Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ACABA


editor

Önerilen İletiler

ACABA

 

Son aylarda ham petrolün fiyatı hızla düşmekte. Altı ay önce varili 70 doların üstende olan petrolün varili bugünlerde 50 dolara civarında satılıyor. Uzmanlara göre yüzde 25 civarında olan bu düşüşün en büyük nedenleri arasında Amerika’da çok ılık geçen kış da var. Dünya enerjisinin yüzde 25’ini tüketen bir ülkedeki ılık bir kışın petrol fiyatlarını etkileyeceğini anlıyorum ama, üç ay gibi kısa bir zamanda büyük fiyat düşüşünün başka nedenleri olduğunu düşünüyorum. Yetmişli yılların sonlarında yaşananlar acaba geri mi geldi diye merak ediyorum.

 

Başkan Carter döneminde (1977-1981) OPEC’in uyguladığı petrol ambargosu, Amerika’da benzin fiyatlarını aniden bir roket gibi fırlatmış, fakat daha önemlisi, milleti benzin kuyruklarında saatlerce beklemek zorunda bırakmıştı. Nüfusu dünya nüfusunun yüzde beşi olmasına karşın, dünya enerjisinin yüzde 25’ini kullanan Amerika’nın eninde sonunuda belki akibeti bu olacaktı. Başkan Carter’a göre duruma ciddi bir çözüm aramak zamanı gelmişti. Petrol ihtiyacının yüzde 52’sini dışardan alan Amerika, başkan Carter’ın programına göre, 2010 yılında dışardan hiç petrol almayacaktı. Bunu başarmak için alternatif enerji kaynakları aranmaya başlanmış, ve rüzgardan, sudan, güneşten, hidrojenden ve hatta değişik tarım ürünlerden bile enerji üretimi büyük bir ivme kazanmıştır. Ayrıca Amerika’da ilk kez motorlu araçlara verimlilik standartları uygulanmaya başlanmıştır. Bu çabaların sonucunda Carter 1981’de başkanlığı Reagan’a devr ettiğinde petrol ithali yüzde 39’a düşmüştü.

 

Petrol üreten ülkelerin, özellikle Suudi Arabistan’ın, en büyük petrol müşterisi gerçekten 2010 yılında “enerji özgürlüğünü” (Carter’in terimi) elde edecekti. Petrol’den başka fazla bir geliri olmayan Suudi Arabistan ve diğer OPEC ülkeleri için bu vahim bir durumdu. Amerika’da geliştirilen teknoljilerin petrol tüketen diğer ülkelere kısa zamanda yayılacğı kesindi. Dolayısıyla bütün gelişmiş ülkelerin petrol ihtiyaçlarında büyük bir düşüş olanağı yüksekti. Bu vahim duruma bir çözüm bulmak gerekiyordu ve OPEC bir çözüm bulma görevini zamanın Suudi Arabistan petrol bakanı Şeyh Amet Zeki Yamani’ye vermişti.

 

Gazetelerde yazılanların kısa bir özetine göre, 1981’de Şeyh Zeki Yamani yeni başkan Reagan’ın Güvenlik Konseyi başkanı Kissinger’e telefon edip Amerika’nın enerji projelerini durdurmasını ister. Kissinger’in yanıtı hazırdır: “Petrolün varili 25’e düşer, projeler gider.” O konuşmadan kısa bir süre sonra petrol gerşekten varili 25 dolardan satılmaya başlar. Petrol ucuzlanınca, Amerika eski huyuna dönüp, tank gibi arabalar kullanmaya, enerji kullanımını ikinci planda tutan konutlar yapmaya, hatta açık hava teraslarına (Palm Springs ve Miami gibi sıcak beldelerde) klima yerleştirmeye devam ettiler.

 

Bu sefer Amerika’ya petrol şoku amborgodan dolayı gelmedi. Gelişmekte olan ülkeler, özellikle nüfusları 1 milyarı aşan Çın ve Hindistan’ın petrol ihtiyaçları tükenmekte olan bir kaynağın fiyatını hızla artırmaya başladı. Otuz yıl önce dünya petrolünün yaklaşık iki yüz yıl içinde tüketileceğini düşünen uzmanlar, şimdi süreçi 50 yıla indirilmiş. Enerjiyi, tabiri caizse, su gibi kullanan Amerika’nın, diğer gelişmiş ülkerle birlikte artık birşeyler yapması gerekiyordu. Dolayısıyla yaklaşık son bir yıldır haberlere sık sık konu olan rüzgar, su, güneş, hidrojen ve “bio-petrol” aktivitelerin en büyük nedeni “enerjide özgürlük” aramaktır. Motorlu araç standartlarını donduran Amerikan Cumhuriyetçileri bile, yeni standartlar teklif etmektedir.

 

Yeni kaynaklardan enerji üretme projeleri artık gereken ivmeyi kazanmıştır ve kolay kolay durdurulayamacaktır. Belki gelecek 15-20 yıl içinde gelişmiş ülkeler, doğal gaz ve uçaklarda kullanılan benzin dışında, “karbon baslı” enerjiden büyük ölçüde kurtulmuş olacaktır.

 

Acaba petrol fiyatlarının hızla düşmesinin nedenlerinden biri yukarda değindiğim enerji projeleri midir? Varili 70 dolar civarında olan petrolün, alternatif enerji kaynaklarını aramayı hızlandıracağı garantidir. Belki bundan dolayıdır ki, geçen sene perolün varilinin 150 dolara çıkacağını tahmin edenler, bu yıl petrol fiyatlarında büyük bir değişiklik olmayacağını söylemektedir. Petrol fiyatlarının stabilize olması yeni teknojileri belki yavaşlatacak, fakat sonucu değiştirmeyecektir. Endüstrileşmeye yol açan karbon baslı kömür ve petrol, yerlerini yeni enerji kaynaklarına bırakmaktadır. Hidrojen bataryaları, hibrid arabalar, rüzgardan, sudan ve güneşten elde edilen elektrik enerjisi torunlarımızın kullandıkları olacak ve biz kömür ve petrolden önceki kuşaklara nasıl bakıyorsak onlarda bize öyle bakacaktır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.