Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Abidin Dino İçin 3 Ciltlik Kitap.....


Yayamaz Kayımca

Önerilen İletiler

Prof. Dr. M. Şehmus Güzel, ünlü ressam Abidin Dino'yu anlatan 3 ciltlik eserini tamamladı. Eser Paris'te bir geceyle tanıtılacak. Şehmus Güzel "ömür törpüsü" olarak nitelediği 3 ciltlik çalışmaya çok yoğun emek sarfetmişe benziyor. Güzel, ayrıca 25 Nisan 2008'de Paris'te yapılacak bir geceyle kitabın tanıtımının yapılacak...

 

 

M. Şehmus Güzel'in Abidin Dino ile ilgili bir makalesini de haberimize eklemek istiyoruz:

Bugün, son yirmi yılımın büyük bir parçasını alan ve nihayet okuyucuya kavuşturabildiğim için çok mutlu olduğum bir çalışmayı tanıtmak için kapınızı çalıyorum:Abidin Dino başlıklı bu çalışma inanmayacaksınız belki ama üç kitap oldu.Hem de tamıtamamına 1246 sayfa:Gel de şaşma şimdi.Ve şimdi hemen otuziki kısım tekmili birden ve bilgisayarda iki satır yazmak için işe başlar başlamaz sökün eden satırlar huzurlarınızda: Elimi ateşe sokarım bakın inanmazsanız:Evet iki satır yazayım diye oturdum ama bu bilgiSARAY aldı beni taa nerelere kadar götürdü:

 

Fransızların artiste complet tanımına en iyi uyan büyük sanatcılarımızdan Abidin Dino'nun hayat hikayesini kapsayan bu çalışma, onu bütün yönleriyle, yani bir insan olarak tanıtılmasına çalışıyor.

 

İlk gençliğinde gazeteci ve karikatüristtir Abidin :Aslında Abidin'in o günkü çizgilerine harikatür ve bu nedenle Abidin'e de harikatürist denilmesini öneriyorum: Bilmem bu işe ne dersiniz?

 

Ve ressamdır Abidin : »Eller » ve « Parmaklar » çizer :Durmadan dinlenmeden. »Delicesine ».Asla delirmeden.Ama bu « eller » ve « parmaklar » da « Moskova'nın parmağını » görenler çıkıverir hemen...

 

Dostumuz sadece gazeteci, harikatürist ve ressam değildir :Aynı zamanda ve Yeditepe Öyküleri'nde örneklerini verdiği gibi öykücüdür de.

 

Bu kadar da değil:Saati gelince şairdir:Saati gelince deyince örneğin Beyoğlu'nda, akşam zamanlarında ve pat diye bir İstanbul güzeline "vurulmayı" anlatmak istiyorum:Ah!O İstanbul'un sarışın ve kıvır kıvır saçlarıyla genç ve şirin Rum ve/veya Yahudi güzelleri nasıl vururdu sizi taa kalbinizin ortasından.Ah!

 

Bir süre sonra sıkı polemikçi kesilir başımıza Abidin : Peyami Sefa ile dalga geçtiği makaleler örneğin:»Cingöz Recai » ile « yaratıcısını » bir kavgaya tutuşturur ki Karagöz ile Hacivat şaşar bu işe :Bilhassa tavsiye ederim: Yemeklerden önce veya sonra üç çorba kaşığı kadar, ama yemeklerde asla.

 

Sonra Abidin'i SSCB'de dekor ustası olarak yakalarız :Madenciler filminin çekiminde Yutkeviç ile koşturmaktadır :Odessa senin, Leningrad benim, Moskova, Kiev film çevirmekle ugraşmalardadır.Ve Abidin üstünüze afiyet sinemada ustalaşmak üzeredir.1966'da Goal'ünü bu sayede doksana « takıverdi ».Bu belgesel film Türkiye'de Altın Goller adıyla gösterildi :Ve gösterildiği her sinemada alkışlandı.Sinemaya girebilenler tarafından.Yer bulmak çünkü nâ-mümkündü.Anlatılamaz.

 

Akan zaman duran zaman Abidin'i yeniden İstanbul'da yakalar :Eller yukarı !Hangi eller ?Tutan eller.Seven eller.Dayanışmada kenetleşen eller.Gösterilerde yumruklaşan eller.Hangileri?Duyamıyorum :Sesinizi yükseltir misiniz lütfen.

 

Hemen peşinden sıkı militan ve sayısız dergi ve gazete yaratıcısı ve fena halde eleştirmen (tiyatro, sinema, edebiyat ne isterseniz var) bir Abidin çıkar karşımıza, « Sinekli Bakkal »ın tam köşesinde. »Rahatı Kaçan Ağaç »ın tam karşısında »Ağıtlar » duyar « Yer Demir Gök Bakır » bir dünyada.

 

Sonra kendi ülkesinde "ikamete memur" tayin edilir Abidin :Hayatında asla memurluk yapmamış ve bu tür işten köşe buçak kaçmış Abidin'e en büyük haksızlık işte budur:"ikamete memur"!Ve Abidin'in sürgünlükte bunun dışında başka şikayeti de olmamıştır:"Ne var yani halkımı, Anadolu halkını tanıdım.Çok ta iyi oldu" demez mi bir de!Ama lütfen yanlış anlaşılmasın :İkamete memuru filan yok bu işin, yahu basbayağı sürgün adam:O yıllardaki birçok akıllı yazar, şair ve sanatcı gibi...Bilmem anlatabiliyor muyum ?

 

Paris, Cenevre, Korfu, kısa bir süre Atina, İstanbul, Odessa, Leningrad, Moskova, Londra yeniden Paris ve Picasso ile Micassolu günler, ve bunların hepsinden sonra Mecitözü (Ah o güzelim insanoğluinsan Aleviler ah!), Adana (Kemal Göğceli, Orhan Kemal nam yazar, Naci Bey:O da Alevi), canlar ve dostlardan sonra Ankara Mankara:Abidin bu, başkentte en başrolleri oynar gerekirse, maksat trajedileri, dramları ve pespeyalikleri alaya almak değil mi ?:Melih Cevdet Anday, Orhan Veli ve elbette Oktay Rifat'la Ankara'nın göbeğinde ve "gölgelerinin" sıkı markajına rağmen Ankara Palas'ta ve bakanların makanların afra tafrasını umursamadan, yada bir belediye otobüsünde elbette Dada gösterisi düzenleyecetir: Babalara inat!Ve ancak bu şekilde sıkıntıların ve bıkıntıların ağırlığı altında ezilen dramatik hayat dedramatisée edilerek yaşanabilir biçime sokulabilmiştir 1940'ların ikinci yarısındaki bu koskocaman taşra başkentinde :Hayatın ve dünyanın kenarında bir dip not gibi unutulmuş.

 

Sonra yeniden İstanbul:Madem ki örfi idare (hemen kaşlarınızı çatmayın n'olur:Yani sıkıyönetim beeeeee!) kalkmış ve "yollar" açılmıştır:Henüz "hızlandırılmamış" trenle Ankara'dan İstanbul'a bir gecede varıp "iki çayla bir simit veya iki simitle bir çaylı" günlerinize şöyle en içten bir biçimde bonjour çekmek mümkün:Hele yanınızda Tekir Kedi de varsa.Evet Tekir Kedi'nin ilk harfleri büyük, çünkü filmimizin pardon kitabımızın aslî kahramanlarından biridir:O kedi ki, "hürriyete kavuştuğunun" beşinci gününde İstanbul'da yaz tatilindeki Abidin ve Güzin'i ziyarete gelen Nâzım Hikmet'in kuçağına kurulup ölümsüzleşmiştir ve dünya edebiyat tarihine giren kedilerden biri olmuştur.Bunu Güzin Dino benden iyi anlatır.Anlattı netekim.Evet netekim!Nevar?Önce ve sonraki sözcüklerin yazımlarında hata yoktur.

 

Sonra iyi saatte olsunlar Abidin'i ve Güzin'i ve Nâzım'ı ve Münevver'i sıkı takibe alırlar:"Nefes alamaz' duruma gelince yoldaşlar, "Boğaziçi'ne, Kız Kulesi'ne, Marmara'ya ve Setüstü'ne, balıkekmeğe, muhallebiye, kuru fasulya ve pilava doyamadık fakat n'olur ve lütfen kusura bakmayın ama bize müsaade, bize maalesef yol göründü üç vakte kadar" demek zorunda kalırlar:

 

Biri Karadeniz'e vurur ve Karadeniz'de "vurulmaz": Mustafa Suphi ve yoldaşlarına selamını eksik etmez Nâzım.Yanında genç bir Refik Erduran vardır.Ve dalgalar dalga geçemezler. Sadece selama dururlar.Erduran filan değil kardeşlerim ER-DURMAZ bu adam.Bilmem anımsatmalı mı:Refik o sırada çünkü askerdir yaaa.Anlatılmaz bir cesaret.Netekim (evet evet netekim) hemen sonra Kore'ye bile gidecektir :Askerlik bu :Kader deyip geçme !Çevirmendir kendisi çünkü askeriye cihetinde.

 

Öbürü, yani Abidin nam adem, pasaport alır.Evet inanmayacaksınız ama bu iş için iki yıl ugraşır Abidin ve Roma'ya pasaportuyla uçar:Vınnn.Sonra Parisli ve Marisli günler başlar :Asla bitmemecesine.Gider Abidin bir daha dönmemecesine neredeyse...Elbette gelecektir yeniden İstanbul'a, Ankara'ya ve Adana'ya...Ve yüzünü yeniden Bogaziçi'ne sürecektir. Bilirsiniz Boğaziçi'ninin kuşlarını, balıklarını ve bütün taşlarını bile tanır Abidin. Kandilli'de Ostrorog Yalısı'nın müşterilerindendir.Yogurduna bayılır ülkesinin.Çiçek Pasajı'nda rakı içmeden olur mu be Hıristos, be Yorgo?Bir de Yaşar Kemal'le yenilen kebablarına bayılır Abidin.Acılı tarafından ve bu iş asla "Yaşar'sız olmaz".Abidin'e "Peder" diye hitap eden tek insandır Yaşar Kemal.Ve Abidin bu işe "bozulmaz".Fakat "Yaşar'ın" Güzin'e "anne" diye hitap etmesine kırmız kart çıkarır.Ne de olsa gençliğinde kalecilik yapmış adam.Esbâbımûcibesi sual edilmez.Abidin şimdi Aşiyan sırtlarından seyirlerdedir:

 

 

Eh ressamın da başka istediği yoktur hani:Ülkesini ve ülkesinin insanlarını seyreylemek.BUNDAN İYİSİ KARDEŞLERİM CAN SAĞLIĞI.O DA BİZE YETER:DÜNYALAR KADAR.İyi saate olsunlara, "gölgelere", "sivillere" nanik.

TAMAM MI!ABİDİN DİNO ÇÜNKÜ ÜLKESİNDE ARTIK.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.