Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kurana göre kız çocuklarının evlilik yaşı


hoppa

Önerilen İletiler

Hz. Muhammedin ayşe ile 9 yaşında evlendiği ile ilgili hadislere itiraz eden müslümanlar bu ayete ne diyecekler bakalım.

Talak suresi

1- Ey Peygamber! Kadınları boşamak istediğiniz zaman onları iddetleri içinde boşayın ve iddeti de sayın. Rabbiniz Allah'tan korkun. Apaçık bir hayasızlık yapmaları hali bir yana, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilmezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir durum ortaya çıkarıverir.

2- Sürelerinin sonuna vardıklarında onları güzelce tutun, yahut güzellikle onlardan ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi şahit tutun. Şahidliği Allah için yapın. İşte Allah'a ve son güne inanan kimseye öğütlenen budur. Kim Allah'tan korkarsa Allah ona bir çıkış yolu yaratır.

3- Ve onu ummadığı yerden rızıklandırır. Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter. Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.

4- Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz (iddetlerinin nasıl olacağında tereddüt ederseniz), onların bekleme süresi üç aydır. Gebe olanların bekleme süresi ise, yüklerini bırakmaları, doğum yapmalarıdır. Kim Allah'tan korkarsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.


Bilhassa 4 üncü ayete dikkat edin

Adet görme yaşını ortalama 10 alırsak demekki 9 yaşındaki kız çocuklarının evliliğine izin veriyor kuran

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nolmuş şimdi,anneannem ve dedem de ,anneannem regl olmadan önce evlenmiş ve hatta ve hatta anneannem ilk kez regl olduğunda,ikisininde bu konuda en ufak bir bilgisi olmadığı için korkudan ne yapacaklarını şaşırmışlar.Ve bu çift,bana göre şimdiye kadar tanıdığım en sevimli çifti.. siz ne zamandan bahsediyorsunuz,1400 sene öncesinden yaklaşık 70 sene öncesine kadar geçen yani geçerli olan kavramdan.Ha şimdi şimdi evlenme yaşı rayına oturdu ama evlenmeden ilişkiye giren çoluk çocuk yaşı gün be gün azalıyor..ne değişti..Bak,demek ki ayet her döneme hitap etmeye devam ediyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın ftoyd,

Burada bir çelişki yok mu?

 

Bir tarafta her döneme hitap ettiğini düşündüğünüz ayetler, diğer tarafta şu anki (!) kişisel tercihleriniz. Bir yerde sorun var ama...

Hayır sayın Yarasa,çelişki yok çünkü ayette bana kişisel tercihim evlendirmemekten yana diye bir diretme ya da zorlama yok.Yani ben kişisel tercihim olarak evlendirmiyor ve bunu onaylamıyorsam kendi kızım için,ayet bana yanlış yapıyorsun,ya da günah işliyorsun,ya da falanca demiyor.Ya da bunu yapıyorum diye ayete yüz çevirmiş olmuyorum çünkü çevirdiği gösteren bir hüküm yok.Dediğim gibi,çok çok küçük yaşta evlendirildiklerine örnek gösterdiğim dedem ve anneannemi düşündüğümde,bu onları ve ailesini bana yapılan hakarette bırakmadı.Yani onlar bu tarz bir söylemle asla karşılaşmadı ve yıllarca bizim gibi yeni nesilin kolay kolay kaldıramayacağı nice olayı,birlikte mutlu atlattılar ve yine son nefeslerini verirken ,birbirleriyle helalleşerek ve sevgiyle öldüler.Kimse onlara ya da ailesine o kelimeyi kullanamaz,kullanmadı.Kendi doğrularımız ve başkalarının doğruları noktasında denge kuramıyorsak,bence zaten medeniyet dediğimiz çizgide sıkıntılarımız başlamıştır ya da vardır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hayır sayın Yarasa,çelişki yok çünkü ayette bana kişisel tercihim evlendirmemekten yana diye bir diretme ya da zorlama yok.Yani ben kişisel tercihim olarak evlendirmiyor ve bunu onaylamıyorsam kendi kızım için,ayet bana yanlış yapıyorsun,ya da günah işliyorsun,ya da falanca demiyor.

 

Sayın ftoyd, yazımda "şu anki (!) kişisel tercihleriniz" derken bir ünlem işareti kullandım. Bunun nedeni, "acaba başka bir zaman ve başka bir yerde olsa buna razı olurmuydunuz"u öğrenmek istememdi. Bir de şunu merak ettim: acaba bugün buna razı olanlar sizce normal mi davranmış olur? Kanunlar buna izin vermiyorsa Kuran'la çelişiyor demektir. Kurana göre yaşamak derseniz buna izin vermek gerekir. Gördüğünüz gibi her soru yeni sorun yaşatıyor ve merak ediyorum acaba biz mi yanlış yaşıyoruz...

 

Kimse onlara ya da ailesine o kelimeyi kullanamaz,kullanmadı.Kendi doğrularımız ve başkalarının doğruları noktasında denge kuramıyorsak,bence zaten medeniyet dediğimiz çizgide sıkıntılarımız başlamıştır ya da vardır.

 

Hoppayla olan tartışmanız ayrı diye düşünüyorum. Bu tartışmayla ilgili olarak lütfen bana yazdığınız ileti üzerinden cevap vermeyiniz. Ben bunu konuşmuyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu arada yine laiklikle ilgili bir konu gündeme getirilmiş.Kusura bakmasınlar ama inandığım Tanrımın inandığım Kitapları,bizlerin başında bulunan hükümete(şu anki hariç çünkü yapmaya çalıştığı beni tehlikeye sokmak) karşı yani idareciler ya da sistem ya da yönetim,ne derseniz,evet onlara karşı itaatkar olmamızı emrediyor,bizi Allah a zıt bir günaha sürüklemedikçe.Çünkü başımızdaki yöneticilerin da yasaların Allah a hizmet ettiği vurgulanır.Yani kurallar ,sistem laiklikse buna saygı duymak zorundayım.Mesela kişisel tercihim olarak kapalı olduğum için sınavla girmeye hak kazandığım resmi kurumlarda çalışmıyorsam ya da başvurma gereği bile duymuyorsam,bu yönetimle dinim arasındaki ince çizgide tercihimi yapmamdır.Yönetim böyle diye ortalığa çıkıp hayır beni de alacaksın diye tutturmak ,bana zulmetmeyen ve özel hayatımda evimde ibadetimi engellemeyen ve üstüne ezan sesini duyduğum ülkemde olsa olsa haddimi aşmak ve Allah ın çizgisinden uzaklaşmaya başlamış olmaktır kanaatim.Yani ben dindarım diye illa dinle devlet işlerini karıştırmıyorum.Devletin bana sunduğu koşullarda rahatlıkla başka bir işte çalışabiliyor ve kazanç elde edebiliyorum..Ve üstüne üstlük İran gibi ülkelerin tehlikeli uyduruk dinini her fırsatta gündeme taşıyor ve bir dindar olarak şu koşullarda ısrarla laikliği savunuyorum.Bu demek değil ki Kuran şeriatı kötü..Haşa..keşke ama keşke herkesin dini Allah ın dini olsa da dünya cennete dönse.işte o derece Kurandaki hükümleri mükemmel algılıyorum.Ama bunun için herkes ama istisnasız herkesin mümin olması,müslüman değil mümin olması gerekiyor.Bunun adına cihad deniliyor aslında,yani bu yoldaki her mücadeleye,ama inanın benim cihad ım sizlere böyle ortamlarda anlatmaya çalışarak oluyorsa,diğer ülkelerdeki açık kardeşlerimize zulmedenlere,Allah ın ve İslamın adına tüm dünyada hakaret ettirenlere ise sanırım kanla olurdu.İyi ki erkek değilim yani..Yani ben Amerika ya değil,Taliban a cihad edecek kadar İslam diyorum..Kültürler,topluluklar,siyaset,töre,insan insan ve insan.. Kim kime dum duma dünya işte..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın ftoyd, yazımda "şu anki (!) kişisel tercihleriniz" derken bir ünlem işareti kullandım. Bunun nedeni, "acaba başka bir zaman ve başka bir yerde olsa buna razı olurmuydunuz"u öğrenmek istememdi. Bir de şunu merak ettim: acaba bugün buna razı olanlar sizce normal mi davranmış olur? Kanunlar buna izin vermiyorsa Kuran'la çelişiyor demektir. Kurana göre yaşamak derseniz buna izin vermek gerekir. Gördüğünüz gibi her soru yeni sorun yaşatıyor ve merak ediyorum acaba biz mi yanlış yaşıyoruz...

Şimdi başka zaman başka yer dediğinizde,unutmayın ki kültür devreye giriyor.Yani bundan belki 100 sene önce güzel ülkemin güzel bir köyünde ,falanca babanın falanca kızı olsaydım,o ailede o kültürde,babam beni evlendirmek istediğinde belki karşı çıkma diye bir kavram bilmeyecek ve gülerek görücü ağırlayacaktım.Bilemem ki sayın Yarasa,yani acaba tartışılan Ayşe ,Muhammed le zorla evlendirilmişte bunalımlara mı girmiş,harap olup acı mı çekmiş bu kız,bilemem ki..

Kanunlar buna izin vermediğinde,bu ayetle çelişmiyor işte bu karıştırılıyor.İnsanlar,eğer Allah ın yüzde yüz 9-10 yaşında çocukla evlendirin diye hükmü olmadıkça ,böyle bir kuralla çelişemezler.Bu kurala uyum sağlamak,dinlerini taşımaktaki hem dünyaya hem diğer tarafa uyumu gösterir.Ha ama derseniz bana hırsızın eli kesilsin emri ile çelişir,evet bunu tartışabiliriz..Ve tabi bunun gibi nicesini.

Ve yine merak ettiğiniz noktada,bazen düşünüyorum da ,sakın bunu savunma gibi algılanmasın ama,köyümüzdeki "kocadır döverde severde"diyen kadın mı daha mutlu yoksa bizler mi ilişkilerimizde daha mutluyuz,gerçekten zorlanıyorum algılamakta.Şahsım adına acaba bir tek tokata ya da el kaldırmaya bile tahammül edebilir miyim?Ama o kadınlar gülümseyerek bu cümleyi kuruyor.Bizse dayaksız hayatlarımızda ara ara ince ince düşünmek adına daha mı az onlar kadar içten gülebiliyoruz acaba?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu arada yine laiklikle ilgili bir konu gündeme getirilmiş.Kusura bakmasınlar ama inandığım Tanrımın inandığım Kitapları,bizlerin başında bulunan hükümete(şu anki hariç çünkü yapmaya çalıştığı beni tehlikeye sokmak) karşı yani idareciler ya da sistem ya da yönetim,ne derseniz,evet onlara karşı itaatkar olmamızı emrediyor

 

 

Hayır yanlış, sürekli allaha iftira ediyorsunuz

 

Maide 44- İçinde hidayet ve nûr bulunan Tevrat'ı, elbette biz indirdik. Müslüman olan peygamberler, yahudiler hakkında hükmederler, kendilerini Tanrıya adamış zâhitler, âlimler de, Allah'ın kitabını korumakla görevlendirildiklerinden (onunla hüküm verirler) ve onun Allah'ın kitabı olduğuna şahitlik ederlerdi. İnsanlardan korkmayın, benden korkun, âyetlerimi az bir paraya satmayın. Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar kâfirlerin ta kendileridir.

 

 

45- Biz Tevrat'ta onlara, cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve yaralara karşılıklı kısas (ödeşme) yazdık. Bununla beraber kim kısas hakkını bağışlarsa, bu kendi günahlarına keffaret olur. Ve kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar zalimlerin ta kendileridir.

 

46- O peygamberlerin ardından, yanlarındaki Tevrat'ı doğrulayıcı olarak Meryemoğlu İsa'yı gönderdik ve ona içinde hidayet ve nur olan, kendinden önceki Tevrat'ı tasdik eden ve Allah'dan korkanlar için bir hidayet rehberi ve bir öğüt olan İncil'i verdik.

 

47- İncil ehli de Allah'ın ona indirdikleriyle hükmetsinler. Kim, Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse, işte onlar fâsıkların ta kendileridir.

 

 

48- Sana da (ey Muhammed) geçmiş kitapları tasdik eden ve onları kollayıp koruyan Kitab (Kur'ân)ı hak ile indirdik. Onların aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet. Onların arzu ve heveslerine uyarak, sana gelen haktan sapma.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Muhammedin ayşe ile 9 yaşında evlendiği ile ilgili hadislere itiraz eden müslümanlar bu ayete ne diyecekler bakalım.

 

Talak suresi

 

1- Ey Peygamber! Kadınları boşamak istediğiniz zaman onları iddetleri içinde boşayın ve iddeti de sayın. Rabbiniz Allah'tan korkun. Apaçık bir hayasızlık yapmaları hali bir yana, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilmezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir durum ortaya çıkarıverir.

 

2- Sürelerinin sonuna vardıklarında onları güzelce tutun, yahut güzellikle onlardan ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi şahit tutun. Şahidliği Allah için yapın. İşte Allah'a ve son güne inanan kimseye öğütlenen budur. Kim Allah'tan korkarsa Allah ona bir çıkış yolu yaratır.

 

3- Ve onu ummadığı yerden rızıklandırır. Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter. Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.

 

4- Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz (iddetlerinin nasıl olacağında tereddüt ederseniz), onların bekleme süresi üç aydır. Gebe olanların bekleme süresi ise, yüklerini bırakmaları, doğum yapmalarıdır. Kim Allah'tan korkarsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.

 

 

Bilhassa 4 üncü ayete dikkat edin

 

Adet görme yaşını ortalama 10 alırsak demekki 9 yaşındaki kız çocuklarının evliliğine izin veriyor kuran

 

 

Benide islamı sorgulamaya iten nedenlerin başında gelir kuranın kadına bakış açısı bu konuya değindiğiniz için sağolun.Bana neden agnostik olduğumu hatırlattınız.Biraz daha cesur olsaydım ateistte olurdum.Gerçi daha zaman var belli olmaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allah ın ve İslamın adına tüm dünyada hakaret ettirenlere ise sanırım kanla olurdu.İyi ki erkek değilim yani..

 

İyi ki ftoyd, iyi ki erkek değilmişsin.

 

Hollanda'da "islam şiddet dinidir" konulu 15 dakikalık film, müslümanlardan tepki almış...

 

Şimdi buna tepki, kanla mı olmalı sence..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hoppa yine yapacağını yaptı, klas olmayı sürdürdü. Kırk yıl düşünsem oradaki "HENÜZ adet görmemiş" lafı dikkatimi çekmezdi.

 

Yalnız her hareketlerinde allah sözünü gözetenlere bir çift lafım olacak: Anayasaya, olmayınca yasaya, olmayınca ortada bırakıp kaçtığınız gibi, türbanla üniversiteye girme serbestisini koymaya yeltendiğiniz gibi, medeni yasaya da evlenme yaşının dokuz olduğunu yazmaya kalkışacak mısınız?

 

Hayır, o da allah sözü, bu da...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Acaba gözden kaçırdığımız başka neler var, ilginç doğrusu.

Bunların hepsini uygulamaya kalksak, akıl sağlığımız bozulur.

Asıl o zaman sapmışlardan oluruz..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yalnız her hareketlerinde allah sözünü gözetenlere bir çift lafım olacak: Anayasaya, olmayınca yasaya, olmayınca ortada bırakıp kaçtığınız gibi, türbanla üniversiteye girme serbestisini koymaya yeltendiğiniz gibi, medeni yasaya da evlenme yaşının dokuz olduğunu yazmaya kalkışacak mısınız?

 

Hayır, o da allah sözü, bu da...

 

Hiç şüphen olmasın sayın demirefe, her hurafeyi yasalara koymaya çalışacaklar.

 

Önce "demokratik hak" olarak görülebilecek, "masum" sayılabilecek isteklerle gelecekler.

Sonra sıra, sıradan insanların kabullenmekte zorlanacakları, hiçbir şekilde kabul edemeyecekleri ilkel putperest yasaları hayata geçirmek olacak.

 

Bunun kanıtı var ortada.

Başka bir başlıkta yazmıştım. İran'da İslam devrimi olduktan sonra, 9 yaşındaki bebeklerle evlenilebileceğine dair ilkel inançlar medeni hukuka konulmuş.

 

İran Medeni Hukuku madde 1041: Ergenlik çağından önce (kızlar için bu 9 hicri yıldır) evlilik yasaktır. Ergenlikten önce vasinin izni ile yapılan evlilik, vesayet altındaki kişinin hakları gözetilmek koşuluyla, yasaldır.

 

Bunun altyapısı da hazırlanıyor şimdiden.

 

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hamdi Döndüren ‘Kızlar dokuz yaşında evlenebilir’, ‘Eşinizi iz bırakmadan dövebilirsiniz’ gibi görüşler içeren kitap hazırladı, Tuzla Belediyesi de bu kitabı nikahları kıyılan çiftlere dağıttı.

 

Ortam uygun olduğunda, önce öğretim görevlileri tarafından "fikir" babında dile getirilen, sıradan belediyeler tarafından halka damla damla enjekte edilen, halkın alışması/kanıksaması sağlanan bütü ilkel putperest kurallar "allah sözüdür, karşı mı gelelim" gerekçesiyle bir bir kanun haline getirilecek.

 

Sonra bebekleri gelin olarak göreceğimiz sahnelerle karşılacağız. Kadınlarımızın taşlanarak öldürüldüğü sahnelerle karşılaşacağız.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şimdi başka zaman başka yer dediğinizde,unutmayın ki kültür devreye giriyor.

 

Evrensel bir kitap farklı kültürlere hitap edebilmeli. Demek ki evrensel değil!

 

Yani bundan belki 100 sene önce güzel ülkemin güzel bir köyünde ,falanca babanın falanca kızı olsaydım,o ailede o kültürde,babam beni evlendirmek istediğinde belki karşı çıkma diye bir kavram bilmeyecek ve gülerek görücü ağırlayacaktım.

 

Ben bu şekilde evlenen çok kız gördüm hiç birisi gülerek gitmiyordu!

Gülerek gidemezler zaten. 9-10 yaşındaki kızlar sadece korkarlar. Yabancı bir eve gidiyorlar. Ne olduğunu bilmedikleri evliliği yaşıyorlar. Tabii ki ağlayacaklar!

 

Kanunlar buna izin vermediğinde,bu ayetle çelişmiyor işte bu karıştırılıyor.İnsanlar,eğer Allah ın yüzde yüz 9-10 yaşında çocukla evlendirin diye hükmü olmadıkça ,böyle bir kuralla çelişemezler.

 

Hala revizyon!!!

9-10 yaşıondaki kızı evlendirmeye göz yuman bir kitaptan bahsediyoruz!

Kadına bakış açısı ortada! Hem de bir ki değil! "Karılarınızdan.." diye başlıyor!

Yazık ya!

 

 

Bu kurala uyum sağlamak,dinlerini taşımaktaki hem dünyaya hem diğer tarafa uyumu gösterir.Ha ama derseniz bana hırsızın eli kesilsin emri ile çelişir,evet bunu tartışabiliriz..Ve tabi bunun gibi nicesini.

Ve yine merak ettiğiniz noktada,bazen düşünüyorum da ,sakın bunu savunma gibi algılanmasın ama,köyümüzdeki "kocadır döverde severde"diyen kadın mı daha mutlu yoksa bizler mi ilişkilerimizde daha mutluyuz,gerçekten zorlanıyorum algılamakta.Şahsım adına acaba bir tek tokata ya da el kaldırmaya bile tahammül edebilir miyim?Ama o kadınlar gülümseyerek bu cümleyi kuruyor.Bizse dayaksız hayatlarımızda ara ara ince ince düşünmek adına daha mı az onlar kadar içten gülebiliyoruz acaba?

 

Bu konuda yorum yapmasam iyi olacak...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nolmuş şimdi,anneannem ve dedem de ,anneannem regl olmadan önce evlenmiş ve hatta ve hatta anneannem ilk kez regl olduğunda,ikisininde bu konuda en ufak bir bilgisi olmadığı için korkudan ne yapacaklarını şaşırmışlar.Ve bu çift,bana göre şimdiye kadar tanıdığım en sevimli çifti..

 

Bu durum da çocuk yaşta evliliklerin onaylanabileceği anlamına mı geliyor öyle mi? Pes...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne diyor Kuran başınızı örtün zinet yerlerinizi belli etmeyin kocanız dışında... bundan iyi kadını korumak olurmu??

 

görüyoruz dışarda kız bi giyinmiş bütün hatları meydanda, erkeklerin gözleri hep malum yerlerde, kimin eli kimin cebinde belli değil... bugün amerikada bekaret tartışmaları yaşanıyor medeni olarak adlandırdığınız avrupada uyuşturucu, alkol, fuhuş diz boyu...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu durum da çocuk yaşta evliliklerin onaylanabileceği anlamına mı geliyor öyle mi? Pes...

Bu onayladığım anlamına gelmiyor..Bu yaşanan kürtürel gerçeklerimiz anlamına geliyor..bu kısa bir süre öncesine kadar devam eden bir tarihi ortaya koyuyor.Bunlar gerçekler..hayal alemi değil.. yaşayan nefes alan insanlar hayatlar.. Şu an bu yanlış algılanıyorsa,yanlıştır arkadaşım,ama bir dönem yanlış değildi..işte bu ayrımı neden kimse farkedemiyor.toplam belki de (hadi Kuran öncesini katmayalım)1300 sene boyunca devam etmiş ve ancak son 100-150 yılda ortadan kalkmaya ve suç olarak algılanmaya başlamış bir kavram belki.İşte bu yüzden kimilerinin bişeyleri değerlendirirken yaptığı yalnız ve yalnız kendi şu anki çevresel düşünce sisteminden çıkamadan taaa eski insanlara kadar dil uzatmasını pardonda asıl ben anlayamayacağım ve pes diyeceğim.Onlar çobandı,köylüydü,prince tavuk veren esnaftı belki,tutup bu insanlar kendi döneminde kendi ortamında kendi kültüründe ufak yaşta evlendi diye kimse onlara hakaret edemez ya da uygunsuz küfürler kullanamaz..Bu yüzden evirip çevirip bu konunun gündeme taşınması bana yanlış geliyor..Kuran da hüküm olarak gidin ve regl olmamış kadın seçin,onunla evlenin diye hüküm mü okudunuz,anlamıyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İyi ki ftoyd, iyi ki erkek değilmişsin.

 

Hollanda'da "islam şiddet dinidir" konulu 15 dakikalık film, müslümanlardan tepki almış...

 

Şimdi buna tepki, kanla mı olmalı sence..

Hakaret edene değil,uyguladığı tehlikeli şiddet ile hakaret ettirene ...anlamak zor mu?

Bir örnek vereyim,o insanların ekranlarından bangır bangır yayın yaparak "Amerikalıları öldürün,nerde karşılaşırsanız öldürün,başını kesin,yandaşlarını da öldürün,hristiyanları da öldürün" diye bas bas bağırmasını değiştirelim ve şunu yapalım "türkleri öldürün,nerde karşılaşırsanız başlarını kesin"...bu tarz bir görüntü,çok çok kalabalıkla ve ellerinde silahları,bıçakları,kılıçlarıyla bu tarz söylemleri izleyelim ve ara ara da orayı burayı bombalayıp ya da bizden birini esir alıp ekranları eşliğinde kelle alsınlar falan..Pardon da evet tepkim en sonunda kan olur.Ha yok olmasın derseniz,askerlerimize de söyleyin PKK lıları öldürüp durmasınlar,kanla değil konuşa konuşa halletsinler..Ya herşeyin bir sınırı vardır,bir ince çizgi vardır..sırf cihad kelimesinden nefret ediyorsunuz diye anlamları ya da vurgulananı atlamayın lütfen..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın ftoyd, anneannenizin şansı varmış. Böyle bir durum bir adada geçen bir filmde canlandırılmıştı. Bilinen bir film ama adını hatırlayamadım şimdi. Yani insancıldı, duygusaldı, olabilir.

 

Ama iyi ki anneanneniz dokuz yaşındayken dedesinden daha yaşlı bir adama verilip oynadığı bebekler elinde olarak gelin gitmemiş ve yabancı bir evde sakallı bir adamın kendisini beklediğini görüp korkmamış. O zaman anneanneniz hakkında böyle insancıl mutluluk tabloları çizeceğinizi hiç sanmazdım. Ya da berdelle satılmamış.

 

Berdele uyduruk din veya gelenek diyeceğinizden eminim. Ama bu uyduruk din veya gelenek dediğiniz şeyin hangi kaynaktan beslendiğini hoppa sağolsun ortaya koymuş.

 

Fakat her zaman söylüyorum bunları ne dine, ne dindara hakaret olsun diye, gönlümüze eğlence olsun için söylemiyoruz. Bu dini toplumsal hayata getirmeyin, içinizde kutsayacaksanız kutsayın, buna karışamayız diye bunu yapıyoruz. Dine toplumsal hayatta yer yoktur. Gönül ve inanç işidir, kişiseldir. Toplu da ibadet etseniz bunu dışarı, topluma taşımamalısınız. Bir meydanda namaz kılınamaz, camide kılınır. En temeli olmayan bir bilgiyi bile kendi içinizde kutsar ve inanırsanız, buna kimsenin bir diyeceği olamaz.

 

İsterseniz peygamberinizin yanlışlar yapmış olsa bile aslında doğruyu aramış biri olduğuna inanın. O çağda doğruya o kadar ulaşabilmiş olduğuna inanın. Bu inancınıza kim karışabilir? Ben de mutlak doğrunun erişilemez olduğuna inanıyorum. Ama din bazında toplum yönetimlerinin halen sürdüğü bir dünyada, dinin toplumsal taleplerinin en büyük tepkilerle karşılaşmasından doğal bir şey yoktur. Buna ne üzülün, ne öfkelenin. Ancak bu sizin çok da toplumdan soyutlanıp içinize kapanmanıza neden olmasın, siz böyle yapıyorsunuz diye söylemiyorum, lütfen samimi ve dürüst olduğuma inanarak, genel konuştuğumu anlayın. İnandığınız kutsal metinlerin tüm insanların uymazlarsa mutlu olamayacakları, ölünce cehenneme gidecekleri metinler olduklarını iddia etmeyin.

 

"İyi ama hem kutsallığına inanıp hem de içinde yazanların (cehennemin ,azabın, işkencenin, yaşam, toplum düzeni tavsiyelerinin) yanlış olduğuna nasıl inanacağım?" demeyin. Anahtarı yukarda verdim: Mutlak doğrunun bilinemezliği ve kimsenin ona hiç erişememiş olduğu inancı. Samimiyetle tavsiye ederim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Muhammedin ayşe ile 9 yaşında evlendiği ile ilgili hadislere itiraz eden müslümanlar bu ayete ne diyecekler bakalım.

 

Talak suresi

 

 

 

4- Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz (iddetlerinin nasıl olacağında tereddüt ederseniz), onların bekleme süresi üç aydır. Gebe olanların bekleme süresi ise, yüklerini bırakmaları, doğum yapmalarıdır. Kim Allah'tan korkarsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.

 

 

Bilhassa 4 üncü ayete dikkat edin

 

Adet görme yaşını ortalama 10 alırsak demekki 9 yaşındaki kız çocuklarının evliliğine izin veriyor kuran

 

Talak-4.

4 - Ay hali görmekten kesilen ve hiç ay hali görmeyen kadınlarınıza gelince, onların iddeti, -eğer [onun süresiyle ilgili] bir şüpheniz varsa- üç [takvim] ay[ı] olacaktır; hamile olanların iddetleri ise, doğum yaptıklarında sona erecektir.Allah, kendisine karşı sorumluluk bilinci taşıyan herkese, buyruklarına uymayı kolaylaştırır.

 

Sayın 'hoppa' yine döktürmüş! nereye sanala ama bir şeyi atlamış bu "ADET" görme halinin "HAMİLELİK" ile ilgili olduğunu ya görmemiş veya "ANLAYAMAMIŞ" hızını alamamış Adet görme yaşının ortalama 10 olduğunu yazmış sonra vaz geçip 9 yaşta karar kılmış üstelik "KUR'AN" izin veriyor demiş...

 

Ne diyelim " DEMİŞ..."

 

Her zaman böyle "DERMİŞ..."

 

Döktürmek için...

:wub:

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Talak boşanma demektir,bahsi geçen ayette boşanmanın kuralları içerisinde baz alınacak noktalara değinilmiştir..

Adet görme bunlardan biri zira boşanılacak kadının hamilelik ihtimali göz önünde bulundurulmaktadır..

Henüz adet görmemişten kasıt evli olunan kadının reşitlik durumunu yada yaşı ile ilgili değildir.Az buçuk bu konularda bilgisi olan bilir zaten her kadın düzenli ve sağlıklı adet görmez..

Gördüğüm kadarı ile iletiyi yazan ve ona alkış tutanların kadınların bu muayyen günleri hakkındaki bilgileri ortada :) adet görme yaşını 10'a yetmedi 9'a kadar indirmenin sebebi duruma vahim bir hava verme çabası değilse bilgisizliktir..

Eşiniz,kızınız,sevgiliniz yoksa..Elinizin altında internet var açın araştırın,bakın bakalım adet görme yaşı dokuzmuymuş..

Ayrıca bu ayetin hemen ardındaki ayetlerin iletiye eklenmeyişi buradaki kastı tüm çıplaklığı ile ortaya koymaktadır.

 

6. (Boşadığınız) Kadınları, gücünüz oranında oturmakta olduğunuz yerin bir yanında oturtun, onlara 'darlık ve sıkıntıya düşürmek amacıyla' zarar vermeyin. Eğer onlar hamile iseler, yüklerini bırakıncaya (doğumlarını yapıncaya) kadar onlara nafaka verin. Şayet sizler için (çocuğu) emzirirlerse, onlara ücretlerini ödeyin. (Durum ve ilişkilerinizi) Kendi aranızda maruf (güzellikle ve İslam'a uygun bir tarz) üzere görüşüp-konuşun. Eğer güçlük içine girerseniz, bu durumda (çocuğu) onun (babası) için bir başkası emzirebilir.

 

7.Geniş-imkanları olan, nafakayı geniş imkanlarına göre versin. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymaz. Allah, bir güçlüğün ardından bir kolaylığı kılıp-verecektir

 

Şu güzelliği bakarmısın bugünkü medeni kanunun temeli işte...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Talak-4.

4 - Ay hali görmekten kesilen ve hiç ay hali görmeyen kadınlarınıza gelince, onların iddeti, -eğer [onun süresiyle ilgili] bir şüpheniz varsa- üç [takvim] ay[ı] olacaktır; hamile olanların iddetleri ise, doğum yaptıklarında sona erecektir.Allah, kendisine karşı sorumluluk bilinci taşıyan herkese, buyruklarına uymayı kolaylaştırır.

 

Sayın 'hoppa' yine döktürmüş! nereye sanala ama bir şeyi atlamış bu "ADET" görme halinin "HAMİLELİK" ile ilgili olduğunu ya görmemiş veya "ANLAYAMAMIŞ" hızını alamamış Adet görme yaşının ortalama 10 olduğunu yazmış sonra vaz geçip 9 yaşta karar kılmış üstelik "KUR'AN" izin veriyor demiş...

:clover::clover::clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu onayladığım anlamına gelmiyor..Bu yaşanan kürtürel gerçeklerimiz anlamına geliyor..bu kısa bir süre öncesine kadar devam eden bir tarihi ortaya koyuyor.Bunlar gerçekler..hayal alemi değil.. yaşayan nefes alan insanlar hayatlar.. Şu an bu yanlış algılanıyorsa,yanlıştır arkadaşım,ama bir dönem yanlış değildi..işte bu ayrımı neden kimse farkedemiyor.toplam belki de (hadi Kuran öncesini katmayalım)1300 sene boyunca devam etmiş ve ancak son 100-150 yılda ortadan kalkmaya ve suç olarak algılanmaya başlamış bir kavram belki.İşte bu yüzden kimilerinin bişeyleri değerlendirirken yaptığı yalnız ve yalnız kendi şu anki çevresel düşünce sisteminden çıkamadan taaa eski insanlara kadar dil uzatmasını pardonda asıl ben anlayamayacağım ve pes diyeceğim.Onlar çobandı,köylüydü,prince tavuk veren esnaftı belki,tutup bu insanlar kendi döneminde kendi ortamında kendi kültüründe ufak yaşta evlendi diye kimse onlara hakaret edemez ya da uygunsuz küfürler kullanamaz..Bu yüzden evirip çevirip bu konunun gündeme taşınması bana yanlış geliyor..Kuran da hüküm olarak gidin ve regl olmamış kadın seçin,onunla evlenin diye hüküm mü okudunuz,anlamıyorum...

 

"Sünnet" nedir sayın ftoyd? Bu kelime size ne ifade ediyor?

 

TDK'na göre "Hz. Muhammed'in Müslümanlarca uyulması gerekli sayılan davranışları ve herhangi bir konuda söylemiş olduğu söz." olarak ifade ediliyor. Yani Muhammed'in yaptıkları müslümanlar için İslam'a en uygun davranıştır; müslümanların da o davranışları örnek alması beklenir. Kaldı ki hiç bir dönemin ahlaki normlarının İslam ve Sünnet ile çelişmemesi gerekir. Bu ülkede sübyancılık üzerine bir anket yapılsa, büyük farkla en aşağılık suç olarak gösterilecektir. Ancak nasıl bir ironiyse, başta Doğu Anadolu olmak üzere hemen her bölgemizde kız çocuğunun 15 yaşın altında olduğu evliliklere sıkça rastlanmaktadır. Üstelik, büyük çoğunluğu müslüman olduğu söylenen bir ülkede internet üzerinden çocuk istismarına en çok rağbet gösteren ülkelerden biri olduğumuz gerçeği de cabası..

 

Evet bu bir kültür sorunudur. Ancak genelde kültürler, dini ritüeller ve motifler üzerine kuruludur. Eğer dini gelenekler bir uygulamayı olağan, hatta örnek alınacak bir davranış olarak sunuyorsa, bu uygulamayı ortadan kaldırmak çok zor olacaktır. Şimdi pek çok arkadaşımız İslam'da böyle bir geleneğin olmadığını, bunun tamamen bir çarpıtma, uydurma ve islamdan soğutma çabası olduğunu iddia edeceklerdir. Ancak bakın pek çok kişinin baştacı olan Fethullah Gülen bile inkar etmiyor:

 

"O, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) ahirete irtihal buyurduklarında daha yirmi küsur yaşlarındaydı: 8-9 yaşlarında iken kadınlık âlemine bir mürşide ve bir muallime olarak İnsanlığın İftihar Tablosu'nun saadet hanesine girmiş...."

 

-http://tr.fgulen.com/content/view/13309/3/-

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.