Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Atatürk’le yeniden tanışmaya hazırlanın..


Misafir birce

Önerilen İletiler

291566qh1.jpg

Atatürk?le yeniden tanışmaya hazırlanınCan Dündar?ın yazıp yönettiği "Mustafa"da anlatılanlar resmi şablonlarla sınırlı değil. Film için, Atatürk?ün daha önce görülmemiş fotoğraflarına, not defterlerine ulaşıldı. Sevdiği müzikler, söylediği sözler derlendi.İSTANBUL - NTV ve Ko?Medya seyirciyi Atatürk?le yeniden tanıştırmaya hazırlanıyor. "Mustafa", Atatürk?ü askeri, siyasi ve insani yönleriyle anlatıyor. Onu benzerlerinden ayıran, anlatılanların resmi dilin dışına çıkması... Can Dündar ve ekibinin hazırladığı film için, Atatürk?ün ayak bastığı her coğrafyanın izinden gidildi. Selanik?ten Şam?a, Berlin?den Sofya?ya... Doğduğu odadan, hayatını kaybettiği odaya kadar Mustafa Kemal?in hayatının her karesi için kilometrelerce yol kat edildi.Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arşivleri başta olmak üzere, yerli ve yabancı pek çok arşiv özel izinle açıldı. Atatürk?ün daha önce görülmemiş fotoğraflarına, hatıralarını yazdığı not defterlerine, yakınlarına yolladığı çok özel mektuplarına, günlüğüne, elyazmalarına ulaşıldı. Onu anlatan kitaplar, yerli yabancı basın, diplomatik yazışmalar tek tek tarandı. Geride bıraktığı eşyalar, anılar, belgeler, çalıştığı karargahlar, yaşadığı evler, sevdiği müzikler, söylediği sözler derlendi.Filmde eski siyah beyaz görüntüler ve resmi şablon yerine, modern animasyon teknikleri ve samimi bir dil kullanıldı.11ub4.jpgMÜZİKLERİ GORAN BREGOVIC YAPTIFilmin müziklerini, Atatürk gibi Balkanlardan yetişmiş ünlü müzisyen Goran Bregovic besteledi. 29 Ekim?de vizyona girecek "Mustafa", seyirciyi, özellikle de yeni nesli Atatürk?ü yeniden keşfe davet ediyor."Atatürk?ü şablonlardan kurtarmaya çalıştık"Farklı bir Atatürk portresi sunmayı amaçlayan, Atatürk?ün askeri, siyasi ve insani yönlerini resmi dilin dışına çıkarak anlatan ?Mustafa?yı yazan, yöneten Can Dündar ve müziklerini yapan Goran Bregoviç anlattı.

atatrkablonlardankurtarby7.jpg

İSTANBUL - Can Dündar?ın yazıp yönettiği ?Mustafa? eksik yansıtılan ?Atatürk?ü anlatmayı amaçlıyor.Çok önemli belgelere, fotoğraflara, mektuplara, Atatürk?ün kendi sesinden çok önemli kimi konuşmalara yer verilen filmi Dündar?la beraber filmin müziklerini hazırlayan Goran Bregoviç anlattı. Biz resmi tarihin bize bellettiği Atatürk?ün dışında bir Atatürk?e bakmaya çok da cesaret edemedik galiba, Mustafa buna cesaret eden bir film mi? Can Dündar: En azından bunu deneyecek bir film. Ben yıllardır bunun eksikliğini en çok hissedenlerden biriyim. Atatürk?ü doğru öğrenmediğimiz kanısındayım. Bize yanlış demeyim ama eksik yansıttıkları kanısındayım. Bu eksikliği gidermeyi amaçlayan bir film. Bir de bir nebze daha ona dokunmaya çalışan bir film. Bir nebze daha onu bir rozet olmaktan çıkarmaya çalışan bir film, bir nebze daha onu bir heykel olmaktan uzaklaştırmaya çalışan bir film, onu içerden anlamaya çalışan bir film olsun istedik.Ve olabildiğimiz kadar ona yakın durmaya onu anlamaya çalıştık. İstedik ki biz susalım o anlatsın amacıyla biraz da daha çok kendi yazdıklarına kendi tuttuğu notlara yazılarına kendi mektuplarına dayalı bir içerden anlatma yöntemi denedik.Elbette bölye bir film müziklerinin Goran Bregoviç?e teslim edildiğini duyunca biz de biraz şaşırdık. Neden bir Türk besteci değil diye sorduk?Goran Bregoviç: Ben kendimi bir besteci olarak hep biraz uzakta hissediyorum ama yine de İstanbul?a bağlı bir bölgeydi yüzyıllar boyunca. Böyle önemli bir proje içerisinde yer alıyor olmak benim için çok önemli. Çünkü her zaman filmler yapabilirsiniz ama böyle şeylere sık sık rastlayamazsınız. Besteci olarak yer alamazsınız. Ben de böyle bir şeyi yapmayı istiyorum tabi ki.Ben mesela düğünler ve cenazelerde çalınan müzikler yaptım ama şimdi burada kalıcı olacak birşey yaptım. Sanırım ben de arkamda bir şey bırakmak istedim. Böyle önemli bir ana tanıklık etmek istedim.Can Dündar: Sonuçta Atatürk Rumelili, bir Balkan çocuğu ve Balkan kanını taşıyan bir müzisyenin ona çok daha yakın olacağını hissettim. Onun duygularını çok daha iyi dile getirebileceğini düşündüm. Onun dışında uluslararrası bir müzisyen yani Atatürk?ü dünyaya açmakta da yardımcı olacağını düşündüm böyle bir müzisyen seçiminin. Ve tabi biraz önce kendisinin de söylediği gibi genlerinde Osmanlı izlerini taşıyan bir müzisyen. Bugün birlikte ?Dağ Başını Duman Almış? marşını birlikte çalarken onu çok daha iyi hissettim. Yani bir mehter sesi geldi kulağımıza. ATATÜRK?ÜN GİTTİĞİ YOLU BİR DAHA GİDELİM...Yıllardır bu konuyu çalışan bir ekibimiz var o anlamda çok hazırlıklıydık çok iyi bir arşivimiz olduğunu düşünüyorum. O arşiv ve ekip aşağı yukarı ne yapacağını bilerek yola çıktı ama Atatürk?ün gittiği yolu biz bir daha gidelim diye biz yola çıktık.Aslında bu biraz da bir yol filmi. Çünkü Atatürk?ün hayatı bir yol. Ve Selanik?ten başladık Manastır?a gittik, Sofya?ya gittik, Ankara?ya gittik, Erzurum?a gittik. Onun gittiği bütün o yolu kat ettik ve bıraktığı izleri görüntülemeye çalıştık. O yolu kat ettikten sonra metin oluştu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ATATÜRK?ÜN NOT DEFTERLERİ

Çok azımızın bildiğini zannettiğim Atatürk?ün not defterleri var. Cebinden hiç ayırmadığı yani günlük tutan bir insan.

 

Ve o günlükler gün be gün kaydettiği şeyler, duygularını izlenimlerini aldığı dersleri not ettiği not defterleri.

 

Zannediyorum ilk kez perdeye yansımış olacak. Onun dışında özel yazdığı mektuplar, işte aldığı notlar, okutulsun diye kaleme aldığı birtakım notlar. Bütün onlardan Atatürk?ün kendisin anlattığı bir filme ulaşmaya çalıştık.

 

 

İZLEDİĞİ SAHNE GORAN?A İLHAM VERİYOR

Sonuçta izlediği sahne Goran?a bir ilham veriyor ve oraya bir beste yapıyor. Hani sordunuz neden yabancı besteci diye.

 

Onun Atatürk yorumunu görmek ve dinlemek çok daha ilginç geliyor insana bir anda bizim hiç alışkın olmadığımız bambaşka bir yorumla çıkabiliyor.

 

Hani Atatürk?ün Türkiye?yi batılaştırma, Türk Müziğini çağdaşlaştırma çabalarına aslında biraz da gönderme de var bunun içnde.

 

ALIŞKIN OLMADIĞIMIZ BESTELER

 

İlk fragmanın müziğini yaptı bizim çok alışkın olmadığımız mesela akordeonla bestelenmiş birşey yaylılar ve akordeon, belki ilk anda bir Türk müzisyenin kulağına gelmeyecek birşey.

 

İlk anda çok yadırgadık koyduk üstüne baktık oluyor mu diye. Sonra hakikaten cok begendik ve gelen tepkiler de herkes çok beğendi diye tahmin ediyorum.

 

Sonrasında gene o şaşırmalar devam etti. Bazen hiç beklemmedik bir arya çıkabiliyor, bazen balkna havaları, bazen marşlar... Bizim çok tanıdık marşları başka bir şekle soktu.

 

 

HERKESİN BİR ATATÜRK?Ü VAR

Geçen yıllar içinde asker ocağında bir Atatürk anlatılıyor, okullarda bir Atatürk anlatılıyor ve bunlar müthiş bir şablona soktu Atatürkü ve değişmez bir hale soktu, katılaştırdı diye düşünüyorum.

 

Bütün bu heykeller büstlerle de tamamlanınca... Ve herkesin bir Atatürk?ü var herkes başka anlatıyor. Ben de bir Atatürk anlattım. Bu da benim Atatürküm. O şablondan kurtarmaya çalıştık.

 

Yeni yetişen kuşağın artık her bayramda gösterilen filmlerden sıkılmış gına gelmiş aynı şeyleri izlemekten bıkmış bir kuşağın onu yeniden izlemesi için bu filmin önem taşıyacağını düşünüyorum.

 

 

BİRAZ DA HERKES GİBİ BİR İNSAN

Filmin ismi neden Atatürk değil de Mustafa diye sorarsanız; bunun için yani en derinine, aslında hiçbir takı almamış haline en saf haline ulaşmaya çalıştık. Ona sadece annesinin hitap ettiği isimle hitap ettik.

 

Onu arzu ettik, onu yapmaya çalıştık.

 

Bunu ne kadar yapabildiğimizi seyirci görecek ama hakikaten onu espri yapan, içkisini içen zeybek oynayan, zaman zaman hüzünlenen, zaman zaman çok öfkelenen biraz da herkes gibi bir insan ama onları da aşan liderlik özelliklerini de ortaya koyarak gerçek anlamda Mustafa?ya ulaşmaya çalıştık.

 

ÇOK ÖNEMLİ BELGELER, FOTOĞRAFLAR, MEKTUPLAR...

 

Atatürk?ün kendi sesinden çok önemli kimi konuşmalarına tanıklık edeceğiz burda. Defterler önemli, bunlar Genelkurmay?ın çok titiz bir çalışmasıyla derlenmiş defterler, onlara tanık olmak ufuk açıcı olacak.

 

Kimi mektuplarını kullandık, o mektuplardan kişilik ozelliklerinin çok net göründüğünü farkededecksiniz. Artı, onun okunsun diye yazdığı birtakım eserler var. Onları da pek ortalıkta görmüyoruz. Bu vesileyle onları da zannediyorum gün ışığına çıkarmış olacağız. Sadece belgeler de değil çok özel fotograflar ve filmler de görecek seyirci.

 

Atatürk?ün zannediyorum en kapsamlı fotoğraf arşivine, Atatürk?ün kendi fotoğrafçılarının fotoğraf arsivlerine de ulaştık. Bir de küçük sürpriz var. Atatürk?ün şu ana kadar bildiğimiz en eski fotoğrafını seyirci ilk defa görecek.

 

 

Mustafa?nın karga sahnesi nasıl çekildi?

 

Can Dündar anlatıyor: "Hepimizin çocukluğundan beri dinleyegeldiği bu tanıdık öyküyü canlandırmak ve hep ders kitaplarında "kovaladığı kargalar"ı perdede görmek istedim. İronik?

 

Mustafa?yı Yunanlı Yorgo canlandırdı, kargalar animasyondu..."

 

 

Can Dündar?ın 29 Ekim?de vizyona girecek filmi "Mustafa" farklılıkları ve müzikleriyle olduğu kadar ünlü karga sahnesiyle de konuşulacak.

Dündar, sahneyi çekmeye nasıl karar verdiğini ve beyazperdeye nasıl uyarladığını NTVMSNBC?ye anlattı.

 

Filmin adı neden "Mustafa"?

"Kemal" ve "Atatürk" onun sonradan edindiği isimler çünkü? "Mustafa"da biz, onun en yalın haline ulaşmaya çalıştık. Onu sadece annesinin çağırdığı isimle hatırlamak ve hatırlatmak istedik. Fragmanda Sarı Zeybek?in ünlü Dolmabahçe sahnelerinden birine atıf var. Bana bu kapıları açan ilk belgesele yollanmış bir demet çiçek sayabilirsiniz. Bu aynı zamanda filmin de açılış sahnesi?

 

Fragmandaki karga kovalama sahnesi nerede çekildi ve kim oynadı?

Hepimizin çocukluğundan beri dinleyegeldiği bu tanıdık öyküyü canlandırmak ve hep ders kitaplarında "kovaladığı kargalar"ı perdede görmek istedim. İronik?

 

Ama o dönem yaşadıklarının, Atatürk?ün kişiliğinde çok önemi var bence? Gerçekten kargaları kovaladığı Langaza?ya gittik sırf bu sahne için? Bahse konu tarlanın yakınlarında yaptık çekimi...

 

Ve çocuğu da oradan bulduk:

 

Adı Yorgo? Bir Yunanlı?

 

Ve kendi halkına bir dönem düşman belletilen adamın çocukluğu rolünü büyük keyifle oynadı.

 

Kargalara gelince? Onlar Uğur Erbaş?ın can verdiği animasyon yaratıkları?

 

 

Fragman ve afişteki çalı çırpıdan ev ile çocuk...

Langaza?da karga sahnesi çekildikten sonra "Mustafa"ya tepede bir yere bir ev kurmamız gerekiyordu. Afişte göreceğiniz bu çalı çırpıdan ev, onun muhacirliğinin, "yurtsuzluğunun", yurt arayışının simgesiydi aslında?

 

Sadece onun da değil: Koca bir imparatorluğu yitiren halkın, sıkıştığı küçücük yurdu da simgeleyecekti o çocuksu kulübe?

 

Kulübeyi yapan çocuk da bir Makedonyalı: Alexandre?Onu da Manastır?da yemek yediğimiz restoranda tesadüfen "keşfettik". Saadet Özen, çocuğun ailesini bu role ikna etti.

 

Tabii Alexandre kendisinin filmin ana kahramanı ve afiş yıldızı olacağını bilmiyordu. Doğrusu biz de bilmiyorduk. Ama onu kulübenin içinde gördüğüm an, "İşte afişimiz bu" dedim görüntü yönetmenimiz Murat?a?

 

 

 

 

Ve hem fragmana hem afişe damgasını vuran harika bir görüntü çıktı ortaya?

 

Aynı Alexandre, elinde çalı çırpılarla ev yapacağı tepeye tırmanırken, aynı zamanda Uğur Hoca marifetiyle,

 

Dolmabahçe?deki tablonun içinden çıkıp gelen çocuk oldu. Goran?ın akordiyonu ona keyifle eşlik etti.

 

 

 

291852ha3.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Atatürk karga kovalarken ölürse ...

Gani Müjde'nin yazıp yönettiği ve başrolünü Ata Demirer’in oynadığı Osmanlı Cumhuriyeti filminin giriş sahnesi çok

 

şimdiden tartışma konusu oldu.

 

Gani Müjde’nin senaryosunu yazıp yönettiği, ana fikri "Eğer Türkiye Cumhuriyeti kurulmasaydı ve Osmanlı devam etseydi

 

ne olurdu?"

 

üzerine kurulu filmin başlangıcı şöyle:

 

"Atatürk kargaları kovalarken ölüyor ve tarihin akışı bir anda değişiyor.

 

" Atatürk’ün ilk kez mizah konusu olması film vizyona girmeden büyük tartışma yarattı.

 

Filme en büyük tepkiyi Profesör Toktamış Ateş gösterdi:

 

"Atatürk’ün karga kovalarken ölmesini fevkalade münasebetsizce buldum.

 

Halk ne der, espri olarak kabul eder mi, hoş görür mü açıkçası bilemiyorum.

 

Ancak kendisini Atatürkçü olarak tanımlayan bir insanın böyle bir sahneden rahatsız olacağını, böyle bir sahnenin hoşa

 

gitmeyeceğini tahmin ediyorum.

 

Karga kovalarken öldüğü sahneyi çok dramatik bir an olarak göstermiş olsa dahi bunu bile münasebetsiz bir şey olarak

 

görüyorum.

 

Kabul edilebilir bir durum değil."

 

‘O sahneyi kesmeyeceğim’

 

Gani Müjde ise bu sahneyi asla makaslamayacağını belirterek şunları söyledi:

 

"Film Atatürk’ün çocukluğunun geçtiği Selanik’te başlıyor.

 

Filmin başında Atatürk’ün 7-8 yaşlarında karga kovalarken ölümünü konu ediyoruz.

 

Bunun yanlış yorumlanacağını hiç sanmıyorum. Çünkü biz sonrasında değişen tarihi sorguluyoruz, dalga geçmiyoruz.

 

Bu sahne aslında bir dramın başlangıcı. Kimse benim ne denli Atatürkçü olduğumu sorgulayamaz.

 

Filme gelenleri bekleyen başka bir sürpriz daha var ama söylemem.

Bu hikayenin samimiyetine inanan herkesin Atatürk düşmanı bile olsa filmi merakla izleyeceğini düşünüyorum.

 

Filmde sert bir gönderme yapmıyorum.

 

Benim Atatürk sevgim filmin her karesine sinmiştir.

 

Kuşkum, çekincem hiçbir zaman olmadı.

 

Olumsuz yorumlar ancak filmi henüz seyretmeyenler açısından olabilir. İnsanlar salondan bu filmi alkışlayarak

 

ayrılacaklar."

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

209920080710025536683vt1.jpg

 

 

Dündar'ın Mustafa'sı gösterimde

Can Dündar'ın penceresinden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün anlatıldığı ''Mustafa'' isimli belgesel,

 

Antalya'da seyirciyle buluştu

 

45. Antalya Altın Portakal Film Festivali etkinlikleri kapsamında Antalya Kültür Merkezi'nde (AKM) ilk kez

 

gösterime giren belgeseli, Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel, Can Dündar, film seti ekibi ile sinemaseverler izledi.

İzleyicilerin zaman zaman duygulu anlar yaşadıkları belgeselin gösterimi sonrası Dündar ve ekibi ayakta alkışlandı.

 

Gösterim sonrası izleyicilerle buluşan Dündar ve film ekibi, Atatürk'ün bilinmeyen yanlarını da perdeye taşıdıklarını

 

söyledi.

 

Atatürk'ün yaşamıyla ilgili işlenmesi gereken birçok konunun bulunduğunu belirten Dündar,

 

''Denizin altında büyük bir hazine var ama biz 2 saatlik belgeselde sadece 2 avuç hazine çıkarıp gösterebildik'' dedi.

 

Belgeselin yaklaşık 9 ayda çekildiğini ve çoğunluğunu yabancı arşivlerin oluşturduğu 15 yıllık malzemeleri kullandıklarını

 

anlatan Dündar, filmin 1 milyon Avro'ya mal olduğunu dile getirdi.

 

İzleyicilerin sorularını da yanıtlayan Dündar, şunları kaydetti:

 

''Ben de belgeseli montajlandıktan sonra sizlerle birlikte ilk defa izledim.

 

İşlenilmesi gereken daha birçok konunun olduğunu gördüm ve belgesel boyunca 'keşke şunları da işleseydik' dedim.

 

Tabii ki Atatürk'ü 2 saatte sığdırmak mümkün değil.

 

Ama 5 bölüm halinde televizyonda belgesel serisini hayata geçireceğiz.

 

Belgeselde, toprağını kaybetmiş ve bunun derin acısını yaşayan, kendisine yeni bir yurt kurmaya çalışan, nitekim bu

 

konuda başarılı olan bir çocuğun hayatını işledik.

 

Atatürk'ün bazı zaaflarını da ele aldık. Yalnızlığını, eşinden ayrılışını ve gece karanlıkta asla uyuyamadığını anlattık.

 

En çok etkilendiğim sahnelerden birisi de annesini kaybettiğini anlattığı anı''

 

-''EN UCA GİTTİK''-

Dündar, bir izleyicinin, ''Her iki kutbu sinirlendirecek konuları işlemişsiniz.

 

Hurafelere ve Güneydoğu konusuna değinmişsiniz. Cesaret gerektiren bir konu.

 

 

Çekindiğiniz oldu mu?'' biçimindeki sorusuna ise şu yanıtı verdi:

 

''Umarız tüm seyircilerimiz de sizin gibi dikkatlidir.

 

Biz, eleştirilere göğüs germeye hazırız. Bu belgeselde alışılmış bir profil çizmedik.

 

En uca gittik. Atatürk gibi bir liderin de korkularının olduğunu anlattık.

 

Yalnızlık önemli bir motifti.

 

Özellikle Atatürk'ün hayatının son dönemlerindeki yalnızlığını işledik.

 

Nitekim devrimciler yalnız oluyor.''

 

Dündar, başka bir izleyicinin, ''Bu belgesel aynen televizyonda da yayınlanacak mı?

 

Televizyon kanalları bazı bölümleri yayınlamak istemeyebilirler mi'' sorusuna,

 

''Daha fazlası yayınlanacak. Kısıtlama olacağını sanmıyorum'' karşılığını verdi.

 

Dündar, belgesele ilişkin kitabın da 10 gün sonra piyasaya sunulacağını sözlerine ekledi.

 

AA

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mustafa-lar, Kemal-ler

GAZETECİ Can Dündar’ın yazıp yönettiği MUSTAFA adlı film 29 Ekim de bütün sinemalarda vizyona giriyor.

 

Film daha vizyona girmeden toplumda olumlu bir yankı uyandırmış.

 

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün çocukluğundan başlayıp okul hayatı, askeri hayatı, kadınlarla olan ilişkisi, devrimleri belgeleri ile anlatılmaya çalışılmış

 

olmakla beraber ATATÜRK’ün bugüne kadar bilinmeyen yanlarının da gün ışığına çıkacağı filmin yapımcısı tarafından anlatılmaktadır.

 

Can Dündar’ın katıldığı bir televizyon programında dört ünlü bayan tarafından yazıp yönettiği bu filmin seyrettiğimiz fragmanları üzerinden yorumlar

 

yapılarak soru bombardımanına tutuldu.

 

Kendisine yöneltilen ilk soru filmin adı neden MUSTAFA?..

 

Yazarın bu soruya verdiği cevap: ATATÜRK’ü bir tabu olmaktan çıkarmaya ve ona bir adım daha yaklaşmaya çalıştım.

 

Bugüne kadar görülen o ki, her insanın bir ATATÜRK’ü var. MUSTAFA adı onu daha yakından, daha içten tanımanın bir yolu olsun diye gayret ettim.

 

Her insan ATATÜRK’ü tanıdığını, bildiğini zannediyor.

 

Halbuki birçok yanlış bilgilerin ortada dolaştığını görmek mümkündür. Birazda yanlışları düzeltmeye çalıştım.

 

Genelkurmay’ın arşivinden yeni yeni açıklanan bugüne kadar bilmediğimiz günlük notları, yazdığı mektuplar kendi el yazısı ile Arap harflerinden Türkçe’ye

uzmanlar tarafından çevrilmiş yeni birçok bilgiyi bu filme aktardım.

 

Bugün bile onun fikirlerinin çok gerisinde olduğumuzu göreceksiniz diyordu. Bu filmi izlemek için 29 Ekim’i iple çekiyorum.

 

ATATÜRK’le ilgili birçok kitap ve makaleler okudum, TV’lerde birçok programlar izledim.

 

Onu yalnız Milli Bayramlarda ve 10 Kasımlarda hatırlıyoruz.

 

Gerçekten herkes ATATÜRK’ü yeteri kadar tanıdığını zannediyor.

 

Halbuki O’nun yaşamı boyunca Türk Milleti için yapmak istediklerini tuttuğu günlüklerde bulmamızın mümkün olduğunu hep düşünürdüm.

 

Bu bilgilerin var olduğunu Genelkurmayımızın bu konudaki çalışmaları hızlandırdığını duymak beni çok mutlu etti.

 

“MUSTAFA” VE KEMAL ismi çok güzel bir isim olmanın yanında, bir büyük insanı hatırlattığından dolayı çok önemlidir.

 

Bu ismi taşıyanların Anne ve Babaları ATATÜRK’e duydukları hayranlıktan dolayı çocuklarına bu ismi taktıklarını düşünürdüm.

 

Son üç beş yıldır bu düşüncemin yanlış olduğunu görüyorum ve üzülerek izliyorum ki, son yıllarda çıkarcılık sevdasına kapılmış bazı MUSTAFA VE

 

KEMAL’ler bir koltuk kapma uğruna taşıdığı ismin ruhuna ihanet etmektedir.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramında vizyona girecek “MUSTAFA” filmini bütün Türk Milletinin ve özellikle ismi Mustafa VE KEMAL olanların seyretmesi

 

gerektiğine inanıyorum.

 

 

Caner Soner Göksel

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Atatürk'le yeniden tanismak onu gercek yönleriyle anlamis olanlar icin sürpriz olmaz.Atatürk'ü kendi cikarlari icin saga sola cekeleyip gerceklerden saptiranlar icin eminimki faydali olacaktir.

Bütün dünya uluslarinin gipta ettigi Atamiza gereken itinayi gösteremeyenlerin,onun ve arkadaslarinin kurdugu bu Cumhuriyeti korumak icin yasalar cikarttiranlarin,bu ulusa ait olmaktan kivanc duymaktayim diyen Atatürk'ü yasalarla korunma noktasina tasiyanlarin belki Can Dündar'in bu calismalarindan sonra biraz olsun yüzleri kizaracaktir.

Ümit ediyoruz..

 

 

sazgilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

294247ml4.jpg...

 

 

?Mustafa? Dolmabahçe?de gösterildi

 

 

Atatürk?ün ölümünün 70. yıldönümü için hazırlanan "Mustafa" filminin İstanbul galası Dolmabahçe Sarayı?nda yapıldı.

 

Filmin Ankara galası ise bu akşam Devlet Opera ve Balesi?nde yapılacak.

 

İSTANBUL - Gazeteci Can Dündar?ın senaristliğini ve yönetmenliğini yaptığı,

 

Sabancı?nın katkıları ve NTV-KO?MEDYA ortaklığıyla hazırlanan

 

alaya politika, iş, medya, kültür ve sanat dünyasından seçkin davetliler katıldı.

 

Film gösterim öncesine Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptan

 

"Belge ve Fotoğraflarla Atatürk ve Milli Saraylar" sergisini açtı. Ancak Toptan, filmi izlemeden Dolmabahçe

 

Sarayı?ndan ayrıldı.

 

 

~~ Neden acaba..?

 

~~

 

Atatürk?le ilgili çok sayıda kitap, araştırma, anı okudum?

 

 

Hala okuyorum..

 

Ama aklıda kalacak belgesel veya film izlememiştim.

 

Dün akşam Dolmabahçe Sarayı?nda, Can Dündar?ın yazıp yönettiği? Mustafa Belgeselini izledim.

 

Can Dündar iyi bir belgeselci?

 

 

Büyük bir heyecanla belgeseli izlemeye gittim..

 

Sinemanın görselliği ve Goran Bregoviç?in muhteşem bestesinin dışında ?Benim ilk kez bilgim oluyor dediğim? bir şey bulamadım.

 

Afederesiniz ?

 

 

Belki daha önce dikkat etmemiştim, Ata?nın ?Beni hatırlayınız? notu ile ??Dağ Başını Duman almış?? marşının

 

hıkayesi belgeselde benim için yeniydi.

 

Film Ataturk?ün ?Yurt? isteği ile başlayıp, Hatay?ın yarda katılması yönündeki karşı konulmaz isteği ile

 

bitiyor?

 

 

İlgilileri için yeni bir şey yok.

 

Sarı Zeybek?in benzeri?

 

Atatürk?ün insani yanlarının altı çizilmeye çalışılmış.

 

Bu arada...

 

Tekke ve zaviyelerin kapatılması sürecinde söyledikleri belgesel?in son bölümünde dikkat çekecek biçimde öne çıkarılmış..

 

Fikri?ye-Latife hanım öyküsü bildik..

 

Kurtuluş Savaşı?ndaki arkadaşlarıyla yollarını ayırması öyküsü tanıdık?

 

Sofra da aynı?

 

* * *

 

Yazının başında da dediğim gibi Mustafa Belgeseli bilinenlerin sinema sanatının sihirli gücü kullanılarak görsel hale getirilmiş.

 

Ama?

 

Mutlaka izlenmesi gereken bir çalışma?

 

Can Dündar?a teşekkürler..

 

Destekeleyen NTV ve Sabancı Grubu?na da..

 

* * *

 

Bu arada?

 

Galaya çok sayıda bilindik yüz de geldi.

 

Eski Genelkurmay Başkanı Büyükanıt ta oradaydı..

 

??ATATÜRK ve Atatürkçülüğün tartışıldığı bir dönemde böyle bir çalışmayı nasıl buluyorsunuz??? sorumuza verdiği yanıt?..??sade suya tirit?? türündendi..

 

Bir de ?

 

 

Magazin mazmelerine gösterilen ilgi dikkat çekiciydi.

 

Mankenler ve manken bozması popcular neden kameraman ve bazı muhabirlerin bu kadar ilgisini çekiyor, doğrusu anlamış değilim.

 

 

Sami GÖKÇE

 

 

 

 

~~ Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun ~~

 

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

'Gösterimden Kaldırılmalı'

 

Eğitim İş Sendikası, "Mustafa" adlı filmde Atatürk hakkında gerçek dışı bilgiler ve belgeler yeraldığını öne sürerek,

 

filmin gösterimden kaldırılmasını istedi.

 

Eğitim İş Sendikası Malatya İl Temsilcilik Başkanı Ahmet Torun, yaptığı yazılı basın açıklamasında,

 

kuruluşundan bu yana 3 yıl geçen sendikanın hızla örgütlendiğini, Malatya'da 1 - 2 Kasım günlerinde bölge toplantısı düzenlediklerini,

 

eğitim ve öğretim ile eğitim emekçilerinin sorunlarının görüşüleceğini bildirdi ve "İsteğimiz, adil ve liyakata dayalı bir Eğitim Kurumları

 

Yönetmeliği’dir.

 

Eğitim kurumlarımız ancak hakkaniyete dayalı bir Yönetici Atama Yönetmeliği ile beklenen performansı gösterebilecektir.

 

Milli Eğitim Bakanlığı’mızı, konuyu, bilimsel ilkelere ve adil ölçütlere dayanarak çözmeye çağırıyoruz ."dedi.

 

 

 

"FİLM GÖSTERİMDEN KALDIRILMALI.."

 

Torun, daha sonra, hafta içerisinde "Belgesel" adı altında gösterime giren Can Dündar tarafından hazırlanan ve

 

"İnsan Atatürk"ü yansıttığı öne sürülen "MUSTAFA" adlı filmle ilgili eleştirilerde bulundu ve gösterimden kaldırılmasını istedi.

 

Torun, bu konuda şöyle konuştu:

 

"Kurtuluş Savaşı’mızın tartışılmaz yiğit,cefakar önderi,cumhuriyetimizin kurucusu, yaptığı devrimlerle Türk Ulusuna

 

gerçek anlamda çağ atlatan büyük devrimci ve devlet adamı, Atatürk, sözde gerçeklerle yüzleşme adına gerçek dışı olduğu

 

tarihsel belgelerle sabit eylem ve söylemlerin sahibi olduğu ima edilmek suretiyle karalanmaktadır.

 

Eğitim İş sendikası Malatya İl Temsilciliği olarak bu filme imza atan Can DÜNDAR’ı kınıyor,

 

yetkililerimizden bu filmin derhal gösterimden kaldırılmasını talep ediyoruz.

 

 

Adı geçen filmin, öğrencilerimize izletilmesi yönünde kimi kişi ve kurumlarca telkinde bulunulduğu şeklinde duyumlar almaktayız.

 

Yetkililerimizi, konuyu incelemeye ve böylesi sözde yapımlarla körpe beyinlerin gerçek dışı,insaf ve

 

vicdan yoksunu anlatımlardan korunması için gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz."

 

01 Kasım 2008 Cumartesi

 

~~~

 

Böyle bir haber bekliyordum .... ama bu kadar cabuk degil..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1630wc1.jpg

 

Mustafa rekora gidiyor

Atatürk'ün hayatını anlatan Mustafa filminin seyirci sayısı 500 bin'e yaklaştı..

 

 

Can Dündar’ın, ölümünün 70. yıldönümünde Atatürk’ün yaşamını baştan sonra, farklı yönleriyle anlattığı

 

"Mustafa" isimli belgeseli, gişede rekora doğru koşuyor.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda

 

193 kopyayla

 

206 salonda gösterime giren filmin seyirci sayısı 500 bine yaklaştı.

 

İlk gününde 150 bin 26 kişilik gişenin sahibi olan belgesel,

 

5 günde 470 bin kişi tarafından izlendi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Korsanlar 'Mustafa'yı satmayacak

29 Ekim'de vizyona giren ve son zamanlarda sürekli tartışılan Can Dündar'ın 'Mustafa' filmi,

 

bu kez trajikomik bir habere konu oldu.

 

Korsan DVD satıcıları; Atatürk'e olan 'saygılarından' ötürü bu filmin korsanını satmayacaklarını açıkladı.

 

Gişe rekorları kıran filmlere göz diken korsancılar bu kez şaşırttı.

 

'Ata'ya ayıp olur' düşüncesiyle Mustafa filminin korsan baskılarını üretmediler.

 

Korsan CD üreticileri, gişe rekorları kıran filmlere göz dikiyor. Bu nedenle talep görülmeyen filmlere asla dokunmuyorlar.

 

Yapımcılar için büyük tehlike arz eden korsan film üreticileri için, Can Dündar'ın "Mustafa" adlı belgesel filmi bir istisna teşkil ediyor.

 

Kısa süre önce gösterime girmesine rağmen 800 bin izleyiciye ulaşarak gişe rekorları kıran Mustafa filminin korsanları üretilmedi.

Bunun nedeni ise oldukça şaşırtıcı. Çünkü korsancılar "Atamıza ayıp olur" düşüncesişyle

 

"Mustafa" filminin korsan baskılarının üretilmemesi yönünde karar aldı.

 

Bu karar tepkilere neden olan filmi, korsancılar tarafından göz ardı edilen ilk eser yaptı.

 

takvim

 

~~

 

Dünya tersine mi dönmeye başladı anlayamadım gitti...ama sevinmedim değil bu olay' a

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Korsanlar belkide ilk defa dürüst olarak bir karar almislardir.Bu onlarin Korsanda olsalar Ataya saygilarinin bir sonucudur.Atatürk'ün sirtindan birilerine yaranmak icin siyaset yapanlar korsanlar kadar onur sahibi olamadilar.

 

Can Dündar sadece milyonlari,korsanlari ve beni sükutu hayale ugratmakla kalmadi ayni zamanda kimlere hizmet verdiginide kendiliginden belgelemis oldu.

Atatürk'ü alkol ve sefahat düskünü olarak gösterenler onu kücültmek isterlerken aslinda ne kadar kücüldüklerinin farkina varamiyacak kadar gaflete dalmislardir.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Korsanlar belkide ilk defa dürüst olarak bir karar almislardir.

 

Halkımızda Atatürk'e sevgi ve saygı, korsan kasetçiler/CDciler dahil içselleşmiş olarak vardır. Bu saygı ve sevgiyi hazmedemeyenler, emperyalistler ve onların ülkemizdeki işbirlikçileri, şeriatçılar, Kürtçüler ve ********. O yüzden, AB tarafından, devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılması ve Kemalizmin kökünün kazınması tavsiye edilmektedir. Bozuk sistemin sonucu olan Korsanların bile Atatürk'e sahip çıkması anlamlıdır. Asıl Korsanlar ise, çıkar uğruna, Türkiye, Türk ve Laik cumhuriyet düşmanlarına destek verenlerdir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

731320081024081934803mi4.jpg

 

 

 

 

Mustafa filmi 1 milyon seyirciyi aştı

 

Atatürk'ün askeri, siyasi ve insani yönlerini anlatan ''Mustafa'' filmi, vizyondaki üçüncü hafta sonunda 1 milyon seyirci

 

sayısını aştı.

 

Warner Bros Türkiye'den yapılan yazılı açıklamaya göre, 29 Ekimde 193 kopyayla 206 salonda vizyona giren film,

 

22 günde 1 Milyon 4 bin 36 kişi tarafından izlendi.

 

Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arşivleri başta olmak üzere, yerli ve

 

yabancı birçok arşivden derlenen belgeler ve Atatürk'ün daha önce görülmemiş fotoğraflarının yer aldığı

 

belgesel filmin ekibi, Selanik'ten Manastır'a, Şam'dan Berlin'e, Sofya'dan Karlsbad'a kadar giderek

 

Atatürk'ün doğduğu odadan, öldüğü odaya kadar her mekanda çekim yaptı.

 

(aa)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

296127yd9.jpg

 

 

Mustafa’ Avrupa yolcusu

Gazeteci-yazar Can Dündar’ın Türkiye’de tartışma yaratan "Mustafa" adlı filmi Avrupa’da izleyicinin karşısına çıkıyor.

 

Strasbourg - ‘Mustafa", bu yıl 20’incisi düzenlenecek "Strasbourg Türk Sinema Günleri" çerçevesinde

 

ilk defa bir Avrupa sahnesinde gösterime girecek.

 

Filmin gösterileceği tarihi Odysee sinemasında

 

 

3 ve 5 Aralık’ta Can Dündar’ın katılımıyla seyirciyle sohbetler de düzenlenecek.

Türkiye sınırları dışındaki en önemli Türk sinema etkinliği olma özelliğine sahip

 

 

Strasbourg Türk Sinema Günleri bu yıl 3-30 Aralık tarihlerinde yapılacak.

 

Etkinlik çerçevesinde 14 Türk filmi vizyona girecek.

 

Filmler : "Mustafa" (Can Dündar), "Hazan Mevsimi" (Mehmet Eryılmaz), "A.R.O.G" (Cem Yılmaz & Ali Taner Baltacı),

 

"Nokta" (Derviş Zaim), "............." (Murat Saraçoğlu), "Güneşin Oğlu" (Onur Ünlü), "Devrim Arabaları" (Tolga Örnek),

 

"Mülteci" (Reis Çelik), "Üç Maymun" (Nuri Bilge Ceylan), "Osmanlı Cumhuriyeti" (Gani Müjde),

 

"Pandoranın Kutusu" (Yeşim Ustaoğlu), "120" (Özhan Eren & Murat Saraçoğlu), "Yaşamın Kıyısında" (Fatih Akın),

 

"Süperajan K" (Bülent İşbilen).

 

Strasbourg Türk Sinema Günleri’ne Can Dündar, Derviş Zaim, Erol Babaoğlu, Özhan Eren ve Reis Çelik de konuk olarak

 

katılacaklar.

 

Strasbourg kentindeki tarihi Odysee sinemasında düzenlenecek etkinlik, son 20 yıldır Fransız Kültür Bakanlığı,

 

Strasbourg Belediyesi ve Avrupa Birliği’nin medya programı Europa Cinemas’ın katkılarıyla gerçekleştiriliyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
Korsanlar 'Mustafa'yı satmayacak

 

 

Korsanlar belkide ilk defa dürüst olarak bir karar almislardir.Bu onlarin Korsanda olsalar Ataya saygilarinin bir sonucudur.Atatürk'ün sirtindan birilerine yaranmak icin siyaset yapanlar korsanlar kadar onur sahibi olamadilar.

 

:)

 

 

Korsancılar Sözlerini Tutmadı

Eminönü'nde Bir İş Hanını Basan Polis Ekipleri, Aralarında Yeni Vizyona Giren Osmanlı Cumhuriyeti ve

 

Mustafa Filmlerinin de Bulunduğu 20 Bin Adet Korsan Cd Ele Geçirdi.

 

Eminönü'nde bir iş hanını basan polis ekipleri, aralarında yeni vizyona giren Osmanlı Cumhuriyeti ve

 

Mustafa filmlerinin de bulunduğu 20 bin adet korsan CD ele geçirdi. Korsancıların, "Ata'mıza ayıp olur" diyerek 'Mustafa'

 

filminin sahtesini üretmedikleri medyada yer almıştı.

 

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri, Eminönü ve Fatih ilçelerinde çeşitli

 

adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi.

 

Tahtakale'de toptan CD işi yapan bir iş hanına baskın yapan ekipler, aralarında yeni vizyona giren

 

"Osmanlı Cumhuriyeti" filmi ve "Mustafa" belgeseli CD'lerinin de bulunduğu toplam 20 bin adet korsan CD ele geçirdi.

 

Bir kişinin gözaltına alındığı operasyonda ele geçirilen CD'ler emniyete getirildi.

 

Korsanlarla ilgili çalışmaların devam edeceğini belirten emniyet yetkilileri, gözaltı sayısının artabileceğini kaydetti.

 

"Mustafa" belgeselinin kaçak CD'sini piyasaya süren korsancılar, daha önce Atatürk'e saygılarından dolayı bu belgeselin

 

korsanını yapmayacaklarına dair söz verdikleri medyada yer almıştı. söylemişlerdi.

 

Kısa süre içerisinde 800 bin izleyiciye ulaşan belgesel, korsancılar tarafından gözardı edilen ilk eser olmuştu.

(CİHAN)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

ADD, 'Mustafa' Filmine Savaş Açtı

 

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan ve daha sonra hastaneye kaldırılan emekli Orgeneral

 

Şener Eruygur'un genel başkanlığını yaptığı Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), gazeteci - yazar Can Dündar'ın yaptığı

 

'Mustafa' adlı belgesel filme savaş açtı. Dernek, film hakkında çıkan olumsuz yazıların toplandığı kitabı bedava dağıtıyor.

 

Can Dündar'ın Atatürk hakkında çektiği 'Mustafa' filmine ağır eleştiriler yapıldı.

 

Dündar da bu eleştirilerden nasibini aldı.

 

Eleştirilerin birleştiği temel nokta ise "Atatürk yalnız ve umutsuz, kadınlara zaafı olan, yaptıklarından pişman biri gibi

 

anlatılması."

 

 

ÜCRETSİZ KİTAP DAĞITIYORLAR

En sert eleştirileri yapanların başında Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan

 

ve daha sonra hastaneye kaldırılan emekli Orgeneral Şener Eruygur'un genel başkanlığını yaptığı ADD geliyor.

 

Bu konudaki sert tutumunu sürdüren Dernek yeni bir çalışmaya imza attı.

 

Şu Çılgın Türk'lerin yazarı ve ADD Genel Yönetim Kurulu üyesi Turgut Özakman'ın Cumhuriyet Gazetesi'nde çıkan

 

'Mustafa' filmi hakkındaki yazıları bir kitapta toplandı.

 

Dernek Bilgi Yayınevi'nden çıkan kitabın ücretsiz olarak verildiğini duyurdu.

 

İnternet sitesinden yapılan açıklamada, "Bu özel çalışması dolayısıyla Bilgi Yayınevi'ne ve kitabın yazarı

 

Turgut Özakman'a sonsuz teşekkürler.

 

'Mustafa' filmi hakkında'ki tüm duyarlı ve 'Çılgın Türkler'in bilgilerine sunuyoruz.

 

Bu değerli eser ücretsiz edinilebilinir." denildi.

 

ADD, kitabın ücretsiz alınması içinde iletişim adreslerini de yayınladı.

 

Turgut Özakman, film için kaleme aldığı yazılarında "Can'ın yaptığı ile söyledikleri birbirini tutmuyor.

 

Şimdiye kadar, birkaç dinci ve Armstrong'dan başka hiç kimse Atatürk'ü, Mustafa filmi gibi anlatmadı.

 

Resmi anlatımın gölgesinde kalmayayım derken, gerçeğin çok dışına, uzağına düşülmüş.

 

Bu asla unutulmayacak bir talihsizlik. Mustafa filminin bazı sahnelerinde, bir milletin tarihi boyunca en çok saygı

 

duyduğu, arkasından en çok ağladığı bir kahramanın anısı ve saygınlığı yaralanıyor, incitiliyor.

 

Buna tepki gösterilmemesi, doğruların açıklanmaması çok hazin, rezil, acı bir şey olurdu.

 

Can Dündar, bu tepkilere, eleştirilere, suçlamalara katlanmalı ve hiç gecikmeden bu yanlışlıkları, eksiklikleri düzeltip filmi

 

gerçeğe uygun, kahramanına saygılı hale getirmelidir." ifadelerini kullanmıştı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 8 ay sonra...

Mustafa" filmi ilk kez televizyonda

 

 

Sinemalarda vizyona girdiğinde büyük tartışmaların yaşandığı ve "Ulu Önder" formatından, "İnsan Atatürk" konseptine geçişin zorluğunu bir kez daha gösteren Mustafa filmi şimdi TV izleyicisinin beğenisine sunuluyor.

 

 

Mustafa filmi Atatürk'ün askeri, siyasi ve insani yönlerini resmi dilin dışına çıkarak anlatılan ilk sinema filmi.

 

 

Can Dündar'ın hem senaryosunu yazdığı hem de yönetmenliğini yaptığı film, Atatürk'ün hayatını Selanik'ten Dolmabahçe'ye kadar şablonlardan uzak bir şekilde anlatmayı amaçlıyor.

 

Gökhan Akyüz, Bahadır Yazıcı, Burak Onaran, Ediz Mehmedali'nin rol aldığı filmde Atatürk'ü 6 farklı oyuncu canlandırıyor.

 

 

Film ilk kez bu akşam Kanal D'de ekrana geliyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.