32' yi sevmedim 33' ten umutluyum...
Bir yaş daha gitti geriye kalan ömrümden... bu yıl benden çok şey götürdü can arkadaşımı götürdü... neler neler bekledik hayattan, sadece olmasi gerekenler oldu. Biz insancıklar çok garip şeylere kafa yorup, üzülüp dünyanin sonu gelmişçesine hayıflanıp durduk. Biz bu dünyaya bunun için mi geldik?"
Üniversite mezunu olalım, iyi bir işe girelim, krediyle ev ve araba alalım, telefon şirketlerinin iki senelik sözleşmeli satışlarıyla en son çıkan telefonları kullanalım, evlenelim, çocuk yapalım, çocuklarımız iyi bir yerlerde okusun diye özel öğretmenlere / dershanelere / etüt merkezlerine dünyanın parasını bayılalım. Ve bunları biz ve çocuğumuz gerçekleştirdiğinde kendimizi ve çocuğumuzu başarılı sayalım. Aksi durumda da "başarısız olarak" etiketleyelim. Sizce de bu durumda bir tuhaflık yok mu?
Hiç düşündünüz mü şu an ölüm döşeğinde olsak ve bu dünyadan göçmemize sadece bir kaç saat kalmış olsa yaşadığımız ömrün muhasebesini hangi sorularla yapardık?
"Anadolu Lisesi/Özel okullara giriş sınavında kaç puan almıştım?"
"Hangi marka arabalar kullandım?"
"Kirada mı yoksa kendi evimde mi oturdum?"
YOKSA:
"Kendime ve diğer canlılara karşı ne kadar vicdanlı, merhametli, hoşgörülü ve sevgi doluydum?"
"Kaç kişinin kalbini kırdım, kaç kişinin yüzünde tebessüm oldum? biraksin artik herkes derdi kaygiyi, sadece etrafinizdaki herkesin yuzunde kocaman bir tebessüm oluşturun...
Ben sağlığımla sınandım, can dostumla sınandım, aşkımla sınandım, işimle sınandım. Kaybettim ve çokça kazandım... artık kendime çok iyi bakıyorum beni üzen yoran herşeyi hayatımdan atıyorum... muhasebe yapmam gereken tek şey vijdanımdı onunla da mutabakat yapıp, yeni yaşıma devirler sıkıntısız oldu... hoşgeldin yeni yaşım....
- 1
2 Yorum
Önerilen Yorumlar