemlerden sadece biri güneş sistemi. Güneş sitemindeki milyonlarca irili ufaklı gökcisminden sadece biri dünyamız. Bu dünyadaki milyonlarca dağ bile bize adeta "dağ gibi " benzetmesini kullandırıyor ihtişamından.

Şimdi sorarım sana

Böyle büyük bir kainatı yaratan Allah'ı sendeki bu bir kilometreyi bile doğru dürüst göremeyen basit gözlerle nasıl görmeyi düşünüyorsun? Daha güneşe bile çıplak gözle bakamazken Güneşleri yaratanı nasıl görmeyi düşünürsün?

 

 

 

 

Ne kadar güzel anlatmışsınız dünyanın evrende bir hiç olduğunu. Ama nedense konu, evrenin yaradılışına gelince mantık bir kenara bırakılır.

 

41/10- O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar takdir etti.

 

41/11- Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, "İsteyerek veya istemeyerek gelin" dedi. İkisi de, "İsteyerek geldik" dediler. 41/

 

12- Böylece onları, iki günde (iki evrede) yedi gök olarak yarattı ve her göğe kendi işini bildirdi. En yakın göğü kandillerle süsledik ve onu koruduk. İşte bu, mutlak güç sahibi ve hakkıyla bilen Allah'ın takdiridir.

 

 

O evrende küçücük gördüğünüz Dünya 4 günde, Gökler (!!) 2 günde yaratılmıştır. "Neden" sorusuna verilebilecek bir cevabınız var mı? Dahası, dünyanın oluşumunu tamamlaması için yaklaşık 1.5 milyar yıl geçmesi gerektiği halde, 4 günde nasıl yaratılabileceği sorusuna da verilebilecek bir cevap yoktur. "Günden kastedilen bildiğimiz gün değil, 'evre'dir" şeklinde kıvırmaktan başka...

 

 

 

Bunlar cevabı birçok kez verilmiş konular sanırım 6 günden kasıt 6 devir yani 6 zaman biçimidir.Bu da Allah'ın bildiği bir kavramdır.Zira bir atom günü farklı, bir dünya günü farklı, bir güneş günü farklı, bir güneşlerin güneşi günü de farklıdır vs vs.Ayrıca 6 gün derken ben aynı zamanda baharda çiçeklerin 6 haftada yeşermesini de anlıyorum.Bu Kur'an ın herkese hitab etme özelliğinden de kaynaklanır.Başkası başka şey anlar ve hakeza...

 

 

 

O evrende küçücük gördüğünüz Dünya 4 günde, Gökler (!!) 2 günde yaratılmıştır. "Neden" sorusuna verilebilecek bir cevabınız var mı? Dahası, dünyanın oluşumunu tamamlaması için yaklaşık 1.5 milyar yıl geçmesi gerektiği halde, 4 günde nasıl yaratılabileceği sorusuna da verilebilecek bir cevap yoktur. "Günden kastedilen bildiğimiz gün değil, 'evre'dir" şeklinde kıvırmaktan başka...

 

 

Ayrıca Allah bu kainatı isterse bir anda bu şekilde de yaratabilir fakat Hakim(hikmetle iş yapan) ismi bunu iktiza etmiştir(her sıkıştığınızda bunu kullanıyorsunuz deme bu asıl olduğu için bunu kullanıyoruz).

 

Bak bakalım dünyaya ve kainata Allah(cc) bir anda ne kadar çok işi en ufak bir hesap hatası,en ufak bir karışıklık, düzensiklik olmadan ve olabilecek bütün kusurlardan uzak olarak nasıl yaratıyor.Her atomu idare ettiği gibi,güneş sistemini ve galaksileri idare ediyor ve birbirinin içinden geçiriyor(tesadüften ne kadar uzak muazzam bir iş ve Allah azametini gösteren bir olay),canlıları yaratıyor,havayı temizliyor, vsvs. kainatın yaratılışından itibaren anlatmaya başlasam sonsuza kadar bitiremem.

 

Ben çok sevdiğim bir olayı anlatmak istiyorum.Şuanda dışarıda kar yağıyor.Kim bilir saniyede bulutlardan kaçtane çıkıyor(sadece burada).Bide tüm dünyada acaba kaç tane çıkıyor.Bi de kainatın yaratılışından itibaren kaç tane çıktı.Her biri altıgen olmakla birlikte(vahdaniyet) herbirisinin şekli ve sanatı değişik(ehadiyet)bir anda çıkanların herbirini böyle değişik sanatta(aynı zamanda başlangıçtan bugüne kadar da hiçbirinin diğerine benzemediği sonucuna, bugüne kadar bakılan kar tanelerinin birbirine benzemediğinden yola çıkarak varılabilir((Allah Allah sanata güce ilme kudrete azamete bak ve secdeye gel kendini akıllı sanan akıllı)))yapabilen bir Zat(cc) elbette bütün işleri bir anda yapabilir ama Kendi(cc) zaman anlayışına göre 6 günde yapmıştır.

 

Tabi sen tesadüf dersen kamunun vicdanına bırakırım.

 

(şu anda yaşadığım latif bir halet): Kar tanelerini böyle anlatırken Allah'ın azamatei karşısında duygularım galeyana geldi ve gaflette yolunu şaşırıp insanların yaptığı işlere hayran olan ve bu tefekkür sonucunda asıl yaratılış amacına uygun hareket eden hayret damarım bu azamet karşısında kalbimi secdeye getirdi (yaşadığım şu duygusal anı yaşayabilmek için herşeyini eminim ki verebilirsin.)ve dilime Allahu ekber(Allah çok büyüktür) elhamdülillah(ezelden ebeden herkimden kime olursa olsun yapılan tüm övgüler tüm teşekkürler tüm medh-ü senalar ancak ve ancak Allah'a dır) Subhanallah(Allah işlerinde sıfatlarında ve yaptığı tüm işlerde kusurdan aczden şerikten ve ehli küfürün sahip olduğu bütün noksan fikirlerden uzaktır) demeye hemde müthiş bir zevkle dedirtti(kelimeler yetmiyor lisanım yetersiz kalıyor).Ben bir kere daha gerçek ve elemsiz mutluğun ancak ve ancak imanla olabileceğini hakkalyakin(bizzat yaşayarak) anladım ve cennete bir an önce gitmek için iştiyak geldi.Mevlana'ın benim ölüm günüm düğün günümdür diye niye değini anladım ve kendi kabiliyetimce o sözü yaşadım.Siz işte küfürde bütün bu ve benzeri duygusal güzelliklerden uzak kalıyorsunuz.

 

Bunu anlatmamı hoşgörün sadece imanın insana kattığı hadsiz güzellikleri bir parça anlatmak istedim.Yoksa kusur dolu olan nefsimi beğendirmek haddime değil...Bütün bunlar Cenab-ı hakkın lütfudur.Kendimi beğendirmek için bunu anlatıp bu lutufdan mahrum kalmak istemem...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

tek hücre-balık-kavak-primat-insan..safsatalarına yada jules vern masallarına inanan bir akıla yada mantığa..zaman kavramı sadece dünya için geçerlidir,uzaya çıkınca zaman durur desende birşey farketmez,batın ilmini bilmen gerekir..satürnde bir gün kaç saattir.?yada bir yıl kaç gündür..?gibi sorularada cewap bulamazlar..hasılı,bunlar ALLAH`ı sadece bu dünyada ve eşyada ararlar,ayrıca cewap vermekte batın ilmi gerektirir..ALLAH`ın izahı olmaz-izahının olduğu yerde ALLAH olmaz..!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ercan Merhaba kardeş.. :) ..

 

Çok kısa fakat çokta öz bir ifade olmuş..açalımmı biraz..izninizle.. :)

 

Muhammed Miraçta kendi hakikatini gördü..'O'nun hakikatı 'O'ydu..Miraç etmiş Muhammed için bu tamam..

 

Ya bizim hakikatimizde hala hazırda ne gizli acaba..Nefsimizin tutkuları,ihtiraslarımız,yalanlarımız,Masivaya olan bağlılığımız..tüm fenalardan arınmadan Allah bizim Hakikatimiz olamaz..o halde Ahlakı Muhammediye sahip,hiçliğini bilmiş,misafirliğini idrak etmiş,ev sahibinin işine burnunu sokmayacak edeple edeplenmiş kullar Allahın Hakikatidir..yani İNSAN dır..İNSAN Allahın Hakikatidir..tabiki İdrakı Muhammediyle.. :)

 

Bizlerde Miraç etmek zorundayız..hiç çaremiz yok..aksi,boş geldik boş gidiyoruz olur.. Miraç için ilk şartta ZİKİR dir.. :) ..Hani dağların taşların kaldıramadığı,fakat İnsan oğlunun kabul ettiği emanet var ya işte O ZİKİR..başka birşey değil.. :)

 

Zikrimiz daim olsun İnşallah..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu kadar allamenin içinde kendimi cahil hissetmeye başladım. Biri beni aydınlatsın da bakarsınız ben de müslüman olurum(!)

1) Allah var mıdır? varsa nerdedir, niye görünmüyor?

2) Bazılarınız diyorsunuz ki "Allah hem her yerdedir hemde hiçbir yerde değildir" Bu çelişkinin açıklamasını istiyorum.

Tabiat Risalesi

 

İHTAR: Şu Notada, tabiiyyunun münkir kısmının gittikleri yolun içyüzü ne kadar akıldan uzak ve ne kadar çirkin ve ne derece hurafe olduğu, lâakal doksan muhali tazammun eden Dokuz Muhal ile beyan edilmiş. Sair risalelerde o muhaller kısmen izah edildiğinden; burada gayet muhtasar olmak haysiyetiyle, bâzı basamaklar tayyedilmiştir. Onun için, birden bire, "Bu kadar zâhir ve âşikâre bir hurafeyi nasıl bu meşhur âkıl filozoflar kabul etmişler, o yolda gidiyorlar?" hatıra geliyor.

 

Evet, onlar mesleklerinin içyüzünü görememişler. Hem, hakikat-i meslekleri ve mesleklerinin lâzımı ve muktezası odur ki, yazılmış herbir muhalin ucunda beyan edilen o çirkin ve müstekreh ve gayr-ı mâkulHAŞİYE 2 hülâsa-i mezhepleri ve mesleklerinin lâzımı ve zarurî muktezası olduğunu gayet bedihî ve kat'î burhanlarla, şüphesi olanlara tafsilen beyan ve ispat etmeye hazırım.

 

 

 

4

 

Şu âyet-i kerime, istifham-ı inkârî ile, "Cenâb-ı Hak hakkında şek olmaz ve olmamalı" demekle, vücud ve vahdâniyet-i İlâhiye bedâhet derecesinde olduğunu gösteriyor

Şu sırrı izahtan evvel bir ihtar: 1338'de Ankara'ya gittim. İslâm Ordusunun Yunan'a galebesinden neş'e alan ehl-i imanın kuvvetli efkârı içinde, gayet müthiş bir zındıka fikri, içine girmek ve bozmak ve zehirlendirmek için dessâsâne çalıştığını gördüm. "Eyvah," dedim. "Bu ejderha imanın erkânına ilişecek!" O vakit, şu âyet-i kerime bedâhet derecesinde vücud ve vahdâniyeti ifham ettiği cihetle, ondan istimdad edip, o zındıkanın başını dağıtacak derecede Kur'ân-ı Hakîmden alınan kuvvetli bir burhanı, Nur'un Arabî risalesinde yazdım. Ankara'da, Yeni Gün Matbaasında tab ettirmiştim. Fakat maatteessüf Arabî bilen az ve ehemmiyetle bakanlar da nadir olmakla beraber, gayet muhtasar ve mücmel bir surette o kuvvetli burhan tesirini göstermedi. Maatteessüf, o dinsizlik fikri hem inkişaf etti, hem kuvvet buldu. Bilmecburiye, o burhanı Türkçe olarak bir derece beyan edeceğim. O burhanın bazı parçaları bazı risalelerde tam izah edildiğinden, burada icmâlen yazılacaktır. Sair risalelerde inkısam etmiş olan müteaddit burhanlar, bu burhanda kısmen ittihad ediyor, herbiri bunun bir cüz'ü hükmüne geçiyor. Mukaddime

 

Ey insan! Bil ki, insanların ağzından çıkan ve dinsizliği işmam eden dehşetli kelimeler var; ehl-i iman bilmeyerek istimal ediyorlar. Mühimlerinden üç tanesini beyan edeceğiz.

 

Birincisi: Evcedethu'l-esbab, yani, "Esbab bu şeyi icad ediyor."

 

İkincisi: Teşekkele binefsihî, yani, "Kendi kendine teşekkül ediyor, oluyor, bitiyor."

 

Üçüncüsü: İktezathu't-tabiat, yani, "Tabiîdir, tabiat iktiza edip icad ediyor."

 

Evet, madem mevcudat var ve inkâr edilmez. Hem, her mevcut san'atlı ve hikmetli vücuda geliyor. Hem madem kadîm değil, yeniden oluyor. Herhalde, ey mülhid, bu mevcudu, meselâ bu hayvanı, ya diyeceksin ki, esbab-ı âlem onu icad ediyor, yani esbabın içtimaında o mevcut vücut buluyor; veyahut o kendi kendine teşekkül ediyor; veyahut, tabiat muktezası olarak, tabiatın tesiriyle vücuda geliyor; veyahut bir Kadîr-i Zülcelâlin kudretiyle icad edilir.

 

Madem aklen bu dört yoldan başka yol yoktur. Evvelki üç yol muhal, battal, mümteni, gayr-ı kabil oldukları kat'î ispat edilse, bizzarure ve bilbedâhe, dördüncü yol olan tarik-i vahdâniyet şeksiz, şüphesiz sabit olur.

 

AMMA BİRİNCİ YOL ki, esbab-ı âlemin içtimaıyla teşkil-i eşya ve vücud-u mahlûkattır. Pek çok muhâlâtından yalnız üç tanesini zikrediyoruz.kaynak risale-i nur sorularInIn hepsinin cevabI mevcuttur

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.