Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

KiRaZ

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    545
  • Katılım

  • Son Ziyaret

İletiler gönderen: KiRaZ

  1. Ah ah Hobbit'in gelişi kadar beni mutlu eden bir şey yok Harry Potter serisi bittikten sonra seri filmi heyecanını tamamen kaybettiğimi düşündüm Hobbit beklenmedik bir anda çıktı geldi.Bu filmi de en az ilikini sevdiğim kadar sevdim kitabı da okudum tabi elbette minik minik tutarsızlıklar olabiliyor ama Tolkien'in dünyasını çok güzel betimlediklerini düşünüyorum.Ve her zamanki gibi soundtrack muhteşem olmuş.

  2. En son gittiğim etkinlik İstanbul Modern'de bir tiyatro festivaliydi.(Bir Metrekare-One Square Meter) Bir metrekarelik bir alanda hazırlanmış minik skeçler oynandı.Malesef dil ermeniceydi fakat herkese textler dağıtıldı.Bir daha böyle bir etkinlik olur mu bilmem ama olursa eğer kaçırmayın derim..

    http://www.istanbulmodern.org/tr/etkinlikler/gecmis-etkinlikler/bir-metrekare-tiyatro-festivali_1292.html
  3. post-2-0-64058800-1372766572_thumb.jpg post-2-0-66328500-1372766573_thumb.jpg


    Sihirbazlar Çetesi, karizmatik bir illüzyonistin liderliğini yaptığı sihirbazlar grubu 'Four Horsemen' ekibinin başından geçenleri konu alıyor. Filmde gösteri yaptıkları sırada banka soyabilen dünyanın en iyi sihirbazlarından oluşan bir grubun, peşine takılan FBI ile olan heyecanlı macerası işleniyor.Ekip, üstün sihir marifetlerini sadece sahne gösterileri için değil, soygun yaptıkları bankaların sistemlerine erişmek ve izleyicilerini soymak için de kullanıyor.


     


    Özellikle Morgan Freeman ve Michael Caine oynadığı için gitsemde film bende bazı oyunculara karşı önyargılarımı yıkmış oldu bunlar Mark Ruffalo ve Jesse Eisenberg nedense sevememişimdir.Dave Franco'yu da izlemek ayrı bir keyifti.


    Çok güzel bir film olmasada ortalama bir filmdi,tahmin edilebilir bir olay örgüsü vardı sinemada değil ama evde izlenebilir bir film..İyi seyirler..


  4. post-2-0-52219300-1372765827_thumb.jpg post-2-0-45470900-1372765828_thumb.jpg

    DC Comics'in en meşhur süper kahramanı olan Superman'in köklerine, geçmişine dönerek kahramana farklı bir bakış açısı getiren son filmin yönetmenliğini Zack Snyder üstleniyor; filmin senaryosu ise David S. Goyer'e ait. Filmde Clark Kent'i Henry Cavill, kötü adamı General Zod'u Michael Shannon canlandırırken kadrodaki diğer isimler arasında Lois Lane rolünde Amy Adams, Martha Kent rolünde Diane Lane, Jonathan Kent rolünde Kevin Costner ve Jor-El rolünde de Russell Crowe yer alıyor.
    Yeni Superman filminde Clark, nasıl kullanacağını hiç bilmediği, birtakım sıra dışı güçlere sahip bir çocuktur. Bir gün okul servisi bir kaza geçirip, içinde çocuklarla birlikte nehre uçar. Servisin içindekilerin ölmesine göz yumamayan Clark, güçlerini kullanarak herkesi kurtarır. Fakat bu olay onun diğerlerinden oldukça "farklı" bir çocuk olduğunu da bariz biçimde ortaya çıkartacaktır. Kendisini keşfestmek için çıktığı yolculuk, dünya insanlarına umut sembolü olması için de atacağı ilk adımdır...

     

    Daha önce hiç Superman filmi izlemedim ama bunun yapımcılarının içinde Christopher Nolan olduğunu duyunca mutlaka izlemeliyim diye düşündüm..

    Superman benim için öylesine bir karakterdi,
    Batmanle karşılaştırmam elbette ama bu filmde gerçekten çok değişti ve filme bayıldım..

    Mutlaka sinemada izleyin..

    Devam filmleri gelir diye umuyorum..

  5. 220px-StarTrekIntoDarkness_FinalUSPoster

     

    "Atılgan gemisi mürettebatıyla dünyaya geri çağrılır. Ama karşılaştıkları manzara, çok güçlü bir terör örgütünün donanmalarını ve ona bağlı olan her şeyi yerle bir ettiği bir faciadır. Kaptan Kirk'ün bitirmesi gereken şahsi bir kavgası vardır ve bu tek kişilik kitle imha silahını bulmak için aramaya koyulur. Hayatta kalmak ile ölüme teslim olmak arasında mekik dokuyan kahramanlar, bu macerada aşk, dostluk ve fedakarlıklar sınavlarından geçeceklerdir. Kirk tek ailesi olarak nitelendirdiği müretebatı için fedakarlığın anlamını yeniden sorgulayacaktır. 
    Bilim-kurgu, aksiyon ve dramı harmanladığı yapımlarla 2000'li yılların en sevilen yönetmen-yapımcıları arasına giren J.J. Abrams, seyirciyi  kendi imzasını taşıyan ikinci Star Trek macerasına götürüyor. Filmin senaryosunda Roberto Orci, Alex Kurtzman ve Damon Lindelof'un imzası bulunurken Chris Pine, Zachary Quinto, Benedict Cumberbatch ve Zoe Saldana kadronun öne çıkan isimleri arasında.
    "

     

    İlk izlediğim Star Trek bundan bir önceki filmdi en eskilerini izlememiş olmama rağmen gerçekten sevmeye ve diğer filmleride izlemeye karar verdim.

    Heyecanla izlenen ve oldukça sürükleyici bir film olmuş 3D oluşunun da etkisiyle sanırım..

    Size iyi seyirler..

    Live long and prosper !

  6.  Kurt sürüsünün Bangkok'u birbirine kattığı o meşhur gecenin üzerinden iki sene geçmiştir.Phil, Stu ve Doug evlerinde kendi hallerinde, dertsiz ve 'olaysız' biçimde yaşamaktadırlar. Eski dosyalar kapanmış, dövmeler lazer ışınlarına teslim edilmiştir. Bela paratoneri Leslie Chow ise Tayland’da bir hapisanededir. Sürünün 3 erkeği neredeyse normal bir hayat sürerken, pek tabii Alan bu durumdan hiç memnun değildir.
    Belalı gecelerden sonra Alan ilaçlarını almayı bırakmış ve kendisini doğasına bırakmıştır ki bu Alan için, sınırsız, sağduyusuz, filtresiz bir hava demektir! Kişisel bir krizin ortasına düşen kahramanımız en sonunda yardım almaya karar verir ama en önemli sorumluluk en iyi  3 dostunun omuzundadır! 
    Hangover film serisinin üçüncüsü ve sonuncusu olan filmde bu sefer düğün ya da bekarlığa veda partisi yok. Filmin yönetmenliğini yine Todd Phillips üstlenirken, "Wolfpack" yine tabii ki Bradley Cooper, Ed Helms, Justin Bartha ve Zach Galifianakis'ten oluşuyor.

     

    post-2-0-64842100-1370779361_thumb.jpg post-2-0-40560800-1370779362_thumb.jpg post-2-0-18768500-1370779363_thumb.jpg post-2-0-98035900-1370779363_thumb.jpg

     

    Gerçektende en sevdiğim komedi filmlerinden biridir ve diyorum iyiki üçleme yapmaya karar verdiler.

    Genelde üçlemeye giden filmlerin sonu pek iyi olmaz ve sıkabilir bu öyle olmadı ve ortaya cidden güzel yapımlar çıktı.

    En sevdiğim ilkidir değişmez,ama bu da bir o kadar güzeldi ve izlediğime değdi.

    Filmde Mr.Chow bu sefer daha ön plandaydı bu da bence filmi sadece bekarlığa veda partisi filmi olmaktan kurtardı ve güzel bir son olarak bıraktılar.

    Melissa McCarthy'yi Bridesmaids'den sonra sevmeyen yoktur bu filmde de küçük bir rolü olmasına rağmen en komik sahnelerdi..

     

    İyi seyirler..

  7. kitap_bmuhtesem-gatsby-500px.jpg


     


    Bu sene fazla kitap okuyamadım dikkatimi veremiyorum,ama bu kitabın bende yeri ayrı oldu okurken


    takılmadan sıkılmadan okuyabildim..


    Kitapda sevdiğim şey çaresizliğin bu denli umutla işlenişiydi..


    Çoğu zaman bizde umut ediyoruz ve çaresizliğe göğüs geriyoruz ama aşk içinse bu çok daha farklı..


    20'lerin New York'u..


    Tarif edilemez büyüklükte partiler..


    Dıştan herşeyiyle özenilen ama içinde karmakarışık hayatlar..


    Ve Jay Gatsby..


    Okumanızı tavsiye ediyorum,sonra da filmini izleyin..


  8. new-great-gatsby-poster.jpg

     

     

    The Great Gatsby

     

    "Yazar olma basamaklarını tırmanan Nick Carraway 1920'lerde eğlence hayatının gözdesi konumuna yükselen New York'a gelir. Kendi Amerikan rüyasının peşindeyken tesadüfen milyoner Jay Gatsby ve onun çevresiyle yolları kesişir. Carraway'nin alkolün su gibi aktığı, göz kamaştırıcı partilerle tanışması fazla zaman almaz. Öte yandan bu büyülü Amerikan rüyasının çöküşü de yaklaşmaktadır. Dışarıdan görkemli görünen bu hayatın örtbas etmeye çalıştığı gerçekler su yüzüne çıkacaktır...
    Amerikan yazar F. Scott Fitzgerald'ın aynı isimli romanından beyazperdeye aktarılan filmin oyuncu kadrosunda ise Leonardo DiCaprio (Jay Gatsby), Tobey Maguire (Nick Carraway), Carey Mulligan (Daisy Buchanan) ve Joel Edgerton (Tom Buchanan) isimleri yer alıyor. 3D çekilen filmin yönetmenliğini ise Baz Luhrmann üstleniyor."

     

    Filmi izlemeden önce kitabını okumanızı özellikle tavsiye ediyorum..

    O karşılaştırmayı yaparak izlemek çok daha zevkli...

    Normal şartlarda kitap uyarlamalarında kitap çok saptırılır,değiştirilir fakat bunda kesinlikle değildi..

    Elbetteki kitap olduğu gibi aktarılmamıştı çok daha güzel ve görkemliydi..

    Kitabı okurken hayal ettiğiniz yerlere ne kadar yakın olduğunu izlerken anlıyorsunuz..

    Ve sanırım Leonardo DiCaprio dışında başkası oynasaydı bu kadar sevebilirmiydim bilmiyorum..

    Kostümleriyle ve 3D oluşuyla,kısacası herşeyiyle ve oyuncu kadrosuyla muhteşemdi..

    Bence sinemada izlemelisiniz..

    Müziklerinide unutmadan söyleyeyim günümüz şarkılarını filme göre uyarlamışlar çok tanıdığımız şarkı var cover olarak yer alıyor..

     

     

    Romanı hakkında bilgi almak için tıklayınız. 

  9. Amerikan İç Savaşı’dan 2 sene öncesinde, Güney bölgesinde geçen film Köle Django’nun Alman asıllı ödül avcısı Dr. King Schultz ile yolunun kesişmesiyle başlıyor. Django, eski efendisini ölü ya da diri ele geçirmek isteyen Schultz ile anlaşmaya varır ve özgürlüğü karşısında Brittle kardeşleri kendisine getirme sözü verir. Görev başarıyla tamamlanır ama ikilinin yolları ayrılmaz Schultz ve Django beraber Güney’in en çok aranan suçlularının peşine düşerler… ‘Avlanma’ hünerini her geçen gün geliştiren Django’nun artık tek bir hedefi vardır: köle ticareti yüzünden kaybettiği eşi Broomhilda’yı bulmak ve onu kurtarmak... Bu hedef onları kötü şöhretli “Candyland” çiftliğine ve çiftliğin sahibi olan Calvin Candie’ye götürecektir… Sinemanın dahi çocuğu, Oscarlı Quentin Tarantino'nun uzun süre üzerinde çalıştığı Spagetti Western türündeki projenin başrollerinde Jamie Foxx, Christoph Waltz yer alırken, Kerry Washington, Leonardo DiCaprio ve Samuel Jackson gibi yıldızlardan oluşan oyuncu kadrosu göz dolduruyor.

     

    Film hakkinda kotu bir elestri yapamayacagim hem bana dusmez hemde haketmez boyle bir film bunu. Gecirdigim en guzel 3 saatlerdendi bilete verdigim paraya degdi karakterler oyle guzel ele alinmisti ki..Samuel L. Jackson beni cok guldurdu.Sounrdtrack muhtesemdi bas karakterlere tek bir sozum bile yok harikaydi daha farkli olsalardi sevemezdim.. iyi seyirler smile.png Sinemada izlemenizi tavsiye ederim..

     

    mv5bmjiyntq5njq1ov5bml5.jpg

    • Beğen 1
  10. f-tipi-film-21-aralik-ta-sinemalarda-4107641_7348_o.jpg

     

    Duruşu ve dinamikleriyle sadece müzik tarihi değil, siyasi tarihimizde de kendine önemli bir yer edinen Grup Yorum tarafından geliştirilen bu proje, binlerce kişinin kurban olduğu bir drama odaklanıyor. F tipi hapishanelerin kapalı kapılarının ardında yaşananları beyazperdeye aktaran film, 10 farklı yönetmenin çektiği 9 kısa filmin uzun metraj şeklinde yeniden kurgulanmasıyla ortaya çıktı. Ezel Akay, Barış Pirhasan, Sırrı Süreyya Önder, Reis Çelik, Hüseyin Karabey, İlksen Başarır, Aydın Bulut, Vedat Özdemir, Mehmet İlker Altınay ve Grup Yorum'un yer aldığı projede her yönetmen kendi senaryosunu yazıp 10 dakikalık bir kısa filme imza attı.

    Filmlerin oyuncu kadrolarında ise Tansu Biçer, Serkan Keskin, Bülent Emrah Parlak, Gizem Soysaldı, Erkan Can, Fırat Tanış gibi isimler yer alıyor.

     

     

    Nasıl anlatsam,anlatabilir miyim?

    İzlediğimde hissettiğim şeyleri emin olun ki çoğu filmde hissetmiyorum..

    Kendi ülkemde olanlara tanık olmak mıydı bana bu filmi anlamlı kıldıran bilmiyorum..

    Ama bildiğim bir şey var ki herkes tarafından izlenilmesi gerektiği..

    Bir düşüceye sahip olmak günümüzde çok önemli ve film bize bu şansı veriyor..

    Yönetmenlerinden oyuncularına senaryosundan müziklerine herşeyiyle bir bütün olan bu film,aslında bir çok yerde oynatılmamasına rağmen(afişler kaldırıldı sansürlendi,bazı sinema şirketleri oynatmaktan vazgeçti her zamanki gibi baskıcı güçler olan bir gerçeği örtbas etmeye çalıştı) ama yinede bazı yerlerde iyikide gösterime girdi ve izleyebildim..

    Tavsiye ediyorum..

     

    Yönetmenler:

    Barış Pirhasan

     

    Ezel Akay

     

    Sırrı Süreyya Önder

     

    Hüseyin Karabey

     

    Aydın Bulut

     

    Reis Çelik

     

    Vedat Özdemir

     

    Mehmet İlker Altınay

     

    Grup Yorum

     

    Oyuncular:

    Ercan Bahadır

     

    Esra Açık

     

    Ezel Akay

     

    Göksin Şanlav

     

    Hüsnü Yıldız

     

    Münir İnselel

     

    Tansel Öngel

     

    Yıldız Tugra

  11. daniel-craig-new-skyfall-posters.jpg

    MI6 ciddi bir saldırıya uğrar ve kurumun değerleri temelden sarsılır. M’e karşı sadakat testinden geçen ajan James Bond kişisel bedelleri ağır olsa da, tehdidi bulup her ne pahasına olursa olsun yok etmelidir. Zira MI6’yı ciddi riske sürükleyen isim Silva adında gözü kara, gizemli bir adamdır...

    Sinema tarihinin en uzun soluklu aksiyon film serisi olan gizli ajan 007 James Bond'un nefes kesen macerası bu sefer Türkiye, Çin ve İngiltere ekseninde geçiyor.

    Serinin 23. filmi olan Skyfall'da 2000'li yılların son Bond'u olarak Daniel Craig'i izlerken ünlü aktöre M rolünde seyircinin alıştığı üzere Judi Dench, Silva rolünde Javier Bardem, hukümet görevlisi Mallory olarak Ralph Fiennes, seksi Bond kadınları olarak ajan Eve rolünde Naomie Harris ve Severine rolünde Bérénice Marlohe eşlik ediyor.

    Yönetmen koltuğunda Sam Mendes'in oturduğu filmin Türkiye dışındaki diğer çekim mekanları arasındaysa Şangay, Londra ve İskoçya’nın kuzey bölgeleri yer alıyor.

     

    Heyecanla 2 aydır beklememe değdi.

    Daniel Craig'e olan hayranlığımdan hiç pişmanlık duymuyorum..

    Filme arkadaşımın hiç güzel olmamış sakın gitme demesi üzerine hevesi kırılarak gitmiştim

    ama o yanılmış.

    Zaten James Bond filmleri kaçırılmamalı.

    Adele de bir güzellik yapıp skyfall şarkısı da filmin içinde yer alınca...

    Filmin içinde İstanbul kullanılması ilginç olmuş tabii..

    Hani biz türkler severiz ya ülkemizi böyle büyük çaplı filmlerde görmeyi..(sizinde hoşunuza gider belki.)

    Zaten Ralph Fiennes için birşey diyemem..

    Javier Bardem'in karakteri sanırım favorim..

    İzlemelisiniz..

  12. 20258301.jpg

     

    Gelecek zamandayız; 2072'de. Zamanlar arasında yolculuk gerçek olmuş, ama yasa dışı olarak karaborsacıların eline düşmüştür. Teknolojiyi elinde tutanlar ne zaman birinden kurtulmak isterlerse onu 30 yıl geriye, 2042'ye göndererek "Looper" adı verilen bir grup suikastçıya öldürmesi için "paketler". Bu grupta yer alan suikastçılardan biri olan Joe için 2042'de zengin hayatı gayet yolunda gitmektedir; ta ki karşısına öldürmesi için 2072'den gelen yaşlı Joe çıkıncaya kadar...

     

    Uzun zaman sonra izlediğim en iyi yapımlardan biri oldu sanırım uzun zaman dediysem yazdan bu yana..

    Beklediğimden fazlasıydı,izlerken tahmin edilebilen bir film olmasına rağmen izlerken sıkılmıyorsunuz.

    Olağanüstülüklere yer verilmiş haliyle..

    Ama Joseph Gordon-Levitt'in makyajı işte o konuda biraz kararsızım alışılmışın dışında bir Joseph Gordon-Levitt oldu bu filmde ama ona başrol yakışıyor..

    Bruce Willis

    forgiveme.gif

     

    Emily Blunt keşke amerikan aksanı yapmaya çalışmasaydı kulağımı çok tırmaladı..(Gerçi son filmi The Five-Year Engagement fiyaskosundan sonra ... )

     

     

    İzlemenizi tavsiye ederim

    original.gif

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.