Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

"ZEHİR ZEMBEREK YAZILAR"... Beğenelim veya beğenmeyelim, Burada yayınlanacak yazılar hepimizi iğneleyecek kadar gerçek ve acıtıcı olabilir...


DİPNOT

Önerilen İletiler

Muhatabı olmadığınız sorulara cevap vermek isterken, cevap niteliği taşıyan şeyler yazınız.

Yüzdeleri geçelimmiş!

Geçmeyelim.

Geçmeyelim yahu. Derdimiz bu yüzde% zaten.

 

%99 diyor söz sahibi.

Muhtemel %50'ye fit olacak cevaplarınızı da sonraya saklayınız.

Pazarlık usulü tartışmıyoruz. Yazdığınızın ciddiyeti olsun.

 

Bakın,ben saygı ve ciddiyet konusunda dikkatli olmaya çalıştıkça,siz suçlayıcı olmaya devam ediyorsunuz.Özür dilerim ama bana suçlayıcı yada olmadı bu gibisinden mesajlarla değil,cevaplarla karşılık veriniz.

 

Kimin ne derdi var,anlayamadım.Neden hemen birilerini taraf olarak görmeye çalışıyorsunuz?Taraf olmak mı lazım,bazı şeyleri yazarken...Bu tip yaklaşım sağlıklı değil,doğru olan hiç değil.

 

Diyorsunuz ki yüzdeleri geçin,geçtik.Lütfen öfkenizi yenin,kulak verin.Kürtleri böylesine taraf olmaya zorlamayın.Beni PKK ile aynı potaya koymayın.Ne PKK nede DTP zerre kadar beni ilgilendirmiyor.

 

%99 değil arkadaşım,en azından yarısı böyle düşünmüyor.Düşünmüyorrrrrrrrrrrrrrrrrrrr;düşünüyor diyorsanız,gösterin bana.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kim bu emri veriyor? Veya kimler?.. “Gidin, sınırdaki karakola baskın yapın. Öldürebildiğiniz kadar asker öldürün” diyenler?

Ve amaçları ne? Ne istiyorlar?..

Adına ne derseniz deyin, isterseniz ‘Kürt sorunları’ deyin, isterseniz ‘Güneydoğu sorunları’... Bu baskının, o sorunların ‘barışçı’ bir şekilde çözümüne katkısı olabilir mi?

Daha önceki benzerleri gibi, sadece, ‘savaşçı’ eğilimlerin tırmanmasına katkısı olabilir. O savaşçı eğilimlerin de, sorunları büsbütün çözümsüz hale getirmekten başka bir sonucu olmaz.

***

Gencecik insanların yurdun birçok yerine gönderilen cenazeleri... Ya tören yerinde, ya televizyon başında gözyaşları içinde izlediğimiz cenaze törenleri... Anaların, babaların, kardeşlerin, çocukların yürek parçalayıcı çığlıkları, hıçkırıkları...

O gözyaşlarının, çığlıkların, hıçkırıkların arkasından herhangi bir sorunun çözüm yolu açılabilir mi?..

Sadece, acının, öfkenin, bedduanın ve tepkinin yolu açılabilir...

***

Evet, tepki... Ama kime karşı?..Emri veren veya verenler gibi, uygulayanlar da belli değil... Ortada bir tek, ‘PKK’ diye bir ‘örgüt adı’ var.

Ama PKK’lılar kim?.. Veya kimler PKK’lı?..

Bazısının adı veya kod adı, devlet istihbaratıyla önceden öğrenilebiliyor. Bazısının ise kim olduğu, ancak çatışmalarda ölü veya diri olarak ‘ele geçirilir’lerse belli oluyor.

Örgütün, asıl otoriteye sahip olan liderinin veya liderlerinin kimler olduğuna dair haberler ise çelişkili... Rivayetler çok...

Böyle bir dumanlı havada, PKK’ya karşı duydukları tepkinin hedefini arayanlar, etraflarına ister istemez ‘şüphe’yle bakıyorlar.

“O da PKK’lı olabilir, şu da PKK’lı olabilir” şüphesi... “Olmasa bile, madem ki Güneydoğuludur, öyleyse PKK’yı destekliyordur” şüphesi...

***

Tabii, çoğu halde, o şüphe çok yanlıştır. Güneydoğulu oldukları için haklarında şüphe duyulan kişiler, kaybettiğimiz askerlerimizin ardından, en az o şüpheyi duyanlar kadar gözyaşı dökmüş olabilirler.

Ama, kendilerine şüpheyle bakıldığını onlar da fark ederler ve bundan tedirgin olurlar. Bunun arkası nasıl gelecek diye, kaygı duymaya başlarlar. Onlar da, kendilerine şüpheyle bakanlara şüpheyle bakarlar.

Karşılıklı şüpheler; kaygılar... Ve bir gün eğer bunları körükleyecek bir neden ortaya çıkarsa, bağırmalar, çağırmalar, cepheleşmeler ve dövüşmeler...

Eğer herkes kendini bu rüzgâra kaptırırsa, öyle bir başlangıcın sonucu böyle olur.

***

Üç gün önceki karakol baskınını emredenlerin ve düzenleyenlerin amacı da, herhalde budur.

Daha önceki baskınlardaki, büyük şehirlerimizdeki bomba olaylarındaki gibi, herhalde istiyorlar ki, vatandaşlar birbiriyle düşman haline gelsin, ülke içindeki çatışmalar büyüsün, yoğunluğu daha da yüksek bir “iç savaş”ın koşulları oluşsun...

Sonra?..

Sonrasını pek düşünmezler.

Tarihte örnekleri vardır. Bu gibi terör hareketlerinin içindeki bazı hesapçıların hesabı oraya kadardır. ‘Sonra?’ sorusuna karşı ‘Sonrası kendiliğinden gelir’ diye cevap verirler.

Yani, işin içine başkaları da girer... Bölge karışır... O karışıklığın içinde belki onları memnun edecek bir şeyler çıkar...

Beklentileri böyledir. Talih oyunlarındaki gibi ‘belki’lere bağlıdır.

Tabii, o ‘belki’lere bağlanan yarım hesapların arkasından, onları ‘memnun edecek’ ‘bir şey’ler çıkması ihtimali fevkâlâde zayıftır. Ama o zayıf ihtimalin peşinden koşarken, kendileri başta olmak üzere ülkelerindeki herkese zarar verirler.

***

Ülkemizin sağduyulu insanları böyle bir ‘şüphe tırmanması’nı başlangıçtan itibaren önlemek için, gereken dikkati göstermelidir.

Son baskın olayı üzerine televizyonlarda yapılan bazı konuşmalarda ve gazetelerdeki bazı yayınlarda o dikkatin ihmal edildiği görülüyor.

........

PKK teröristlerinin son saldırıları dahil, tüm terör eylemlerini ne kadar tel’in etsek azdır.

Ama o eylemlerin sorumluluğunu taşıyanları ararken, yanlış hedefler seçersek, teröristlerin amaçlarına katkıda bulunmuş oluruz.

 

Terör iç savaş istiyor, yanlış hedeflere yönelmeyelim...(Altan Öymen)Radikal...lütfen okuyun!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Diyorsunuz ki yüzdeleri geçin,geçtik.Lütfen öfkenizi yenin,kulak verin.Kürtleri böylesine taraf olmaya zorlamayın.Beni PKK ile aynı potaya koymayın.Ne PKK nede DTP zerre kadar beni ilgilendirmiyor.

 

 

Önce okuyun, okuduğunuzu sandığınızı bir kez daha okuyun. Birkez daha ve bir kez daha.

"Öfkenizi yenin" demişsiniz ya, o bakımdan diyorum.

 

Ben yüzdeleri geçin mi demişim?

Geçmeyelim mi demişim?

Ne demişim?

 

 

Kulak verecekmişim de, göz verecekmişim de, *********.

 

"Öfkenizi yenin".

Özrünüz kabul edildi ayrıca.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın politika...

'Türkiye şu handa bir iç savaştadır" diyorsunuz...

Peki bunun tek sorumlusunun sadece ve sadece Kürt kardeşlerimizin olabiliceğinimi düşünüyorsunu...

Bence yanılıyorsunuz...

Çünkü bütün bu olumsuzluklarda Hiç mi Türklerin katkısı yok...

Bence bütün bunlarda en büyük payın tamamıyla Türk vatandaşlarımızdan kaynaklandığı düşüncesi ağır basmakta...

Neden? diye bir soru soracağınızı duyar gibiyim...

Bakın sayın politika...

  • Yıl 2000'lerdi sanıyorum. Ordu Valisi sayın Kemal Yazıcı'dır ve o dönemlerde Veli Küçük'te Giresun İl Jandarma Komutanıydı. Bu kişiler fındık döneminde kamyonlarla fındık toplamak için işçilik yapmaya gelen Kürt vatandaşlarımızı geri çevirmişlerdi, Kimse bunun hesabını sormadı. Sonra aynı rezaletler birbirini izledi kimseden çıt çıkarmadı. Daha kötüsü bu Kürt vatandaşlarımıza şehir içinde konaklama izni dahi verilmedi... TV'de o kuçücük çocuklarını durumu ise anlatmak bile istemiyorum... BU BİR REZALET değilmi?...
  • Türkiye'de esas bölücülerin Türk yöneticilerin olduğunu söylüyorum; Vebal 15 yıldır Kürt meselesini çözmek istemeyen, Adım atma gereği dahi duymayan ve bütün bunların bilerek veya bilmeyerek bölücülere (bakın bölücüler Kürt vatandaşlarımız değil) hizmet ettiğini görmeyen kör politikacılarımıza, yönecilerimizdir aittir...
  • En büyük suçlular ise Kürt vatandaşlarımız üzerinde oy hesapları yapan dar kalıplı, çapsız, öngörüsüz, eğliyetsiz yönetimdeki kişilerdir bunu sizin de benden çok daha iyi bilebileceğini biliyorum...
  • Yıllardır EGEMEN DEVLET kendi ideolojisini korumak ve sürdürebilmek için, kendi etnik kimliğinin militanlığını yapamaz / yapmamalı. Bunuları daha önce Aydın, Demokrat, İlerici, Yurtsever, sol görüşlü insanlarımıza da yapmadımı... Egemen Devlet vatandaş için vardır, Ama gel gör ki bizde vatandaş Egemen devlet için oldu yıllarca ve artık bunu 21. yüzyılı doldurmak üzere olan bir Türkiye'nin artık bu politikasızlık karşısında zahafını yitirdi diye düşünüyorum... Neden mi.. Bunu şundan anlıyorum: Doğan Güreş'in Kürt politika anlayışında yanlış yaptık demesinden, Kenen Evrenin bunu sürekli dile getirmesinden ve nihayet Yaşar Büyükanıt Mayıs ayında Aktütün ile ilgili olarak yapmış olduğu açıklamalarında...

Vs. vs..

Yüzlerce örnek sayılabilir aslında...

O nedenle son olarak söyleyebileceğim tek şey var....

O da...

Bu süreç içinde ve böyle ciddi ve önemli bir konuda hepimizin şapkayı önümüze koyup iyi düşünmemiz, değerlendirmemiz, sorumluluk duygusuyla haaraket ederek söylemlerimize dikkat etmemiz, birlik ve beraberliğimizi bozabilecek içten veya dıştan her türlü oluşumlara karşı uyanık, hazırlıklı ve planlı olmamızda büyük fayda var diye düşünüyorum...

 

Saygılar...

DİPNOT...

[/quote]

 

Az önce yukarıdaki yazıma ufak bir eklenti...

 

Daha geçenlerde Bolu’da bir gazete başlığı ve "her şehit için 5 DTP’li öldürün" diye yazıyor...

Ve sonuç ne oluyor biliyormusunuz?...

Mahkeme de bunu yazanı beraat ettirerek, “fikir özgürlüğü” olarak değerlendiriyor.

Olacak şey değil...

Söylermisiniz lütfen...

Bu kararın, “Kürtler öldürülebilir” demekten farkı nedir?

 

Saygılar...

DİPNOT...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kürtlerin %99'unun ayrılıkçı olmadığını kim tespit etmiş?

Kaç kişi ile görüşülmüş?

Verilen cevaplar arasındaki diğer muhtemel cevaplar neymiş?

Nerede yapılmış?

Edirne'de mi? Diyarbakır'da mı? Bilmek isterim.

 

Sizce doğru olabilir, araştırma da yapılmış olabilir. Ama hele bir söyleyin, nedir bunun ciddiyeti ve resmiyeti?

 

Herkesin ağzında bir yüzde%, freni boşalmış gibi rakam veriyorlar.

Yavaş yahu. Yavaş.

 

Sayın DİPNOT,

 

Bu sorularım karşısında bu başlıkta 2 iletinizi , "Sağduyu" başlığında 1 iletinizi okudum.

Ancak burada kendi cevabımı bulamadım.

Sorumu sorduktan sonra bu başlık altındaki diğer üyelere cevaplarınız 37 dk sonraydı. Herkese aynı anda cevap yazamadığınızı düşünelim, makina değilsiniz malum. Zaman geçebilir.

"Sağduyu sağduyu" konu başlığında takribi 2 saat (114 dk) sonra bir ileti yazdınız.

 

37 dakika sonra aynı başlık altında cevap yazarken ve

114 dakika sonra başka bir cevap yazarken,

benim soruma cevap vermemenizi "dalgınlığınıza" mı bağlamalı yoksa başka bir şeye mi?

Bilgi veriniz, soruma asli cevabınız ile beni mahçup ediniz.

"Dalgındınız" veya "Hangi %99?"

Rica ediyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın DİPNOT,

 

Bu sorularım karşısında bu başlıkta 2 iletinizi , "Sağduyu" başlığında 1 iletinizi okudum.

Ancak burada kendi cevabımı bulamadım.

Sorumu sorduktan sonra bu başlık altındaki diğer üyelere cevaplarınız 37 dk sonraydı. Herkese aynı anda cevap yazamadığınızı düşünelim, makina değilsiniz malum. Zaman geçebilir.

"Sağduyu sağduyu" konu başlığında takribi 2 saat (114 dk) sonra bir ileti yazdınız.

 

37 dakika sonra aynı başlık altında cevap yazarken ve

114 dakika sonra başka bir cevap yazarken,

benim soruma cevap vermemenizi "dalgınlığınıza" mı bağlamalı yoksa başka bir şeye mi?

Bilgi veriniz, soruma asli cevabınız ile beni mahçup ediniz.

"Dalgındınız" veya "Hangi %99?"

Rica ediyorum.

 

:)

 

Sevgili Can Taylan...

Bugün Türkiye genelinde toplam Kürt sayısı net olmamakla birlikte aşağı yukarı tespit edilmiştir...

Gazi Üniversitesi'nden Prof. Mehmet Şahingöz'ün, P. A. Andrews'in merkezi ABD'de bulunan 'Ethnologue Data from Languages of the World' adlı kuruluşta hazırladığı çalışmasında, Kürt nüfusunun oranı yüzde 8.36 olarak tesbit edilmiştir. Bu konuda, bugüne kadar bulunan akademik temelli en yüksek oran, Andrews'in 'Türkiye'de Etnik Dağılım' başlıklı raporunda 2001 yılı içinde toplam etnik nüfus yüzde 13.79 olarak gösterilmiştir.

Ayrıca, Eylül 2005'te 'AB Eurobarometer Anketi'nde, ana dilini Türkçe olarak bildirenlerin oranı yüzde 93 olarak bulunmuş ve Kürtleri de içine alan geri kalan nüfusun yüzde 7'yi geçmediği görülmüştür.

Yani (bu veriler doğrultusunda)...

T.C Vatandaşı Kürt ile...

Hayrılıkçı kürtlerin sayısını orantılarsak...

70 Milyon'lük Türkiyede....

Sadece 7 veya 8 Milyon Kürt olduğu ortaya çıkar...

Dolayısıyla...

Türklerin 1/10'i Kürt...

Eee Bunlarında aşağı yukarı 1/10'u hayrılıkçı olsun...

O zaman ortaya matematiksel olarak %99 Çıkar değilmi...

Beni bekleme süreniz içinde bu verilere bir tık ile uğlaşabilirdiniz...

Bu da bizim kolaycılığımız olsa gerek.. :)

 

Saygılar...

DİPNOT...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eee Bunlarında aşağı yukarı 1/10'u hayrılıkçı olsun...

 

Pardon?

 

Sizce mi?

 

Hayrılıkçıların oranını siz mi belirlediniz yani? Bir de o kadar laf etmişsiniz, takılmayalım sonuca gelelim.

Ne ki bu?

Ben dedim oldu modeli mi?

 

İnsaf. Bir de kolaycılık nağmeleri filan. ******

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakın, arkadaşlar, Kürtler bizim vatandaşımızdır. İstanbula mevsimlik işçi olarak gelip te zor koşullarda işinde gücünde olan, ailesine para gönderen - tüm işçiler gibi- iş tamamlandığında da memleketine dönen bir çok Kürt vatandaşımız da vardır. O bölgeyi bilen, bilir; ordaki insanlar da bizim gibi huzurlu yaşamak ister. Ancak, kimse sürekli stresle yaşayamaz, sonunda akli dengesini bile kaybedebilir. Burada, sapla samanı ayıran, çok sağduyulu davranan yöneticilerimiz olduğu gibi anormal davranışlar içerisine girenler de olmuştur. Kürt vatandaşlarımız arasında vatanına sahip çıkan, Atatürk'e dua edenler de çoktur. Asker olarak olsun, Korucu olarak olsun, bu ülkenin birliği için mücadele vermiş, şehit olan Kürt vatandaşlarımız da çoktur.

 

1980'den sonra tüm yurtta yapılan baskılar, antidemokratik uygulamalar, insan hakları ihlalleri bu bölgede de yapılmıştır. Bu baskılar, PKK terörünün çıkması için görünen ( zahiri ) neden olmuştur ve bu yüzden, OHAL durumunun uzaması sonucu stresli ortam devam etmiştir. Bu durumun oluşmasında, basiretsiz siyasetçilerimizin suçu olduğu kadar( Evrenin dil yasağı, Özalın üç, beş çapulcu demesi, Özalın, Çillerin, Demirelin, Ecevit-Bahçelinin çekiç güce izin vermesi, Tayyibin sınır ötesi operasyon engellemesi, garip konuşmaları vs. ), tüm bunların altında yatan 80 öncesi ABD-CIA güdümlü, gladyo uzantısı derin devlet-susurluk çetesinin ortaya koyduğu senaryonun sonucu olduğu ortadadır ve bu devam etmektedir.

 

Oradaki halk, ikilem içinde bırakılmış, kaçabilenler büyük şehirlerdeki getto yaşantısı ve feodal unsurlar barındıran yaşam tarzları yüzünden illegal yollara da sapabilmiştir büyük ölçüde. Tıpkı, daha önce İstanbula Karadenizden göçenler arasında, aynı gettolaşmanın, illegaliteye sapmaların olduğu gibi...Şehir yaşamına entegre olanlar arasında böyle bir eğilim görülmez.

 

Bölgede kalanlar arasında ise, terör sayesinde ( PKK'nın eline koz vermemek için ) yapılan asfalt yol, sağlık hizmeti, çocuk yardımı gibi hizmetlerin kesilmemesi için terörün bitmemesini isteyenler de vardır.Ancak, sonraki yıllarda PKK ve siyasal uzantıları tarafından, Kürt vatandaşlarımız üzerinde sistemli bir biçimde yapılan propaganda neticesinde, Kürtler bugün, etnik grup olma durumundan çıkarılıp bir Kürt Ulusal kimliği adı altında Uluslaşma (millet) sürecine girmiştir ve bu süreç tamamlanmak üzeredir.Yani artık, ben Kürdüm demek, etnik kimlik olmaktan çok ulusal bir nitelik kazanmıştır. Bu ise, şöyle bir sorun doğurur; bir ülkede tek ulusal kimlik olur, eğer iki ulusal kimlik olursa, iki devlet ya da federasyon gerekir. ( şimdi lütfen yanlış anlamayın, ben Kürtler yoktur, Kürtçe yasak olsun, kültürlerini unutsunlar falan demiyorum, Atatürk milliyetçiliğinde etnik ortaklık yoktur her ne kadar şimdiye kadar her kesimden yanlış anlayanlar olsa da)

 

Olayın özü budur ve ben diyorum ki; bu durumda iki seçenek vardır, Kürt vatandaşlarımız ya biz Türküz diyerek üniter yapıdan yana olacaklar, ya da ben Kürdüm, Türk değilim diyorsa ve Türk Ulusu-Kürt Ulusu kardeştir diyorsa Ne ABD'yi, ne AB'yi, ne Barzaniyi falan arkasına almadan, demokrasiyi bahane etmeden, PKK'yı ileri sürmeden, dürüstçe ayrılmak istediğini Türk kardeşine dile getirecektir. İşin mantığı budur.

 

Ancak, PKK bitirilmeden böyle bir şey olabilmesi imkansız görünüyor. O halde, şu aşamada, bütün Türk vatandaşlarının yapması gereken, çetelerden arındırılmış, tam bağımsız, demokratik ve onurlu bir Türkiye için çalışmak, kendilerini bu anlamda temsil edecek dirayetli bir siyasal partide/partilerde oylarını birleştirmek, eğer böyle bir parti yoksa da sivil insiyatifle bir siyasal oluşum meydana getirmektir. Ancak, bu sayede oynanan oyunlar bozulabilir ve gerçek çözüme ulaşılabilir.

 

Bunlar benim samimi görüşlerimdir. Elbette, ifade eksikliğinden dolayı yanlış anlamalara da neden olabilir. Fakat, herkesin bildiği gibi her güzel şey, gelişme karşılıklı güven ve anlayışla olur.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

peki sunuda soralim kurt milliyetciligi yok iken turk milliyetciligi vardi peki o size hic rahatsizlik verdimi peki yillardir var olan turk milliyetciligi karsisinda kurtler rahatsiz olmamismidir ?? peki ozaman sen hic bu zaman icinde artan turk milliyetciliginden rahatsiz olmadinmi ?? Demeye calistigim arkadasim hosgoru sag duyu herseyin basidir her iki taraftada araya girmek isteyen firsatcilar olacaktir ve herzamanda olmaya devam edecektir ama onemli olan bu zor gunde birbirimize kenetlenmeliyiz birbirimize sopayla bicakla yada birbirimizi dislamayla bu ulke ve bu bayrak ayakta durmaz sirf bazilarinin egolarini tatmin etmeleri icin onlarin oyuncaklari olmayalim

saygilar

Sayin Yakisikli' Türkiyede artan Türk milliyetciligini birak daha ben ülkemizde tek milliyetci insan bile göremedim sen hangi artan Türk milliyetciliginden bahsediyorsun..

 

Sayin DİPNOT' da bunun güzel bir örnegidir!

 

Irkcilarla milliyetciligide karistirmamak sartiyla sunuda eklemek isterim Türk Irkcisida göremedim..

 

sonra gelelim senin tek bayrak efsanene, Tek bayragin altinda iki tür asker olurmu! Türk silahli kuvvetleri sizin askerinizmidir degilmidir?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dünyahepimizin,Kibar Feyzo'yu mutlaka izlemişsindir...Maho ağa vardır;bir köyü ***** ile elinden geçiren.Feyzo şehire gider,bakar ki herşey burada çok farklıdır,insan vardır,emek vardır.Gelir köye anlatır,köy ayaklanır,Feyzo ağayı vurur...buraya kadar herşey olurunda.Ama bilmem hiç dikkatinizi çekti mi son sahnede söylenenler;sormak lazım Hakim Bey der Feyzo,kim suçlu diye...doğru ya başka ağa gelmiştir;hem de ondan belalı,düzen ise işlemeye devam!

 

Bırakalım biz de Feyzo'nun kahramanlığı senaryolarda kalsın;ağalar sürerken sefayı bizler kendi sorularımızla boğulmaya devam edelim.Ne yaparsınız;bir kere hastalığın teşhisi yanlış!

 

kim suçlu...?

 

Çok güzel bir soru; kim suçlu?

 

Devletin vatandaşa verdiği toprağı, binbir hile ve desise ile tekrar ellerinden alan Maho ağa mı?

 

Tepkisini ağalık kurumuna değil de, sadece Maho ağanın kişiliğine gösteren Kibar Feyzo mu?

 

Jandarma geldiğinde, Kibar Feyzo'ya, Kibar Feyzo benim, Hayır benim, Hayır benim demeyerek, destek çıkmayıp bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen, umudunu yeni ağaya bağlayan köylüler mi?

 

Olayı, adi bir suç görüp sömürü düzeninin sürmesine neden olan Jandarma mı, Hakim mi?

 

Ağaların yanında olan/ağalardan oluşan hükümetlerin Adalet bakanları mı?

 

Bu hükümetlerin dolaylı yollarla, toplumsal manüpülasyonlarla seçilmesini sağlayan dış güçler mi?

 

Sanırım E) şeçeneği yani HEPSİ!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:)

 

Sevgili Can Taylan...

Bugün Türkiye genelinde toplam Kürt sayısı net olmamakla birlikte aşağı yukarı tespit edilmiştir...

Gazi Üniversitesi'nden Prof. Mehmet Şahingöz'ün, P. A. Andrews'in merkezi ABD'de bulunan 'Ethnologue Data from Languages of the World' adlı kuruluşta hazırladığı çalışmasında, Kürt nüfusunun oranı yüzde 8.36 olarak tesbit edilmiştir. Bu konuda, bugüne kadar bulunan akademik temelli en yüksek oran, Andrews'in 'Türkiye'de Etnik Dağılım' başlıklı raporunda 2001 yılı içinde toplam etnik nüfus yüzde 13.79 olarak gösterilmiştir.

Ayrıca, Eylül 2005'te 'AB Eurobarometer Anketi'nde, ana dilini Türkçe olarak bildirenlerin oranı yüzde 93 olarak bulunmuş ve Kürtleri de içine alan geri kalan nüfusun yüzde 7'yi geçmediği görülmüştür.

Yani (bu veriler doğrultusunda)...

T.C Vatandaşı Kürt ile...

Hayrılıkçı kürtlerin sayısını orantılarsak...

70 Milyon'lük Türkiyede....

Sadece 7 veya 8 Milyon Kürt olduğu ortaya çıkar...

Dolayısıyla...

Türklerin 1/10'i Kürt...

Eee Bunlarında aşağı yukarı 1/10'u hayrılıkçı olsun...

O zaman ortaya matematiksel olarak %99 Çıkar değilmi...

Beni bekleme süreniz içinde bu verilere bir tık ile uğlaşabilirdiniz...

Bu da bizim kolaycılığımız olsa gerek.. :)

 

Saygılar...

DİPNOT...

 

Sayın Dipnot,üzülerek söylemem gerekiyorkı Kürt nüfus hakkında saglıklı olmayan bır kaynaga basvurmussunuz.P.A.Andrews'in ılerı sürdügü rakamlar gercegı yansıtmamaktadır.Bu konuda uzman arastırmacılar Andrewa'in tezlerını cürütmüslerdır.Kısacası,Andrews ve onun kopya mahıyetındekı *kavımler kapısı*adlı yayınlar,felsefe olarak,ülkemızde etnık şuurunu körüklemek ve üretmekamacını tasırlar.

Bu konularda sıze Prof.Dr.Orhan Türkdogan ve Prof .Dr.Abdülhaluk Cay'ı tavsıye edebılırım.

Enson yapılan arastırmalar Türkıyedekı Kürt nüfusun 5milyonun az bırsey üzerınde oldugunu gösteriyor.yanı yüzde 6.76 oranında.

 

saygılarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Dipnot,üzülerek söylemem gerekiyorkı Kürt nüfus hakkında saglıklı olmayan bır kaynaga basvurmussunuz.P.A.Andrews'in ılerı sürdügü rakamlar gercegı yansıtmamaktadır.Bu konuda uzman arastırmacılar Andrewa'in tezlerını cürütmüslerdır.Kısacası,Andrews ve onun kopya mahıyetındekı *kavımler kapısı*adlı yayınlar,felsefe olarak,ülkemızde etnık şuurunu körüklemek ve üretmekamacını tasırlar.

Bu konularda sıze Prof.Dr.Orhan Türkdogan ve Prof .Dr.Abdülhaluk Cay'ı tavsıye edebılırım.

Enson yapılan arastırmalar Türkıyedekı Kürt nüfusun 5milyonun az bırsey üzerınde oldugunu gösteriyor.yanı yüzde 6.76 oranında.

 

saygılarla

 

Konu ile ilgili olarak yapmış olduğunuz araştırma, emek ve her zaman olduğu gibi bilgisel aydınlanma adına verdiğiniz katkıya yürekten teşekkürler sevgili politika...

(araştırma sonucu elde ettiğiniz bilgileri net bilgilere uğlaşılması zaman alacağından dolayı -şimdilik- doğru olarak dikkate alıyorum...)

 

Saygı ve sevgiler...

 

DİPNOT...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Çok güzel bir soru; kim suçlu?

 

Devletin vatandaşa verdiği toprağı, binbir hile ve desise ile tekrar ellerinden alan Maho ağa mı?

 

Tepkisini ağalık kurumuna değil de, sadece Maho ağanın kişiliğine gösteren Kibar Feyzo mu?

 

Jandarma geldiğinde, Kibar Feyzo'ya, Kibar Feyzo benim, Hayır benim, Hayır benim demeyerek, destek çıkmayıp bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen, umudunu yeni ağaya bağlayan köylüler mi?

 

Olayı, adi bir suç görüp sömürü düzeninin sürmesine neden olan Jandarma mı, Hakim mi?

 

Ağaların yanında olan/ağalardan oluşan hükümetlerin Adalet bakanları mı?

 

Bu hükümetlerin dolaylı yollarla, toplumsal manüpülasyonlarla seçilmesini sağlayan dış güçler mi?

 

Sanırım E) şeçeneği yani HEPSİ!

 

bende cevap şıkkı olarak E seçeneği diyorum...Hepsiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii.

 

durun ama tartışmamız nedenlerle değil sorgulanan yüzdelerle devam ediyordu.

 

bırakın yüzdeyi,yaşananlara bakın diyeceğim ama;

 

kendi halkını potansiyel suçlu olarak görenler rahatsız olacak!PKK şimdi kazanmak üzere...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında olanı biteni anlamak hiç zor değil...

Kain olmaya da gerek yok...

Garip belki ama İnsan şöyle bir düşünüyor..

Tabiki düşünce yeteneğimizi hala yitirmemişsek... :)

Mesela son olaylarda şöyle biraz geriye doğru bakarsak

- ‘Bir adım önde’ olmak için Kıbrıs’ın bir Elen toprağı olmasına boyun eğiyoruz...

- ‘Ermeni Katliamı’nı kabullenircesine Ermenistan’ı ziyarete gidiyoruz...

Ama her nedense bir türlü ayni vatanın insanı olan Kürt insanının isteklerini oturup görüşmek ve kuyudan taşı çıkarmak için ‘Bir adım önde olma’yı bir türlü akıl edemiyoruz/edemedik...

İnsanlarımız mı ölüyor?

(Bakmayın öyle nutuk atmalarına falan aynen hissettiklerimi belirtiyorum...)

Ölsün, bunlar bizden olanlar ve canları bedava. Ceremesi bir kazan sudur nihayetinde. Analar ölenlerin yerine başka çıkarır dokuz ay...

Eee sonra...

Sonrası yok arkadaşlar...

Zihniyet galiba böyle...!

Rum’a gelince iş değişir...

Ermeni’ye gelince de ayni.

Feda olsun bu yurdun her şeyi...!

Yeter ki ABD ve AB bizi sevsin...!

Vaaay ki vay mesul beylere...

Ya Kürt halkının istekleri?

Ülkenin barışı?

!!!!!!!!!!!!!!!!

....

Anlayamıyorum...

Bütün bunları doğru düzgün anlatacak biri varsa...

Bunun mantığını anlaşılır bir şekilde ifade edebilecek...

Buyursun ben burdayım...

 

Saygılar...

DİPNOT...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında olanı biteni anlamak hiç zor değil...

Kain olmaya da gerek yok...

Garip belki ama İnsan şöyle bir düşünüyor..

Tabiki düşünce yeteneğimizi hala yitirmemişsek... :)

Mesela son olaylarda şöyle biraz geriye doğru bakarsak

- ‘Bir adım önde’ olmak için Kıbrıs’ın bir Elen toprağı olmasına boyun eğiyoruz...

- ‘Ermeni Katliamı’nı kabullenircesine Ermenistan’ı ziyarete gidiyoruz...

Ama her nedense bir türlü ayni vatanın insanı olan Kürt insanının isteklerini oturup görüşmek ve kuyudan taşı çıkarmak için ‘Bir adım önde olma’yı bir türlü akıl edemiyoruz/edemedik...

İnsanlarımız mı ölüyor?

(Bakmayın öyle nutuk atmalarına falan aynen hissettiklerimi belirtiyorum...)

Ölsün, bunlar bizden olanlar ve canları bedava. Ceremesi bir kazan sudur nihayetinde. Analar ölenlerin yerine başka çıkarır dokuz ay...

Eee sonra...

Sonrası yok arkadaşlar...

Zihniyet galiba böyle...!

Rum’a gelince iş değişir...

Ermeni’ye gelince de ayni.

Feda olsun bu yurdun her şeyi...!

Yeter ki ABD ve AB bizi sevsin...!

Vaaay ki vay mesul beylere...

Ya Kürt halkının istekleri?

Ülkenin barışı?

!!!!!!!!!!!!!!!!

....

Anlayamıyorum...

Bütün bunları doğru düzgün anlatacak biri varsa...

Bunun mantığını anlaşılır bir şekilde ifade edebilecek...

Buyursun ben burdayım...

 

Saygılar...

DİPNOT...

 

Bunlara eklenecek ne olabilir ki;bende anlayamıyorum,bu kadar güzel cümlelerle anlatamasam da anlayamadıklarımı;anlayan varsa...bende bekliyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Önce bir uyarma yapmam gerekecek.Rum sözcügü genelde yanlıs yerlerde kullanılmaktadır.Rum Romalı demektır kı ne Grekler(yunan tabır ettıgımız)nede Güney Kıbrıs Rumdur.

 

Arkadaslar biryerlerde sanıyorum ki duygusallıga kapılarak yanlıs adımlar atılmaktadır.Ermeni, Dogu ve Kuzey Anadoluda hak talep etmektedir sınırlarımızı tanımamaktadır.Anayasası Türk düsmanlıgını ıcerır.Bizi Ermenileri katlettik diye suclar.Dolayısıyla Ermenistan sınır kapısı kapatılmıs dıplomatık iliski kesilmistir,bu Ermenistana düsmanlık ıcın degil Ermenistanin Türkiye polıtıkasını yeniden gözden gecirmesi icin yapılmış olan bir devlet siyasetıdır.Buna karsın Ermenistan ne yaptı,kitap üstüne kitaplar yazdırttılar,bircok ülkede ıftıralarını Ermeni davasını kabul ettirerek sürdürdüler,tarihi inkar ettiler ve ettirdiler.Dini ve siyasi nedenlerle genelde hrıstıyan ülkeler Ermenilere arka cıkarak bize siyasi baskı yaptı.İcimizdeki Ermeni yandasları da onlarla omuz omuza Türkiyeye karsı cihad ilan ettiler,vede nobelde kazandılar.AKP ile devlet polıtıkası alasagı edılerek AB.ABD kuyrugunda onlardan alınan ıcazetler dogrultusunda ve AB bonbonu ile Türkiyeyi Ermenıstana af dileyen bir duruma soktular.Birileri bunu alkısladı,AKP dogru yoldadır dedıler,AKP nin dogru yolda olması demek onlar ıcın Türkıyenın Ermenıstanın ıddıalarını kabul etme ufkunun yavas yavas görülmeye baslaması demektı.Baykal'ın*Gül soykırım anıtınada celenk bıraksın*demesıne Erdoganın cıkısı suc bastırma telasından Öte birsey degıldı.Evet Ermenıstana herseye ragmen giden ve bunun icin Türk mılletıne degılde Basbakanın emrıne uyan bır Cumhurbaskanı soykırım anıtınada celenk koyabılırdı eger konjuktur buna elverseydı.Bizdeki yandaslar emınımkı baya bır hayıflanmıslardır neden o anıta celenk koymadı dıye,meraklanmasınlar eger basta kalırsalar onuda yapacaklardır birgün.

Güney Kıbrısın AB ye alınması Türk dıs polıtıkasının ıflas etmıs olmasındandı.Ama buna ragmen Türkıyenın bır Kıbrıs stratejısı vardı en azından KKTC adında bır devletcık kurulmustu.Türkıye bunu tanıyabılırdı ama tanıtmadılar vede kımseye tanıtamadılar.AKP ile bu stratejı tamamen tersıne döndü,Rauf Denktas adanın Kuzeyını Güneyle bırlestırmekten kactıgı ıcın AKP nin sefi tarafından neredeyse hain ılan edılecek kadar saldırıya ugradı.Bu saldırının nedeni Sayın Denktasın KKTC devletını yasatmak ve tanıtmak ıcın caba sarfetmesı AB-ABD nin baskılarına ve tehdıtlerıne ragmen onların planlarına hayır demesıydı.AKP ile sadece Denktas safdısı bırakılmadı aynı zamanda KKTC devletcıgının varlıgı sıfıra ındırıldı,alınan emırler dogrultusunda Kuzey Kıbrıs tekrar Güney Kıbrısla bırlesıp tek bayrak altında ıkı toplum olma sürecıne girme calısmalarına baslandı.yanı aynen 1974 Kıbrıs cıkarmasından öncekı duruma dönüs.

Kürtler demıyecegımde Kürtcüler yani tarıh boyunca yabancı güclerın taseronlugunu yaparak Güneydoguda bir Kürt devletı kurma hevesınde olanlar atalarının yaptıgı gbı aynen Türk devletıne karsı sılahlanmıs ve 30 yıla yakın bır zamandan berı terör yapmaktadırlar.Amacları hedeflerı bellıdır,bunu asla saklamadılar ama onları savunanlar hep dolambaclı yollardan onların amaclarını ınkara kalkıstılar.Kürt sorunu diye bir sorun uyduruldu aslında bu Sark sorunudur bunu Kürt sorununa cevırıp Türkıye ınsanında huzur bırakmadılar.Insanlar öldükce onlar devam ettıler onlar devam ettıkce onların hempaları YETER ARTIK DINSIN BU KAN,ASKER SILAHI BIRAKSIN diyerek hem hedef saptırdılar hemde mılletı askerıne karsı beyın yıkama savasına gırdıler.Daha bugüne kadar askerden sılahı bırakmasını ısteyenlerın hıcbırısı PKK sılahı bıraksın demedı dıyemedı,dıyemezdıler cünkü onların kendılerıde aynı amacları güdüyordular.Hep aynı sloganlar:Kürtlere baskı var,Kürtlerın demokratık hakları,Kürtlerın kültürleri,Kürtlerın anadili vs vs.Üzerlerıne gıdılınce biz ayrılmak ıstemıyoruz dedıler arkanızı dönünce federasyon demeye basladılar.PKK nın partısı DTP daha bir defa olsun PKK ya terör örgütü diyemedı.Dİyemezdıkı Almanlarda demıyor cünkü.Amerıka terör örgütü diyor ama subayları terörıstlerı egıtıyor dagda.sılahları onlardan gelıyor.

Askerımız sehıt oldugunda ıctekı yandaslar koro halınde nakarata baslayıp sehıtlerın agzından Komutanlara sorular soruyorlar.PKK ya karsı yıllarca mücadele vermıs olan pasalar PKK ıle ısbırlıgı yaptılar ıftırası ıle ıcerı atıldılar.Atanlar ve attıranlar kına yakanlar aynı koronun elemanlarıdır.

 

Sımdı Ermenıstanın Güney Kıbrısın ıstedıklerı oluyorda Kürtlerınkı nıye olmuyor dedıgımız zaman arkadasım o zaman Kürtlerın ıstedıklerı ne varsa Lazlarada verılmelıdır,Cerkezlerede verılmelıdır,Gürcülerede verılmelıdır cünkü onlarda Türkıye Cumhurıyetının bıreylerıdırler.Yanı neden ıllakı Kürtlere bu ayrıcalıklar tanınmalıdır neden ıllakı Kürtlere özerklık verılmelıdır,neden dıgerlerını ayırırsınız,bölelim Türkıyeyı nasıl olsa genıs toprakları var.Kürtüde Lazıda Cerkezıde alsın bırer pay otursunlar,böylece Kürtlerın terörüde sona erer ve herkes rahat eder.Eger buysa ıstenılen o zaman acık konusun ama sadece Kürtlerı öne cıkarmayın.Yok ıstenılen bu degılse o zaman ne Ermenının ıstegı ne Güney KıbrıslılarınKuzey Kıbrısla ılgılı ıddıaları nede Kürtlerın federasyon ve kımlık ısteklerı Türkıyenın polıtıkası olamaz.Türkıyenın polıtıkası adalet ve esıtlıge dayanan birlik ve bütünlük ıcersınde ünıter yapıya sahıp cıkarak barıs ıcersınde fakat Türkıyenın ali cıkarlarını korumak olmalıdır,yanı MILLI BIR POLITIKA

 

 

DİK DURALIM DIKLENMEYELIM AMA DOGRULARIDA KONUSALIM KI NE ISTEDIGIMIZI ANLAYALIM,AGZIMIZIN ICINDE LAFI YUVARLAMADAN!!!

 

 

saygılarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

17 şehit verildiği gün "şehitler için halay çekmişler"

 

 

Kilis’te 17 şehidin verildiği gün belediye desteğiyle yaptırdığı sünnet töreniyle tepki toplayan AKP milletvekili olayı açıkladı: ‘Gençler saldırıyı protesto için halay çekti.’

 

081020081145127990973.jpg

 

(Milletvekilinin elindeki bez parcasının renklerine dikkat edin)

 

 

TBMM’de AKP Grubu’nun basıla kapalı bölümünde Aktütün saldırısının olduğu gün oğluna stadyumda düğün yapan Kilis Milletvekili Hasan Kara gündeme geldi. Erdoğan milletvekillerini “Hassas bir dönemden geçiyoruz. Yaptıklarınıza dikkat edin” diye uyarırken medyayı da “Sünnet düğününü haber yaptılar ama televizyonlar eğlence programlarından vazgeçtiler mi, hayır” eleştirdi. Kara ise “Düğünün tarihini önceden belirlemiştik. Gençler şehit haberleri gelince saldırıyı protesto etmek için halay çektiler” dedi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında olanı biteni anlamak hiç zor değil...

Kain olmaya da gerek yok...

Garip belki ama İnsan şöyle bir düşünüyor..

Tabiki düşünce yeteneğimizi hala yitirmemişsek... :)

Mesela son olaylarda şöyle biraz geriye doğru bakarsak

- ‘Bir adım önde’ olmak için Kıbrıs’ın bir Elen toprağı olmasına boyun eğiyoruz...

- ‘Ermeni Katliamı’nı kabullenircesine Ermenistan’ı ziyarete gidiyoruz...

Ama her nedense bir türlü ayni vatanın insanı olan Kürt insanının isteklerini oturup görüşmek ve kuyudan taşı çıkarmak için ‘Bir adım önde olma’yı bir türlü akıl edemiyoruz/edemedik...

İnsanlarımız mı ölüyor?

(Bakmayın öyle nutuk atmalarına falan aynen hissettiklerimi belirtiyorum...)

Ölsün, bunlar bizden olanlar ve canları bedava. Ceremesi bir kazan sudur nihayetinde. Analar ölenlerin yerine başka çıkarır dokuz ay...

Eee sonra...

Sonrası yok arkadaşlar...

Zihniyet galiba böyle...!

Rum’a gelince iş değişir...

Ermeni’ye gelince de ayni.

Feda olsun bu yurdun her şeyi...!

Yeter ki ABD ve AB bizi sevsin...!

Vaaay ki vay mesul beylere...

Ya Kürt halkının istekleri?

Ülkenin barışı?

!!!!!!!!!!!!!!!!

....

Anlayamıyorum...

Bütün bunları doğru düzgün anlatacak biri varsa...

Bunun mantığını anlaşılır bir şekilde ifade edebilecek...

Buyursun ben burdayım...

 

Saygılar...

DİPNOT...

Tamamda Sayin DİPNOT' bunlara boyun egen kim? ulusalcilarmi? Milliyetcilermi? yoksa kemalistlermi? Irkcilarmi, Fasistlermi,, kim bunlar...

 

Bu meclisin yarisi kimlerden olusuyor veya yarisindan cogu hangi yörenin insani, bunlarin beklentisi ne olabilir birazda bunlari arastirmakda yarar var

 

 

 

:shuriken:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bunlara eklenecek ne olabilir ki;bende anlayamıyorum,bu kadar güzel cümlelerle anlatamasam da anlayamadıklarımı;anlayan varsa...bende bekliyorum.

eklenecek cok sey var..

 

biraz hatirin icin ekleyelim Tok insan acin halinden anlamaz diye!

 

Evinizi mi elinizden aldik, Topraginizimi gaspettik? yoksa topraklarinizi sulayacaginiz su yollarinimi kestik? yoksa evinizi basinizami yiktik, yoksa geceleyin gaz döküp insanlari Avrupa örnegi diri diri insanlarimi yaktik, okudunuzda okumadiniz diye meclisemi sokmadik? yoksa mecliste etnik kökene göre orantili olarak azmi yer kapliyorsunuz? onun icin sorunlarinizi mi dile getiremiyorlar? bunlarimi dile getirmek istiyorsun!!! yazalimmi daha? yoksa sokaga ciktigin zaman yabancisin diyemi horluyorlar?

 

 

:shuriken:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tamamda Sayin DİPNOT' bunlara boyun egen kim? ulusalcilarmi? Milliyetcilermi? yoksa kemalistlermi? Irkcilarmi, Fasistlermi,, kim bunlar...

 

Bu meclisin yarisi kimlerden olusuyor veya yarisindan cogu hangi yörenin insani, bunlarin beklentisi ne olabilir birazda bunlari arastirmakda yarar var

 

:shuriken:

Kim mi?...

Canım Efendi Türkler...

Düşünelim bir kere...

Bu oluşumun ilk tarihlerine gidelim....

Birileri çıktı ve PKK’yı kurdu değilmi.

Evet kurdu..

Ne yapıldı peki..

Ülkenin bütün akıllıları toplanıp başlangıçta bu örgütün ne istediğini sorgulayacağına, arkasındaki güçlerin kimler olduğunu araştıracaklarına...

Ne yaptılar...

Otuz yıldır yok Kürtler Dağ Türk’üdür...

Yok efendim şu...

Yok efendim bu diye mahalle siyasetinin bile daha muteber olduğu masallarla uyuttular problemi ve işin büyümesine sebebiyet yarattılar...

Öyle değilmi...

Öyle..

Peki...

Bu arada PKK’yı besleyenler en modern silahlar kuşanmasını sağlamadılarmı...

Sağladılar...

Öte yandan da asker, tahtadan kurulmuş karakollarda iyi yetiştirilen ‘Gerilla’nın stratejilerine karşı etkili eğitim almadan nöbet tutturuluyor değilmi...

Evet...

Ve maalesef korunamıyor o karakollar...

Doğrumu...

Doğru...

Eee sonuçta...

Tabiki ölüyor (ya da şehit oluyor)...!

Sonuç...

Sonuç şu...

Her iki taraftan ayni vatanın evlatları yok oluyor!...

İnsanlarımız ölüyor..

Amaa ‘Akıllı!’ politikacılarımız kuyudan taşı çıkarmanın yolunu arayıp bulma yerine inanın olayları gövde gösterisi ve ‘Nutuk’ atma fırsatı sayıyor...

Politik malzeme yapıyor değilmi...

o nedenle...

Bu işin boyun eğen tarafı olaz ne vatanseveri, ne ergenekonu, ne Kemalisti, ne milliyetçisidir...

Kim peki.......

Ülke sayın Efendi Türkler...

Ülke..

Olup biten bu...

Eğliyetsiz politikacılarla...

ABD icazetiyle....

AB taktiğiyle olmaz bu işler...

Ne ile olur...

Kardeşlikle, barışla, kararlılıkla, muhatap almakla, dinlemeyle, özveriyle, anlaşmayla, ülkeye yakışır güvenilir politika, strateji ve ekonomik yaptırımla...

Peki bunu devlet yapmazsa kim yapar...

Tabiki dış güçler....

Yapıyor ve yapacakta...

....

Anlaşıldığımı umuyorum...

Size özel saygı ve sevgilerimle..

DİPNOT...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında olanı biteni anlamak hiç zor değil...

Kain olmaya da gerek yok...

Garip belki ama İnsan şöyle bir düşünüyor..

Tabiki düşünce yeteneğimizi hala yitirmemişsek... :)

Mesela son olaylarda şöyle biraz geriye doğru bakarsak

- ‘Bir adım önde’ olmak için Kıbrıs’ın bir Elen toprağı olmasına boyun eğiyoruz...

- ‘Ermeni Katliamı’nı kabullenircesine Ermenistan’ı ziyarete gidiyoruz...

Ama her nedense bir türlü ayni vatanın insanı olan Kürt insanının isteklerini oturup görüşmek ve kuyudan taşı çıkarmak için ‘Bir adım önde olma’yı bir türlü akıl edemiyoruz/edemedik...

İnsanlarımız mı ölüyor?

(Bakmayın öyle nutuk atmalarına falan aynen hissettiklerimi belirtiyorum...)

Ölsün, bunlar bizden olanlar ve canları bedava. Ceremesi bir kazan sudur nihayetinde. Analar ölenlerin yerine başka çıkarır dokuz ay...

Eee sonra...

Sonrası yok arkadaşlar...

Zihniyet galiba böyle...!

Rum’a gelince iş değişir...

Ermeni’ye gelince de ayni.

Feda olsun bu yurdun her şeyi...!

Yeter ki ABD ve AB bizi sevsin...!

Vaaay ki vay mesul beylere...

Ya Kürt halkının istekleri?

Ülkenin barışı?

!!!!!!!!!!!!!!!!

....

Anlayamıyorum...

Bütün bunları doğru düzgün anlatacak biri varsa...

Bunun mantığını anlaşılır bir şekilde ifade edebilecek...

Buyursun ben burdayım...

 

Saygılar...

DİPNOT...

 

Sn Dipnot,

 

Türkiye'de terör, devletle vatandaş arasında bir olay değildir. Kimle kimin arasındadır? Teröristle, Türk milleti ve Türk devleti arasındadır. Yani Türk milletiyle, Türk devleti ile terörist arasındaki sorun, vatandaş ile devlet arasındaki sorun haline getirilmemelidir. PKK'nın, demokratikleşme diye bir sorunu yoktur. Terörün arkasında toprak ve bayrak isteği vardır. Yani, ne PKK'nın istekleri Kürt halkının isteğidir, ne de Kürt halkının, gerçek isteklerinin yapılması -ki yapılıyor ve yapılacaktır- terörü bitirir.

 

Şu aşamada, Kürt, Türk, Türkmen, Çerkez, Arnavut, Laz vs. bütün Türk vatandaşlarının yapması gereken, çetelerden arındırılmış, tam bağımsız, demokratik ve onurlu bir Türkiye için çalışmak, kendilerini bu anlamda temsil edecek dirayetli bir siyasal partide/partilerde oylarını birleştirmek, eğer böyle bir parti yoksa da sivil insiyatifle bir siyasal oluşum meydana getirmektir. Ancak, bu sayede oynanan oyunlar bozulabilir ve gerçek çözüme ulaşılabilir.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kim mi?...

Canım Efendi Türkler...

Düşünelim bir kere...

Bu oluşumun ilk tarihlerine gidelim....

Birileri çıktı ve PKK’yı kurdu değilmi.

Evet kurdu..

Ne yapıldı peki..

Ülkenin bütün akıllıları toplanıp başlangıçta bu örgütün ne istediğini sorgulayacağına, arkasındaki güçlerin kimler olduğunu araştıracaklarına...

Ne yaptılar...

Otuz yıldır yok Kürtler Dağ Türk’üdür...

Yok efendim şu...

Yok efendim bu diye mahalle siyasetinin bile daha muteber olduğu masallarla uyuttular problemi ve işin büyümesine sebebiyet yarattılar...

Öyle değilmi...

Öyle..

Peki...

Bu arada PKK’yı besleyenler en modern silahlar kuşanmasını sağlamadılarmı...

Sağladılar...

Öte yandan da asker, tahtadan kurulmuş karakollarda iyi yetiştirilen ‘Gerilla’nın stratejilerine karşı etkili eğitim almadan nöbet tutturuluyor değilmi...

Evet...

Ve maalesef korunamıyor o karakollar...

Doğrumu...

Doğru...

Eee sonuçta...

Tabiki ölüyor (ya da şehit oluyor)...!

Sonuç...

Sonuç şu...

Her iki taraftan ayni vatanın evlatları yok oluyor!...

İnsanlarımız ölüyor..

Amaa ‘Akıllı!’ politikacılarımız kuyudan taşı çıkarmanın yolunu arayıp bulma yerine inanın olayları gövde gösterisi ve ‘Nutuk’ atma fırsatı sayıyor...

Politik malzeme yapıyor değilmi...

o nedenle...

Bu işin boyun eğen tarafı olaz ne vatanseveri, ne ergenekonu, ne Kemalisti, ne milliyetçisidir...

Kim peki.......

Ülke sayın Efendi Türkler...

Ülke..

Olup biten bu...

Eğliyetsiz politikacılarla...

ABD icazetiyle....

AB taktiğiyle olmaz bu işler...

Ne ile olur...

Kardeşlikle, barışla, kararlılıkla, muhatap almakla, dinlemeyle, özveriyle, anlaşmayla, ülkeye yakışır güvenilir politika, strateji ve ekonomik yaptırımla...

Peki bunu devlet yapmazsa kim yapar...

Tabiki dış güçler....

Yapıyor ve yapacakta...

....

Anlaşıldığımı umuyorum...

Size özel saygı ve sevgilerimle..

DİPNOT...

Sayin DİPNOT' bu yazdiklarinizin bedeli bu ülkenin parcalanmasimi oluyor simdi!

 

Dünyada illigal örgütü, örgütleri olmayan ülkemi var.. bundan dolayi bir ülkenin parcalanmasimi gerekiyor..

 

ülkemizde pkk dan öncede örgütler vardi pkk dan sonrada vardi ve her daim de olacaktir bu sirf bizim icinde gecerli degil, her daim en gelismi vede en zengin ülke olsun.. gecerlidir.

 

 

Saygilarimla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin DİPNOT' bu yazdiklarinizin bedeli bu ülkenin parcalanmasimi oluyor simdi!

 

Dünyada illigal örgütü, örgütleri olmayan ülkemi var.. bundan dolayi bir ülkenin parcalanmasimi gerekiyor..

 

Hayır sevgili Efendi Türkler...

Yazdıklarım bu ülkenin parçalanması olmuyor/olamaz...

Aksine Kürtlerle bir arada yaşamanın bir üst boyutta siyasal kültürel-ekonomik vb. yeni niteliksel koşullarını oluşturabilmeyi sağlamak ve bunu öngörmek temeline dayalı!...

Ancak En temel sorunumuz ki bunu sürekli dile getirmeye çalışıyorum...

Bu çözümü ne yazıkki bu şekilde görecek, gerçekleştirecek bir siyasal beynin ülkemizde olmamasıdır/olamamasıdır!..

Diğer taraftan evet dünyanın birçok ülkesinde ayrılıkçı terör örgütleri var ama hiç bir ülke bizim kadar boş, çözümsüz, uzlaşmadan uzak, ilgisiz ve kopuk değil (Afrika dışında)...

 

Saygılarımla...

DİPNOT..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Yakisikli' Türkiyede artan Türk milliyetciligini birak daha ben ülkemizde tek milliyetci insan bile göremedim sen hangi artan Türk milliyetciliginden bahsediyorsun..

 

Sayin DİPNOT' da bunun güzel bir örnegidir!

 

Irkcilarla milliyetciligide karistirmamak sartiyla sunuda eklemek isterim Türk Irkcisida göremedim..

 

sonra gelelim senin tek bayrak efsanene, Tek bayragin altinda iki tür asker olurmu! Türk silahli kuvvetleri sizin askerinizmidir degilmidir?

 

 

Sayin Efendi Turkler sordugunuz sorulari yanitlamadan evvel size bir sorum olacak siz kim oluyorsunuz biz kim oluyoruz bunu aciklarmisiniz luften..

Simdi gelelim sormus oldugunuz soruya Elbetteki Turk Silahli Kuvvetleri benim askerimdir senin bilipte benim bilmedigim baska askerimizmi varda benim haberim yok ayrica Turk silahli kuvvetleri benim askerim olmazsa neden kalkipta elestirilerde bulunayip benim olmayan birsey icin kafami yorayim..Yeri gelir TSKyi savunurum yeri gelir elestiririm yeri gelir hukumeti elestiririm yeri gelir alkislarim bu benim nekadar sagduyulu bir turk genci oldugumu ve ulkemde olup biten hic birseye kayitsiz kalmadigimi gosterir... Ulkemizde hic turk milliyetcilgii ve irkciligi gormedinizden soz ediyorsunuz ve buna ornek olarakta sayin DipNotu gosteriyorsunuz bunu pek anlamis degilim acikcasi.. Siz sadece gormek istediklerinizi goruyorsunuz sadece gormek istediklerinizi goruyorsunuz halbuki Bana ornek olarak gostermis oldugunuz Sayin Dipnot cokta guzel orneklerle bunu gosteriyor tabi bu yine sizin milliyetcilik ve irkciligi nasil gordugunuz ve anladiginiza baglidir..

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türk Silahlı Kuvvetleri kendını Türk vatandası olarak kabul eden herkesin ordusudur.Yanlıs yapıldıgında elestırılmesı tabiiki demokratık ve adil ölcüler ıcersınde dogaldır.

 

Türk Silahlı Kuvvetlerini elestirmek baskadır Türk Silahlı Kuvvetlerini teröre karsı mücadele verdıgı ıcın elestırmek baskadır.Terörle mücadele ettıgı ıcın Orduyu elestırmek terörle yandas olmakla esanlamlıdır,helede Terörü insan hakları kapsamına alıpta haklı göstermek ise terörden daha tehlıkelidir.

 

Simdi yapılanda budur zaten.Kürtlere demokratık haklar paravanası altında hem terör savunulmakta hemde TSK elestirilmektedir.

 

Terörle mücadele hergün sehit veren Türk Silahlı Kuvvetlerine saldrımakla degıl teröre karsı durmakla PKK ya terör örgütü demekle olur.Hayır efendim ben PKK yı terör örgütü olarak görmüyorum gibi bir yaklasım sergilenirse iste o zaman hem BİZ hemde SİZ kavramları oluşur.

Askere silah ceken teröristtir,cocukları katledenler teröristtir.mayın döseyenler teröristtir.*****

 

 

saygılarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.