Hanefi Avcı'nın sevgilisi Kezban Küçük var bu ara ekranlarda. Sırılsıklam aşık resmen kadın. Konuşurken gözleri parlıyor. Uzun zamandır böylesi bir konuşma izlemedim ben.
Sabah bir tv haber programında görüntülerin ardından Kezban Hanımın ruh hali seyircilere soruluyor ve fakslar yağmaya başlıyor.
Biri diyor ki; bu kadın hasta, psikolojik tedavi görmeli bir an önce. Kendi aşık değil ya, hiç aşık da olmamış ki, aşkı bir hastalık olarak görüyor. Oysa aşk mutluluk sadece, kadın son derece mutl
Her yer kararmıştı İstanbul'da. Kıbrıs Savaşı'ndaydık. Radyo vardı sadece. Radyodan yeşil sarı kırmızı gibi alarm seviyeleri bildiriliyordu, karartma vardı. Zaten tek tük olan arabalar, caddelerde farlarını o sırada sadece iki rengi olan defter kaplarından mavi olanıyla kaplamıştı. Evlerde perdeler açılmıyordu. İstanbul olası Yunan hava saldırısına karşı ışıksız bir köy görünümüne bürünmüştü adeta. Neyse ki ileri seviyelere hiç geçmedi o alarm ve misilleme gelmedi...
Anneannem kan ter i
Hiçliğe Çıkan Merdiven
Aşkı bilmezliktir merdiven
Adresi hiçliğe çıkan
Açılmaz korkuyla kovulur
Çaldığı tüm kapılardan
Aşksız, serseri bir meltem
Keyif almaz, vermez de zaten
Değdiği kül olur uçuşur
Bıraktığı iz tozdur, yoktur
Aşk yok diyenin yüzü
Çisenti yağmurda ıslak bir cam
Gözlerden süzülen yaşlar
Bir karedir hüzünlü manzaradan
Aşkı arar bu kartpostal
Yanlış şehrin sokaklarından
Sevgilim diye bir yana atılır
Kimse bilmez kimin dudağından
about.you
Galeta ununda nar gibi kızarmış kalamarları nefis taratora bulamış, taptaze limonlu roka ile ağzımda oluşturduğu bileşimle adeta sarhoşa dönmüştüm. Çok eski bir ses; Deniz Kızı Eftalya'nın buğulu sesi derinlerden gelen tabak çanak seslerinin arasından okşuyordu keyfimi. Çıtır çıtır taze ekmeğimi salatanın suyuna banmış, tam da birazdan gelecek dondurmalı irmik helvasının lezzetini hayal etmeye koyulmuşken dikkatimi çekti arka masadaki sohbet...
-Abi, Hintliler delik deşik etti. Her yere deli
Yaşlı Ruh
Gulp...gulp...gulp...gulp...gulp...gulp
Ohhhh!...Zerrelerine ayrıl minik hap, dolaş damarlarımda...Görevini yap, bitir işimi...Seni seviyorum.
Snıff...snıff...snıff...snıff...snıff...snıff
Gri duman sarmış amansız kollarınla bırakmıyor...Kaçış yok...Görüş sıfır...Saat kaç ola ki?
Tik...tak...tik...tak...tik...tak
Offf!...Saat ikiye dört dakika var...üç dakika 59 saniye...üç dakika 58 saniye 90 salise...üç dakika 58 saniye 89 salise... Offf!
Şıp...şıp...şıp