Hayat Tavlasında....
Küçükken kaç defa düşüp bir yerlerimizi kanatmışızdır...Bu kanayan yaralar bazen canımızı çok yakmıştır...Yanan yaralarımıza birilerinin merhem olmasını istemişizdir...Bunlar hep en yakınımız en sevdiğimiz insanlar olmuştur...Annemiz,Babamız.....
Hatırlarsanız hep bir ağızdan '' Geçecek..Büyüyünce Unutacaksın..'' dediler..Hep inandık onlara,çünkü;Anneler Babalar asla yalan söylemezdi..Kandırmazdı çocuklarını...Sadece inanmakla kalmadık bizde bu yalana ortak olup her düştüğümüzde '' Yeter artık,büyümek istiyorum '' demedik mi ?
Peki öyleyse niye büyüdükçe yaralarımız çoğaldı..Niye derin izler bırakmaya başladı...Niye bazen uçurumun kenarına getirdi bizi..Neden geçmedi büyüdükçe yaralarımız ? Annemiz Babamız bize yalan mı söyledi ? Evet yalan söylediler...Peki biz niye ortak olduk bu yalana...Gözlerinin ardına hapsolmuş o yaraları niye göremedik ? Neden ?
'' Büyümek istiyorum '' diyerek harcamadık mı çocukluk yıllarımızı...Büyüyünce yaraların geçmediğini,aksine derin izler bıraktığını görünce bu seferde '' Çocukluk yıllarıma geri dönebilsem '' diyerek yine boşa harcamadık mı yıllarımız ?
Galiba biz herşeyi boşa harcadık...Sevgimizi...Umutlarımız...Zamanımızı...En önemliside kendimizi....
Hayat tavlasında düşeşin gelmesini bekleyerek....
Gece Yağmuru
0 Yorum
Önerilen Yorumlar
Gösterilecek hiç bir yorum yok