Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Güneş sisteminin dokuzuncu gezegeni ....


Yayamaz Kayımca

Önerilen İletiler

Japon bilimadamları güneş sisteminde keşfedilmemiş dokuzuncu bir gezegen olduğuna inanıyor. Araştırmacılara göre, Dünya'nın 0,3 - 0,7 katı kütleye sahip keşfedilmemiş bir gezegenin var olma olasılığı yüksek.

 

 

 

 

Kobe Üniversitesi'nden araştırmacıların bu iddiaları bilgisayar simülasyonlarına dayanıyor.

 

Araştırmacılara göre, Dünya'nın 0,3 - 0,7 katı kütleye sahip keşfedilmemiş bir gezegenin var olma olasılığı yüksek.

 

Japon astronomlar, büyük çapta daha fazla araştırma yapılırsa bu gizemli gezegenin en fazla 10 yıl içinde keşfedileceğini belirtiyor.

 

Kobe'nin ekibinin araştırmaları "Astronomical Journal" dergisinde nisanda yayımlanacak.

 

Güneş Sistemi'nde Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün olmak üzere 8 gezegenin olduğu kabul ediliyor.

 

Uluslararası Astronomi Birliği, 1930'da keşfedilen ve Güneş Sistemi'ne dahil olup olmadığı tartışılan Plüton'u 2006'da gezegen statüsünden çıkarmıştı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yahu nıye plutonu gezegen olarak saymıyorlar.

 

ya arkadaslar ona bakarsanız.bır cok gezegen adlandırılması gereken cısımler var evrende.gezegen olarak adlandırılmayan cısımlerın bır kucugunede sev denılıyor. e o zaman plutona.sevk mı dıyecez.onu da adlandırsalardı barı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dokuzuncu gezegen keşfi gibi bir olasılığı sıfıra çok yakın olarak görüyorum. Nedeni başka yıldızların bile yörüngesinde gezegenler keşfedilirken, kendi yıldızımızın çevresinde bir gezegeni görememiş olmamız imkansız.

 

Ama Pluton, Ceres, Sedna gibi gezegenimsiler daha çok bulunacak. Gezegen, o iş bitti, bu yıldızda başka yok, başka yıldızlara bakacağız...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yahu nıye plutonu gezegen olarak saymıyorlar.

 

ya arkadaslar ona bakarsanız.bır cok gezegen adlandırılması gereken cısımler var evrende.gezegen olarak adlandırılmayan cısımlerın bır kucugunede sev denılıyor. e o zaman plutona.sevk mı dıyecez.onu da adlandırsalardı barı.

 

Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) 2006 yılında yapılan kongrede "gezegen"in yeni tanımını yaptı. Buna göre bir gökcisminin gezegen olabilmesi için ;

 

1- Kendisi de bir yıldız ya da bir gezegenin uydusu olmamak koşuluyla bir yıldızın çevresinde dolanıyor olacak,

2- Kütlesi, onun yuvarlak bir biçim alması için yeterli olacak,

3- Yörüngesi civarını "temizlemiş" olacak (Başka gökcisimleri arasında dolanmıyor olacak).

 

Pluton bu kriterlerin ilk ikisine uyuyor; ancak Pluton gibi pek çok gök cismi daha uyuyor. O yüzden üçüncü kriter konuldu. Pluton, Charon ve Eris gibi gökcisimlerinin yörüngeleri sayısız gökcisminin arasından geçiyor. Pluton ve benzer gökcisimleri "cüce gezegen" diye adlandırılıyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Marduk olmasın hani 2012 de gelicek deniyor ya.

 

Umarım 2012 yılının sonlarına doğru her ikimizde buralarda oluruz sevgili lena... Açıkçası Marduk'un gelmediğini görünce ne tepki vereceğini çok merak ediyorum.

 

Şöyle bir hesap yapalım istersen:

 

PlUton'un yörünge uzaklığı 29 ile 49 AB (1 AB=150 milyon km) arasında değişiyor. Pluton'un yörüngesindeki Güneş'e en uzak konumu 7,35 milyar km. Bu Marduk denen gezegenin yörünge hızını, Dünya'nın yörünge hızı ile aynı olduğunu kabul edersek, saatte 100.000 km hızla Güneş Sistemi'nin içine doğru yol aldığını söyleyebiliriz.

 

Marduk şu an Pluton'un Güneş'e en uzak konumu olan 7,35 milyar km. ötede olsa dahi, bu hızla 8 yıldan önce buraya gelemez. Eğer Marduk daha yakın bir konumda olsaydı, şimdiye kadar çoktan gözlenmiş olacaktı. Kaldı ki ilk defa 2003 yılında gözlenen Sedna, hem çok daha küçük, hem de yörünge uzaklığı Pluton'un yaklaşık 3 katı kadar..

 

Sözün özü; Marduk'u bekleyenler daha çok bekleyecekler....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Desenize uçan adam gibi dalga geçiyorlar insanlarla, bizde ****** gibi inanıyoruz her şeye.

Hesabınız doğru olduğunu kabul etsekde pulutonun yörüngesi gibi mardukda da yörünge deyişiklikleri olabilir bu da tam 2012 ye isabet etmez, ikincisi siz eminmisiniz her olayın kamuya açıklandığından, hele büyük bir kadastorofo olayını hiç sanmıyorum. bir çok göktaşlarını bile açıklamıyorlar haberiniz varmı, geçip gittikden sonra açıklama yapıyorlar, nasaya gir bulursun düzgün istikametleri olan taşlar açıklanıyor o da dünyaya çarpmıycak olanı.

Yam yam bir şey sorucam ciddi cevap ver ama, bir kıtayı yok edicek göktaşı tespit edilse o kıtaya haber verilirmi, yoksa büyük başlar tatile çıkıyormuş gibi o kıtayı terkmi ederler gerisi koyun gibi a aaa a deyip olanlara katlanırlarmı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Desenize uçan adam gibi dalga geçiyorlar insanlarla, bizde ****** gibi inanıyoruz her şeye.

Hesabınız doğru olduğunu kabul etsekde pulutonun yörüngesi gibi mardukda da yörünge deyişiklikleri olabilir bu da tam 2012 ye isabet etmez, ikincisi siz eminmisiniz her olayın kamuya açıklandığından, hele büyük bir kadastorofo olayını hiç sanmıyorum. bir çok göktaşlarını bile açıklamıyorlar haberiniz varmı, geçip gittikden sonra açıklama yapıyorlar, nasaya gir bulursun düzgün istikametleri olan taşlar açıklanıyor o da dünyaya çarpmıycak olanı.

Yam yam bir şey sorucam ciddi cevap ver ama, bir kıtayı yok edicek göktaşı tespit edilse o kıtaya haber verilirmi, yoksa büyük başlar tatile çıkıyormuş gibi o kıtayı terkmi ederler gerisi koyun gibi a aaa a deyip olanlara katlanırlarmı.

 

Ufolar ve uzaylılar konusunda da dayanağınız buydu değil mi? Yani yetkililer insanlardan gizliyorlar...

 

Peki gökyüzü gözlemi yapmak yalnızca "yetkililer" in tekelinde mi sayın lena? Önceki iletilerinizden teleskop sahibi olduğunuzu ve gözlem yaptığınızı söylediğinizi hatırlıyorum. Öyleyse gökyüzündeki pek çok keşfin, amatör gözlemciler tarafından yapıldığını da biliyor olmanız gerekir. Gökyüzüne çevrilmiş irili ufaklı binlerce teleskop ve gökyüzünü tarayan binlerce amatör gözlemci varken, kim kimden neyi saklayacak? Böyle bir şey mümkün olabilir mi? Hele ki Dünya büyüklüğünce bir gezegenden bahsediyorsanız...

 

Kendinizi komplo teorilerine fazlaca kaptırmışsınız..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bildiyiniz gibi deyil yam yam 22 santimetre kutru olan teloskopla dahi yakalamanız şans olur bunun fiyatı 5 bin eyro türkiyedeki teloskopun bile yakalaması külfettir, ama iki sene sonra amoterler yakalıyabilir bunu kafanızdan şimdilik silin, sebebi aynı pozusyonu kaybetmemek için bir iki bin eroluk elektironik alet bağlamak gerekir vs. ikincisi soluk bir kızıl renkde üçüncüsü az buçuk kordinatdan haberim var benim gibi gayrı resmi amotörlerin yakalaması şimdilik imkansız donanımlı amotörler 2010 da görebilirler.

Siz göktaşı sorusuna cevap verin bizi uyarırlarmı uyarmazlarmı, aynısıda mardukda da olur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

düzgün istikametleri olan taşlar açıklanıyor o da dünyaya çarpmıycak olanı.

Bunun nedeni, çarpacak olanın bulunmayışı...

Şu an dünyaya çarpma riski bulunan bir taş keşfedilmiş değil. Ama keşfedilmesi olasılığı üzerine ciddi şekilde önem veriliyor ve neler yapılabileceği şimdiden kurgulanıyor. Şimdi rakam veremeyeceğim, ama Nasa'nın izlemeye aldığı ve yörünge değişikliklerini sürekli kayıt altında tuttuğu göktaşı sayısı çok kabarık. Bu kadar evhamlı ve güvensiz olmayın, bilim insanlık için çalışıyor...

 

Marduk diye bir şey zaten sözkonusu değil. Ama yörünge sapmaları ve derin uzaydaki kritik bir etkileşimden dolayı yörüngesinde aniden drakmatik bir sapma olan herhangi bir (özellikle kuyrukluyıldızlar bu açıdan daha tehlikeli, çünkü güneşten çok fazla uzaklaşıp geri dönüyorlar) gökcisminin çarpma riski mutlaka ki vardır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ya şimdi 2004 de başlıyan 9 deprem güneşin etkilenmesi aşırı kozmik ışın su sıkıntısı fırtınalar küresel ısınmamı hepsi bunların, yoksa kütlesindeki tanımadığımız enerjisi olan bir gezegenmi.

 

El insaf...

 

Hem gezegenin şu an için amatör gözlemciler tarafından görülemeyecek kadar uzakta olduğunu söyleyeceksiniz, hem de bırakın Dünya'yı, Güneş'in kendi kütlesinden yaklaşık 300.000 kez küçük olan bu gezegenden, bu uzaklıktan etkilendiğini iddia edeceksiniz.

 

Sanırım sizin de garajınızda bir ejderha var...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kıristal gezegende var görmüşünüzdür.

Hayır görmedik, çünkü yok. Gezegenle karadelik de çok farklı şeyler. lena, bunlar sahte bilimdir, aslını araştır. Sahte bilim, bilime hurafelerden daha fazla zarar vermektedir.

 

Bu arada yam_yam, garajdaki ejder ha? Carl Sagan takılıyorsun, sevdim bunu. Sana da tavsiye ederim lena, "Karanlık bir dünyada bilimin mum ışığı-Carl Sagan-Tübitak Yayınları."

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Siz kozmik ve manyatik enerji dalında zayıfsınız, karadelikde güneşden küçük ama çatır çatır yutuyor, siz gezegenlerin kütlesine göre yorum yapıyorsunuz gezegenin madde yapısına çekim gücüne göre deyil unutmayın kıristal gezegende var görmüşünüzdür.

 

"Kütle" ile "Hacim" i karıştırmayın.. Elbette kütleye göre yorum yapacağım; adı üzerinde "Kütleçekimi".. Bir maddenin kütlesi ne kadar büyük ise, çekim gücü de o denli büyüktür. Bir karadelik hacmen Güneş'ten küçük olsa da, kütle açısından çok çok daha büyüktür. O yüzden de çekim gücü Güneş'ten çok daha fazladır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

unutmayın kıristal gezegende var görmüşünüzdür.

 

Kristal gezegenler...

Kristaller ve mineraller ile aram iyidir. Merak ettim bu kristal gezegenleri. Biraz bilgi verir misiniz? Ben daha önce görmedim...

 

Saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kristal gezegenler...

Kristaller ve mineraller ile aram iyidir. Merak ettim bu kristal gezegenleri. Biraz bilgi verir misiniz? Ben daha önce görmedim...

 

Saygılar...

 

Bu kiristal gezegen basında da yayınlandı nasa nın da sitelerinin birinde gördüm ama hangisinde yeni buluşlar veya yeni keşifler gibi bir şeydi o site hatırlamıyorum şimdi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu kiristal gezegen basında da yayınlandı nasa nın da sitelerinin birinde gördüm ama hangisinde yeni buluşlar veya yeni keşifler gibi bir şeydi o site hatırlamıyorum şimdi.

 

Hmm anladım... Basında UFO lar da yer almıştı. Hatta basında daha neler neler yer alıyor da...

 

Hadi ama, görmemiş olamazsın sevgili Yarasa.. Hiç Superman filmi de mi izlemedin? Örneğin Kripton gezegeni kristal bir gezegendi. :stuart:

 

Kristaller :)

Büyüleyici renk ve şekilleriyle zaten insanlar üzerinde bir üstünlük ve gizem hissi uyandırırlar. Superman de doğal olarak ancak böyle bir gezegenden gelebilir. Haklısın yamyam...

 

Ancak unutulan bir şey var. BÜtün gezegenler kristaldir ona kalırsa :stuart:

Bir parça kumu mikroskop altında incerseniz hepsinin aslında farklı minerallere ait krsitallerden oluştuğunu, ancak bu kristallerin aşınma/taşınma etkisiyle kırılıp parçalandığını görürsünüz. Evinizde ya da çevrenizde gördüğünüz mermer/granit vb. döşemelere bakın. Mermerleri yakından incelerseniz kalsit kristallerinden, granitin ise plajioklas, kuvars, ortoklas, biyoit ve kuvars gibi minerallere ait özşekilli ya da özşekilsiz kristallerden oluştuklarını görürsünüz. Yer kabuğunun tümü böyledir. Kil deyip geçtiğiniz şeye yakından bakarsanız tabakalı silikat minerallerine ait çok küçük kristallerden oluştuğunu görürsünüz. Su bile katı halinde kristalleşir. Gelelim daha derinlere: mantoya. Mantonun tümü Mg ve Fe bakımından zengin silikat minerallerinden oluşur (başlıca olivin ve piroksenler). Bu mineraller de mikroskop altında büyüleyicidir.

 

Bu minerllerin tümü, gözle görünebilir büyüklükte ve kendi öz şekillerine sahip biçimde büyümüş halleriyle bulunduklarında süstaşı olarak kullanılırlar. En yaygını altıgen prizmatik biçimiyle tanıdığımız kuvarstır (trigonal sistemdedir, yalancı hegzagonal). Peki ne zaman iri kristaller oluştururlar? Kristallerin büyümeleri esnasında ortamın sıcaklık ve basınç koşulları eğer yeterli ise, kristaller düzgün şekilleriylle büyüyebildikleri kadar büyürler. Buhar basıncının en yüksek olduğu pnömatolitik evrede en büyük kristaller oluşur. Hele bir de bunlar güzel renklere sahipse... Böyle bir yatak bulursanız köşeyi dönersiniz. Peki bu yatak yer yüzünde mi oluşur? Tabii ki hayır... (bazı mineraller yer yüzünde de iri kristal oluşturabilir: halit yani kaya tuzu gibi).

 

Gelelim şimdi kristal gezegen haberine ve kristal gezegen tanımına...

 

Yarım metrei bulan ve buz mavimsi renge sahip ışıl ışıl parlayan altıgen prizmatik kristallerden oluşmuş bir gezegen... Hayal gücü mü? Yoksa gerçek mi?

 

Saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hmm anladım... Basında UFO lar da yer almıştı. Hatta basında daha neler neler yer alıyor da...

 

 

 

Kristaller :)

Büyüleyici renk ve şekilleriyle zaten insanlar üzerinde bir üstünlük ve gizem hissi uyandırırlar. Superman de doğal olarak ancak böyle bir gezegenden gelebilir. Haklısın yamyam...

 

Ancak unutulan bir şey var. BÜtün gezegenler kristaldir ona kalırsa :stuart:

Bir parça kumu mikroskop altında incerseniz hepsinin aslında farklı minerallere ait krsitallerden oluştuğunu, ancak bu kristallerin aşınma/taşınma etkisiyle kırılıp parçalandığını görürsünüz. Evinizde ya da çevrenizde gördüğünüz mermer/granit vb. döşemelere bakın. Mermerleri yakından incelerseniz kalsit kristallerinden, granitin ise plajioklas, kuvars, ortoklas, biyoit ve kuvars gibi minerallere ait özşekilli ya da özşekilsiz kristallerden oluştuklarını görürsünüz. Yer kabuğunun tümü böyledir. Kil deyip geçtiğiniz şeye yakından bakarsanız tabakalı silikat minerallerine ait çok küçük kristallerden oluştuğunu görürsünüz. Su bile katı halinde kristalleşir. Gelelim daha derinlere: mantoya. Mantonun tümü Mg ve Fe bakımından zengin silikat minerallerinden oluşur (başlıca olivin ve piroksenler). Bu mineraller de mikroskop altında büyüleyicidir.

 

Bu minerllerin tümü, gözle görünebilir büyüklükte ve kendi öz şekillerine sahip biçimde büyümüş halleriyle bulunduklarında süstaşı olarak kullanılırlar. En yaygını altıgen prizmatik biçimiyle tanıdığımız kuvarstır (trigonal sistemdedir, yalancı hegzagonal). Peki ne zaman iri kristaller oluştururlar? Kristallerin büyümeleri esnasında ortamın sıcaklık ve basınç koşulları eğer yeterli ise, kristaller düzgün şekilleriylle büyüyebildikleri kadar büyürler. Buhar basıncının en yüksek olduğu pnömatolitik evrede en büyük kristaller oluşur. Hele bir de bunlar güzel renklere sahipse... Böyle bir yatak bulursanız köşeyi dönersiniz. Peki bu yatak yer yüzünde mi oluşur? Tabii ki hayır... (bazı mineraller yer yüzünde de iri kristal oluşturabilir: halit yani kaya tuzu gibi).

 

Gelelim şimdi kristal gezegen haberine ve kristal gezegen tanımına...

 

Yarım metrei bulan ve buz mavimsi renge sahip ışıl ışıl parlayan altıgen prizmatik kristallerden oluşmuş bir gezegen... Hayal gücü mü? Yoksa gerçek mi?

 

Saygılar...

**************

Uzaybilimciler 10 milyar trilyon trilyon karatlık bir elmas gezegen keşfetti. Centaurus takımyıldızının bir üyesi olan ve dünyamızdan 50 ışık yılı uzaklıkta bulunan BPM 37093 adlı gezegen kristalize karbondan oluşuyor. Gezegene Beatles?ın ?Lucy in the Sky with Diamonds? (Gökyüzünde Elmaslarla Lucy) adlı şarkısından esinlenilerek Lucy adı verildi.

 

1500 km genişliğindeki elmas gezegenin aslında kristalize olmuş bir beyaz cüce, yani nükleer enerjisini tüketip sönen bir yıldızın çekirdeği olduğu açıklandı. ?Lucy?, Afrika Yıldızı adındaki 530 karatlık dünyanın en büyük elmasından daha yüksek kalitede. Afrika Yıldızı 3100 karatlık bir elmas parçasından kesilmişti ve şu anda İngiltere?deki kraliyet taçlarından birinin üzerinde bulunuyor.

 

Harvard Smithson Astrofizik Merkezi?nden uzaybilimci Travis Metcalfe ?Bu beyaz cücenin içindeki karbonun katılaşarak galaksideki en büyük elmas olduğunu anladık? dedi.

 

Uzaybilimciler Güneş?in de 5 milyar yıl sonra sönüp bir beyaz cüce olacağını söylüyor. Ondan iki milyar yıl sonra ise Güneş?in kor halindeki çekirdeği de kristalize olacak ve Güneş Sistemi?nin ortasında dev bir elmasa dönüşecek.

(Hürriyetim

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1500 km genişliğindeki elmas gezegenin aslında kristalize olmuş bir beyaz cüce, yani nükleer enerjisini tüketip sönen bir yıldızın çekirdeği olduğu açıklandı.

 

Lena, madem bu konularla ilgilisin sana bir şey danışacağım...

Bir yıldızın ya da gezegenin çekirdeği C'dan oluşabilir mi? C içerebilir mi?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

...Bir yıldızın ya da gezegenin çekirdeği C'dan oluşabilir mi? C içerebilir mi?

 

Bu soruya bile gerek yok aslında.. Bir beyaz cüce ile gezegeni aynı sınıfa koyarak "kristal gezegen" tanımının yapılması astronominin neresinde olunduğunu gösteriyor zaten..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.