Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

sardunyam's Blog

  • başlık
    66
  • yorum
    88
  • görüntü
    68.336

YOK/UM aslında ben!


sardunyam

1.345 görüntü

Yoksulluk ve yoksunluk aynı şeyler değil. Yoksulluk giderilebilir birşey ama yoksunluk ebedi olabilir...!

 

Aynaya baktığımda yüzümde korkunç bir olgunluk, sonsuz bir durgunluk, anlamlı bir bakış görüyorum artık. Ne kadar çok biriktirmişim meğer... Çok eskiden yılda bir kaç kez boşaltırdım tavanaralarımda kalanları, biriken tozlanan örümcek ağı bağlayan duygularımı... Şimdi hissizim... Morfin yutmuş gibi... Halsizim...

 

Geçenlerde hiç tanımadığım ve beni ilk kez gören biri "gözlerinizde korkunç acılar var gibi, bakışlarınız insanda tuhaf bir korku duygusu yaşatıyor" dedi... Gidip aynaya baktım... Oysa saklıyorum içimdekileri sanmıştım... Sizin mesleğiniz nedir diye sordum, psikoloji okudum ve danışmanım dedi... Artık yüzümde ve gözlerimde durağan bir acı kalmış, görüyorum onu kendime her baktığımda...

 

Dünya böyle bir yer, hepimiz aynı yollardan geçiyoruz fakat o yol herbirimizde farklı izler bırakıyor... Hepimiz aynı filmi izliyoruz fakat film hepimizde başka hisler uyandırıyor... Hepimiz insanız ama parmak izlerimizin olduğu gibi, duygularımız, hislerimiz, düşüncelerimiz bambaşka... Bütün kahverengi gözlüleri nasıl katagorize edebilirsiniz hepimizin gözleri başka bakar evrene...! Nasıl diyebilirsiniz gözleriniz başka renk ayrışın ve yeryüzünün bütün kahvegözleri birleşin?

 

Olabilir mi?

 

fantastic20world025.jpg

 

 

Hep tek ve yageneyiz ancak bir o kadarda bir arada... Nazım'ın da dediği gibi bir ağaç gibi tek ve hür bir orman gibi kardeşce...

 

İnsanların gözlerine bakın, orada saklı bulacaksınız duygularını... Korku salıyorlar üstümüze... Korku sindirir insanları, korku yıldırır... Duygularınızı derin donduruculara kaldırmayın içinizde saklamayın hissettiklerinizi... Kaçırmayın birbirinizden gözlerinizi...

 

Geçmişimizdir öğretmenimiz, yaşlanıyoruz yaşıyoruz, biz zamana ve mekana mahkum edilmişiz... En çok bedenimizin esiriyiz, en çok bedenimize tapınıyoruz... Vazgeçemiyoruz onun komik ve tuhaf egolarından, her geçen gün biraz daha esiri oluyor aklımız... Oysa salt akıl öyle mi?

 

İnsana acı verende bedeni değil mi? Küçük kazalardan tutun, aşk acısına kadar en çok neremiz acır? Kimi acıya, kimi zevke tutunuyor böyle... Ama illaki bedenine... Ehlileştiremediği yegane hayvan insanın ta kendisi... İşte önümüzde bir bayram bayramın adıda kurban... Neye, kime ve nasılını düşününce bile insanım diyenin midesi bulanıyor... Aslında her insan kurbanıyla sadistçe duygular yaşıyor... Belkide hiç farketmeden...

 

Kaç kişiyi kurban ettiniz kendinize geçmişinize dönüp bir sorun bakalım?

 

Bedeninize daha nice yeni hazlar, yeni acılar ve yeni tatlar katacaksınız kimbilir, daha kaç kez ağlayıp kaç kahkaha atacağız kimbilir? Hatta daha neler öğreneceğiz yaşadığımız sürede, sonra gözlerimize kaç yeni yaşanmışlık çiziği atacak hayat kimbilir?

 

Gidip aynaya bakmayacağım şimdi, gözlerimin yorgunluğu uykumu getiriyor vakitsiz uyumak istemiyorum malum zaman esasen uyanma zamanı, açıp gözlerimi kocaman kocaman etrafıma bakıyorum...

 

Sessiz, sakin ve yorumsuzum...

 

Sardunyam

6 Yorum


Önerilen Yorumlar

:clover:Kaç kişiyi kurban ettiniz kendinize geçmişinize dönüp bir sorun bakalım?

 

Bir de madalyonun diğer yüzü kaç kişiye kurban edildiniz ?

 

....

 

Duygularının yüklediğin bir yazı olmuş, belki yazmak seni birazcık rahatlatmıştır... :clover:

Yoruma sekme

evet @sardunyam

 

çok sade, yorumsuz,içten..

 

<Aynaya baktığımda yüzümde korkunç bir olgunluk, sonsuz bir durgunluk,

anlamlı bir bakış görüyorum artık. Ne kadar çok biriktirmişim meğer...

Çok eskiden yılda bir kaç kez boşaltırdım tavanaralarımda kalanları,

biriken tozlanan örümcek ağı bağlayan duygularımı... Şimdi hissizim...

Morfin yutmuş gibi... Halsizim...>

anlamlı,durgun,olgun..peki bu bakışlar neden halsiz ,hissiz,morfin yutmuş

gibi oldu?yoksa bize öğrettikleri gibi <hissiz> olmak mı olgunluk..?

hem tavanaralarınızı nasıl temizlerdiniz?ağlayarak,yazarak,kavga ederek..?

sonra ne oluyorduda temizledikten sonra birşeyler birikiyordu?

 

insanlar @sardunyam,yalnızlar iç dünyalarında...biraz da kendileri küsüyorlar..

diyorlarki kuru kalabalık olmak yalnız olmamak değil..nedir eksik olan o halde.?.

paylaşamamak..geniş olamamak,hoş görememek,küçük hesapları yenememek..

adeta bir <ruh tutulması > içindeyiz..

bir çeşit anafor bu..bir anafor ki herkesi içine alan..dokunamıyoruz ruhlara..

bedenlere dokunmaktan daha zor belki..sonra <bumerang>lar çekiliyor silah gibi.

.<o bunu yapmadı ben de yapmıcam,o aramadı bende ..o yazmadı bende..

o sevmedi bende.. vb vb>

 

<biz zamana ve mekana mahkum edilmişiz... En çok bedenimizin esiriyiz,

en çok bedenimize tapınıyoruz... Vazgeçemiyoruz onun komik ve tuhaf egolarından,

her geçen gün biraz daha esiri oluyor aklımız... Oysa salt akıl öyle mi?>

bu zaman-mekan paradoksu tüm ruhları ve hatta aklı kemirmiyormu?

ve felsefi anlamda bile <din>lere açılan yol değilmi?

<ölüm gelecek ve onda senin gözlerin olacak,bu ölüm ki sabahtan akşama değin bizimledir>

diyor bir dörtlüğünde italyan şair cesare pavesa..

sıkıştırıldık..neyle mi.?.ölümle, yaşamın kısa olmasıyla,herşeyin ama herşeyin bitimli

olmasıyla..

<bak geçiyor zaman..yaşlandık çocuklar büyüdü>..koştur da koştur..nereye?

sonrada tek avuntularımız nostaljiler..

 

beden esirliği..haklısın ..ama biraz da kusurluyuz..tüketim hayvanı olmayalım diyoruz..

kim dinler..adeta süpermarketlerde geçiyor haftanın üçte biri..onu al bunu al al al al..

ayrıca ego esirliği var ki dillere destan biliyorsunuz..bu insan denen canlı değişmeli

bir şekilde..çünki kendi kendinin kurdu..

 

< İşte önümüzde bir bayram bayramın adıda kurban... Neye, kime ve nasılını

düşününce bile insanım diyenin midesi bulanıyor...

Aslında her insan kurbanıyla sadistçe duygular yaşıyor... Belkide hiç farketmeden...

Kaç kişiyi kurban ettiniz kendinize geçmişinize dönüp bir sorun bakalım?>

 

toplu yapılan linçler gibi meşru..üstelik bu lince toplu ayinlerle başlanıyor..

toplu katliamlara ruhani ikonalar eşilk ettiriliyor..ilkel ve vahşice..

savunulacak, inanılacak, yaşanacak bir tarafı yok..dedik ya <akıl tutulması>

<ruh tutulması> diye <ben inanıyorum> diyenler bıçakları bilediği gibi ortaya

çıkıyorlar..iyi ama hayvanları en az insanlar kadar seven benim inançlarım ne olacak?..

insanlık gün gelir bunları da aşar..

 

çok kişiyi kurban ettik şimdiye kadar yaşamlarımızda..attık bir kenara kestik

iletişimimizi..cezalandırdık..sonra baktık ki attiğımız bumerang sonunda bizim

kellemizi kesmiş..

yalnızlaşmışız..

 

<ateşi üfleyin ateşi üfleyin

size düşüyor ne gördüğümü söylemek> diyor ARAGON..

 

sevgiyle kal @sardunyam

 

 

Yoruma sekme
evet @sardunyam

 

clover.gif çok sade, yorumsuz,içten..

 

ne kadar özel ve ne kadar güzel bir yorum yazmışsınız okudukça içim açıldı, okudukça dudaklarımda gülümseme belirdi, bu tıpkı şey gibi... hani ıssız olduğunu sandığınız bir ormanda kimse yok mu sesinize çok uzaklardan ve çok samimi bir ben varım yanıtını duymak gibi bir his...

 

teşekkür ederim... engin duygularınızın yalnızlıkla beslenip çevrenizle paylaşılması dileğiyle... clover.gif

Yoruma sekme
:clover:Kaç kişiyi kurban ettiniz kendinize geçmişinize dönüp bir sorun bakalım?

 

Bir de madalyonun diğer yüzü kaç kişiye kurban edildiniz ?

 

....

 

Duygularının yüklediğin bir yazı olmuş, belki yazmak seni birazcık rahatlatmıştır... clover.gif

 

kurban edilmek kurban edenin meselesi aslında... benim sorum bilerek ve isteyerek kaç kurban aldığımıza dair... çünkü her katil kendi işlediği cinayetlerden sorumludur...

 

yorumun için teşekkür ederim tatlım sevgiyle kal...clover.gif

Yoruma sekme
  • Admin
Sessiz, sakin ve yorumsuzum...

 

Aslında yorumsuzum derken bile yorum yapıyoruz değil mi?

Kendimizi bir süreliğine yorumsuzlaştırmak nasıl bir şey olurdu diye düşünmek istedim; anlamı veya tadı nasıl olurdu, onu bir türlü çıkaramadım...

 

Yorumsuzum...

 

galiba bugün arkasından gideceğim sözcüğümü buldum sanırım... smile.gif

Yoruma sekme

:=)

 

aslında her zaman yorum yaparız bununda toplumsal bir şartlanma olduğunu düşünüyorum...

 

yorumsuz kalabilmek nasıl olurdu acaba değilmi? ısrarla fikrinizi soracaklar siz o gün hiç birşeye tek bir yorum yapmayacaksınız... acayip!

Yoruma sekme
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.