Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kıbrıs-Türkiye-Yunanistan-AB-NATO-Orta Doğu


idhem

Önerilen İletiler

AIHM Türkiye-Kıbrıs

 

 

Alıntı:

Batıbey şöyle konuştu: "AİHM pratikte şunları istiyor. İlk olarak, bağımsız olabilmesi için Tazmin Komsiyonu'na yabancı yargıçlar dahil edilsin. İkinci olarak, Kıbrıslı Türk yargıçların tarafsız olması sağlansın; bu bağlamda yargıçların herhangi bir Rum mal-mülküyle bir çıkar ilişkisi olmaması gerekir ki bu zaten sağlandı.

Üçüncü olarak da komisyon, yalnız tazminat değil mülkün iadesine de karar verebilsin."

 

 

 

 

 

Daryal Batıbey doğru söylemiş. İşin bu noktaya varacağı başından belliydi. Türkiye 1975 Viyana anlaşması, 1977 Summit Agreements ve 1979 High Level Agreements ile adadaki iki halkın her iki tarafta kalan malları için, takas hakkı olduğu kadar, malının geri iade edilmesini isteme ve bununla birlikte malının bulunduğu bölgeye geri dönüp yaşama hakkı olduğunu kabul etmişti. Fakat biz yıllarca bu gerçeği görmezden gelerek, elimizde bulunan %36'nın en az %29'unun Güney Kıbrıs'ta karşılığı olduğu yalanıyla avutulduk. Denktaş, etrafındakiler ve Türkiye'deki "avukatları" yaptıkları yanlışlıklar ve pasif siyasetle bizi 30 yıldır devam eden ambargolara mahkum ettiler. Merak ediyorum bu zat-ı muhteremler 30 yıllık ambargonun Kıbrıs Türklerine ve Türkiye'ye maliyetinin ne olduğunu hiç hesapladılar mı? En azından 1974'ten sonra Kuzey'de kalan 25.000 Rum'u koruyup onlara insanca bir yaşam alanı sunabilselerdi, mal mülk sorununun büyük bir bölümü hiç meydana gelmeyecekti.

 

Ayrıca, Kıbrıs Türk halkı 30 yıldır devam etmekte olan ambargolara maruz kalmayacaktı. Fakat pek möhterem Kıbrıs davası gardiyanlarının umrunda mı? Onlar her zaman kaymak tabakadan oldular. Ambargolar onları hiç etkilemedi. Her zaman zevk-ü safa içinde yaşadılar.

 

AİHM'de Kıbrıs davalarını savunan avukatlara da bir çift lafım var. Yetkilileri 1975,1977 ve 1979 anlaşmalarıyla ilgili hükümleri(Tek taraflı olsa dahi) yerine getirmeleri konusunda uyarın ve yeni savunmanızı bu anlaşmaların üzerine inşa edin. Bugüne kadar yapılan yanlışlarla sadece Kıbrıs Türkü'ne değil Türkiye halkına ve Türkiye'nin manevi kişiliğine de çok şey kaybettirdiniz. Zararın neresinden dönerseniz kardır. Aksi taktirde kaybetmeye, bugüne kadar olanın kat kat fazlasını kaybetmeye mahkum edeceksiniz bizi. 30 yıldır sözde Kıbrıs davası savunuculuğu yaparak bizlere çok şey kaybettiren o çıkarcı çevreleri de halkın vicdanına ve Allah'ın merhametine havale ediyorum.

 

------------------------- 00000000000000000000000000000 -----------------------------

 

Rum Liderliği ve Kıbrıs Türk Liderliği

 

Rum liderliğinin eşit haklara sahip bir Kıbrıs Türk devlet ortağı istemediği, tüm göçmenlerin eski yerlerine dönmesini istediği ve garanti antlaşmalarını yok etmek istediği aşikardır. Fakat beceriksiz, pasif politikacı Denktaş ve Türkiye'de konunun uzmanı Denktaş'tır diye ona bel bağlayanlar; hep yanlış zeminler üzerine kuramlar kurdular.

 

Neler yaptılar:

 

1- Büyük bir kısmı Rum toprağı olna bir bölgeye devlet kurdular ve bu devleti kendi kişisel ve parti çıkarları için kullandılar.

2- Bu devleti partizanca kullanarak kendi politik emellerine alet ederek; Kıbrıs Türk halkının yarıdan çoğunu kendilerine düşman ettiler.

3- Anti-Demokratik uygulamalarla Kıbrıs Türk halkının haklı davasına büyük zarar verdiler ve uluslararası camiada Türkiye'nin ve Kıbrıs Türk halkının adını lekelediler.

4- 74 sonrası imzaladıkları anlaşmalara riayet etmeyerek uluslararası camiada büyük puan kaybettiler. Bu anlaşmalar Rum göçmenlerin bir kısmının malına mülküne geri dönmesini ön görmesine rağmen. Bırakın Rum göçmenlerin bir kısmının geri dönmesi için bir şeyler yapmayı; 1974 sonrası Kuzey'de kalan 30.000 Rum'un haklarına bile saygı göstermediler.

5- Rum göçmenler kendi liderliklerinin teşvikiyle uluslararası mahkemelerde tazminat davası açarken; 63-74 döneminin Kıbrıs Türk göçmenleri uğradıkları büyük zararı sineye çektiler.

6- Kıbrıslı türkler ambargolar altında, 30 yılda 100 lira kazandı; Rumlarsa tanınmış bölgede 30 yılda 100 bin lira kazandı. Ambargolardan kaynaklanan büyük bir kayıbımız var ve baş sorumlusu beceriksiz, çıkarcı Kıbrıs politikacılarıdır. Böyük liderin kim olduğunu hepiniz biliyorsunuzdur.

7- Maddi sıkıntılar ve izolasyonlar Kıbrıs Türk toplumunun eğitim ve psikolojik düzeyini ciddi şekilde etkileyerek geriletti ve Kıbrıs Rum toplumuna kıyasla daha zayıf bir toplum haline gelmesine yol açtı.

 

 

İşte Denktaş ve onunla aynı çemberin içinde bulunan çıkar çevrelerinin yaptıkları.

 

 

 

 

------------------------ 00000000000000000000000000000 -------------------------------

 

Kıbrıs ve Kıbrıs Türklerinin Geleceği

 

AB üyesi birleşik bir Kıbrıs'ta; ülkesinde kalıp sisteme ayak uyduracaklar için herşeyin bugünkünden kat kat daha iyi olacağı muhakkaktır. Kalmayıp göç edecekler için de herşey çok daha iyi olabilir; bu karşılarına çıkacak fırsatlara ve onların bu fırsatları değerlendirebilme yeteneğine bağlı olacaktır. Kıbrıs'taki iki halk birlikte yaşamayı becerebilirse, Kıbrıs dışında yaşayan 800.000 Kıbrıslı Türkün, en az yarısının Kıbrıs'a kesin dönüş yapması da yükesek bir ihtimaldir. Bu durum bireysel bağlamda da olabilir toplumsal bağlamda da. Önemli olan; bunu ulusal boyutu da bulunan toplumsal bazda gerçekleştirebilmektir. Yani, Kıbrıs'ta iki halkın siyasi eşitliğine dayalı bir birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti'ni ortak vatan olarak algılayıp, onu yaşatmak için her türlü çabayı sarfetmek gerekiyor.

 

Öte yandan Kıbrıs'ın jeo-politik ve jeo-stratejik imkanları, her zaman AB, ABD, Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Kıbrıs Türk Yönetimi arasında bir sürtüşme zemini yaratacaktır. Bu sürtüşme dolayısıyla ortaya çıkacak kıvılcımlar, Rum'lardan çok Kıbrıs'lı Türklere zarar verebilir.

 

Globalleşen dünyada, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'in lider ülkesi olma niteliğini devam ettirmesi gerekiyor. Doğu Akdeniz'de lider ülke olma yarışında Türkiye'nin tek rakibi Rum-Yunan ikilisidir. Rumların çoğunluk egemenliğine bağlı bir siyasi yapıda ısrar etmelerinin en büyük sebebi budur. Rum egemenliğinde bir Kıbrıs, Yunanistan'ı Doğu Akdeniz'de lider ülke olma konumuna getirecek ve hem NATO, hem de AB'de nüfuzunu ve yaptırım gücünü artıracaktır.

 

Kıbrıs'lı Türklerin, adada eşit siyasi haklara sahip, huzur içinde yaşayan bir toplum olması için Türkiye'nin bölgedeki lider ülke konumunu yitirmemesi gerekiyor. Tabii ki, bu tek başına yetrli değil. Türkiye'nin liderlik yetkisini kötüye kullanmaması ve diğer tarafta huzursuzluk yaratacak provokatif unsurlardan uzak tutması gerekiyor. Bu da büyük bir siyasi erdem ve yetenek gerektirir.

 

Uzun lafın kısası; globalleşemenin gereği Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin liderliğinde bir alt-ittifak oluşturulması gerekiyor. Bu alt-ittifak grubu içerisinde yer alan Türkiye-Yunanistan-Rum Kesimi ve Türk Kesimi ilişkilerini dürüst bir zemin üzerine kurarak geliştirmeli; bu ilişkilerin ve işbirliğinin bozulmasına ve siyasi kargaşaya, çatışmaya dönüşmemesi için siyasi olgunluk ve karşılıklı saygı çerçevesinde hareket etmelidirler.

 

Denktaş'larda, ve Eroğlu'nda yeni dünya düzenine ayak uyduracak bir vizyon ve yeteneğin olmadığı apaçık ortada. Talat'ta bu yetenek var ama geliştirmesi ve daha etkin bir şekilde kullanması gerektiği kanaatindeyim.

 

 

Evrensel Türk Devrim Hareketi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.