Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

sardunyam's Blog

  • başlık
    66
  • yorum
    88
  • görüntü
    68.335

Kürt Sorunu mu?


sardunyam

1.580 görüntü

Batının, Anadolu ve Ortadoğu toprakları üzerinde daima gözü olmuş. Yüzyıllardan bu yana kan ve gözyaşının eksik olmadığı bu bölgelerde Bizans oyunları hiç bitmiyor. Bu oyunları, Yugoslavya'da, Afganistan'da, Kıbrıs'ta, Yemen'de, İran'da, Irak'ta, Libya'da, Mısır'da, Filistin'de oynadılar, oynuyorlar, orada yaşayan halkları aynı adamlar aynı metodlarla aldatıyorlar.

 

Sahte din adamları yetiştiriyor, sahte politikacılar yaratıyor ve sahte sorunlar oluşturuyorlar.

Tüm bunları anlayabilmek için emperyalizmin yüzyıllık tarihine bir göz atmak yeterli. Nerede kan akıyor ve gözyaşı dökülüyorsa orada Batının parmağı var demektir.

 

Ulus devletleri oluşturan unsurlar içinde çeşitli din ya da etnik farklılıklar vardır. Devlet yöneticilerinin, sivil toplum kuruluşlarının, siyasi partilerin bu unsurları kaşıma ve ayrıştırma hakları yoktur. Hiç kimsenin böyle bir hakkı yok ama ne yazık ki böl parçala yönet ve sömür anlayışıyla dünyanın her yerini kan gölüne çeviren anlayış girdiği her toprakta bunu başarmış görünüyor.

 

Ülkemizin insan renkliliği, yeraltı ve üstü zenginliği, göz kamaştırıcı ancak bu zenginliklerden halkımız yararlanamıyor. Devletimiz de yararlanamıyor, bize ait olanı bizim kullanmamıza izin vermeyenler çeşitli entrikalarla aklımızı, düşüncelerimizi, geleceğimizi yönlendiriyorlar.

 

Bizi gerçeklerden haberdar edecek aydınları ya öldürdüler ya da çeşitli bahanelerle tutukladılar. Medya tamamen sermayeye teslim olmuş alçak Ali Kemallerin tekeline bırakılmıştır. Amerika'dan ithal edilen televizyon programları içi saman dolu bir korkuluktan farkları olmayan insanlar yetişmesine neden oluyor. Alt yapısı olmayan, bilimsellikten uzak ve milli olmayan eğitim sistemimiz sorgulama yetisi olmayan, deneyimsiz, sadece ezbere dayalı ve kısa zamanda unutulacak çerez bilgilerle eğitim veriyor.

 

Bütün bunlar ayrı ayrı alt başlıklarla anlatılması gereken şeyler. Ama benim asıl dikkat çekmek istediğim unsur Kürt milliyetçiliği. Yıllardan beri bizi sosyal, kültürel, etnik, siyasal ve dini konularla ayrıştırıyorlar. Birliğimizi bozmak için şimdi en çok Kürt asıllı yurttaşlarımızın üzerine yükleniyorlar. Televizyonlarda, medyada her yerde bu konuşuluyor. Terör örgütüne genel af isteniyor, terörist başına özgürlük vekillik verilmesi öneriliyor. Ama bütün bunları konuşanlar ya da konuşturanlar Kürt halkının veya Güneydoğu'daki insanların çektikleri sıkıntıları çözme konusunda hiçbir fikir üretmiyor öneri getirmiyorlar.

 

Zaten bu temel sorunları çözmek gibi bir niyetleri yok amaç Türk-Kürt arasını açmak ve büyük bir savaşa zemin hazırlamak. Bütün bunların ortak adı BOP (Büyük Ortadoğu Projesi). Amerika Birleşik Devletleri dışişleri eski bakanı Condoleezza Rice çok net bir açıklama yapmıştı, Ortadoğu'da sınırları, rejimi ve yönetimi değişecek 22 ülke var demişti Bush yönetiminden sonrada aynı politika devam ediyor ve bu süre içerisinde bu dediklerini yapmaya başladıklarını hep birlikte gördük görmekteyiz. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Fas'tan Suriye'ye kadar sınırları, rejimi ve haritası değişecek 22 ülke. Peki ama neden? Bunu araştırıp üzerinde düşünmek gerek.

 

Benim ülkemizin temel sorunlarından biri olan Güneydoğu ve Kürt sorununu çözmek için bir kaç önerim var. Güneydoğu'da ve ülkemizin genelinde yapılacak toprak reformu sorunun yarısını çözecektir. Halkı çiftçilik ve hayvancılıkta teşvik etmek, fabrikalar kurulması için yatırımcıları teşvik etmek, içinde sağlık birimlerinin, okulların bulunduğu güvenliğin sağlandığı köy-kentler yapmak, eğitim sorununu çözmek, yani yoksulluğu çözmek terörü bitirmek için atılacak en büyük adımdır. Güneydoğulu kadınların üretmesini sağlamak onlar el sanatları yapacakları atölyeler kurmak kooperatifleştirmek ve bunu bir iş kolu haline getirmek. Kültürel sorunların çözümü için bilim kurultayları yapılmalıdır. Bölünmeden söz eden siyasetçilerin, halkın gerçek sorunlarını konuşmayan ve çözmeyenlerin bütün bunların dışında tutulması gerekir.

 

Terör örgütleri pkk ve hizbullah militanlarına af getirmek hiçbir sorunu çözmediği gibi yeni sorunlarda yaratacaktır. Belli ki amaç zaten çözüm değil bölmektir. Ülkemizin bölünmesi tek çözüm olarak hepimize dayatılıyor, terörist başına millet vekilliği Kürt halkının sorunlarını çözecekmiş gibi bir algı yaratılıyor? Oysa ne terörist başı, ne BDP ne de pkk ülkemizin ezilen yoksul insanları için, geçerli hiçbir çözüm önermiyorlar. Böyle bir şey yapmaları ayrıca mümkün değil çünkü onlar emperyalist oyunların figüranları. Gerçek sorunların konuşulmayıp bizi bölmeye yönelik sahte sorunları gündemde tutarak ekmeğimizi çalmaya devam ediyorlar.

 

Geleceğimizi konuşmuyoruz. Sahip olduğumuz zenginliklerden neden faydalanamadığımızı, neden bu kadar düşük ücretlerle ve tüm sosyal haklarımız gasp edilerek çalıştırıldığımızı konuşmuyoruz. İşsiz ana babaların çıplak ayakla, sobasız okullarına gitmeye çalışan çocuklarımızın haklarını konuşmuyoruz. Neredeyse tamamının yabancı sermayeye peşkeş çekildiği topraklarımızdan çıkan madenlerin nimetlerinden neden faydalanamadığımızı konuşmuyoruz. Ama terör örgütüne genel af, terör liderine millet vekilliği konuşuyoruz.

 

Bütün bunlar Kürtlerin sorunlarını, yoksulluğunu, töre cinayetlerini, pkk nın uyuştucuya alıştırdığı çocukları ve gençleri, tecavüz ettikleri kadınların sorunlarını çözecek mi?

Yazık ki Condoleezza Rice ve onun uşaklığını yaptığı sömürü düzeni galip geliyor. Bunu Ortadoğu'da her yerde başardılar. Bölüp, parçaladıkları ülkeleri yönetiyorlar ve malesef o ülkelerde yaşayan insanlar artık eskisinden daha yoksul, daha çaresiz, daha zor şartlarda yaşıyorlar. Emperyalist askerlerin tecavüzüne uğruyor ama kendi halkını düşman biliyor, hergün yeni cinayetler işlemeye devam ediyorlar. Bu gidişle aydınlanmaları binlerce yıl alacak gibi görünüyor. Fakat bizim halâ kurtuluşumuz mümkün. Bu oyunları görmek, anlamak ve bozmak şimdilik elimizde ancak fazla zamanımız yok.

 

Halkını özgürleştirmeyen, zenginleştirmeyen, sömürülmesine izin veren ve Nato çizmelerini topraklarına bastıran hiçbir hükümet, hiçbir meclis halkın değildir. Halk onların umurunda da değildir.

 

http://www.gaziantephaberler.com/sibel-onbasioglu&kurt-sorunu-mu-yazisi-6299.html#.UPzyWin5KTB.facebook

0 Yorum


Önerilen Yorumlar

Gösterilecek hiç bir yorum yok

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.