Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Hayvan hastalıkları ve tedavileri .....


Yayamaz Kayımca

Önerilen İletiler

CORONAVİRAL ENTERİTİS

 

Coronaviral enteritis kedi ve köpeklerin akut seyirli bulaşıcı bir hastalığıdır. Özellikle bir yaşın altındaki köpek, 1-3 aylık kedi yavrularında sarı-portakal renginden kahve rengine kadar değişen, bazen kan içeren, kötü kokulu, ishalle seyreder. Oldukça bulaşıcı ancak ölüm oranı düşüktür.Bulaşma enfekte hayvanların dışkılarıyla bulaşık materyalin alınmasıyla olur. Çoğu vakalarda ateş görülmez,klinik olarak ishal, kusma, durgunluk gözlenir. İshalin uzun sürmesi halinde dehidrasyona bağlı olarak tablo ağırlaşabilir. Sekonder patojenlerin eklenmesi durumunda da belirtilerin şiddetini artırdığı gözlenir.

Hafif semptomlarla seyreden durumlarda genellikle 2 hafta içinde iyileşme görülür. Hastalığı geçirmiş hayvanların anne sütüyle yavrularına geçirdikleri maternal antikorlar 2-3 ay kadar yavruları korur.

Bu tür hastalık belirtileri görüldüğünde hastalığın şiddetini artırmaması için Veteriner Hekimin önerilerine uyulmalıdır.

 

 

KANİN DİSTEMPER ( GENÇLİK HASTALIĞI )

 

Avrupa’da ilk kez 1761 yılında bildirilmiş olmasına rağmen 48 yıl sonra Edward janner tarafından tam olarak tanımlanmıştır. Dünyada yaygın olarak görülmesi ve ölüm oranının yüksek olması açısından önemlidir.virüs soğuk ortamlarda daha dayanıklıdır, 0-4 °C haftalarca , -65 °C 7 canlılığını koruyabilir. sıcak ortamlara duyarlıdır oda ısısında 37 °C 1 saat canlı kalabilir, sıcak havalarda 60 °C üzerinde 30 dk içinde parçalanır ,hasta köpeğin uzaklaştırılmasından sonra barınaklarında virüs kalmaz.

Distemper virüsü çoğunlukla duyarlı tür olan köpekler tarafından taşınmakta, dışkı, idrar, salya, göz ve burun akıntısıyla bulaştırılmaktadır. Enfeksiyonun yayılmasında en önemli yol aerosol ve damlacık yoludur. Virüsün inkübasyon süresi 4-10 gün, enfekte olduktan sonra hastalığı yayma süreleri 60-90 gün kadardır.yapılan araştırmalarda Boxer, Pekingese ve İskoç Terrierlerinde distempere bağlı ölüm oranı nisbeten düşük görülürken, Alman ve cocker spaniellerde yüksek görülmüştür.

Hastalığın hafif formunda su kaybı, yemeden kesilme, kilo kaybı, halsizlik gibi genel belirtilerin yanında iki taraflı göz ve burun akıntısı, önceleri seröz daha sonra mukoprulent öksürük, nefes almada zorluk, ishal, kusma, gözlerde körlüğe varabilen derecelerde bozukluklar ve aniden ölüm görülebilir.

 

 

KORUNMA: Yavrular doğumdan sonra anne sütüyle aldıkları antikorlarla muhtemelen 1-4 hafta kadar korunurlar, ancak çoğu yavruda anneden geçen maternal antikor düzeyi 6-8 hafta içinde önemli derecede azalır.bu dönemlerde oldukça duyarlıdırlar. Distemper a karşı korunmada 3 haftalıktan küçük olmamak şartıyla en az 2 defa 2-4 hafta arayla aşı yapılmalıdır. Böylece 12 ay sürebilen bağışıklık sağlanır. ayrıca 2. 3. ve 4. aylarda yapılan 3 lü aşı uygulaması da tavsiye edilir. Daha sonra yıllık periyodik aşı programı uygulanmalıdır.

 

 

KÖPEKLERIN BORDETELLA ENFEKSİYONLARI

 

Köpeklerin bordetella infeksiyonları, özellikle gençlik hastalığı sırasında köpeklerde görülen sekonder bir infeksiyondur.

Etiyoloji: B. broncbisepticus küçük koko basillerdir. Hareketlidir. İnsanlar için patogen olan tipler hareketli değildir. Yeni kültürler kapsüllüdür. Spor vermezler. Gram negatiftir. çoğu hemolitiktir Dış etkilere dayanıklı değildir. 55 °C.'de 30 dakikada inaktive olurlar. Endotoksinleri vardır.

Bordetella bronchisepticus normal olarak köpeklerin solunum yolunda bulunan bir mikroorganizmadır.Etkenin köpek, kedi, domuz ve laboratuvar hayvanlarında solunum yolu infesiyonlarına neden olduğu saptanmıştır.

Semptomlar: Genellikle gençljk hastalığı sırasında köpeklerde sekonder olarak; B. bronchisepticus'dan ileri gelen akciğer infeksiyonları görülmektedir. köpeklerde pnömoni ve bronkopnömoni şeklinde ortaya çıkar. Ancak benzeri semptomlar başka enfeksiyonlar da şekillenebildiği için, hastalık için tipik sayılmaz.

 

KORUNMA : İlk 6-8 haftalarda, 2-4 hafta arayla iki defa yapılmalıdır

 

KÖPEKLERİN PARVOVİRAL ENFEKSİYONU

 

Hastalık enfekte köpeklerin dışkılarıyla bulaşmış materyalin ağız yada solunum yoluyla alınmasıyla şekillenir. yavrularda 1-2. aylarda, erişkinlerde bir yaşına kadar ishalle seyreden bulaşıcı viral bir hastalıktır.ilk belirtiler halsizlik, ağızda salya, kusma , kötü kokulu kanlı ishaldir. bulunan kan miktarına göre dışkı sarıdan kahverengine kadar değişkendir. erişkinlerde normal yada normalin altında bir ateş görülürken yavrularda yüksektir. Belirtilere takiben özellikle yavrularda kusma ve ishal sonucu görülen dehidrasyona bağlı 1-2 gün içinde ölüm görülür. Doberman ve Rottweillers ırkı köpeklerin duyarlı olduğu bildirilmektedir.

 

 

KORUNMA : Veteriner hekimce önerilecek aşı programı uygulanmalıdır.

 

 

PETLERDE TÜY DÖKÜMÜ VE BAKIMI

 

 

Petlerinize iyi bakıyor,besliyor,temizliğini aksatmıyorsunuz,düzenli olarak aşılarını yaptırıyor ve parazitlere karşı önlem alıyorsunuz. Fakat petleriniz hala tüy döküyor! Petler niçin tüy dökerler ve ne gibi önlemler alınmalıdır?

 

 

1-Mevsimsel tüy dökülmesi:

 

İlkbahar ve sonbahar petlerinizin tüy değiştirme mevsimleridir.İlkbahar aylarında yazın sıcaklarından korunmak için uzun tüyler dökülür ve seyrekleşir.Sonbahar aylarında ise, soğuk kış aylarına hazırlık olarak , ince ve seyrek kıl örtüsü değişir,tüyler dökülür ve yerine daha uzun ve kalın tüyler gelir.Bu çeşit bir tüy dökümü tamamen normaldir. Genellikle 2 ay sürmekle birlikte, bazen 4 aya kadar uzayabilir.Evlerinizin aşırı sıcak olması ve akşamları ışık alış süresinin uzaması tüy dökülmesini arttırır.

 

 

2-Petlerin yıkanması:

 

Yıkama işlemi uygun koşullar altında yapılmadığı takdirde yine tüy dökülmesine neden olur.Sık yıkama petlerinizin derisinin kurumasına yol açar.Petlerinizi aksi gerekmedikçe; yaz aylarında ayda bir, kış aylarında ise iki ayda bir yıkamak yeterlidir.Tabii ki kullanılan şampuanların da etkin bir rolü vardır.Petlerinizin derisine ve tüy yapısına göre hazırlanmış özel şampuanlar vardır.Bu şampuanlar dışındaki diğer temizlik malzemeleri, değişik pH derecelerinde olduğu ve farklı kimyasal maddeler içerdiği için petlerinizin zaten terleme özelliği olmayan derisinde kurumaya yol açar.Neticede tüyler zayıflar ve dökülür. Bazen bu temizlik malzemelerine karşı allerjik reaksiyonlar gelişebilr.Petlerin şampuanları ise petlerinizin ırkına,deri ve tüy yapısına ,yaşına göre farklı olarak üretilmiştir. Hassas ırklar için allerjik etkisi az olan, kremli, gözleri hassas olan ve yavru petler içingözleri yakmayan, bit ve pire gibi dış parazitlere etkili ilaçlı yıkama sağlayan şampuan türlerini kullanabilirsiniz. Ayrıca ,petlerinizi ıslatmadan yıkama için üretilen kuru şampuan tozları da güvenli temizlik ve bakım kolaylığı sağlar.Petleriniz için en uygun olanını Veteriner Hekiminize danışarak ,seçip güvenle kullanabilirsiniz.Bu tür şampuanlar etkin bir temizlik ve tüy bakımı sağlar.Petlerinizi yıkarken herhangi bir kulak problemi yaşamamak için kulaklarını gliserinli pamuk ile tıkamalı ve su kaçması halinde kurulamalısınız.

 

 

3-Taramanın ve Fırçalamanın Etkisi:

 

Tarama işlemi hergün en az bir kere yapılmalıdır.Petlerinizin tüy yapısına göre uzun tüyler için, aşırı gelişmiş tüyler için, ipek tüyler ve kıl tüyler için üretilmiş fırçalardan biri kullanılmalıdır.Bu işlem ile ölü tüyleri ve ölü deri hücrelerini alıp, deriye masaj yapmış olursunuz.Böylelikle deri yapısı ve kıl kökleri güçlenir ve daha sağlıklı tüyler çıkar.

 

 

4-Beslenmenin tüyler üzerindeki etkisi:

 

En önemli tüy dökme sebeplerinden birisi yanlış beslenme programıdır.Aşırı proteinli gıdalarlr yani et ve et ürünleri, dengesiz yağ asitleri ile beslenme tüy dökülmesine neden olur.Petler ile insanların gıda ihtiyaçları farklı olduğundan, evde hazırlanan gıdalarla petlerinizin tüm mineral ve vitamin ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamayabilirsiniz.Bu nedenle oluşan yetersiz beslenme sonucu, petleriniz bir çok metabolik hastalığa açık hale gelebileceği gibi tüyleri de dökülür.Bu problem için en etkili çözüm,petleriniz için hazırlanmış profesyonel mamalardır.Petlerinizin yaşına, ırkına ve kilosuna göre hazırlanmış bu mamalardan uygun olanını Veteriner Hekiminize danışarak seçerseniz, hem sizin için ekonomik, hem de petleriniz için ideal bir beslenme programı sağlamış olursunuz.

 

 

5-İç ve dış parazitler:

 

Parazitler, birçok sorunun yanında tüy dökülmesi de meydana getirirler.İç parazitler bağırsaklarda petlerinizin besinlerine ortak olarak, petlerinizde hastalığa ve tüy dökülmesine neden olur.Dış parazitler ise deride,kıl köklerinde ve kıllarda tahribat yaparak tüy dökülmesine neden olur.Bu tür bir tüy dökülmesine engel olmak için etkili ve düzenli paraziter mücadele yapılmalıdır.

 

 

6-Mekanik etki:

 

Tasma,zincir,sürtünme ve tırmalama gibi mekanik etkiler de, kıl kökünde tahribat ve bölgesel tüy dökülmesine sebep olur. Bu gibi bakımla ilgili tüy dökülmesinin dışında deride meydana gelen hastalıklar, hormonal dengesizlikler, sinir sistemi hastalıkları, metabolik hastalıklar da tüy dökülmesine neden olur.Veteriner Hekimler tarafından bu hastalıkların tedavisi sonrası tüy dökülmesi de engellenmiş olur

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.